29. Ankebut Suresi / 36.ayet

Medyen şehrine de soydaşları olan Şuayb’i elçi olarak gönderdik. O da onlara şöyle dedi:
– Ey kavmim, Yalnız Allah’a kulluk edin ki ahiret gününü umutla bekleyebilesiniz, bu memlekette azgınlık ederek fesat çıkarmayın!

Bknz: (7/85)»(7/93)

Mustafa Çavdar Meali

Ankebut 36 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve Medyen'e de kardeşleri Şuayb'i göndermiştik de ey kavmim demişti, kulluk edin Allah'a ve umun ahiret gününü ve yeryüzünde bozgunculuğa çalışmayın.

(Ankebut 36)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik.) Böylece (onlara) dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin ve (bu iman ve ibadetinizle) ahiret gününü(n sevabını ve mükâfatını) umut edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık fesatlık çıkarmayın."

(Ankebut 36)

Abdullah Parlıyan Meali:

Medyen halkına da, kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. O da toplumuna: “Ey halkım!” diye seslendi. “Yalnız Allah'a kulluk edin ve ahiret günündeki mutluluğa umut bağlayın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak kötülük işlemeyin.”

(Ankebut 36)

Adem Uğur Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik ve Şuayb: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut bağlayın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın! dedi.

(Ankebut 36)

Ahmet Hulusi Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı... Dedi ki: "Ey yurttaşlarım... Allah'a ibadet edin, sonsuz geleceğe iman edin ve bozguncular olarak yeryüzünde taşkınlık yapmayın. "

(Ankebut 36)

Ahmet Tekin Meali:

Medyen'e de özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere, soydaşları-kardeşleri Şuayb'ı peygamber olarak gönderdik. Şuayb: “Allah'ı ilâh tanıyın, candan müslümanlar olarak Allah'a bağlanın, saygıyla Allah'a kulluk ve ibadet edin. Âhiret gününe, ilâhî himayeye mazhar olma ümidiyle hazırlık yapın. Ülkede, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmakta, küfürde ileri gitmeyin.” dedi.

(Ankebut 36)

Ahmet Varol Meali

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. Dedi ki: "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin ve ahiret gününe umut bağlayın. Yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın."

(Ankebut 36)

Ali Bulaç Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Böylece dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin ve ahiret gününü umud edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın."

(Ankebut 36)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'i peygamber olarak gönderdik de şöyle dedi: “- Ey kavmim! Allah'a ibadet edin ve ahiret gününe ümid besleyin (sevabını umduğunuz işleri yapın). Yeryüzünde fesadçılar olarak isyan etmeyin.”

(Ankebut 36)

Ali Rıza Sefa Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. Şöyle dedi: "Ey toplumum! Allah'a hizmet edin. Sonsuz Yaşam Günü'nü bekleyin ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın!"

(Ankebut 36)

Ali Ünal Meali:

Medyen halkına da kardeşleri Şuayb’ı gönderdik. Onlara dedi ki: “Ey halkım! Yalnızca Allah’a ibadet edin; (dünyada yaptıklarınız karşılığında sorguya çekileceğinizin şuuru içinde) Âhiret Günü’ne hazırlıklı bulunun ve ülkede birer bozguncu kesilip, taşkınlık yapmayın.”

(Ankebut 36)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Medyen halkına da kardeşleri Şuayb’ı peygamber olarak gönderdik. Onlara: “Ey kavmim! Allah’a ibadet edin. Kıyametin kopacağını umut edin.. Yeryüzünde bozguncular olarak koşturmayın” dedi.

(Ankebut 36)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şu'ayb'ı gönderdik ve Şu'ayb şöyle dedi: "Ey kavmim! Allah'a kulluk ediniz, ahiret gününe umut besleyiniz, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayınız!"

(Ankebut 36)

Bekir Sadak Meali:

Medyen halkina kardesleri suayb'i gonderdek. O, «Ey milletim! Allah'a kulluk edin, ahiret gunune umut besleyin. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karisiklik cikarmayin» dedi.

