4. Nisa Suresi / 164.ayet

O elçilerden bir kısmını, sana daha önce anlattık; bir kısmını da anlatmadık. Allah, Musa ile doğrudan doğruya konuşmuştu.

Bknz: (3/144)(5/75)(40/78)(43/6)

Mustafa Çavdar Meali

Nisa 164 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve öyle peygamberler var ki onların ahvalini anlattık sana önceden ve Allah Musa ile de konuşmuştu.

(Nisa 164)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Ve gerçekten Sana daha önceden (gerçek hayat) hikâyelerini (ve Tevhid mücadelelerini) anlattığımız elçilere de, hiç anlatmadığımız (daha nice) elçilere de (vahyettik) . Allah, Musa ile de konuşuverdi.

(Nisa 164)

Abdullah Parlıyan Meali:

Daha önce sana bildirdiğimiz öteki elçilere, hem de bahsetmediğimiz elçilere de vahyetmiştik ve Allah Musa ile de konuştu.

(Nisa 164)

Adem Uğur Meali:

Bir kısım peygamberleri sana daha önce anlattık, bir kısmını ise sana anlatmadık. Ve Allah Musa ile gerçekten konuştu.

(Nisa 164)

Ahmet Hulusi Meali:

Daha önce sana hikayelerini anlattığımız veya anlatmadığımız Rasullere de (vahyettik)... Allah Musa'ya kelime kelime konuştu.

(Nisa 164)

Ahmet Tekin Meali:

Kıssalarını daha önce sana anlattığımız Rasuller, elçiler gönderdik. Kıssalarını sana anlatmadığımız Rasuller, elçiler de gönderdik. Allah Mûsâ ile gerçekte konuştu.*

(Nisa 164)

Ahmet Varol Meali

Biz kıssalarını sana anlatmış olduğumuz peygamberler ve sana kıssalarını anlatmış olmadığımız peygamberler gönderdik. Allah Musa ile de doğrudan konuştu.

(Nisa 164)

Ali Bulaç Meali:

Ve gerçekten sana daha önceden hikayelerini anlattığımız elçilere, anlatmadığımız elçilere (vahyettik). Allah, Musa ile de konuştu.

(Nisa 164)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Gönderdiğimiz öyle peygamberler vardır ki, onları, bundan (bu sûreden) önce sana beyan ettik. Öyle peygamberler de vardır ki, sana onların kıssalarını bildirmedik; ve Allah, Musa'ya (vasıtasız) hitap etti.

(Nisa 164)

Ali Rıza Sefa Meali:

Ayrıca, daha önce sana öykülerini anlattığımız elçilere ve öykülerini anlatmadığımız elçilere de. Ve Allah, Musa ile sözlerle konuştu.

(Nisa 164)

Ali Ünal Meali:

(Misyonları çerçevesinde) daha önceden sana bahsettiğimiz rasûller gibi, kendilerinden sana söz etmediğimiz daha başka rasûller de gönderdik (ve şüphesiz onlara da vahiyde bulunduk). Ve Allah, Musa ile de hususî bir tarzda konuştu.

(Nisa 164)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Daha önce sana anlattığımız nice peygamberlere daha vahyettik. Sana anlatmadığımız peygamberlere de vahyettik. Ve Allah vasıtasız olarak Musa ile konuştu.

(Nisa 164)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Bir kısım peygamberleri daha önce sana anlattık; bir kısmını ise sana anlatmadık. Allah, Musa'ya sözünü söyledi.

(Nisa 164)

Bekir Sadak Meali:

(164-165) Peygamberlerden sonra, insanlarin Allah'a karsi bir huccetleri olmamasi icin, gonderilen mujdeci ve uyarici peygamberlerden bir kismini daha once sana anlatmis, bir kismini da anlatmamistik. Allah, Musa'ya hitabetmisti. Allah gucludur, Hakim'dir.

(Nisa 164)

Besim Atalay Meali:

Senden önce gelmiş olan, nice peygamberleri, sana haber vermiştik, nicesini sana söylemedik; Allah, Musa ile söz konuşmuştur

(Nisa 164)

Celal Yıldırım Meali:

Hem daha önce kıssalarını sana haber verdiğimiz peygamberlerle, kıssalarını haber vermediğimiz peygamberlere (vahyettiğimiz gibi) ve Allah Musa'ya seslenip konuştuğu gibi sana da vahiy indirdik).

