17. İsra Suresi / 47.ayet

Çünkü biz, onların sen Kuran okurken seni ne maksatla dinlediklerini de, aralarında fısıldaşırken o zalimlerin “Siz sadece büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz” dediklerini de çok iyi biliyoruz.

Bknz: (7/184)»(7/185)(34/46)(43/31)

Mustafa Çavdar Meali

İsra 47 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Biz, seni dinleyecekleri zaman asıl neyi dinliyeceklerini ve birbirleriyle gizlice konuşurlarken o zalimlerin, siz ancak büyülenmiş bir adama uymuşsunuz diyeceklerini pek iyi biliriz.

(İsra 47)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Biz onların (marazlı münafıkların ve müşrik takımının) Senin (yanına gelip, cemaatine girip konuşmalarına) kulak verdiklerinde ne (kasıtla) dinlediklerini, (arkandan kendi aralarındaki) gizli konuşmalarında da o zalimlerin: "Siz büyülenmiş (mümkün olmayacak hayal ve kuruntuların etkisine girmiş) bir adamdan başkasına uymuyorsunuz" dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Abdullah Parlıyan Meali:

Biz onların seni dinlerken, ne sebeple dinlediklerini kendi aralarında gizlice konuşurlarken, o varoluş gayesine aykırı hareket edenlerin: “Siz eğer Muhammed'e uyarsanız, düpedüz büyülenmiş bir adama uymuş olacaksınız” dediklerini de çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Adem Uğur Meali:

Biz, onların seni dinlerken ne maksatla dinlediklerini, kendi aralarında fısıldaşırlarken de o zalimlerin: "Siz, büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz!" dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Ahmet Hulusi Meali:

Sana kulak verdiklerinde nasıl dinlediklerini; aralarında fısıldaşırlarken de, o zalimlerin: "Sihirlenmiş bir adama tabi oluyorsunuz" dediklerini biz iyi biliriz.

(İsra 47)

Ahmet Tekin Meali:

Biz, onların, seni dinlerken ne maksatla dinlediklerini, ortalık bulandırmak için Kur'ân'ı yalanlayan ve alaya alan fısıltılar yaydıklarını; isyan ile, inkâr ile baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zâlimlerin: “Siz, büyülenerek aklı etki altına alınmış bir adama tâbi oluyorsunuz” dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Ahmet Varol Meali

Onların seni dinlediklerinde neye kulak verdiklerini ve gizli konuşmaları esnasında da o zalimlerin: "Siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz" dediklerini biz çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Ali Bulaç Meali:

Biz onların seni dinlediklerinde ne için dinlediklerini, gizli konuşmalarında da o zalimlerin: "Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz" dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Onlar senin okuyuşunu dinlerken nasıl (alay ederek) dinlediklerini, birbirleriyle fısıldaşırlarken de o zalimlerin: “- Siz ancak büyülenmiş bir adama tabi oluyorsunuz.” demekte olduklarını biz çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Ali Rıza Sefa Meali:

Seni hangi amaçla dinlediklerini ve kendi aralarında gizli konuşurlarken ne söylediklerini biliyoruz: "Yalnızca, büyülenmiş bir adamı izliyorsunuz!"

(İsra 47)

Ali Ünal Meali:

Senin okuyuşunu dinlerlerken gerçekte neyi duymak istediklerini ve gizli yerlerde ise, Allah’a şirk koşmada önü çeken o zalimlerin diğerlerine, “Siz, başka değil, ancak büyüye tutulmuş bir adamın arkasından gidiyorsunuz!” dediklerini Biz çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Biz onların seni dinlerlerken ve bu iş için gizli toplantılar yaparlarken nasıl dinlediklerini ve zalimlerin “siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz” dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Seni dinlerlerken niye dinlediklerini de, gizli toplantılarında haksızlık yapanların, "Siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz" dediklerini de biliyoruz.

(İsra 47)

Bekir Sadak Meali:

Seni dinledikleri zaman neye kulak verdiklerini ve gizli toplantilarinda zalimlerin: «Siz sadece buyulenmis bir adama uyuyorsunuz» dediklerini Biz cok iyi biliriz.

