37. Saffat Suresi / 105.ayet

– Sen rüyanın gereğini yerine getirdin. İşte biz teslimiyet gösterenleri böyle ödüllendiririz.

Bknz: (2/177)

Mustafa Çavdar Meali

Saffat 105 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Rüyanı gerçekleştirdik. Şüphe yok ki biz, böyle mükafatlandırırız iyilik edenleri.

(Saffat 105)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

"Gerçekten sen, rüyana sadakat gösterdin (Allah’a va’adini yerine getirdin) . Şüphesiz Biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz" dedik.

(Saffat 105)

Abdullah Parlıyan Meali:

Sen şimdiden o rüyanın amacını, yerine getirmiş oldun. İşte iyilik yapanları biz böyle ödüllendiririz.

(Saffat 105)

Adem Uğur Meali:

Rüyayı gerçekleştirdin. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız.

(Saffat 105)

Ahmet Hulusi Meali:

"Gerçekten rüyanı doğruladın... Doğrusu biz muhsinleri (müşahedelerinde Hak'tan gayrı bulunmayanları) böylece cezalandırırız (yaptığının sonucunu yaşatırız). "

(Saffat 105)

Ahmet Tekin Meali:

“Rüyana gerçekten sadakat gösterdin. İşte biz, iyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini, devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapan müslüman önderleri, inanmışları daha önce seni mükâfatlandırdığımız gibi mükâfatlandırırız.”

(Saffat 105)

Ahmet Varol Meali

Sen gerçekten rüyayı doğruladın. İşte biz iyilik edenleri böyle mükâfatlandırırız."

(Saffat 105)

Ali Bulaç Meali:

"Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Şüphesiz biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz."

(Saffat 105)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Gerçekten rüyana sadakat gösterdin. Şüphe yok ki biz, güzel amel işliyenleri işte böyle mükafatlandırırız.”

(Saffat 105)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Düşü gerçekleştirdin!" Kuşkusuz, güzel davrananları, işte böyle ödüllendiririz.

(Saffat 105)

Ali Ünal Meali:

“Hiç şüphesiz, (rüyanda aldığın emre) itaatin gerektirdiği sadakati göstermiş bulunuyorsun; (artık oğlunu kurban etmek zorunda değilsin).” Biz, Allah’ı görürcesine iyiliğe kilitlenmiş olanları böyle mükâfatlandırırız.

(Saffat 105)

Bahaeddin Sağlam Meali:

104, 105. Biz: Ey İbrahim! Sen gerçekten rüyanı doğru çıkardın. (Artık onu kesme!) diye ona seslendik. İşte Biz, iyilik yapanları böyle mükâfatlandırırız.

(Saffat 105)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Biz ona şöyle seslendik: "Ey İbrahim! Sen kesinlikle rüyanı doğruladın. İşte biz, iyileri böyle ödüllendiririz."

(Saffat 105)

Bekir Sadak Meali:

(103-105) Boylece ikisi de Allah' a teslimiyet gosterip, babasi oglunu alni uzerine yatirinca Biz: «Ey Ibrahim! Ruyayi gercek yaptin; iste biz iyi davrananlari boylece mukafatlandiririz» diye seslendik.

(Saffat 105)

Besim Atalay Meali:

Düşün gerçek çıkmıştır, iyileri bizler böylece ödülleriz

(Saffat 105)

Celal Yıldırım Meali:

(104-105) Biz de Ona şöyle seslendik : Ey İbrâhim! Rüyayı cidden gerçekleşirdin. Şüphesiz biz, iyiliği, güzelliği, yararlı işleri huy edinenleri böyle mükâfatlandırırız.

(Saffat 105)

Cemal Külünkoğlu Meali:

103,104,105. Böylece ikisi de teslim olup (babası, İsmail'i kurban etmek için) onu alnı üzerine yatırdı. Biz de ona: “Ey İbrahim! Rüyanın hükmünü yerine getirdin (imtihanı kazandın)” dedik. Şüphesiz biz iyilik yapanları böyle mükâfatlandırırız.”

(Saffat 105)

Diyanet İşleri Eski Meali:

103,104,105. Böylece ikisi de Allah' a teslimiyet gösterip, babası oğlunu alnı üzerine yatırınca Biz: "Ey İbrahim! Rüyayı gerçek yaptın; işte biz iyi davrananları böylece mükafatlandırırız" diye seslendik.

(Saffat 105)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

"Gördüğün rüyanın hükmünü yerine getirdin. Şüphesiz biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız."

(Saffat 105)

Diyanet Vakfı Meali:

103, 104, 105, 106. Her ikisi de teslim olup, onu alnı üzerine yatırınca: Ey İbrahim! Rüyayı gerçekleştirdin. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır, diye seslendik.

(Saffat 105)

Edip Yüksel Meali:

'Sen rüyanı uyguladın.' İyileri böyle ödüllendiririz.

