4. Nisa Suresi / 17.ayet

Allah’ın kabul ettiği tövbe yalnızca; kendine hâkim olamayarak günah işleyen ve hemen ardından pişmanlık duyup vazgeçenlerin yaptığı tövbedir. Allah, samimi tövbeleri bilen ve hükmünde doğru karar verendir.

Bknz: (2/37)(3/90)(9/104)(20/82)(25/70)»(25/71)

Mustafa Çavdar Meali

Nisa 17 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Şüphe yok ki Allah katında tövbe, ancak bilgisizlikle kötülükte bulunup sonra derhal tövbe edenlerin tövbesidir. Onlardır Allah'ın, tövbelerini kabul ettiği kişiler ve Allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Allah'ın (kabulünü) üzerine aldığı tevbe; ancak cehalet nedeniyle (bilmeden ve cahiliye düzeninin teşvikiyle) kötülük yapanların, sonra da hemen ardından tevbe edenlerin(kidir) . İşte Allah, böylelerinin tevbelerini kabul eder. Allah, Bilendir, Hüküm ve Hikmet sahibi olandır.

(Nisa 17)

Abdullah Parlıyan Meali:

Doğrusu Allah'ın tevbeleri kabul etmesi, ancak bilmeyerek kötülük işleyen ve sonra zaman geçirmeden tevbe edenlere mahsustur. Allah onlara rahmetiyle tekrar yönelecektir. Zira Allah herşeyi bilen ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapandır.

(Nisa 17)

Adem Uğur Meali:

Allah'ın kabul edeceği tevbe, ancak bilmeden kötülük edip de sonra tez elden tevbe edenlerin tevbesidir; işte Allah bunların tevbesini kabul eder; Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Ahmet Hulusi Meali:

Allah'ın kabul edeceği, cehalet nedeniyle yapılan kötülüğün fark edilmesi akabinde yapılan tövbedir. İşte Allah, bunların tövbesini kabul eder. Allah Aliym'dir, Hakiym'dir.

(Nisa 17)

Ahmet Tekin Meali:

Allah'ın kabul edeceği tevbe, ancak bilmeyerek kusur işleyip de, sonra tezelden tevbe edenlerin, günah işlemekten vazgeçerek, kendisine itaate yönelenlerin tevbesidir. İşte Allah onların tevbesini kabul eder. Allah her şeyi bilir, hikmet sahibi ve hükümrandır.

(Nisa 17)

Ahmet Varol Meali

Allah'ın kabulünü üzerine aldığı tevbe, bilmeden bir kötülük işleyip de hemen ardından tevbe edenlerin tevbesidir. İşte onların tevbesini Allah kabul eder. Allah bilendir, hakimdir.

(Nisa 17)

Ali Bulaç Meali:

Allah'ın (kabulünü) üzerine aldığı tevbe, ancak cehalet nedeniyle kötülük yapanların, sonra hemencecik tevbe edenlerin(kidir). İşte Allah, böylelerinin tevbelerini kabul eder. Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır.

(Nisa 17)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Ancak Allah'ın kabul edeceğini vaad buyurduğu tevbe, o kimseler içindir ki, bir cahillikle bir kabahat yaparlar da sonra çok geçmeden tevbe ederler, işte Allah bunların tevbelerini kabul buyurur. Allah ihlâsla tevbe edenleri hakkıyle bilicidir.

(Nisa 17)

Ali Rıza Sefa Meali:

Allah'ın kabul edeceği pişmanlık, ancak, bilisizlik yüzünden kötülük yapan, sonra hemen pişmanlık gösterenler içindir. Allah, işte böylelerinin pişmanlıklarını kabul edecektir. Çünkü Allah, Bilendir; Bilgelik ve Adaletle Yönetendir.

