68. Kalem Suresi / 13.ayet

Son derece kaba, üstüne üstlük şımarık olana.

Bknz: (5/49)(6/56)

Mustafa Çavdar Meali

Kalem 13 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ayrıca da çirkin ve kötü huylu soysuza.

(Kalem 13)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Zorba, saygısız, sonra da kulağı kesik (rezilliği bir marifet ve meslek haline getirenlere de kulak asıp bu tiplerin peşine gitme).*

(Kalem 13)

Abdullah Parlıyan Meali:

kaba, şerefsiz ve soysuz olan kimseye,

(Kalem 13)

Adem Uğur Meali:

Kaba ve kötülükle damgalı,

(Kalem 13)

Ahmet Hulusi Meali:

Tutucu cahile, üstelik inkarıyla damgalıya!

(Kalem 13)

Ahmet Tekin Meali:

Saygısız zorbalara, sonra da, soysuz, zina mahsulü, damgalı dalkavuklara boyun eğme.

(Kalem 13)

Ahmet Varol Meali

Kaba ve bütün bunlardan sonra soyu belirsiz.

(Kalem 13)

Ali Bulaç Meali:

Zorba, saygısız, sonra da kulağı kesik;

(Kalem 13)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Zorbayı, bütün bunlarla beraber soysuz olan yardıkçıyı...

(Kalem 13)

Ali Rıza Sefa Meali:

Zorbaya; sonra da kötülük damgası vurulmuş olana.

(Kalem 13)

Ali Ünal Meali:

Kaba, hoyrat ve zalim, bütün bunlara ek olarak fenalıkla damgalı;

(Kalem 13)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Kaba ve koftur. Ayrıca asalaktır.

(Kalem 13)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Kaba ve haşin, bütün bunların ötesinde soysuza da uyma!

(Kalem 13)

Bekir Sadak Meali:

(10-14) Diliyle igneleyen, kovuculuk eden, iyiligi daima onleyen, asiri giden, suc isleyen, cok yemin eden alcak zorbaya, butun bunlar disinda bir de soysuzlukla damgalanmis kimseye, mal ve ogullari vardir diye aldiris etmeyesin.

(Kalem 13)

Besim Atalay Meali:

Onursuza, soysuza

(Kalem 13)

Celal Yıldırım Meali:

(10-11-12-13-14) Çok yemin eden, değersiz alçak, kusur araştırıp leke süren, ikiyüzlülük edip söz götürüp getiren, hayra hep engel olan, saldırgan olup hakları çiğneyen, günah işleyen, kaba ve şerefsiz ve sonra da soysuz olan hiçbir kimseye —mal ve oğullar sahibi de olsa— boyun eğme.

(Kalem 13)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Kaba, zorba sonra da soysuz ve alçaklara,

(Kalem 13)

Diyanet İşleri Eski Meali:

10,11,12,13,14. Diliyle iğneleyen, kovuculuk eden, iyiliği daima önleyen, aşırı giden, suç işleyen, çok yemin eden alçak zorbaya, bütün bunlar dışında bir de soysuzlukla damgalanmış kimseye, mal ve oğulları vardır diye aldırış etmeyesin.

(Kalem 13)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(10-14) Yemin edip duran, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan söz taşıyan, iyiliği hep engelleyen, saldırgan, günaha dadanmış, kaba saba; bütün bunların ötesinde bir de soysuz olan kimseye mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.

(Kalem 13)

Diyanet Vakfı Meali:

10, 11, 12, 13, 14. (Resûlüm!) Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan lâf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecâviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiçbirine, mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.

(Kalem 13)

Edip Yüksel Meali:

İnsafsız ve sahtekar.

(Kalem 13)

Elmalılı Orjinal Meali:

zobu, sonra da dakma (zenim)

(Kalem 13)

Elmalılı Yeni Meali:

zobu (kaba), sonra da takma (soysuzlukla damgalı),

(Kalem 13)

Erhan Aktaş Meali:

Zorba, asalak kimselere;

(Kalem 13)

Gültekin Onan Meali:

Zorba, saygısız, sonra da kulağı kesik,

(Kalem 13)

Hakkı Yılmaz Meali:

9-16 Onlar arzu ettiler ki, sen onlara yağ çekesin, onlar da hemen sana yağ çeksinler. Çok yemin eden, aşağılık, alaycı, gammaz; arkadan çekiştiren, arabozucu, kovuculuk için gezip duran, mal ve oğulları var diye hayrı engelleyen, saldırgan, günaha batmış, kaba/obur, sonra da kötülükle damgalı şu asalakların hiçbirine itaat etme. Âhireti yalanlayan o kişi, âyetlerimiz kendisine okunduğu zaman: “Daha öncekilerin masalları” dedi. Yakında Biz onun burnunu sürteceğiz.

