8. Enfal Suresi / 48.ayet

O zaman şeytan onların yaptıklarını kendilerine süslü göstererek şöyle dedi:
– Bugün hiç bir güç sizi mağlup edemez, çünkü ben sizin yanınızdayım. Fakat iki ordu karşı karşıya gelince:
– Artık ben sizin yanınızda değilim, zira ben sizin görmediğinizi görüyorum, üstelik Allah’tan da korkuyorum, çünkü Allah’ın cezalandırması çok şiddetlidir, diyerek kaçıp gitti.

Bknz: (15/39)(16/63)(47/25)(59/16)(3/175)

Mustafa Çavdar Meali

Enfal 48 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Hani o zaman Şeytan, onların yaptıklarını, kendilerine süslü ve hoş göstermişti de bugün insanlardan size üstün olacak yoktur, ben de şüphe yok ki size yardımcıyım demişti. Fakat iki ordu da görününce geri dönüp ben demişti, şüphe yok, sizden uzağım, çünkü ben, sizin görmediklerinizi görmedeyim ve Allah'tan korkmadayım ve Allah'ın cezası pek çetindir.*

(Enfal 48)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Hani) O zaman şeytan(i güçler) kendilerine amellerini çekici göstermiş ve onlara: "Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım" demişti. Ne zaman ki, iki topluluk birbirini görür oldu (makam ve menfaat için karşı karşıya geldi) o (şeytani güçler), iki topuğu üstünde geri dönmüş ve: "Şüphesiz ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğinizi görüyorum, ben Allah'tan da korkuyorum" demişti. Allah (Hakka ve hayra hıyanet edenleri ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.

(Enfal 48)

Abdullah Parlıyan Meali:

Güya şeytan o zaman, onlara tüm yapıp ettiklerini güzel ve yerinde gösterip: “Bu gün, kimse sizinle baş edemez; çünkü ben de sizin arkanızdayım” demişti. Fakat iki ordu birbirinin görüş alanına girer girmez, topukları üzerinde geri dönüp; “Yoo” dedi “Ben sizden sorumlu değilim. Çünkü bakın sizin görmediğiniz bir şeyi görüyorum ben ve doğrusu Allah'tan korkuyorum. Çünkü Allah gerçekten azabında çok çetin ve çok şiddetlidir.”

(Enfal 48)

Adem Uğur Meali:

Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi de: Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur, şüphesiz ben de sizin yardımcınızım, dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce ardına döndü ve: Ben sizden uzağım, ben sizin göremediklerinizi (melekleri) görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum; Allah'ın azabı şiddetlidir, dedi.

(Enfal 48)

Ahmet Hulusi Meali:

Hani şeytan onlara davranışlarını süsledi ve (şöyle) dedi: "Bugün sizi kimse yenemez! Ben de muhakkak sizin yanınızdayım"... İki grup birbirini görünce iki topuğunun üzerine gerisin geri çarketti ve: "Muhakkak ben sizden ayrıyım! Gerçekten ben sizin göremediğiniz şeyleri görüyorum... Muhakkak ben Allah'tan korkarım... Allah Şediyd ül 'Ikab'dır (suçların sonuçlarını en şiddetli şekilde yaşatan)!" dedi.

(Enfal 48)

Ahmet Tekin Meali:

Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onlara amellerini süsleyip güzel gösterdiği zaman: “Bugün dünyada sizi yenecek hiçbir millet yok, ben de sizi himaye edeceğim" demişti. Fakat iki taraf karşı karşıya gelip birbirlerini gördüklerinde arkasını dönüp kaçtı. “Ben sizden kesinlikle uzağım. Ben sizin göremiyeceğiniz şeyleri görüyorum. Ben Allah'tan korkarım. Allah, emirlerine âsi olma ve davetine icabeti geciktirme suçuna denk, size âdil ceza verme gücüne sahiptir." dedi.*

(Enfal 48)

Ahmet Varol Meali

Şeytan onlara yaptıklarını süslü göstermiş ve: "Bugün insanlar içinde size üstün gelecek yoktur, ben de sizin yanınızdayım" demişti. İki grup karşı karşıya geldiğinde ise ökçelerinin üstüne geri dönüp: "Ben sizden uzağım, ben sizin göremediğinizi görüyorum; ben Allah'tan korkuyorum. Allah, azabı çetin olandır" dedi.