(Saffat 105)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ru'yayı gerçek tasdık eyledin, biz böyle mükafat ederiz işte muhsinlere

(Saffat 105)

Elmalılı Yeni Meali:

Rüyaya gerçekten sadakat gösterdin, işte Biz güzel davrananları böyle mükafatlandırırız."

(Saffat 105)

Erhan Aktaş Meali:

Sen kesinlikle o rüyayı doğruladın. Biz, Muhsinleri[1] işte böyle ödüllendiririz.

1)İyi kimseler, iyi işler yapan, güzel ahlak sahibi.

(Saffat 105)

Gültekin Onan Meali:

"Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Şüphesiz biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz "

(Saffat 105)

Hakkı Yılmaz Meali:

(103-105) Sonra ne zaman ki ikisi de İslâmlaştılar ve İbrâhîm, o'nu alnı üzere yatırdı [yüzüstü bıraktı, mağdur etti] ve Biz o'na, “Ey İbrâhîm! Sen o rüyayı kesinlikle onayladın” diye seslendik… –Şüphesiz Biz, iyilik-güzellik üretenleri işte o'nun gibi karşılıklandırırız/ödüllendiririz.–

(Saffat 105)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“(Bu davranışınla) rüyayı tasdik etmiş oldun. Şüphesiz ki biz, muhsinleri/kulluğunu en güzel şekilde yapmaya çalışanları böyle mükâfatlandırırız.”

(Saffat 105)

Harun Yıldırım Meali:

“Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Şüphesiz biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz.”

(Saffat 105)

Hasan Basri Çantay:

(104-105) Biz ona: "Ya Ibrahim, rü'yana sadakat gösterdin. Şübhesiz ki biz iyi hareket edenleri böyle mükafatlandırırız" diye nida etdik.

(Saffat 105)

Hayrat Neşriyat Meali:

103,104,105,106. Böylece (ikisi de) teslîm olup (İbrâhîm) onu alnının bir tarafı (yere gelecek şekilde, yanı) üzerine yere yatırınca, artık ona: “Ey İbrâhîm! Hakikaten rüyâya sadâkat gösterdin! İşte biz iyilik edenleri böyle mükâfâtlandırırız. Şübhesiz ki bu, gerçekten apaçık bir imtihandır!” diye seslendik.

(Saffat 105)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(103-106) İkisi de teslim olunca¹ ve [İbrahim] onu [çocuğunu] iki yan [alın] üzerine yatırınca "Ey İbrahim! Rüyayı doğrulamış bulunuyorsun. Gerçekten biz, güzellik [iyilik] edenlere bunun gibi karşılığını veririz. Gerçekten bu, apaçık bir sınamadır" diye ona seslendik.

(Saffat 105)

Hüseyin Atay Meali:

103-105 Böylece ikisi de içtenlikle boyun eğdiler. Babası oğlunu alnı üzerine yatırınca, Biz seslendik: "Ey İbrahim, rüyayı gerçekleştirdin, doğrusu, Biz iyi işler yapanları böylece ödüllendiririz"

(Saffat 105)

İbni Kesir Meali:

Sen rü'yayı gerçekleştirdin. Elbette Biz, ihsan edenleri böylece mükafatlandırırız.

(Saffat 105)

İlyas Yorulmaz Meali:

Sen gördüğün rüyayı doğruladın. Bizde iyi ve güzel davrananların karşılığını böyle veririz.

(Saffat 105)

İskender Ali Mihr Meali:

Sen rüyaya sadık kaldın (yerine getirdin). Muhakkak ki Biz, muhsinleri işte böyle mükâfatlandırırız.

(Saffat 105)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Sen düşün gerektirdiği işi yaptın. Biz iyilik edenlerin karşılığını işte böyle veririz.

(Saffat 105)

Kadri Çelik Meali:

“Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Hiç şüphesiz biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz.”

(Saffat 105)

Mahmut Kısa Meali:

“Rüyanda sana vahyettiğimiz buyruklara bağlı kaldın! Biz de bunun karşılığında, sana evladını bağışladık ve ikinizi de en yüce makâma yükselttik! İşte Biz, güzel davrananları böyle ödüllendiririz!”

(Saffat 105)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

"Aynen rüyanı doğruladın. İşte böyle ihlaslı davrananlar tarafımızdan mükafatlandırılır"

(Saffat 105)

Mehmet Türk Meali:

104,105. Biz, ona: “Ey İbrahim! Gerçekten sen, rüyayı doğru anladın (ve uyguladın.) Şüphesiz Biz iyilik yapanları, böyle ödüllendiririz.” diye seslendik.

(Saffat 105)

Muhammed Celal Şems Meali:

(104-105) Biz, İbrahim’e, “Ey İbrahim! Sen rüyanı gerçekleştirdin. Şüphesiz Biz, iyi amellerde bulunanları böylece mükâfatlandırırız,” (diye) seslendik.

(Saffat 105)

Muhammed Esed Meali:

sen şimdiden o rüya(nın amacı)nı yerine getirmiş oldun!" İşte iyilik yapanları Biz böyle ödüllendiririz:

(Saffat 105)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"Sen rüyanı uyguladın." İşte iyileri biz böyle ödüllendiririz.

