Ve Nuh, Rabbine yalvararak şöyle dedi:
– Rabbim, oğlum da benim ailemden biriydi ve şüphesiz senin vaadin de mutlaka yerine gelecektir. Zira sen hüküm verenlerin en adilisin.
Bknz: (34/26)
Ve Nuh, Rabbine yalvararak şöyle dedi:
– Rabbim, oğlum da benim ailemden biriydi ve şüphesiz senin vaadin de mutlaka yerine gelecektir. Zira sen hüküm verenlerin en adilisin.
Bknz: (34/26)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Ve Nuh Rabbine niyaz edip dedi ki: Rabbim, oğlum da şüphe yok ki ailemdendi ve şüphe yok ki vaadin gerçektir senin ve sen, hükmedenlerin en hayırlısısın.
(Hud 45)(Bu olaylar sırasında Hz.) Nuh Rabbine yalvarıp: “Ya Rabbim şüphesiz oğlum, benim ailemdendir. Ve senin (ailemi kurtaracağın yönündeki) va’adin de elbette Hakk’tır. (Ama işte oğlum boğuluyor!) Sen hâkimlerin hâkimisin! (Her şeye güç yetiren ve karar verensin! Oğlumu boğulmaktan, bizi de ızdıraptan kurtar) ” demişti.
(Hud 45)Nuh bu arada Rabbine yakarıp “Rabbim” dedi. “O benim kendi oğlumdu, ailemden biriydi ama senin verdiğin söz, herkes için geçerli bir gerçektir ve sen hüküm verenlerin en adaletlisi ve en güzel hüküm verenisin.”
(Hud 45)Nuh Rabbine dua edip dedi ki: "Ey Rabbim! Şüphesiz oğlum da ailemdendir. Senin vâdin ise elbette haktır. Sen hakimler hakimisin."
(Hud 45)Nuh Rabbine nida etti de dedi ki: "Rabbim, muhakkak ki oğlum ailemdendir... Senin bildirimin ise Hak'tır ve sen hakimlerin en hakimisin. "
(Hud 45)Nuh Rabbine: “Ey Rabbim, oğlum benim ailemdendi. Senin va'din de, elbette haktır. Sen hâkimlerin, kanun-kural koyan hükümranların kanunlarını, kurallarını icra edenlerin en büyüğü, en hayırlısısın.” diye niyaz etti.
(Hud 45)Nuh Rabbine seslendi ve: "Ey Rabbim! Oğlum benim ailemdendir ve senin vaadin elbette haktır. Sen hükmedenlerin hükmedenisin" dedi.
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslendi. Dedi ki: "Rabbim, şüphesiz benim oğlum ailemdendir ve senin va'din de doğrusu haktır. Sen hakimlerin hakimisin."
(Hud 45)Nûh Rabbine dua edip şöyle dedi: “- Ya Rab! elbette oğlum, benim ailemdendir. Senin vaadin hakdır, onu yerine getirirsin (Halbuki ailemi kurtaracağına dair vaadin vardı. Şimdi oğlumun durumu nedir?) Sen hâkimlerin hâkimisin.”
(Hud 45)Ve Nuh, Efendisine, şöyle seslendi: "Efendim! Kuşkusuz, oğlum, benim ailemdendir. Ve kuşkusuz, Senin sözünü verdiğin gerçektir. Çünkü Sen, en bilge, en adaletli olan; Bilgelik ve Adaletle Yönetensin!"
(Hud 45)Nuh, Rabbisine nida edip şöyle dedi: “Yâ Rab! Boğulan oğlum da mü’min olarak aileme katılanlardandı, öz evlâdımdı. Sen’in, (mü’min olarak aileme dahil olanları kurtaracağına dair) va’din de elbette haktır ve Sen, Hakimler Hakimi’sin.”
(Hud 45)Sonra Nuh, Rabbine dua etti ve: “Ey Rabbim! Şüphesiz oğlum, benim ailemdendir. Ve şüphesiz vaadin haktır. Ve sen en iyi hüküm verensin” dedi.
