27. Neml Suresi / 16.ayet

Süleyman da Davud’un yerine geçti. Dedi ki; “Ey insanlar! Bize kuşların mantığı öğretildi ve her konuda bilgi verildi. İşte bu, Allah’ın büyük bir lütfudur.”

Bknz: (38/18)»(38/39)

Mustafa Çavdar Meali

Neml 16 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve Süleyman, Davud'un mirasçısı oldu ve ey insanlar dedi, bize kuşdili öğretildi ve her şeye ait bilgi verildi bize; şüphe yok ki bu, elbette apaçık bir lütuf ve ihsandır.*

(Neml 16)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Hz.) Süleyman (babası) Davud'a mirasçı oldu ve dedi ki: “Ey insanlar, bize kuşların konuşma-dili (mantıkut-tayr = sinyallerle haberleşme) öğretildi ve bize her şeyden (bol bir nimet) verildi. Gerçekten bu, apaçık bir üstünlüktür (ve Allah’ın faziletidir) .”

(Neml 16)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve bu bakımdan Süleyman, Davud'un gerçek varisi idi. Öyle ki O, şöyle derdi: “Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi, güzel ve iyi şeylerin hepsinden bolca verildi. Bu bize Allah'ın apaçık bir lütfudur.”

(Neml 16)

Adem Uğur Meali:

Süleyman Davud'a vâris oldu ve dedi ki: Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi ve bize her şeyden (nasip) verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur.

(Neml 16)

Ahmet Hulusi Meali:

Süleyman, Davud'a varis oldu ve dedi ki: "Ey insanlar... Bize Mantık-at Tayr (kuşdili - insan dışındaki canlılarla iletişim özelliği) öğretildi; (böylece) bize her şeyden (bilgi alma nasibi) verildi... Muhakkak ki bu, apaçık lütuftur!"

(Neml 16)

Ahmet Tekin Meali:

Süleyman Dâvûd'a varis olup, onun yerine geçti. Süleyman: “Ey insanlar, bize kuş dili öğretildi. Bize her şeyden nasip verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur.” dedi.

(Neml 16)

Ahmet Varol Meali

Süleyman Davud'a mirasçı oldu ve dedi ki: "Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve bize her şeyden (bolca) verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur."

(Neml 16)

Ali Bulaç Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve dedi ki: "Ey insanlar, bize kuşların konuşma dili öğretildi ve bize her şeyden (bol bir nimet) verildi. Gerçekten bu, apaçık bir üstünlüktür."

(Neml 16)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Süleyman, (babası) Davûd'a vâris oldu (onun nübüvvet ve ilmi kendisine geçti) de dedi ki: “- Ey insanlar, bize kuş dili öğretildi; hem de bize her şeyden (bütün nimetlerden) verildi. Şüphesiz ki bu, açık bir üstünlüktür.”

(Neml 16)

Ali Rıza Sefa Meali:

Ve Süleyman, Davut'a kalıtçı oldu. Şöyle dedi: "Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve bize her şeyden verildi. Aslında, işte bu, apaçık bir lütuftur!"[306]

306)İşte, bir bilgi ayeti: Kuşların kendi aralarında bir anlaşma dili kullandıkları, yapılan araştırmalarla kesin olarak anlaşılmıştır. Kuşlar, çıkardıkları sesler ve beden dilleri aracılığıyla iletişim sağlarlar. Yönlerini şaşırmadan çok uzak yerlere gidebilme ve tekrar aynı yerlere dönebilme yetenekleri, uçuş düzenleri ve gelişmiş takım anlayışına örnek olan edimleri ise nasıl yaptıkları anlaşılamayan ve insanlara olağanüstü gelen özellikleridir.

(Neml 16)

Ali Ünal Meali:

Süleyman Davud’a vâris oldu. O, (Allah’ın lütuflarını insanlara şöyle) ilan ederdi: “Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve bize (Allah’ın kullarına bahşedeceği) her şeyden bir nasip verildi. Şüphesiz bu, başka değil, apaçık bir lütuftur.”

(Neml 16)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve Süleyman, Davud’a varis oldu. “Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi, her şeyden bize bir nasip verildi. Şüphesiz bu, apaçık bir üstünlüktür” dedi.

