58. Mücadele Suresi / 22.ayet

Allah’a ve ahiret gününe gerçekten iman eden bir topluluğun; kendi öz babaları, çocukları, kardeşleri veya aşiretleri dahi olsa, Allah’a ve Allah’ın mesajlarını tebliğ eden elçisine meydan okuyan kimselere karşı candan bir sevgi beslediklerini göremezsin. Çünkü Allah, onların kalplerine imanı yazmış ve onları katından bir vahiyle desteklemiştir. Allah, bunları tabanından ırmakların çağladığı cennetlere yerleştirecek ve onlar orada kalacaklardır. Zira Allah onlardan razı olmuş onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte gerçekten Allah’tan yana olanlar bunlardır. İyi bilin ki kurtuluşa erip umduklarına kavuşacak olanlar sadece Allah’tan yana olanlardır.

Bknz: (3/28)(8/73)(9/23)»(9/24)

Mustafa Çavdar Meali

Mücadele 22 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir topluluğu, Allah'ın ve Peygamberinin sınırlarına aykırı hareket edip onlara karşı gelen birisini sever bulamazsın ve isterse onlar, babaları, yahut oğulları, yahut kardeşleri, yahut da aşiretlerinden olsun; onlar, öyle kişilerdir ki Allah, gönüllerine iman nasip ve mukadder etmiştir ve onları, kendinden bir ruhla, imanla kuvvetlendirmiştir ve onları, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere sokar, orada ebedi olarak kalırlar; razı olmuştur Allah onlardan ve razı olmuşlardır onlar da ondan; onlardır Allah fırkası; bilin ki şüphe yok, Allah fırkası, kurtulanların, muradına erenlerin ta kendisidir.*

(Mücadele 22)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Allah’a ve ahiret gününe (gerçekten) iman eden hiçbir toplumu (kavmi, kesimi ve kişileri) ; Allah’a ve Resulüne başkaldıran, (Ayet ve Hadislere dayalı İslam düzenine ve Müslüman ülkelere düşman olup savaş açan) kimselerle bir sevgi (ve işbirliği) içinde asla bulamazsın; velev ki, bu (zalim ve hain çevreler), isterse kendi babaları (olsun), ister çocukları (olsun), ister kardeşleri (veya tarikat-cemaat ihvanı olsun), isterse aşiretleri (partileri, müttefikleri) olsun, (yine de şuurlu mü’minler asla onların başarısını arzulamaz, destek çıkmaz ve saygı duymazlar. Çünkü, ülkede faizi, fuhşu, içki ve uyuşturucuyu, kumarı ve şans oyunlarını yürütenlere, Siyonist Yahudi ve Hristiyan merkezlerin güdümüne girenlere “meveddet”=benimseyip desteklemek ve sevgi göstermek imana ve insanlığa aykırıdır) ; işte bunlar (sadık ve sağlam Müslümanlar), öyle(sine samimi ve nasipli) kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imanı yazıp (yerleştirmiş) ve onları Kendinden (İlahi izzet ve inayetinden) bir ruh (ve şuur) ile desteklemiştir. (Ahirette de) Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak ve orada süresiz kalacaklardır. Allah onlardan razıdır, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte bunlar, (Kur’an nizamına karşı çıkanlarla kalbi alâkalarını koparanlar) Allah’ın hizbi (partisi, takipçisi, ekibi ve taraftarları) dır. Dikkat edin (kesinlikle bilin ve bekleyin) ki; şüphesiz Allah’ın fırkası olanlar, felaha ulaşacak (dünyada zafer ve devlete, ahirette ise cennet ve saadete kavuşacak) lardır.

(Mücadele 22)

Abdullah Parlıyan Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir toplumun; babaları, oğulları, kardeşleri yahut akrabaları da olsa, Allah'a ve Rasulüne düşman olanlarla, dostluk ettiğini göremezsin. Onlar o kimselerdir ki, Allah onların kalplerine imanı yerleştirmiş ve Kur'ânı Kerîm ile onları desteklemiştir. Zamanı gelince onları, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedi olarak kalacaklardır. Allah onlardan hoşnuttur ve onlar da Allah'tan. İşte onlar Allah'tan yana olanlardır. Dikkat edin, Allah'tan yana olanlar, gerçek mutluluğa ulaşacaklardır.

(Mücadele 22)

Adem Uğur Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir toplumun -babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa- Allah'a ve Resûlüne düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. İşte onların kalbine Allah, iman yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedî kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın tarafında olanlardır. İyi bilin ki, kurtuluşa erecekler de sadece Allah'ın tarafında olanlardır.

(Mücadele 22)

Ahmet Hulusi Meali:

Esma'sıyla hakikatleri olan Allah'a ve sonsuz yaşam sürecine iman eden bir topluluğu, Allah ve Rasulü ile zıtlaşanlarla sevişir bulamazsın! Bunlar, onların babaları, yahut oğulları, yahut kardeşleri veya aşiretleri olsalar bile! İşte bunlar kalplerinin içine imanı yazdığı (şuurlarında imanı yaşattığı) ve tarafından ruhu olarak teyit ettikleridir! Onları, içinde ebedi kalıcılar olmak üzere, altlarından nehirler akan cennetlere dahil eder. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan razı olmuş halde... İşte bunlar Hizbullah'tır (Allah taraftarları)... Dikkat edin, muhakkak ki Hizbullah kurtuluşa erenlerin ta kendileridir!

