29. Ankebut Suresi / 7.ayet

İman edip, imanın gereği güzel işleri yapanlara gelince, kesinlikle biz onların yaptıkları kötülükleri örteceğiz ve onları yaptıklarının en güzeli ile ödüllendireceğiz.

Bknz: (3/195)(4/73)(38/28)

Mustafa Çavdar Meali

Ankebut 7 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

İnananların ve iyi işlerde bulunanların kötülüklerini elbette örteriz ve onları, yaptıklarından daha güzeliyle mükafatlandırırız.

(Ankebut 7)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Andolsun ki, inanıp hayırlı amel işleyenlerin kötülüklerini, Biz elbette örteriz ve onları yaptıklarının en güzeli ile mükâfatlandırıp karşılığını öderiz.

(Ankebut 7)

Abdullah Parlıyan Meali:

İman edip doğru ve yararlı işler yapanlara gelince, biz onların kötülüklerini mutlaka sileriz ve onları yaptıklarının en güzeline göre mükafatlandırırız.

(Ankebut 7)

Adem Uğur Meali:

İman edip iyi işler yapanların (geçmiş) kötülüklerini elbette örteriz ve onlara, yaptıklarının daha güzeli ile karşılık veririz.

(Ankebut 7)

Ahmet Hulusi Meali:

İman edip imanın gereğini uygulayanlara gelince, onların kötülüklerini (nefsani özelliklerini) kendilerinden elbette sileriz ve elbette yaptıklarının en güzeli ile kendilerini cezalandırırız!

(Ankebut 7)

Ahmet Tekin Meali:

İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlerin, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanların, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanların, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlerin kusurlarını sileceğiz, bağışlayacağız. Onları, işlemeye devam ettikleri amellerin, elbette daha güzelini, daha değerlisini ölçü alarak mükâfatlandıracağız.*

(Ankebut 7)

Ahmet Varol Meali

İman edip salih ameller işleyenlerin kötülüklerini muhakkak örtecek ve onlara yaptıklarının en güzeliyle karşılık vereceğiz.

(Ankebut 7)

Ali Bulaç Meali:

İman edip salih amellerde bulunanlar ise; biz şüphesiz onların kötülüklerini örteceğiz ve şüphesiz yaptıklarının en güzeliyle karşılık vereceğiz.

(Ankebut 7)

Ali Fikri Yavuz Meali:

İman edib de salih ameller işliyenlerin kendilerinden günahlarını muhakkak örteriz; ve elbette işledikleri amellerin daha güzeli ile (on kat sevabla) onları mükâfatlandırırız.

(Ankebut 7)

Ali Rıza Sefa Meali:

İnanmış olarak erdemli edimler yapanların kötülüklerini kesinlikle örteceğiz. Ve yaptıklarının en güzeliyle, onları kesinlikle ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)

Ali Ünal Meali:

İman edip, (iyi bir mü’min olabilmek için elinden gelen gayreti gösteren ve) imanları istikametinde sağlam, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapanların (nefislerine bir anlık mağlûbiyetle işledikleri) bir takım günahlarını elbette siliverecek ve onları yaptıkları güzel işlerin en güzelini dikkate alarak mükâfatlandıracağız.

(Ankebut 7)

Bahaeddin Sağlam Meali:

İman edip yararlı işler yapanlar ise, şüphesiz Biz, kötülüklerini onlardan sileceğiz. Ve yaptıklarından daha güzeli ile onları mükâfatlandıracağız.

(Ankebut 7)

Bayraktar Bayraklı Meali:

İman edip iyi amel işleyenlerin elbette kötülüklerini örteriz ve onlara yaptıklarının daha güzeli ile karşılık veririz.

(Ankebut 7)

Bekir Sadak Meali:

Inanip yararli is isleyenlerin kotuluklerini, and olsun ki, orteriz; onlari, yaptiklarindan daha guzeli ile mukafatlandiririz.

