67. Mülk Suresi / 28.ayet

De ki: -Diyelim ki Allah beni ve benimle beraber olan müminlerin canını aldı veya bize lütfedip ömür verdi. Peki, söyler misiniz kâfirleri o acıklı azaptan kim kurtaracak?

Bknz: (2/119)(39/19)

Mustafa Çavdar Meali

Mülk 28 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

De ki: Haber verin bana, Allah beni ve benimle beraber olanları helak etse, yahut da bize acısa bile kim kurtaRabilir kafirleri elemli azaptan?

(Mülk 28)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Mazlumların galibiyetini, İslam’ın hâkimiyetini ve sadık mü’minlerin müjde ve davetini yalan sayıp alay konusu yapanlara) De ki: “(Gerçekleri) Görme (yeteneğinizi kullanıp biraz düşünerek) söyleyin bakalım: Şayet Allah Beni ve Benimle birlikte (Hakk davada sebatla hizmet) edenleri (ecelimiz dolduğundan, zafer günlerini görmeden öldürüp) helak etse veya bize merhamet edip esirgese (ve zafere erdirse, ki her halükârda biz kazançlıyız) ; bu (her iki) durumda da kâfirleri acı ve alçaltıcı azaptan kim kurtaracaktır?”

(Mülk 28)

Abdullah Parlıyan Meali:

De ki: “Söyler misiniz, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları sizin isteğiniz üzere yok etse veya bize acıyıp ömrümüzü uzatsa, bizler razıyız ama siz kâfirleri o acıklı azaptan kim kurtaracak?”

(Mülk 28)

Adem Uğur Meali:

De ki: Allah beni ve beraberimdekileri (sizin istediğiniz üzere) yok etse veya (öyle olmayıp da) bizi esirgese, (söyleyin bakalım) inkârcıları yakıcı azaptan kurtaracak kimdir?

(Mülk 28)

Ahmet Hulusi Meali:

De ki: "Bir düşünün! Allah beni ve benimle beraber olanları helak etse ya da bize rahmet etse; hakikat bilgisini inkar edenleri feci bir azaptan kim kurtarır?"

(Mülk 28)

Ahmet Tekin Meali:

“Hiç düşündünüz mü? Beni ve benimle beraber olan mü'minleri Allah başarısız kılıp ortadan da kaldırabilir, bize merhamet edip koruyarak başarılı da kılabilir. Peki, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirleri can yakıp inleten müthiş azaptan kurtaracak olan kim?” de.

(Mülk 28)

Ahmet Varol Meali

De ki: "Ne dersiniz, eğer Allah beni ve beraberimdekileri helâk etse yahut bize merhamet ederse inkâr edenleri acıklı bir azaptan kim kurtarabilir?"

(Mülk 28)

Ali Bulaç Meali:

De ki: "Haber verir misiniz; eğer Allah, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratır ya da bizi esirgerse, (peki) bu durumda kafirleri acı bir azabtan kurtaracak olan kimdir?"

(Mülk 28)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ey Rasûlüm, o Mekke müşriklerine) de ki: “- Bana söyleyin: Allah beni ve beraberimdekileri helâk etse, yahut bize merhamet buyursa, kâfirleri acıklı bir azabdan kurtaracak kimdir? (İster biz ölelim, ister geri kalalım, kâfirleri hiç kimse azabdan kurtarmıyacaktır.)”

(Mülk 28)

Ali Rıza Sefa Meali:

De ki: "Ne sanıyorsunuz? Allah, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratsa veya bize merhamet etse; nankörlük edenleri acı bir cezadan, artık kim kurtarabilir?"

(Mülk 28)

Ali Ünal Meali:

De ki: “Allah (bize nasıl muamele ederse etsin, diyelim ki) benim ve beraberimdeki herkesin canını aldı ya da rahmetiyle muamelede bulunup, bizi işimizde başarıya ulaştırdı, söyler misiniz bana, ya kâfirleri pek acı bir azaptan kim kurtarır?”

(Mülk 28)

Bahaeddin Sağlam Meali:

De ki: “Görmüyor musunuz? Eğer Allah, beni ve benimle beraber olanları helak etse veya bize merhametiyle baksa, o zaman kâfirleri elim bir azaptan kim kurtaracak?”

(Mülk 28)

Bayraktar Bayraklı Meali:

De ki: "Hiç düşündünüz mü; Allah, beni ve benimle beraber olanları helak ederse ya da bize merhamet ederse, inkar edenleri acıklı bir azaptan kim kurtarabilir?"