(Mücadele 22)

Ahmet Tekin Meali:

Allah'a, Allah'a imanın gerektirdiği esaslara ve âhiret gününe iman eden bir milletin, babaları, oğulları, kardeşleri yahut akrabaları da olsa, Allah'a ve Rasulüne, Kur'ân'a ve sünnete isyan edip düşman olanlarla karşılıklı dostluk ettiğini göremezsin. Onlar, Allah'ın kalplerine, akıllarına imanı yerleştirdiği, kendilerini tabiî, dinî, sosyal, siyasî, ekonomik ve idarî düzeni içeren, ihya eden, insanları ve toplumları pislikten arındıran vahyile, Kur'ân ile desteklediği mü'minlerdir. Onları altından ırmaklar akan, içinde ebedî yaşayacakları Cennet konaklarına koyacaktır. Allah onlardan razı olmuştur. Onlar da Allah'tan razı oldular. Onlar Allah'ın orduları ve Allah'ın dinine yardım edenlerdir. Unutmayın, Allah'ın dinine yardım edenler, işte onlar kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa erenlerdir.*

(Mücadele 22)

Ahmet Varol Meali

Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir topluluğun; babaları, oğulları, kardeşleri veya aşiretleri bile olsa Allah'a ve Peygamber'ine karşı gelenlerle dostluk ettiklerini görmezsin. Onlar, Allah'ın kalplerine imanı yazdığı ve kendilerini tarafından bir ruhla desteklediği kimselerdir. Onları içinde sonsuza kadar kalmaları üzere altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Allah onlardan hoşnut olmuş, onlar da O'ndan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın taraftarlarıdırlar. İyi bilin ki Allah'ın taraftarları, kurtuluşa erecek olanların tâ kendileridir.*

(Mücadele 22)

Ali Bulaç Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavim (topluluk) bulamazsın ki, Allah'a ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, ister babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orada süresiz olarak kalacaklardır. Allah, onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir.

(Mücadele 22)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavmi, Allah'a ve peygamberine muhalefete kalkışan kimselerle sevişir bulamazsın; velev ki, o muhalifler, (soyca) babaları ve oğulları, veya kardeşleri veya hısım ve hemşehrileri olsun... İşte Allah, böyle (zalim) kimseleri sevmiyen bir kavmin kalblerine imanı tesbit buyurmuş ve kendilerini yüce katından bir rahmet ile kuvvetlendirmiştir. Onları, (ev ve ağaçları) altından ırmaklar akar cennetlere koyacak, içlerinde ebedî olarak kalacaklardır. Öyle ki, Allah onlardan razı, onlar da (bol ikramlardan dolayı) Allah'dan razı...İşte bunlar, Allah taraftarıdır, (dininin yardımcılarıdır). Dikkat edin ki, Allah taraftarı olanlar, gerçekten onlar, zafer bulanlardır (dünya ve ahiret saadetine erenlerdir).

(Mücadele 22)

Ali Rıza Sefa Meali:

Allah'a ve Sonsuz Yaşam Günü'ne inanan bir toplumun, onların babaları, oğulları, kardeşleri veya en yakınları bile olsalar, Allah'a ve O'nun elçisine düşman olanlarla dostluk ilişkisi kurduğunu göremezsin. Allah, onların yüreklerine inancı yazmış ve Kendi katından bir Ruh ile onları güçlendirmiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere yerleştirecektir. Allah, onlardan hoşnut olmuştur. Onlar da O'ndan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın yandaşlarıdır. Aslında, Allah'ın yandaşları, kurtuluşa erişenlerdir; öyle değil mi?

(Mücadele 22)

Ali Ünal Meali:

Allah’a ve Âhiret Günü’ne iman eden bir topluluğu, Allah’a ve Rasûlü’ne karşı duran hiç kimse ile, isterse o kimseler babaları veya çocukları veya kardeşleri veya sülâleleri olsun, karşılıklı sevgi ve dostluk içinde görmezsin. Allah, o topluluk fertlerinin kalblerine imanı nakşetmiştir ve onları Kendi katından bir ruhla desteklemektedir. Onları, içlerinde sonsuzca kalmak üzere, (ağaçlarının arasından ve köşklerinin) altından ırmaklar akan cennetlere koyacaktır. Allah onlardan razıdır, onlar da Allah’tan razıdırlar. İşte o (kutlu) insanlar Allah’ın tarafında olanlardır. Bilin ki, Allah’ın tarafında yer alanlar, gerçek kurtuluşa ve mazhariyete ermiş olanlardır.

(Mücadele 22)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Allah’a ve ahiret hayatına inanan bir toplumun, babaları, evlatları, kardeşleri veya aşiretleri dahi olsa Allah’a ve elçisine düşman olanlar ile sevgili dost olduklarını göremezsin. İşte Allah, bunların kalplerine imanı yazmıştır ve kendisinden bir ruh (vahiy) ile onları desteklemiştir. Allah onları, altlarında nehirler akan, içlerinde ebedî kalacakları Cennetlere koyacaktır. Allah onlardan razıdır, onlar da Allah’tan razıdırlar. İşte bunlar, Allah’ın partisidirler. İyi bilinsin ki asıl kurtuluşa erenler, Allah’ın partisidir.

(Mücadele 22)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir toplumun, onlar kendilerinin babaları veya oğulları veya kardeşleri ya da akrabaları olsa da, Allah'a ve Peygamberine karşı gelenlere sevgi beslediklerini göremezsin. İşte onlar, kalplerine imanı yazdığı, katından bir ruh ile desteklediği kimselerdir. Onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacak, orada süreli olarak kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan memnun olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın tarafında olanlardır. İyi biliniz ki, Allah'ın tarafında olanlar kurtuluşa erenlerdir.

