71. Nuh Suresi / 4.ayet
Nuh 4 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Suçlarınızı yarlıgasın ve sizi, muayyen bir vaktedek geciktirsin. Şüphe yok ki Allah'ın takdir ettiği vakit geldi mi gecikmesine imkan yoktur eğer biliyorsanız.
(Nuh 4)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
"Ki böylece (O da) günahlarınızı bağışlasın ve sizi adı konulmuş bir ecele (belirlenmiş bir süreye) kadar erteleyip (yaşatsın) . Elbette Allah'ın (takdir ettiği) eceli (ölüm vaktiniz) geldiği zaman, o (asla) ertelenmeyecektir. (Keşke) Bir bilmiş olsaydınız (ve düşünseydiniz!) "
(Nuh 4)Abdullah Parlıyan Meali:
Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve size bir ömür vererek ölümünüze kadar size zaman tanısın. Şüphe yok ki Allah'ın size takdir ettiği ölüm vakti geldi mi gecikmesine imkan yoktur. Keşke bu gerçeği bilmiş olsaydınız.”
(Nuh 4)Adem Uğur Meali:
Ki Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vâdeye kadar tehir etsin (muahaze etmeden yaşatsın) Bilinmeli ki Allah'ın tayin ettiği vâde gelince, artık o ertelenmez. Keşke bilseydiniz!"
(Nuh 4)Ahmet Hulusi Meali:
"Ki, hatalarınızdan bazılarını mağfiret etsin ve sizi tayin edilmiş ömrünüzün sonuna kadar yaşatsın. Muhakkak ki Allah'ın eceli (yaşam süresi sonu) geldiğinde ertelenmez! Eğer bilseydiniz!"
(Nuh 4)Ahmet Tekin Meali:
“Allah da sizin günahlarınızın bir kısmını bağışlasın. Belirli vakte kadar size mühlet versin. Allah'ın tayin ettiği ecel geldiği zaman ertelenmez. Keşke bilebilseydiniz!”
(Nuh 4)Ahmet Varol Meali
Ki, (Allah) günâhlarınızdan bir kısmını bağışlasın ve sizi belirli bir süreye kadar geciktirsin. Şüphesiz Allah'ın süresi geldiğinde geciktirilmez. Keşke bilseydiniz."
(Nuh 4)Ali Bulaç Meali:
"Ki günahlarınızı bağışlasın ve sizi adı konulmuş bir ecele kadar ertelesin. Elbette Allah'ın eceli geldiği zaman, o ertelenmez. Bir bilmiş olsaydınız."
(Nuh 4)Ali Fikri Yavuz Meali:
(Bu takdirde Allah) günahlarınızdan size bağışlar ve sizi muayyen bir vakte kadar (azab çektirmeksizin ölüm anına dek) geri bırakır. Şüphe yok ki, Allah'ın takdir ettiği ecel (ölüm) gelince geri bırakılmaz; eğer bilseydiniz, (iman eder de azabdan kurtulurdunuz.)
(Nuh 4)Ali Rıza Sefa Meali:
"Suçlarınızı bağışlasın ve belirlediği bir zamana dek size süre tanısın. Kuşkusuz, Allah'ın belirlediği zaman geldiğinde ertelenmez; keşke bilseydiniz!"
(Nuh 4)Ali Ünal Meali:
“Ta ki Allah da (şimdiye kadar işlediğiniz ve kulları aleyhinde olmayan) günahlarınızı bağışlasın ve sizi (helâke maruz bırakmadan), mukadder ve değişmez vadeye kadar hayatta tutsun.” Allah’ın takdir buyurmuş olduğu vade gelince, artık o ertelenmez. Keşke bunu bilseniz!
(Nuh 4)Bahaeddin Sağlam Meali:
Allah, günahlarınızdan bir kısmını bağışlar, sizi belli bir süreye kadar erteler (yaşatır.) şüphesiz Allah’ın tayin ettiği ecel geldiği zaman, artık ertelenmez. Keşke bilmiş olsanız!”
