2. Bakara Suresi / 118.ayet

Allah’ı tam bilmeyenler “Allah bizimle konuşsa veya bize bir ayet gelse ya” dediler. Onlardan öncekiler de tıpkı onların söyledikleri gibi söylemişlerdi. Kalpleri ne kadar da birbirine benzemiş! Oysa biz, iyice inanmak isteyen bir toplum için ayetlerimizi apaçık beyan etmişizdir.

Bknz: (6/7)»(6/8)(42/51)(74/52)

Mustafa Çavdar Meali

Bakara 118 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Bilgisi olmayanlar, Allah bizimle konuşsa, yahut bize bir delil, bir mucize gelse dediler. Önce gelenler de tıpkı onlar gibi söylemişlerdi. Kalpleri, ne kadar da birbirine benzedi onların. Gerçeği iyice bilmek isteyenlere ayetlerimizi apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Bilgisizler (cahil ve gafil kimseler) : "Allah bizimle konuşuverse ya!..” veya “bize de bir ayet (mucize) gelse ya!.." demektedirler. Onlardan öncekiler de onların bu söylediklerinin benzerini söylemişlerdi. Bunların kalpleri (nasıl da sapkınlıkta) birbirine benzedi. (Oysa) Biz, kesin bilgiyle inanan bir topluluğa ayetleri apaçık gösterdik. (Tabiattaki ve kâinattaki her şey Cenab-ı Hakkın yaratılış mucizesi ve harika sanat eseridir.)

(Bakara 118)

Abdullah Parlıyan Meali:

Allah, Peygamber ve vahiy bilgisinden yoksun olanlar: “Allah bizimle konuşsaydı veya bize bir delil gelseydi” derler. Onlardan önce yaşamış olanlar da, tıpkı onlar gibi söylemişlerdi. Kalpleri hep birbirine benziyor. Şüpheden kurtulup gerçekleri anlamak isteyenlere ayet ve işaretlerimizi yeterince açık ve anlaşılır kıldık.

(Bakara 118)

Adem Uğur Meali:

Bilmeyenler dediler ki: Allah bizimle konuşmalı ya da bize bir âyet (mucize) gelmeli değil miydi? Onlardan öncekiler de işte tıpkı onların dediklerini demişlerdi. Kalpleri (akılları) nasıl da birbirine benzedi? Gerçekleri iyice bilmek isteyenlere âyetleri apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Ahmet Hulusi Meali:

(Allah ismiyle işaret edilen hakkında) bilgisizler (O'nu gökte bir tanrı sanıp) "Allah bizimle konuşsaydı ya da bize bir mucize verseydi ya" dediler!. . Onlardan öncekiler de onlar gibi konuşmuşlardı. Bakış açıları birbirine benzemiş! (Ayna nöronların işlevi sonucu - aynı kafadan!)... Biz ayetlerimizi (gerçeğe işaret eden oluşumu), onları hakkıyla değerlendirmek isteyenlere apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Ahmet Tekin Meali:

İlimden nasipleri olmayanlar: “Allah bizimle konuşmalı, ya da bize bir âyet, bir mûcize, maddî bir işaret gelmeli" dediler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişlerdi. Kalpleri, akılları birbirine benzedi. İlme, delile ve gerekçeye itibar eden, inanmak isteyen bilgi toplumları için, Muhammed'in hak peygamber olduğu ile ilgili âyetleri, mûcizeleri açık seçik açıkladık.*

(Bakara 118)

Ahmet Varol Meali

Bilgi sahibi olmayanlar "Allah bizimle konuşmalı ya da bize bir ayet (mucize) gelmeli değil miydi?" dediler. Onlardan öncekiler de onların bu sözlerine benzer şeyler söylemişlerdi. Kalpleri birbirine benziyor. Biz iyi anlayan bir topluluk için ayetlerimizi açık bir şekilde gösterdik.*

(Bakara 118)

Ali Bulaç Meali:

Bilgisizler, dediler ki: "Allah bizimle konuşmalı veya bize de bir ayet gelmeli değil miydi?" Onlardan öncekiler de onların bu söylediklerinin benzerini söylemişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Biz, kesin bilgiyle inanan bir topluluğa ayetleri apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Müşriklerin ve kitap ehlinin cahilleri: “- Allah, bize senin hak peygamber olduğunu söyleyeydi, yahud sen bize bir alâmet getireydin ya” dediler. Bunlardan önce Yahûdî ve Hristiyanlar da tıpkı bunlar gibi (peygamberlerine: “-Bize Allah'ı aşikâr göster ve gökten sofra indir.”) söylemişlerdi. Küfür ve inadda kalbleri birbirine benzemiştir. Biz hakikatı anlayanlara mûcizeleri apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Ali Rıza Sefa Meali:

Bilgisizler, şöyle dediler: "Allah, bizimle konuşmalı veya bize bir mucize gelmeliydi; öyle değil mi?" Öncekiler de onların söylediklerinin tıpkısını söylemişlerdi; yürekleri birbirine benzedi. Kesin bilgiyle inanan bir topluma ayetleri gösteriyoruz.