(Nisa 164)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Daha önce kıssalarını sana anlattığımız bir kısım peygamberler ve sana anlatmadığımız daha (nice) peygamberler gönderdik. Allah, Musa ile de doğrudan konuşmuştur. *

(Nisa 164)

Diyanet İşleri Eski Meali:

164,165. Peygamberlerden sonra, insanların Allah'a karşı bir hüccetleri olmaması için, gönderilen müjdeci ve uyarıcı peygamberlerden bir kısmını daha önce sana anlatmış, bir kısmını da anlatmamıştık. Allah, Musa'ya hitabetmişti. Allah güçlüdür, Hakim'dir.

(Nisa 164)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Daha önce kıssalarını sana anlattığımız peygamberler gönderdik. Anlatmadığımız (nice) peygamberler de gönderdik. Allah, Musa ile de doğrudan konuştu.

(Nisa 164)

Diyanet Vakfı Meali:

Bir kısım peygamberleri sana daha önce anlattık, bir kısmını ise sana anlatmadık. Ve Allah Musa ile gerçekten konuştu.  *

(Nisa 164)

Edip Yüksel Meali:

Sana önceden anlattığımız elçilere ve anlatmadığımız elçilere de... Ve ALLAH Musa ile de kelimelerle konuşmuştu.

(Nisa 164)

Elmalılı Orjinal Meali:

Hem gerek sana evvelce naklettiğimiz Resulleri, ve gerek nakletmediğimiz Resulleri gönderdiğimiz gibi, hem de Allahın Musaya kelam söylemesi gibi

(Nisa 164)

Elmalılı Yeni Meali:

Ve gerek sana önceden kendilerini anlattığımız peygamberleri, gerekse anlatmadığımız peygamberleri gönderdiğimiz, hem de Allah'ın Musa'ya kelam söylemesi gibi.

(Nisa 164)

Erhan Aktaş Meali:

Senden önce gönderdiğimiz elçilerden birçoğunu sana anlattık, birçoğunu da anlatmadık. Ve Allah, Musa'yla kelimelerle konuştu.

(Nisa 164)

Gültekin Onan Meali:

Ve gerçekten sana daha önceden hikayelerini anlattığımız elçilere, anlatmadığımız elçilere (vahyettik). Tanrı, Musa ile de konuştu.

(Nisa 164)

Hakkı Yılmaz Meali:

(163-165) Şüphesiz Biz, Nûh'a ve O'ndan sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi, sana da vahyettik. İbrâhîm'e, İsmâîl'e, İshâk'a, Ya‘kûb'a, torunlarına, Îsâ'ya, Eyyûb'a, Yûnus'a, Hârûn'a ve Süleymân'a, daha önce kendilerini sana anlattığımız elçilere, kendilerini sana anlatmadığımız elçilere, elçilerden sonra insanların Allah'a karşı bir delilleri olmasın diye, müjdeciler ve uyarıcılar olarak vahyetmiştik. Dâvûd'a da Zebur'u verdik. Ve Allah, Mûsâ'ya söz söyledikçe söyledi. Ve Allah, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olandır, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapandır.

(Nisa 164)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kıssalarını daha önce sana anlattığımız resûllere de kıssalarını anlatmadıklarımıza da (vahyettik). Allah, Musa ile (kesin bir şekilde) konuştu.

(Nisa 164)

Harun Yıldırım Meali:

O rasuller ki onları elbette sana daha önce anlattık. Öyle rasuller de var ki onları sana anlatmadık ve Allah Musa ile doğrudan doğruya konuştu.

(Nisa 164)

Hasan Basri Çantay:

Öyle peygamberler (gönderdik ki) kıssalarını hakıykat önceden sana bildirdik. (Yine) öyle peygamberler (Yolladık ki) sana onların kıssalarını haber vermedik. Allah Musaya da hıtaab ile konuşdu.