(Ankebut 7)

Besim Atalay Meali:

İnanarak, yararlı iş görenlerin günahların arıtırız, yaptıkları işin en güzel olanıyla ödüllendiririz

(Ankebut 7)

Celal Yıldırım Meali:

imân edip iyi-yararlı amellerde bulunanların şüphesiz ki kötülüklerini (tevbeleri sebebiyle affedip) örter ve temizleriz ve yaptıklarını en güzeliyle mükâfatlandırırız.

(Ankebut 7)

Cemal Külünkoğlu Meali:

İnandıktan sonra doğru ve yararlı işler yapanların günahlarını elbette örteceğiz ve mutlaka onları yaptıklarının daha güzeliyle ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)

Diyanet İşleri Eski Meali:

İnanıp yararlı iş işleyenlerin kötülüklerini, and olsun ki, örteriz; onları, yaptıklarından daha güzeli ile mükafatlandırırız.

(Ankebut 7)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

İman edip salih amel işleyenlerin kötülüklerini elbette örteceğiz. Onları işlediklerinin daha güzeliyle mükafatlandıracağız.

(Ankebut 7)

Diyanet Vakfı Meali:

İman edip iyi işler yapanların (geçmiş) kötülüklerini elbette örteriz ve onlara, yaptıklarının daha güzeli ile karşılık veririz.

(Ankebut 7)

Edip Yüksel Meali:

İnanıp erdemli davrananların kötülüklerini elbette örteceğiz ve yapmış olduklarının daha iyisiyle onları ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)

Elmalılı Orjinal Meali:

Bununla beraber iyman edip de salih salih ameller yapanların her halde taraflarından kötülüklerini keffaretleriz ve elbette kendilerine yaptıkları amellerin daha güzelini veririz

(Ankebut 7)

Elmalılı Yeni Meali:

Bununla birlikte iman edip iyi iyi işler yapanların kötülüklerini örter ve onlara elbette yaptıkları işlere karşılık daha güzelini veririz.

(Ankebut 7)

Erhan Aktaş Meali:

İnanan ve salihatı yapanların kötülüklerini mutlaka örteceğiz ve kesinlikle onlara yaptıklarından daha iyisi ile karşılık vereceğiz.

(Ankebut 7)

Gültekin Onan Meali:

İnanıp salih amellerde bulunanlar ise; biz şüphesiz onların kötülüklerini örteceğiz (keffirenne) ve şüphesiz yaptıklarının en güzeliyle karşılık vereceğiz.

(Ankebut 7)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve inanan ve düzeltmeye yönelik işler yapan kimseler, onların kötülüklerini, elbette örteceğiz ve kesinlikle onlara yaptıklarının daha güzeli ile karşılık vereceğiz.

(Ankebut 7)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

İman edip salih amel işleyenlerin ise elbette, kusurlarını örtecek ve onları işledikleri amellerin en güzeliyle mükâfatlandıracağız.

(Ankebut 7)

Harun Yıldırım Meali:

İman edip iyi işler yapanların (geçmiş) kötülüklerini elbette örteriz ve onlara, yaptıklarının daha güzeli ile karşılık veririz.

(Ankebut 7)

Hasan Basri Çantay:

İman edib de güzel güzel amel (ve hareket) lerde bulunanların kötülüklerini her halde (afv ile) örteriz ve her halde o işlemekde olduklarının daha güzeliyle onları mükafatlandırırız.

(Ankebut 7)

Hayrat Neşriyat Meali:

Îmân edip sâlih ameller işleyenlere gelince, mutlaka onların kötülüklerini örteceğiz ve mutlaka yapmakta olduklarının daha güzeli ile onları mükâfâtlandıracağız.

(Ankebut 7)

Hubeyb Öndeş Meali: /

İnanmış ve düzgün-iyi eylemde bulunmuş olanlara [gelince] onların çirkinliklerini [kötülüklerini] tamamen örtüp kaybedeceğiz. Bulunmakta oldukları eylemlerin en güzeli olarak kendilerine karşılık vereceğiz.

