27. Neml Suresi / 79.ayet

Öyleyse sen sadece Allah’a dayanıp güven! Çünkü sen, doğruluğu apaçık ve kesin bir hakikat/Kuran üzeresin.

Bknz: (2/213)(5/48)(33/45)»(33/48)

Mustafa Çavdar Meali

Neml 79 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve artık dayan Allah'a, şüphe yok ki sen, apaçık gerçek yoldasın.

(Neml 79)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Öyle ise) Sen, artık Allah'a tevekkül et; çünkü gerçekten Sen apaçık olan Hakk üzerindesin.

(Neml 79)

Abdullah Parlıyan Meali:

Öyleyse, yalnızca Allah'a güven ve dayan, şüphesiz ki sen, apaçık gerçek yoldasın.

(Neml 79)

Adem Uğur Meali:

O halde sen Allah'a güvenip dayan. Çünkü sen apaçık hakikat üzeresin.

(Neml 79)

Ahmet Hulusi Meali:

O halde Allah'a tevekkül et! Muhakkak ki sen apaçık hakikat üzeresin.

(Neml 79)

Ahmet Tekin Meali:

O halde, Allah'a dayanıp güven, işlerini Allah'a havale et. Sen Allah, insan, kâinat ilişkilerini ve ilâhî düzeni açıklayan apaçık hak dininin tebliğ ile sorumlusu, öğretmeni, yaşayanı ve uygulayıcısın.

(Neml 79)

Ahmet Varol Meali

Allah'a güven. Çünkü sen apaçık bir gerçek üzeresin.

(Neml 79)

Ali Bulaç Meali:

Sen, artık Allah'a tevekkül et; çünkü sen apaçık olan hak üzerindesin.

(Neml 79)

Ali Fikri Yavuz Meali:

O halde (Ey Rasûlüm), Allah'a tevekkül et; çünkü sen apaçık bir hak üzerindesin.

(Neml 79)

Ali Rıza Sefa Meali:

Artık, Allah'a güven. Aslında, sen, apaçık gerçek üzerindesin.

(Neml 79)

Ali Ünal Meali:

O halde sen Allah’a dayan ve güven. Şüphesiz sen, hakkında ne en küçük bir şüphe ne de bir gizlisi bulunan apaçık gerçeğin üzerindesin.

(Neml 79)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Sen, artık Allah’a tevekkül et. Şüphesiz sen, apaçık, hak olan bir yol üzeresin.

(Neml 79)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Rasulüm; işini sağlam tutarak Allah'a güven! Çünkü sen, apaçık hakikat üzeresin.

(Neml 79)

Bekir Sadak Meali:

Allah'a guven, suphesiz sen apacik gercek uzerindesin.

(Neml 79)

Besim Atalay Meali:

Allaha dayanasın, sen açık bir hak üzerindesin

(Neml 79)

Celal Yıldırım Meali:

Artık Allah'a güvenip dayan. Çünkü sen mutlaka apaçık hakk üzeresin.

(Neml 79)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Öyleyse, (yalnızca) Allah'a güven! Çünkü inandığın şey, doğruluğu besbelli gerçeğin ta kendisidir.

(Neml 79)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Allah'a güven, şüphesiz sen apaçık gerçek üzerindesin.

(Neml 79)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Öyle ise Allah'a tevekkül et. Çünkü sen apaçık bir hak üzere bulunuyorsun.

(Neml 79)

Diyanet Vakfı Meali:

O halde sen Allah'a güvenip dayan. Çünkü sen apaçık hakikat üzeresin.

(Neml 79)

Edip Yüksel Meali:

ALLAH'a güven. Sen apaçık gerçeği izlemektesin.

(Neml 79)

Elmalılı Orjinal Meali:

O halde Allaha i'timad et sen şübhesiz açık bir hakk üzerindesin

(Neml 79)

Elmalılı Yeni Meali:

O halde Allah'a güven. Sen, şüphesiz açık bir gerçek üzerindesin.

(Neml 79)

Erhan Aktaş Meali:

Öyleyse Allah'a tevekkül[1] et. Kuşkusuz sen, apaçık gerçek üzerindesin.

1)Allah'a güvenme, O'na dayanma; her türlü çabayı gösterdikten sonra sonucu Allah'a bırakma.

(Neml 79)

Gültekin Onan Meali:

Sen, artık Tanrı'ya tevekkül et; çünkü sen apaçık olan hak üzerindesin.

(Neml 79)

Hakkı Yılmaz Meali:

Öyleyse sen, Allah'a işin sonucunu havale et, şüphesiz ki sen apaçık olan hak üzerindesin.

(Neml 79)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(O hâlde) Allah’a tevekkül et! Sen hiç kuşkusuz, apaçık bir hak üzeresin.

(Neml 79)

Harun Yıldırım Meali:

O halde sen Allah'a güvenip dayan. Çünkü sen apaçık hakikat üzeresin.

(Neml 79)

Hasan Basri Çantay:

O halde sen Allaha güvenib dayan. Çünkü sen apaçık bir hak üzerindesin.

(Neml 79)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Ey Resûlüm!) Öyle ise (sen) Allah'a tevekkül et! Çünki sen, apaçık hak üzerindesin!

(Neml 79)

Hubeyb Öndeş Meali: /

O halde, Allah'a güvenip dayan (tevekkül et) Gerçekten sen, apaçık gerçeğin üzerindesin.

(Neml 79)

Hüseyin Atay Meali:

Allah’a güven, doğrusu sen apaçık gerçek üzerinesin.

