4. Nisa Suresi / 95.ayet

Geçerli mazeretleri olmaksızın, savaşa katılmayıp evlerinde oturmayı tercih edenler; mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda savaşan müminlerle asla bir olmazlar. Allah, mallarıyla ve canlarıyla savaşanları, mücadeleden kaçanlardan daha üstün bir mertebeye yükseltmiştir. Gerçi Allah, bütün müminlere cenneti vaat etmiştir. Fakat Allah savaşanlara, oturanlardan çok daha büyük bir mükâfat vermiştir.

Bknz: (4/75)»(4/77)

Mustafa Çavdar Meali

Nisa 95 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Mazeretleri olanlar müstesna, müminlerden savaşa katılmayıp oturanlarla Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla savaşanlar, eşit olamaz. Allah, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda savaşanları, derece bakımından, oturanlardan üstün etmiştir. Allah, hepsine de iyilikler, güzellikler vaat etti ve Allah üstün etti savaşanları oturanlardan, pek büyük bir ecirle.

(Nisa 95)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Mü’minlerden (Hakkın hâkimiyetini ve zulüm düzeninin değişmesini samimiyetle istemek şartıyla, bazı mazeretleri sebebiyle cihada katılamayanlar hariç) bir özürü olmaksızın (evinde ve iş yerinde, ibadet, ticaret ve diğer dini gayretler bahanesiyle) durup oturanlarla; Allah yolunda, (adalet nizamı kurulsun ve insanlar huzura kavuşsun amacıyla) mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler, asla müsavi (eşit) tutulmayacaktır. Allah, malları ve canları ile (ülkesinde ve yeryüzünde Hakk hâkim olsun diye Kendi yolunda) cehdü gayret edenleri, yerinde oturanlara nazaran, derece bakımından çok daha faziletli kılmıştır. Gerçi Allah (mü'minlerin) hepsine güzellikler va’ad etmiştir; ancak Allah, mücahitleri, oturanlardan çok daha büyük ecirlerle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Abdullah Parlıyan Meali:

Bir mazeretleri olmaksızın mücadeleden kaçınan mü'minler ile Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla çaba gösterenler bir olamaz. Allah, mallarıyla ve canlarıyla üstün çaba gösterenleri, mücadeleden kaçınanlardan daha üstün bir mertebeye yüceltmiştir. Gerçi Allah tüm mü'minlere, sonuçta güzellik vaad etmiş olmasına rağmen, yolunda çaba gösterenleri büyük bir mükafaat vaad ederek, mücadeleden kaçınanlardan üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Adem Uğur Meali:

Müminlerden -özür sahibi olanlar dışında- oturanlarla malları ve canlarıyle Allah yolunda cihad edenler bir olmaz. Allah, malları ve canları ile cihad edenleri, derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah hepsine de güzellik (cennet) vadetmiştir; ama mücahidleri, oturanlardan çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Ahmet Hulusi Meali:

Mazeretsiz, evde oturup seferden kaçan iman edenler ile Allah yolunda mallarıyla, nefsleriyle mücahede edenler, eş değerde olmazlar... Allah, mallarıyla ve nefsleriyle mücahede edenleri, oturup kalanlardan derece olarak üstün kıldı... Hepsine Allah en güzeli vadetmiştir... (Ancak) Allah, mücahitleri, oturup kalanların üzerine büyük bir mükafat ile üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Ahmet Tekin Meali:

Mü'minlerden, özür sahibi olanlar dışında, evlerinde oturanlarla, malları, servetleri ve canlarıyla Allah yolunda, İslâm uğrunda cihad edenler bir olmaz. Allah malları ve canlarıyla cihad edenlere, dünya ve âhirette imtiyazlar tanıma lütfunda bulunmuştur. Allah bütün müslümanlara en güzel makamlar, mevkiler, göz alıcı mükâfatlar va'detmekle birlikte, hayatlarını ortaya koyan, konuşan, yazan, hesapsız servet harcayan mücahitleri, büyük mükâfat vererek evlerinde oturanlara üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Ahmet Varol Meali