(Ankebut 7)

Hüseyin Atay Meali:

İnanan ve yararlı işler işleyenlerin kötülüklerini, andolsun ki, örteriz; onları yaptıklarının en güzeliyle ödüllendiririz.

(Ankebut 7)

İbni Kesir Meali:

İman edip de salih amel işleyenlerin, kötülüklerini andolsun ki örteriz. Onları yaptıklarından daha güzeli ile mükafatlandırırız.

(Ankebut 7)

İlyas Yorulmaz Meali:

İman edip, salih amel işleyenlerin kötülüklerini örteceğiz ve yapmış olduklarının en güzeli ile onları mükafatlandıracağız.

(Ankebut 7)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve âmenû olanlar (hayattayken Allah’a ulaşmayı dileyenler) ve salih amel (nefs tezkiyesi) yapanlar, onların seyyiatlerini (günahlarını) mutlaka örteceğiz ve onları mutlaka yaptıklarının daha ahseni (güzeli) ile mükâfatlandıracağız.

(Ankebut 7)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O kimseler ki inanırlar, iyilik işlerler, Biz onların kötülüklerini örteriz, işlediklerinin daha güzelleriyle de karşılıklarını veririz.

(Ankebut 7)

Kadri Çelik Meali:

İman edip salih amellerde bulunanlar (var ya), biz hiç şüphesiz onların kötülüklerini örteceğiz ve hiç şüphesiz onlara yapmakta olduklarının en güzeliyle karşılık vereceğiz.

(Ankebut 7)

Mahmut Kısa Meali:

Evet, Allah’a ve âhiret gününe inanan ve bu imana yaraşır güzel ve yararlı davranış gösterenler var ya, böyle fedâkâr müminlerden oluşan bir toplumu dâimâ iyiliklere, güzelliklere yöneltecek ve böylece, her türlü zulmü, haksızlığı, kötülüğü yok ederek onların günahlarını sileceğiz ve âhirette onları, yaptıkları iyiliklerden çok daha güzel bir karşılıkla ödüllendireceğiz. İşte, sizi cennete götürecek bir iyilik:

(Ankebut 7)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ubudiyeti salih olup, iman edenlere gelince, Biz onların kötülüklerini muhakkak örter, Tam olarak yaptıklarının karşılığından daha güzel ve iyisiyle veririz. Bunlar mükafatlardır.

(Ankebut 7)

Mehmet Türk Meali:

(Allah’ın istediği gibi) îman edip, (inandığı) iyi işleri1 yaşayanlara2 gelince Biz şüphesiz onların (geçmişteki) kötülüklerini örteceğiz ve onları yaptıklarından daha güzeliyle mükâfatlandıracağız.3*

(Ankebut 7)

Muhammed Celal Şems Meali:

İnanıp (da yerli yerinde) iyi işler yapanların kötülüklerini, onlardan mutlaka gidereceğiz. Şüphesiz onlara yaptıkları en iyi amellerine göre mükâfatlarını vereceğiz.

(Ankebut 7)

Muhammed Esed Meali:

İman edip doğru ve yararlı işler yapanlara gelince, Biz onların (önceki) kötülüklerini mutlaka sileriz ve onları yaptıkları iyiliklere göre ödüllendiririz.

(Ankebut 7)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

İnanıp iyi işler yapanların, kötülüklerini örteceğiz ve onları, yaptıklarının karşılığında en güzel bir biçimde ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)

Mustafa Çavdar Meali:

İman edip, imanın gereği güzel işleri yapanlara gelince, kesinlikle biz onların yaptıkları kötülükleri örteceğiz ve onları yaptıklarının en güzeli ile ödüllendireceğiz.

