6. Enam Suresi / 135.ayet

De ki: “Ey toplumum, siz size yakışanı yapın ben de görevimi yapıyorum. Mutlu sonun kimin olacağını nasıl olsa yakında öğreneceksiniz. Şu bir gerçek ki kendilerini helake sürükleyen zalimler asla iflah olmazlar.”

Bknz: (15/3)(20/135)(38/88)(67/29)

Mustafa Çavdar Meali

Enam 135 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

De ki: Ey kavmim, siz elinizden geleni yapın, ben de yapmadayım. Yakında bilir, anlarsınız kimin sonunun hayırlı olacağını. Şüphe yok ki zalimler, muratlarına ermezler.

(Enam 135)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

De ki: 'Ey kavmim, bütün imkânlarınızla çalışıp (elinizden geleni) yapın; şüphesiz ben de (görevimin gereğini) yapıyorum (yapacağım.) Yakın-da sonuç diyarının (ülke ve dünya iktidarının) kimin olacağını, bilip-öğreneceksiniz. Gerçekten zalimler kurtuluşa ermeyeceklerdir.’

(Enam 135)

Abdullah Parlıyan Meali:

De ki: “Ey inanmayan toplumum! Gücünüz içinde olan herşeyi yapın, ben de Allah yolunda görevimi yerine getirmek üzere, gayret göstereyim; ve zamanla anlayacaksınız gelecek kimindir. Şüphe yok ki, varoluş gayesine aykırı hareket edenler, asla mutluluğa erişemiyeceklerdir.”

(Enam 135)

Adem Uğur Meali:

De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Yurdun (dünyanın) sonunun kimin lehine olduğunu yakında bileceksiniz. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmazlar.

(Enam 135)

Ahmet Hulusi Meali:

De ki: "Ey halkım, elinizden ne geliyorsa hepsini yapın! Muhakkak ki ben de yapacağım (gücümün yettiğini)! (Dünya) yurdunun sonuçta kimin olacağını yakında bileceksiniz"... Muhakkak ki zalimler, kurtuluşa ermezler.

(Enam 135)

Ahmet Tekin Meali:

“Ey kavmim, terketmediğiniz hayat tarzınızı, iktidarınızı yaşamaya devam edin, bütün imkânlarınızla elinizden geleni yapın. Ben de bilinçli olarak görevimi yapmaya devam ediyorum. Bu hayatın, bu dünyanın sonunda kimin kazanacağını, siz de yakında öğreneceksiniz. Şu bir gerçektir ki, küfürleri, nankörlükleri, baskıları, işkenceleri sebebiyle zâlimler kurtuluşa ebedî nimetlerle mutluluğa eremez." de.*

(Enam 135)

Ahmet Varol Meali

De ki: "Ey kavmim! Gücünüzün elverdiğini yapın, ben de yapıyorum. Bu yurdun (dünyanın) sonunun kimin olacağını yakında bileceksiniz. Şüphe yok ki, zalimler kurtuluşa eremezler."

(Enam 135)

Ali Bulaç Meali:

De ki: "Ey kavmim, bütün yapabileceğinizi yapın; şüphesiz ben de yapıyorum. Bu yurdun (dünyanın) sonu, kimindir, bilip öğreneceksiniz. Gerçekten zalimler kurtuluşa ermeyeceklerdir."

(Enam 135)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ey Rasulüm, kavmin Kureyş'e) de ki: “- Ey kavmim! Bütün kuvvetinizle yapacağınızı yapın. Ben vazifemi yapıyorum. Artık dünya evinin sonu olan cennet, kimin olacaktır, bileceksiniz. Şüphe yok ki, zalimler kurtuluşa ermezler.”

(Enam 135)

Ali Rıza Sefa Meali:

De ki: "Ey toplumum! Elinizden geleni yapın; kuşkusuz, ben de yapacağım. Artık, ülkenin sonunun kimin olacağını yakında öğreneceksiniz. Kuşkusuz, haksızlık yapanlar, kurtuluşa erişemezler!"

(Enam 135)

Ali Ünal Meali:

De ki: “Ey halkım, gücünüz neye yetiyorsa var gücünüzle yapmaktan geri kalmayın; ben de yapmam gerekeni yapıyorum. Şu dünya yurdu kime kalacak ve sonunda kim sevinip mutlu olacak elbette bileceksiniz. Gerçek şu ki, zalimler asla kurtulmaz ve muratlarına ermezler.”

