Şüphesiz bunda, aklıselim olan ve sözü can kulağıyla dinleyip anlayan herkes için alınacak bir öğüt vardır.
Bknz: (12/111)
Şüphesiz bunda, aklıselim olan ve sözü can kulağıyla dinleyip anlayan herkes için alınacak bir öğüt vardır.
Bknz: (12/111)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Şüphe yok ki bunda, gönlü olana, yahut görerek kulak verene ibret ve öğüt var elbet.
(Kaf 37)Hiç şüphesiz bunda, (duyarlı ve anlayışlı) kalbi olan, ya da (kâinat ve tabiattaki İlahi sanata ve yaratılış harikalarına) bir şahit olarak (Kur’an’a ve Resulüllah’a) kulak kabartan kimse için, elbette bir öğüt (zikir) vardır.
(Kaf 37)İşte sağlam bir kalbi olup da, huzur içinde kulak veren için, bunda gerçekten önemli bir mesaj vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz ki bunda aklı olan veya hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz ki bu hatırlatıcı, şuur sahibi yahut uyanık olarak dinleyen kimse içindir!
(Kaf 37)Bu sûrede, hakkı idrak edebilecek aklı ve gönlü olan, dikkatli bir şekilde kulak veren kimse için öğütler vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz bunda kalbi olan yahut kendini vererek kulak asan kimse için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Hiç şüphesiz, bunda, kalbi olan ya da bir şahid olarak kulak veren kimse için elbette bir öğüt (zikir) vardır.
(Kaf 37)Muhakkak ki bu sûrede anılanlarda, aklı olan, yahud kendisi huzurlu bir kalb içinde olduğu halde (nasihatlere) kulak veren kimse için, bir ihtar; (bir ibret dersi) vardır.
(Kaf 37)Aslında, işte bunda, yürekleri açık olanlar veya tanık olarak kulak verenler için kesinlikle bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Elbette bunda (ölmemiş) bir kalb taşıyan veya gerçeğe kulak vermesini bilen, gözü de etrafını görebilen herkes için bir mesaj, bir ibret vardır.
(Kaf 37)İşte (sağlam) bir kalbi olup da huzur içinde kulak veren için bunda, gerçekten önemli bir mesaj vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz ki bunda, aklı olan veya hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz ki bunda kalbi olana veya hazır bulunduğu halde kulak verip dinleyene hatırlatma ve öğüt vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz bunda kalpleri açık olan veya zihnini derleyip toplayarak can kulağıyla dinleyen kimseler için alacak bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Doğrusu bunda, kalbi olana veya hazır bulunup kulak verene ders vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz bunda, aklı olan yahut hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz ki bunda aklı olan veya hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Bunda, zeka sahibi olan yahut tanık olarak kulak veren herkes için bir mesaj vardır.
(Kaf 37)Şübhesiz ki bu söylenende kalbi olan yahud şuhud halinde kulak tutan kimse için uyandıracak bir ıhtar vardır
(Kaf 37)Şüphesiz ki, bu söylenende kalbi olan ve şuurla kulak tutan kimse için uyandıracak bir ihtar vardır.
(Kaf 37)Kuşkusuz bunda kalbi[1] olan ve can kulağıyla dinleyen ve tanık olan kimseler için kesinlikle alınacak öğüt vardır.
1)Aklı olan. Vicdanı, aklıselimi, sağduyu sahibi ve gönül temizliği olan.
Hiç şüphesiz, bunda, kalbi olan ya da bir şahid olarak kulak veren kimse için elbette bir öğüt (zikir) vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz ki bunda aklı, anlayışı, vicdanı olan veya kendisi tanık olarak kulak veren kimse için elbette öğüt vardır.
(Kaf 37)Hiç kuşkusuz bunda, (akleden) bir kalbi (olan) ve şahit (bilinçli) olarak dinleyen için öğüt vardır.
(Kaf 37)Hiç şüphesiz bunda, kalbi olan ya da bir şahid olarak kulak veren kimse için elbette bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Şübhesiz ki bunda aklı olan, yahud, kendisi huzuur (-ı kalb) içinde olarak, kulak veren kimseler için elbette bir öğüd (ve haatıra) vardır.
(Kaf 37)Şübhesiz ki bunda, kalbi olan veya (fikren) hazır bulunup kulak veren kimseler için gerçekten bir ibret vardır.
(Kaf 37)Gerçekten, kendisine ait bir kalp (sağlıklı düşünme) bulunmuş olan veya kendisi devamlı bir şahit iken işitme atan [kulak veren] kimseler için işte bunlarda mutlaka hatırlatmalar vardır.