(Nuh 4)Bayraktar Bayraklı Meali:
- Nuh, onlara şöyle demişti: "Ey kavmim! Ben size gönderilen apaçık bir uyarıcıyım. Allah'a kulluk ediniz. Onun emirlerine karşı gelmekten sakınınız ve bana itaat ediniz ki, Allah günahlarınızı affetsin ve size belli bir zamana kadar süre tanısın. Şüphesiz, Allah'ın belirlediği süre dolunca ertelenmez. Keşke bunu bilseydiniz!"
(Nuh 4)Bekir Sadak Meali:
(3-4) «Allah'a kulluk edin; O'ndan sakinin ve bana itaat edin ki Allah gunahlarinizi size bagislasin ve sizi belli bir sureye kadar ertelesin; dogrusu Allah'in belirttigi sure gelince geri birakilamaz; keske bilseniz!»
(Nuh 4)Besim Atalay Meali:
Yarlıgaya sizin günahlarınızı, adanmış bulunan bir güne değin, sizi bıraka, eğer siz bilirseniz, Allahın gösterdiği vakit gelince, geciktirilmez!»
(Nuh 4)Celal Yıldırım Meali:
(3-4) Allah'a kulluk edin; O'ndan korkup (inkâr ve azgınlıktan) sakının ve bana itaat edin ki; Allah sizin günahlarınızı bağışlasın ve sizi belirlenmiş bir vakte kadar da geciktirsin. Şüphesiz ki Allah'ın belirlediği vakit gelince artık o geriye bırakılmaz. Bunu keşke bir bilseniz!.»
(Nuh 4)Cemal Külünkoğlu Meali:
3,4. “Yalnız Allah'a kulluk edin, O'na karşı gelmekten sakının ve bana uyun ki, günahlarınızı affetsin ve sizi belirli bir vakte, yani ölüm anına kadar azap çektirmeksizin hayatta bıraksın. Çünkü Allah'ın takdir ettiği ecel (ölüm) gelince, asla ertelenmez. Keşke bunu bilseniz (de imam etseniz)!
(Nuh 4)Diyanet İşleri Eski Meali:
3,4. "Allah'a kulluk edin; O'ndan sakının ve bana itaat edin ki Allah günahlarınızı size bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin; doğrusu Allah'ın belirttiği süre gelince geri bırakılamaz; keşke bilseniz!"
(Nuh 4)Diyanet İşleri Yeni Meali:
(3-4) "Allah'a ibadet edin. O'na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki sizin günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vakte kadar ertelesin. Şüphesiz, Allah'ın belirlediği vakit gelince ertelenmez. Keşke bilseydiniz."
(Nuh 4)Diyanet Vakfı Meali:
2, 3, 4. Nuh şöyle dedi: Ey kavmim! Şüpheniz olmasın ki, ben sizi, «Allah'a kulluk edin; O'na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki, Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vâdeye kadar tehir etsin (muahaze etmeden yaşatsın)» diyerek apaçık uyaran bir kimseyim. Bilinmeli ki Allah'ın tayin ettiği vâde gelince, artık o ertelenmez. Keşke bilseydiniz! *
(Nuh 4)Edip Yüksel Meali:
'Ki günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin. Kuşkusuz, ALLAH'ın verdiği süre gelince ertelenmez; bir bilseydiniz.
(Nuh 4)Elmalılı Orjinal Meali:
Günahlarınızdan size mağfiret buyursun ve sizi müsemma bir ecele kadar te'hir eylesin, muhakkak ki Allahın takdir eylediği ecel gelince te'hir olunmaz eğer bilse idiniz!
(Nuh 4)Elmalılı Yeni Meali:
Günahlarınızı bağışlasın ve sizi belirli bir vakte kadar ertelesin. Kuşkusuz, Allah'ın takdir ettiği vakit gelince ertelenmez, eğer bilseydiniz!"
(Nuh 4)Erhan Aktaş Meali:
Ki Allah, suçlarınızı bağışlasın ve size belirlenmiş bir sürenin sonuna kadar zaman versin. Kuşkusuz Allah'ın belirlediği süre dolunca, ertelenmez. Keşke bilenlerden olsaydınız.
(Nuh 4)Gültekin Onan Meali:
"Ki günahlarınızı bağışlasın ve sizi adı konulmuş bir ecele kadar ertelesin. Elbette Tanrı'nın eceli geldiği zaman, o ertelenmez. Bir bilmiş olsaydınız."