(Enam 135)

Bahaeddin Sağlam Meali:

De ki: “Ey kavmim! Siz kendi yerinizde yapacağınızı yapın. Ben de (kendi yerimde yapacağımı) yapıyorum. Sizler ilerde yerin, yurdun kime kalacağını öğrenirsiniz. Şüphesiz zalimler felah bulmaz.

(Enam 135)

Bayraktar Bayraklı Meali:

De ki: "Ey kavmim! Elinizden geleni yapınız! Ben de yapacağım! Yurdun sonunun kimin lehine olduğunu yakında bileceksiniz. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmazlar."

(Enam 135)

Bekir Sadak Meali:

De ki, «Ey milletim! Durumunuzun gerektirdigini yapin, dogrusu ben de yapacagim. Sonucun kimin icin hayirli olacagini bileceksiniz. Zulmedenler suphesiz kurtulamazlar.»

(Enam 135)

Besim Atalay Meali:

Diyesin ki: «Ey ulusum! Gücünüzün yettiğini yapınız, ben de yaparım, göreceksiniz ki son yurt kimindir? Allah zalimlere kurtuluş vermez»

(Enam 135)

Celal Yıldırım Meali:

De ki: Ey Kavmim! İmkân ve gücünüz yettiğince yapın yapacağınızı ; doğrusu ben (görevimi yerine) getiriciyim. İleride dünya evinin, Âhiret yurdunun (feyizli) sonucu kimin olacaktır bileceksiniz. Elbette zâlimler kurtuluşa eremiyeceklerdir.

(Enam 135)

Cemal Külünkoğlu Meali:

De ki: “Ey kavmim! Elinizden geleni yapın, ben de elimden geleni yapacağım. Yakında kimin nihai başarıya ulaşacağını göreceksiniz!” Şu muhakkak ki, zalimler asla mutluluğa erişemezler.

(Enam 135)

Diyanet İşleri Eski Meali:

De ki, "Ey milletim! Durumunuzun gerektirdiğini yapın, doğrusu ben de yapacağım. Sonucun kimin için hayırlı olacağını bileceksiniz. Zulmedenler şüphesiz kurtulamazlar."

(Enam 135)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

De ki: "Ey kavmim! Elinizden geleni yapın. Ben de (görevimi) yapacağım. Ama dünya yurdunun sonucunun kimin olacağını yakında öğreneceksiniz. Şüphesiz, zalimler kurtuluşa eremezler."

(Enam 135)

Diyanet Vakfı Meali:

De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Yurdun (dünyanın) sonunun kimin lehine olduğunu yakında bileceksiniz. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmazlar.

(Enam 135)

Edip Yüksel Meali:

De ki: 'Ey halkım, elinizden geleni yapın, ben de elimden geleni yapacağım. Yakında kimin nihai başarıya ulaştığını göreceksiniz!' Zalimler onmazlar.

(Enam 135)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ey kavmım, de: Bütün kuvvetinizle yapın yapacağınızı ben vazifemi yapıyorum, artık yakında bileceksiniz: Dünya evinin sonu kimin olacak? Şu muhakkak ki zalimler felah bulmazlar

(Enam 135)

Elmalılı Yeni Meali:

De ki: "Ey kavmim, yapacağınızı bütün kuvvetinizle yapın, ben görevimi yapıyorum. Artık yakında dünya evinin sonunun kimin olacağını bileceksiniz. Şu kesindir ki, zalimler arzularına eremeyeceklerdir."

(Enam 135)

Erhan Aktaş Meali:

De ki: "Ey halkım! Elinizden geleni yapın. Ben de yapacağım. İleride göreceksiniz! Son yurt kimin olacak? Kuşkusuz zalimler kurtuluşa eremezler.

(Enam 135)

Gültekin Onan Meali:

De ki: "Ey kavmim bütün yapabileceğinizi yapın; şüphesiz ben de yapıyorum. Bu yurdun (dünyanın) sonu kimindir, bilip öğreneceksiniz. Gerçekten zalimler kurtuluşa ermeyeceklerdir."