(Mücadele 22)

Bekir Sadak Meali:

Allah'a ve ahiret gunune inanan bir millettir, babalari veya ogullari veya kardesleri ya da akrabalari olsa bile Allah'a ve peygamberine karsi gelenlere, sevgi beslediklerini gormezsin. Iste Allah, imani bunlarin kalblerine yazmis, katindan bir nur ile onlari desteklemistir. Onlari, iclerinden irmaklar akan, icinde temelli kalacaklari cennetlere koyar. Allah onlardan hosnut olmustur, onlar da Allah'tan hosnut olmustur. iste bunlar, Allah'tan yana olanlardir. iyi bilin ki, saadete erecek olanlar, Allah'tan yana olanlardir. *

(Mücadele 22)

Besim Atalay Meali:

Babaları, oğulları, kardeşleri, nesilleri olsa da, hem Allaha, hem de peygamberine aykırılık edenleri, Allah ile, ahrete inanmış olanlardan, dost edinen kimse bulamazsın sen, bunların gönlüne inanı yazdı, kendi katından onları bir ruh ile sağlamladı, altından ırmaklar akan cennetlere koyacak, orda sonsuz kalırlar, Allah onlardan hoşnut, onlar Allahtan hoşnut, bunlar Allahın bölüğü, bilesin ki, Allahın bölüğü kurtulacaktır

(Mücadele 22)

Celal Yıldırım Meali:

Allah'a ve Âhiret gününe imân eden bir milletin, Allah ve Peygamberine karşı gelip düşmanlık besleyenleri —isterse bunlar babaları veya öz oğulları veya kardeşleri ya da hısım ve kabilesi olsunlar— sevip dost edindiklerini göremezsin. İşte Allah onların kalblerine imânı yazmış, onları kendinden bir ruh (manevî bir destek ve indirdiği inayetle desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan, içinde devamlı kalacakları Cennetlere koyacaktır. Allah onlardan hoşnut oldu, onlar da Allah'tan hoşnut oldular, işte bunlar Allah'ın yakınları ve dostlarıdır. Haberiniz olsun ki, korktuklarından kurtulup umduklarına erenler ancak Allah'ın yakınları ve dostlarıdır.

(Mücadele 22)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan hiçbir kavmin; babaları, oğulları, kardeşleri yahut akrabaları da olsa Allah'a ve Resulü'ne başkaldıran kimselerle dostluk kurduğunu göremezsin. Allah onların kalplerine imanı nakşetmiş ve onları katından bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak ve orada ebedi kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan memnun olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın tarafında olanlardır. Ve iyi bilin ki, kurtuluşa erenler, Allah'ın tarafında yer alanlardır.*

(Mücadele 22)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir milletin, babaları veya oğulları veya kardeşleri ya da akrabaları olsa bile Allah'a ve Peygamberine karşı gelenlere, sevgi beslediklerini görmezsin. İşte Allah, imanı bunların kalblerine yazmış, katından bir nur ile onları desteklemiştir. Onları, içlerinden ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetlere koyar. Allah onlardan hoşnut olmuştur, onlar da Allah'tan hoşnut olmuştur. İşte bunlar, Allah'tan yana olanlardır. İyi bilin ki, saadete erecek olanlar, Allah'tan yana olanlardır.*

(Mücadele 22)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir topluluğun, babaları, oğulları, kardeşleri yahut kendi soy sopları olsalar bile, Allah'a ve peygamberine düşman olan kimselere sevgi beslediğini göremezsin. İşte Allah onların kalplerine imanı yazmış ve onları kendi katından bir ruh ile desteklemiştir. Onları, içlerinden ırmaklar akan ve içlerinde ebedi kalacakları cennetlere sokacaktır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın tarafında olanlardır. İyi bilin ki, Allah'ın tarafında olanlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.

(Mücadele 22)

Diyanet Vakfı Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir toplumun -babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa- Allah'a ve Resûlüne düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. İşte onların kalbine Allah, iman yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedî kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın tarafında olanlardır. İyi bilin ki, kurtuluşa erecekler de sadece Allah'ın tarafında olanlardır.

(Mücadele 22)

Edip Yüksel Meali:

ALLAH'a, elçisine ve ahiret gününe inanmış bir topluluk göremezsin ki, ALLAH'a ve elçisine karşı gelenleri dost edinsin. Hatta onlar, kendilerinin anaları, babaları, çocukları, oğulları, kardeşleri ve akrabaları bile olsa... Kalplerine inancı yazmış ve katından bir vahiyle desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan, ebedi kalacakları cennetlere sokar. ALLAH onlardan hoşnut olmuştur, onlar da O'ndan hoşnut olmuşlardır. Onlar ALLAH'ın partisidir. Hiç kuşkusuz, ALLAH'ın partisi kazanacaktır.

(Mücadele 22)

Elmalılı Orjinal Meali:

Allaha ve Ahıret gününe iyman eder hiç bir kavmı Allah ve Resulüne hudud yarışına kalkışan kimselerle sevişir bulamazsın, babaları veya oğulları veya kardeşleri veya hısımları, hemşerileri olsalar bile, işte Allah öyle kimseleri sevmeyen bir kavmın kalblerine iymanı yazmış ve kendilerini tarafından bir ruh ile te'yid buyurmuştur ve onları altından ırmaklar akar Cennetlere koyacak, içlerinde ebediyyen kalacaklardır, öyle ki Allah onlardan hoşnud, onlar Allahdan hoşnud, işte onlar Allah hizbidir, uyanık ol ki Allahın hizbi muhakkak hep felaha irenlerdir

(Mücadele 22)

Elmalılı Yeni Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir topluluğun Allah'a ve peygamberine karşı kanunlar koymaya kalkışan kimselerle sevişir bulamazsın; babaları veya oğulları, kardeşleri veya akrabaları olsalar bile. İşte Allah'ı öyle kimseleri sevmeyen bir topluluğun kalplerine imanı yazmış ve kendilerini tarafından bir ruh ile desteklemiştir. Onları içlerinde sonsuza dek kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetlere koyacaktır. Allah onlardan hoşnut olmuş, onlar da O'ndan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın taraftarıdırlar. Uyanık ol ki, Allah'ın taraftarları hep kurtuluşa erenlerdir.