(Bakara 118)

Ali Ünal Meali:

(Allah’ı tanımayan ve O’nun gönderdiği) ilimden nasibi olmayıp cahilce düşünen ve cahilce bir ömür sürenler, “Ne olur, Allah bizimle konuşsa veya (O’ndan) bize apaçık bir işaret, bir mucize gelse!” diyorlar. Onlardan öncekiler de aynen onların konuştuğu gibi konuşuyorlardı. Kalbleri ne kadar da birbirine benziyor. Oysa Biz, (kalbleri ve kulakları mühürlü, gözleri perdeli olmayan, dolayısıyla sürekli düşünüp araştırarak ve gereğince aklederek) gerçeği tam manâsıyla kavrayıp, ona şüphe duymadan inanacak bir topluluk için (Allah’ı tanıtan, Kur’ân’ın ve Rasûlüllah’ın hak olduğunu ortaya koyan) işaret ve delilleri, Kitabın âyetlerini apaçık ortaya koymuş bulunuyoruz.

(Bakara 118)

Bahaeddin Sağlam Meali:

O bilgisizler dediler ki: “Neden Allah, bizimle konuşmaz veya bize bir mucize gelmez. Onlardan öncekiler de onların dedikleri gibi dediler. Kalpleri birbirine benziyor. Hâlbuki Biz, araştırıp inanmak isteyen bir toplum için ayetlerimizi net bir şekilde açıklamışız.

(Bakara 118)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Bilmeyenler dediler ki: "Allah bizimle niçin konuşmuyor,yahut bize niçin bir ayet gelmiyor?" Onlardan öncekiler de tıpkı onların dediklerini demişlerdi. Kalpleri birbirine benzedi. Gerçekleri iyice bilmek isteyenlere ayetleri apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Bekir Sadak Meali:

Bilmeyenler: «Allah bizimle konusmali veya bize bir ayet gelmeli degil miydi?» dediler. Onlardan oncekiler de onlarin soylediklerinin tipkisini soylemislerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Kesinlikle inanan kimseler icin ayetleri aciklamisizdir.

(Bakara 118)

Besim Atalay Meali:

Bilmiyenler derler ki: «Allah bizimle konuşsa ya, ya da belge getirsen ya?», bundan önce de böyle söylemişlerdi, yürekleri ne kadar birbirine benziyor, yakından bilen kimseler için belgeleri açıklattık

(Bakara 118)

Celal Yıldırım Meali:

(Gerçeği) bilmeyenler, «Allah bizimle konuşsa ya..» Veya «bize bir âyet (mu'cize, açık belge) gelse ya..» derler. Bunlardan öncekiler de tıpkı bunların dedikleri gibi demişlerdi. Kalbleri ne kadar birbirine benzemiş! Hakikati bilip şüpheden kurtulanlara âyetlerimizi yeterince açıklamışızdır.

(Bakara 118)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Ehl-i Kitap'dan ve müşriklerden bir takım) bilgisizler: “Allah (senin peygamberliğin konusunda) bizimle konuşmalı ya da bize bir mucize gelmeli değil miydi?” dediler. Onlardan öncekiler de onların söyledikleri gibi söylemişlerdi. Kalpleri nasıl da hep birbirine benziyor. Gerçekte biz, bütün delilleri, yürekten inanıp tasdik etmeye niyetli olanlar için açık ve anlaşılır kıldık.

(Bakara 118)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Bilmeyenler: "Allah bizimle konuşmalı veya bize bir ayet gelmeli değil miydi?" dediler. Onlardan öncekiler de onların söylediklerinin tıpkısını söylemişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Kesinlikle inanan kimseler için ayetleri açıklamışızdır.

(Bakara 118)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Bilmeyenler, "Allah bizimle konuşsa, ya da bize bir mucize gelse ya!" derler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişti. Onların kalpleri (anlayışları) birbirine benziyor. Biz ayetleri, kesin olarak inanacak bir toplum için açıkladık.