(Enam 135)

Hakkı Yılmaz Meali:

De ki: “Ey toplumum! Gücünüz yettiğince yapacağınızı yapın, Şüphesiz ben de yapıyorum. Yakında Yurt'un sonunun kim için olduğunu bileceksiniz. Şüphesiz şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanlar kurtuluşa eremezler.”

(Enam 135)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

De ki: “Ey kavmim! Yapabileceğinizi yapın. Ben de elimden geleni yapacağım. (Güzel) akıbetin/sonun kime ait olduğunu pek yakında bileceksiniz/anlayacaksınız. Şüphesiz o zalimler kurtuluşa ermezler.”

(Enam 135)

Harun Yıldırım Meali:

De ki: “Ey kavmim gücünüz yettiğince yapacağınızı yapın. Ben de yapıyorum. Bu yurdun sonunun kimin olacağını yakında bileceksiniz! Muhakkak zalimler kurtuluşa eremezler...”

(Enam 135)

Hasan Basri Çantay:

De ki: "Ey kavmim, elinizden geleni (komayın) yapın. Ben (vazifemi) hakkıyle yapanım. Artık (dünya) evin (in) sonu (olan cennet) kimin olacakdır, (bunu) bileceksiniz. Şu muhakkakdır ki zaalimler muradlarına ermeyecek.

(Enam 135)

Hayrat Neşriyat Meali:

De ki: “Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; şübhesiz ben (de vazîfemi)yapıcıyım. Artık dünyanın âkıbeti kimin lehine olacağını ileride bileceksiniz.” Şu muhakkaktır ki, zâlimler kurtuluşa ermez!

(Enam 135)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"Ey milletim! Konumunuz üzerinde-imkanınız yettiğince eylemde bulunun [bakalım!]¹ kesinlikle ben de eylemde bulunacağım. Ardından, yurdun sonucunun kimin lehine olacağını yakında bileceksiniz. Gerçekten, zalimler başarılı olamazlar.

(Enam 135)

Hüseyin Atay Meali:

De ki: "Ey ulusum! Durumunuzun gerektirdiğini yapın. Doğrusu, ben de yapacağım. Kalıcı sonucun kimin iyiliğine olacağını bileceksiniz. Doğrusu, kıyıcılar başarıya ulaşamazlar.

(Enam 135)

İbni Kesir Meali:

De ki: Ey kavmim; elinizden geleni yapın, doğrusu ben de yapacağım. Dünya evinin sonunun kimin olacağını bileceksiniz. Şurası muhakkak ki zalimler; felah bulmazlar.

(Enam 135)

İlyas Yorulmaz Meali:

Deki “Ey kavmim! Bulunduğunuz mekanda ne yapmak istiyorsanız yapın. Bende doğru bildiklerimi yapacağım. Sonra gelecek olan saadet yurdu kime aitmiş bileceksiniz. Elbetteki Allah, haksızlık yapanları kurtuluşa eriştirmez.”

(Enam 135)

İskender Ali Mihr Meali:

De ki: “Ey kavmim, yapacağınız şeyi yapın! Muhakkak ki; ben de yapıyorum. Artık bu yurdun sonunun kimin olacağını yakında bileceksiniz. Çünkü zalimler felâha eremezler.”

(Enam 135)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ey ulusum! Elinizden geleni yapın. İşte ben de yapıyorum. Artık dünya evinin sonu kime yarıyacağını öğreneceksiniz. Gerçekten Allah kıyıcıları ondurmıyacaktır.

(Enam 135)

Kadri Çelik Meali:

De ki: “Ey kavmim! Var gücünüzle elinizden geleni yapın! Doğrusu ben de (elimden geleni) yapacağım. Bu yurdun (dünyanın) sonu kimindir, bilip öğreneceksiniz. Zulmedenler şüphesiz kurtulamazlar.”