(Ankebut 36)

Besim Atalay Meali:

Kardeşleri Şuayb'ı da, biz Medyen'e gönderdik, imdi dedi ki: «Ey ulusum ! Allaha tapasınız, ahret günü umununuz, yeryüzünde bozgunculuk etmeyin»

(Ankebut 36)

Celal Yıldırım Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuâyb'ı (uyarıcı peygamber) gönderdik ; «ey kavmim» dedi, «Allah'a tapın, Âhiret gününe (oradaki mutluluğa) umut bağlayın ve sakın yeryüzünde fesâd çıkararak ortalığı karıştırmayın.»

(Ankebut 36)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı peygamber olarak gönderdik. Şuayb: “Ey kavmim! Allah'a kulluk edin! Ahiret günü(nün mükafatına) umut bağlayın ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın!” dedi. *

(Ankebut 36)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Medyen halkına kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. O, "Ey milletim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut besleyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın" dedi.

(Ankebut 36)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şu'ayb'ı peygamber olarak gönderdik. Şu'ayb, "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. Ahiret gününe ümit besleyin ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın" dedi.

(Ankebut 36)

Diyanet Vakfı Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik ve Şuayb: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut bağlayın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın! dedi.  *

(Ankebut 36)

Edip Yüksel Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı... 'Halkım, ALLAH'a kulluk edin, ahiret gününü arayın ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın,'demişti.

(Ankebut 36)

Elmalılı Orjinal Meali:

Medyene de kardeşleri Şuayb'ı, vardı dedi ki: ey kavmim, Allaha ıbadet edin de son güne ümid besleyin; müfsidlikle yeryüzünü berbad etmeyin

(Ankebut 36)

Elmalılı Yeni Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şu'ayb'ı (gönderdik); vardı dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a ibadet edin de son güne ümit besleyin; bozgunculukla yeryüzünü berbat etmeyin!"

(Ankebut 36)

Erhan Aktaş Meali:

Medyen halkına da kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. Şuayb: "Ey halkım! Allah'a kulluk edin. Ahiret Günü'nü umut edin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın!" dedi.

(Ankebut 36)

Gültekin Onan Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Böylece dedi ki: "Ey kavmim, Tanrı'ya kulluk edin ve ahiret gününü umud edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın."

(Ankebut 36)

Hakkı Yılmaz Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şu‘ayb'ı gönderdik. Sonra Şu‘ayb, “Ey toplumum! Allah'a kulluk edin, âhiret gününü ümit edin, yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın!” dedi.

(Ankebut 36)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Medyen’e kardeşleri Şuayb’ı (gönderdik). Demişti ki: “Ey kavmim! Allah’a ibadet edin! Ahiret Günü (Allah’tan sevap almayı) umun. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık/düzensizlik/taşkınlık çıkarmayın.”

(Ankebut 36)

Harun Yıldırım Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik ve Şuayb: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut bağlayın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın! dedi.

(Ankebut 36)

Hasan Basri Çantay:

"Medyen" e de biraderleri Şuaybı (gönderdik) de dedi ki: "Ey kavmim, Allaha ibadet edin. Ahiret gününe umud bağlayın. Yer yüzünde fesadcılar olarak bozgunculuk yapmayın".

(Ankebut 36)

Hayrat Neşriyat Meali:

Medyen (halkın)a da kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Böylece (onlara): “Ey kavmim! Allah'a kulluk edin; âhiret gününe ümid bağlayın(1) ve yeryüzünde fesad çıkaran kimseler olarak bozgunculuk yapmayın!” dedi.*

(Ankebut 36)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Medyen[milletine] de kardeşleri Şuayb'ı [gönderdik]. Ardından "Ey milletim! Allah'a kulluk edin, ahiret [son] gününü umun¹ ve yerde [dünyada] kargaşa çıkarmayın." dedi.

(Ankebut 36)

Hüseyin Atay Meali:

Medyen halkına kardeşleri Şuayb’ı gönderdik. "Ey ulusum! Allah'a kulluk edin, sonraki güne umut besleyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın" dedi.

(Ankebut 36)

İbni Kesir Meali:

Medyen halkına da kardeşleri Şuayb'ı: Ey kavmim; Allah'a ibadet edin, ahiret gününe ümid bağlayın ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayım, dedi.