(Kaf 37)Doğrusu, bunda aklı olana veya tanık olarak kulak verene bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Muhakkak ki bunda; kalbi olan veya hazır bulunup da kulak veren kimseler için elbette bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Samimi bir kalbi ve doğru işiten bir kulağı olan birisi için, bunlarda alınacak öğütler var ve o kişi, doğru olana (bu habere) şahitlik edendir.
(Kaf 37)Muhakkak ki bunda kalpleri olan ve ilka edilenleri işitebilen ve (kalp gözleri ile Allah’a) şahit olan kişiler için mutlaka ibret vardır.
(Kaf 37)Gerçekten bunda yüreği olanlar, kulak asanlar, görenler için kesin bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Hiç şüphesiz bunda, kalbi olan ya da bir şahit (hazır) bulunup kulak veren kimse için elbette bir uyarı ve hatırlatma vardır.
(Kaf 37)Hiç kuşkusuz bu anlatılanlarda, duyarlılığını yitirmemiş bir kalbi olan ya da açık yüreklilikle bu mesaja kulak verebilen kimseler için önemli bir uyarı, bir öğüt vardır. Âhireti inkâr edenler, şunu bir kez daha düşünsünler:
(Kaf 37)Kesinlikle aklı olan ve hazır bulunup kulak verenler için öğüt vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz bu (Kitap)’ta, vicdanı olan ya da uyanık bir zihinle kulak veren kimse için gerçekten öğüt alınacak bir ders (zikir) vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz bunda, kalbi olan yahut kulak veren ve (de) gören için (büyük bir) nasihat vardır.
(Kaf 37)Bunda şüphesiz kalpleri açık olanlar, (yani) uyanık bir zihinle kulak verenler için bir uyarı vardır;
(Kaf 37)Elbette ki bunda, içinde bir kalp taşıyan veya zihnini derleyip toplayarak can kulağıyla dinleyen kimseler için alınacak bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Bknz: (12/111)
(Kaf 37)36-37 Ey Peygamber! Allah adına yapmakta olduğun daveti kabul etmeyenlerden daha güçlü olan geçmişteki müşrik ve kâfir kavimleri de helak edip, âhiretteki azaba mahkûm ettik. Şüphesiz bunlardan düşünenler için alınacak dersler vardır.
(Kaf 37)Elbet bunda, (akleden) bir kalbe sahip olanlar için ibretlik bir uyarı vardır; veya pür dikkat bir şahit olarak kulak verenler için...
(Kaf 37)Bunda şüphesiz kalpleri açık olanlar, (yani) uyanık bir zihinle kulak verenler için bir uyarı vardır;
(Kaf 37)Şüphe yok ki, bunda elbette bir öğüt vardır, kendisi için bir kalb olan veya kendisi şahid olarak kulak veren kimse için.
(Kaf 37)Doğrusu bunda kalbi olan, yahut kendisi huzur içinde olduğu halde kulak veren kimse için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Elbette bunda dinleyen/kalbi olan, ya da şahit olarak, anlamaya çalışan/kulak veren kimse için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Doğrusu bunda, kalbi olana veya şahid olarak kulak veren kimse için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Elbette bunda, içinde bir kalb taşıyan veya zihnini derleyip toplayarak can kulağıyla dinleyen kimseler için alacak bir ders vardır.
(Kaf 37)Muhakkak ki bunda, kalbi olan, yahut şahid olarak (zihnini toplayarak dikkatle) kulak veren kimse için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Bunda, kalp[1] sahibi olan veya gidip (oraları bizzat) görerek anlatılanları dinleyen birinin aklından çıkmayacak bilgiler vardır.
1)Kalp (sağduyu) sahibi : İnsanın karar verme organı kalbidir (ruhudur). İçindeki sese kulak verenler, aklıselim ve hissiselim ile doğru sonuçlara ulaşabilir. Önceki nesillerin ve medeniyetlerin bize kalan bilgilerini ve kalıntılarını inceleyenler, gerçeklerden (ayetlerden) uzaklaşan toplumların nasıl ve neden gücünü yitirdiği, okuyup araştırarak (ilmel yakin) veya gezip görerek (aynel yakin) öğrenilebilir.
Doğrusu bunda, düşünen ve anlamaya çalışarak kulak verenler için bir uyarı vardır.
(Kaf 37)Şüphesiz bunda, kalbi olana veya kulak verene ve şahit olana bir ibret vardır.
(Kaf 37)İşte bunda, kalbi olan, yahut hazır bulunup kulak veren kimseler için muhakkak bir ibret vardır.
(Kaf 37)Hiç şüphesiz, bunda, kalbi olan ya da bir şahid olarak kulak veren kimse için elbette bir öğüt (zikir) vardır.
(Kaf 37)İşte bunda kalbi olan veya görerek kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.
(Kaf 37)Hiç kuşkusuz, bunda, kalbi olan yahut tam bir tanık olarak kulak veren için mutlak bir öğüt vardır.
(Kaf 37)