(Enam 135)

Mahmut Kısa Meali:

O hâlde, ey şanlı Elçi! Allah’a başkaldırma cüretini gösteren bu inkârcılara meydan okuyarak de ki: “Ey halkım, Allah’ın nurunu söndürmek için, haydi elinizden geleni yapın; ben de sizin zulmünüze karşı elimden geleni yapacağım! Bekleyin, kimlerin mutlu sona ulaştığını yakında göreceksiniz! Gerçekten zâlimler, asla kurtuluşa eremezler! Hele şu zâlimler, nasıl kurtuluşa erebilirler ki;

(Enam 135)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

"Ey kavmim! yapacağınızı yapın ben de yapıyorum" de. "Yakında bilinir, Nasılmış bu yurdun sonu kimindir." Şüphesiz zalimler muradına ermezler.

(Enam 135)

Mehmet Türk Meali:

(Ey Muhammed! Onlara): “Ey kavmim! Siz ne yaparsanız yapın; kesinlikle ben de (görevimi) yapacağım. Yakında (dünya hayatının sonunda) hayırlı sonucun kime nasip olacağını, öğreneceksiniz. Zalimler ise asla kurtuluşa eremez.” de.

(Enam 135)

Muhammed Celal Şems Meali:

De ki: “Ey kavmim! Siz kendinizce çalışın, ben (de kendimce) çalışırım. Bu (dünya) evinin sonunun, kimin lehine olacağını yakında öğrenirsiniz. Şüphesiz zalimler, (hiçbir zaman) başarıya ulaşamazlar.”

(Enam 135)

Muhammed Esed Meali:

De ki: "Ey (inanmayan) halkım! Gücünüz içinde olan her şeyi yapın (ki) ben de (Allah yolunda) gayret göstereyim; ve zamanla anlayacaksınız gelecek kimindir. Şüphe yok ki zalimler asla mutluluğa erişemeyecekler!"

(Enam 135)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

De ki; "Ey halkım, elinizden geleni yapın, ben de elimden geleni yapacağım. Yakında kimin kesin başarıya ulaştığını göreceksiniz!" Gerçek şu ki, zalimler kurtuluşa eremez.

(Enam 135)

Mustafa Çavdar Meali:

De ki: “Ey toplumum, siz size yakışanı yapın ben de görevimi yapıyorum. Mutlu sonun kimin olacağını nasıl olsa yakında öğreneceksiniz. Şu bir gerçek ki kendilerini helake sürükleyen zalimler asla iflah olmazlar.”

Bknz: (15/3) - (20/135) - (38/88) - (67/29)

(Enam 135)

Mustafa Çevik Meali:

135-136 Ey Peygamber! Çağırıldıkları gerçeklere iman etmeyip de düşmanlık edip saldıranlara de ki: “Elinizden geleni ardınıza koymayın, ben de insanları Allah adına davet konusunda elimden geleni yapmaya devam edeceğim. Dünyada üstünlük ve şerefin âhirette ise cennetin kimin olacağını sonunda göreceksiniz. Şurası kesin bir gerçek ki, zalim, nankör, müşrik ve kâfirler asla kurtuluşa ve mutluluğa ulaşamazlar.” Bunlar bir de kalkıp Bizim yarattığımız ekinlerden ve hayvanlardan bir pay ayırıp bu Allah’ın hakkıdır diyerek, güya yakınlığımızı umuyorlar. Diğer taraftan da bu da Allah’la birlikte bizi koruyan, yöneten ilahlarımızın hakkıdır diyerek, onlara bir pay ayırıyorlar. İlah edindikleri için ayırdıkları paylar onları putperest yaptığı gibi, Allah için ayırdıkları payın da hiçbir anlamı ve değeri yoktur. Onların bu yaptıkları hurafe ve saçmalıktan başka bir şey de değildir.

(Enam 135)

Mustafa İslamoğlu Meali:

De ki: "Ey halkım! Siz kendinize yakışanı yapın! Ben de görevimi yapıyorum ve nasıl olsa zamanla anlayacaksınız kimin mutlu sona ulaşacağını!" Kesin olan şu ki; zalimler asla mutluluğa ulaşamacaklar.

(Enam 135)

Osman Okur Meali:

De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Yurdun (dünyanın) sonunun kimin lehine olduğunu yakında bileceksiniz. Gerçekten, zalimler iflah olmazlar.

(Enam 135)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

De ki: «Ey kavmim! Son derece iktidarınız ile yapacağınızı yapınız, şüphe yok ki, ben de (memur olduğum vazifeyi) yapmaktayım. Artık şüphesiz yakında bileceksinizdir ki, dar-ı ahiretin güzel akibeti (kime) nâsip olacaktır! Şu muhakkak ki, zalimler felâha eremiyeceklerdir.»