(Enfal 48)

Ali Bulaç Meali:

O zaman şeytan onlara amellerini çekici göstermiş ve onlara: "Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım" demişti. Ne zaman ki, iki topluluk birbirini görür oldu (karşılaştı) o, iki topuğu üstünde geri döndü ve: "Şüphesiz ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğinizi görüyorum, ben Allah'tan da korkuyorum" dedi. Allah (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.

(Enfal 48)

Ali Fikri Yavuz Meali:

O zaman (Bedir savaşı için) Şeytan, onların yaptıklarını allayıp-pullayıp şöyle demişti: “- Bugün insanlardan size galip gelecek hiç bir kimse yoktur. Ben de size muhakkak yardımcıyım.” Fakat iki ordu karşı karşıya görününce, arkasını dönüp kaçarak şöyle dedi: “- Ben, sizden kesin olarak uzağım. Ben sizin göremiyeceğiniz şeyleri (melekleri) görüyorum. Ben gerçekten Allah'dan korkarım. Allah'ın azabı çok şiddetlidir.”

(Enfal 48)

Ali Rıza Sefa Meali:

Şeytan, yaptıklarını kendilerine çekici göstermiş ve "Bugün, sizi kimse yenemez; ben de size yardımcıyım!" demişti. Fakat iki topluluk yüz yüze geldiğinde, topuklarının üzerinde geriye döndü ve şöyle dedi: "Aslında, ben, sizden uzağım; sizin görmediklerinizi görüyorum. Kuşkusuz, Allah'tan korkarım. Çünkü Allah'ın cezası çok yamandır!"

(Enfal 48)

Ali Ünal Meali:

O zaman, şeytan onlara yaptıklarını süsleyip, “Bugün, insanlar arasında size galip gelebilecek hiçbir kuvvet yoktur; ben de yanınızdayım!” demişti. Ama ne zaman ki iki ordu savaş düzeninde karşı karşıya geldi, o zaman topukları üzerinde gerisin geriye dönüp kaçmaya durdu ve “Benim sizinle bir alâkam yoktur. Şurası bir gerçek ki ben, sizin görmediğinizi görüyorum; hem ben, Allah’tan korkarım da!” deyip sıvışıverdi. Allah, cezalandırması pek çetin olandır.

(Enfal 48)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve hatırlayın ki o şeytan, onların yaptıklarını onlara güzel gösterdi. “Bugün insanlardan sizi yenecek kimse yoktur ve ben sizi kurtaracağım” dedi. İki grup birbiriyle karşılaşınca, o şeytan geri geri kaçtı. Ve: “Ben sizden beriyim, ben sizin görmediğinizi görüyorum, ben Allah’tan korkuyorum. Allah’ın cezası serttir” dedi.

(Enfal 48)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Hani şeytan onlara yaptıklarını süslü gösterdi de, "Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur; şüphesiz ben de sizin yardımcınızım" dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce ardına döndü ve "Ben sizden uzağım, ben sizin görmediklerinizi görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum, Allah'ın azabı şiddetlidir" dedi.

(Enfal 48)

Bekir Sadak Meali:

seytan onlara islediklerini guzel gosterdi ve «Bugun insanlardan sizi yenecek kimse yoktur; dogrusu ben de size yardimciyim» dedi. Iki ordu karsilasinca da, geri donup, «Benim sizinle ilgim yok; dogrusu sizin gormediginizi ben goruyorum ve suphesiz Allah'tan korkuyorum, Allah'in azabi siddetlidir» dedi. *

(Enfal 48)

Besim Atalay Meali:

Hani şeytan onlara yaptıkları işleri hoş gösterip demişti ki: «Bugün sizi hiçbir kimse yenemez, ben size yardımcıyım», iki bölük birbirini görünce, izi üstü dönüp dedi ki: «Ben sizlerden ırağım, ben görürüm sizin görmediğinizi, ben Allahtan korkarım, Allahın azabı hayli katıdır»

(Enfal 48)

Celal Yıldırım Meali:

Hani şeytan onlara işleyip durdukları (kötü işlerini, fena niyetlerini) süsleyip, «bugün insanlardan size üstün gelecek yoktur ve ben de sizi destekleyici bir yardımcıyım !» demişti de iki ordu birbirlerini görüp karşılaşınca, (bu defa) topuğu üzerine gerisin geri dönerek şöyle demişti : «Doğrusu benim sizinle ilgim yoktur ; sizin göremiyeceğiniz şeyleri görüyorum. Hem doğrusu ben Allah'tan korkarım, Allah'ın vereceği ceza şiddetlidir.»