(Nuh 4)Hakkı Yılmaz Meali:
(2-4) Nûh, dedi ki: “Ey toplumum! Şüphesiz ben, sizin için apaçık bir uyarıcıyım. Allah'a kulluk edin, O'nun koruması altına girin ve bana itaat edin ki, günahlarınızdan sizi yarlıgasın ve sizi adı konmuş bir sürenin sonuna kadar ertelesin. Şüphesiz Allah'ın ayarladığı/belirlediği sürenin sonu, gelince ertelenmez. Eğer bilseydiniz.”
(Nuh 4)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
“(Buna karşılık) günahlarınızı bağışlasın ve sizi belirlenmiş bir süreye kadar ertelesin. Şüphesiz ki Allah’ın eceli, (size) geldiğinde ertelenmez. Keşke bilmiş olsaydınız.”
(Nuh 4)Harun Yıldırım Meali:
“Ta ki günahlarınızdan bir kısmını sizin için bağışlasın ve sizi belirlenmiş bir süreye kadar ertelesin. Elbette Allah’ın belirlediği süre geldiği zaman ertelenmez. Keşke bilseydiniz.”
(Nuh 4)Hasan Basri Çantay:
"Taki (Allah) sizin günahlarınızdan bir kısmını yarlığasın, sizi (azabsız olarak) mukadder bir müddete kadar gecikdirsin. Şübhe yok ki Allahın (ta'yin etdiği) müddet gelince geri bırakılmaz. Eğer bilseydiniz..".
(Nuh 4)Hayrat Neşriyat Meali:
3,4. “Şöyle ki: Allah'a kulluk edin, O'ndan sakının ve bana itâat edin. (Tâ ki Allah,)günahlarınızdan bir kısmını size bağışlasın ve sizi(n ecelinizi) belirli bir vakte kadar ertelesin! Şübhe yok ki Allah'ın (size takdîr ettiği) eceli geldiği zaman, ertelenmez! Eğer biliyor olsaydınız!”
(Nuh 4)Hubeyb Öndeş Meali: /
(2-4) [Nuh] "Ey milletim! Gerçekten ben, "Allah'a kulluk edin , kendisinden korunup sakının ve bana gönülden itaat edin ki, cezayı gerektiren işlerinizden [bir kısmını] size bağışlasın ve isimlendirilmiş [belirlenmiş] bir süre sonuna kadar sizi ertelesin." diye sizin için apaçık bir uyarıcıyım. Gerçekten, Allah'ın süre sonu geldiği zaman, ertelenmez. Şayet, biliyor olsaydınız.." dedi.
(Nuh 4)Hüseyin Atay Meali:
2-4 Dedi: "Ey ulusum! Doğrusu ben, sizin apaçık bir uyarıcınızım. Allah'a kulluk edin, Ona saygılı olun ve beni dinleyin ki, Allah günahlarınızı size bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin. Doğrusu, Allah’ın belirttiği süre gelince, geri bırakılamaz; keşke bilseniz!"
(Nuh 4)İbni Kesir Meali:
Ta ki, günahlarınızı size bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar geciktirsin. Muhakkak ki Allah'ın süresi gelince geri bırakılmaz. Keşki bilseydiniz.
(Nuh 4)İlyas Yorulmaz Meali:
“(Bana itaat ederseniz) Allah kötülüklerinizi size bağışlar ve size belli bir zamana kadar mühlet verir. Şunu iyi bilin ki, Allah'ın belirlediği vakit geldiğinde, asla tehir edilmez” demişti.
(Nuh 4)İskender Ali Mihr Meali:
(Allah da) sizin günahlarınızı mağfiret etsin (günahlarınızı sevaba çevirsin) ve sizi belirlenmiş bir zamana kadar tehir etsin (ömür versin)! Muhakkak ki Allah’ın eceli (onun belirlediği an) gelince tehir edilmez. Keşke siz bilmiş olsaydınız.
(Nuh 4)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
böylelikle Allah da sizin günahlarınızı yarlıgasın, sizi belirli bir süre için sağ bıraksın diye. Çünkü Allah'ın süresi sona erince artık o geri bırakılmaz. Bunu bir bilseniz.»