(Nisa 17)

Ali Ünal Meali:

Allah’ın kabulünü va’d buyurduğu tevbe, kötülüğü bir an nefsine (öfkesine, şehvetine) mağlûp olarak veya yaptığının günah olduğunu henüz bilmeden işleyip, sonra da çabucak (veya yaptığının günah olduğunu öğrenir öğrenmez) hemen vazgeçerek Allah’a yönelenlerin tevbesidir. İşte tevbelerini Allah’ın kabul buyuracağı kimseler bunlardır. Allah, herkesin (niyetini, neyi niçin yaptığını) hakkıyla bilendir; tam hüküm ve hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Tevbeleri kabul etmek, Allah’a mahsustur. Ve tevbe, bilmeden kötülük yapıp kısa bir zaman içinde vazgeçenler için içindir. İşte Allah, onların tevbesini kabul eder. Muhakkak Allah, sonsuz ilim ve hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Allah'ın kabul edeceği tövbe, ancak bilmeden kötülük edip de sonra tez elden tövbe edenlerin tövbesidir; işte Allah bunların tövbesini kabul eder; Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Bekir Sadak Meali:

Allah kotulugu bilmeyerek yapip da, hemen tevbe edenlerin tevbesini kabul etmeyi uzerine almistir. Allah iste onlarin tevbesini kabul eder. Allah Bilen'dir, Hakim olandir.

(Nisa 17)

Besim Atalay Meali:

Allahın katında gerçekten tövbe, bilmezlikle günah işlemiş olup, hemen tövbe eden bir kimsenin tövbesidir; bu gibi kimseleri Allah bağışlar, Allah bilgin, Allah bilgedir

(Nisa 17)

Celal Yıldırım Meali:

Allah'ın kabul edeceğini üzerine aldığı tevbe, bilmeyerek kötülük (günah) işledikten sonra çok geçmeden pişmanlık duyanların tevbesidir. İşte Allah bunların tevbesini kabul eder. Allah bilendir ve yegâne hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Allah'ın kabul edeceği tevbe, ancak bilmeden kötülük edip de sonra tez elden tevbe edenlerin tevbesidir. Allah onlara rahmetiyle tekrar yönelecektir. Zira Allah her şeyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Allah kötülüğü bilmeyerek yapıp da, hemen tevbe edenlerin tevbesini kabul etmeyi üzerine almıştır. Allah işte onların tevbesini kabul eder. Allah Bilen'dir, Hakim olandır.

(Nisa 17)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Allah katında (makbul) tövbe, ancak bilmeyerek günah işleyip sonra çok geçmeden tövbe edenlerin tövbesidir. İşte Allah, bunların tövbelerini kabul buyurur. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Diyanet Vakfı Meali:

Allah'ın kabul edeceği tevbe, ancak bilmeden kötülük edip de sonra tez elden tevbe edenlerin tevbesidir; işte Allah bunların tevbesini kabul eder; Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Edip Yüksel Meali:

Cahillik yüzünden bir kötülük işleyen ve hemen ardından tövbe edenlerin tövbesinin kabulu ALLAH'a aittir. ALLAH tövbelerini kabul eder. ALLAH Bilendir, Bilgedir.

(Nisa 17)

Elmalılı Orjinal Meali:

Fakat Allahın kabulünü va'd buyurduğu tevbe o kimseler içindir ki bir cahillikle bir kabahat yaparlar da sonra çok geçmeden tevbe ederler, işte Allah bunların tevbelerini kabul buyurur ve Allah alim, hakim bulunuyor

(Nisa 17)

Elmalılı Yeni Meali:

Fakat Allah'ın kabul edeceğine söz verdiği tevbe, bilmeden bir kabahat işleyip uzun süre geçmeden pişman olanların tevbesidir. İşte Allah, onların tevbelerini kabul eder, Allah bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Erhan Aktaş Meali:

Allah katında tövbe;[1] cahillikle[2] bir kötülük yapıp hemen ardından o kötülüğü terk edenlerin tövbesidir. Allah, ancak bu gibilerin tövbelerini kabul eder. Zira Allah, Her Şeyi Bilen'dir, En İyi Hüküm Veren'dir.

1)Tövbe, sözle yapılan pişmanlık ifadesi değil, yapılan kötülükten vaz geçmektir.
2)Ayette geçen cehalet sözcüğü, "bilgisizlik" anlamında değil, davranış bozukluğu, yanlış ve kötü olan bir şeyi yapmak anlamındadır.

