27. Neml Suresi / 80.ayet

Şu da bir gerçek ki sen, ölülere duyuramazsın, bir de bu davete sırtını dönen sağırlara da işittiremezsin.

Bknz: (22/46)(35/19)»(35/24)(10/99)(16/37)

Mustafa Çavdar Meali

Neml 80 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Şüphe yok ki sen, ölüye duyuramazsın ve arkalarını çevirip giderlerken çağırsan da sağırlara sesini işittiremezsin.

(Neml 80)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Şüphesiz Sen, ölülere (söz) dinletemezsin ve arkasını dönüp kaçan sağırlara da çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Abdullah Parlıyan Meali:

Şüphe yok ki sen, ölüye duyuramazsın ve arkalarını çevirip giderlerken, çağırsan da sağırlara sesini işittiremezsin.

(Neml 80)

Adem Uğur Meali:

Bil ki sen ölülere işittiremezsin, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da dâveti duyuramazsın.

(Neml 80)

Ahmet Hulusi Meali:

Muhakkak ki sen ölülere (şuursuzca yaşayanlara) işittiremezsin; (Hakk'a) arkalarını dönüp gittiklerinde, sağırlara da işittiremezsin!

(Neml 80)

Ahmet Tekin Meali:

Sen ölü gibi duyarsız olanlara tebliğini işittiremezsin. İkballerine ve istikballerine sırt çevirip, arkalarını dönüp giderlerken sağır kesilenlere davetini duyuramazsın.

(Neml 80)

Ahmet Varol Meali

Sen ölülere duyuramazsın; arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

Ali Bulaç Meali:

Çünkü gerçekten sen, ölülere (söz) dinletemezsin ve arkasını dönüp kaçan sağırlara da çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Şüphesiz sen, (kalbleri) ölü olanlara işittiremezsin ve arkalarını dönmüş kaçarlarken, (kalbleri) sağırlara hak çağrını duyuramazsın.

(Neml 80)

Ali Rıza Sefa Meali:

Kuşkusuz, ölülere duyuramazsın; arkasını dönüp giden sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

Ali Ünal Meali:

Şunu da bil ki, ölülere sesini duyuramadığın gibi, (gerçek kendilerine anlatıldığında) arkalarını dönüp uzaklaşan sağırlara da davetini işittiremezsin.

(Neml 80)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Arkalarını çevirip kaçtıkları zaman sen, bu çağrıyı ne ölü olanlara ne de sağır olanlara işittiremezsin.

(Neml 80)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Sen, şüphesiz, manen ölülere işittiremezsin; dönüp giden manen sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

Bekir Sadak Meali:

Sen, olulere suphesiz ki isittiremezsin; donup giden sagirlara da cagriyi duyuramazsin.

(Neml 80)

Besim Atalay Meali:

Sen, ölü kimselere, ne de sağır olanlara —yüz döndürüp, giderlerse— söz duyuraman

(Neml 80)

Celal Yıldırım Meali:

Şüphesiz ki sen ölülere işittiremezsin ; arkalarını dönüp gidecekleri vakit sağırlara da (Hakk'ın davetini) duyuramazsın.

(Neml 80)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Bil ki sen, ölülere işittiremezsin, arkasını dönüp kaçmakta olan sağırlara da daveti duyuramazsın.

(Neml 80)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Sen, ölülere şüphesiz ki işittiremezsin; dönüp giden sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Şüphesiz sen ölülere duyuramazsın. Arkalarına dönüp kaçarlarken sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

Diyanet Vakfı Meali:

Bil ki sen ölülere işittiremezsin, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da dâveti duyuramazsın.

(Neml 80)

Edip Yüksel Meali:

Sen ölülere duyuramazsın, aynı şekilde arkalarını dönen sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

Elmalılı Orjinal Meali:

Şübhesiz sen ölülere işittiremezsin, arkalarına dönmüş kaçarlarken sağırlara da da'veti işittiremezsin

(Neml 80)

Elmalılı Yeni Meali:

Şüphesiz sen, ölülere duyuramazsın; arkalarını dönüp kaçarlarken sağırlara da çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Erhan Aktaş Meali:

Sen, ölülere duyuramazsın. Mesajı aldırmayan sağırlara da duyuramazsın.

(Neml 80)

Gültekin Onan Meali:

Çünkü gerçekten sen, ölülere (söz) dinletemezsin ve arkasını dönüp kaçan sağırlara da çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Hakkı Yılmaz Meali:

Şüphesiz ki sen, ölülere dinletemezsin ve arkasını dönüp kaçtıkları zaman sağırlara da çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Şüphesiz ki sen, ölülere (benzeyen kâfirlere hakkı) işittiremezsin. Arkalarını dönüp gittiklerinde (hakka karşı) sağır olanlara da daveti işittiremezsin.

(Neml 80)

Harun Yıldırım Meali:

Bil ki sen ölülere işittiremezsin, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da dâveti duyuramazsın.

(Neml 80)

Hasan Basri Çantay:

Zira şübhesiz ki sen ölülere duyuramazsın. Arkalarını dönmüş kaçarlarken sağırlara da da'veti (ni) işitdiremezsin.

(Neml 80)

Hayrat Neşriyat Meali:

Elbette sen ölülere işittiremezsin; arkalarını dönen kimseler olarak kaçtıklarında, o sağırlara da (hakka olan) da'veti(ni) işittiremezsin!