(Hud 45)Nuh,Rabbine dua edip dedi ki: "Ey Rabbim! Şüphesiz oğlum da ailemdendir. Senin vaadin ise elbette haktır. Sen hükmedenlerin en iyi hükmedenisin."
(Hud 45)Nuh Rabbine seslendi: «Rabbim! Oglum benim ailemdendi. Dogrusu Senin vadin haktir. Sen hukmedenlerin en iyi hukmedenisin» dedi.
(Hud 45)Nuh Tanrısına çağırdı: «Tanrım, oğlum benim ailemdendir» diyerek, «Evet senin sözün gerçek, sensin hâkimlerin en doğru hükmedeni»
(Hud 45)Nûh, Rabbına (yanık bir yürekle) seslendi «Rabbim ! Doğrusu oğlum benim ailemdendi. Şüphesiz ki senin va'din haktır ve sen hükmedenlerin en iyi hükmedenisin» dedi.
(Hud 45)Nuh, Rabbine niyaz edip şöyle dedi: “Ey Rabbim! Şüphesiz oğlum da ailemdendir. Senin vadin elbette gerçektir. Sen de hükmedenlerin en iyi hükmedenisin.”*
(Hud 45)Nuh Rabbine seslendi: "Rabbim! Oğlum benim ailemdendi. Doğrusu Senin vadin haktır. Sen hükmedenlerin en iyi hükmedenisin" dedi.
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslenip şöyle dedi: "Rabbim! Şüphesiz oğlum da ailemdendir. Senin va'din elbette gerçektir. Sen de hükmedenlerin en iyi hükmedenisin."
(Hud 45)Nuh Rabbine dua edip dedi ki: «Ey Rabbim! Şüphesiz oğlum da ailemdendir. Senin vâdin ise elbette haktır. Sen hakimler hakimisin.» *
(Hud 45)Nuh Rabbine seslendi: 'Ey Rabbim, oğlum benim ailemdendir, Senin verdiğin söz ise elbette gerçektir ve Sen, yargıda bulunanların en iyisisin.'
(Hud 45)Nuh, rabbına nida etti de ya rabb: dedi elbette oğlum benim ehlimdendir ve elbette senin va'din haktır ve sen ahkemülhakiminsin
(Hud 45)Nuh Rabbine seslenip: "Ey Rabbim! Elbette oğlum benim ailemdendir, Senin va'din de kesinlikle haktır ve Sen hakimlerin en iyi hükmedenisin!" dedi.
(Hud 45)Nuh, Rabb'ine seslendi: "Ey Rabb'im! Oğlum benim ehlimdendir. Senin uyarın elbette gerçektir. Sen, hakimlerin hakimisin."[1] dedi.
1)En doğru kararı veren Sen'sin.
Nuh rabbine seslendi. Dedi ki: "Rabbim kuşkusuz benim oğlum ehlimdendir (ailemdendir) ve senin vaadin de doğrusu haktır. Sen hakimlerin hakimisin."
(Hud 45)Ve Nûh Rabbine seslenip de dedi ki: “Rabbim! Oğlum benim ehlimdendi. Senin vaadin de elbette haktır. Ve Sen, hâkimlerin en hâkimisin.”
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslendi: “Rabbim! Muhakkak ki, oğlum da benim ailemdendir. Ve hiç şüphesiz senin vaadin haktır. Ve sen (en doğru ve en sağlam hüküm veren) Ahkemu’l Hâkimîn’sin.”
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslendi. Dedi ki: “Rabbim, şüphesiz benim oğlum ailemdendir ve senin va’din de doğrusu haktır. Sen hakimlerin hakimisin.”
(Hud 45)Nuh Rabbine düa edib dedi ki: "Ey Rabbim, benim oğlum da şübhesiz benim ailemdendir. Senin va'din elbette hakdır ve Sen haakimlerin haakimisin".
(Hud 45)Nûh ise, Rabbine nidâ (duâ) edip dedi ki: “Rabbim! Şübhesiz ki oğlum benim âilemdendir (sen bana âilemin kurtulacağını va'd etmiştin); muhakkak ki senin va'din haktır ve sen hükmedenlerin en hâkimisin!”
