6. Enam Suresi / 7.ayet

Sana, bu vahyi kâğıtta yazılı bir metin halinde göndermiş olsaydık da buna elleriyle dokunsalardı bile (1) o kâfirler “Bu apaçık sihirden başka bir şey değildir” derlerdi(2).

Bknz: 1(1/93) – 2(27/13)(28/36)(38/4)

Mustafa Çavdar Meali

Enam 7 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Sana, kağıda yazılı bir kitap indirseydik ve ona elleriyle dokunsalardı gene de kafir olanlar derlerdi ki: Bu, ancak apaçık bir büyü.

(Enam 7)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Biz Kitabı, (bu Kur’an’ı gökten) üzerine yazılı bir kâğıtta göndermiş olsaydık ve onlar elleriyle bizzat dokunsalardı, yine de inkâr edenler kesinlikle: "Bu apaçık bir büyüden başkası değildir" deyip çıkarlardı.

(Enam 7)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ey peygamber! Biz sana yazılı bir kitap göndermiş olsaydık ve ona kendi elleriyle dokunmuş olsalardı, bu Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, “Kesinlikle bu apaçık bir büyüden başkası değildir” derlerdi.

(Enam 7)

Adem Uğur Meali:

Eğer sana kâğıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik de onlar elleriyle onu tutmuş olsalardı, yine de inkâr ediciler: Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir, derlerdi.

(Enam 7)

Ahmet Hulusi Meali:

Biz sana kağıtta (yazılı) bir bilgi indirmiş olsaydık da, ona elleriyle dokunmuş olsalardı; o hakikat bilgisini inkar edenler elbette yine de: "Bu apaçık bir sihirden başka bir şey değildir" derlerdi.

(Enam 7)

Ahmet Tekin Meali:

Eğer sana sorumluluklarını tevdi etmek üzere kağıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik, onlar da elleriyle o kitabı tutmuş olsalardı, yine de, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler: "- Bunlar kesinlikle aklı etki altına alan apaçık büyüleyici sözler" derlerdi.*

(Enam 7)

Ahmet Varol Meali

Sana kağıt üzerinde yazılı halde bir kitap indirseydik ve ona elleriyle dokunsalardı yine de inkar edenler: "Bu apaçık bir sihirdir" derlerdi.

(Enam 7)

Ali Bulaç Meali:

Biz Kitabı üzerine yazılı bir kağıtta göndersek ve onlar elleriyle dokunsalar bile, inkar edenler, tartışmasız: "Bu apaçık bir büyüden başkası değildir" derler.

(Enam 7)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Eğer sana, yapraklara yazılı bir kitap indirseydik de onlar, elleriyle onu tutmuş bulunsalardı, o küfredenler yine muhakkak (şöyle) diyeceklerdi: “- Bu apaçık bir sihirden başka bir şey değildir.”

(Enam 7)

Ali Rıza Sefa Meali:

Eğer Kitap'ı, kağıda yazılmış olarak sana indirsek, elleriyle de Ona dokunsalar, nankörlük edenler, kesinlikle, şöyle derler: "Aslında, apaçık bir büyüden başka bir şey değil bu!"

(Enam 7)

Ali Ünal Meali:

(Ey Rasûlüm!) Sana (Kur’ân’ı vahyetmek yerine,) kâğıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik ve onlar da elleriyle ona dokunmuş olsalardı, o küfürlerinde diretenler hiç şüphesiz, “Bu, olsa olsa apaçık bir büyüdür!” derlerdi.

(Enam 7)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Eğer gökten kâğıt içinde yazılı bir kitap indirip ona elleriyle dokunsalardı da (yine inanmayacaklardı ve) o kâfirler; “bu apaçık bir sihirdir” diyeceklerdi.

(Enam 7)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Eğer sana kağıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik de onlar elleriyle ona dokunmuş olsalardı, yine de o inkara batmış olanlar, "Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir" derlerdi.

(Enam 7)

Bekir Sadak Meali:

Sana Kitap'i kagitta yazili olarak indirmis olsak da, elleriyle ona dokunsalar, inkar edenler yine de, «Bu apacik bir buyudur» derlerdi.

(Enam 7)

Besim Atalay Meali:

Bir kâğıda yazılmış bir kitabı, sana indirmiş bulunup da, elleriyle tutsalardı, yine kâfir olanlar: «Bu ancak bir büyüden başka bir şey değildir!» diyeceklerdi

(Enam 7)

Celal Yıldırım Meali:

Eğer sana kâğıt üzerinde yazılı bir kitap indirseydik, onlar da elleriyle ona dokunsalardı, o küfredenler yine de bu açık bir sihirden başkası değildir, derlerdi.