(Nuh 4)Kadri Çelik Meali:
“Böylece bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve sizi adı konulmuş bir ecele kadar ertelesin. Elbette Allah'ın eceli geldiği zaman, o ertelenmez. Keşke bilmiş olsaydınız!
(Nuh 4)Mahmut Kısa Meali:
“Ki böylece Allah günahlarınızı bağışlasın ve sizi helâk olmaktan kurtarıp belirli bir vakte kadar huzur ve esenlik içinde yaşatsın. Unutmayın; Allah’ın belirlediği süre, gelip çattığı zaman asla ertelenemez; keşke bunu bilseydiniz.”
(Nuh 4)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Nice günahınızdan bir kısmını belli bir vakte kadar ertelesin, günahlarınızı bağışlasın. Uzun zaman geçse de, bilirsiniz ki; Allah'ın takdirinin, gecikmesi değildir mümkün.
(Nuh 4)Mehmet Türk Meali:
“(Allah) günâhlarınızdan bir kısmını bağışlasın1 ve size (belirlediği) süreye kadar ömür versin.2 Eğer bilirseniz, Allah’ın belirlediği süre, kesinlikle ertelenmez.”3 dedi.*
(Nuh 4)Muhammed Celal Şems Meali:
“O (da) günahlarınızı bağışlayarak, belli bir süre için size mühlet verecektir. Allah’ın (tayin ettiği) vakit geldiğinde, (o) kesinlikle engellenemez. Keşke bilseydiniz.”
(Nuh 4)Muhammed Esed Meali:
ki Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve (yalnız O'na) malum olan bir zamana kadar size mühlet tanısın; ama bilin ki Allah'ın belirlediği vade gelip çattığında hiçbir şekilde ertelenemez. Keşke bunu bilseydiniz!"
(Nuh 4)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
"Böylece Allah, günahlarınızı bağışlasın ve ecelinizi belirli bir süreye kadar ertelesin. Çünkü Allah'ın belirlediği ecel geldiğinde o ertelenmez. Keşke bilebilseydiniz!"
(Nuh 4)Mustafa Çavdar Meali:
Allah da günahlarınızı bağışlasın ve belirlenmiş süreye kadar sizi ertelesin. Zira Allah’ın belirlediği süre gelince asla ertelenmez, keşke bunu bilmiş olsanız.Bknz: (20/82) - (25/68)»(25/71) - (39/53)
(Nuh 4)Mustafa Çevik Meali:
2-4 Nûh onlara şöyle demişti: “Ey kavmim! Ben sizi yaratılış sebebiniz olan hayat nizamına öğüt ve uyarılarla davet için gönderilmiş bir peygamberim. Allah’a karşı sorumluluklarınızın olduğunu unutmayın, O’nu layıkıyla tanıyıp davetine icabet ederek ibadet edin ve O’na karşı gelmekten sakının, yapmanız gerekenler konusunda beni izleyin. Şayet bana uyarsanız Allah da sizin geçmiş günahlarınızı bağışlar ve bir zamana kadar sizi güven ve huzur içinde yaşatır, iyi bilin ki takdir ettiği ecel vakti gelince de onu asla ertelemez.”
(Nuh 4)Mustafa İslamoğlu Meali:
geçmiş günahlarınızı bağışlasın ve adı konulmuş bir vakte kadar size süre tanısın; ama unutmayın ki, Allah'ın belirlediği süre gelip çattığında asla ertelenemez: keşke bunu kavrasaydınız.
(Nuh 4)Osman Okur Meali:
(3-4) “Yalnız Allah'a kulluk edin, O'na karşı gelmekten sakının ve bana uyun ki, günahlarınızı affetsin ve sizi belirli bir vakte, (yani ölüm anına) kadar azap çektirmeksizin hayatta bıraksın. Çünkü Allah'ın takdir ettiği ecel (ölüm) gelince, asla ertelenmez. Keşke bunu bilseniz (de imam etseniz)!
(Nuh 4)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
«Sizin için günahlarınızı bağışlasın ve sizi mukadder müddete kadar tehir etsin. Muhakkak ki, Allah'ın takdir ettiği vakit gelince sonraya bırakılamaz, eğer bilir kimseler oldu iseniz.»
