77. Mürselat Suresi / 5.ayet

Ardından bu ilahi mesajı/Kuran’ı insanlara ulaştıranlara.

Bknz: (2/159)»(2/162)(3/186)

Mustafa Çavdar Meali

Mürselat 5 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Öğütleri telkin edenlere.*

(Mürselat 5)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Ve gelecek nesillere de) Bir zikir ve öğüt (olacak eserler) bırakanlara!

(Mürselat 5)

Abdullah Parlıyan Meali:

Öğüt getirip sunan meleklere ki,

(Mürselat 5)

Adem Uğur Meali:

Öğüt telkin edenlere;

(Mürselat 5)

Ahmet Hulusi Meali:

Hatırlatıcıyı ilka edenlere (şuurda açığa çıkaran kuvveler. Mele-i Ala. Alun melekler. "İlka" da, "lika" da aynen "nefh" gibi derundan zahire ya da içten dışa doğru "şuurda" oluşan bir hal, hissediştir. Ahfa - Hafi {Sıfat tecellisi} - Sır {Esma tecellisi} - Ruh {Fuad - Esma manaları yansıtıcısı} - Kalp {Şuur} - Nefs {Bilinç} sıralamasında, Ruh'tan kalbe yansımaları anlatır. "Halife - İnsan" bu mertebelerin tamamıdır ya da bu bütünlüğe "İnsan" adı verilmiştir; denebilir. Bundan yukarısının ise dile gelip anlatılması doğru değildir, denir. Allahu alem! A. H. )!

(Mürselat 5)

Ahmet Tekin Meali:

Andolsun, vahyi, kutsal kitapları peygamberlere tebliğ edenlere, yazdıranlara, öğüt telkin edenlere!*

(Mürselat 5)

Ahmet Varol Meali

Zikri (vahyi) bırakanlara,

(Mürselat 5)

Ali Bulaç Meali:

Zikr (vahy, öğüt) bırakanlara;

(Mürselat 5)

Ali Fikri Yavuz Meali:

5,6. Hak sahiblerine özür, yahud haksızlara azab olarak vahyi peygamberlere getiren melekler hakkı için;

(Mürselat 5)

Ali Rıza Sefa Meali:

Sonunda, öğretiyi ulaştıranlara!

(Mürselat 5)

Ali Ünal Meali:

Ve böylece İlâhî vahyi taşıyanlara,

(Mürselat 5)

Bahaeddin Sağlam Meali:

5, 6. Kötülüğü önlemek yahut uyarmak için vahiy getiren meleklere andolsun ki;

(Mürselat 5)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Birbiri ardınca gönderilenlere, görevlerine koştukça koşanlara, iyiden iyiye yayanlara, hak ile batılı ayırdıkça ayıranlara, öğüt bırakanlara, özür veya uyarıda bulunanlara yemin olsun ki, size verilen söz mutlaka gerçekleşecektir.

(Mürselat 5)

Bekir Sadak Meali:

(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile batilin arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir.

(Mürselat 5)

Besim Atalay Meali:

5,6. Gerek özür, gerek kocundurma yoluyla öğüt verenlere ant olsun ki

(Mürselat 5)

Celal Yıldırım Meali:

(4-5-6-7) Kötülüğü temizlemek, yanlış yoldakileri uyarmak üzere vahiy (veya öğüt) getirip (Peygamberin kalbine) sunanlara and olsun ki, size va'dolunan elbette meydana gelecektir.

(Mürselat 5)

Cemal Külünkoğlu Meali:

5,6,7. Arındırmak ve sakındırmak için İlahi mesajı peygamberlere iletenlere andolsun ki, vaad olunduğunuz, (kıyamet) vuku bulacaktır.

(Mürselat 5)

Diyanet İşleri Eski Meali:

1,2,3,4,5,6,7. Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır.

(Mürselat 5)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(1-7) Ard arda gönderilenlere, kasırga gibi esenlere, hakkıyla yayanlara, hakkıyla ayıranlara, özür ya da uyarı olmak üzere öğüt bırakanlara andolsun ki, uyarıldığınız (Kıyamet) mutlaka gerçekleşecektir.