Mü'minlerden özürsüz olarak yerlerinde oturanlarla Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler bir değildirler. Allah mallarıyla ve canlarıyla cihad edenleri oturanlara derece olarak üstün kılmıştır. Bununla birlikte Allah hepsine güzellik vadetmiştir. Ancak Allah cihad edenleri büyük bir ecirle oturanlara üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Ali Bulaç Meali:

Mü'minlerden, özür olmaksızın oturanlar ile, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler eşit değildir. Allah, mallarıyla ve canlarıyla cihad edenleri oturanlara göre derece olarak üstün kılmıştır. Tümüne güzelliği (cenneti) va'detmiştir; ancak Allah, cihad edenleri oturanlara göre büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Mü'minlerden özür sahibi olmaksızın cihaddan geri kalanlarla, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla savaşanlar bir olmazlar. Allah, mallarıyla ve canlarıyla savaşanları, derece bakımından, oturanlardan çok üstün kıldı. Bununla beraber Allah, ikisine de cenneti vadetmiştir. Fakat Allah savaşanlara, oturanların üstünde pek büyük bir mükâfat vermiştir.

(Nisa 95)

Ali Rıza Sefa Meali:

Özürleri olmadan evlerinde oturan inananlarla, Allah'ın yolunda mallarıyla ve canlarıyla çaba gösterenler aynı değildir. Allah, mallarıyla ve canlarıyla çaba gösterenleri, oturanlardan, değişik konumlarla üstün yapmıştır. Allah, güzel olanı, tümüne söz vermiştir. Ama Allah, çaba gösterenleri, oturanlardan, büyük bir ödülle üstün yapmıştır.

(Nisa 95)

Ali Ünal Meali:

(Herkesin Allah yolunda seferber olması gereken durumlar dışında,) geçerli bir özrü bulunmamasına rağmen yerlerinde oturup cihada çıkmamakla birlikte (Din’e ve topluma da) zararı dokunmayan mü’ minlerle, (başka bir gaye için değil, sadece) Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler elbette bir olmaz. Allah, mallarıyla ve canlarıyla cihad edenleri oturanlardan üstün kılmış ve onlara daha üst bir derece bahşetmiştir. Gerçi Allah, hepsine en güzel (mükâfat olan Cennet’i ve hoşnutluğunu) va’d buyurmuştur ya. Bununla birlikte Allah, mücahidlere yerlerinde oturan (mü’ minler) üzerinde çok büyük bir mevkî ve mükâfat lûtfetmiştir:

(Nisa 95)

Bahaeddin Sağlam Meali:

95, 96. Özürlü olmayan müminlerin evde oturanları ile, malları ve canlarıyla Allah yolunda savaşanlar bir olamazlar. Allah, malları ve canlarıyla savaşanları, savaştan geri kalanlardan üstün kılmıştır. Hepsine de Allah, güzel olan Cenneti vadetmiştir. Ve Allah mücahidleri, oturanlardan, mükâfat büyüklüğü yönünden, derece yüksekliği yönünden, bağışlama ve rahmet yönünden üstün kılmıştır. Şüphesiz Allah, Gafur ve Rahimdir.

(Nisa 95)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- İnananlardan, özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler bir olmaz. Allah malları ve canlarıyla cihad edenleri derece bakımından oturanlardan üstün kılmıştır. Gerçi Allah hepsine de güzellik vaad etmiştir; ama mücahitlerin ödülünü, kendi katından yüksek dereceler, bağış ve rahmet şeklinde, oturanlarınkinden üstün kılmıştır.Allah bağışlayandır; merhamet edendir.