(Enfal 48)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Hani şeytan (Bedir'de) yaptıkları işleri kendilerine güzel göstererek (inkârcılara): “Bugün insanlardan sizi yenecek kimse yok, ben sizin arkanızdayım” demişti. Fakat iki ordu birbirini görünce, (şeytan) birdenbire geri dönerek: “Benim sizinle hiçbir ilgim yok, ben sizin görmediğiniz (melekler)i görüyorum ve ben Allah'tan sakınırım, çünkü Allah azabı çok şiddetli olandır” demişti.

(Enfal 48)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Şeytan onlara işlediklerini güzel gösterdi ve "Bugün insanlardan sizi yenecek kimse yoktur; doğrusu ben de size yardımcıyım" dedi. İki ordu karşılaşınca da, geri dönüp, "Benim sizinle ilgim yok; doğrusu sizin görmediğinizi ben görüyorum ve şüphesiz Allah'tan korkuyorum, Allah'ın azabı şiddetlidir" dedi.*

(Enfal 48)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Hani şeytan onlara yaptıklarını süslemiş ve, "Bu gün artık insanlardan size galip gelecek (kimse) yok, mutlaka ben de size yardımcıyım." demişti. Fakat iki taraf (savaş alanında) yüz yüze gelince (şeytan), gerisingeriye dönüp, "Ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğiniz şeyler (melekler) görüyorum. Ben Allah'tan korkarım. Allah, cezası çetin olandır" demişti.

(Enfal 48)

Diyanet Vakfı Meali:

Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi de: Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur, şüphesiz ben de sizin yardımcınızım, dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce ardına döndü ve: Ben sizden uzağım, ben sizin göremediklerinizi (melekleri) görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum; Allah'ın azabı şiddetlidir, dedi.

(Enfal 48)

Edip Yüksel Meali:

Şeytan, işlerini onlara süslemiş ve: 'Bu gün halktan kimse sizi yenemez, ben sizin yanınızdayım,' demişti. İki ordu yüz yüze gelince de, topukları üzerine geri dönüp, 'Sizinle bir ilgim yok, sizin görmediğinizi görüyorum ve ALLAH'tan korkarım. ALLAH'ın cezası çetindir,' demişti.

(Enfal 48)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ve o vakıt ki Şeytan kendilerine amellerini tezyin eylemiş de demişdi bu gün insanlardan size galib gelecek yok, ben de size zahirim, fakat iki taraf karşı karşıya görününce ardına dönüverdi de ben, dedi sizden kat'ıyyen beriyim, ben sizin göremiyeceğiniz şeyler görüyorum, ben Allahtan korkarım, öyle ya Allahın ıkabı çok şiddetlidir.

(Enfal 48)

Elmalılı Yeni Meali:

O vakit şeytan kendilerine yaptıklarını güzel göstermiş ve: "Bugün insanlardan size galip gelecek yok ben de sizi destekliyorum." demişti. Fakat iki ordu karşılışınca ardına dönüverdi ve: "Ben kesinlikle sizden uzağım, sizin göremeyeceğiniz şeyleri görüyorum ve ben Allah'tan korkarım. Öyle ya, Allah'ın cezalandırması çok şiddetlidir." dedi.

(Enfal 48)

Erhan Aktaş Meali:

Hani, şeytan[1] onlara yaptıkları işi süslü gösterip: "Bugün, sizi hiçbir insan topluluğu yenemez, ben de muhakkak sizin yardımcınızım." dedi. Fakat iki ordu karşılaşınca geri döndü ve "Ben sizden uzağım, ben sizin görmediğinizi görmekteyim, ben Allah'tan korkarım. Zira Allah'ın azabı çok çetindir." dedi.

