12. Yusuf Suresi / 111.ayet

Andolsun ki, bu elçilerin kıssalarında sağduyu/temiz akıl sahipleri için alınacak nice ibretler vardır.(1) Bu Kuran, Allah adına uydurulmuş bir hadis değildir.(2) Aksine O; kendinden önceki vahiyleri onaylayan,(3) din adına gerekli her şeyi etraflıca açıklayan,(4) inanıp güvenen mümin bir toplum için bir doğru yol kılavuzu ve bir rahmettir.(5)

Bknz: 1(7/101)(11/120)(20/99) – 2(10/37)»(10/38)(11/13)(17/88) – 3(3/3)(4/47)(5/48) – 4(6/38)(16/89) – 5(10/57)(16/64)

Mustafa Çavdar Meali

Yusuf 111 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Andolsun ki onların hikayelerinde akıl ve dirayet sahiplerine ibretler var. Uydurulmuş bir söz değil, önceki kitapları gerçekleyen ve her şeyi bildiren bir söz bu ve inanan topluluğa da hidayet ve rahmet.

(Yusuf 111)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Kesinlikle, onların (Enbiya ve Evliyanın Kur’an’da anlatılan) kıssaları temiz akıl sahipleri (ve vicdan ehli) için (pek çok) ibretler içermektedir. (Bu Kur’an) Düzüp uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden öncekilerin tasdikçisidir, (huzur ve kurtuluşa dair) her şeyin çeşitli biçimlerde izah edilmesidir ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Abdullah Parlıyan Meali:

Andolsun, geçmiş peygamberler ve onların ümmetlerinin kıssalarında, kendilerine kavrayış yeteneği verilmiş kimseler için mutlaka çıkarılacak bir ders vardır. Bu Kur'ân, hiçbir şekilde insanlar tarafından uydurulmuş bir söz olamaz. Tersine o kendisinden önceki vahiylerden doğru ve gerçek adına ne kalmışsa, onları doğrulayan ve inanmak isteyen insanlara, herşeyi açık seçik biçimde dile getiren bir rahmet ve klavuzdur.

(Yusuf 111)

Adem Uğur Meali:

Andolsun onların (geçmiş peygamberler ve ümmetlerinin) kıssalarında akıl sahipleri için pek çok ibretler vardır. (Bu Kur'an) uydurulabilecek bir söz değildir. Fakat o, kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi açıklayan (bir kitaptır); iman eden toplum için bir rahmet ve bir hidayettir.

(Yusuf 111)

Ahmet Hulusi Meali:

Andolsun ki, onların yaşam hikayelerinde derinliğine düşünen akıl sahipleri için bir ibret vardır! O (Kur'an) (beşer tarafından) uydurulan bir söz değildir... Fakat öncekilerden önüne gelen orijin bilgiyi tasdik eden; her şeyi tafsilatlı anlatan ve iman eden bir topluluk için de hüda (hakikat bilgisi) ve rahmet (nefsinin hakikatini bilip gereğince yaşamak) olandır.

(Yusuf 111)

Ahmet Tekin Meali:

Andolsun, onların, geçmiş peygamberler ve ümmetlerin kıssalarında akıl ve vicdan sahipleri için, pek çok ibretler vardır. Kur'ân uydurularak derlenmiş sözler değildir.Bir kısım insanlar bu hakikati kabul etmeseler de, vahyine muhatap olan önündeki zatın, Peygamber Muhammedin tebliğinin, sözlerinin samimiliğini, doğruluğunu tasdik eden, her şeyi, ayrıntılarıyla açıklayan, iman eden bir kavme hidayet rehberi ve rahmet olan bir kitaptır.

(Yusuf 111)

Ahmet Varol Meali

Şüphesiz onların kıssalarında akıl sahipleri için ibret vardır. (Bu Kur'an) uyduralacak bir söz değildir. Ancak kendinden öncekilerin doğrulayıcısı, her şeyin açıklaması ve iman eden topluluk için bir hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Ali Bulaç Meali:

Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kur'an) düzüp uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden öncekilerin doğrulayıcısı, her şeyin 'çeşitli biçimlerde açıklaması' ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Gerçekten Peygamberlerin kıssalarında, akıl sahipleri için büyük bir ibret vardır. Bu Kur'ân uydurulur bir söz değildir. Ancak kendinden önce inen ilâhî kitabların tasdîki ve her şeyin beyanıdır. O, iman edecek bir kavim için, bir hidayet ve bir rahmettir.

