83. Mutaffifin Suresi / 17.ayet

Sonra da kendilerine “Yalana sarılıp inanmadığınız cehennem işte budur” denilecek.

Bknz: (32/12)»(32/14)(45/34)»(45/35)

Mustafa Çavdar Meali

Mutaffifin 17 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Sonra denir ki: İşte buydu yalanladığınız.

(Mutaffifin 17)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Ve kendilerine “işte yalanladığınız gerçek budur” denilecektir.

(Mutaffifin 17)

Abdullah Parlıyan Meali:

sonra onlara: “İşte sizin yalan saydığınız budur” denilecek.

(Mutaffifin 17)

Adem Uğur Meali:

Sonra onlara: "İşte yalanlamış olduğunuz (cehennem) budur" denilir.

(Mutaffifin 17)

Ahmet Hulusi Meali:

Sonra: "İşte bu, yalanladığınız şeydir" denilir.

(Mutaffifin 17)

Ahmet Tekin Meali:

Dahası, onlara: “- İşte bu, dünyada yalanlayıp durduğunuz azaptır.” denilecek.

(Mutaffifin 17)

Ahmet Varol Meali

Sonra: "İşte bu yalanlamakta olduğunuz şeydir" denir.

(Mutaffifin 17)

Ali Bulaç Meali:

Sonra onlara: "İşte sizin yalanladığınız (şey) budur" denir.

(Mutaffifin 17)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Sonra (onlara) şöyle denilecek: “- İşte (dünyada) inkâr etmiş olduğunuz (azab) budur.”

(Mutaffifin 17)

Ali Rıza Sefa Meali:

Sonra, şöyle denilecek: "İşte, yalanladığınız budur!"

(Mutaffifin 17)

Ali Ünal Meali:

Sonra da kendilerine, “İşte”, denecektir, “(dünyada iken) yalanlayıp durduğunuz gerçek!”

(Mutaffifin 17)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Sonra “İşte yalanladığınız azap budur!” denilecektir.

(Mutaffifin 17)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Sonra onlar cehenneme gireceklerdir. Sonra kendilerine, "İşte yalanladığınız budur" denilecektir.

(Mutaffifin 17)

Bekir Sadak Meali:

Sonra da: «Yalanlayip durdugunuz iste budur» denecektir.

(Mutaffifin 17)

Besim Atalay Meali:

Sonra denir: «Hani ya siz bunları yalanlamış idiniz!»

(Mutaffifin 17)

Celal Yıldırım Meali:

Sonra da, «İşte yalanlamakta olduğunuz şey budur!» denilecek.

(Mutaffifin 17)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Sonra (onlara) şöyle denilecek: “İşte (dünyada) inkâr etmiş olduğunuz (azap) budur.”

(Mutaffifin 17)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Sonra da: "yalanlayıp durduğunuz işte budur" denecektir.

(Mutaffifin 17)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Sonra da onlara, "Yalanlamakta olduğunuz işte budur" denecektir.

(Mutaffifin 17)

Diyanet Vakfı Meali:

Sonra onlara: «İşte yalanlamış olduğunuz (cehennem) budur» denilir.

(Mutaffifin 17)

Edip Yüksel Meali:

'Yalanlamakta olduğunuz şey işte budur' denir.

(Mutaffifin 17)

Elmalılı Orjinal Meali:

Sonra da denecek: işte bu, sizin o tekzib edip durduğunuz

(Mutaffifin 17)

Elmalılı Yeni Meali:

Sonra da onlara: "İşte bu, sizin yalanlayıp durduğunuz!" denilecek.

(Mutaffifin 17)

Erhan Aktaş Meali:

Sonra da: "İşte bu yalanlayıp durduğunuz şeydir." denecek.

(Mutaffifin 17)

Gültekin Onan Meali:

Sonra onlara: "İşte sizin yalanladığınız (şey) budur" denir.

(Mutaffifin 17)

Hakkı Yılmaz Meali:

Sonra da: “İşte bu, kendisini yalanlayıp durduğunuz şeydir” denilir.

(Mutaffifin 17)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Sonra (onlara:) “Bu, sizin yalanladığınız şeydir.” denir.

(Mutaffifin 17)

Harun Yıldırım Meali:

Sonra onlara: “İşte yalanladığınız budur.” denir.

(Mutaffifin 17)

Hasan Basri Çantay:

Sonra da (onlara) "İşte (bu azab) sizin yalan saymakda devam etdiğiniz şeydir" denilecek.

(Mutaffifin 17)

Hayrat Neşriyat Meali:

Sonra da (onlara): “İşte kendisini yalanlamakta olduğunuz (azab), budur!” denilecektir.

(Mutaffifin 17)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Sonra "Bu, kendisini yalanlamakta olduğunuz [şeydir]" denilir.

(Mutaffifin 17)

Hüseyin Atay Meali:

16-17 Sonra doğrusu onlar, alevli ateşe yaşlanacaklardır. Sonra da "Yalanlayıp durduğunuz işte budur" denecektir.

(Mutaffifin 17)

İbni Kesir Meali:

Sonra da onlara; yalanlayıp durduğunuz işte budur, denilecektir.

(Mutaffifin 17)

İlyas Yorulmaz Meali:

Sonra onlara “İşte bu, daha önce yalanladığınız ateş” denilecek.

(Mutaffifin 17)

İskender Ali Mihr Meali:

Sonra onlara: “Bu, sizin kendisini yalanladığınız şeydir.” denilir.

(Mutaffifin 17)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Sonra onlara denilecek: «İşte sizin yalan saydığınız!»

(Mutaffifin 17)

Kadri Çelik Meali:

Sonra onlara, “İşte sizin yalanlamakta olduğunuz budur” denir.