1)Bu şeytan, cinlerden olan şeytan değil, insandan olan şeytandır. (2/Bakara, 14)

(Enfal 48)

Gültekin Onan Meali:

O zaman şeytan onlara amellerini süslü göstermiş ve onlara: "Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım" demişti. Ne zaman ki iki topluluk birbirini görür oldu (karşılaştı) o, iki topuğu üstünde geri döndü ve: "Kuşkusuz ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğinizi görüyorum. Ben Tanrı'dan da korkuyorum" dedi. Tanrı (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.

(Enfal 48)

Hakkı Yılmaz Meali:

(48,49) Hani o münâfıklar ve kalplerinde hastalık bulunan kimseler, “Şu adamları dinleri aldattı” dedikleri sırada, o kötü niyetli komutan, onlara amellerini çekici göstermiş ve onlara, “Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım” demişti. Sonra da, ne zaman ki iki topluluk birbirini görür oldu, o, iki topuğu üstünde geri döndü ve: “Şüphesiz ben sizden uzağım. Şüphesiz ben, sizin görmediğinizi görmekteyim, şüphesiz ben, Allah'tan korkmaktayım” dedi. Ve Allah, sonuçlandırması/ cezalandırması pek şiddetli olandır. Ve her kim Allah'a işin sonucunu havale ederse bilsin ki şüphesiz Allah, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olandır, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapandır.

(Enfal 48)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Hani şeytan onlara (savaşa çıkma) eylemlerini süslü göstermiş ve: “Bugün insanlardan sizi yenebilecek kimse yoktur. Hem ben de elbette sizin yardımcınızım.” demişti. İki ordu karşı karşıya gelince, topukları üzere gerisin geriye kaçmış: “Şüphesiz ben sizden berîyim/uzağım. Ben, sizin görmediklerinizi görüyor ve elbette ben, Allah’tan korkuyorum.” demişti. Allah, cezası çetin olandır.

(Enfal 48)

Harun Yıldırım Meali:

O zaman şeytan onlara yaptıklarını süslemiş ve demişti ki: “Bugün insanlardan sizi yenebilecek yoktur. Muhakkak ben de sizin yardımcınızım.” Ne zaman ki iki topluluk birbirini gördü o, iki topuğu üstünde gerisin geri dönerek: “Ben sizden uzağım, çünkü gerçekten ben sizin göremediklerinizi görüyorum. Muhakkak ben Allah’tan korkuyorum. Çünkü Allah, cezası çok şiddetli olandır.” demişti.

(Enfal 48)

Hasan Basri Çantay:

O zaman şeytan onların yapdıklarını süslemiş ve şöyle demişdi: "Bugün insanlardan size galebe edecek (hiç bir kuvvet) yokdur. Ben de sizin muhakkak yardımcınızım". Vaktaki iki ordu (karşı karşıya) göründü, "Ben sizden kat'iyyen uzağım. Gerçek ben sizin göremeyeceğinizi görüyorum. Ben Allahdan korkarım elbet! Allah ukuubetinde çok şiddetlidir" dedi, iki topuğu üstüne (tabana kuvvet) kaçdı!

(Enfal 48)

Hayrat Neşriyat Meali:

O zaman (Bedir günü) şeytan onlara amellerini süslü göstermiş ve: “Bugün insanlardan size galib gelecek kimse yoktur ve şübhesiz ben de size yardımcıyım!” demişti. Fakat iki ordu birbirini görünce arkasını döndü ve: “Şübhesiz ben sizden uzağım; doğrusu ben sizin görmediğiniz şeyleri (mü'minlere yardıma gelen melekleri) görüyorum; ben elbette Allah'dan (O'nun beni helâk etmesinden) korkarım. Çünki Allah, azâbı şiddetli olandır!” demişti.

