25. Furkan Suresi / 51.ayet

Eğer biz dileseydik her beldeye ayrı bir uyarıcı gönderirdik.

Bknz: (13/7)(16/36)(17/15)(35/24)

Mustafa Çavdar Meali

Furkan 51 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve dileseydik her şehre, bir korkutucu gönderirdik.

(Furkan 51)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Eğer dilemiş olsaydık, her kasabaya (ayrı) bir uyarıcı (nebi ve elçi) gönderirdik (ama yine de dinleyip uymazlardı).

(Furkan 51)

Abdullah Parlıyan Meali:

Eğer dileseydik, her kasabaya bir uyarıcı peygamber gönderirdik.

(Furkan 51)

Adem Uğur Meali:

(Resûlüm!) Şayet dileseydik, elbet her ülkeye bir uyarıcı (peygamber) gönderirdik.

(Furkan 51)

Ahmet Hulusi Meali:

Eğer dileseydik her şehirde bir uyarıcı ba's ederdik.

(Furkan 51)

Ahmet Tekin Meali:

Şâyet sünnetimizin, düzenimizin yasaları içinde, irademizin tecellisine uygun olsaydı her ülkede-her beldede sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere bir uyarıcı, bir peygamber görevlendirirdik.*

(Furkan 51)

Ahmet Varol Meali

Eğer dileseydik her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Ali Bulaç Meali:

Eğer dilemiş olsaydık, her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Eğer dileseydik, her memleket halkına bir peygamber gönderirdik (ve böylece senin yükünü hafifletirdik).

(Furkan 51)

Ali Rıza Sefa Meali:

Eğer dileseydik, her kente bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Ali Ünal Meali:

Eğer dilemiş olsaydık, her şehre uyarıcı olarak ayrı bir rasûl gönderirdik.

(Furkan 51)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Eğer dileseydik, her şehre bir uyarıcı peygamber gönderirdik. [O kâfirler; “Her şehre ayrı bir peygamber gelmeli değil mi idi?” diyorlar.]

(Furkan 51)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Biz, her ülkeye bir uyarıcı göndermeyi diledik.

(Furkan 51)

Bekir Sadak Meali:

Dileseydik, her kasabaya bir uyarici gonderirdik.

(Furkan 51)

Besim Atalay Meali:

Eğer biz isteseydik, her kente ayrı bir kocunduran gönderirdik

(Furkan 51)

Celal Yıldırım Meali:

İsteseydik her kasabaya (ve köye) bir uyarıcı (peygamber) gönderirdik. (Öyle yapmadık, yalnız seni seçip bütün insanlara göndermeyi uygun bulduk).

(Furkan 51)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Ey Resulüm!) Dileseydik her memlekete/kasabaya bir uyarıcı gönderirdik (ve böylece yükünü hafifletirdik).

(Furkan 51)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Dileseydik, her kente bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Dileseydik her memlekete bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Diyanet Vakfı Meali:

(Resûlüm!) Şayet dileseydik, elbet her ülkeye bir uyarıcı (peygamber) gönderirdik.

(Furkan 51)

Edip Yüksel Meali:

Dileseydik her kente bir uyarıcı gönderirdik

(Furkan 51)

Elmalılı Orjinal Meali:

Dilese idik elbet her köyde bir nezir gönderir idik

(Furkan 51)

Elmalılı Yeni Meali:

Dileseydik elbette her köye bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Erhan Aktaş Meali:

Eğer dileseydik, elbette her beldeden bir uyarıcı çıkarırdık.

(Furkan 51)

Gültekin Onan Meali:

Eğer dilemış olsaydık her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Hakkı Yılmaz Meali:

Şâyet dileseydik Biz elbette her kente bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Şayet dileseydik, her beldeye bir uyarıcı gönderirdik. (Ancak, tüm insanlığa seni gönderdik.)

(Furkan 51)

Harun Yıldırım Meali:

Şayet dileseydik, elbet her ülkeye bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Hasan Basri Çantay:

Eğer dileseydik muhakkak ki her kasabaya (fenalıkların aakıbetinden) korkutucu birer (peygamber) gönderirdik.