(Nisa 95)

Bekir Sadak Meali:

(95-96) Inananlardan, ozursuz olarak yerlerinde oturanlar ile, mal ve canlariyle cihad edenleri, mertebece, oturanlardan ustun kilmistir. Allah hepsine de cenneti vadetmistir, ama Allah, cihad edenleri oturanlara, buyuk ecirler, dereceler, magfiret ve rahmetle ustun kilmistir. Allah bagislar ve merhamet eder. *

(Nisa 95)

Besim Atalay Meali:

Bir sıkıntı dolayısiyle olmadan, evinde oturan insanlarla, mallariyle, canlariyle Allah yolunda uğraşanlar bir düzeyde olamazlar, mallariyle, canlariyle uğraşanları, oturanlara, Allah bir derece üstün kılmıştır, bunların hepsine Allah iyilik vadeder; savaşanları, oturanlara büyük sevaplarla, Allah üstün kılmıştır

(Nisa 95)

Celal Yıldırım Meali:

(95-96) Mü'minlerden —özür sahipleri dışında— (evlerinde) oturanlarla mallarıyla canlarıyla Allah yolunda cihâd edenler eşit değillerdir. Allah, mallarıyla canlarıyla cihâda katılanları derece bakımından, oturup kalanlardan üstün kılmıştır. Gerçi Allah herbirine en güzel (yurt olan Cennet)i va'detmiştir. Allah cihâd edenleri oturup kalanlar üzerine büyük mükâfatlarla, kendi katından derecelerle, mağfiret ve rahmetle çok üstün kılmıştır. Allah çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.

(Nisa 95)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Mü'minlerden özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler bir değildir. Allah malları ve canları ile cihad edenleri derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah her ikisini de (davalarında samimi oldukları için) cennetle müjdelemiştir ama malları ve canları ile cihad edenleri oturanlara karşı büyük bir mükâfatla üstün tutmuştur. *

(Nisa 95)

Diyanet İşleri Eski Meali:

95,96. İnananlardan, özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile, mal ve canlariyle cihad edenleri, mertebece, oturanlardan üstün kılmıştır. Allah hepsine de cenneti vadetmiştir, ama Allah, cihad edenleri oturanlara, büyük ecirler, dereceler, mağfiret ve rahmetle üstün kılmıştır. Allah bağışlar ve merhamet eder.*

(Nisa 95)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(95-96) Mü'minlerden özür sahibi olmaksızın (cihattan geri kalıp) oturanlarla, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenler eşit olamazlar. Allah, mallarıyla, canlarıyla cihad edenleri, derece itibariyle, cihattan geri kalanlardan üstün kılmıştır. Gerçi Allah (mü'minlerin) hepsine de en güzel olanı (cenneti) va'detmiştir. Ama mücahitleri büyük bir mükafat ile kendi katından dereceler, bağışlanma ve rahmet ile cihattan geri kalanlara üstün kılmıştır. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

(Nisa 95)

Diyanet Vakfı Meali:

Müminlerden -özür sahibi olanlar dışında- oturanlarla malları ve canlarıyle Allah yolunda cihad edenler bir olmaz. Allah, malları ve canları ile cihad edenleri, derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah hepsine de güzellik (cennet) vadetmiştir; ama mücahidleri, oturanlardan çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Edip Yüksel Meali:

Geçerli özre sahip olmaksızın yerlerinde oturanlar ile mallarıyla canlarıyla ALLAH yolunda savaşım verenler bir olmaz. ALLAH mallarıyla, canlarıyla savaşım verenleri derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. ALLAH hepsine güzellikler söz veriyor. Bununla birlikte, ALLAH savaşım verenleri oturanlar üzerine daha büyük bir ödülle üstün kıldı;

(Nisa 95)

Elmalılı Orjinal Meali:

Mü'minlerden özür sahibi olmaksızın oturanlar ve Allah yolunda mallariyle, canlariyle cihad edenler müsavi olamazlar, Allah, mallariyle ve canlariyle mücahid olanları oturanların derece i'tibariyle üzerine geçirdi, gerçi Allah ikisine de husnayi (Cenneti) vad buyurmuştur, bununla beraber Allah mücahidlere oturanların fevkında azim bir ecir ihsan etmiştir

(Nisa 95)

Elmalılı Yeni Meali:

(95-96) Mü'minlerden özürleri olmaksızın oturanlarla, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla savaşanlar eşit olamazlar. Allah mallarıyla ve canlarıyla savaşanları, oturanlardan mertebece üstün kılmıştır. Gerçi Allah her ikisine de cenneti va'd etmiştir. Bununla beraber Allah savaşanları, oturanlardan büyük bir mükafat, kendi tarafından derece derece verdiği rütbeler, mağfiret ve rahmetle üstün kılmıştır. Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.