(Enfal 48)

Hubeyb Öndeş Meali: /

o vakit, şeytan¹ onlara [yurtlarından bu şekil çıkanlara] kendilerinin eylemlerini süslemiş ve "Bugün, insanlardan sizi yenecek hiçbir [kimse] yoktur. Kesinlikle ben size bir komşuyum." demişti. Ardından, [şeytan] iki bölüğü görünce, topukları üzerinde geri çekildi ve "kesinlikle ben sizden beriyim. Kesinlikle ben sizin görmediğinizi görüyorum. Gerçekten ben Allah'tan korkuyorum. Allah, sonucu [cezası] şiddetli olandır." dedi.

(Enfal 48)

Hüseyin Atay Meali:

Hani, şeytan onlara işlerini süsledi ve "Bugün insanlardan sizi yenecek kimse yoktur, doğrusu, ben de sizden yanayım" dedi. İki topluluk karşılaşınca da geri dönüp "Doğrusu, ben sizden uzağım, doğrusu ben görmediğinizi görüyorum, doğrusu, ben Allah'tan korkuyorum, Allah'ın cezalandırması çetindir" dedi.

(Enfal 48)

İbni Kesir Meali:

Hani şeytan onlara yaptıklarını süslemiş ve demişti ki: Bugün insanlardan sizi yenecek yoktur. Ben de size muhakkak yardımcıyım. İki ordu karşılaşınca da, iki topuğu üstüne kaçarak: Benim sizinle alakam yok, doğrusu sizin görmediklerinizi görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum. Çünkü Allah azabı şiddetli olandır, demişti.

(Enfal 48)

İlyas Yorulmaz Meali:

Şeytan onların yaptıklarını kendilerine süslü göstermişti ve onlara “Bugün insanlardan sizi yenecek kimseler yoktur. Bende size yakınım (destekliyorum)” demişti. Daha sonra savaşacak iki topluluk karşılıklı görülünce, tabanları üzerinde döndü ve desteklediği tarafa “Ben sizden uzaklaşıyorum ve ben sizin görmediklerinizi görüyorum, ayrıca ben Allah dan da korkuyorum” dedi. Allah hesabı çok şiddetli olandır.

(Enfal 48)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve şeytan, onlara amellerini süslemişti. Ve şöyle dedi: “Bugün insanlardan size gâlip olacak yoktur. Ve muhakkak ki ben, size müttefikim (yardımcıyım).” Fakat iki toplum, (birbirini) görünce iki topuğu üzerinde arkasına dönüp kaçtı ve “Ben, sizden uzağım. Gerçekten ben, sizin görmediğiniz şeyleri görüyorum. Muhakkak ki ben, Allah’tan korkarım.” dedi. Ve Allah, ikabı (azabı) şiddetli olandır.

(Enfal 48)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O gün Şeytan onların işlediklerini onlara güzel göstererek dedi ki: «Bugün insanlar arasında sizi yenecek kimse yoktur. Besbelli ki, ben de sizin yardımcınızım!.» Ancak, iki bölük biribiriyle karşılaşınca ters yüzüne dönüp dedi: «Benim sizinle işim yok. Çünkü ben sizin görmiyeceklerinizi görürüm. Çünkü ben Allah'tan korkarım. Allah'ın vereceği azap ağır olur.»

(Enfal 48)

Kadri Çelik Meali:

Hani (tecessüm eden) şeytan, onlara amellerini çekici göstermiş ve onlara, “Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım” demişti. Ne zaman ki, iki topluluk birbirini görür oldu (karşılaştı) o, iki topuğu üstünde gerisin geriye döndü ve “Şüphesiz ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğinizi (azap meleklerini) görmekteyim, ben Allah'tan da korkmaktayım. Allah, azabı şiddetli olandır.” dedi.

(Enfal 48)

Mahmut Kısa Meali:

Hani, kâfirlerin ruhlarını, vicdanlarını tamamen ele geçirmiş olan şeytan, türlü bahaneler ve telkinlerle onlara yaptıklarını güzel göstererek, “Korkmayın,bugün insanlardan hiç kimse sizi yenemez, ben sizin yanınızdayım!” demişti. Fakat iki ordu karşı karşıya gelince, hemen gerisin geriye dönerek, “Bakın!” dedi, “Ben sizin yaptığınız kötülüklerden uzağım! Sizinle tüm ilişkimi kesiyor, hakkınızda hiçbir sorumluluk kabul etmiyorum! Çünkü ben, sizin nefret ve ihtirâsa kapılarak göremediğiniz gerçekleri, yani, şehâdet şerbetini içmek için er meydanına çıkan ve melekler tarafından bizzat desteklenen bu yiğitlerle asla baş edilemeyeceğini görüyorum. Doğrusu ben, her ne kadar emirlerine itaat etmesem de, Allah’tan korkarım; çünkü bilirim ki, Allah’ın azâbı çok şiddetlidir!” Böylece şeytan, inkârcıları oracıkta yüz üstü bırakıp kaçmıştı.