(Neml 16)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve şöyle dedi: "Ey insanlar!Bize kuşların dili öğretildi ve bize her şeyden biraz verildi. Şüphesiz bu apaçık bir lütuftur."

(Neml 16)

Bekir Sadak Meali:

Suleyman Davud'a varis oldu: «Ey insanlar! Bize kus dili ogretildi ve bize herseyden bolca verildi. Dogrusu bu apacik bir lutuftur» dedi.

(Neml 16)

Besim Atalay Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu, dedi ki: «Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretilmiştir, bize her şey verildi, işte, açık bir erdem budur»

(Neml 16)

Celal Yıldırım Meali:

Ve Süleyman (babası) Davud'a (hem peygamberlik, hem hükümdarlıkta) vâris oldu da ; «Ey insanlar !» dedi, «bize kuş dili öğretildi ve bize (insanları idare edip yönetme hususunda) her şey verildi. Şüphesiz ki bu apaçık ortada (gözle görülebilen) bir üstünlüktür..»

(Neml 16)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Süleyman, Davud'un yerine geçince dedi ki: “Ey insanlar! Bize kuşdili öğretildi ve her şey bolca verildi, kuşku yok ki, bu apaçık bir lütuftur.”

(Neml 16)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Süleyman Davud'a varis oldu: "Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi ve bize herşeyden bolca verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur" dedi.

(Neml 16)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Süleyman, Davud'a varis oldu ve, "Ey insanlar, bize kuş dili öğretildi ve bize her şey verildi. Şüphesiz bu, apaçık bir lütuftur" dedi.

(Neml 16)

Diyanet Vakfı Meali:

Süleyman Davud'a vâris oldu ve dedi ki: Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi ve bize her şeyden (nasip) verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur.  *

(Neml 16)

Edip Yüksel Meali:

Süleyman Davud'a varis oldu. Dedi ki, 'Ey halk, bize kuşların dilini anlamak öğretildi ve bize her şeyden verildi. Bu apaçık bir lütuftur.'

(Neml 16)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ve Süleyman Davuda varis olup ey nas, didi: bize mantıkuttayr (kuş dili) ta'lim buyuruldu, hem bize her şeyden verildi, şübhesiz ki bu her halde o fazlı mübin

(Neml 16)

Elmalılı Yeni Meali:

Ve Süleyman Davud'un yerine geçip dedi ki: "Ey insanlar, bize kuş dili öğretildi ve bize herşeyden verildi. Şüphesiz ki bu apaçık bir lütufdur."

(Neml 16)

Erhan Aktaş Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu[1]. Süleyman: "Ey insanlar! Bize kuşdili öğretildi[2]. Bize her şeyden verildi. Bu apaçık ilahi bir armağandır." dedi.

1)Davut'tan sonra onun yerine geçti.
2)Ses ve hareketlerinden ne demek istedikleri öğretildi.

(Neml 16)

Gültekin Onan Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve dedi ki: "Ey insanlar, bize kuşların konuşma dili öğretildi ve bize her şeyden (bol bir nimet) verildi. Gerçekten bu, apaçık bir üstünlüktür."

(Neml 16)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve Süleymân Dâvûd'a vâris oldu. Ve Süleymân: “Ey insanlar! Bize kuşların mantığı [seslerinden, davranışlarından anlam çıkarma] öğretildi ve bize her şeyden verildi” dedi. –Doğrusu bu apaçık bir armağandır.–

(Neml 16)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Süleyman, Davud’a vâris olup (yerine geçti). Dedi ki: “Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi ve her şeyden bize verildi. Şüphesiz ki bu, (evet bu,) apaçık bir ihsan ve lütuftur.”

(Neml 16)

Harun Yıldırım Meali:

Süleyman Davud'a vâris oldu ve dedi ki: Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi ve bize her şeyden (nasip) verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur.

(Neml 16)

Hasan Basri Çantay:

Süleyman Davuda mirascı oldu. Dedi ki: "Ey insanlar, bize kuşların dili öğretildi. Bize her şeyden (behre) verildi. Şübhesiz ki bu, apaçık bir üstünlüğün ta kendisidir".

