45. Casiye Suresi / 29.ayet

İşte bu size gerçekleri anlatacak olan kayıt defterimiz. Çünkü biz yapıp ettiğiniz her şeyi ona kaydettik.

Bknz: (54/50)»(54/55)

Mustafa Çavdar Meali

Casiye 29 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Bu kitabımız, size gerçeği söyler; şüphe yok ki biz, ne yaptıysanız hepsini yazdırmışızdır.

(Casiye 29)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

"Bu Bizim (bütün hayatınızı kayda aldığımız) kitabımızdır; sizin aleyhinizde Hakk ile konuşmakta (ve gerçek ayarınızı ortaya koymaktadır) . Şüphesiz Biz, sizin yaptıklarınızı (yazdırmış ve) kaydettirmiştik."

(Casiye 29)

Abdullah Parlıyan Meali:

İşte bu bizim kayıtlarımız, sizinle ilgili herşeyi bütün açıklığıyla ortaya serer. Çünkü dünyada iken yaptığınız herşeyi kayda geçirmiştik.

(Casiye 29)

Adem Uğur Meali:

Bu, yüzünüze karşı gerçeği söyleyen kitabımızdır. Çünkü biz, yaptıklarınızı kaydediyorduk.

(Casiye 29)

Ahmet Hulusi Meali:

İşte bilgimiz! Size Hak olarak dilleniyor... Biz yaptıklarınızı kaydediyorduk! (Hafızalıyorduk - varlıktaki evrensel hafıza - memory. )

(Casiye 29)

Ahmet Tekin Meali:

“İşte tuttuğumuz sicil, amel defteri. Yüzünüze karşı hakkı, doğruyu söylüyor.” Biz, sizin bütün yaptıklarınızı en ince detayına kadar kaydediyorduk.*

(Casiye 29)

Ahmet Varol Meali

"Bu, size karşı gerçeği söyleyen kitabımızdır. Şüphesiz biz sizin yapmakta olduklarınızı yazıyorduk.

(Casiye 29)

Ali Bulaç Meali:

"Bu bizim kitabımızdır; sizin aleyhinizde hak ile konuşuyor. Gerçekten biz, sizin yaptıklarınızı yazıyorduk."

(Casiye 29)

Ali Fikri Yavuz Meali:

İşte (içine amellerinizi yazdırdığımız) kitabımız! Yüzünüze karşı hakkı söyliyor; çünkü sizin taptıklarınızı hep (meleklere) yazdırıyorduk.

(Casiye 29)

Ali Rıza Sefa Meali:

"İşte, bu Kitabımız, karşınızda gerçeği söylüyor; kuşkusuz, yaptıklarınızı kaydettik!"

(Casiye 29)

Ali Ünal Meali:

“İşte, bütün yaptıklarınızı kaydettiğimiz ve size sadece gerçekleri söyleyen defterimiz. Dünyada iken her ne yapıyor idiyseniz, Biz onun bir kopyasını alıyorduk.”

(Casiye 29)

Bahaeddin Sağlam Meali:

İşte bu kitabımız, aleyhinize olarak doğruyu ve hakkı söylüyor. Çünkü Biz, sizin yaptıklarınızı yazıyor idik.

(Casiye 29)

Bayraktar Bayraklı Meali:

İşte, kitabımız size gerçeği söylüyor. Şüphesiz biz sizin yaptıklarınızı yazdırmıştık.

(Casiye 29)

Bekir Sadak Meali:

«Bu kitabimiz gercekten sizin aleyhinize konusur. Biz yaptiklarinizi suphesiz bir bir kaydediyorduk.»

(Casiye 29)

Besim Atalay Meali:

İşte defterimiz, size hakkı söylüyor, yazıyorduk sizin nettiğinizi!

(Casiye 29)

Celal Yıldırım Meali:

İşte bu kitabımız size karşı hakkı söyler; çünkü gerçekten biz sizin işlediklerinizi yazdırdık.

(Casiye 29)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Bu bizim kayıtlarımız, sizinle ilgili her şeyi bütün gerçekliğiyle anlatır. Çünkü yaptığınız her şeyi (bütün detayıyla) kaydediyorduk.*

(Casiye 29)

Diyanet İşleri Eski Meali:

"Bu kitabımız gerçekten sizin aleyhinize konuşur. Biz yaptıklarınızı şüphesiz bir bir kaydediyorduk."

(Casiye 29)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

İşte kitabımız, size karşı gerçeği söylüyor. Çünkü biz yapmakta olduklarınızı kaydediyorduk.

(Casiye 29)

Diyanet Vakfı Meali:

«Bu, yüzünüze karşı gerçeği söyleyen kitabımızdır. Çünkü biz, yaptıklarınızı kaydediyorduk.»  *

(Casiye 29)

Edip Yüksel Meali:

'Bu kitabımız size karşı gerçeği konuşmaktadır. Çünkü biz, yaptıklarınızı kaydediyorduk.'