(Nisa 164)

Hayrat Neşriyat Meali:

Hem öyle peygamberler (gönderdik) ki, elbette onları(n kıssalarını) daha önce sana anlattık ve öyle peygamberler de var ki onları(n kıssalarını) sana anlatmadık.(2) Ve Allah, Mûsâ ile (ses, harf ve kelimelere muhtaç olmadan, vâsıtasız) bir hitâb ile konuştu.*

(Nisa 164)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Önceden sana anlatmış olduğumuz Elçiler'e ve sana hiç anlatmamış olduğumuz Elçiler'e de [vahiy ettik]. Allah, Musa'ya bir konuşma olarak konuştu.

(Nisa 164)

Hüseyin Atay Meali:

(164-165) Elçilerden sonra, insanların Allah’a karşı bir kanıtları olmaması için, gönderilen müjdeci ve uyarıcı elçilerden bir kısmını daha önce sana anlattık, bir kısım elçileri anlatmadık. Allah, Musa ile doğrudan konuştu. Allah güçlüdür, bilgedir.

(Nisa 164)

İbni Kesir Meali:

Kıssalarını daha önce sana anlattığımız peygamberlerle, kıssasını sana anlatmadığımız peygamberlere de. Ve Allah Musa ile konuşmuştur.

(Nisa 164)

İlyas Yorulmaz Meali:

Sana hikayelerini anlattığımız elçiler olduğu gibi, sana anlatmadığımız elçilerde var. Bunların arasından Allah Musa ile bizatihi konuştu.

(Nisa 164)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve daha önce sana kıssa etmiş olduğumuz (bahsettiğimiz) resûllere ve sana bahsetmediğimiz resûllere de (vahyettik). Ve Allah, Hz. Musa ile kelimelerle (hitap ederek) konuştu.

(Nisa 164)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Öyle elçiler var ki bundan önce onların olaycalarını işte sana anlattık. Öyle elçiler de var ki onların olaycalarını sana anlatmadık. Allah'ın Musa'ya söz söylemesi gibi.

(Nisa 164)

Kadri Çelik Meali:

Peygamberlerden bir kısmını daha önce sana anlatmış, bir kısmını da anlatmamıştık ve Allah, Musa ile açık bir şekilde (aracısız) konuştu.

(Nisa 164)

Mahmut Kısa Meali:

Sana bundan önce hayat hikayelerini anlattığımız elçilere ve kendilerinden hiç söz etmediğimiz diğer bütünelçilere gönderdiğimiz gibi... Nitekim Allah, Mûsâ ile aracısız konuşmuştu.

(Nisa 164)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Sana daha önceki peygamberlerin kıssalarını anlattığımız elçiler gönderdik Anlatıp bahsetmediğimiz elçilere de vahyettik. Allah Musa ile de konuştu

(Nisa 164)

Mehmet Türk Meali:

(Hatta Biz,) daha önce sana anlattığımız Peygamberlerle birlikte, sana anlatmadığımız başka Peygamberlere1 de (vahyettik).2 Ve Allah Mûsa ile de özel bir şekilde konuştu.3*

(Nisa 164)

Muhammed Celal Şems Meali:

Bazı peygamberlerden (daha önce) sana haber verdik. Bazı peygamberleri ise, sana bildirmedik. Allah Musa ile çokça konuştu.

(Nisa 164)

Muhammed Esed Meali:

ve hem daha önce sana bildirdiğimiz (öteki) elçilere, hem de bahsetmediğimiz elçiler(e vahyettiğimiz) gibi: ve Allahın Musaya sözünü söylediği gibi;

(Nisa 164)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Durumlarını sana daha önce anlattığımız nice elçiler gönderdik. Anlatmadığımız nice elçiler de gönderdik. Ve Allah, Musa'ya da gerçekten seslenerek konuşmuştu.

(Nisa 164)

Mustafa Çavdar Meali:

O elçilerden bir kısmını, sana daha önce anlattık; bir kısmını da anlatmadık. Allah, Musa ile doğrudan doğruya konuşmuştu.

Bknz: (3/144) - (5/75) - (40/78) - (43/6)

(Nisa 164)

Mustafa Çevik Meali:

163-164 Ey Peygamber! Biz Nûh’a, ondan önceki ve sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da Kur’an’ı vahyettik, tıpkı İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a ve evlatlarına, İsa’ya, Eyyub’a, Yunus’a, Harun’a ve Süleyman’a da vahyedip, Davud’a da Zebur’u verdiğimiz gibi ve daha önce sana kıssalarını anlatıp, isimlerini bildirdiğimiz peygamberlerden başka, sana kıssalarını anlatmadığımız, isimlerini bildirmediğimiz peygamberlere de vahyettik.