(Nisa 17)

Gültekin Onan Meali:

Tanrı'nın (kabulünü) üzerine aldığı tevbe, ancak cehalet nedeniyle kötülük yapanların, sonra hemencecik tevbe edenlerin(kidir). İşte Tanrı, böylelerinin tevbelerini kabul eder. Tanrı, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır.

(Nisa 17)

Hakkı Yılmaz Meali:

Allah'ın üzerine aldığı tevbe, ancak cehalet nedeniyle kötülük yapanların, sonra hemencecik tevbe edenlerinkidir. İşte bunlar, Allah'ın tevbelerini kabul ettikleridir. Allah, en iyi bilendir, en iyi hüküm koyandır.

(Nisa 17)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Allah’ın (kabul edeceğine söz vererek) üstlendiği tevbe, bilmeden günah işleyen sonra çabucak tevbe edenler içindir. Bunların tevbesini Allah kabul eder. Allah (her şeyi bilen) Alîm, (hüküm ve hikmet sahibi olan) Hakîm’dir.

(Nisa 17)

Harun Yıldırım Meali:

Allah katında tevbe ancak cehalet sebebiyle kötülük işleyip sonra yakından tevbe edenler içindir. İşte onlar var ya Allah onların tevbelerini kabul eder. Şüphesiz Allah Alîm ve Hakim olandır.

(Nisa 17)

Hasan Basri Çantay:

Allah indinde (makbul olan) tevbe, kötülüğü ancak cahillik sebebiyle yapacakların, sonra da çarçabuk (vaz geçip) tevbe edecek olanların (tevbesi) dir. İşte Allahın, tevbelerini kabul edeceği kimseler bunlardır. Allah (herkesin içini dışını) hakkıyle bilendir, tam bir hüküm ve hikmet saahibidir.

(Nisa 17)

Hayrat Neşriyat Meali:

Allah katında (makbûl olan) tevbe, ancak o kimselerin (tevbesi)dir ki, bilmeyerek günah işlerler, sonra da çok geçmeden tevbe ederler.(3) İşte onlar var ya, Allah, onların tevbelerini kabûl eder. Çünki Allah, Alîm (hakkıyla bilen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır.*

(Nisa 17)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Allah'a göre [kabul edilecek] tevbe, sadece bir bilgisizlikle kötülük yapıp sonra da çok yakından [hemen peşinden] tevbe edenler içindir. İşte, Allah onların tevbelerini kabul eder. Allah, [en başından beri] bir devamlı bilendi, bir hakimdi/hikmetliydi.

(Nisa 17)

Hüseyin Atay Meali:

Allah, ancak kötülüğü bilmeyerek yapıp hemen tövbe edenlerin tövbesini kabul etmeyi üzerine almıştır. Allah, işte, onların tövbesini kabul eder. Allah bilendir, bilgedir.

(Nisa 17)

İbni Kesir Meali:

Allah için tevbe ancak, bilmeyerek kötülük yapıp da hemen tevbe edenlerin tevbesidir. İşte Allah, onların tevbesini kabul eder. Ve Alim, Hakim olandır.

(Nisa 17)

İlyas Yorulmaz Meali:

Bilmeden (cehaletle) bir kötülük yapan bir kimsenin, yalnızca Allah'a tövbe etmesi gerekir. Sonra, en yakın zamanda bu kötülükleri yapmaktan vazgeçerler. İşte böyle davrananlara da Allah ceza vermekten vazgeçer. Allah her şeyi bilen ve her şeyin hükmünü en güzel verendir.

(Nisa 17)

İskender Ali Mihr Meali:

Fakat Allah'ın kabul edeceği tövbe, cahillik ile bir kötülük yapıp sonra, hemen tövbe edenler içindir ki, işte onlar, Allah’ın, tövbelerini kabul ettiği kimselerdir. Ve Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.

(Nisa 17)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Gerçekten Allah'ın onayacağı tövbe yalnız kötülüğü bilmiyerek işliyenlerin, sonra da çarçabuk tövbe edenlerinkidir. Allah işte ancak bu gibilerin tövbesini onar. Çünkü Allah bilici, doğruyu bildirici olandır.