(Mürselat 5)

Diyanet Vakfı Meali:

5, 6. (Allah'a yönelenleri) arıtmak, (kötüleri) sakındırmak için öğüt telkin edenlere;

(Mürselat 5)

Edip Yüksel Meali:

Mesajı verenlere,

(Mürselat 5)

Elmalılı Orjinal Meali:

Sonra bir ögüt bırakanlara

(Mürselat 5)

Elmalılı Yeni Meali:

sonra bir öğüt bırakanlara,

(Mürselat 5)

Erhan Aktaş Meali:

Ve de öğüdü ulaştıranlara,

(Mürselat 5)

Gültekin Onan Meali:

Zikr (vahy, öğüt) bırakanlara;

(Mürselat 5)

Hakkı Yılmaz Meali:

1-7 Küme küme gönderilip de önüne gelenleri devirdikçe deviren, toplumları canlandırdıkça canlandıran, canlandırdıkça da hakkı bâtılı ayıran, özür veya uyarı olarak öğüt bırakan Kur’ân âyetleri kanıttır ki kesinlikle tehdit olunduğunuz, korkutulduğunuz şey, kesinlikle meydana gelecektir.

(Mürselat 5)

Harun Yıldırım Meali:

Bir öğüt bırakanlara,

(Mürselat 5)

Hasan Basri Çantay:

(5-6) kötülüğü imhaa ye, azab ile tehdide çalışan peygamberlere vahyi getiren (melek) lere,

(Mürselat 5)

Hayrat Neşriyat Meali:

5,6. Hem (tevbe edenleri) ma'zur kılmak veya (günah işleyenleri) korkutmak için(peygamberlere) zikir (vahiy) bırakanlara!

(Mürselat 5)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(1-7) Peş peşe gönderilenler, ardından estikçe esenler, yaydıkça yayanlar, ardından ayırdıkça ayıranlar, ardından bir özür için veya bir uyarı için¹ hatırlatmayı (zikri) atanlar delildir ki: ne vaat olunuyorsanız [size ne söz veriliyorsa] o kesinlikle ama kesinlikle gerçekleşicidir.

(Mürselat 5)

Hüseyin Atay Meali:

1-7 Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.

(Mürselat 5)

İbni Kesir Meali:

Zikri getirenlere,

(Mürselat 5)

İlyas Yorulmaz Meali:

Allah'ın zikrini…

(Mürselat 5)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve de zikri ilka edenlere (andolsun).

(Mürselat 5)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

gönül bilgisi getirenler hakkı için,

(Mürselat 5)

Kadri Çelik Meali:

Zikri (vahyi) ilka edenlere.*

(Mürselat 5)

Mahmut Kısa Meali:

Ve ardından, bir öğüt ve hatırlatmada bulunan;

(Mürselat 5)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(5-6) Söz, öğüt bırakanlar, özür yahut uyarı bırakanlar.

(Mürselat 5)

Mehmet Türk Meali:

1,2,3,4,5,6,7. Birbiri ardınca gönderilen (melek)lere, her şeyi kökünden koparan (fırtına)lara, gerçekleri yayan (Kur’an âyet)lerine, hak ile bâtılı ayıran, gerek mazur kılmak, gerekse uyarmak için öğüt veren (Peygamber)lere yemin olsun ki; elbette size söz verilen kıyamet, kesinlikle1 kopacaktır.2*

(Mürselat 5)

Muhammed Celal Şems Meali:

(1-6) Yavaşça yürütülenleri, sonra hızla ilerleyenleri ve (mesajı) iyice yayanları, ardından (da hak ile batıl arasında) açıkça fark yaratanları ve (de) delilini (tamamlamak) veya uyarmak için (insanlara Allah’ın) kelâmını anlatanları, şahit olarak gösteriyoruz.