(Kalem 13)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kaba-saba/zorba sonra da nesebi belli olmayan,

(Kalem 13)

Harun Yıldırım Meali:

Kabaya, üstelik soysuza,

(Kalem 13)

Hasan Basri Çantay:

(10-11-12-13) (Doğruya da, eğriye de) alabildiğine yemin eden, izzet-i nefsi bulunmayan, (ötekini berikini) daima ayıblayan, (gammazlıkla) laf getirib götürmiye koşan, (insanları) hayırdan durmayıb men'eyleyen aşırı zaalim, çok günahkar, kaba, haşin, bütün bunlardan başka da kulağı kesik (damgalı soysuz) olan her kişiyi tanıma (onlara boyun eğme)!

(Kalem 13)

Hayrat Neşriyat Meali:

10,11,12,13,14. (Habîbim, yâ Muhammed!) Çok yemîn eden, aşağılık (kıymetli bir görüşe sâhib olmayan), dâimâ ayıplayan (insanların arkasından dudak büken), hep koğuculuk peşinde gezen, her zaman hayra mâni' olan, haddi aşan (hakkı çiğneyen), alabildiğine günahkâr, zorba; bun(lar)dan sonra (bir de) soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiçbirine, mal ve oğullar sâhibi oldu diye itâat etme!

(Kalem 13)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(10-14) Her çokça yemin eden, düşük seviyede, çokça çekiştiren, karalama ile çokça ara bozuculuk yapan, hayra çokça engel olan, saldırgan, kasıtlı suç işleyen, eli çok sıkı [cimri] olan, bundan sonra da kötülükle damgalanmış¹ [kimseye], mal ve çocuklar sahibi olmuş diye itaat etme.

(Kalem 13)

Hüseyin Atay Meali:

10-15 Malı ve oğulları vardır diye, yemin edip duran alçağa, diliyle iğneleyene, kovuculuk edene, iyiliği sürekli engelleyene, saldırgana, günahkara, zorbaya, ayrıca soysuzlukta damgalı olana uyma. İlkelerimiz ona okunduğu zaman "Öncekilerin masalları" der.

(Kalem 13)

İbni Kesir Meali:

Kaba, haşin ve bunlardan başka da kulağı kesik olana,

(Kalem 13)

İlyas Yorulmaz Meali:

Bundan sonra soysuzluk yapan zorbaya.

(Kalem 13)

İskender Ali Mihr Meali:

Kötülük yapan zorbalara, bundan başka haram yiyen günahkârlara (itaat etme).

(Kalem 13)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

saygısızdır, bütün bunlardan başka da soysuzdur.

(Kalem 13)

Kadri Çelik Meali:

Kabaya, sonra da soysuza.

(Kalem 13)

Mahmut Kısa Meali:

Son derece kaba ve saygısız, üstelik insanları sömüren ve her türlü kötülüğün simgesi hâline gelmiş o haysiyetsiz, şahsiyetsiz, aşağılık soysuzlara!

(Kalem 13)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Eşsiz kaba kişi sonra, soysuz ki; kötülükle damgalanan.

(Kalem 13)

Mehmet Türk Meali:

10,11,12,13. (Ey Muhammed!) Şu boş yere yemin eden, aşağılık, (herkesi) kötüleyip duran, boşboğazlık yapan, iyilik düşmanı, saldırgan, günâhkâr, saygısız, sonra bir de soysuzların1 hiçbirine itaat etme. 2*

(Kalem 13)

Muhammed Celal Şems Meali:

(10-13) Çok yemin eden ve aşağılık olana itaat etme. O, kusur arayan, (sağa sola) gidip (insanların) arkasından konuşan, hep iyilikten alıkoyan, haddi aşan (ve) çok günah işleyendir. (Keza o,) çok sert konuşan (ve bunlara) ilaveten Allah’ın bir kulu olduğu halde, şeytan ile ilişki kurandır.