(Yusuf 111)

Ali Rıza Sefa Meali:

Gerçek şu ki, onların kısa öykülerinde, sağduyulu olanlar için bir ders vardır. Uydurulmuş bir söz -hadis- değildir. Tam tersine, hem ellerinde bulunanı doğrular hem de her şeyi ayrıntılı olarak açıklar. İnanan bir toplum için de yol gösteren ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Ali Ünal Meali:

Bütün o rasûllerin kıssalarında gerçek akıl ve idrak sahipleri için üzerinde durulup düşünülmesi gereken bir ibret vardır. Bilin ki Kur’ân, uydurulmuş bir söz değildir. O, kendinden önce gönderilmiş bulunan (İlâhî) kitapları (aslî halleri, halâ ihtiva ettikleri gerçekler ve İlâhî kaynakları itibariyle) tasdik eder (ve esasen onlar da Kur’ân’a delildir). Ayrıca o, açıklanması gereken her şeyi açıklar ve imana, imanda derinleşmeye açık kimseler için de baştan sona bir hidayet kaynağı ve çok büyük bir rahmettir.

(Yusuf 111)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Andolsun! Bu peygamberlerin hayatlarında, akıl sahipleri için önemli bir ibret vardır. Bu Kur’an (ve içindekileri,) uydurulan bir söz değildir. O yalnızca eldeki mevcut vahiylerin doğrulayıcısı ve her şeyin açıklaması ve inanan bir toplum için hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Andolsun, onların olgularında akıl sahipleri için pek çokders vardır. Kur'an, uydurulabilecek bir söz değildir. Fakat Kur'an, kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi açıklayan; iman eden toplum için bir rahmet ve bir rehberdir.

(Yusuf 111)

Bekir Sadak Meali:

And olsun ki, peygamberlerin kissalarinda, akli olanlar icin ibretler vardir. Kuran uydurulabilen bir soz degildir. Fakat kendinden onceki Kitablari tasdik eden, inanan millete her seyi aciklayan, dogru yolu gosteren bir rehber ve rahmettir. *

(Yusuf 111)

Besim Atalay Meali:

Anlayışlı olanlara ibret vardır haberlerinde bunların, bu uydurma söz değildir, öncekini gerçekler, her nesneyi açıklar, inanan bir ulusa kılavuzdur, rahmettir

(Yusuf 111)

Celal Yıldırım Meali:

Şanıma and olsun ki, peygamberlerin kıssalarında sağduyu sahipleri için ibret (ve öğüt)ler vardır. Bu (Kur'ân) uydurulmuş bir söz değildir. Önündeki (kitapları) doğrulayan ; imân eden bir millet için her şeyi açıklayan, doğru yolu gösteren hidâyet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Andolsun ki, onların kıssalarında akıl sahipleri için çıkarılacak bir ders vardır. (Bu Kur'an) uydurulabilecek bir söz değildir. Fakat kendinden önceki (İlahi kitapların asıllarını) doğrulayan, her şeyi açıklayan (bir kitaptır) ve inanan bir toplum için de bir yol gösterici ve bir rahmettir.*

(Yusuf 111)

Diyanet İşleri Eski Meali:

And olsun ki, peygamberlerin kıssalarında, aklı olanlar için ibretler vardır. Kuran uydurulabilen bir söz değildir. Fakat kendinden önceki Kitapları tasdik eden, inanan millete her şeyi açıklayan, doğru yolu gösteren bir rehber ve rahmettir.*

(Yusuf 111)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Andolsun ki, onların kıssalarında akıl sahipleri için ibret vardır. Kur'an, uydurulabilecek bir söz değildir. Fakat kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi ayrı ayrı açıklayan ve inanan bir toplum için de bir yol gösterici ve bir rahmettir.