(Enfal 48)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Latif ve çekici göstermişti şeytan, kendi yaptıkları işlerini, işte o zamanlar. Elbet bugün size üstün gelecek yoktur. Şüphesiz size yardımcıyım demiştir. Nasıl da iki ordu bir birini görünce: "Şüphesiz ki ben sizden uzağımdır. Fark etmediğiniz şeyleri görüyorum ve Allah'tan korkarım. Allah'ın cezası çetindir.

(Enfal 48)

Mehmet Türk Meali:

O zaman şeytan, onlara yaptıkları işi güzel gösterip: “Bu gün, ben de sizin yanınızdayken insanlardan hiç kimse sizinle asla baş edemez.” demişti. Fakat daha iki taraf birbirini görünce arkasını dönüp kaçtı ve: “Ben kesinlikle sizden uzağım. Ben sizin görmediğinizi görüyorum1 ve ben Allah’tan korkuyorum.” dedi. Çünkü Allah’ın cezâsı, çok şiddetlidir.2 *

(Enfal 48)

Muhammed Celal Şems Meali:

Hani şeytan (gibi birisi) onlara yaptıklarını hoş gösterip, “Bugün insanlardan hiç kimse size üstün gelemez. Ben (de) arkanızdayım,” demişti. İki ordu karşı karşıya gelince, gerisin geriye kaçtı ve “Şüphesiz sizinle hiçbir alâkam yoktur. Sizin görmediğinizi, ben muhakkak görüyorum. Şüphesiz ben, Allah’tan korkuyorum. Allah’ın azabı pek şiddetli olur,” demişti.

(Enfal 48)

Muhammed Esed Meali:

Güya Şeytan, tüm yapıp ettiklerini onlara güzel ve yerinde gösterip: "Bugün kimse sizinle baş edemez; çünkü ben de sizin arkanızdayım!" demişti. Fakat daha iki topluluk birbirlerinin görüş alanına girer girmez, tabanları üzerinde dönüp: "Yoo" dedi, "ben sizden sorumlu değilim; çünkü, bakın, sizin görmediğiniz bir şeyi görüyorum ben ve doğrusu Allahtan korkuyorum; çünkü Allah, gerçekten, azabında çok çetin, çok şiddetlidir."

(Enfal 48)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

O zaman Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstermiş ve; "Bugün insanlardan size üstün gelecek kimse yoktur; ben de yanınızdayım," demişti. İki ordu karşı karşıya göründüğünde ise gerisin geri döndü de; "Ben sizden uzağım; çünkü sizin görmediğinizi görüyorum ve Allah'tan korkuyorum. Allah'ın cezası ise pek çetindir," deyivermişti.

(Enfal 48)

Mustafa Çavdar Meali:

O zaman şeytan onların yaptıklarını kendilerine süslü göstererek şöyle dedi: – Bugün hiç bir güç sizi mağlup edemez, çünkü ben sizin yanınızdayım. Fakat iki ordu karşı karşıya gelince: – Artık ben sizin yanınızda değilim, zira ben sizin görmediğinizi görüyorum, üstelik Allah’tan da korkuyorum, çünkü Allah’ın cezalandırması çok şiddetlidir, diyerek kaçıp gitti.