(Mücadele 22)

Erhan Aktaş Meali:

Allah'a ve Ahiret Günü'ne iman eden bir toplumun, Allah'a ve O'nun Rasul'üne karşı haddi aşanlara karşı sevgi duyduklarına tanık olamazsın; isterse bunlar, babaları, çocukları, kardeşleri veya akrabaları olsun. Onlar, Allah'ın kalplerine iman yazdığı ve kendilerini, kendinden bir ruh[1] ile desteklediği kimselerdir. Allah, onları içinden ırmaklar akan Cennetlere koyacaktır. Onlar, orada sürekli kalacak olanlardır. Allah, onlardan hoşnut oldu, onlar da O'ndan hoşnut oldular. İşte onlar, Allah'ın taraftarlarıdır. Dikkat edin! Doğrusu Allah'ın taraftarları kurtuluşa erenlerdir.

1)Vahiy.

(Mücadele 22)

Gültekin Onan Meali:

Tanrı'ya ve ahiret gününe inanan hiçbir kavim bulamazsın ki, Tanrı'ya ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, ister babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Tanrı) kalplerine inancı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orada süresiz olarak kalacaklardır. Tanrı, onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Tanrı'nın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz Tanrı'nın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir.

(Mücadele 22)

Hakkı Yılmaz Meali:

Allah'a ve âhiret gününe inanan bir topluluğu, Allah'a ve Elçisi'ne sınırı aşmaya uğraşanlarla karşılıklı sevgi bağı kurmuş hâlde bulamazsın. Bunlar, onların ister babaları olsun, ister çocukları olsun, ister kardeşleri olsun, ister akrabaları olsun. Onlar, Allah'ın, kalplerine imanı yazdığı ve kendilerini Kendisinden olan vahiy ile desteklediği kimselerdir. Ve Allah onları, sürekli kalanlar olarak altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacaktır. Allah, onlardan hoşnut olmuştur, onlar da O'ndan hoşnut olmuşlardır. İşte bunlar, Allah'ın taraftarlarıdır. Gözünüzü açın! Allah'ın taraftarları, başarıya ulaşanların ta kendileridir.

(Mücadele 22)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Allah’a ve Ahiret Günü'ne iman eden bir topluluğun -babaları, oğulları, kardeşleri, aşiretleri dahi olsa- Allah ve Resûl'ü ile sınırlaşan insanlara sevgi beslediğini göremezsin. Bunlar, (Allah’ın) kalplerine imanı yazdığı ve onları kendinden bir ruhla desteklediği kimselerdir. Onları altından ırmaklar akan ve içinde ebedî kalacakları cennete sokar. Allah onlardan razı olmuştur. Onlar da (Allah’tan) razı olmuşlardır. Bunlar, Allah’ın taraftarlarıdır. Dikkat edin! Hiç şüphesiz Allah’ın taraftarları, galip gelecek olanlardır.

(Mücadele 22)

Harun Yıldırım Meali:

Allah’a ve ahiret gününe iman eden hiç bir kavmin, Allah’a ve Rasulü’ne başkaldıran kimselere –babaları, oğulları, kardeşleri veya aşiretleri olsa bile sevgi beslediklerini göremezsin. Kalplerine imanı yazmış ve kendisinden bir ruh ile onları desteklemiştir. Onları, altından nehirler akan cennetlere sokacaktır; orada süreklidirler. Allah, onlardan razı olmuş, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte bunlar Allah’ın fırkasıdır. Dikkat edin şüphesiz Allah’ın fırkası kurtuluşa erenlerin kendileridir.

(Mücadele 22)

Hasan Basri Çantay:

Allaha ve ahiret gününe imanda sebat eden hiçbir kavmin Allaha ve resulüne muhaalefet eden kimselerle — velev ki onlar, bunların babaları, ya oğulları, ya biraderleri, yahud soysopları olsunlar — dostlaşacaklarını görmezsin. Onlar, o kimselerdir ki (Allah) imanı kalblerine yazmış, bunları kendinden bir ruuh ile desteklemişdir. Bunları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacakdır. Bunlar orada ebedi kalıcıdırlar. Allah onlardan raazi olmuşdur. Onlar da Allahdan hoşnud olmuşlardır, işte onlar Allah fırkasıdır. Gözünüzü açın ki Allah fırkası (mensubları) umduklarına erenlerin ta kendileridir.