(Nuh 4)Ömer Öngüt Meali:
"Ki, Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar geciktirsin (cezalandırmadan yaşatsın). Bilinmeli ki, Allah'ın belirttiği süre gelince artık o ertelenmez. Keşke bilseniz!"
(Nuh 4)Ömer Sevinçgül Meali:
“Allah da sizin günahlarınızı bağışlasın. Gerekenleri yapabilmeniz için size süre versin. Allah’ın belirlediği ecel gelince artık ertelenmez. Keşke bilseydiniz!”
(Nuh 4)Sadık Türkmen Meali:
günahlarınızı bağışlasın ve sizi, bir süreye kadar ertelesin. Allah’ın emri geldiği zaman, kesinlikle ertelenmez, ne olurdu bilmiş olsaydınız!”
(Nuh 4)Seyyid Kutub Meali:
Ki Allah günahlarınızı size bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin; doğrusu Allah'ın belirttiği süre gelince geri bırakılmaz; keşki bilseniz.
(Nuh 4)Suat Yıldırım Meali:
(2-4) O da: "Ey benim milletim! Ben size gönderilen kesin bir uyarıcıyım. Şöyle ki: Yalnız Allah'a ibadet edin, O'na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki: Sizin günahlarınızı affetsin ve sizi belirli bir vakte, yani ölüm anına kadar azap çektirmeksizin hayatta bıraksın. Çünkü Allah'ın takdir ettiği vade gelince, asla ertelenmez. Keşke bunu bir bilseniz!
(Nuh 4)Süleyman Ateş Meali:
"Ki (Allah) günahlarınızdan bir kısmını bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin. Zira Allah'ın süresi geldiği zaman ertelenmez. Bilir (kişiler) olsaydınız (bunu anlardınız)."
(Nuh 4)Süleymaniye Vakfı Meali:
O zaman Allah günahlarınızı bağışlar ve belirlenmiş ecelinizin sonuna kadar[1] sizi yaşatır. Allah'ın verdiği ömür bitince erteleme olmaz. Keşke bunu bilseniz!"
1) Ecel konusu için Bakınız En'am 6/2 ve dipnotu
Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
(2-4) Nuh: "Ey kavmim! Sizi, açık bir şekilde uyarıyor; Allah'a kulluk etmeye, O'ndan çekinmeye çağırıyorum. Söylediklerimi yerine getirin ki, Allah, günahlarınızı bağışlasın ve size belli bir zamana kadar mühlet versin. Ama Allah'ın belirlediği zaman geldiğinde kimseye mühlet verilmez. Keşke bunu bilseniz" dedi.
(Nuh 4)Şaban Piriş Meali:
O, sizin günahlarınızı bağışlasın ve belli bir süreye kadar sizi ertelesin. Allah'ın belirlediği süre gelince artık o geri bırakılmaz, eğer bilmiş olursanız...
(Nuh 4)Talat Koçyiğit Meali:
2-4 O da şöyle demişti: "Ey kavmim! Ben size gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım. Allah'a ibadet etmeniz, O'ndan korkmanız ve itaat etmeniz gerekir. Ta ki O da sizin günâhlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin. Zira bilmiş olsanız, Allah'ın belirlediği süre dolduğu zaman, hiç geri bırakılmaz."
(Nuh 4)Tefhimul Kuran Meali:
«Ki günahlarınızı bağışlasın ve sizi adı konulmuş bir ecele kadar ertelesin. Elbette Allah'ın eceli geldiği zaman, o ertelenmez. Bir bilmiş olsaydınız.
(Nuh 4)Ümit Şimşek Meali:
“Tâ ki Allah da bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve belirlenmiş bir vakte kadar sizi geciktirsin. Allah'ın takdir ettiği ecel gelecek olursa asla ertelenmez. Keşke bunu bilseniz.”
(Nuh 4)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Allah, günahlarınızı affetsin ve sizi belirli bir süreye kadar ertelesin. Çünkü Allah'ın eceli geldiğinde ertelenmez. Bir bilebilseydiniz!"
(Nuh 4)