(Yusuf 111)

Diyanet Vakfı Meali:

Andolsun onların (geçmiş peygamberler ve ümmetlerinin)  kıssalarında akıl sahipleri için pek çok ibretler vardır. (Bu Kur'an)  uydurulabilecek bir söz değildir. Fakat o, kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi açıklayan (bir kitaptır); iman eden toplum için bir rahmet ve bir hidayettir.

(Yusuf 111)

Edip Yüksel Meali:

Onların tarihinde, bilinç sahipleri için bir ders vardır. Bu, uydurma bir hadis değil; fakat kendisinden öncekilerin doğrulayıcısı, herşeyin detaylı açıklaması ve inananlar için bir hidayet ve Rahmettir.

(Yusuf 111)

Elmalılı Orjinal Meali:

Hakikat onların kıssalarında ülül'elbab için bir ıbret vardır, bu uydurulur bir söz değil ve lakin önündekinin tasdiki ve her şeyin tafsıli ve iyman edecek bir kavm için bir hidayet bir rahmettir

(Yusuf 111)

Elmalılı Yeni Meali:

Gerçekten onların kıssalarında akıllılar için bir ibret vardır! Bu Ku'ran uydurulur bir söz değil, ancak kendi önündekinin tasdiki, herşeyin açıklayıcısı ve iman edecek topluluk için bir hidayet, bir rahmettir!

(Yusuf 111)

Erhan Aktaş Meali:

Ant olsun ki; onların kıssalarında[1] sağlıklı düşünen temiz akıl sahipleri için ibretler, alınacak dersler vardır. Bu[2] uydurulan bir söz değildir. Bilakis, kendinden öncekilerini onaylayan ve her şeyi ayrıntılı olarak açıklayan ve aynı zamanda inanan toplumlar için bir yol gösterici ve bir rahmettir.

1)Yaşam öykülerinde ve tecrübelerinde.
2)Kur'an.

(Yusuf 111)

Gültekin Onan Meali:

Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kuran) Düzüp uydurulacak bir söz değildir. Ancak kendinden öncekilerin doğrulayıcısı, her şeyin 'çeşitli biçimlerde açıklaması' ve inanacak bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Hakkı Yılmaz Meali:

Andolsun ki Yûsuf, babası, kardeşleri kıssalarında kavrama yeteneği olanlar için bir ibret vardır. Kur’ân, uydurulan bir söz değildir. Ancak sadece, içinde konu edilenlerin doğrulaması, inananlar için her şeyin ayrıntılı açıklaması, bir yol gösterme ve rahmettir.”

(Yusuf 111)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Andolsun ki onların kıssalarında, akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kur’ân) öyle uydurulabilecek bir söz değildir. Fakat kendinden önceki (Kitapları) doğrulayıcı, her şeyi detaylı açıklayan, mümin topluluk için de hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Harun Yıldırım Meali:

Andolsun, onların kıssalarında olgun akıl sahipleri için ibretler vardır. O, düzüp uydurulan bir söz değildir, ancak kendinden öncekileri doğrulayıcı, her şeyin açıklayıcısı, iman edecek bir topluluk için de bir hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Hasan Basri Çantay:

Andolsun, onların kıssalarını açıklamada salim akıl saahibleri için birer ibret vardır. (Bu Kur'an) uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden evvel (inen kitabların) tasdıyk), (dine aid) her şey'in tafsilidir, iman edecekler zümresi için de bir hidayet ve rahmetdir o.

(Yusuf 111)

Hayrat Neşriyat Meali:

Muhakkak ki onların kıssalarında, (selîm) akıl sâhibleri için bir ibret vardır. (Bu Kur'ân,) uydurulacak bir söz değildir; fakat kendinden önce gelen (kitab)ların tasdîki, herşeyin açıklaması ve îmân edecek bir topluluk için bir hidâyet ve bir rahmettir.

(Yusuf 111)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Elbetteki onların öykülerinde akıl sahipleri için mutlaka birer ibret vardı. O, uydurulmuş bir söz değildi; fakat önündekinin doğrulayanı, her şeyin bir açıklaması ve inanan bir millet için bir doğru yol rehberi ve bir rahmetti.