(Furkan 51)

Hayrat Neşriyat Meali:

Hâlbuki dileseydik, elbette her şehre (âkıbetlerinden haber veren) bir korkutucu(peygamber) gönderirdik.

(Furkan 51)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Şayet, tercih etseydik, her bir kentin içine mutlaka bir uyarıcı gönderirdik.¹

(Furkan 51)

Hüseyin Atay Meali:

Dileseydik her kente bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

İbni Kesir Meali:

Dileseydik; her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

İlyas Yorulmaz Meali:

Biz dileseydik her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

İskender Ali Mihr Meali:

Eğer dileseydik, elbette bütün kasabalara da nezir (uyarıcı) gönderirdik.

(Furkan 51)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Biz dilemiş olsaydık besbelli ki her ile bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Kadri Çelik Meali:

Eğer dilemiş olsaydık, her ülkeye bir uyarıp korkutucu (peygamber) gönderirdik.

(Furkan 51)

Mahmut Kısa Meali:

Eğer dileseydik, her şehre ayrı bir uyarıcı Peygamber gönderirdik. Fakat hikmetimiz gereğince, yalnızca seni elçi olarak seçtik ve kıyâmete kadar tüm insanlığın önderi ve rehberi kıldık.

(Furkan 51)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Neticede dilemiş olsaydık eğer, her bir kasabaya gönderirdik bir peygamber.

(Furkan 51)

Mehmet Türk Meali:

Eğer dileseydik, elbette her köye bir Peygamber gönderirdik.

(Furkan 51)

Muhammed Celal Şems Meali:

Eğer Biz isteseydik, mutlaka her yerleşime bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Muhammed Esed Meali:

Eğer dileseydik, (önceki çağlarda olduğu gibi) her topluma (ayrı) bir uyarıcı gönderirdik;

(Furkan 51)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Eğer biz isteseydik, her ülkeye bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Mustafa Çavdar Meali:

Eğer biz dileseydik her beldeye ayrı bir uyarıcı gönderirdik.

Bknz: (13/7) - (16/36) - (17/15) - (35/24)

(Furkan 51)

Mustafa Çevik Meali:

51-52 Biz dileseydik, seninle birlikte sana yardımcı ve destek olmaları için çevrendeki her topluluğa bir peygamber de gönderebilirdik. Fakat böyle yapmadık, o halde sen bütün gücünle senin şahsında davetine saldıranlarla cihad et ve sakın onlara boyun eğme.

(Furkan 51)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Hem eğer dilemiş olsaydık, (geçmişte olduğu gibi) elbette her topluma (ayrı) bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Osman Okur Meali:

(Resûlüm!) Gerek görseydik (her topluluk yerine*) her beldeden bir uyarıcı çıkarırdık.
* Bkz. Nahl 16/36

(Furkan 51)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve eğer dilemiş olsa idik elbette her karyeye de bir korkutucu gönderirdik.

(Furkan 51)

Ömer Öngüt Meali:

Eğer biz dileseydik, her memlekete bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Ömer Sevinçgül Meali:

Dileseydik, her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Sadık Türkmen Meali:

Eğer dileseydik her kente bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Seyyid Kutub Meali:

Eğer dileseydik her şehre ayrı bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Suat Yıldırım Meali:

Eğer isteseydik her şehre bir uyarıcı peygamber gönderirdik.

(Furkan 51)

Süleyman Ateş Meali:

Eğer biz dileseydik, her kente bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Tercihi farklı yapsaydık (her topluluk yerine[1]) her beldeden bir uyarıcı çıkarırdık.

1) Bkz. Nahl 16/36

(Furkan 51)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Dileseydik her topluma bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Şaban Piriş Meali:

İsteseydik her kasabaya uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Talat Koçyiğit Meali:

Eğer dileseydik, her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Tefhimul Kuran Meali:

Eğer dilemiş olsaydık, her kasabaya da bir uyarıcı, korkutucu gönderirdik.

(Furkan 51)

Ümit Şimşek Meali:

Dileseydik, Biz her beldeye bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Eğer dileseydik, her kente bir uyarıcı gönderirdik.

(Furkan 51)