(Kalem 13)

Muhammed Esed Meali:

(yahut) ihtiraslarına esir olmuş zalime ve bütün bunların ötesinde (hemcinslerine) hiçbir faydası dokunmayana.

(Kalem 13)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Zorbalık yapan ve sonra da soysuzlukla damgalanmış kimseye de uyma.

(Kalem 13)

Mustafa Çavdar Meali:

Son derece kaba, üstüne üstlük şımarık olana.

Bknz: (5/49) - (6/56)

(Kalem 13)

Mustafa Çevik Meali:

10-16 İnsanları yanıltmak adına durmadan yalan yere yemin edenlere; hayra engel olan, fesat çıkaran arabozucuya; nezaketsiz, çıkarcı, hak-hukuk gözetmeyen; dünya malına pervasızca meyleden adama sakın boyun eğme. Bunların bir kısmı da mal ve oğullarının çokluğu sebebiyle övünen ve kendilerini kudretli gören zalimlerdir. Kendilerine Allah’ın âyetleri okunduğunda, “Bunlar eskilerin masallarıdır.” derler. Yakında bu küstah, zorba ve kibirlilerin burunlarını sürtüp, onları zelil edeceğiz.

(Kalem 13)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Kaba ve duygusuz, üstüne üstlük fırıldak ve hayırsız.

(Kalem 13)

Osman Okur Meali:

(10-14) (Resûlüm!) Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan lâf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecâviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiç birine, mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.

(Kalem 13)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Bunun ötesinde de kötü sözlü olup fenalıklarla tanışmış bulunana.

(Kalem 13)

Ömer Öngüt Meali:

Kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiçbirine.

(Kalem 13)

Ömer Sevinçgül Meali:

saygı nedir bilmeyeni, ona buna dalkavukluk edeni.

(Kalem 13)

Sadık Türkmen Meali:

Kaba, katı (kalpli), üstelik karaktersiz ve kötülükle damgalı olana;

(Kalem 13)

Seyyid Kutub Meali:

Kaba, sonra da soysuz, alçak.

(Kalem 13)

Suat Yıldırım Meali:

(10-16) Sakın uyma: Servet ve hanedan sahibi diye, o bol bol yemin eden, değersiz adama! O gammaz, söz gezdiren, hayrın önünü kesene, o saldırgana, günaha dadanmışa! Şerefsiz, kaba, hem de soysuz olana! Kendisine ayetlerimiz okunduğunda "Bu eski insanların masalları!" diyene, yakında onun burnunu dağlayıp damga basarız.

(Kalem 13)

Süleyman Ateş Meali:

Kaba, sonra da kötülükle damgalı,

(Kalem 13)

Süleymaniye Vakfı Meali:

saygısız, daha da ötesi şımarık olanları önemseme!

(Kalem 13)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(10-14) Hayır! Servet ve güç sahibi olsa bile, yalan yere yemin edip duran alçağa, fesat çıkarmak için başkalarına iftira atana, iyiliğe engel olana, zâlim günahkara, zevkinin esiri olmuş karaktersiz kimseye uyma.

(Kalem 13)

Şaban Piriş Meali:

Kaba, üstelik kötü ün sahibi...

(Kalem 13)

Talat Koçyiğit Meali:

10-14 (Ey Muhammed!) Eğriye doğruya hep yemin edene, fakir olana, dâima ayıplayana, lâf getirip götürene, hayra engel olana, hakka tecavüz edene, günahkâra, bütün bunlardan sonra halka karşı kaba davranana ve kötülükleriyle maruf olana, mal ve oğul sahibi olmasından dolayı itaat etme.

(Kalem 13)

Tefhimul Kuran Meali:

Zorba, saygısız, sonra da kulağı kesik,

(Kalem 13)

Ümit Şimşek Meali:

Kaba ve katı kalpli olup üstelik bir de soysuz olana.

(Kalem 13)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Kaba/obur, bütün bunlardan sonra da soyu bozuk, kötülükle damgalı.

(Kalem 13)