(Nisa 95)

Erhan Aktaş Meali:

Mü'minlerden, bir özrü olmaksızın, Allah yolunda cihad[1] etmekten geri kalanlarla; mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler, bir değildir. Allah, malları ve canları ile cihad edenleri, derece bakımından, geri kalanlardan üstün kıldı. Her ne kadar Allah, her ikisine de iyilikle muamele etmeyi söz vermiş ise de cihad edenleri, geri kalanlara karşı çok daha büyük bir ecirle üstün kılmıştır;

1)Savaşmaktan, mücadele etmekten, gayret göstermekten.

(Nisa 95)

Gültekin Onan Meali:

İnançlılardan özür olmaksızın oturanlar ile Tanrı yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler eşit değildir. Tanrı, mallarıyla ve canlarıyla cihad edenleri oturanlara göre derece olarak üstün kılmıştır. Tümüne güzelliği (cenneti) vaadetmiştir; ancak Tanrı cihad edenleri oturanlara göre büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Hakkı Yılmaz Meali:

(95,96) Mü’minlerden özür sahibi olmaksızın oturanlarla Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla çaba harcayanlar eşit olamazlar. Allah, mallarıyla, canlarıyla çaba harcayanları, derece itibariyle oturanlara fazlalıklı kıldı. Ve Allah, onların hepsine “en güzel”i vaat etmiştir. Ve Allah, gayret gösterenlere, oturanların üzerine büyük bir ecir; Kendi katından dereceler, bir bağışlama ve merhamet fazlalaştırmıştır. Ve Allah, çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.

(Nisa 95)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Müminlerden (savaştan geri kalmasını meşrulaştıracak) özrü olmaksızın oturanlarla Allah yolunda malları ve canlarıyla cihad edenler eşit değildir. Allah, malları ve canlarıyla cihad edenleri, oturanlara derece bakımından üstün kılmıştır. (Bununla beraber) Allah hepsine güzellik vadetmiştir. Allah, mücahidleri oturanlara büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Harun Yıldırım Meali:

Mü’minlerden –özür sahibi olanlar müstesna oturanlarla, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler bir değildir. Allah mallarıyla ve canları ile cihad edenleri derece bakımından oturanlardan çok üstün kıldı. Bununla beraber Allah hepsine de en güzeli vaad etmiştir; fakat yine de Allah cihad edenleri oturanlar üzerinde çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Hasan Basri Çantay:

Mü'minlerden özür saahibi olmaksızın (evlerinde) oturanlarla Allah yolunda mallariyle, canlariyle savaşanlar bir olamaz. Allah, mallariyle, canlariyle savaşanları, derece i'tibariyle, oturanlardan çok üstün kıldı. (Gerçi) Allah hepsine de cenneti va'd etmişdir. (Fakat) Allah, savaşanlara oturanların üstünde daha büyük bir ecir vermişdir.