(Casiye 29)

Elmalılı Orjinal Meali:

İşte kitabımız, yüzünüze karşı hakkı söylüyor, çünkü biz sizin yaptıklarınızı hep istinsah ediyorduk

(Casiye 29)

Elmalılı Yeni Meali:

İşte kitabımız, yüzünüze karşı hakkı söylüyor, çünkü Biz sizin yaptıklarınızı hep istinsah (kayd) ediyorduk." denir.

(Casiye 29)

Erhan Aktaş Meali:

"İşte bu, yüzünüze karşı gerçekleri ortaya koyan amel defterinizdir." Kuşkusuz Biz, bütün yaptıklarınızı yazdırdık.

(Casiye 29)

Gültekin Onan Meali:

"Bu bizim kitabımızdır, sizin aleyhinizde hak ile konuşuyor. Gerçekten biz, sizin yaptıklarınızı yazıyorduk."

(Casiye 29)

Hakkı Yılmaz Meali:

(28,29) Ve her önderli toplumu, diz çökmüş görürsün. Her önderli toplum, kendi kitabına çağrılır: “Bugün, yapmış olduğunuz amellerin karşılığı size verilecektir. İşte bu, yüzünüze karşı hakkı konuşan kitabınızdır. Şüphesiz Biz, sizin yaptıklarınızı yazdırıyorduk.”

(Casiye 29)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

”Bu, size karşı hakkı söyleyen kitabımızdır. Şüphesiz ki biz, yaptıklarınızı yazıyorduk.” (denir.)

(Casiye 29)

Harun Yıldırım Meali:

“Bu bizim kitabımızdır; sizin aleyhinizde hak ile konuşuyor. Gerçekten biz, sizin yaptıklarınızı yazdırıyorduk.”

(Casiye 29)

Hasan Basri Çantay:

"Karşınızda hakkı söyleyib duran bu (kitab), bizim kitabımızdır. Şübhe yok ki neler yapıyor idiyseniz biz (hepsini meleklere) yazdırıyorduk".

(Casiye 29)

Hayrat Neşriyat Meali:

“Bu, size karşı hakkı söyleyen (aleyhinize şâhidlik eden) kitâbımızdır. Şübhesiz ki biz, yapmakta olduğunuz şeyleri yazıyorduk.”

(Casiye 29)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(28-29) Her bir topluluğu, dizi üstü çökmüş bir halde görürsün. Her bir topluluk, kendi kitabına davet edilir. "Bugün, bulunmakta olduğunuz eylemleriniz [ile] karşılık bulursunuz. Bu, size karşı gerçeği dile getiren kitabımızdır. Gerçekten biz, bulunmakta olduğunuz eylemlerinizi kopyalıyorduk."

(Casiye 29)

Hüseyin Atay Meali:

Bu kitabımız size gerçeği söylüyor. Doğrusu, Biz yaptıklarınızı kaydediyorduk.

(Casiye 29)

İbni Kesir Meali:

Bu kitablarımız sizin aleyhinize hak ile konuşuyor. Şüphesiz Biz, yaptıklarınızı bir bir kaydediyorduk.

(Casiye 29)

İlyas Yorulmaz Meali:

Bizim bu tuttuğumuz kayıtlar size yalnızca gerçek doğruları konuşarak “Şüphesiz biz yalnızca sizin yaptıklarınızı kaydediyoruz” derler.

(Casiye 29)

İskender Ali Mihr Meali:

İşte bu Bizim Kitabımız ki, size hakkı söyler. Muhakkak ki Biz, yapmış olduğunuz şeyleri tensih ediyorduk (hayat filmine kaydettiriyorduk).

(Casiye 29)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

«İşte size dosdoğru söyliyen Kitap'ımız. Ne işledinizse Biz onu buraya geçirdik,»

(Casiye 29)

Kadri Çelik Meali:

“Bu bizim kitabımızdır; sizin aleyhinizde hak ile konuşuyor. Gerçekten biz, sizin yapmakta olduklarınızı asıl nüshası üzerinden kaydediyorduk.”*

(Casiye 29)

Mahmut Kısa Meali:

“İşte, sizinle ilgili her şeyi dosdoğru anlatacak olan kayıt defterimiz! Doğrusu Biz, yaptığınız her şeyi bir bir kaydediyorduk.”

(Casiye 29)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Açıkça karşınızda gerçeklerin dile geldiği defterimiz. Yaptığınız her işi kaydetmişizdir.

(Casiye 29)

Mehmet Türk Meali:

“İşte bu, sizinle ilgili her şeyi dosdoğru anlatan kitabımızdır. Gerçekten Biz sizin yaptığınız her şeyi kesinlikle yazıyorduk.” (denilir.)

(Casiye 29)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Biz,) “Bu Kitabımız, aleyhinizde doğrulukla şahadet edecek. Şüphesiz Biz, yaptıklarınızı yazıyorduk.” (diyeceğiz.)