Bknz: (15/39) - (16/63) - (47/25) - (59/16) - (3/175)

(Enfal 48)

Mustafa Çevik Meali:

48-49 Savaş sırasında şeytan da müşriklere fısıldıyor, yapmakta olduklarının onlara güzel gösteriyor ve “Bugün sizi kimse yenemez, ben de sizinleyim, korkmayın saldırın.” diyordu. Fakat iki ordu savaşa tutuşunca, arkasını dönüp onlardan uzaklaştı ve dedi ki: “Ben sizin yaptıklarınızdan da, sizden de uzağım, çünkü ben sizin görmek, bilmek, anlamak istemediklerinizi görüyor ve biliyorum. Üstelik ben Allah’tan korkarım. O’nun cezalandırması çok çetindir. Öte yandan münafıklar da şöyle diyorlardı. “Dinleri, bu Müslümanlara savaşmalarını emrederek yanlış bir iş yaptırıyor.” Gerçek şu ki, her zaman, her durumda şartlar ne olursa olsun Allah’a güvenen, O’na teslim olanlar kesinlikle kazançlı çıkarlar. Allah üstün kudret sahibi ve her hükmünde mutlak isabetlidir.

(Enfal 48)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Ve o zaman Şeytan, yapıp ettiklerini kendilerine güzel göstererek diyordu ki: "Bu gün hiç bir insan size galip gelemez; çünkü ben sizin yanınızdayım!" Fakat iki taraf birbirinin görüş alanına gidince ökçeleri üzerine geri döndü ve dedi ki: "Benim sizinle hiçbir ilişkim olamaz! Çünkü ben sizin görmediğinizi görüyorum; üstelik ben Allah'tan korkarım: çünkü Allah'ın cezalandırması pek şedid olur!"

(Enfal 48)

Osman Okur Meali:

Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi de: Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur, şüphesiz bende sizin yardımcınızım, dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce ardına döndü ve: Ben sizden uzağım, ben sizin göremediklerinizi görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum; Allah'ın azabı şiddetlidir, dedi.

(Enfal 48)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve o vakit ki, şeytan onlara amellerini bezemiş ve demişti ki: «Bugün nâstan size galip olacak yoktur. Ve ben de şüphe yok ki sizi himaye ediciyim.» Vaktâ ki iki fırka karşı karşıya görünmeğe başladı. Arkasına dönüverdi ve dedi ki: «Şüphesiz ki ben sizden berîyim. Ben muhakkak ki sizin görmediklerinizi gördüm. Şüphe yok ki ben Allah'tan korkarım. Allah'ın ikabı ise pek şiddetlidir.»

(Enfal 48)

Ömer Öngüt Meali:

Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi de: “Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur. Ben de sizin yardımcınızım. ” dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce gerisin geri dönerek: “Ben sizden uzağım, ben sizin görmediğinizi görüyorum, ben Allah'tan korkarım, çünkü Allah'ın azabı çok şiddetlidir. ” dedi.

(Enfal 48)

Ömer Sevinçgül Meali:

Şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi. “Bugün insanlardan sizi yenebilecek hiç kimse yoktur, üstelik desteklemek üzere ben de sizin arkanızdayım” dedi. Fakat savaş alanında iki taraf birbirine görününce, sözünde durmayıp arkasını dönüverdi. “Benim sizinle ilgim yok. Sizin görmediklerinizi ‘melekleri’ görüyorum. Ben Allah’tan korkarım. Allah’ın azabı şiddetlidir!” dedi.

(Enfal 48)

Sadık Türkmen Meali:

Hani şeytan onlara yaptıklarını süslemiş ve: “Bugün artık insanlardan size galip gelecek yok, mutlaka ben de size yardımcıyım” diyor, (zihinlere düşünce veriyordu). Fakat iki taraf yüz yüze gelince verdiği sözden dönüp; “Ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğiniz şeyleri görüyorum. Ben Allah’tan korkarım. Allah cezası çetin olandır” demişti.

(Enfal 48)

Seyyid Kutub Meali:

Hani şeytan onlara yaptıkları işleri güzel göstererek kendilerine «Bugün sizi hiçbir insan grubu yenemez, ben sizin arkanızdayım» dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce, birdenbire geri dönerek, «Benim sizinle hiçbir ilgim yok, ben sizin görmediğinizi görüyorum, ben Allah'tan korkarım, çünkü Allah'ın azabı ağırdır» dedi.