(Nisa 95)

Hayrat Neşriyat Meali:

Mü'minlerden, özür sâhibi olmaksızın (cihaddan geri kalıp evlerinde) oturanlarla, Allah yolunda malları ve canlarıyla cihâd edenler bir olmazlar!(1) Allah, malları ve canlarıyla cihâd edenleri, (velev özürleri sebebiyle olsun) oturanlar üzerine, derece i'tibârıyla üstün kıldı. Gerçi Allah, hepsine de en güzeli (Cenneti) va'd etmiştir. Fakat Allah, cihâd edenleri oturanlar üzerine (daha) büyük bir mükâfâtla üstün kıldı.*

(Nisa 95)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(95-96) İnançlılardan, sıkıntı sahibi olmadıkları halde oturanlar ile Allah'ın yolunda mallarıyla ve canlarıyla Cihad [çaba sarf] edenler eşit değildir. Allah, mallarıyla ve canlarıyla Cihad [çaba sarf] edenleri, oturanlara bir derece fazla/üstün kıldı, Allah her birine en güzeli söz verdi, Cihad [çaba sarf] edenleri oturanlara karşı yüce bir ödül olarak kendisinden dereceler, bir bağışlanma ve bir rahmet olarak fazla/üstün kıldı. Allah, [en başından beri] çokça bağışlayandı, bir rahimdi.

(Nisa 95)

Hüseyin Atay Meali:

(95-96) İnananlardan özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda üstün çaba gösterenler birbirine eşit olmazlar. Allah, canlarıyla, mallarıyla sıkı çalışanları, oturanlardan bir derece üstün kılmıştır. Gerçi, Allah hepsine de en güzeli söz vermiştir. Ancak, Allah sıkı çalışanları oturanlardan acıma, bağışlama ve kendi katından dereceler olan büyük ödülle üstün kılmıştır. Ve Allah bağışlayandır, acıyandır.

(Nisa 95)

İbni Kesir Meali:

Mü'minlerden; özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile Allah yolunda malları ve canları ile cihad edenler bir değildir. Allah; mallarıyla ve canlarıyla cihad edenleri derece bakımından oturanlara üstün kıldı. Bununla beraber Allah, her ikisine de güzelliği vaad etmiştir. Fakat Allah; cihad edenlere, oturanların üzerine büyük bir mükafat vermiştir.

(Nisa 95)

İlyas Yorulmaz Meali:

İnananlardan hiçbir mazereti olmaksızın savaşa gitmeyip evinde oturanlarla, mallarıyla canlarıyla Allah yolunda savaşanlar elbette eşit değildir. Mallarıyla, canlarıyla mücadele edenleri Allah, evde oturanlardan daha üstün tutmuş ve mücadele edenlere daha nice güzellikler vaat etmiştir. Allah, mücadele edenlere büyük mükafaatlar vererek, oturanlardan daha üstün tutmuştur.

(Nisa 95)

İskender Ali Mihr Meali:

Özür sahibi olmayan mü'minlerden (savaşa gitmeyip) oturanlar ile Allah’ın yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler bir (eşit) değildir. Allah, mallarıyla ve canlarıyla cihad edenleri derece bakımından, oturanların üstünde faziletli kıldı ve Allah hepsine “Hüsna”yı vaadetti. Ve Allah mücahitleri, oturup kalanlar üzerine “büyük ecir” ile üstün kıldı.

(Nisa 95)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

İnananlardan hiçbir engelleri olmaksızın savaştan geri kalanlar Allah uğurunda mallarıyla, canlarıyla savaşanlarla bir olamazlar. Allah mallarıyla, canlarıyla savaşanları savaştan kalanlardan kat kat üstün kıldı. Allah bunların hepsine Cennet için söz verdi. Savaşanları savaştan geri kalanlardan pek büyük bir karşılıkla üstün kıldı.

(Nisa 95)

Kadri Çelik Meali:

Müminlerden özür sahibi olanlar dışında oturanlarla, malları ve canlarıyla Allah yolunda cihat edenler eşit olmaz. Allah, malları ve canlarıyla cihat edenleri, derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah hepsine de güzellik (cennet) vaat etmiştir; ama mücahitleri oturanlardan çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Mahmut Kısa Meali:

Savaşa gitmelerini engelleyecek bir mâzeretleri olmadığı hâlde, genel bir seferberlik çağrısı yapılmadığı için evlerinde oturan Müslümanlarla, gönüllü olarak Allah yolunda malları ve canlarıyla mücâdele edenler fazîlet bakımından eşit olamazlar. Çünkü Allah, malları ve canlarıyla mücâdele eden fedâkâr müminleri, Allah yolunda cihâda katılmayıp evlerinde oturan ve kulluk görevini en asgarî düzeyde yerine getiren Müslümanlardan daha üstün bir makâma yüceltmiştir. Gerçi Allah, her ikisine de en güzel mükâfât olan cennetini vaad etmiştir fakat cihâd edenleri, çok daha büyük bir mükâfât ile;

(Nisa 95)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

İman edenlerden mazereti olmadan savaşa katılmayıp oturan kimseler Savaşa Allah yolunda mallarıyla canlarıyla katılanlar bir olmazlar. Allah mallarıyla, canlarıyla savaşanları derece bakımından üstün etmiştir. Nitekim Allah hepsine iyilikler güzellikler vaat etmiştir. Allah üstün eder İyilik için cihat edip savaşanları, oturanlara karşı büyük bir ecirler verir.

(Nisa 95)

Mehmet Türk Meali:

Mü’minlerden, özürsüz olarak1 yerlerinde oturanlarla mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihad edenler asla eşit olamazlar.2 Allah, mallarıyla canlarıyla cihad edenleri, derece bakımından oturanlardan, üstün kılmıştır. Bununla beraber Allah, hepsine de cenneti vâdetmiştir ama mücahitleri oturanlardan çok daha büyük mükâfat vâdederek, üstün kılmıştır.*

(Nisa 95)

Muhammed Celal Şems Meali:

Özrü olmayanlar dışında evinde oturan inananlarla, Allah yolunda mal ve canlarıyla cihat edenler, eşit değildirler. Allah, mal ve canlarıyla cihat edenleri, derece bakımından (evlerinde) oturanlardan daha üstün kıldı. (Tabii ki) Allah, hepsine (de) iyilik vadetmiştir, (ama) Allah cihat edenlere büyük ecir vadetmekle, onları (geride) oturanlardan üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Muhammed Esed Meali:

Bir mazeretleri olmaksızın mücadeleden kaçınan müminler ile Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla çaba gösterenler bir olamaz: Allah, mallarıyla ve canlarıyla üstün çaba gösterenleri mücadeleden kaçınanlardan daha üstün bir mertebeye yüceltmiştir. Allah bütün (müminler)e nihai güzellik vaat etmiş olmasına rağmen, Allah yolunda üstün çaba gösterenleri, (kendilerine) büyük bir mükafat (vaat ederek) mücadeleden kaçınanlardan üstün kılmıştır,

(Nisa 95)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

İnananlardan özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile malları ve canlarıyla Allah yolunda cihat edenler bir değildir. Allah malları ve canları ile cihat edenleri derece bakımından, oturanlardan üstün kılmıştır. Gerçi Allah her ikisine de Cenneti vaat etmiştir. Fakat malları ve canları ile cihat edenleri oturanlara karşı büyük bir ödülle üstün tutmuştur.

(Nisa 95)

Mustafa Çavdar Meali:

Geçerli mazeretleri olmaksızın, savaşa katılmayıp evlerinde oturmayı tercih edenler; mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda savaşan müminlerle asla bir olmazlar. Allah, mallarıyla ve canlarıyla savaşanları, mücadeleden kaçanlardan daha üstün bir mertebeye yükseltmiştir. Gerçi Allah, bütün müminlere cenneti vaat etmiştir. Fakat Allah savaşanlara, oturanlardan çok daha büyük bir mükâfat vermiştir.

Bknz: (4/75)»(4/77)

(Nisa 95)

Mustafa Çevik Meali:

95-96 Gerçek şu ki, mü’min olduklarını söyledikleri ve geçerli bir mazeretleri bulunmadığı halde size saldıranlarla savaşmak üzere sefere katılmayıp, evlerinde oturanlarla, Allah yolunda mallarını ve canlarını ortaya koyarak savaşanlar elbette bir değildir. Allah malları ve canlarıyla üstün çaba gösterenleri, evlerinde oturanlardan üstün kılmış, yüksek makamlara layık görmüştür. Yerinde oturan mü’minlerle, önde gidenlerin mükâfatı da tabii ki bir olmayacaktır. Allah’ın katında her mü’minin derecesi ve makamı farklıdır. Allah mü’minlere karşı çok merhametli, şefkatli ve bağışlayıcıdır.