(Neml 16)

Hayrat Neşriyat Meali:

Süleymân da, Dâvûd'a vâris oldu ve dedi ki: “Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve bize herşeyden verildi.(1) Doğrusu bu, gerçekten apaçık lütuftur.”*

(Neml 16)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve "Ey insanlar! Bize, kuşun konuşması(dili) öğretildi ve bize her şeyden [bir pay] verildi. Gerçekten bu, apaçık ikramını ta kendisidir." dedi.

(Neml 16)

Hüseyin Atay Meali:

Süleyman Davud'a vâris oldu ve: "Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi ve bize her şeyden verildi. Doğrusu bu apaçık bir erdemliliktir" dedi.

(Neml 16)

İbni Kesir Meali:

Süleyman da Davud'a varis oldu ve dedi ki: Ey insanlar; bize, kuş dili öğretildi. Ve bize, her şeyden bolca verildi. Doğrusu bu; apaçık bir lutuftur.

(Neml 16)

İlyas Yorulmaz Meali:

Süleyman Davud'a mirasçı olmuş, Süleyman “Ey insanlar! Bize kuşlardan istifade etme bilgisi öğretilmiş ve her şeyden bir parça verilmiştir. Elbetteki bu apaçık Allah'ın bir lütfu dur” demişti.

(Neml 16)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve Süleyman (a.s), Dâvud (a.s)’a varis oldu. Ve: "Ey insanlar! Kuş dili bize öğretildi. Bize herşeyden verildi. Muhakkak ki bu, apaçık bir fazldır." dedi.

(Neml 16)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Süleyman Davud'un yerine geçti. Dedi: «Ey insanlar! Bana kuşların dili öğretildi. Bana vergilerin her türlüsü de verildi. İşte bu, en büyük bağıştır.»

(Neml 16)

Kadri Çelik Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve dedi ki: “Ey insanlar! Bize kuşların konuşma dili öğretildi ve bize her şeyden (bol bir nimet) verildi. Hiç şüphesiz bu, apaçık olan bir üstünlüktür.”

(Neml 16)

Mahmut Kısa Meali:

Süleyman, babasının ölümünün ardından onun yolunu izleyerek Davud’un mirasçısı oldu. Kendisine öyle muhteşem bir güç verilmişti ki, “Ey insanlar!” diyordu, “Bize kuşların dili ve diğer bütün varlıklarla iletişim kurma tekniği öğretildi ve her konuda bilgi, beceri ve imkânlar verildi bize. Doğrusu bu, bize Allah tarafından bahşedilmişapaçık bir lütuftur.

(Neml 16)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

"Nasip verildi her şeyden bize, kuşların dili öğretildi, Ey insanlar! Bu apaçık bir lütuftur." Eh Süleyman, Davut'a varis olduktan (sonra ilim ve ihsan hakkında böyle) demiştir.

(Neml 16)

Mehmet Türk Meali:

Süleyman, Dâvût’un yerine geçti ve: “Ey insanlar! Bize kuşdili öğretildi ve bize her şeyden1 (bolca) verildi. Kesinlikle bu, apaçık bir lütuftur.” dedi.*

(Neml 16)

Muhammed Celal Şems Meali:

Süleyman, Davud’a vâris oldu ve dedi ki: “Ey insanlar, bize kuşların dili öğretildi ve (lüzumlu) her şey (ile ilgili bilgi) bahşedildi. Şüphesiz bu, apaçık bir lütuftur.”

(Neml 16)

Muhammed Esed Meali:

Ve (bu bakımdan) Süleyman Davud'un (gerçek) varisi idi; öyle ki, o şöyle derdi: "Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi; (güzel ve iyi) şeylerin hepsinden (cömertçe) bahşedildi; bu (bize Allah'ın) apaçık bir lütfudur!"

(Neml 16)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve şöyle dedi; "Ey insanlar, bize kuşların dili öğretildi ve bize her şeyden bir pay verildi. Kuşkusuz bu, apaçık sunumun ta kendisidir."

(Neml 16)

Mustafa Çavdar Meali:

Süleyman da Davud’un yerine geçti. Dedi ki; “Ey insanlar! Bize kuşların mantığı öğretildi ve her konuda bilgi verildi. İşte bu, Allah’ın büyük bir lütfudur.”