(Mürselat 5)

Muhammed Esed Meali:

ve sonra bir öğüt ve hatırlatmada bulunan,

(Mürselat 5)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Ve bir öğüt bırakanlara da andolsun!

(Mürselat 5)

Mustafa Çavdar Meali:

Ardından bu ilahi mesajı/Kuran’ı insanlara ulaştıranlara.

Bknz: (2/159)»(2/162) - (3/186)

(Mürselat 5)

Mustafa Çevik Meali:

1-7 Allah’ın, yanlışı gideren, doğruyu ikame edip yayan, doğru ile yanlışı ayıran, öğüt ve uyarılar içeren kitaplarına ve onları getiren meleklere andolsun ki, size vadedilen Kıyamet günü mutlaka gelip çatacak.

(Mürselat 5)

Mustafa İslamoğlu Meali:

derken (insanı) tarifsiz (güzellikte) bir öğütle buluşturanlar;

(Mürselat 5)

Osman Okur Meali:

(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere (vahiylere) ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak, için vahiy getiren (meleklere) and olsun ki, size vadedilen şey gerçekleşecek!

(Mürselat 5)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Sonra bir öğüt bırakanlara.

(Mürselat 5)

Ömer Öngüt Meali:

(Kalplerde) Allah'ın zikrini uyandıranlara andolsun ki!

(Mürselat 5)

Ömer Sevinçgül Meali:

İbretler bırakanlara,

(Mürselat 5)

Sadık Türkmen Meali:

bir hatırlatma bırakanlara;

(Mürselat 5)

Seyyid Kutub Meali:

İlahi mesajı peygamberlere iletenlere andolsun.

(Mürselat 5)

Suat Yıldırım Meali:

(5-6) Hak sahiplerine özür, yahut haksızlara tehdit olarak vahyi getiren melekler hakkı için:

(Mürselat 5)

Süleyman Ateş Meali:

Öğüt bırakanlara:

(Mürselat 5)

Süleymaniye Vakfı Meali:

ve arkalarında doğru bir bilgi bırakanlar[1]; işte bütün bu kişiler önemlidir.

1)İlk ayetlerindeki kelimeleri, tefsir bilginleri meleklerin veya rüzgarın özelliği saymışlardır. Allah'ın yaptığı yeminler, bir şeyin önemini ortaya koymak içindir. Ayetler böyle tefsir edilince yeminlerin bir anlamı kalmaz. Kur'an, insanlara indiğinden o kelimeler, bazı kişilerin önemini göstermeli ki herkes dersini alsın. Bize göre onlar, kadın erkek her insanı içine alan النفوس =en-nüfus yani kişiler sözünün sıfatıdır; başkası uygun düşmez..

(Mürselat 5)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(1-7) Peşpeşe gönderilen, fırtına gibi esen, hakikati her tarafa yayan, doğruyla yanlışı kesin olarak ayıran, mazereti ortadan kaldırmak veya uyarmak için hatırlatmada bulunan bu mesajlara andolsun ki, size söz verilen Gün, mutlaka gerçekleşecektir.

(Mürselat 5)

Şaban Piriş Meali:

Uyarıyı/zikri ulaştıranlara..

(Mürselat 5)

Talat Koçyiğit Meali:

1-7 Birbiri ardınca ve iyiliklerle gönderilen, rüzgar gibi esip savuran, yaydıkça yayan, hak ile bâtılı birbirinden ayıran, kötülükleri kaldırmak ve azâb ile korkutmak için peygamberlere ilim ve hikmet getiren meleklere yemin ederim ki, size vaad olunan kıyamet mutlaka vâki olacaktır.

(Mürselat 5)

Tefhimul Kuran Meali:

Zikr (vahy, öğüt) bırakanlara;

(Mürselat 5)

Ümit Şimşek Meali:

5,6. Özür veya uyarı olsun diye zikri ulaştıranlara.(2)*

(Mürselat 5)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Öğüt ulaştıranlara/Kur'an'ı ulaştıranlara,

(Mürselat 5)