(Neml 79)

İbni Kesir Meali:

Öyleyse sen; Allah'a tevekkül et. Şüphesiz ki sen; apaçık bir hak üzerindesin.

(Neml 79)

İlyas Yorulmaz Meali:

Rabbine güven. Şüphesiz ki sen, açık bir gerçek (hak) üzerindesin.

(Neml 79)

İskender Ali Mihr Meali:

Öyleyse sen, Allah’a tevekkül et. Muhakkak ki sen, apaçık (bir şekilde) hak üzeresin.

(Neml 79)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Öyleyse Allah'a dayan. Çünkü sen apaçık olan doğru yolun üzerindesin.

(Neml 79)

Kadri Çelik Meali:

Sen artık Allah'a tevekkül et. Şüphesiz sen apaçık olan hak üzeresin.

(Neml 79)

Mahmut Kısa Meali:

O hâlde, ey Peygamber! Allah’a güven ve kararlılıkla yoluna devam et! Muhakkak sen, Allah’tan gelen apaçık bir gerçek üzerindesin. Ancak bu gerçeği, diri kalpler, duyan kulaklar benimseyebilir. Kibir, bencillik ve günah kirleriyle kalpleri kararmış olanlara gelince:

(Neml 79)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nasıl olursa olsun, Sen Allah'a dayanıp güven tevekkül et! Sen apaçık hak üzerindesindir.

(Neml 79)

Mehmet Türk Meali:

(Ey Muhammed!) O halde sen, sadece Allah’a tevekkül et. Çünkü sen apaçık bir hakikat üzeresin.

(Neml 79)

Muhammed Celal Şems Meali:

Öyleyse Allah’a güven. Şüphesiz sen, apaçık bir gerçek üzerindesin.

(Neml 79)

Muhammed Esed Meali:

Öyleyse, (yalnızca) Allah'a güven; çünkü inandığın şey, doğruluğu besbelli gerçeğin ta kendisidir.

(Neml 79)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Öyleyse Allah'a dayanıp güven. Çünkü sen apaçık gerçeğin üzerindesin.

(Neml 79)

Mustafa Çavdar Meali:

Öyleyse sen sadece Allah’a dayanıp güven! Çünkü sen, doğruluğu apaçık ve kesin bir hakikat/Kuran üzeresin.

Bknz: (2/213) - (5/48) - (33/45)»(33/48)

(Neml 79)

Mustafa Çevik Meali:

78-79 Şüphesiz Senin Rabbin tüm insanlar arasında, hak ettikleri ile hüküm verecektir. Çünkü O adil, güçlü, üstün olan ve her şeyi hakkıyla bilendir. Sen yalnızca Rabbine güven! O’nun davet ettiği hayat nizamı, doğru olanın ta kendisidir.

(Neml 79)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Şu halde yalnızca Allah'a dayan! Çünkü senin dayanağın, doğruluğu açık ve kesin olan hakikattir.

(Neml 79)

Osman Okur Meali:

(Resülüm) Allah'a güven, şüphesiz sen apaçık gerçek üzerindesin.

(Neml 79)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Artık Allah'a tevekkül et. Şüphe yok ki, sen apaçık bir hak üzere bulunmaktasın.

(Neml 79)

Ömer Öngüt Meali:

Resulüm! Allah'a tevekkül et. Şüphesiz ki sen apaçık hakikat üzerindesin.

(Neml 79)

Ömer Sevinçgül Meali:

Öyleyse sadece Allah’a güven! Sen, apaçık bir gerçek üzerindesin!

(Neml 79)

Sadık Türkmen Meali:

(Yapman gerekenleri yaptıktan sonra) Allah’a güven! Şüphesiz sen apaçık gerçek üzerindesin.

(Neml 79)

Seyyid Kutub Meali:

Ey Muhammed, öyleyse sen Allah'a dayan. Çünkü apaçık gerçeği savunuyorsun.

(Neml 79)

Suat Yıldırım Meali:

O halde yalnız Allah'a güven, çünkü tuttuğun yol gerçekliği meydanda olan hak yoludur.

(Neml 79)

Süleyman Ateş Meali:

Allah'a tevekkül et, çünkü sen apaçık gerçek üzerindesin.

(Neml 79)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sen Allah'a dayan. Çünkü o apaçık gerçekler[1] üzerindesin.

1)O apaçık gerçekler olarak çevirdiğimiz kısım ‘el hakkı el mubini' dir. Elif Lam'lı olması münasebetiyle esas manası ‘ O apaçık ve herşeyi açıklayan, Sahibinden indirilmiş gerçek ve gerçekleri gösterir içerik' anlamlarını kapsar.

(Neml 79)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Öyleyse ancak Allah'a güven. Çünkü sen, apaçık hakikat üzerindesin.

(Neml 79)

Şaban Piriş Meali:

Öyleyse Allah'a dayan! Sen, apaçık hak üzerindesin.

(Neml 79)

Talat Koçyiğit Meali:

Bu itibarla Allah'a tevekkül et. Muhakkak ki sen, apaçık hak üzerindesin.

(Neml 79)

Tefhimul Kuran Meali:

Sen, artık Allah'a tevekkül et; çünkü sen apaçık olan hak üzerindesin.

(Neml 79)

Ümit Şimşek Meali:

Sen Allah'a tevekkül et. Hiç şüphe yok ki sen apaçık bir hak üzerindesin.

(Neml 79)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Allah'a dayanıp güven, çünkü sen apaçık gerçeğin üzerindesin.

(Neml 79)