(Yusuf 111)

Hüseyin Atay Meali:

Andolsun, peygamberlerin olaylarında öz akıllılar için ibretler vardır. Bu uydurulacak bir söz değildir. Ancak o, kendinden öncekileri doğrulayan, her şeyi uzunca anlatan ve inanan ulusa bir doğruluk göstergesi ve bir acımadır.

(Yusuf 111)

İbni Kesir Meali:

Andolsun ki; onların kıssalarında aklı olanlar için ibretler vardır. Bu, uydurulabilecek bir söz değildir. O; sadece kendinden önceki kitabların tasdiki, her şeyin tafsilidir. İnananlar topluluğu için de hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onların anlatılan hikayelerinde, akıl sahipleri için ibretler var. Bu anlatılanlar uydurulmuş sözler değil, tam tersine, inanan bir toplum için, kendinden önce indirilmiş olanları doğrulayan, her şeyi ayrıntılarıyla anlatan, doğru yolu gösteren ve onlar için bir rahmettir.

(Yusuf 111)

İskender Ali Mihr Meali:

Andolsun ki; onların kıssalarında ulûl' elbab için (sır sahipleri için) bir ibret vardır. Uydurulan bir söz değildir ve lâkin onların ellerindekini tasdik eder ve herşeyi ayrı ayrı açıklar. Mü’min kavim için bir hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ant olsun ki onların olaycalarında aklı başında olanların alacağı örnekler vardır. Kur'an uydurma bir söz değildir. Belki daha önce gönderilen kitapları doğrulayıcıdır, her nesneyi uzun uzadıya anlatıcıdır, inananlar takımı için de doğru yoldur, esirgemedir.

(Yusuf 111)

Kadri Çelik Meali:

Hiç şüphesiz peygamberlerin kıssalarında, akıl sahipleri için bir ibret vardır. (Bu Kur'an) Düzüp uydurulacak bir söz değildir. Kendinden öncekini doğrulamaktadır. Her şeyi ayrıntılı bir biçimde açıklamaktadır. İman eden topluluğa şüphesiz bir hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Mahmut Kısa Meali:

Gerçekten de, bu anlattığımız elçilerin hayat hikayelerinde, akıl ve sağduyu sahipleri için nice dersler, nice ibretler vardır. Bu kıssaları size bildiren Kur’an, kesinlikle insan ürünü bir kelâm, uydurulmuş bir söz değildir; aksine, kendisinden önceki vahiy, bilgileri –nin bozulmuş kısımları düzelterek— onaylamak, insanın hem bu dünyada, hem de âhirette kurtuluş ve mutluluk yolunda ihtiyaç duyabileceği her şeyi açıkça ortaya koymak ve hakka yürekten iman eden bir topluma, hakîkati gösteren bir hidâyet ve rahmet kaynağı olmak üzere bizzat Allah tarafından gönderilmiş son İlâhî Kitaptır.

(Yusuf 111)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Yemin olsun ki, peygamberlerin kıssalarından akıl sahipleri için alınacak dersler vardır Uydurulacak bir söz değildir bu Kur'an. Ancak kendinden öncekilerin doğrulamasıdır. Sadece daha önceki kitapları tasdik eden iman eden topluluk için bir açıklamadır. (Uydurularak anlatılan bir kitap değildir. Gerçek en mufassal bir beyanıdır. Farkı yoktur önceki peygamberlere indirilen hak ve gerçeklerle. Bu en doğru beyandır.)

(Yusuf 111)

Mehmet Türk Meali:

Yemin olsun ki; o (Peygamberlerin) kıssalarında akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kur’an,) uydurulmuş bir söz değil, bilakis kendinden önceki (bozulan) kitapların doğrusunu söyleyen, îman edenler için her şeyi açıklayıcı, bir rehber ve (getirdikleriyle) bir rahmettir.1 *

(Yusuf 111)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onların tarihsel gerçeklerinin beyan edilişinde, akıl sahipleri için (çok büyük bir) ibret vardır. (Bu) uydurulmuş bir hikâye olmayıp, kendisinden önceki (İlâhi Kitaplar’ın verdiği) haberleri tasdik edendir. (Keza) her şeyin çok detaylı bir açıklamasıdır. (Ayrıca) iman eden topluluk için hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Muhammed Esed Meali:

Gerçek şu ki, bu insanların kıssalarında kendilerine kavrayış yeteneği verilmiş kimseler için mutlaka çıkarılacak bir ders vardır. (Vahye gelince,) o hiçbir şekilde (insan tarafından) uydurulmuş bir söz olamaz: tersine, o, kendisinden önceki vahiylerden doğru ve gerçek adına ne kalmışsa doğrulayan ve inanmak isteyen insanlara her şeyi açık seçik bir biçimde dile getiren, hidayet ve rahmet (bahşeden ilahi bir metin)dir.

(Yusuf 111)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Gerçekten Tanrı elçilerinin öykülerinde, akıl sahipleri için büyük bir ibret vardır. Bu Kur an uydurulur bir söz değildir. Ancak kendinden önce inen ilahi kitapların doğrulanması ve her şeyin açıklanmışıdır. O, inanacak bir toplum için, bir kılavuz ve bir rahmettir.

(Yusuf 111)

Mustafa Çavdar Meali:

Andolsun ki, bu elçilerin kıssalarında sağduyu/temiz akıl sahipleri için alınacak nice ibretler vardır.(1) Bu Kuran, Allah adına uydurulmuş bir hadis değildir.(2) Aksine O; kendinden önceki vahiyleri onaylayan,(3) din adına gerekli her şeyi etraflıca açıklayan,(4) inanıp güvenen mümin bir toplum için bir doğru yol kılavuzu ve bir rahmettir.(5)

Bknz: 1(7/101) - (11/120) - (20/99) - 2(10/37)»(10/38) - (11/13) - (17/88) - 3(3/3) - (4/47) - (5/48) - 4(6/38) - (16/89) - 5(10/57) - (16/64)

(Yusuf 111)

Mustafa Çevik Meali:

Şüphesiz peygamberlerin ve onların kavimlerinin kıssalarında, aklını kullanıp düşünenler için ibret alınacak dersler vardır. Vahiyle bildirilenler asla Allah’tan başkası tarafından uydurulmuş sözler değildir, bu âyetlerden oluşan Kur’an, kendinden önceki peygamberlere vahyedilenlerden geride kalan gerçekleri tasdik edip, doğrulayan, her şeyi ayrıntılı bir şekilde açıklayan ve Allah’ın davetine iman edenlere bir rehber ve rahmet kaynağıdır.

(Yusuf 111)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Doğrusu onların kıssalarında, derin kavrayış sahiplerinin alacağı bir hayli ibret vardır. (Vahye gelince:) o asla uydurulmuş bir söz değildir. Aksine önceki (vahiylerden) kendisine ulaşan hakikatleri doğrulayan ve her şeyi(n dayanacağı temelleri) açık seçik ortaya koyan ve yürekten inanan bir toplum için bir kılavuz ve bir rahmet olan (hitaptır).

(Yusuf 111)

Osman Okur Meali:

Andolsun onların (geçmiş Nebiler ve ümmetlerinin) kıssalarında akıl sahipleri için pek çok ibretler vardır. (Bu Kur'an) uydurulmuş bir hadis/söz değildir. Fakat o, kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi detaylı açıklayan (bir kitaptır); iman eden kavim için bir rahmet ve bir yol göstericidir.

(Yusuf 111)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Muhakkak ki, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için bir ibret vardır. (Kur'an) uydurulacak bir söz değildir, velâkin kendisinden evvelkini tasdiktir. Ve herşeyin mufassalan beyanıdır ve imân edecek olan bir kavim için bir hidâyettir ve bir rahmetir.

(Yusuf 111)

Ömer Öngüt Meali:

Andolsun ki peygamberlerin kıssalarında akıl sahipleri için ibretler vardır. Bu (Kur'an) uydurulabilecek bir söz değildir. Ancak kendinden önce gelen kitapları tasdik eden, inanan bir kavme her şeyi açıklayan, doğru yolu gösteren bir hidayet ve bir rahmettir.