(Hud 45)Nuh, RAB'bine seslendi, ardından "RAB'bim! Gerçekten, oğlum benim ailemdendir, gerçekten verdiğin sözün haktır ve sen hakimlerin hakimisin." dedi.
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslenerek, "Rabbim! Doğrusu, oğlum benim ademdendi. Doğrusu, Senin sözün gerçektir. Sen yargıçların en bilge olanısın" dedi.
(Hud 45)Nuh Rabbına yakardı ve: Ey Rabbım; oğlum benim ailemdendi, ama Senin vaadin haktır. Ve sen; hakimlerin en iyi hükmedenisin, dedi.
(Hud 45)Nuh Rabbine seslenmiş ve “Ey Rabbim oğlum, benim ev halkım (zürriyetim) dan ve senin vaadin de haktır. Şüphesiz sen, hüküm verenlerin en iyi hüküm verenisin” demişti.
(Hud 45)Ve Nuh (a.s) Rabbine seslendi. Sonra (şöyle) dedi: “Rabbim! Muhakkak ki oğlum benim ailemdendir. Ve muhakkak ki Senin vaadin haktır ve Sen, hüküm verenlerin en iyi hüküm verenisin.”
(Hud 45)Nuh çalabına şöyle seslendi: «Çalabım! Besbelli ki oğlum da benim soyumdandır. Senin verdiğin söz de doğrudur. Sen yargıçların yargıcısın.»
(Hud 45)Nuh Rabbine seslenip, “Rabbim! Oğlum benim ailemdendir. Doğrusu senin vaadin haktır. Sen hükmedenlerin en iyi hüküm verenisin” dedi.
(Hud 45)Bu arada, oğlunun acısıyla yüreği kan ağlayan Nûh, Rabb’ine seslenerek, “Ey Rabb’im!” diye yalvardı, “Şüphesiz oğlum, ne kadar isyankâr da olsa, ailemin bir parçasıdır ve biliyorum ki senin vaadin de haktır. Verdiğin her söz doğrudur ve mutlaka gerçekleşecektir. Bu yüzden, onu affet diyemem, fakat daha düne kadar kucağımda sevip okşadığım yavrumun, cehennemde ebediyen yanmasına nasıl yüreğim dayanır? Bana bir umut ışığı, bir teselli yok muya Rab! Hiç kuşkusuz sen, hükmedenlerin en âdili, en hakimisin!”
(Hud 45)"Ulu Rabbim" dedi Nuh Rabbine, " Şüphesiz benim oğlum ailemdendir. Doğrusu senin vaadin haktır. Sen elbette hükmedenlerin en hakimisindir."
(Hud 45)Nûh, Rabbine seslenerek: “Ey Rabbim! Şüphesiz oğlum benim ailemdendir (ama) Senin va’din de haktır. Ve Sen, hüküm verenlerin, en iyi hüküm verenisin.” dedi.
(Hud 45)Nuh Rabbine seslendi ve “Yarabbi! Şüphesiz oğlum, ailemdendir. Senin sözün mutlaka doğrudur. Sen hüküm verenlerin, (en iyi ve en doğru) hüküm verenisin,” dedi.
(Hud 45)Bu arada Nuh Rabbine yakarıp "Rabbim!" dedi, "O benim kendi oğlumdu, ailemden biriydi; demek ki, Senin vaadin (herkes için) geçerli ve Sen hüküm verenlerin en adili, en söz geçirenisin!"
(Hud 45)Nuh, rabbine yalvararak şöyle dedi; "Rabbim, kuşkusuz oğlum benim ailemdendir ve kuşkusuz senin sözün de gerçektir. Sen hüküm verenlerin en doğru karar verenisin."
(Hud 45)Bknz: (34/26)
(Hud 45)45-46 Tufanın ardından Nûh da, “Rabbim! Oğlum da ailemden biriydi. Onun da kurtulanlardan olmasını isterdim ama mümkün olmadı. Sen hüküm verenlerin en adili, hâkimler hâkimisin.” dedi. Allah bunun üzerine Nûh’a şöyle vahyetti: “O, kesinlikle senin ailenden sayılmaz. O, müşriklerin ailesinden olmayı seçti, bu sebepten sen de hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın, iç yüzünü, aslını bilmediğin bir şey hakkında Benden istekte bulunma! Böyle yaparsan cahillerden olursun, onlardan bir farkın kalmaz.”