(Mülk 28)

Bekir Sadak Meali:

De ki: «Allah, beni ve benimle beraber bulunanlari isterse yok eder veya isterse merhamet eder; soyleyin, bu takdirde inkarcilari, can yakici azabdan kim alikoyabilir?»

(Mülk 28)

Besim Atalay Meali:

Diyesin ki: «Ya, Allah hem beni, hem de, benim yanımda bulunanları yok edecek olursa; ya da bize acırsa; kâfirleri ağrıtıcı azaptan kimdir koruyan?»

(Mülk 28)

Celal Yıldırım Meali:

De ki: Söyler misiniz, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları yok edecek veya bize merhamet edecek olsa, ya kâfirleri elem verici azâbdan kim kurtarabilir ?

(Mülk 28)

Cemal Külünkoğlu Meali:

De ki: “(Söyleyin bakalım:) Eğer Allah, beni ve benimle beraber bulunan (inanan)ları (siz istediniz diye) yıkıma uğratsa veya bize merhamet etse, bu durumda inkârcıları acı dolu azaptan kurtaracak kimdir?”

(Mülk 28)

Diyanet İşleri Eski Meali:

De ki: "Allah, beni ve benimle beraber bulunanları isterse yok eder veya isterse merhamet eder; söyleyin, bu takdirde inkarcıları, can yakıcı azabdan kim alıkoyabilir?"

(Mülk 28)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

De ki: "Söyleyin bakalım: Diyelim ki Allah beni ve beraberimdekileri helak etti, yahut bize acıdı. Peki, ya inkarcıları elem dolu bir azaptan kim koruyacak?"

(Mülk 28)

Diyanet Vakfı Meali:

De ki: Allah beni ve beraberimdekileri (sizin istediğiniz üzere) yok etse veya (öyle olmayıp da) bizi esirgese, (söyleyin bakalım) inkârcıları yakıcı azaptan kurtaracak kimdir?

(Mülk 28)

Edip Yüksel Meali:

De ki, 'Baksanıza, ALLAH yanımdakilerle birlikte beni helak etse de, yahut bize acısa da, inkarcıları acı azaptan kim kurtarabilir?'

(Mülk 28)

Elmalılı Orjinal Meali:

De ki: Gördünüz mü? Allah beni ve beraberimdekileri helak etse yahud bize merhamet buyursa iki takdirde de kafirleri elim bir azabdan kurtaracak kimdir?

(Mülk 28)

Elmalılı Yeni Meali:

De ki: "Gördünüz mü, Allah beni ve beraberimdekileri yok etse ya da bize merhamet buyursa, iki takdirde de kafirleri elem verici azaptan kurtaracak kimdir?"

(Mülk 28)

Erhan Aktaş Meali:

De ki: "Bakın, Allah beni ve benimle birlikte olanları ister yok eder, ister merhamet eder; peki, gerçeği yalanlayan nankörleri acıklı azaptan kim koruyacak?"

(Mülk 28)

Gültekin Onan Meali:

De ki: "Haber verir misiniz; eğer Tanrı, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratır ya da bizi esirgerse, (peki) bu durumda kafirleri acı bir azabtan kurtaracak olan kimdir?"

(Mülk 28)

Hakkı Yılmaz Meali:

De ki: “Hiç düşündünüz mü? Eğer Allah beni ve benimle beraber olanları değişime/yıkıma uğratsa yahut bize merhamet etse, peki, kâfirleri; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden bu kimseleri acıklı bir azaptan kim koruyacak?”

(Mülk 28)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

De ki: “Görüşünüz nedir? (Söylesenize!) Şayet Allah beni ve beraberimdekileri helak etse ya da bize merhamet etse, kâfirleri can yakıcı azaptan kim koruyacak?”

(Mülk 28)

Harun Yıldırım Meali:

De ki: “Ne dersiniz! Allah beni ve benimle beraber olanları helak edecek olsa veya bize merhamet etse, bu durumda kâfirleri can yakıcı azaptan acaba kim kurtarabilecektir?!”

(Mülk 28)

Hasan Basri Çantay:

De ki: "Eğer Allah beni ve benimle beraber olan (mü'min) leri (arzunuz vech ile) helak eder, yahud (bizi) esirgerse ya kafirleri acıklı azabdan kurtaracak kimdir?"