(Bakara 118)

Diyanet Vakfı Meali:

Bilmeyenler dediler ki: Allah bizimle konuşmalı ya da bize bir âyet (mucize) gelmeli değil miydi? Onlardan öncekiler de işte tıpkı onların dediklerini demişlerdi. Kalpleri (akılları) nasıl da birbirine benzedi? Gerçekleri iyice bilmek isteyenlere âyetleri apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Edip Yüksel Meali:

Cahiller, 'ALLAH bizimle konuşmalı veya bize bir ayet (mucize) gelmeli değil miydi,' dediler. Daha öncekiler de onlar gibi konuşmuşlardı. Kafaları birbirine benziyor. Biz mucizeleri, inanacak olanlara sergileriz.

(Bakara 118)

Elmalılı Orjinal Meali:

İlmi olmıyanlar da, Allah bizimle konuşsa ya, yahud bize bir mu'cize gelse ya, dediler, bunlardan evvelkiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişti, kalbleri birbirine benzedi; cidden yakin edinecek bir ümmet için biz mucizeleri açık bir suretde gösterdik

(Bakara 118)

Elmalılı Yeni Meali:

İlmi olmayanlar da: "Ne olur Allah bizimle konuşsa, yahut bize bir mucize gelse!" dediler. Bunlardan öncekiler de tıpkı bunların dedikleri gibi demişlerdi. Kalpleri birbirine benzedi. Cidden gerçekleri bilmek isteyen bir ümmet için biz mucizeleri açık bir şekilde gösterdik.

(Bakara 118)

Erhan Aktaş Meali:

Bilmeyen kimseler: "Allah'ın bizimle konuşması veya bize bir ayet[1] göndermesi gerekmez mi?" dediler. Onlardan öncekiler de, onların sözlerine benzer sözler söylemişlerdi. Kalpleri birbirine benziyor. Bilmek isteyen kimseler için ayetleri iyice açıkladık.

1)Mucize, kanıt.

(Bakara 118)

Gültekin Onan Meali:

Bilgisizler "Tanrı bizimle konuşmalı veya bize de bir ayet gelmeli değil miydi?" dediler. Onlardan öncekiler de onların bu söylediklerinin benzerini söylemişlerdi. Kalpleri birbirine benzedi. Biz kesin bilgiyle inanan bir topluluğa ayetleri apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve bilmeyen kimseler, “Allah bizimle konuşmalı yahut bize de bir alâmet/ gösterge gelmeli değil miydi!” dediler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişlerdi. Onların kalpleri benzeşmiş. Biz kesinlikle, kesin bilgi ile bilgilenmek isteyen toplum için âyetleri apaçık ortaya koyduk.

(Bakara 118)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Bilmeyenler: “Allah’ın bizimle konuşması ya da bize bir ayetin gelmesi gerekmez miydi?” dediler. Onlardan öncekiler de benzer sözler söylediler. Kalpleri birbirine benzedi. Biz, yakinen inanan bir topluluk için ayetlerimizi açıklamışızdır.

(Bakara 118)

Harun Yıldırım Meali:

Bilmeyenler de: "Allah bizimle konuşmalı veya bize bir âyet gelmeli değil miydi?" dediler. Onlardan öncekiler de işte böylece onların sözlerinin benzerini söylemişlerdi. Kalpleri birbirine benzedi. Oysa biz, kesin olarak inanan bir topluluk için âyetleri iyice açıklamışızdır.

(Bakara 118)

Hasan Basri Çantay:

(Hakıykati) bilmeyenler (veya bilib de bilmezlenenler): "Ne olur, Allah bizimle (senin hak peygamber olduğuna dair yüz yüze bir) söylese, konuşsa, yahud (bu babda) bize bir ayet (mucize) gelse" dedi (ler). Onlardan evvelkiler de tıpkı onların söyledikleri gibi söylemiş (ler) di. Kalbleri birbirine ne kadar da benzemiş!. Biz hakıykatleri iyice bilmek isteyenlere ayetlerimizi apaçık göstermişizdir.