(Mücadele 22)

Hayrat Neşriyat Meali:

Allah'a ve âhiret gününe îmân eden bir topluluğun, babaları veya oğulları veya kardeşleri veya akrabâları bile olsalar, Allah'a ve Resûlüne karşı gelen kimselerle dostluk ettiklerini (göremez, onları o hâlde) bulamazsın!(1) İşte onlar ki, (Allah) kalblerine îmânı yazmış ve tarafından bir ruh (ilâhî bir yardım) ile onları kuvvetlendirmiştir. Ve onları, içlerinde ebediyen kalıcı oldukları, altlarından ırmaklar akan Cennetlere koyacaktır. Allah onlardan râzı olmuştur ve (onlar da) O'ndan râzı olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın tarafdarlarıdır! Dikkat edin! Şübhesiz ki Allah'ın tarafdarları, gerçekten kurtuluşa erenlerdir!*

(Mücadele 22)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Allah'a ve ahiret [son] gününe inanan bir milleti, Allah ve Elçisi ile sınırlaşmış kimse[ler ile] karşılıklı sevgi beslerken bulamazsın. [isterse] Ataları veya oğulları veya kardeşleri veya kabileleri olsun [yine karşılıklı sevgi beslemezler]. İşte onlar, [Allah'ın] kalplerine 'inanç' yazdığı ve kendisinden bir ruh ile kendilerine el [güç] verdiği [kimseler]dir. Onları, alt taraflarından ırmaklar akan, içinde kalıcı oldukları cennetlere girdirir. Allah, onlardan razı oldu ve onlar ondan [Allah'tan] razı oldular. İşte onlar, Allah'ın taraftarlarıdır. Dikkat! Gerçekten, Allah'ın taraftarları kazananların ta kendisidir.

(Mücadele 22)

Hüseyin Atay Meali:

Allah'a ve sonraki güne inanan bir ulusun, babaları ve oğulları yahut kardeşleri ya da akrabaları olsalar bile, Allah'a ve elçisine karşı gelenlere sevgi beslediklerini görmezsin. İşte Allah, bunların gönüllerine yazmış, katından bir ruh ile de onları desteklemiştir. Onları altlarından ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetlere koyacaktır. Allah onlardan hoşnut olmuştur, onlar da Allah’tan hoşnut olmuştur. İşte bunlar, Allah’tan yana olanlardır. Dikkat! Doğrusu Allah’tan yana olanlar kurtuluşa ulaşacaktır.

(Mücadele 22)

İbni Kesir Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir kavmin; kendi babaları, oğulları, kardeşleri veya akrabaları da olsa Allah ve Peygamberine muhalefet eden kimselere sevgi beslediğini göremezsin. İşte onların kalbine Allah, iman yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir. Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır. Bunlar orada ebediyyen kalacaklardır. Allah; onlardan razı olmuştur, onlar da Allah'tan hoşnud olmuşlardır. İşte onlar; Allah'ın hizbidir. Dikkat edin; Allah'ın hizbi, felaha erenlerin kendileridir.

(Mücadele 22)

İlyas Yorulmaz Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan toplumlardan birisinin, Allah'a ve Elçisine savaş açmış kimseleri sevdiklerini bulamazsın. Bu savaş açanlar, babaları, yahut oğulları, yahut kardeşleri veyahut kendi kavimleri de olsa (inananlar asla sevmezler). İşte böyleleri Allah'ın kalplerine iman'ı yazdığı ve kendinden bir Ruh (Cebrail) ile desteklediği ve sürekli kalmak üzere, altlarından ırmakların aktığı cennetlere koyduğu kimselerdir. Allah onlardan razı olmuştur, Onlarda Allah dan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın tarafında yer alanlardır. Allah'ın tarafında olanlar, kurtuluşa erenler değil mi? dir.

(Mücadele 22)

İskender Ali Mihr Meali:

Allah’a ve ahiret gününe (ölmeden önce Allah’a ulaşmaya) îmân eden bir kavmi, Allah’a ve O’nun Resûl’üne karşı gelenlere muhabbet duyar bulamazsın. Ve onların babaları, oğulları, kardeşleri veya kendi aşiretleri olsa bile. İşte onlar ki, (Allah) onların kalplerinin içine îmânı yazdı. Ve onları, Kendinden bir ruh ile destekledi (orada eğitilmiş olan, devrin imamının ruhu onların başlarının üzerine yerleşir). Ve onları, altından nehirler akan cennetlere dahil edecek. Onlar orada ebediyyen kalacak olanlardır. Allah, onlardan razı oldu. Ve onlar da O’ndan (Allah’tan) razı oldular. İşte onlar, Allah’ın taraftarlarıdır. Gerçekten Allah’ın taraftarları, onlar, felâha erenler değil mi?

(Mücadele 22)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Allah'a, son güne inananlar takımının Allah'a, Onun, elçisine karşı gelenlere sevgi beslediğini görmiyeceksin. Onlar, bunların babaları, oğulları, kardeşleri, soyları sopları olsalar bile. Onlar o kimselerdir ki Allah inancı onların yüreklerine yazmış, onları kendinden bir ruh ile berkitmiştir. Onları içinden ırmaklar akan cennetlere sokacaktır. Onlar hep orada kalacaklardır. Allah onların gönlünü etmiş, onlar da Allah'ın gönlünü etmişlerdir. İşte bunlar Allah'tan yana olanlardır. Gözünüzü açın, Allah'tan yana olanlar, onanlar işte bunlardır.

(Mücadele 22)

Kadri Çelik Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir kavmin; babaları, oğulları, kardeşleri yahut akrabaları da olsa Allah'a ve peygamberine düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. Allah onların kalplerine imanı yazmış ve onları katından bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada temelli kalıcılar olacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın taraftarlarıdır. Muhakkak başarıya ulaşacak olanlar, Allah'ın taraftarlarıdır.