(Enam 7)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Ey Resulüm!) Eğer sana kâğıda yazılmış bir kitap indirmiş olsaydık ve onu elleriyle tutsalardı, yine de o inkârcılar: “Muhakkak ki bu, apaçık bir sihirdir” diyeceklerdi.

(Enam 7)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Sana Kitap'ı kağıtta yazılı olarak indirmiş olsak da, elleriyle ona dokunsalar, inkar edenler yine de, "Bu apaçık bir büyüdür" derlerdi.

(Enam 7)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(Ey Muhammed!) Eğer sana kağıda yazılı bir kitap indirseydik, onlar da elleriyle ona dokunsalardı, yine o inkar edenler, "Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir" diyeceklerdi.

(Enam 7)

Diyanet Vakfı Meali:

Eğer sana kâğıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik de onlar elleriyle onu tutmuş olsalardı, yine de inkâr ediciler: Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir, derlerdi.  *

(Enam 7)

Edip Yüksel Meali:

Sana kağıt üzerine yazılı bir kitap indirseydik ve elleriyle dokunsalardı bile, inkarcılar, 'Bu ancak apaçık bir büyüdür,' diyeceklerdi.

(Enam 7)

Elmalılı Orjinal Meali:

Sana kağıt üzerinde yazılmış olarak bir kitab indirseydik de onu elleriyle yoklasaydılar her halde o küfürlerinde ınad edenler yine diyeceklerdi ki "bu apaçık bir sihirden başka bir şey değil"

(Enam 7)

Elmalılı Yeni Meali:

Sana kağıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik, onlar da onu elleriyle yoklasaydılar, muhakkak o küfürlerinde inat edenler yine "Bu apaçık bir büyüden başka bir şey değildir." diyeceklerdi.

(Enam 7)

Erhan Aktaş Meali:

Biz, sana kağıt üzerine yazılı bir metin indirmiş olsaydık da; onlar da ona elleriyle dokunsalardı yine de gerçeği yalanlayan nankörler, "Bu, ancak apaçık bir sihirdir." derlerdi.[1]

1)Bu ve daha birçok ayette açıkça Nebimize mucize verilmediği bildirildiği halde başta hadis külliyatı olamk üzere birçok kaynakta mucize verildiği yer almaktadır.

(Enam 7)

Gültekin Onan Meali:

Biz kitabı üzerine yazılı bir kağıtta göndersek ve onlar elleriyle dokunsalar bile, küfredenler tartışmasız: "Bu apaçık bir büyüden başkası değildir" derler.

(Enam 7)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve Biz, eğer ki sana papirüste/kâğıtta yazılı bir kitap indirmiş olsak, onlar da ona elleriyle dokunsalardı, kesinlikle o kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan o kişiler “Bu, apaçık sihirden başka bir şey değildir” derlerdi.

(Enam 7)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Şayet sana kağıt üzerine yazılmış bir kitap indirsek ve ona elleriyle dokunacak olsalar (yine de) o kâfirler: “Bu apaçık bir büyüden başkası değildir.” diyecekler.

(Enam 7)

Harun Yıldırım Meali:

Biz sana kâgıt üzerinde yazılmış olarak bir kitap indirseydik ve onlar elleriyle ona dokunsalardı, küfürlerinde bilinçli olarak ısrar edenler yine de: “Bu ancak apaçık bir sihirdir.” derlerdi.

(Enam 7)

Hasan Basri Çantay:

(Habibim) eğer sana kağıd içinde (yazılı) bir kitab göndermiş olsaydık da kendileri de elleriyle onu tutmuş bulunsalardı o küfredenler yine behemehal: "Bu, apaçık bir büyüden başkası değildir" derlerdi.

(Enam 7)

Hayrat Neşriyat Meali:

Hem eğer sana kâğıtta (yazılı) bir kitab indirseydik de ona elleriyle dokunsalardı, elbette o inkâr edenler (yine): “Bu, apaçık sihirden başka bir şey değildir!” der(ler)di.(2)*

(Enam 7)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Şayet yazılmış bir metin içinde bir kitabı senin üzerine [parça parça] indirmiş olsaydık ve ona elleri ile dokunsalardı, gerçeği örtmüş olanlar mutlaka "bu ancak apaçık bir sihirdir!" derlerdi.