(Mülk 28)

Hayrat Neşriyat Meali:

De ki: “Söyleyin bana! Eğer Allah, beni ve berâberimde bulunanları (sizin temennî ettiğiniz gibi) helâk etse (hepimizi öldürse) veya bize merhamet buyursa (da ecelimizi ertelese), artık kâfirleri (pek) elemli bir azabdan kim kurtaracak?”

(Mülk 28)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"Bana haber verin: Allah beni ve benimle birlikteki kimseleri helak etse veya bize rahmet etse, artık kâfirleri [gerçeği örtenleri] can yakıcı azaptan geçirecek kimdir?" de.

(Mülk 28)

Hüseyin Atay Meali:

De ki: "Görmüyor musunuz? Allah, beni ve benimle beraber bulunanları yok eder veya bize acır; ama inkârcıları, can yakıcı azaptan kim alıkoyabilir?"

(Mülk 28)

İbni Kesir Meali:

De ki: Beni ve benimle beraber bulunanları, Allah helak eder veya esirgerse; kafirleri, elim bir azabdan kurtaracak olan kimdir?

(Mülk 28)

İlyas Yorulmaz Meali:

Gördünüz mü? Allah beni ve benimle beraber olanları helak etse veya bizi rahmetiyle kuşatsa, peki doğruları inkar edenleri acıklı bir azaptan kim uzak tutabilir ki?

(Mülk 28)

İskender Ali Mihr Meali:

De ki: “Gördünüz mü, şâyet Allah, beni ve benimle beraber olanları helâk etse veya bize rahmet etse, bundan sonra kâfirleri elîm azaptan kim kurtarır?”

(Mülk 28)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

De ki: «Söyleyin bana, Allah beni, benimle birlik olanları ortadan kaldırabilir de, esirgiyebilir de. Ya tanımazları acıklı azaptan kurtaracak olan kimdir?»

(Mülk 28)

Kadri Çelik Meali:

De ki: “Söyleyin bakayım; eğer Allah, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratır ya da bizi esirgerse, (peki) bu durumda kâfirleri acıklı bir azaptan kurtaracak olan kimdir?”

(Mülk 28)

Mahmut Kısa Meali:

Öyleyse, ey Peygamber ve Peygamberin izinde yürüyen Müslüman! Müminleri ortadan kaldırmakla kurtulacaklarını zanneden bu inkârcıları uyararakde ki: “Bakın; eğer Allah beni ve yanımdaki diğer müminleri dâvâmızın zafere ulaştığını bize göstermeden öldürse veya bize merhamet edip uzun ve bereketli bir ömür verse bu neyi değiştirecek? Öyle veya böyle, her hâlükârda ölüp O’nun huzurunda hesaba çekilmeyecek miyiz? İşte o zaman, inkârcıları can yakıcı azaptan kim kurtaracak?”

(Mülk 28)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ümit yok. De ki; "Baksanıza, Allah beni ve yanımdakileri ister helak eder, isterse acır. Lakin; ya sizi, (küfredip inanmayan) inkarcıları bu acı azaptan kim kurtarır?"

(Mülk 28)

Mehmet Türk Meali:

(Ey Muhammed!): “Söyleyin bakalım! Eğer Allah, beni ve benimle birlikte olanları helâk etse1 ya da bizi esirgerse (sizin için ne fark eder?) Bu durumda kâfirleri acıklı azaptan kim kurtaracak?” de.*

(Mülk 28)

Muhammed Celal Şems Meali:

De ki: “Söyleyin bana! Eğer Allah beni ve beraberimdekileri yok eder veya bize lütfederse, gene (de) kâfirlere acı azap karşısında kim sığınma sağlayacak?”

(Mülk 28)

Muhammed Esed Meali:

De ki (ey Peygamber!): "Ne sanıyorsunuz? Allah isterse beni ve bana tabi olanları yok eder, isterse bize şefkatiyle rahmet eder. Peki, (siz) hakikat inkarcılarını (öteki dünyada) şiddetli azaptan koruyabilecek kimse var mı?"

(Mülk 28)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

De ki; "Söyleyin bakalım, diyelim ki, Allah beni ve yanımdakileri yok etti, ya da bizi esirgedi. Peki, ya inkarcıları acı dolu bir azaptan kim koruyacak?"

(Mülk 28)

Mustafa Çavdar Meali:

De ki: -Diyelim ki Allah beni ve benimle beraber olan müminlerin canını aldı veya bize lütfedip ömür verdi. Peki, söyler misiniz kâfirleri o acıklı azaptan kim kurtaracak?