(Mücadele 22)

Mahmut Kısa Meali:

Allah’a ve âhiret gününe yürekteninanmış bir toplumun, Allah’a ve Elçisine düşmanlık edip başkaldıran kimseleri —bunlar kendi öz babaları, oğulları, kardeşleri ve akrabaları bile olsalar— sevip dost edindiğini göremezsin! İşte onlardır, Allah’ın, kalplerine imanı nakşettiği ve kendi katından hayat verici bir vahiyle desteklediğibahtiyâr müminler. Bu yüzden Allah, onları ağaçlarının altından ırmaklar çağıldayan ve sonsuza dek içinde yaşayacakları cennetlere yerleştirecektir. Allah onlardan hoşnut olmuş, onlar da O’ndan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah’ın tarafında yer alanlardır. İyi bilin ki, ebedî mutluluk ve kurtuluşa erişecek olanlar, ancak Allah’ın tarafında yer alanlardır!

(Mücadele 22)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Dostluk ettiğini göremezsin onlarla; öyle topluluk ki Allah'a ve ahiret gününe inanır. Elbette Allah ve Resulüne düşman olan topluluk ve onların babalar, oğullar Lehlerindeki akrabalar ve kardeşleri dahi olsa görünmez. Onlara iman yazılmıştır, Elbette Allah tarafından onların kalbine. Katından bir ruh ile desteklemiştir. Malum olan cennetler ki; içlerinden ırmaklar akar. Orada ebedi kalıcıdırlar. Üzerlerine düşeni yapmıştır onlar. Allah artık onlardan razı olmuştur. Canlarının istediğinden fazlasına kavuşmakla onlarda Allah'tan hoşnutturlar. Allah'ın tarafında olanlar işte bunlardır. Allah'ın tarafında yer almışlardır. Daima iyi bilin ki; kurtuluşa erecekler de sadece Allah tarafında olanlardır. Elbette gerçek mutluluğa ulaşacak olanlar Allah'tan yana olanlardır. Liyakat kazanmak Allah'ın rızasını almakla olur. Rızası ile her şey güzelleşir Ebedi kalınacak yer için hakkıyla çalışmak ve ne tarafta olduğunu iyi bilmek gerekir.

(Mücadele 22)

Mehmet Türk Meali:

Allah’a ve âhiret gününe inanan bir toplumun; babaları, oğulları, kardeşleri veya akrabaları bile olsa, Allah’a ve Rasûlüne düşman olanlarla1 dostluk ettiğini göremezsin.2 Zîrâ onlar, öyle kimselerdir ki (Allah,) onların kalplerine îmanı yazmış ve onları îmanlarından gelen bir rûh3 ile de desteklemiştir.4 Ve (Allah) onları, içerisinde sonsuz olarak kalacakları, zemîninden ırmaklar akan cennetlere sokacaktır. Artık Allah, onlardan râzı olmuş, onlar da Ondan râzı olmuştur. İşte onlar, Allah’ın taraftarlarıdır. Şunu iyi bilin ki Allah’ın taraftarları, gerçekten kurtuluşa erenlerdir. *

(Mücadele 22)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Hem) Allah’a ve ahiret gününe inanan, (hem de) Allah ile Peygamberi’ne şiddetle karşı gelenleri seven bir kavimi bulamazsın. (Karşı gelenler,) onların babaları, oğulları, kardeşleri yahut soylarından kimseler (bile) olsa, onlar gene (de onları asla sevmezler. Allah’ın) kalplerine imanı yazdığı kimseler (de,) ancak bunlardır. O, Katından kelâm (gönderip) kendilerine yardım eder. Onları, içinden ırmaklar akan Cennetler’e alacaktır. Onlar (da) hep orada kalacaklar. Allah onlardan razı oldu ve onlar (da) O’ndan razı oldular. Allah’ın topluluğu, işte bunlardır. İyi dinleyin! Şüphesiz, ancak Allah’ın topluluğu başarıya ulaşandır.

(Mücadele 22)

Muhammed Esed Meali:

Allah'a ve Ahiret Günü'ne (gerçekten) inanan, ama (aynı zamanda) -babaları, oğulları, kardeşleri yahut (öteki) akrabaları bile olsa- Allah'a ve Elçisi'ne karşı çıkanları seven bir toplum göremezsin. (Gerçek müminlere gelince,) Allah'ın kalplerine imanı nakşettiği ve ilhamı ile güçlendirdiği kimseler onlardır ve (zamanı gelince) onları içlerinden ırmaklar akan bahçelerde barındıracaktır. Allah onlardan hoşnuttur ve onlar da Allah'tan. İşte onlar Allah'tan yana olanlardır. İşte onlar, Allah'tan yana olanlar, mutluluğa ulaşacaklardır!

(Mücadele 22)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir toplumun, babaları, oğulları, kardeşleri veya akrabaları da olsa, Allah'a ve elçisine düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. İşte onların kalbine Allah, inanmayı yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacak ve onlar orada süresiz kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. İşte onlar ki, Allah'ın tarafında olanlardır. îyi bilin ki, kurtuluşa erecek olanlar da yalnızca Allah'ın tarafında olanlardır.

(Mücadele 22)

Mustafa Çavdar Meali:

Allah’a ve ahiret gününe gerçekten iman eden bir topluluğun; kendi öz babaları, çocukları, kardeşleri veya aşiretleri dahi olsa, Allah’a ve Allah’ın mesajlarını tebliğ eden elçisine meydan okuyan kimselere karşı candan bir sevgi beslediklerini göremezsin. Çünkü Allah, onların kalplerine imanı yazmış ve onları katından bir vahiyle desteklemiştir. Allah, bunları tabanından ırmakların çağladığı cennetlere yerleştirecek ve onlar orada kalacaklardır. Zira Allah onlardan razı olmuş onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte gerçekten Allah’tan yana olanlar bunlardır. İyi bilin ki kurtuluşa erip umduklarına kavuşacak olanlar sadece Allah’tan yana olanlardır.