(Enam 7)

Hüseyin Atay Meali:

Sana kağıtta yazılı bir kitap indirmiş olsak da elleriyle ona dokunmuş olsalar, inkâr edenler yine de "Bu apaçık bir yanıltmacadır" derlerdi.

(Enam 7)

İbni Kesir Meali:

Eğer sana kağıt içinde bir kitab indirmiş olsaydık da elleriyle ona dokunsalardı; yine de küfretmiş olanlar derlerdi ki: Bu, apaçık büyüden başkası değildir.

(Enam 7)

İlyas Yorulmaz Meali:

Biz sana sayfalar içinde yazılı ayetler göndersek ve onlarda elleriyle ona dokunmuş olsalar, doğruları inkar edenler “Bu apaçık bir sihir” derler.

(Enam 7)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve eğer sana kâğıtlarda yazılı olarak indirseydik, böylece ona elleri ile dokunsalar bile kâfir olan kimseler, mutlaka: “Bu ancak apaçık bir sihirdir.” derdi.

(Enam 7)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Sana yazılı bir Kitap gönderseydik, onlar da onu elleriyle tutsalardı, Allah'ı tanımıyanlar yine de şunu diyeceklerdi: «Gerçekten bu, olsa olsa, apaçık bir büyüdür.»

(Enam 7)

Kadri Çelik Meali:

Eğer sana kâğıda yazılı olarak bir kitap indirmiş olsaydık da ona elleriyle dokunacak olsalardı, elbette o küfre sapanlar yine, “Bu apaçık bir büyüdür” derlerdi.

(Enam 7)

Mahmut Kısa Meali:

Eğer sana kâğıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik ve ona kendi elleriyle dokunmuş olsalardı bile, yine de iman etmeyi çıkarlarına ters gören bu kâfirler, “Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir!” diyeceklerdi. Hâlbuki, gözlerini kör eden inat, kibir ve bencillik duygularından bir an için sıyrılıp Kur’an’ı dikkatli bir gözle incelemiş olsalardı, onun Allah’tan gelen en büyük mûcize olduğunu göreceklerdi.

(Enam 7)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nasıl ki, sana kağıda yazılı olarak da Kitabı gönderseydik ve ona dokunsalardı Aynen şimdiki gibi yine inkar eden kafirler: " Bu apaçık bir sihirdir" derlerdi.

(Enam 7)

Mehmet Türk Meali:

Eğer sana kâğıda yazılmış, (somut) bir kitap indirseydik onlar da ona elleriyle dokunsalardı, yine de o kâfirler: “Bu kesinlikle apaçık bir büyüden başka bir şey değildir!” derlerdi.1*

(Enam 7)

Muhammed Celal Şems Meali:

Biz sana kâğıda yazılı bir Kitap indirseydik, ona (da) elleriyle dokunsalardı, yine (de) kâfirler, “Şüphesiz bu, apaçık bir aldatmacadır,” derlerdi.

(Enam 7)

Muhammed Esed Meali:

Ama Biz, sana, (ey peygamber,) yazılı bir metin göndermiş olsaydık ve ona kendi elleriyle dokunmuş olsalardı bile hakikati inkara şartlanmış olanlar, kesinlikle, "Bu aldatmacadan başka bir şey değil!" derlerdi.

(Enam 7)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Eğer sana kağıt üzerine yazılmış bir kitap indirmiş olsaydık da elleriyle ona dokunsalardı; yine de inkarcılar derlerdi ki, bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir.

(Enam 7)

Mustafa Çavdar Meali:

Sana, bu vahyi kâğıtta yazılı bir metin halinde göndermiş olsaydık da buna elleriyle dokunsalardı bile (1) o kâfirler “Bu apaçık sihirden başka bir şey değildir” derlerdi(2).

Bknz: 1(1/93) - 2(27/13) - (28/36) - (38/4)

(Enam 7)

Mustafa Çevik Meali:

7-8 Ey Peygamber! Şayet Biz sana Kur’an’ı yazılı bir metin halinde gönderseydik ve onlar da ona elleriyle dokunsalardı, yine de inkârcılığa kendilerini şartlandırmış olanlar inanmaz, “Bu bir aldatmaca, bir sihirbazlık işidir.” derlerdi. Ardından da, “Madem Peygambersin, o halde sana yardımcı bir melek gönderilsin ki biz de onu görüp inanalım.” derler fakat melek de göndersek yine inanmazlardı. Bundan sonra da tevbe etmeye fırsat bile bulamadan helak edilmek üzere haklarında hüküm verilirdi.