(Bakara 118)

Hayrat Neşriyat Meali:

Bilmeyenler ise: “Allah bizimle (de) konuşmalı veya bize bir mu'cize gelmeli değil miydi?” dediler.(2) Kendilerinden öncekiler de böyle onların sözlerinin benzerini söylemişlerdi. Kalbleri (ne kadar da) birbirine benzedi! Doğrusu (biz) kat'î olarak îmân edecek bir kavim için âyetleri iyice açıkladık.*

(Bakara 118)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Bilmeyenler "Allah bizimle iletişime geçmeli veya bir ayet (mucize) gelmeli değil miydi?" dediler. İşte bunun gibi, onlardan öncekiler de onların sözlerinin benzerini söylediler. Kalpleri benzedi. Yakinen/kesin bilgi sahibi olarak inanmak isteyen [her¹] millet için ayetleri (mucizeleri) elbetteki açıkça gösterdik².

(Bakara 118)

Hüseyin Atay Meali:

Bilmeyenler "Allah bizimle konuşmalı veya bize de bir belge gelmeli değil mi?" derler. Bunlardan öncekiler de bunların dediği gibi demişlerdi; gönülleri benzeşti. Oysa, kesinkes bilen ulusa belgeleri açıklamışızdır.

(Bakara 118)

İbni Kesir Meali:

Bilmeyenler dediler ki: Allah bizimle konuşmalı veya bize bir ayet gelmeli değil miydi? Onlardan öncekiler de onların dedikleri gibi demişlerdi. Kalbleri birbirine benzemiş. Biz yakınen bilmek isteyen bir kavme ayetlerimizi apaçık bildirdik.

(Bakara 118)

İlyas Yorulmaz Meali:

(Allah'ı) Bilmeyenler “Allah bizimle konuşsaydı veya bize bir mucize gelseydi ya” derler. Onlardan öncekilerde, onların söylediklerinin benzerini söylediler. Zaten onların kalpleri birbirine benziyor. İkna olmuş bir topluluk için ayetleri böyle açıklarız.

(Bakara 118)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve (gerçeği) bilmeyenler: “Keşke Allah bizimle konuşsa” veya “Bize de bir âyet gelse” dediler. Bunun gibi onlardan öncekiler de, onların sözlerine benzer (sözler) söyledi. Onların kalpleri birbirine benzedi. Âyetlerimizi, yakîn hasıl eden bir kavim için beyan etmiştik.

(Bakara 118)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ne dediğini bilmiyenler derler: «Ne olurdu, Allah bizimle konuşsaydı, ya da bize bir belge gönderseydi». Onlardan öncekiler de bu ağzı kullanmışlardı. Onların anlayışları biribirine benziyor. Doğrusu biz belgelerimizi kanasıya inananlar takımına açıktan açığa göstermişizdir.

(Bakara 118)

Kadri Çelik Meali:

Bilmeyenler, “Allah bizimle konuşmalı veya bize bir ayet gelmeli değil miydi?” dediler. Öncekiler de onların söylediklerinin benzerini söylemişlerdi. Kalpleri birbirine benzedi. Kesinlikle yakin eden topluluk için ayetleri açıklamışızdır.

(Bakara 118)

Mahmut Kısa Meali:

İlâhî hikmeti ve imtihân gerçeğini kavrayamamış bazı bilgisiz kimseler: “Allah madem ki inanmamızı istiyor, öyleyse bizzat kendisi bizimle konuşsaydı veya bize, hiçbir şekilde itiraz edemeyeceğimiz bir mûcize gönderseydi ya!” dediler. Kendilerinden önceki çağlarda yaşamış kâfirler de tıpkı bunların dediklerine benzer sözler söylemişlerdi; inkâr ve inatçılıkta kalplerine kadar da birbirine benzemiş! Aslında biz, yersiz önyargılarından ve bencillik, haset, kibir prangalarından kendisini kurtararak içtenlikle inanmak isteyenler için, onlara fazlasıyla yetecekmûcizeleri açıkça ortaya koymuşuzdur. Evet, gören gözler için tüm evren, Yüce Yaratıcının ilim, kudret ve merhametini haykıran sayısız mûcizelerle doludur. Bunların da ötesinde:

(Bakara 118)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

"Allah bizimle konuşmalı veya bize bir ayet gelse ya" der bilgisizler. Bundan önce gelenler de tıpkı onlar gibi demişlerdi. Kalpleri ne kadar Aynıdır kalpleri birbirine benzedi de bunlar da benzerlerini söylerler. Kesin bilgiye inanmak isteyen topluluğa ayetleri apaçık gösterdik

(Bakara 118)

Mehmet Türk Meali:

Bilgiden nasibi olmayanlar da: “Allah bizimle de konuşsa ya da bize de bir âyet gönderse olmaz mıydı?” dediler. Onlardan öncekiler de tıpkı onların bu söyledikleri gibi söylemişlerdi. Bunların kalpleri (nasıl da) birbirine benziyor. Biz, âyetleri ancak Allah’a gönülden inanan bir toplum için, anlaşılır kıldık.