(Mutaffifin 17)

Mahmut Kısa Meali:

Ve o zaman onlara, “İşte, sizin yalanlayıp durduğunuz cehennem budur! Haydi, yaptığınız kötülüklerin cezasını şimdi tadın!” denilecek.

(Mutaffifin 17)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Fersiz hallerine "Yalanladığınız işte cehennem" denir onlara.

(Mutaffifin 17)

Mehmet Türk Meali:

Sonra da onlara: “İşte bu, yalanlayıp durduğunuz (cehennem)dir.” denilecek.

(Mutaffifin 17)

Muhammed Celal Şems Meali:

Ardından (onlara,) “Hep yalanladığınız, işte budur,” denilecek.

(Mutaffifin 17)

Muhammed Esed Meali:

ve kendilerine, "Bu, işte sizin yalanlamaya düşkün olduğunuz (şey)dir!" denilecek.

(Mutaffifin 17)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Sonra onlara; "İşte bu, yalanladığınız şeydir!" denecektir.

(Mutaffifin 17)

Mustafa Çavdar Meali:

Sonra da kendilerine "Yalana sarılıp inanmadığınız cehennem işte budur" denilecek.

Bknz: (32/12)»(32/14) - (45/34)»(45/35)

(Mutaffifin 17)

Mustafa Çevik Meali:

1-17 Yazıklar olsun ölçüp tartarken hile yapanlara!... Onlar insanlardan bir şey alırken tam olarak ölçüp tartılmasını isterler fakat kendileri başkaları için ölçüp tartarken hile yaparak eksik ölçüp tartarlar. Onlara yeniden diriltildiklerinde yaptıklarının hesabının sorulacağı bildirilmesine rağmen, buna yürekten inanmamakta, yaptıklarının yanlarına kâr kalacağını sanmaktalar. Gerçek hiç de onların sandığı gibi değil, yaptıklarının kayıtları Siccin’de tutulmaktadır. Bugüne kadar sana ne olduğunu bildirmediğimiz Siccin’in ne olduğunu elbette ki bilemezdin. O, Allah’ın âyetleri ile yapılan uyarıları umursamayıp inanmayan ve ona göre davranmayanların, yaptıkları her şeyin eksiksiz kayıt altına alındığı, silinmez, yok olmaz defterlerinin adıdır. İnanmadıkları Hesap Günü gelip de, kayıtlarının tutulduğu defterleri önlerine konulanların o gün vay hallerine. Allah’ı layıkıyla tanımak istemeyenler Hesap Günü’nün gerçekleşeceğine inanmazlar. Onlara Allah’ın âyetleri ne zaman tebliğ edilip de doğru olana davet edilseler, “Bunlar hep eskilerin masalları” derler. Gerçekleri kabul etmemekte inatla direnmeleri sebebi ile onların vicdanları körelmiş, kalpleri katılaşıp kararmış, pas tutmuştur. Elbette ki böyleleri, Rablerinin şefkat ve merhametinden yoksun kalacak, yaptıklarının karşılığı olarak azap ile cezalandırılmak üzere ateşe girecekler ve kendilerine, “İşte dünyada uyarılmanıza rağmen inanmadığınız cehennem burasıdır.” denilecek.

(Mutaffifin 17)

Mustafa İslamoğlu Meali:

sonra kendilerine denilecek ki: "işte sizin yalanlamayı adet edindiğiniz hakikat budur".

(Mutaffifin 17)

Osman Okur Meali:

Sonra da: "Yalanlayıp durduğunuz işte budur" denecektir.

(Mutaffifin 17)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Sonra denilir ki: «İşte bu, sizin kendisini yalanladığınız şeydir.»

(Mutaffifin 17)

Ömer Öngüt Meali:

Sonra da onlara: "İşte yalanlayıp durduğunuz şey budur!" denilecektir.

(Mutaffifin 17)

Ömer Sevinçgül Meali:

Sonra da kendilerine, “İşte bu! Siz onu yalanlamıştınız!” denilecek.

(Mutaffifin 17)

Sadık Türkmen Meali:

Sonra: “Yalanlıyor olduğunuz şey, işte budur!” denilir.

(Mutaffifin 17)

Seyyid Kutub Meali:

Sonra da onlara: «İşte bu, yalanlayıp durduğunuz şeydir» denilecek.

(Mutaffifin 17)

Suat Yıldırım Meali:

Sonra kendilerine: "İşte size yalan saydığınız cehennem!" denilir.

(Mutaffifin 17)

Süleyman Ateş Meali:

Sonra da: "İşte yalanlamakta olduğunuz şey budur!" denilecektir.

(Mutaffifin 17)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sonra onlara şöyle denecektir: "İşte sizin yalan saydığınız budur."

(Mutaffifin 17)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Onlara: "İşte bu, sizin yalanladığınız şey" denecek.

(Mutaffifin 17)

Şaban Piriş Meali:

Sonra da onlara denilecek ki: -Bu yalanlamış olduğunuz şeydir.

(Mutaffifin 17)

Talat Koçyiğit Meali:

Daha sonra da onlara denilecektir ki: "İşte sizin yalanlayıp durduğunuz şey budur".

(Mutaffifin 17)

Tefhimul Kuran Meali:

Sonra onlara: «İşte sizin yalanlamakta olduğunuz budur» denir.

(Mutaffifin 17)

Ümit Şimşek Meali:

Sonra da onlara “İşte budur yalanladığınız şey!” denecektir.

(Mutaffifin 17)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Sonra da: "İşte budur, o yalanlamakta olduğunuz şey!" denilecektir.

(Mutaffifin 17)