(Enam 7)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Eğer sana yazılı bir metin indirseydik ve ona elleriyle dokunmuş olsalardı dahi, inkarda direnenler ısrarla derlerdi ki: "Bu apaçık bir sihirden başka şey değildir!"

(Enam 7)

Osman Okur Meali:

Eğer sana kâğıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik de onlar elleriyle onu tutmuş olsalardı, yine de inkâr ediciler: Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir, derlerdi.

(Enam 7)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Eğer sana kağıtta (yazılı) bir kitab indirseydik de onu eller ile yoklayacak olsalardı elbette o kâfir olanlar, yine diyeceklerdi ki bu bir sihirden başka değildir.

(Enam 7)

Ömer Öngüt Meali:

Eğer sana Kitab'ı kağıt üzerinde yazılmış olarak indirmiş olsaydık da, elleriyle ona dokunsalar, inkâr edenler yine de: “Bu apaçık bir sihirden başka bir şey değildir!” derlerdi.

(Enam 7)

Ömer Sevinçgül Meali:

Sana kâğıda yazılı bir kitap indirseydik de ona elleriyle dokunsalardı, o inkârcılar yine de, “Bu apaçık bir büyüdür!” derlerdi.

(Enam 7)

Sadık Türkmen Meali:

VE SANA, kâğıda yazılı bir kitap indirmiş olsaydık da, onu elleriyle tutsalardı, gerçekleri reddeden kimseler yine de: “Bu, apaçık sihirden başka bir şey değildir!” derlerdi.

(Enam 7)

Seyyid Kutub Meali:

Eğer sana kağıda yazılmış, somut bir kitap indirmiş olsaydık da onu kâfirler elleri ile tutsalardı, «Bu apaçık bir büyüden başka bir şey değil» diyeceklerdi.

(Enam 7)

Suat Yıldırım Meali:

Eğer sana kağıda yazılı olarak bir kitap indirmiş olsaydık, kendileri de elleriyle onu tutmuş bulunsalardı o kafirliklerinde inad eder, yine de: "Bu besbelli bir büyüden başka bir şey değil!" derlerdi.

(Enam 7)

Süleyman Ateş Meali:

Eğer sana kağıt üzerine yazılı bir Kitap indirmiş olsaydık da onu elleriyle tutsalardı, yine inkar edenler, "Bu, apaçık bir büyüden başka bir şey değildir!" derlerdi.

(Enam 7)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sana kağıda yazılı bir kitabı parça parça indirsek, ellerine dahi alsalar, onu görmezlikten gelenler kesinlikle şöyle diyeceklerdir: "Bu açık bir büyüden başka bir şey değildir.

(Enam 7)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Eğer sana vahyi kağıtlara yazılı olarak indirseydik ve ona elleriyle dokunsalardı, kâfirler yine de: "Bu sadece apaçık bir aldatmacadır" derlerdi.

(Enam 7)

Şaban Piriş Meali:

Sana, kağıtta yazılı bir kitap indirmiş olsaydık, onlar da o kitaba elleriyle dokunsalardı yine de kafir olanlar: "Bu yalnızca bir sihirdir" derlerdi.

(Enam 7)

Talat Koçyiğit Meali:

(Ey Muhammed!) Sana, kâğıda yazılı bir kitap indirmiş olsaydık ve onlar da o kitaba elleriyle dokunsalardı, yine de o küfredenler, bunun apaçık bir sihir olduğunu söylerlerdi.

(Enam 7)

Tefhimul Kuran Meali:

Biz Kitabı üzerine yazılı bir kağıtta göndersek ve onlar ona elleriyle dokunsalar bile, küfredenler, tartışmasız: «Bu apaçık bir büyüden başkası değildir» derler.

(Enam 7)

Ümit Şimşek Meali:

Biz sana kağıtta yazılı bir kitap indirsek ve ona elleriyle dokunacak olsalar, yine de o kâfirler “Bu besbelli bir büyüdür” derlerdi.

(Enam 7)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Eğer biz sana parşömen üzerine yazılı bir kitap göndermiş olsaydık, onlar da ona elleriyle dokunmuş olsalardı, o küfre batmışlar, hiç kuşkusuz şöyle deyivereceklerdi: "Bu, apaçık bir büyüden başka şey değildir."

(Enam 7)