(Nisa 164)

Mustafa İslamoğlu Meali:

tıpkı hem daha önce sana bildirdiğimiz elçiler, hem de bildirmediğimiz elçiler(e vahyettiğimiz) gibi; Allah'ın Musa'ya kelamını söylediği gibi...

(Nisa 164)

Osman Okur Meali:

Bir kısım nebileri sana daha önce anlattık, bir kısmını ise sana anlatmadık. Ve Allah Musa ile gerçekten (perde arkasından) konuştu.

(Nisa 164)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve evvelce kıssalarını sana bildirdiğimiz peygamberleri ve kıssalarını sana bildirmediğimiz peygamberleri gönderdik. Ve Allah Teâlâ Mûsa ile bilmuhâtabe (aracısız) tekellüm buyurmuştur.

(Nisa 164)

Ömer Öngüt Meali:

Bir kısım peygamberlerin kıssalarını sana daha önce anlattık, bir kısmını ise sana anlatmadık. Allah Musa ile de konuşmuştu.

(Nisa 164)

Ömer Sevinçgül Meali:

Hem sana daha önce anlattığımız peygamberlere, hem de sana anlatmadığımız peygamberlere vahyettiğimiz gibi. Allah, Musa ile konuştu.

(Nisa 164)

Sadık Türkmen Meali:

Daha önce kıssalarını sana anlattığımız Rasûller gönderdik. Anlatmadığımız (nice) Rasûller de gönderdik. Allah Musa ile de doğrudan konuştu.

(Nisa 164)

Seyyid Kutub Meali:

Daha önce bazılarını sana anlattığımız, bazılarını da anlatmadığımız peygamberler gönderdik. Allah, Musa ile de bizzat konuştu.

(Nisa 164)

Suat Yıldırım Meali:

Durumlarını sana daha önce anlattığımız nice elçiler gönderdik. Anlatmadığımız nice elçiler de gönderdik. Allah Musa'ya da hitab ederek konuştu.

(Nisa 164)

Süleyman Ateş Meali:

Daha önce sana anlattığımız elçilere ve sana anlatmadığımız elçilere de (vahyetmiştik). Ve Allah Musa'ya da konuşmuştu.

(Nisa 164)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Kendilerinden sana bahsettiğimiz elçiler de gönderdik, hiç bahsetmediğimiz elçiler de gönderdik. Allah, Musa ile konuştu.

(Nisa 164)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(164-165) Bütün bu elçilerden sonra insanların Allah'a karşı hiçbir mazeretlerinin kalmaması için, müjdeci ve uyarıcı olarak gönderilen bu peygamberlerin bir kısmını daha önce sana anlattık, bir kısmını da anlatmadık. Allah, Musa'ya hitabetti. Çünkü O, kudret ve hikmet sahibidir.

(Nisa 164)

Şaban Piriş Meali:

Daha önce sana anlattığımız Peygamberlere ve anlatmadığımız Peygamberlere de (vahyettik). Allah Musa ile de doğrudan doğruya konuşmuştu.

(Nisa 164)

Talat Koçyiğit Meali:

Daha önce (kıssalarını) sana anlattığımız peygamberlerle, anlatmadığımız başka peygamberlere de vahyettik. Allah, Musa'ya da hitabederek (onunla) konuştu.

(Nisa 164)

Tefhimul Kuran Meali:

Ve sana daha önceden gerçekten haberlerini aktarıp verdiğimiz peygamberler ile sana haberlerini aktarıp vermediğimiz peygamberlere de (vahyettik) . Allah, Musa ile de konuştu.

(Nisa 164)

Ümit Şimşek Meali:

Bundan önce sana kıssalarını anlattığımız peygamberlere ve kıssalarını sana anlatmadığımız peygamberlere de vahyettik. Musa ile de Allah bizzat kelâmıyla konuştu.

(Nisa 164)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Resuller var, hayat ve hatıralarını daha önce sana anlattık; resuller var, hayat ve hatıralarını sana anlatmadık. Allah, Musa'ya kelime kelime söz söylemişti.

(Nisa 164)