Bu kez zayıflar büyüklenenlere:
– Hayır, gece gündüz kurduğunuz hile ve tuzaklar ile bize, Allah’a yabancılaşmamızı ve birilerini O’na denk güçler edinmemizi dayatıyordunuz. Onlar asıl pişmanlığı, kendilerini bekleyen azabı görünce yüreklerinin ta derinliklerinde yaşayacaklar. Biz de o kâfirlerin boyunlarına demirden halkalar geçireceğiz. Hem yaptıklarının bunun dışında bir karşılığı mı var?
34. Sebe Suresi / 33.ayet
Sebe 33 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Ve aşağılık sanılanlar da büyüklük satanlara, hayır derler, gecegündüz düzenler kurup duruyor ve o zamanlar, bize de Allah'a kafir olmamızı ve ona eşler tanımamızı emrediyordunuz ve azabı görünce hepsinde de nedamet belirir ve biz de kafir olanların boyunlarına zincirler vururuz. Onların yaptıklarına karşılık başka bir şey mi verecektik ki?
(Sebe 33)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
(Bu sefer zayıf bırakılan ve baskı altında tutulan) Müstaz’af (halk kesimi, imkân ve iktidar sahibi olan kibirli ve yetkili) müstekbirlere dönüp diyecekler ki: “Hayır! Sizler gece-gündüz (basın-yayın, televizyon ve internet yoluyla, kanun ve karakol zoruyla) hileli (ve tehlikeli) düzenler kurup, bizim Allah’ı (Kitabını ve kanunlarını) inkâr etmemizi, (haksızlık ve ahlâksızlığa yönelmemizi ve hatta, düşünce ve davranışlarımızı yozlaştırıp ve sizleri putlaştırıp) O’na eş ve denk (kimseler) kılmamızı emrediyor (devlet ve hükümet gücüyle bizi sapkınlığa sürüklüyor) dunuz!.. (Zulüm ve zorbalığa karşı çıkan şuurlu ve onurlu bir Müslüman olmamızı istemiyordunuz.”İşte bu müstekbiryöneticilerve müstaz’afhalk kesimleriortak oldukları zulüm ve günahlarının karşılığı olarak girecekleri cehennem) Azabını gördüklerinde; pişmanlık (ve perişanlık) larını içlerine atarlar. (Sonsuz ve kahredici bir nedamet ve hasret içinde kıvranıp dururlar). Biz de inkâr (ve isyan eden zalimlerin ve onları seçip seven hainlerin) boyunlarına halkalar geçirip (cehenneme sokarız. Böylece dünyadaki küfür ve kötülüklerinin, haksızlık ve ahlâksızlığı desteklemelerinin karşılığı olarak hak ettikleri cezaya çarptırırız. İşte bu İlahi adaletin gereğidir.) Yoksa onlar (dünyada) yaptıklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklardı? (Hayır, herkes akıbetini ve ahiretini kendi eliyle hazırlamakta, küfre ve zulme taraf olmakla cehennemi, İslamiyet ve istikamete tâbi olmakla cenneti elde etmektedir.)
(Sebe 33)Abdullah Parlıyan Meali:
Ama güçsüzler, büyüklük taslayanlara: “Hayır!” diyecekler. “Sizler gece gündüz Allah'ın mesajlarına karşı yanlış ve yanıltıcı itirazlar ortaya atar, kötülük aşılardınız. Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz.” Ve onlar azabı görünce, derin pişmanlıklarını ifade etmeye imkan bulamayacaklar. Biz de, O Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenlerin boyunlarına, demir halkalar geçireceğiz. Bu, yaptıklarının adil bir karşılığı değil midir?
(Sebe 33)Adem Uğur Meali:
Zayıf sayılanlar da büyüklük taslayanlara: Hayır! Gece gündüz (işiniz) tuzak kurmaktı. Çünkü siz daima Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz, derler. Artık azabı gördüklerinde, için için yanarlar; biz de o inkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar takarız. Onlar ancak yapmakta oldukları günahları yüzünden cezalandırılırlar.