(Ankebut 36)

İlyas Yorulmaz Meali:

Medyen halkına da kardeşleri Şuayb'ı elçi olarak gönderdik. Onlara “Ey Kavmim! Yalnızca Allah'a kulluk edin. Ahiret gününü aklınızdan çıkarmayın, yer yüzünde bozgunculuk yaparak taşkınlık yapmayın” dedi.

(Ankebut 36)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve Medyen (halkına), onların kardeşi Şuayb’ı (gönderdik). O zaman onlara: "Ey kavmim! Allah’a kul olun ve ahiret gününü (Allah’a ulaşma gününü) dileyin. Yeryüzünde fesat çıkaranlar olarak azgınlık etmeyin (Allah’a ulaşmaya mani olmayın)." dedi.

(Ankebut 36)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Medyen'lilere de soydaşları Şuayb'ı, elçi olarak gönderdik. Şuayb onlara şöyle dedi: «Ey ulusum! Allah'a tapın. Son günü bekleyin. Ülkeyi karıştırmayın.»

(Ankebut 36)

Kadri Çelik Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Böylece, “Ey kavmim, Allah'a kulluk edin ve ahiret gününe ümit bağlayın ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın” dedi.

(Ankebut 36)

Mahmut Kısa Meali:

Medyen ahâlîsine de, kardeşleri gibi yakından tanıdıkları arkadaşları Şuayb’ı elçi olarak görevlendirdik. Şuayb, “Ey kavmim!” dedi, “Yalnızca Allah’a kulluk edin, âhiret gününe olan inanç ve ümidinizi asla yitirmeyin ve sakın, yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayın!”

(Ankebut 36)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ardından Medyen'e kardeşleri Şuayp'ı gönderdik. O dedi: "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, Neticede ahiret gününü umut edin ve yeryüzünde bozgunculukla karışıklık çıkarmayın."

(Ankebut 36)

Mehmet Türk Meali:

Medyen’e1 de kardeşleri Şuayb’ı (gönderdik.) O (da kavmine): “Ey kavmim! Sadece Allah’a kulluk edin, âhiret gününe inanın2 ve bozgunculuk yaparak yeryüzünde fesat çıkarmayın.” dedi.*

(Ankebut 36)

Muhammed Celal Şems Meali:

Medyen (halkına da) kardeşleri Şuayb’i (peygamber olarak gönderdik.) Onlara dedi ki: “Ey kavmim! Allah’a ibadet edin. Ahiret gününe (kavuşmayı) ümit edin. Yeryüzünde fesat çıkararak dolaşmayın.”

(Ankebut 36)

Muhammed Esed Meali:

Medyen (halkına) da kardeşleri Şuayb(ı gönderdik). O, "Ey halkım!" diye seslendi, "(Yalnız) Allah'a kulluk edin, Ahiret Günü'nü bekleyin ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak kötülük işlemeyin!"

(Ankebut 36)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Medyene de kardeşleri Şuayb'i gönderdik. O, "Ey halkım," dedi. "Allah'a kulluk edin ve ahiret gününü bekleyin. Yeryüzünde bozgunculuk yapıp, kargaşa çıkarmayın!"

(Ankebut 36)

Mustafa Çavdar Meali:

Medyen şehrine de soydaşları olan Şuayb’i elçi olarak gönderdik. O da onlara şöyle dedi: – Ey kavmim, Yalnız Allah’a kulluk edin ki ahiret gününü umutla bekleyebilesiniz, bu memlekette azgınlık ederek fesat çıkarmayın!

Bknz: (7/85)»(7/93)

(Ankebut 36)

Mustafa Çevik Meali:

36-37 Medyen halkına da soydaşları Şuayb’ı peygamber olarak gönderdik. O da kavmine “Ey kavmim! Allah’ı layıkıyla tanıyın ve fıtratınıza uygun olan Allah merkezli nizam ve ahlak ile yaşamaya yönelin. Öldükten sonra diriltilip hesaba çekileceksiniz, sakın Allah’la birlikte ilahlar edinip yeryüzünde fesat çıkarmayın.” dedi. Fakat Şuayb’ın kavmi de onun tebliğine inanmayıp, davetini reddettiler. Bunun üzerine Biz de onları müthiş bir sarsıntı ile yere serip azabımızla helak ettik.