(Hud 45)Ve Nuh Rabbine yakardı ve "Rabbim" dedi, "o benim oğlumdu, ailemden biriydi!... Bir kez daha anladım ki, senin sözün (herkesi kapsayan) gerçeğin ta kendisiymiş; ve en hakkaniyetli hüküm veren de Senmişsin!"
(Hud 45)Nuh Rabbine dua edip dedi ki: «Ey Rabbim! Şüphesiz oğlum da ailemdendir. Senin vâdin ise elbette haktır. Sen hakimler hakimisin.»
(Hud 45)Ve Nûh Rabbine nidâ etti de dedi ki: «Yarabbi! Şüphe yok, oğlum benim âilemdendir ve muhakkak ki, Senin vaadin haktır ve hakîmlerin hakîmi Sen'sin.»
(Hud 45)Nuh Rabbine duâ edip: “Ey Rabbim! Şüphesiz ki oğlum da benim âilemdendir. Senin vaadin elbette haktır, sen hükmedenlerin en iyi hükmedenisin. ” dedi.
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslenerek, “Ey Rabbim!” dedi, “Oğlum benim ailemdendi. Senin sözün haktır. Sen hüküm verenlerin en üstünüsün!”
(Hud 45)NUH Rabbine yalvararak seslendi: “Rabbim!” dedi. “Oğlum benim ailemdendir. Şüphesiz Senin sözün gerçektir. Sen hâkimlerin hâkimisin, karar verensin!..”
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslenerek dedi ki; «Ey Rabbim, oğlum ailemin bir bireyi idi, senin vaadin de gerçektir ve sen kesinlikle hüküm verenlerin en yerinde hüküm verenisin.»
(Hud 45)Nuh Rabbine hitab edip: "Ya Rabbi, dedi, elbette boğulan oğlum da ailemdendi, öz evladımdı. (Halbuki ben onları gemiye alırken Sen bana kurtulacaklarını, müjdelemiştin). Senin vaadin elbette haktır ve Sen hakimlerin hakimisin!"
(Hud 45)Nuh Rabbine seslendi: "Rabbim, dedi, oğlum benim ailemdendir. Senin sözün elbette haktır ve sen hakimlerin hakimisin!"
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslendi ve dedi ki "Rabbim, oğlum benim ailemdendir; Senin verdiğin emir mutlaka doğrudur1; en iyi kararı sen verirsin."
1) Bkz Hud 11/40
Nuh, Rabbine: "Rabbim! Oğlum, ailemden biriydi. Demek Sen'in sözün herkes için geçerli ve en adil hüküm veren Sen'sin" dedi.
(Hud 45)Nuh, Rabbine yalvararak şöyle dedi: -Rabbim, Şüphesiz oğlum benim ailemdendir ve şüphesiz senin vaadin de gerçektir. Sen hüküm verenlerin en doğru karar verenisin!
(Hud 45)Nûh Rabbına seslenmiş ve şöyle demişti: "Rabbım! Oğlum, şüphesiz benim âilemdendi ve şüphesiz senin va'din haktır ve sen hâkimler hâkimisin".
(Hud 45)Nuh, Rabbine seslendi. Dedi ki: «Rabbim, şüphesiz benim oğlum ailemdendir ve senin va'din de doğrusu haktır. Sen hakimlerin hakimisin.»
(Hud 45)Nuh Rabbine niyaz ederek dedi ki: “Rabbim, oğlum benim ailemdendir. Senin vaadin de gerçektir. Sen ise Hâkimlerin Hâkimisin.(8)”*
(Hud 45)Bu arada Nuh, Rabbine yakardı da dedi ki: "Rabbim, oğlum benim ailemdendi! Senin vaadin elbette haktır. Sen hakimlerin, hükmü en güzel verenisin."
(Hud 45)