77. Mürselat Suresi / 4.ayet

Hak ile batılını arasını ayırdıkça ayıranlara.

Bknz: (2/185)

Mustafa Çavdar Meali

Mürselat 4 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Gerçekle aslı olmayanı ayırt edenlere.

(Mürselat 4)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Sonra, (rahatının ve menfaatinin kölesi ve nefsani arzularının esiri olanlardan uzaklaşıp, Hakkı bâtıldan, sadıkı sahtekârdan, mü’mini münafıktan çok kesin ve keskin biçimde) ayırdıkça ayıranlara... (Mutlak doğruları ve mutlu oluşumları topluma tanıtanlara),

(Mürselat 4)

Abdullah Parlıyan Meali:

Böylece doğru ile eğriyi kesin şekilde ayıran.

(Mürselat 4)

Adem Uğur Meali:

(Hak ile batılı) birbirinden iyice ayıranlara;

(Mürselat 4)

Ahmet Hulusi Meali:

Seçip ayıranlara;

(Mürselat 4)

Ahmet Tekin Meali:

Andolsun, hak ile bâtılı birbirinden ayıranlara!

(Mürselat 4)

Ahmet Varol Meali

(Hak ile batılı kesin) bir ayırım ile ayıranlara,

(Mürselat 4)

Ali Bulaç Meali:

Böylece ayırdıkça ayıranlara,

(Mürselat 4)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Hak ile bâtılı ayıran melekler hakkı için,

(Mürselat 4)

Ali Rıza Sefa Meali:

Böylece, ayırdıkça ayıranlara!

(Mürselat 4)

Ali Ünal Meali:

Yayıp, (hak ile bâtılın) birbirinden bütünüyle ayrılmasına hizmet edenlere,

(Mürselat 4)

Bahaeddin Sağlam Meali:

İşleri birbirinden ayıran (meleklere,)

(Mürselat 4)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Birbiri ardınca gönderilenlere, görevlerine koştukça koşanlara, iyiden iyiye yayanlara, hak ile batılı ayırdıkça ayıranlara, öğüt bırakanlara, özür veya uyarıda bulunanlara yemin olsun ki, size verilen söz mutlaka gerçekleşecektir.

(Mürselat 4)

Bekir Sadak Meali:

(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile batilin arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir.

(Mürselat 4)

Besim Atalay Meali:

Seçip ayıranlara

(Mürselat 4)

Celal Yıldırım Meali:

(4-5-6-7) Kötülüğü temizlemek, yanlış yoldakileri uyarmak üzere vahiy (veya öğüt) getirip (Peygamberin kalbine) sunanlara and olsun ki, size va'dolunan elbette meydana gelecektir.

(Mürselat 4)

Cemal Külünkoğlu Meali:

3,4. Tohumları/bulutları yaydıkça yayanlara, (Hak ile batılı) birbirinden ayıranlara,

(Mürselat 4)

Diyanet İşleri Eski Meali:

1,2,3,4,5,6,7. Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır.

(Mürselat 4)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(1-7) Ard arda gönderilenlere, kasırga gibi esenlere, hakkıyla yayanlara, hakkıyla ayıranlara, özür ya da uyarı olmak üzere öğüt bırakanlara andolsun ki, uyarıldığınız (Kıyamet) mutlaka gerçekleşecektir.

(Mürselat 4)

Diyanet Vakfı Meali:

(Hak ile batılı) birbirinden iyice ayıranlara;

(Mürselat 4)

Edip Yüksel Meali:

Ayırdıkça ayıranlara,

(Mürselat 4)

Elmalılı Orjinal Meali:

Derken seçip ayıranlara

(Mürselat 4)

Elmalılı Yeni Meali:

(gerçek ile batılı) seçip ayıranlara,

(Mürselat 4)

Erhan Aktaş Meali:

Ayırdıkça ayıranlara,

(Mürselat 4)

Gültekin Onan Meali:

Böylece ayırdıkça ayıranlara,

(Mürselat 4)

Hakkı Yılmaz Meali:

1-7 Küme küme gönderilip de önüne gelenleri devirdikçe deviren, toplumları canlandırdıkça canlandıran, canlandırdıkça da hakkı bâtılı ayıran, özür veya uyarı olarak öğüt bırakan Kur’ân âyetleri kanıttır ki kesinlikle tehdit olunduğunuz, korkutulduğunuz şey, kesinlikle meydana gelecektir.

(Mürselat 4)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kesin bir şekilde ayıranlara,

(Mürselat 4)

Harun Yıldırım Meali:

Tam anlamıyla ayırd edenlere,

(Mürselat 4)

Hasan Basri Çantay:

bu suretle (hak ile baatılı) tam ma'nasiyle ayırd etmiye vaasıta olan,

(Mürselat 4)

Hayrat Neşriyat Meali:

Artık (hak ile bâtılı) ayırdıkça ayıranlara!

(Mürselat 4)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(1-7) Peş peşe gönderilenler, ardından estikçe esenler, yaydıkça yayanlar, ardından ayırdıkça ayıranlar, ardından bir özür için veya bir uyarı için¹ hatırlatmayı (zikri) atanlar delildir ki: ne vaat olunuyorsanız [size ne söz veriliyorsa] o kesinlikle ama kesinlikle gerçekleşicidir.