(İsra 47)

Besim Atalay Meali:

Seni dinlerken, neyi dinlediklerin biz pek iyi biliriz, hem de gizli olarak zalimlerin «Siz ancak büyülü bir adama uymuşsunuz!» dediklerin iyi biliriz

(İsra 47)

Celal Yıldırım Meali:

Seni dinledikleri zaman neye nasıl kulak verdiklerini ve o gizli toplanıp fısıldaşarak zâlimlerin ; «siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz» dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Onlar seni dinlerlerken hangi maksatla dinlediklerini, kendi aralarında konuşurlarken de o zalimlerin: “Siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz” dediklerini çok iyi biliyoruz. *

(İsra 47)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Seni dinledikleri zaman neye kulak verdiklerini ve gizli toplantılarında zalimlerin: "Siz sadece büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz" dediklerini Biz çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Onlar seni dinlerlerken hangi maksatla dinlediklerini, kendi aralarında konuşurlarken de o zalimlerin, "Siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz" dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Diyanet Vakfı Meali:

Biz, onların seni dinlerken ne maksatla dinlediklerini, kendi aralarında fısıldaşırlarken de o zalimlerin: «Siz, büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz!» dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Edip Yüksel Meali:

Seni dinlerlerken nasıl işittiklerini ve kendi aralarında konuşurlarken zalimlerin, 'Siz sadece büyülenmiş bir adamı izliyorsunuz,' dediklerini iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Elmalılı Orjinal Meali:

Biz pek ala biliyoruz seni dinlerken ne suretle dinliyorlar? Birbirleriyle fısıldaşırlarken de ve o zalimler derlerken de: başka değil, sırf bir sihirli adama tabi' oluyorsunuz

(İsra 47)

Elmalılı Yeni Meali:

Biz çok iyi biliriz seni dinledikleri zaman ne maksatla dinlediklerini ve birbirleriyle fısıldaşırlarken de o zalimlerin: "Siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz!" dediklerini.

(İsra 47)

Erhan Aktaş Meali:

Biz onların seni ne amaçla dinlediklerini ve kendi aralarında konuştuklarında da, o zalimlerin: "Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz." dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Gültekin Onan Meali:

Biz onların seni dinlediklerinde ne için dinlediklerini, gizli konuşmalarında da o zalimlerin: "Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz" dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Hakkı Yılmaz Meali:

Biz, onların seni dinlediklerinde ne için dinlediklerini, gizli konuşmalarında da o şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan kimselerin, “Siz, büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz” dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Onlar (gizlice) seni dinlediklerinde neye kulak verdiklerini ve kendi aralarında fısıldaşırken zalimlerin: “Siz yalnızca büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz.” dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Harun Yıldırım Meali:

Biz, onların seni dinlerken ne maksatla dinlediklerini, kendi aralarında fısıldaşırlarken de o zalimlerin: "Siz, büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz!" dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Hasan Basri Çantay:

Onlar seni dinleyecekleri zaman (hakıykatde) neyi dinleyeceklerini, gizli (ve sinsi) konuşurlarken o zalimlerin (nasıl) "Siz büyülenmiş bir kimseden başkasına tabi' olmuyorsunuz" diyeceğini biz pek iyi bileniz.

(İsra 47)

Hayrat Neşriyat Meali:

Seni dinlerken ne maksadla dinlemekte olduklarını ve onlar (kendi aralarında)fısıldaşırlarken o zâlimleri: “(Siz) ancak sihirlenmiş bir adama tâbi' oluyorsunuz!” diyorlarken en iyi bilen biziz!

(İsra 47)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Sana kulak verdikleri vakit neye kulak verdiklerini ve zalimler "Siz, ancak sihirlenmiş bir kişiye uymaktasınız" derlerken o vakit onların gizli konuşmasını biz en iyi bileniz.

(İsra 47)

Hüseyin Atay Meali:

47-48 Hani, seni dinlerken niye dinlediklerini; hem gizli toplantılarında, hani haksızlık yapanların "Siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz" dediklerini iyi biliriz. Bak sana nasıl örnekler veriyorlar? Artık şaşırdılar, bir yol bulamayacaklardır.

(İsra 47)

İbni Kesir Meali:

Biz, onların seni dinledikleri zaman; neye kulak verdiklerini çok iyi biliriz. Gizli toplandıkları zaman da hani zalimler diyorlardı ki: Siz, sadece büyülenmiş bir adama tabi oluyorsunuz.