(Nisa 95)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Mü'minlerden bir mazereti olmaksızın mücadeleden kaçınanlarla Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla çaba gösterenler bir olamaz: Allah mallarıyla ve canlarıyla elinden gelen çabayı sarf edenleri mücadeleden kaçınanlardan daha yüce bir mertebeye çıkarmıştır. Allah bütün mü'minlere nihai güzellikler vaad etmesine rağmen, yolunda üstün gayret harcayanları yerinde sayanlara muhteşem bir ödül vaadiyle üstün tutmuştur:

(Nisa 95)

Osman Okur Meali:

Müminlerden -özür sahibi olanlar dışında oturanlarla malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler bir olmaz. Allah, malları ve canları ile cihad edenleri, derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah hepsine de güzellik (cennet) vadetmiştir; ama mücahidleri, oturanlardan çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Mü'minlerden özür sahibi olmaksızın oturanlar ve Allah Teâlâ'nın yolunda mallarıyla, canlarıyla mücâhedede bulunanlar müsavî olmazlar. Allah Teâlâ malları ile ve canları ile cihada atılanları, oturanlar üzerine derece itibariyle tafdil buyurmuştur. Ve Allah Teâlâ hepsine de hüsnayı vaadetmiştir. Ve Allah Teâlâ mücahit olanları, oturanlar üzerine pek büyük bir mükâfaat ile tercih kılmıştır.

(Nisa 95)

Ömer Öngüt Meali:

Müminlerden özür sahibi olmaksızın oturanlar ile, mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler bir olmazlar. Allah, malları ve canları ile cihad edenleri derece bakımından oturanlardan çok üstün kıldı. Bununla beraber Allah ikisine de cenneti vâdetmiştir. Fakat cihad edenleri oturanlardan çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Ömer Sevinçgül Meali:

İnananlardan olup da ileri sürebilecekleri bir engel bulunmaksızın yerlerinde oturanlarla, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenler ‘çaba harcayanlar, savaşanlar’ bir olmazlar. Allah, mallarıyla, canlarıyla cihad edenleri, mertebe bakımından oturanlara üstün kılmıştır. Gerçi Allah her ikisine de cennet sözü vermiştir, ama cihad edenleri oturanlara oranla büyük bir ödülle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Sadık Türkmen Meali:

MÜMİNLERDEN özür sahibi olmaksızın oturanlar ve Allah’ın izin verdiği şekilde; mallarıyla, canlarıyla cihat edenler eşit olamazlar. Allah ikisine de cenneti vadetmekle beraber, mallarıyla ve canlarıyla mücadele edenleri, oturanların derece itibariyle üzerine geçirmiştir. Allah mücahitlere, oturanların üstünde büyük bir ödül ihsan etmiştir.

(Nisa 95)

Seyyid Kutub Meali:

Müminlerden özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler bir değildir. Allah malları ve canları ile cihad edenleri derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah her ikisine de cenneti vaad etmiştir, ama malları ve canları ile cihad edenleri oturanlara karşı büyük bir mükafatla üstün tutmuştur.

(Nisa 95)

Suat Yıldırım Meali:

(95-96) Özür sahibi olmaksızın cihaddan geri kalan müminlerle, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad eden müminler elbette bir olmaz. Allah malları ve canları ile mücahede edenleri, derece bakımından cihada gitmeyenlerden üstün kılmıştır. Gerçi Allah hepsine de en güzel yurt olan cenneti vad etmiştir, ama mücahede edenleri, cihada katılmayanlardan çok daha büyük mükafatlarla, tarafından derece derece rütbeler, hususi bir mağfiret ve rahmetle mümtaz kılmıştır. Değil mi ki Allah gafurdur, rahimdir (affı, merhamet ve ihsanı boldur).