Bknz: (3/195) - (4/73) - (38/28)

(Ankebut 7)

Mustafa Çevik Meali:

6-7 Her kim Allah’ın davetini yaşamak uğrunda gücünü ve imkânını seferber ederse, bunu kendi iyiliği için yapmış olur. Allah imanlarının gereklerini yerine getirenlere karşı çok şefkatli, merhametli ve bağışlayıcıdır, onları yaptıklarının karşılığında en güzel mükâfatlarla sevindirecektir.

(Ankebut 7)

Mustafa İslamoğlu Meali:

İman eden ve imanına uygun iş işleyen kimselere gelince: evet, onların günahlarını mutlaka örteceğiz; yine onları kesinlikle yapa geldiklerinin en güzeliyle ödüllendireceğiz!

(Ankebut 7)

Osman Okur Meali:

İman edip iyi işler yapanların (geçmiş) kötülüklerini elbette örteriz ve onlara, yaptıklarının daha güzeli ile karşılık veririz.

(Ankebut 7)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve o kimseler ki, imân ettiler ve sâlih sâlih amellerde bulundular. Elbette onların kötülüklerini (af ile) setrederiz. Ve elbette onları işlemiş oldukları şeyin en güzeli ile mükâfaatlandırırız.

(Ankebut 7)

Ömer Öngüt Meali:

İman edip sâlih ameller işleyenlerin kötülüklerini elbette örteriz ve onları yaptıklarının daha güzeli ile mükâfatlandırırız.

(Ankebut 7)

Ömer Sevinçgül Meali:

İçtenlikle inanıp da güzel davranışlar sergileyenlerin günahlarını örteriz. Onları, yapıp ettiklerinin daha güzeliyle ödüllendiririz.

(Ankebut 7)

Sadık Türkmen Meali:

İNANIP salih amel/faydalı işleri en iyi şekilde yapanların kötülüklerini elbette örteriz. Onlara yapmış olduklarının en güzeli ile karşılık veririz.

(Ankebut 7)

Seyyid Kutub Meali:

İman edip iyi ameller işleyenlerin kötülüklerini kesinlikle silecek ve onları iyiliklerinin daha üstün karşılıkları ile ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)

Suat Yıldırım Meali:

İman edip güzel ve makbul işler yapanların elbette günahlarını örteceğiz ve onların yaptıkları çalışmaları en güzel şekilde mükafatlandıracağız.

(Ankebut 7)

Süleyman Ateş Meali:

İnanıp iyi işler yapanların, mutlaka kötülüklerini örteceğiz ve onları, yaptıklarının en güzeliyle mükafatlandıracağız.

(Ankebut 7)

Süleymaniye Vakfı Meali:

İnanmış ve iyi işler yapmış olanların kötülüklerini elbette örteceğiz. Elbette onları yaptıklarının en güzeli ile ödüllendirecegiz.

(Ankebut 7)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

İman edip salih amel işleyenlerin kötülüklerini sileceğiz ve onları, yaptıklarından dolayı en güzel şekilde ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)

Şaban Piriş Meali:

İman edip, doğruları yapanların, kötülüklerini elbette örteceğiz ve onları yaptıklarının en güzeli ile ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)

Talat Koçyiğit Meali:

İman edenlerin ve Salih amel işleyenlerin kötülüklerini mutlaka örter ve onları, mutlaka işlemiş olduklarının en güzeli ile mükâfatlandırırız.

(Ankebut 7)

Tefhimul Kuran Meali:

İman edip salih amellerde bulunanlar ise; biz hiç şüphesiz onların kötülüklerini örteceğiz ve hiç şüphesiz onlara yapmakta olduklarının en güzeliyle karşılık vereceğiz.

(Ankebut 7)

Ümit Şimşek Meali:

İman eden ve güzel işler yapanların kötülüklerini örtecek ve onları yaptıklarının daha güzeliyle ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

İman edip hayra ve barışa yönelik hareketler sergileyenlere gelince, biz onların çirkinliklerini elbette ki örteceğiz. Ve biz onları, yapmakta oldukları işlerin en güzeliyle elbette ödüllendireceğiz.

(Ankebut 7)