(Casiye 29)

Muhammed Esed Meali:

Bu bizim kayıtlarımız, sizinle ilgili her şeyi bütün gerçekliğiyle anlatır çünkü yaptığınız her şeyi kayda geçirtmiştik!"

(Casiye 29)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Yine onlara; "İşte bu, size gerçeği söyleyen kitabımızdır. Biz sizin bütün yaptıklarınızı kaydediyorduk," denilecektir.

(Casiye 29)

Mustafa Çavdar Meali:

İşte bu size gerçekleri anlatacak olan kayıt defterimiz. Çünkü biz yapıp ettiğiniz her şeyi ona kaydettik.

Bknz: (54/50)»(54/55)

(Casiye 29)

Mustafa Çevik Meali:

27-29 Şüphesiz göklerde ve yerde olanların, olacak olanların kararını veren Allah’tır, hüküm koymak ve hükümranlık O’na aittir. Dünya hayatlarında Allah’tan başkasının koyduğu hükümlere isteyerek teslim olanlar Kıyamet ve Hesap Günü büyük bir hüsrana uğrayacaklar. İşte O Gün her ümmeti bir araya toplanmış, korkudan diz çökmüş, boyun bükmüş bir durumda görürsün. O Gün her ümmet amellerinin yazılmış olduğu defterlerinde olanlarla yüzleştirilir ve kendilerine, “Bugün dünya hayatlarınızda yapıp ettikleriniz ve yapmanız gerekirken de yapmadıklarınızın karşılığını göreceksiniz ve sizinle ilgili tutulan kayıtlarda eksik ya da fazla hiçbir şey yazılmamış olduğunu da göreceksiniz.” denilir.

(Casiye 29)

Mustafa İslamoğlu Meali:

İşte bunlar Bizdeki kayıtlar; aleyhinize (de) olsa tüm gerçeği size o anlatır: çünkü Biz, yaptığınız her şeyi vaktiyle kayda geçirmiştik."

(Casiye 29)

Osman Okur Meali:

"Bu kitabımız gerçekten sizin aleyhinize konuşur. Biz yaptıklarınızı şüphesiz bir bir kaydediyorduk."

(Casiye 29)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

İşte bu, Bizim kitabımızdır. Size karşı hak ile söylüyor. Şüphe yok ki, Biz sizin neler işler olduklarınızı yazdırmıştık.

(Casiye 29)

Ömer Öngüt Meali:

Bu bizim kitabımızdır, sizin aleyhinizde gerçeği söylüyor. Çünkü biz bütün yaptıklarınızı kaydediyorduk.

(Casiye 29)

Ömer Sevinçgül Meali:

Bu bizim kitabımız, sizinle ilgili gerçekleri dile getiriyor. Biz sizin bütün yaptıklarınızı yazıyorduk.

(Casiye 29)

Sadık Türkmen Meali:

“İşte (içinde tüm bilgilerinizi tuttuğumuz) kitabımız! Sizin aleyhinizde gerçeği konuşuyor. Çünkü Biz, yaptıklarınızı kaydediyorduk.”

(Casiye 29)

Seyyid Kutub Meali:

İşte kitabımız aleyhinize konuşuyor, gerçeği söylüyor. Çünkü biz yaptıklarınızı yazıyorduk..

(Casiye 29)

Suat Yıldırım Meali:

İşte karşınızda sadece gerçekleri dile getiren defterimiz. Biz sizin yaptığınız her işi bir yere kaydediyorduk.

(Casiye 29)

Süleyman Ateş Meali:

"İşte Kitabımız, aleyhinize gerçeği söylüyor. Çünkü biz, yaptıklarınızı yazıyorduk."

(Casiye 29)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bu, size bütünüyle gerçekleri söyleyen Kitabımızdır. Yapıp ettiğiniz her şeyi kayda geçirmekteyiz.

(Casiye 29)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

"Yaptığınız her şey, bu sayfalara kaydedilmiş. Çünkü Biz, yaptığınız her şeyi kayda geçirdik."

(Casiye 29)

Şaban Piriş Meali:

Bu kitabımız gerçekten sizin aleyhinizde konuşuyor. Biz, yaptıklarınızı şüphesiz bir bir kaydediyorduk.

(Casiye 29)

Talat Koçyiğit Meali:

Bu, aleyhinize yalnız hakkı konuşan kitabımızdır. Yapmış olduklarınızı biz elbette yazıyorduk.

(Casiye 29)

Tefhimul Kuran Meali:

«Bu bizim kitabımızdır; sizin aleyhinizde hak ile konuşuyor. Gerçekten biz, sizin yapmakta olduklarınızı yazıyorduk.»

(Casiye 29)

Ümit Şimşek Meali:

İşte bu size gerçeği söyleyen kitabımızdır. Biz sizin bütün yaptıklarınızı kaydediyorduk.

(Casiye 29)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bu bizim kitabımız, karşınızda gerçeği söylüyor. Çünkü biz, yapıp ettiklerinizin kopyasını çıkarıyorduk / yaptıklarınızı kaydediyorduk.

(Casiye 29)