(Saffat 105)

Mustafa Çavdar Meali:

– Sen rüyanın gereğini yerine getirdin. İşte biz teslimiyet gösterenleri böyle ödüllendiririz.

Bknz: (2/177)

(Saffat 105)

Mustafa Çevik Meali:

101-108 İbrahim’in duasından sonra Biz de ona güzel huylu, hoşgörülü, halim selim bir erkek evlat müjdesi verdik. Çocuk doğru ile yanlışı birbirinden ayırabileceği ergenlik çağına erişince de, İbrahim ona, “Yavrucuğum, rüyamda seni kurban ederken görüyorum, bir düşün bakalım, bu işe ne dersin?” diye sordu. Oğlu da babasına, “Sen rüyanda gördüğün şeyi yap, inşallah beni de buna itiraz etmeyip sabreden biri olarak bulacaksın” dedi. Sonra her ikisi de Allah’ın emri olarak algıladıklarına kendilerini teslim edince, İbrahim oğlunu alnı üzerine yatırdı. O sırada Biz de ona: “Ey İbrahim! Sen şimdi rüyanda gördüğünü gerçekleştirmeye kalkıştın. Biz teslimiyetini bildiğimiz kullarımızı yanlışlar yapmaktan koruruz.” diye vahyettik. Bu, İbrahim’in kendi kendini imtihan ettiği, yanlış ve çok zor bir sınama idi. Biz ona çocuğunu kurban etmek yerine fidye olarak büyük bir kurban verdik ve onu kesmesini emredip, yanlışından kurtardık.” Gelecek nesiller arasında İbrahim, bu yanlışının Allah tarafından düzeltilmesi ile de anılacaktır.

(Saffat 105)

Mustafa İslamoğlu Meali:

"Artık rüyanı gerçekleştirmiş bulunuyorsun!" Nitekim Biz, iyilik yapanları işte böyle ödüllendiririz.

(Saffat 105)

Osman Okur Meali:

(103-105) Sonra ne zaman ki ikisi de teslim oldular ve O [İbrâhîm], onu alnı üzere yatırdı [yüzüstü bıraktı, mağdur etti] ve Biz ona ‚"Ey İbrahim! Sen o rüyayı kesinlikle onayladın" diye seslendik, Şüphesiz Biz, muhsinleri işte böyle ödüllendiririz.

(Saffat 105)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

«Sen muhakkak rüyâyı tasdik ettin. Biz böylece muhakkak muhsinleri mükâfaatlandırırız.»

(Saffat 105)

Ömer Öngüt Meali:

"Rüyana sadakat gösterdin, işte biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. "

(Saffat 105)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Rüyayı onaylamış oldun. Biz, güzel davrananları böyle ödüllendiririz.”

(Saffat 105)

Sadık Türkmen Meali:

“Sen, vahyi/rüyayı doğruladın/gereğini yerine getirdin. Biz, iyi davrananları işte böyle ödüllendiririz!”

(Saffat 105)

Seyyid Kutub Meali:

Sen rüyayı doğruladın; biz güzel davrananları böyle mükafatlandırırız.

(Saffat 105)

Suat Yıldırım Meali:

(103-105) Her ikisi de Allah'ın emrine teslim olup, İbrahim oğlunu şakağı üzere yere yatırıp, Biz de ona: "İbrahim! Rüyanın gereğini yerine getirdin (onu kurban etmekten seni muaf tuttuk)" deyince (onları büyük bir sevinç kapladı). Biz iyileri işte böyle ödüllendiririz!

(Saffat 105)

Süleyman Ateş Meali:

"Sen rüyayı doğruladın, işte biz, güzel davrananları böyle mükafatlandırırız!"

(Saffat 105)

Süleymaniye Vakfı Meali:

"Rüyanın gereğini yaptın. Biz güzel davrananları işte böyle ödüllendiririz.

1)   

(Saffat 105)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(104-105) "Ey İbrahim! Düşünün gereğini yerine getirdin" diye seslendik. İşte Biz, iyi davrananları böyle ödüllendiririz.

(Saffat 105)

Şaban Piriş Meali:

Sen rüyanı gerçekleştirdin. Biz, iyileri böyle mükafatlandırırız.

(Saffat 105)

Talat Koçyiğit Meali:

"Rüyayı gerçekleştirdin. Şüphesiz biz, iyi davrananları işte böyle mükâfatlandırırız".

(Saffat 105)

Tefhimul Kuran Meali:

«Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Hiç şüphesiz biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz.»

(Saffat 105)

Ümit Şimşek Meali:

“Sen rüyana sadakat gösterdin. İşte Biz iyi kulluk edenleri böyle ödüllendiririz.”

(Saffat 105)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Sen rüyayı gerçekleştirdin. İşte biz, güzel düşünüp güzel davrananları böyle ödüllendiririz."

(Saffat 105)