(Sebe 33)Ahmet Hulusi Meali:
Zavallı tabiler, kibirli önderlerine dedi ki: "Hayır, gece ve gündüz hile ile bizi yanılttınız! Allah'ın, Esma'sıyla hakikatimiz olduğunu inkar etmemizi ve O'na ortak tanrılar oluşturmamızı emrederdiniz"... Azabı gördüklerinde ise pişmanlıklarını gizlediler! Hakikat bilgisini inkar edenlerin boyunlarında (başlarını bedensellik kabulünden döndüremeyecekleri) boyunduruklar oluşturduk! Ortaya koyduklarının sonucunu yaşıyorlar!
(Sebe 33)Ahmet Tekin Meali:
Temel hak ve hürriyetleri kısıtlanmış, baskıcı, zâlim idareler altında ezilen halk, büyüklük taslayan zorba, güç ve iktidar sahiplerine: “- Hayır, asıl suçlu biz değiliz. Gece-gündüz işiniz sinsice planlar yapıp uygulamak, yanlış ve yanıltıcı beyanlarda bulunmak, mü'minlerin ve dinin önünü kesen tuzaklar kurmaktı. Siz daima, Allah'ı inkârda ısrar etmemizi, bile bile taş yığınlarını, putları, şahısları Allah'a ortak koşmamızı bize emrederdiniz.” derler. Artık azâbı gördüklerinde, içten, yürekten pişmanlık duyarlar. Biz de kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenlerin, küfre saplananların boyunlarına demir halkalar takarız. Onlar işlemeye devam ettikleri günahların karşılığının dışında cezalandırılırlar mı hiç?
(Sebe 33)Ahmet Varol Meali
Zayıf düşürülenler de büyüklenenlere: "Hayır gece gündüz hileler kuruyor; bize Allah'ı inkâr etmemizi ve O'na eşler koşmamızı emrediyordunuz" derler. Azabı gördüklerinde pişmanlıklarını açığa vururlar. Biz de inkâr edenlerin boyunlarına halkalar dolarız. İşlediklerinden başka bir şeyle mi cezalandırılıyorlar?
(Sebe 33)Ali Bulaç Meali:
Za'fa uğratılanlar da büyüklük taslayanlara: "Hayır, siz gece ve gündüz hileli düzenler (kurup) bizim Allah'ı inkar etmemizi ve O'na eşler koşmamızı bize emrediyordunuz" dediler. Azabı gördüklerinde pişmanlıklarını saklarlar; biz de inkar edenlerin boyunlarına halkalar geçirdik. Onlar, yaptıklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklardı?
(Sebe 33)Ali Fikri Yavuz Meali:
O düşükler de büyüklük taslıyanlara: “- Hayır, gece ile gündüz bizi aldatıyordunuz. Çünkü siz, bize Allah'ı inkâr etmemizi, (Peygamberi tanımamamızı), O'na ortaklar koşmamızı emrediyordunuz.”' derler. Azabı gördükleri zaman içlerinden pişmanlık getirirler. Biz de o kâfirlerin boyunlarına demir lâleler vururuz. Onlar ancak yaptıklarının cezasını çekerler.
(Sebe 33)Ali Rıza Sefa Meali:
Güçsüz olanlar, büyüklük taslayanlara, şöyle derler: "Hayır! Gece-gündüz düzenbazlık yaparak, Allah'a nankörlük etmemize ve O'na ortaklar koşmamıza yönlendiriyordunuz!" Cezayı görünce de pişmanlığı içlerinde duyacaklardır. Çünkü nankörlük edenlerin boyunlarına halkalar geçireceğiz. Yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılacaklardı?
(Sebe 33)Ali Ünal Meali:
Bu defa, ezilmişler ezenlere, “Hiç de öyle değil. İşiniz gücünüz, (gerçeğin yayılmasını ve bizim onu kabul etmemizi engellemek için) gece gündüz dolap çevirmekti: Allah gerçeğini örtmemiz ve O’na ortaklar, denkler tanımamız için bize baskı üstüne baskı yapıyordunuz.” derler. Derken azapla karşı karşıya gelince (şok içinde) pişmanlıklarını bile dile getiremezler. Küfür içinde ölmüş olanların boyunlarına bukağılar geçirir (ve onları sürekli Ateş’te tutarız). Yoksa, (dünyada) sürekli yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılacaklardı?