(Bakara 118)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Allah’ın hikmetlerini) anlamayan kimseler derler ki: “Neden Allah, bizimle (doğrudan) konuşmuyor veya bize neden bir ayet gelmiyor?” Öncekiler (de) tıpkı bunların söyledikleri gibi söylemişlerdi. Kalpleri birbirine benzedi. Gerçekten inananlara, her türlü ayeti açıkladık, (ama onlar yine de inanmazlar.)

(Bakara 118)

Muhammed Esed Meali:

(Yalnız) bilgiden yoksun olanlar: "Allah neden bizimle konuşmaz ve neden bize (mucizevi) bir işaret göstermez?" derler. Onlardan önce yaşamış olanlar da tıpkı onların dedikleri gibi demişlerdi: Kalpleri hep birbirine benziyor. Gerçekte Biz, bütün işaretleri, yürekten inanıp tasdik etmeye niyetli olanlar için açık ve anlaşılır kıldık.

(Bakara 118)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Bilgisizler dediler ki; "Keşke Allah bizimle konuşsaydı ya da bize bir mucize gelseydi." Onlardan öncekiler de tıpkı böyle demişlerdi. Bunların kalpleri birbirine benziyor. Kuşkusuz ki biz inanacak bir toplum için ayetleri iyice açıkladık.

(Bakara 118)

Mustafa Çavdar Meali:

Allah’ı tam bilmeyenler “Allah bizimle konuşsa veya bize bir ayet gelse ya” dediler. Onlardan öncekiler de tıpkı onların söyledikleri gibi söylemişlerdi. Kalpleri ne kadar da birbirine benzemiş! Oysa biz, iyice inanmak isteyen bir toplum için ayetlerimizi apaçık beyan etmişizdir.

Bknz: (6/7)»(6/8) - (42/51) - (74/52)

(Bakara 118)

Mustafa Çevik Meali:

Hiçbir ilahi bilgiye sahip olmayan ve gerçekleri görüp anlamak, bilmek istemeyenler, “Allah bizimle konuşsa yahut bize bir mucize gösterse ya!” derler. Onlardan önceki müşrikler de benzer şeyler söylemişlerdi. Bunların kalpleri hep birbirine benziyor. Biz gerçek bilgiye ulaşmak isteyenler için âyetlerimizi apaçık ve anlaşılır biçimde ortaya koyuyoruz. Ancak böyle kimseler doğruyu kavrarlar.

(Bakara 118)

Mustafa İslamoğlu Meali:

İlimden yoksun olanlar "Allah bizimle niçin konuşmuyor, ya da niçin bize mucizevi bir belge ulaştırmıyor" derler. Onlardan öncekiler de aynen onların söylediğini söylemişlerdi. Akılları da birbirine benzedi. Elbet biz gönülden inanacak herkes için ayetlerimizi açık ve anlaşılır kılmışızdır.

(Bakara 118)

Osman Okur Meali:

Bilmeyenler dediler ki: Allah bizimle konuşmalı yada bize bir âyet (mucize) gelmeli değilmiydi? Onlardan öncekiler de işte tıpkı onların dediklerini demişlerdi. Kalpleri (akılları) nasıl da birbirine benzedi? Gerçekleri iyice bilmek isteyen kavim için ayetleri açıkladık.

(Bakara 118)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve bilmeyen kimseler dedi ki: «Allah bizimle konuşsa ya veya bize bir âyet gelse ya.» Onlardan evvelkiler de onların dedikleri gibi demişti. Kalbleri birbirine benzemiştir. Biz âyetlerimizi ikan sahibi olan bir kavme apaçık bildirdik.

(Bakara 118)

Ömer Öngüt Meali:

Bilmeyen (cahil müşrik)ler: “Allah bizimle konuşmalı ya da bize bir âyet (mucize) gelmeli değil miydi?” dediler. Kendilerinden öncekiler de aynı şeyi söylediler. Kalpleri ne kadar da birbirine benzemiş! Gerçekleri iyice bilmek isteyenlere âyetleri açıkladık.

(Bakara 118)

Ömer Sevinçgül Meali:

Bilmeyenler, “Allah bizimle konuşmalı ya da bize bir ayet gelmeli” dediler. Bunlardan öncekiler de aynı sözleri söylerlerdi. Kalpleri nasıl da birbirine benzedi! Biz, kesinkes bilmek isteyen bir toplum için ayetlerimizi iyice açıkladık.