Bknz: (3/28) - (8/73) - (9/23)»(9/24)

(Mücadele 22)

Mustafa Çevik Meali:

Allah’a ve Âhiret Günü’ne iman eden bir toplumun, O’nun davetine ve elçisine düşmanlık yapanlarla dost olduklarını yahut dostluk kurmaya çalıştıklarını asla göremezsin. Bunlar ister babaları, ister çocukları, isterse kardeşleri ve aşiretleri olsunlar. Çünkü Allah bu mü’minlerin kalplerine imanı iyice yerleştirip nakşetmiştir ve onları manevi bir ilhamla destekleyip güçlendirmiştir. Allah bu mü’minleri âhirette içlerinden ırmaklar akan cennetlerine yerleştirecektir. Allah onlardan, onlar da Allah’tan razıdırlar. İşte gerçekten Allah’tan yana olup da mutluluğa kavuşacak kimseler bunlardır.

(Mücadele 22)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir topluluğu, Allah ve Rasulüne meydan okuyan kimselerle -isterse bunlar babaları, oğulları, kardeşleri veya soydaşları olsun- candan-yürekten bir ilişki içinde bulamazsın. İşte (Allah'ın kalplerine imanı nakşettiği ve katından manevi bir güç ile desteklediği kimseler onlardır; onları zemininden ırmaklar çağıldayan cennetlere, içinde daimi kalmak üzere yerleştirecektir: Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. İşte gerçek Allah taraftarları bunlardır. Bakın, Allah taraftarları var ya: işte kurtulacak olanlar kesinlikle onlardır!

(Mücadele 22)

Osman Okur Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir topluluğu, Allah ve Rasulüne meydan okuyan kimselerle - isterse bunlar babaları, oğulları, kardeşleri veya soydaşları olsun candan-yürekten bir ilişki içinde bulamazsın. İşte (Allah'ın kalplerine imanı nakşettiği ve katından manevi bir güç ile desteklediği kimseler onlardır; onları zemininden ırmaklar çağıldayan cennetlere, içinde daimi kalmak üzere yerleştirecektir: Allah onlardan razı olmuş, onlarda Allah'tan razı olmuşlardır. İşte gerçek Allah taraftarları bunlardır. Bakın, Allah taraftarları var ya: işte kurtulacak olanlar kesinlikle onlardır!

(Mücadele 22)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Allah'a ve ahiret gününe imân eden hiçbir kavmi bulamazsın ki, Allah'a ve Resûlüne muhalefet eder kimseleri sevsinler. Velev ki babaları veya oğulları veya kardeşleri veya kabileleri olsunlar. Onlar o zâtlardır ki, (Allah) Onların kalblerinde imân yazmıştır. Ve onları kendisinden bir ruh ile teyid etmiştir ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere girdirecektir. Oralarda ebedîyyen kalıcılardır. Allah onlardan razı olmuştur, (onlar da) O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın fırkasıdır. Agâh olunuz ki, muhakkak Allah fırkasıdır, onlardır necâta ermiş olanlar.

(Mücadele 22)

Ömer Öngüt Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir milletin; babaları, oğulları, kardeşleri veya akrabaları da olsa, Allah'a ve Peygamber'ine muhalefet eden kimselere sevgi beslediklerini göremezsin. Onlar o kimselerdir ki Allah imanı kalplerine yazmış ve onları kendinden bir ruh ile takviye edip desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedî kalacaklardır. Allah onlardan râzı olmuş, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın hizbi (partisi)dir. İyi bilin ki kurtuluşa ulaşacak olanlar Allah'ın hizbi (partisi)dir.

(Mücadele 22)

Ömer Sevinçgül Meali:

Hem Allah’a ve ahiret gününe inanan, hem de Allah’a ve Elçisine düşmanlık eden kimselerle dostluk eden bir topluluk göremezsin! Onlar, babaları, oğulları, kardeşleri ya da öbür yakınları bile olsalar. İşte onların kalbine Allah imanı yazmıştır. Katından bir ruh ile kendilerini desteklemiştir. Onları altında ırmaklar akan cennetlere girdirecek. Orada sonsuza kadar kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah’tan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah’tan yana olanlardır. Şüphesiz, kurtuluşa erecekler de sadece Allah’tan yana olanlardır!

(Mücadele 22)

Sadık Türkmen Meali:

Allah’a ve ahiret gününe iman eden hiçbir topluluğun; babaları, oğulları, kardeşleri yahut kendi soy-sopları olsalar bile, Allah’a ve Rasûlüne düşmanlık eden kimselere, sevgi beslediğini göremezsin. İşte Allah, onların kalplerine imanın huzurunu vermiş ve onları kendi katından bir ruh (Suhuflar, Zebur, Tevrat, İncil ve Kur’an) ile desteklemiştir. Onlara, içlerinden ırmaklar akan ve içlerinde sonsuz kalacakları cennetler verecektir. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah’ın tarafında olanlardır. İyi bilin ki; Allah’ın tarafında olanlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.

(Mücadele 22)

Seyyid Kutub Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir kavmin; babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa Allah'a ve Peygamberine düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. Allah onların kalplerine imanı yazmış ve onları katından bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedi kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın taraftarlarıdır. Muhakkak ki başarıya ulaşacak olanlar, Allah'ın taraftarlarıdır.