(İsra 47)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onların seni dinledikleri zaman niçin dinlemek istediklerini biz çok iyi biliyoruz. Ayrıca onların kendi aralarında yaptıkları kulislerde, zalimlerin insanlara “Siz ancak sihire uğramış bir adama itaat ediyorsunuz” dediklerini de iyi biliyoruz.

(İsra 47)

İskender Ali Mihr Meali:

Onların dinledikleri şeyi ve seni dinliyorlarken, zalimlerin “Büyülenmiş bir adama tâbî oluyorsunuz.” diyerek fısıldaştıklarını Biz çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onların seni dinlerken neyi dinlediklerini, gizli gizli konuşan bu kıyıcıların: «Doğrusu o, sizin uyduğunuz büyülenmiş bir kimseden başkası değildir» dediklerini Biz çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Kadri Çelik Meali:

Biz onların seni dinlediklerinde niçin dinlediklerini, gizli konuşmalarında da o zalimlerin, “Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz” dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Mahmut Kısa Meali:

Biz müşriklerin, seni dinledikleri zaman ne amaçla dinlediklerini ve kendi aralarında gizli gizli konuşurlarken o zâlimlerin, Kur’an’dan etkilenen insanlara, “Siz ancak büyülenmiş bir adamın peşinden gidiyorsunuz!” dediklerini gâyet iyi biliyoruz. Sana “büyülenmiş” diyorlardı; çünkü okuduğun Kur’an’dan etkileniyor, vicdanları sarsıp derinden etkileyen bu sözlerin beşer kaynaklı olmadığını, olamayacağını hissediyorlardı. Öyleyse Muhammed, “insanüstü” bir güce dayanarak konuşuyordu ve onlara göre bu güç, sihirden başka bir şey değildi.

(İsra 47)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Açıkça Biz onların, seni dinledikleri zaman niçin dinlediklerini, gizli konuşurlarken İşte o zalimlerin: "Siz büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz" dediklerini de iyi biliriz.

(İsra 47)

Mehmet Türk Meali:

Biz onların seni dinledikleri zaman neye kulak verdiklerini ve o zâlimlerin kendi aralarında fısıldaşırlarken de: “siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz.” dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onlar, (görünürde) senin konuşmalarını dinlerlerken, ne (amaçla) dinlediklerini iyi biliriz. Onlar aralarında gizlice danışırlarken, (bu) zalimlerin birbirlerine, siz ancak aldatılmış bir adama uyuyorsunuz dediklerini (de biliriz.)

(İsra 47)

Muhammed Esed Meali:

Seni dinledikleri zaman, Biz onların aslında neye kulak kesildiklerini ve kendi aralarında görüştükleri zaman, bu zalimlerin (birbirlerine): "(Eğer Muhammed'e uyarsanız,) düpedüz büyülenmiş bir adama uymuş olacaksınız!" dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Biz onların, seni dinlerken ne nedenle dinlediklerini, kendi aralarında gizli gizli konuşurlarken de o zalimlerin; "Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz!" dediklerini gayet iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Mustafa Çavdar Meali:

Çünkü biz, onların sen Kuran okurken seni ne maksatla dinlediklerini de, aralarında fısıldaşırken o zalimlerin “Siz sadece büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz” dediklerini de çok iyi biliyoruz.

Bknz: (7/184)»(7/185) - (34/46) - (43/31)

(İsra 47)

Mustafa Çevik Meali:

47-49 Hakikati inkâr edenlerden bir kısmının da seni dinler gibi gözükmekte olduklarını çok iyi bilmekteyiz. Bunların kendi aralarında görüştüklerinde ise “Şayet onun söylediklerine uyarsanız, büyülenmiş bir adama uymuş olursunuz.” dediklerinin de şahidiyiz. Onların sapıklıkları, azgınlıkları, zaten seni bir sihirbaza ya da kâhine benzetmelerinden belli değil mi? Onlar gerçeklerden kopuk ve çirkin yakıştırmalarından dolayı da doğru yolu bulamazlar. Ayrıca bu benzetmelerinin yanında, “Ne yani, biz kemik yığını haline gelip toprağa karıştıktan sonra, ete kemiğe bürünüp yeniden mi diriltileceğiz, bu olacak şey mi?” diyorlar.