(Bakara 118)

Sadık Türkmen Meali:

(YALNIZ) bilmeyen(o cahil)ler; “Allah bizimle konuşsa ya da bize (mucizevi) bir işâret gösterse ya!” derler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişti. Onların kalpleri (anlayışları) birbirine benziyor. Biz ayetleri/işâretleri, şüphesiz inanmak isteyen bir toplum için açıkladık.

(Bakara 118)

Seyyid Kutub Meali:

Bilmeyenler «Allah bizimle konuşmalı ya da bize bir mucize gelmeliydi» dediler. Onlardan öncekiler de onların dedikleri gibi söylemişlerdi. Kalpleri birbirine benzedi. Kesin iman sahiplerine ayetleri apaçık göstermişizdir.

(Bakara 118)

Suat Yıldırım Meali:

Gerçeği bilmeyenler dediler ki: "Allah bizimle konuşmalı veya bize mucize gösterilmeli değil miydi?" Onlardan öncekiler de buna benzer sözler söylemişlerdi. Kalpleri nasıl da birbirine benziyor! Gerçekleri iyice bilmek isteyenler için delilleri apaçık gösterdik.

(Bakara 118)

Süleyman Ateş Meali:

Bilmeyenler dediler ki: "Allah bizimle konuşmalı, ya da bize bir ayet (mu'cize) gelmeli değil miydi?" Onlardan öncekiler de onların dedikleri gibi demişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Gerçekleri iyice bilmek isteyenlere ayetleri açıkladık.

(Bakara 118)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Kendini bilmezler; "Allah bizimle konuşsa yahut bize bir ayet (mucize)[1] gelse ya!" derler. Öncekiler de öyle derlerdi, kalpleri birbirine benzedi. İkna olmak isteyen bir topluluk için ayetleri açık açık gösterdik.

1)Nebimize, Kur'an dışında bir mucize verilmemiştir.  (Bkz. İsra 17/59)

(Bakara 118)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Bir şey bilmeyenler: "Allah neden bizimle konuşmuyor yahut bize bir âyet indirmiyor?" derler. Kendilerinden öncekiler de onların dediğini demişti. Düşünceleri birbirine benziyor. Kesin olarak inanan kimseler için âyetleri iyice açıkladık.

(Bakara 118)

Şaban Piriş Meali:

Bilmeyenler: -Ne olur Allah bizimle konuşsa veya bize bir ayet gelse?! demektedirler. Onlardan öncekiler de tıpkı onların söyledikleri gibi söylemişlerdi; kalpleri (nasıl da) birbirine benzemiş. Oysa biz, iyice bilmek isteyen bir toplum için ayetlerimizi apaçık göstermişizdir.

(Bakara 118)

Talat Koçyiğit Meali:

Bilmeyenler (ne olurdu?) "Allah bizimle konuşsaydı: yahut bize bir mucize gelseydi" demektedirler. Onlardan öncekiler de tıpkı onların söyledikleri gibi söylemişlerdi; kalpleri (nasıl da) birbirine benzemiş! Oysa biz, yakînen bilmek isteyenlere âyetleri apaçık bildirmişizdir.

(Bakara 118)

Tefhimul Kuran Meali:

Bilgisizler, dediler ki: «Allah bizimle konuşmalı veya bize de bir ayet gelmeli değil miydi?» Onlardan öncekiler de onların bu söylediklerinin benzerini söylemişlerdi. Kalbleri birbirine benzeşti. Biz, kesin bir bilgiyle inanan bir topluluğa ayetleri apaçık göstermişiz.

(Bakara 118)

Ümit Şimşek Meali:

Cahiller, “Allah bizimle konuşsa veya bize bir mucize gelseydi” dediler. Daha evvelkiler de bunların sözüne benzer şeyler söylemişlerdi. Bunların kalpleri hep birbirine benziyor. Oysa Biz, hakkı yakînen bilmek isteyenlere âyetlerimizi açıklamışızdır.

(Bakara 118)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bilgiden yoksun olanlar dedi ki: "Allah bizimle konuşsaydı yahut bize bir mucize gelseydi ya!..." Onlardan öncekiler de aynen onların dediği gibi demişti. Kalpleri birbirine benzemiştir. Biz ayetleri, gerçeği apaçık bilmek isteyenler için iyiden iyiye açıklamışızdır.

(Bakara 118)