(Mürselat 4)

Hüseyin Atay Meali:

1-7 Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.

(Mürselat 4)

İbni Kesir Meali:

Böylece ayırdıkça ayıranlara,

(Mürselat 4)

İlyas Yorulmaz Meali:

(Doğrularla yanlışları) Ayırdıkça ayıranlara…

(Mürselat 4)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve de ayırdıkça ayıranlara (andolsun).

(Mürselat 4)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

doğru ile eğriyi ayırt ettikçe edenler hakkı için,

(Mürselat 4)

Kadri Çelik Meali:

Derken ayırdıkça ayıranlara.

(Mürselat 4)

Mahmut Kısa Meali:

Sonra hak ile bâtılı kesin hatlarla birbirinden ayıran;

(Mürselat 4)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Rakibi olanı, doğru ve yanlışı ayırdıkça ayıranlar.

(Mürselat 4)

Mehmet Türk Meali:

1,2,3,4,5,6,7. Birbiri ardınca gönderilen (melek)lere, her şeyi kökünden koparan (fırtına)lara, gerçekleri yayan (Kur’an âyet)lerine, hak ile bâtılı ayıran, gerek mazur kılmak, gerekse uyarmak için öğüt veren (Peygamber)lere yemin olsun ki; elbette size söz verilen kıyamet, kesinlikle1 kopacaktır.2*

(Mürselat 4)

Muhammed Celal Şems Meali:

(1-6) Yavaşça yürütülenleri, sonra hızla ilerleyenleri ve (mesajı) iyice yayanları, ardından (da hak ile batıl arasında) açıkça fark yaratanları ve (de) delilini (tamamlamak) veya uyarmak için (insanlara Allah’ın) kelâmını anlatanları, şahit olarak gösteriyoruz.

(Mürselat 4)

Muhammed Esed Meali:

böylece (doğru ile eğriyi) kesin şekilde ayıran,

(Mürselat 4)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Ayırdıkça ayıranlara da andolsun!

(Mürselat 4)

Mustafa Çavdar Meali:

Hak ile batılını arasını ayırdıkça ayıranlara.

Bknz: (2/185)

(Mürselat 4)

Mustafa Çevik Meali:

1-7 Allah’ın, yanlışı gideren, doğruyu ikame edip yayan, doğru ile yanlışı ayıran, öğüt ve uyarılar içeren kitaplarına ve onları getiren meleklere andolsun ki, size vadedilen Kıyamet günü mutlaka gelip çatacak.

(Mürselat 4)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Peşinden (hak ile batılı) seçip ayıranlar!

(Mürselat 4)

Osman Okur Meali:

(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere (vahiylere) ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak, için vahiy getiren (meleklere) and olsun ki, size vadedilen şey gerçekleşecek!

(Mürselat 4)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Sonra ayrılmakla ayıranlara.

(Mürselat 4)

Ömer Öngüt Meali:

(Hak ile bâtılın, hakikat ile dalâletin, doğru ile eğrinin) arasını ayırdıkça ayıranlara andolsun ki!

(Mürselat 4)

Sadık Türkmen Meali:

ayırdıkça ayıranlara,

(Mürselat 4)

Seyyid Kutub Meali:

Doğruyu eğriden kesin çizgilerle ayıranlara,

(Mürselat 4)

Suat Yıldırım Meali:

Hakla batılı, doğru ile eğriyi ayırt edenler,

(Mürselat 4)

Süleyman Ateş Meali:

Ayırdıkça ayıranlara,

(Mürselat 4)

Süleymaniye Vakfı Meali:

iyi ile kötüyü birbirinden ayıranlar[1],

1)Allah Teala şöyle buyurmuştur: "Müminler! Allah'tan çekinerek kendinizi korursanız size doğruyu yanlıştan ayırma gücü (furkan) verir, suçlarınızı örter ve sizi bağışlar. Allah'ın ikramı büyüktür." (Enfal 8/29)

(Mürselat 4)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(1-7) Peşpeşe gönderilen, fırtına gibi esen, hakikati her tarafa yayan, doğruyla yanlışı kesin olarak ayıran, mazereti ortadan kaldırmak veya uyarmak için hatırlatmada bulunan bu mesajlara andolsun ki, size söz verilen Gün, mutlaka gerçekleşecektir.

(Mürselat 4)

Şaban Piriş Meali:

Ayırdıkça ayıranlara..

(Mürselat 4)

Talat Koçyiğit Meali:

1-7 Birbiri ardınca ve iyiliklerle gönderilen, rüzgar gibi esip savuran, yaydıkça yayan, hak ile bâtılı birbirinden ayıran, kötülükleri kaldırmak ve azâb ile korkutmak için peygamberlere ilim ve hikmet getiren meleklere yemin ederim ki, size vaad olunan kıyamet mutlaka vâki olacaktır.

(Mürselat 4)

Tefhimul Kuran Meali:

Böylece ayırdıkça ayıranlara,

(Mürselat 4)

Ümit Şimşek Meali:

Ayırdıkça ayıranlara.

(Mürselat 4)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Gerektiği şekilde ayıranlara,

(Mürselat 4)