(İsra 47)

Mustafa İslamoğlu Meali:

(Ey Muhammed!) Sana kulak verdiklerinde, aslında onların neye kulak kabarttıklarını ve kendi aralarında gizli kapaklı görüşmeleri sırasında o zalimlerin, "Eğer (ona) uyarsanız yalnızca büyülenmiş bir adama uymuş olursunuz" dediklerini Biz çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Osman Okur Meali:

Biz onların seni dinlediklerinde ne için dinlediklerini, gizli konuşmalarında da o zalimlerin: "Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz" dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Biz pek iyi biliriz, seni dinleyecekleri zaman onların neyi dinleyeceklerini. Onlar o zaman bir gürûhturlar, o zaman o zalimler derler ki: «Başka değil, büyülenmiş bir erkeğe tâbi oluyorsunuz.»

(İsra 47)

Ömer Öngüt Meali:

Onların seni dinlerken neye kulak verdiklerini (ne maksatla dinlediklerini) biz çok iyi biliriz. Kendi aralarında fısıldaşırlarken de, hani o zâlimler diyorlardı ki: “Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz!”

(İsra 47)

Ömer Sevinçgül Meali:

Seni dinlerlerken onların neye kulak vereceklerini biz gayet iyi biliriz! Gizlice bir araya geldiklerinde, “Siz ‘Muhammed’e uyarsanız’ sadece büyülenmiş bir adamın ardından gitmiş olursunuz” derler.

(İsra 47)

Sadık Türkmen Meali:

Biz, seni ne maksatla dinlediklerini ve hani onlar gizli konuşurlarken de o zalimlerin; “Siz ancak, sihirlenmiş bir adama tâbi oluyorsunuz” dediklerini de gayet iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Seyyid Kutub Meali:

Onların seni dinlerken ne maksatla dinlediklerini, sonra aralarında neler fısıldaştıklarını ve o zalimlerin müslümanlara «Siz kesinlikle büyülenmiş bir adamın peşinden gidiyorsunuz» dediklerini iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Suat Yıldırım Meali:

Onlar senin okuyuşunu dinlerken ne maksatla dinlediklerini, kulis yaparken insanlara: "Siz, sadece sihir tesirinde kalmış birinin peşinde gidiyorsunuz, aklınızı kullanın!" diye fısıldaşarak vesvese verdiklerini pek iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Süleyman Ateş Meali:

Biz onların, seni dinlerken ne sebeple dinlediklerini, kendi aralarında gizli konuşurlarken de o zalimlerin: "Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz!" dediklerini gayet iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Seni dinledikleri sırada neye kulak verdiklerini iyi biliriz. Aralarında fısıldaştıkları sırada da yanlışlar içindeki bu kimselerin: "Peşinden gittiğiniz büyülenmiş[1] bir adamdan başkası değildir" dediklerini de iyi biliriz.

1)Kendi büyüsüne inanmış bir büyücü. 

(İsra 47)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

O zalimlerin, seni dinlerken niçin dinlediklerini, kendi aralarında gizli gizli konuşurken de: "Ona uyarsanız büyülenmiş bir adama uymuş olacaksınız" dediklerini çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Şaban Piriş Meali:

Biz, onların seni dinlerken ne maksatla dinlediklerini ve gizli konuşmalarında zalimlerin "Siz büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz." dediklerini de çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Talat Koçyiğit Meali:

Seni dinlerken ne maksatla dinlediklerini, gizli konuşurlarken de, o zâlimlerin "siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz" dediklerini biz çok iyi biliyoruz.

(İsra 47)

Tefhimul Kuran Meali:

Biz onların seni dinlediklerinde ne için dinlediklerini, gizli konuşmalarında da o zalimlerin: «Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz» dediklerini çok iyi biliriz.

(İsra 47)

Ümit Şimşek Meali:

Onların seni dinlerken ne niyetle dinlediklerini ve aralarında fısıldaştıkları zaman o zalimlerin “Siz ancak büyülenmiş bir adamın peşine takılıyorsunuz” dediklerini Biz biliyoruz.

(İsra 47)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onların seni dinlerken, neye kulak verdiklerini biz daha iyi biliriz. Aralarında fısıldaşırlarken de şöyle konuşur o zalimler: "Büyülenmiş bir adamdan başkasının ardısıra gitmiyorsunuz!"

(İsra 47)