(Nisa 17)

Kadri Çelik Meali:

Allah'ın (kabulünü) üzerine aldığı tevbe, ancak cehalet nedeniyle kötülük yapanlar ve sonra da hemencecik tevbe edenler içindir. Allah işte bu durumda onların tevbesini kabul eder. Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Mahmut Kısa Meali:

Allah’ın kesin olarak kabul edeceği tövbe, ancak câhillik edip günah işleyen, fakat bunu alışkanlık hâline getirmeyip bir an önce tövbe eden kimseler içindir. İşte Allah, onları bağışlayacaktır. Çünkü O, her şeyi bilendir, sonsuz hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Şüphesiz Allah katındaki tövbe; bilgisizlikle olan kötülükten hemen sonrakidir. Allah'ın tövbelerin; kabul ettiği kimseler onlardır. Allah bilendir, hakimdir.

(Nisa 17)

Mehmet Türk Meali:

Allah’ın kabul edeceğini vâdettiği tevbe, ancak, bilmeyerek günâh işleyip hemen tevbe edenlerin tevbesidir.1 İşte Allah sadece bunların tevbelerini kabul eder. Şüphesiz Allah her şeyi bilendir, hüküm (ve hikmet) sahibidir.*

(Nisa 17)

Muhammed Celal Şems Meali:

Şüphesiz Allah, ancak kötülüğü cehaletten dolayı yapıp, hemen tevbe edenlerin, tevbelerini kabul etmeyi üzerine almıştır. Allah’ın rahmet ile yöneldiği, işte bunlardır. O, her şeyi çok iyi bilen ve hikmet sahibi olandır.

(Nisa 17)

Muhammed Esed Meali:

Doğrusu, Allah'ın tevbeleri kabul etmesi, ancak bilmeyerek kötülük işleyen ve sonra, zaman geçirmeden tevbe edenlere mahsustur. Allah onlara rahmetiyle tekrar yönelecektir, zira Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Allah'ın kabul edeceği tövbe, ancak bilmeden kötülük edip de sonra tez elden tövbe edenlerin tövbesidir; işte Allah bunların tövbesini kabul eder. Kuşkusuz, Allah, gereğince bilendir ve erdemli bilginin kaynağıdır.

(Nisa 17)

Mustafa Çavdar Meali:

Allah’ın kabul ettiği tövbe yalnızca; kendine hâkim olamayarak günah işleyen ve hemen ardından pişmanlık duyup vazgeçenlerin yaptığı tövbedir. Allah, samimi tövbeleri bilen ve hükmünde doğru karar verendir.

Bknz: (2/37) - (3/90) - (9/104) - (20/82) - (25/70)»(25/71)

(Nisa 17)

Mustafa Çevik Meali:

16-17 İki erkek arasında hayâsızlık yapan olursa, canlarını yakıp onları da cezalandırın. Cezalarını çektikten sonra tevbe edip kendini düzeltenlerin daha fazla üzerlerine gitmeyin. Allah gönülden tevbe edip, kendini düzeltenleri bağışlar, çünkü Allah merhametlidir. Allah’ın kabul edeceği tevbe, günah olduğunu bilmeden, cehaletle işlenen günahlar için yapılan tevbelerdir. Allah, bunların günah olduğunun farkına varıp tevbe ederek hakikate yönelenleri bağışlar. Allah böyle kullarına karşı çok merhametli ve şefkatlidir.

(Nisa 17)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Doğrusu, Allah katında kabul gören tevbe, yalnızca bir cahillik ederek kötülük işleyen ve sonra vakit geçirmeden Allah'a yönelenlere mahsustur. İşte Allah da onları affa yöneltecektir; zira Allah her şeyi bilendir, her hükmünde tam isabet edendir.

(Nisa 17)

Osman Okur Meali:

Allah'ın kabul edeceği tövbe, şuursuzca (cahilane kendini tutamayarak) kötülük edip de sonra tez elden tövbe edenlerin tövbesidir; işte Allah bunların tövbesini kabul eder; Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Tevbe indallah ancak o kimseler içindir ki, bir cehaletle bir kötölüğü işlerler de az sonra tövbekar olurlar. İşte onlar için Allah Teâlâ tevbeyi kabul buyurur. Ve Allah Teâlâ alîmdir, hakîmdir.