(Neml 80)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Gerçekten sen, ölülere işittiremezsin. Arkalarını dönüp yüz çevirdikleri zaman, sağırlara duayı/çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Hüseyin Atay Meali:

Doğrusu sen ölülere işittiremezsin, dönüp giden sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

İbni Kesir Meali:

Elbette sen; ölülere işittiremezsin, dönüp giden sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

İlyas Yorulmaz Meali:

Sen ölülere asla işittiremez, ve arkasını dönüp gittiğinde, sağır olana kesinlikle çağrını duyuramazsın.

(Neml 80)

İskender Ali Mihr Meali:

Muhakkak ki sen, ölülere işittiremezsin ve arkasını dönüp kaçan sağırlara da (Allah’ın) davetini işittiremezsin.

(Neml 80)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Çünkü sen ölülere sesini işittiremezsin. Arkalarını dönüp kaçan sağırlara da çağrını işittiremezsin.

(Neml 80)

Kadri Çelik Meali:

Çünkü gerçekten sen, ölülere (söz) dinletemezsin ve arkasını dönüp kaçmakta olan sağırlara da çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Mahmut Kısa Meali:

Gerçek şu ki, sen kalben ölülere sesini duyuramazsın ve ne kadar çırpınsan da, gerçeklerden yüz çevirip arkasını dönen sağırlara bu çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Eh şüphesiz Sen ölülere duyuramazsın. Arkasını dönen sağırlara işittirmen imkansızdır.

(Neml 80)

Mehmet Türk Meali:

Bil ki sen (hakka) daveti, ölülere1 işittiremediğin gibi, arkalarını dönüp giden sağırlara da duyuramazsın.*

(Neml 80)

Muhammed Celal Şems Meali:

Sen ölülere (sözünü) kesinlikle dinletemezsin. Sırtlarını dönüp gittiklerinde, sağırlara (da) çağrını duyuramazsın.

(Neml 80)

Muhammed Esed Meali:

Gerçek şu ki, sen ölülere de işittiremezsin, sırt çevirip uzaklaşan sağırlara da işittiremezsin bu çağrıyı;

(Neml 80)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Doğrusu sen ölülere söz dinletemezsin; arkasını dönüp giden sağırlara da çağrını duyuramazsın.

(Neml 80)

Mustafa Çavdar Meali:

Şu da bir gerçek ki sen, ölülere duyuramazsın, bir de bu davete sırtını dönen sağırlara da işittiremezsin.

Bknz: (22/46) - (35/19)»(35/24) - (10/99) - (16/37)

(Neml 80)

Mustafa Çevik Meali:

80-81 Sen ölülere daveti işittiremezsin, arkasını dönüp kaçanlara da duyuramaz, gerçeğe karşı kör gibi davrananlara gerçeği gösteremez, doğru yola yöneltemezsin. Sen ancak yaratılış sebeplerini öğrenip ona göre yaşamak isteyenlere işittirebilirsin.

(Neml 80)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Şu bir gerçek ki, sen ölülere işittiremezsin. Dahası, bu daveti sırtını dönüp uzaklaşan sağırlara da işittiremezsin.

(Neml 80)

Osman Okur Meali:

(Resülüm) Sen, ölülere şüphesiz ki işittiremezsin; dönüp giden sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Şüphe yok ki, sen ölülere duyuramazsın ve arkalarına dönüp kaçan sağırlara da dâvetini işittiremezsin.

(Neml 80)

Ömer Öngüt Meali:

Şüphesiz ki sen ölülere söz duyuramazsın. Hakikata arkalarını dönmüş kaçarlarken sağırlara da dâvetini işittiremezsin.

(Neml 80)

Ömer Sevinçgül Meali:

Sen, ölülere işittiremezsin. Sırtını dönüp giden sağırlara çağrını duyuramazsın.

(Neml 80)

Sadık Türkmen Meali:

Muhakkak ki sen ölülere duyuramazsın. Çağrıyı sağırlara da duyuramazsın, arkalarını dönmüş giderlerken!

(Neml 80)

Seyyid Kutub Meali:

Sen ölülere söz işittiremezsin. Arkalarını dönüp yanından kaçan sağırlara da çağrını duyuramazsın.

(Neml 80)

Suat Yıldırım Meali:

Şunu bil ki sen, ne ölülere sesini duyurabilirsin, ne de arkasına dönüp uzaklaşan sağırlara bu daveti işittirebilirsin.

(Neml 80)

Süleyman Ateş Meali:

Sen ölülere duyuramazsın, arkalarını dönmüş kaçmakta olan sağırlara da çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sen ölülere dinletemezsin. Çağrını, sırtlarını döndükleri zaman , sağırlara da dinletemezsin.

(Neml 80)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Ama sen ne ölülere, ne de yüz çevirip uzaklaşanlara sesini duyurabilirsin.

(Neml 80)

Şaban Piriş Meali:

Sen, ölülere duyuramazsın, arkasını dönüp gidenlere de çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Talat Koçyiğit Meali:

(Ey Muhammed!) Sen elbette ölülere duyuramazsın; arkalarına dönüp gidenlere de çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Tefhimul Kuran Meali:

Çünkü gerçekten sen, ölülere (söz) dinletemezsin ve arkasını dönüp kaçmakta olan sağırlara da çağrıyı işittiremezsin.

(Neml 80)

Ümit Şimşek Meali:

Sen ölülere söz dinletemezsin; arkasını dönüp giden sağırlara da çağrını duyuramazsın.

(Neml 80)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Sen, ölülere işittiremezsin. Eğer dönüp giderlerse, sağırlara da çağrıyı duyuramazsın.

(Neml 80)