(Mücadele 22)

Suat Yıldırım Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir milletin, Allah'ın ve Resulünün karşısına çıkan kimseleri, isterse o kimseler babaları, evlatları, kardeşleri ve sülaleleri olsun, sevip dost edindiklerini göremezsin. İşte Allah onların kalplerine imanı nakşetmiş ve Kendi tarafından bir ruhla onları desteklemiştir. Onları, içlerinden ırmaklar akan cennetlere, hem de ebedi kalmak üzere yerleştirecektir. Allah onlardan, onlar da O'ndan razıdırlar. İşte onlar Allahın tarafında olanlardır. Ve iyi bilin ki, felaha erenler, Allah'ın tarafında yer alanlar olacaklardır.

(Mücadele 22)

Süleyman Ateş Meali:

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir milletin babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa Allah'a ve Elçisine düşman olanlarla dostluk ettiğini görmezsin. Allah onların kalblerine iman yazmış ve onları kendinden bir ruh ile (kalb nuru veya Kur'an ile) desteklemiştir. Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedi kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın hizbi (partisi)dir. Muhakkak ki başarıya ulaşacak olanlar, Allah'ın hizbidir.

(Mücadele 22)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Allah'a ve Ahiret Gününe inanıp güvenen bir topluluğun, Allah'a ve elçisine sınır koyanlarla karşılıklı sevgi bağı içinde olduklarını göremezsin. Onlar (sınır koyanlar), bunların (müminlerin) babaları, oğulları, kardeşleri veya içinde yaşadığı toplum da olsalar (bu durum) değişmez. Allah'ın kalplerine imanı yerleştirdiği, kendinden bir ruh (bir bilgi) ile desteklediği ve içinden ırmaklar akan bahçelere, hiç ölmemek üzere koyacağı kimseler onlardır. Allah onlardan razı, onlar da Allah'tan razıdır. Onlar, Allah'tan yanadırlar. Dikkatli olun; umduklarına kavuşanlar Allah'tan yana olanlardır.

(Mücadele 22)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Allah'a ve elçisine inanan bir kimsenin, babası, oğlu, kardeşi ya da yakını olsa bile, Allah'a ve elçisine karşı gelen bir kimseye sevgi beslediğini göremezsin. Çünkü Allah onların kalbine imanı yerleştirmiş ve onları vahiyle desteklemiştir. Allah onları, temelli kalacakları, içinden sular akan cennetlere yerleştirecektir. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah'tan. İşte onlar Allah'ın taraftarlarıdır ve kazanacak olanlar onlardır.

(Mücadele 22)

Şaban Piriş Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir toplumun; babaları, oğulları, kardeşleri veya yakınları dahi olsa, Allah'a ve Elçisi'ne muhalefet eden kimseler için bir sevgi beslediklerini göremezsin. İşte onlar, Allah'ın kalplerine inancı kaydettiği ve kendinden bir vahiy ile güçlendirdiği kimselerdir. Allah, onları alt tarafından ırmaklar akan ve içinde ebedi kalacakları cennetlere girdirecektir. İşte onlar Allah'ın askerleridir. Allah, onlardan razı olmuş, onlar da ondan razı olmuştur. İyi bilin ki, kurtuluşa erecek olanlar Allah'ın askerleri/taraftarlarıdır.

(Mücadele 22)

Talat Koçyiğit Meali:

Allah'a ve âhiret gününe îman eden bir kavmin, babaları, yahut oğulları, yahut kardeşleri, yahutta akrabaları bile olsalar, Allah'a ve Rasûlüne karşı gelen kimselere sevgi beslediklerini göremezsin. İşte bunlar, Allah'ın, kalblerine îmanı yazdığı ve kendinden bir rûh ile kuvvetlendirdiği kimselerdir. Onları, içinde ebediyyen kalacakları, (ağaçları) altından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır. İşte bunlar da Allah taraftarı olanlardır. Allah onlardan razı olmuştur; onlar da Allah'tan.. Haberiniz olsun ki, asıl kurtuluşa erenler de şüphesiz, Allah taraftarlarıdır.

(Mücadele 22)

Tefhimul Kuran Meali:

Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavim (topluluk) bulamazsın ki, onlar Allah'a ve Rasulü'ne karşı başkaldıran kimselere bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, isterse babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) onların kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orada ebedi olarak kalacaklardır. Allah, onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir.

(Mücadele 22)

Ümit Şimşek Meali:

Allah'a ve âhiret gününe iman eden hiçbir topluluğun, Allah'a ve Resulüne karşı çıkanlara sevgi beslediğini göremezsin—isterse onlar babaları, oğulları, kardeşleri veya aşiretleri olsun. Çünkü Allah onların kalplerine iman nasip etmiş ve kendi katından bir ruh(5) ile onları desteklemiştir. Sonra da onları, ebediyen kalmak üzere, altlarından ırmaklar akan Cennetlere yerleştirecektir. Allah onlardan, onlar da Allah'tan hoşnutturlar. İşte onlar Allah'ın taraftarlarıdır. Bilin ki, Allah'ın taraftarları, kurtuluşa erenlerin tâ kendileridir.*

(Mücadele 22)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Allah'a ve ahiret gününe inanan bir topluluğun, Allah'a ve resulüne karşı çıkanlarla sevgiye dayalı bir dostluk kurduğunu göremezsin. Bunlar onların ister babaları olsun, ister çocukları olsun, ister kardeşleri olsun, ister akrabaları olsun. Allah onların kalplerine imanı yazmış ve onları kendisinden bir ruhla desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; sürekli kalacaklardır orada. Allah onlardan hoşnut olmuştur, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır. Allah'ın hizbi işte bunlardır. Dikkat edin, Allah'ın hizbi, başarıya ulaşanların ta kendileridir!

(Mücadele 22)