(Nisa 17)

Ömer Öngüt Meali:

Allah katında makbul tevbe; kötülüğü ancak câhillik sebebiyle yapanların, sonra da çarçabuk vazgeçip tevbe edenlerin tevbesidir. İşte Allah onların tevbesini kabul eder. Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Ömer Sevinçgül Meali:

Allah katında gerçek tevbe, bilgisizlik sebebiyle kötülük yapıp da ardından hemen tevbe edenlerinkidir. Allah, bu gibilerin tevbesini kabul eder. Allah her şeyi bilen, her işini nice faydalar gözeterek adaletle yapandır.

(Nisa 17)

Sadık Türkmen Meali:

Allah katında tövbe; ancak bilmeyerek günah işleyip, sonra tövbe edenlerin tövbesidir. İşte Allah bunların tövbelerini kabul buyurur. Allah bilen ve doğru hüküm/karar verendir.

(Nisa 17)

Seyyid Kutub Meali:

Allah, kötülüğü bilmeyerek işleyip de fazla geç kalmaksızın tevbe edenlerin tevbelerini kabul edeceğini vaad etmiştir. Hiç kuşkusuz Allah herşeyi bilir ve hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Suat Yıldırım Meali:

Allah'ın kabulünü vaad buyurduğu tövbe, kötülüğü ancak cahillik sebebiyle işleyip, sonra da çabucak vazgeçerek günahtan dönüş yapacak olanların tövbesidir. İşte Allah'ın, tövbelerini kabul edeceği kimseler bunlardır. Allah alim ve hakimdir (herkesin içini dışını hakkıyla bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir).

(Nisa 17)

Süleyman Ateş Meali:

Allah'a göre, şu kimselerin tevbesi makbuldür ki, cahillikle bir kötülük yapıp hemen ardından dönerler. İşte Allah onların tevbesini kabul eder. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Allah'ın kabul sözü verdiği tevbe, kendini tutamayarak[1] kötülük işleyen sonra vakit geçirmeden tevbe edenlerin tevbesidir. Allah, onların tevbesini dönüşünü kabul eder. Allah bilir, doğru kararlar verir[2].

1)
2)En'am 6/11, Bakara 2/67, Araf 7/138 Musa aleyhisselamın levhaları atması olayı. Fussilet 41/22-23  

(Nisa 17)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Allah, cahillikle bir kötülük işleyip de hemen tövbe edenlerin tövbesini kabul eder. Çünkü Allah her şeyi bilir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Şaban Piriş Meali:

Allah'ın kabul ettiği tevbe yalnızca; cahillikle/bilmeyerek günah işleyenin hemen ardından yaptığı tevbedir. Allah, her şeyi bilen ve hikmetle yapandır.

(Nisa 17)

Talat Koçyiğit Meali:

Allah katında (makbul olan) tövbe, bilmeden kötülük işleyiş de, hemen akabinde tövbe edenlerinkidir. İşte, Allah'ın, tövbelerini kabul ettiği kimseler de bunlardır. Allah (her şeyi) hakkıyle bilendir, hikmet sahibidir.

(Nisa 17)

Tefhimul Kuran Meali:

Allah'ın (kabulünü) üzerine aldığı tevbe, ancak cehalet nedeniyle kötülük yapanların, sonra hemencecik tevbe edenlerin(kidir) . İşte Allah, böylelerinin tevbelerini kabul eder. Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır.

(Nisa 17)

Ümit Şimşek Meali:

Allah katında makbul tevbe, bir cahillik edip de günah işleyen, sonra çok geçmeden pişman olup bundan dönen kimsenin tevbesidir. İşte onlar, tevbelerini Allah'ın kabul edeceği kimselerdir. Allah ise herşeyi bilir, her işi hikmetle yapar.

(Nisa 17)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Allah'ın, kabulünü üstlendiği tövbe, bilgisizlikle kötülük işleyip de çok geçmeden tövbe edenler içindir. Allah, işte böylelerinin tövbesini kabul eder. Allah Alim'dir, Hakim'dir.

(Nisa 17)