Bknz: (38/18)»(38/39)

(Neml 16)

Mustafa Çevik Meali:

Süleyman, babası Davud’dan sonra hükümdarlık makamına geçti ve kavmine şöyle seslendi: “Ey kavmim! Bize kuşların seslerinin ne anlama geldiği, onlarla anlaşabilme yeteneği ve bununla birlikte insanların yaratılış sebeplerinin bilgisi de bahşedildi. Bunlar Allah’ın apaçık lütuflarıdır.”

(Neml 16)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Ve Süleyman Davud'a varis oldu; ve "Ey insanlar!" diye seslendi, "Bize kuşların mantığı öğretildi; ve bize bu alanda (gerekli olan) her şey bahşedildi; elbet bu, işte budur Allah'ın apaçık lütfu.

(Neml 16)

Osman Okur Meali:

Süleyman Davud'a varis oldu: "Ey insanlar! Bize kuşların mantığı öğretildi (veya dili) ve bize her şeyden bolca verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur" dedi.

(Neml 16)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve Süleyman Dâvud'a vâris oldu ve dedi ki: «Ey Nâs! Bize her kuşun dili öğretildi ve bize her şeyden verildi. Şüphe yok ki bu, elbette bu, apaçık bir inayettir.»

(Neml 16)

Ömer Öngüt Meali:

Süleyman Davut'a vâris oldu ve dedi ki: “Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi ve bize her şeyden bolca verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur. ”

(Neml 16)

Ömer Sevinçgül Meali:

Süleyman, Davud’a mirasçı oldu. “Ey insanlar!” dedi, “Bize kuş dili öğretildi. Her nimetten bolca pay verildi. Doğrusu, bu apaçık bir lütuftur.”

(Neml 16)

Sadık Türkmen Meali:

Süleyman Davud’a mirasçı oldu. Dedi ki: “Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve bize herşeyden bol miktarda verildi. Şüphesiz bu apaçık bir bağıştır!”

(Neml 16)

Seyyid Kutub Meali:

Süleyman, Davud'un yerine geçince dedi ki: «Ey insanlar, bize kuş dili öğretildi ve her şey bol bol verildi, kuşku yok ki, bu apaçık bir lütuftur.»

(Neml 16)

Suat Yıldırım Meali:

Süleyman Davud'a varis oldu ve "Ey insanlar, bize kuşların dili öğretildi ve daha her şeyden bolca nasip verildi. Gerçekten bunlar aşikar lütuflardır." dedi.

(Neml 16)

Süleyman Ateş Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve dedi ki: "Ey insanlar, bize kuşların dili öğretildi. Ve bize her şeyden (bolca) bir pay verildi. İşte bu, açık bir lutuftur."

(Neml 16)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Süleyman Davud'un yerine geçti. Dedi ki; "Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve her şeyden verildi. İşte bu,apaçık üstünlüktür.

(Neml 16)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Süleyman, Davud'un yerine geçti. "Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve her şeyden bol bol verildi. Doğrusu bu, apaçık bir lütuftur" dedi.

(Neml 16)

Şaban Piriş Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı olmuş ve: -Ey insanlar, bize kuşların dili öğretildi ve bize her şey verildi, demişti. İşte bu apaçık bir lütuftur.

(Neml 16)

Talat Koçyiğit Meali:

Süleyman, Davud'a vâris olmuş ve demişti ki: "Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve her şey verildi. İşte bu, apaçık bir lûtuftur."

(Neml 16)

Tefhimul Kuran Meali:

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve dedi ki: «Ey insanlar, bize kuşların konuşma dili öğretildi ve bize her şeyden (bol bir nimet) verildi. Hiç şüphesiz bu, apaçık olan bir üstünlüktür.»

(Neml 16)

Ümit Şimşek Meali:

Davud'a vâris olduğunda, Süleyman “Ey insanlar,” dedi. “Bize kuş dili öğretildi ve herşeyden bir nasip verildi. Bu ise apaçık bir lütuftur.”

(Neml 16)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve şöyle dedi: "Ey insanlar, bize kuşların dili öğretildi ve bize herşeyden biraz verildi. Kuşkusuz bu, apaçık lütfun ta kendisidir."

(Neml 16)