(Enfal 48)

Suat Yıldırım Meali:

Hani şeytan onlara yaptıkları işi güzel gösterip şöyle demişti:"Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur. Ben de yanınızdayım!"Fakat iki ordu birbirini görecek hale gelip karşılaşınca gerisin geri dönüverdi ve:"Ben, dedi, sizden uzağım, ben sizin göremediğiniz şeyleri görüyorum, ben Allah'tan korkarım. Öyle ya, Allah'ın azabı çok şiddetlidir."

(Enfal 48)

Süleyman Ateş Meali:

O zaman şeytan onlara yaptıkları işi süslemiş: "Bugün insanlardan sizi yenecek kimse yoktur, (korkmayın), ben sizin yanınızdayım!" demişti. Fakat iki topluluk birbirini görünce iki ökçesi üzerine (geriye) dönüp: "Ben sizden uzağım, ben sizin görmediğinizi görüyorum, ben Allah'tan korkarım, zira Allah'ın cezası çetindir!" demişti.

(Enfal 48)

Süleymaniye Vakfı Meali:

(Savaştan önce) Şeytan, işlerini kendilerine güzel göstererek dedi ki "Bugün bu insanlardan sizi yenecek yoktur; ben de yakınınızdayım." İki birlik birbirini görünce geri çekildi ve dedi ki "Benim sizinle bir ilgim yok. Ben sizin göremediğinizi görüyorum. Ben Allah'tan korkarım. Allah'ın cezası pek ağırdır."

(Enfal 48)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstererek: "Sizi bugün kimse yenemez. Çünkü ben de arkanızdayım" dedi. İki ordu karşılaştığında ise geri dönerek: "Ben sizin yaptıklarınızdan sorumlu değilim. Çünkü ben, sizin görmediğiniz şeyi görüyorum ve Allah'tan korkuyorum. Doğrusu Allah'ın cezası çok çetindir" dedi.

(Enfal 48)

Şaban Piriş Meali:

Şeytan onların (müşriklerin) yaptıklarını kendilerine süslü göstererek şöyle dedi: -Size bugün hiç kimse galip gelemez. Nitekim ben de sizin yardımcınızım. İki ordu karşılaşınca da: -Ben sizden uzağım, ben sizin görmediklerinizi görüyorum. Ben şüphesiz Allah'tan korkarım, Allah'ın azabı şiddetlidir, diyerek arkasını dönüp kaçtı.

(Enfal 48)

Talat Koçyiğit Meali:

Şeytan, onlara amellerini süslemiş ve "bugün, insanlardan size gâlib gelecek yok! Ben sizinle beraberim" demişti. Fakat iki topluluk birbirini görünce de, topukları üzerinde dönmüş ve "ben sizden uzağım. Ben sizin görmediklerinizi görüyorum. Ben Allah'tan korkarım. Allah'ın azabı çok şiddetlidir'' demişti

(Enfal 48)

Tefhimul Kuran Meali:

O zaman şeytan onlara amellerini çekici göstermiş ve onlara: «Bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardımcınızım» demişti. Ne zaman ki, iki topluluk birbirini görür oldu (karşılaştı) o, iki topuğu üstünde geri döndü ve «Şüphesiz ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğinizi görmekteyim, ben Allah'tan da korkmaktayım» dedi. Allah, (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.

(Enfal 48)

Ümit Şimşek Meali:

O vakit Şeytan onlara yaptıklarını güzel göstermiş ve “Bugün insanlardan size üstün gelecek kimse yoktur; ben de yanınızdayım” demişti. İki ordu karşı karşıya göründüğünde ise gerisin geri döndü de “Ben sizden uzağım; çünkü sizin görmediğinizi görüyorum ve Allah'tan korkuyorum. Allah'ın cezası ise pek çetindir” deyiverdi.

(Enfal 48)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Şeytan onlara, yaptıklarını süslü gösterip şöyle demişti: "Bugün size galip gelecek kimse yok, ben yanınızdayım." Fakat iki topluluk yanyana gelince iki topuğu üstüne çark edip şöyle dedi: "Ben sizden uzağım. Ben sizin görmediklerinizi görüyorum, ben Allah'tan korkarım. Allah'ın cezası çok şiddetlidir."

(Enfal 48)