Bknz: (2/119) - (39/19)

(Mülk 28)

Mustafa Çevik Meali:

Ey Peygamber! De ki: “Allah beni ve benimle beraber olanların canlarını alsa ya da bizleri bir süre daha şefkat ve merhametiyle yaşatsa da her halükârda mü’minler için hayır vardır. Peki, sizi şirkiniz, küfrünüz ve nankörlüğünüzden dolayı Allah’ın azabından kurtaracak kimseniz var mı?”

(Mülk 28)

Mustafa İslamoğlu Meali:

De ki: "Hiç düşündünüz mü? Allah beni ve benimle beraber olanların ölümünü takdir etse, ya da bize rahmet edip (yaşatsa: ikisi de hayırdır). Fakat (söyler misiniz), inkar edenleri acıklı bir azabın pençesinden kim kurtaracak?

(Mülk 28)

Osman Okur Meali:

De ki: “(Söyleyin bakalım:) Eğer Allah, beni ve benimle beraber bulunan (inanan)ları (siz istediniz diye) yıkıma uğratsa veya bize merhamet etse, bu durumda inkârcıları acı dolu azaptan kurtaracak kimdir?”

(Mülk 28)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

De ki: «Gördünüz mü, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları helâk etse veya bize rahmet buyursa, ya kâfirleri pek acıklı bir azabtan koruyacak kimdir?»

(Mülk 28)

Ömer Öngüt Meali:

De ki: "Söyler misiniz? Eğer Allah beni ve benimle beraber olanları öldürürse veya bize merhamet ederse, kâfirleri acı azaptan kim kurtarabilir?"

(Mülk 28)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Hiç düşündünüz mü! Allah, beni ve yanımdaki inananları, isterse yerle bir eder, isterse bize merhamet eder. Peki, can yakıcı azaptan inkârcıları kim kurtaracak!” de.

(Mülk 28)

Sadık Türkmen Meali:

DE Kİ: “Baksanıza/gördünüz mü/söyleyin bana: Allah beni ve benimle birlikte olanları helak etse/imha etse veya bize merhamet etse acaba bu durumda inkârcıları, can yakıcı azaptan kurtaracak olan kimdir?”

(Mülk 28)

Seyyid Kutub Meali:

De ki: «Allah beni ve benimle beraber bulunanları isterse yok eder veya isterse merhamet eder; söyleyin bu taktirde kâfirleri can yakıcı azaptan kim kurtarabilir?»

(Mülk 28)

Suat Yıldırım Meali:

De ki: "Söyler misiniz bana: Allah eğer beni ve beraberimdeki müminleri, ister helak eder, ister merhamet eder, ne ederse eder, peki kafirleri o acı azaptan kim kurtarır?"

(Mülk 28)

Süleyman Ateş Meali:

De ki: "Baksanıza, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları öldürse de yahut bize acısa da (fark etmez,) kafirleri acı azabdan kim kurtarabilir?"

(Mülk 28)

Süleymaniye Vakfı Meali:

De ki "Düşünsenize, Allah beni ve benimle birlikte olanları yok etse veya iyilikte bulunsa, her iki durumda da siz kafirleri acıklı azaptan kim kurtarabilir?"

(Mülk 28)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

De ki: "Allah isterse beni ve bana uyanları yok eder, isterse bize acır. Peki kâfirleri can yakıcı azaptan kim kurtarabilir, hiç düşündünüz mü?"

(Mülk 28)

Şaban Piriş Meali:

De ki: -Eğer Allah, beni ve benimle beraber olanları helak etse ya da bize merhamet etse ne dersiniz? Kafirleri acı bir azaptan kim kurtarabilir?

(Mülk 28)

Talat Koçyiğit Meali:

(Ey Muhammed!) De ki: "Bana haber verir misiniz, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları helak edecek olursa, yahut bize merhamet ederse, o acı azâbtan kâfirleri kim kurtaracak?"

(Mülk 28)

Tefhimul Kuran Meali:

De ki: «Haber verir misiniz; eğer Allah, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratır ya da bizi esirgerse, (peki) bu durumda kâfirleri acıklı bir azabtan kurtaracak olan kimdir?»

(Mülk 28)

Ümit Şimşek Meali:

De ki: Söyleyin bana, beni ve beraberimdekileri Allah helâk de etse, bize merhamet de etse, kâfirleri acı bir azaptan kim kurtaracak?

(Mülk 28)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Söyle onlara: "Diyelim ki, Allah beni ve beraberindekileri öldürdü, yahut bize acıdı. Peki, kafirleri korkunç bir azaptan kim kurtaracak?"

(Mülk 28)