(Nisa 95)

Süleyman Ateş Meali:

İnananlardan özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile, mallariyle canlariyle Allah yolunda cihadedenler bir olmaz. Allah, mallariyle canlariyle cihadedenleri, derece bakımından oturanlardan üstün kılmıştır. Gerçi Allah hepsine de güzellik va'detmiştir ama mücahidleri oturanlardan çok daha büyük ecirle üstün kılmıştır:

(Nisa 95)

Süleymaniye Vakfı Meali:

İnanıp güvenenlerden bir özürü olmadan oturup duranlarla, malları ve canları ile Allah yolunda bütün güçleriyle mücadele edenler bir olmaz. Allah, malları ve canları ile mücadele edenlerin derecesini oturanlardan üstün kılmıştır. Gerçi Allah hepsine de cenneti söz vermiştir[1] ama Allah, mücadele edenleri büyük bir ödülle oturanlara üstün kılacaktır[2].

1)- عنها مبعدون
2)Fetih 48/17

(Nisa 95)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(95-96) Özürleri olmadığı halde mücadeleden kaçınan müminlerle, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihat edenler bir değildir. Allah, mallarıyla ve canlarıyla cihat edenleri, mücadeleden kaçınanlara üstün kılmıştır. Gerçi Allah hepsine de güzel bir karşılık vereceğini söylemiştir ama, cihat edenleri, büyük bir ödül, hesapsız mertebeler, günahlarının bağışlanacağını ve rahmetini vaat ederek mücadeleden kaçınanlardan üstün kılmıştır. Çünkü Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir.

(Nisa 95)

Şaban Piriş Meali:

Müminlerden özür sahibi olmaksızın geri kalanlarla, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla savaşanlar bir olmazlar. Allah, mallarıyla ve canlarıyla savaşanları, derece bakımından oturanlardan çok üstün kıldı. Bununla beraber Allah, hepsine cenneti vaat etmiştir. Fakat, Allah savaşanlara, oturanların üstünde pek büyük bir mükafat vermiştir.

(Nisa 95)

Talat Koçyiğit Meali:

Müminlerden, özür sahibi olmaksızın oturanlarla, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler bir olmazlar. Allah, mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler, oturanlara, derece itibariyle üstün kılmıştır. Gerçi Allah, hepsine de cenneti vadetmiştir ve fakat mücahidleri büyük mükâfat yönünden oturanlara üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Tefhimul Kuran Meali:

Mü'minlerden, özür olmaksızın oturanlar ile, Allah, yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler eşit değildir. Allah, mallarıyla ve canlarıyla cihad edenleri oturanlara göre derece olarak üstün kılmıştır. Tümüne güzelliği (cenneti) va'detmiştir; ancak Allah, cihad edenleri oturanlara göre büyük bir ecirle üstün kılmıştır.

(Nisa 95)

Ümit Şimşek Meali:

Mü'minlerden, bir mazereti olmaksızın cihaddan geri kalanlar, Allah yolunda malları ve canlarıyla cihad edenlerle bir olmaz. Allah, malları ve canlarıyla cihad edenleri, evlerinde oturanlardan mertebece daha üstün kılmıştır. Gerçi hepsine Allah Cenneti vaad etti; ama cihad edenleri, pek büyük bir ödülle, oturanlara üstün kıldı.

(Nisa 95)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

İnananların; özür sahibi olmaksızın oturanlarıyla, Allah yolunda malları ve canlarıyla didinip gayret gösterenleri aynı değildir. Allah, malları ve canlarıyla gayret gösterenleri oturanlara derece bakımından üstün kılmıştır. Allah hepsine güzellik vaat etmiştir ama cihat edenleri, çok büyük bir ödülle, oturanlardan üstün kılmıştır.

(Nisa 95)