(Ankebut 36)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Medyen'e de, soydaşları Şuayb'i (göndermiştik); ve o "Ey kavmim!" demişti, "Allah'a kulluk edin ki Ahiret Günü'ne umutla bakabilesiniz; dahası, kötülüğü yaygınlaştırarak yeryüzünde ahlaki çürümeye meydan vermeyin!"

(Ankebut 36)

Osman Okur Meali:

Medyen halkına kardeşleri Şuaybı gönderdik. O, "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut besleyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın" dedi.

(Ankebut 36)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Dedi ki: «Ey kavmim! Allah'a ibadet ediniz, son güne ümitvar olunuz. Ve yeryüzünde müfsitler olarak fesat çıkarmayınız.»

(Ankebut 36)

Ömer Öngüt Meali:

Medyen halkına da kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. Dedi ki: “Ey Kavmim! Allah'a kulluk edin. Ahiret gününe umut bağlayın. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın. ”

(Ankebut 36)

Ömer Sevinçgül Meali:

Medyen halkına da kardeşleri Şuayb’ı elçi gönderdik. Onlara, “Ey halkım! Allah’a kulluk edin! Ahiret gününü umutla bekleyin. Bozguncular olup yeryüzünü karmaşaya sürüklemeyin!” dedi.

(Ankebut 36)

Sadık Türkmen Meali:

VE MEDYEN’E de kardeşleri Şuayb’ı (gönderdik). Dedi ki: “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin ve ahiret gününü umun! Bozgunculuk ederek yeryüzünde terör yapmayın.”

(Ankebut 36)

Seyyid Kutub Meali:

Medyenliler'e de kardeşleri Şuayb'ı peygamber olarak gönderdik. Şuayb dedi ki; «Ey soydaşlarım, Allah'a kulluk sununuz, ahiret gününü hiç aklınızdan çıkarmayınız, yeryüzünde kargaşa çıkarıp dirliği bozmayınız.»

(Ankebut 36)

Suat Yıldırım Meali:

Medyen halkına da kardeşleri Şuayb'ı gönderdik, onlara dedi ki: "Ey benim halkım! Yalnız Allah'a ibadet edin, ahiret gününü bekleyin ve ülkede fesatçılık yaparak düzeni bozmayın!"

(Ankebut 36)

Süleyman Ateş Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'i (gönderdik): "Ey kavmim, dedi, Allah'a kuluk edin, ahiret gününü umun, yeryüzünde karışıklık çıkarıp bozgunculuk yapmayın!"

(Ankebut 36)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Medyen'lilere de kardeşleri Şuayb'ı elçi gönderdik; onlara dedi ki: "Ey halkım! Allah'a kulluk edin; Ahiret günü bir beklentiniz olsun. Huzursuzluk çıkararak Ülkeyi karıştırmayın."

(Ankebut 36)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Medyen halkına da soydaşları Şuayb'ı gönderdik. "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin ve Ahiret Günü için çalışın. Yeryüzünde fesat çıkararak kötülük işlemeyin" dedi.

(Ankebut 36)

Şaban Piriş Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'i gönderdik: -Ey kavmim, dedi. Allah'a kulluk edin ve ahiret gününü bekleyin, Yeryüzünde bozgunculuk yapıp, kargaşa çıkarmayın!

(Ankebut 36)

Talat Koçyiğit Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı göndermiştik, O da demişti ki: "Ey kavmim! Allah'a ibadet edin ve (O'na ibadetinizle) âhiret gününün sevabını umutlanın. Yeryüzünde bozguncular gibi fesad çıkarmayın".

(Ankebut 36)

Tefhimul Kuran Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Böylece dedi ki: «Ey kavmim, Allah'a kulluk edin ve ahiret gününü umud edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın.»

(Ankebut 36)

Ümit Şimşek Meali:

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdiğimizde, “Ey kavmim, Allah'a kulluk edin,” dedi. “Âhiret gününü bekleyin; fesat çıkarıp da memleketi birbirine katmayın.”

(Ankebut 36)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. Şöyle dedi: "Ey toplumum, Allah'a kulluk/ibadet edin. Ahiret gününe umut bağlayın. Bozgunculuk yaparak ülkenin huzurunu kaçırmayın."

(Ankebut 36)