(Enam 135)

Ömer Öngüt Meali:

De ki: “Ey kavmim! Elinizden geleni yapın, doğrusu ben de yapacağım. Bu yurdun sonunun kimin olacağını yakında bileceksiniz. ” Şüphesiz ki zâlimler iflâh olmazlar.

(Enam 135)

Ömer Sevinçgül Meali:

De ki: “Ey halkım! Var gücünüzle yapın her ne yapacaksanız. Elbet ben de elimden geleni yapacağım. Bu yurdun sonunun kim için hayırlı olacağını ileride bileceksiniz. Zalimler asla kurtuluşa eremezler!”

(Enam 135)

Sadık Türkmen Meali:

De ki: “Ey halkım! Bütün imkanlarınızla yapacağınızı yapın, şüphesiz ben de yapıyorum; yakında bileceksiniz dünya yurdunun sonu kime aitmiş! Gerçekten zalimler huzur bulamazlar.”

(Enam 135)

Seyyid Kutub Meali:

De ki; Ey kavmim, tutumunuzu devam ettiriniz, ben de kendi tutumumu devam ettireceğim. Dünya yurdunun sonunun kimin lehinde olacağını ilerde anlayacaksınız. Hiç kuşkusuz zalimler kurtuluşa eremezler.

(Enam 135)

Suat Yıldırım Meali:

De ki: "Ey halkım, var gücünüzle elinizden geleni yapın. Ben vazifemi yapıyorum. Güzel akıbetin kime ait olacağını yakında bileceksiniz. Şu muhakkak ki zalimler iflah olmazlar.

(Enam 135)

Süleyman Ateş Meali:

De ki: "Ey kavmim, gücünüz yettiğince yapacağınızı yapın, ben de yapacağımı yapıyorum. Yakında (dünya) yurdu(nu)n sonunun kime aidolacağını bileceksiniz. Zalimler, asla onmazlar!

(Enam 135)

Süleymaniye Vakfı Meali:

De ki "Ey Halkım! Elinizden geleni yapın; ben de yapacağım. Bu dünyanın sonunun kime yarayacağını yakında öğreneceksiniz. Şurası gerçek ki yanlış yapanlar umduklarına kavuşamayacaklardır."

(Enam 135)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

De ki: "Ey halkım! Ben elimden geleni yapacağım. Siz de elinizden geleni ardınıza koymayın. Kimin sonunun hayırlı olacağını yakında anlayacaksınız. Zalimler asla kurtuluşa eremezler."

(Enam 135)

Şaban Piriş Meali:

De ki: -Ey kavmim, yapabileceğinizi yapın. Ben de (görevimi) yapacağım. Dünya ve ahiret mükafatının kimin olduğunu öğreneceksiniz. Gerçek şu ki: Zalimler kurtuluşa eremez.

(Enam 135)

Talat Koçyiğit Meali:

(Ey Muhammed! Kavmine) de ki: "Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; ben de yapıyorum. (Kısa bir süre sonra) dünyanın güzel akıbetinin kime âit olacağını anlayacaksınız. Zira şu bir gerçektir ki, zalimler kurtuluşa asla eremezler."

(Enam 135)

Tefhimul Kuran Meali:

De ki: «Ey kavmim, bütün yapabileceğinizi yapın; şüphesiz ben de yapıyorum. Bu yurdun (dünyanın) sonu, kimindir, bilip öğreneceksiniz. Gerçek şu ki zalimler kurtuluşa ermiyeceklerdir.»

(Enam 135)

Ümit Şimşek Meali:

De ki: Ey kavmim, siz elinizden geleni yapadurun; ben de yapıyorum. Bu dünyanın sonunun kim hakkında hayırlı olacağını siz de öğreneceksiniz. Şurası muhakkak ki, zalimler asla iflâh olmazlar.

(Enam 135)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Ey toplumum! Yapabileceğinizi yapın. Ben de yapıp ediyorum. Yakında yurdun sonunun kime ait olacağını bileceksiniz. Gerçek olan şu ki, zalimler kurtulamayacaklardır.

(Enam 135)