(Yusuf 111)

Ömer Sevinçgül Meali:

Onların hikayelerinde aklını kullanan kimseler için ibret dersleri vardır. Kur’an insanlar tarafından uydurulabilir bir söz değildir. Kendinden önceki ilahi belgeleri onaylayan, inanca eğilimli kimselere bütün gerçekleri ayrıntılı biçimde açıklayan bir rehber, bir rahmettir.

(Yusuf 111)

Sadık Türkmen Meali:

Elbette onların yaşanmış hayatlarında/kıssalarında, akıl sahipleri için bir ibret vardır. (Vahye gelince) bu, uydurulmuş bir söz değildir. Ancak o (Kur’an); kendinden önceki kitapları tasdik eden/onaylayan, (insanın ihtiyaç duyabileceği) herşeyin açıklaması ve inanan bir toplum için de bir rehber ve bir iyilikti

(Yusuf 111)

Seyyid Kutub Meali:

Sağduyuluların, peygamberlere ilişkin hikâyelerden alacakları ibret dersleri vardır. Bu Kur'an bir düzmece sözler dizisi değildir. Tersine O, kendisinden önceki kutsal kitapları onaylayan, her şeyi ayrıntılı biçimde anlatan, mü'minler için doğru yol kılavuzu ve rahmet olan gerçek bir ilahi kitaptır.

(Yusuf 111)

Suat Yıldırım Meali:

Peygamberlerin kıssalarında elbette tam akıl sahipleri için alacak dersler vardır. İyi bilin ki, bu Kur'an uydurulmuş bir söz değildir. Sadece daha önceki kitapları tasdik eden, dine ait her şeyi açıklayan, iman edecek kimseler için hidayet, rehber ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Süleyman Ateş Meali:

Elbette onların hikayelerinde akıl sahipleri için ibret vardır. Bu (Kur'an), uydurulacak bir söz değildir; ancak kendinden önceki(Hak Kitabı)nın doğrulanması, her şeyin açıklaması; inananlar için bir kılavuz ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Onların hikayelerinde sağlam duruşlu olanlar için dersler vardır. Bu (Kur'an) uydurulabilecek bir söz değildir. Aksine önceki kitapları kendinde olanla doğrulayan, her şeyi açıklayan, inanıp güvenen bir topluluğa yol gösteren ve ikram olan bir kitaptır.

(Yusuf 111)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Andolsun ki, onların başından geçenlerde akıl sahiplerinin alacakları ibretler vardır. Bu Kur'an, uydurulabilecek bir söz değildir; önceki vahiylerden kalanları doğrulayan, her şeyi açıklayan, iman edenlere de yol gösteren ve rahmet olan bir Kitap'tır.

(Yusuf 111)

Şaban Piriş Meali:

Andolsun ki, peygamberlerin kıssalarında, sağduyu sahipleri için ibretler vardır. Bu, uydurma bir söz değildir. Kendinden önceki Kitabları tasdik eden, iman eden bir toplum için her şeyi açıklayan, doğru yolu gösteren bir rehber ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Talat Koçyiğit Meali:

Onların kıssalarında akıl sahipleri için bir ibret vardır. Bu kıssalar, uydurulmuş bir söz değil; fakat kendilerinden öncekilerin tasdiki ve her şeyin açıklamasıdır; İman edenler için hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Tefhimul Kuran Meali:

Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kur'an) düzüp uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden öncekilerin doğrulayıcısı, her şeyin 'çeşitli biçimlerde açıklaması' ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir.

(Yusuf 111)

Ümit Şimşek Meali:

Onların kıssalarında akıl sahipleri için bir ibret vardır. Bu Kur'ân ise uydurulabilecek bir söz değildir. O kendisinden öncekileri doğrular ve herşeyi iyice açıklar; iman eden bir topluluk için de bir hidayet ve bir rahmettir.

(Yusuf 111)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Yemin olsun ki, resullerin hikayelerinde, aklını ve gönlünü çalıştıranlar için bir ibret vardır. Bu Kur'an, uydurulacak bir hadis/bir söz değildir; aksine o, önündekini tasdikleyici, her şeyi ayrıntılı kılıcıdır. İnanan bir topluluk için de bir kılavuz ve bir rahmettir.

(Yusuf 111)