(Sebe 33)Bahaeddin Sağlam Meali:
Ve zayıf bırakılanlar, büyüklenmiş olanlara: “Hayır! Gece, gündüz tuzak kuruyordunuz. Çünkü Allah’a nankörlük etmemizi, O’na eşler koşmamızı bize emrediyordunuz.” derler. Ve azabı gördüklerinde pişmanlıklarını gizlerler. Biz de o kâfirlerin boyunlarına (demir) tasmalar geçiririz. Ve onlar, yaptıklarından başka bir şey ile cezalandırılmazlar.
(Sebe 33)Bayraktar Bayraklı Meali:
Güçsüz durumda olanlar, büyüklük taslayanlara, "Hayır! Sizingece gündüz tuzak kurmanız bizi bu hale düşürdü. Çünkü bize, Allah'ı inkar etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı emrediyordunuz" diyecekler ve azabı gördüklerinde, pişmanlıklarını içlerinde gizleyecekler. Biz de inkar edenlerin boyunlarına halkalar geçireceğiz. Onlar sadece yaptıklarının karşılığını görecekler.
(Sebe 33)Bekir Sadak Meali:
Gucsuz sayilanlar da buyukluk taslayanlara: «Hayir gece gunduz hile kuruyor ve bize Allah'i inkar etmemizi, O'na ortaklar kosmamizi emrediyordunuz» derler. Azabi gorduklerinde, ettiklerine icleri yanar. Inkar edenlerin boyunlarina demir halkalar vururuz. Yaptiklarindan baska bir seyin mi cezasini cekerler?
(Sebe 33)Besim Atalay Meali:
Zayıf sanılanlar, böbürlenmiş olanlara derler ki: «Gece, gündüz yaptığınız aldatmayı, Allahı tanımamaklığımızçin, O'na eşler koşmamızçin bize emrederdiniz»; azabı görünce içten pişman olurlar, kâfir olanların boyunlarına halkalar geçiririz, yapmış olduklarından başka bir şeyle ceza mı olunurlar?
(Sebe 33)Celal Yıldırım Meali:
Âciz ve zayıf olanlar ise, büyüklük taslayanlara, «Allah'ı inkâr etmemiz ve O'na eşler, ortaklar, benzerler koşmamız için gece gündüz hileler kurup bize emir ve tavsiyelerde bulundunuz,» derler. Bunlar azabı görünce için için pişmanlık duyarlar. Biz de kâfirlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz; onlar ancak yaptıklarına karşılık ceza çekerler.
(Sebe 33)Cemal Külünkoğlu Meali:
Bunun üzerine güçsüzler, büyüklük taslayanlara: “Hayır, bizi hidayetten saptıran gece ve gündüz kurduğunuz tuzaklardır. Çünkü siz bize Allah'ı inkâr etmemizi ve O'na eşler koşmamızı emrediyordunuz” derler. Azabı görünce de içten içe pişmanlık duyarlar. Biz de inkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz. Onlar ancak yapmakta olduklarının cezasını göreceklerdir.
(Sebe 33)Diyanet İşleri Eski Meali:
Güçsüz sayılanlar da büyüklük taslayanlara: "Hayır gece gündüz hile kuruyor ve bize Allah'ı inkar etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı emrediyordunuz" derler. Azabı gördüklerinde, ettiklerine içleri yanar. İnkar edenlerin boyunlarına demir halkalar vururuz. Yaptıklarından başka bir şeyin mi cezasını çekerler?
(Sebe 33)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Zayıf ve güçsüz görülenler, büyüklük taslayanlara, "Hayır, bizi hidayetten saptıran gece ve gündüz kurduğunuz tuzaklardır. Çünkü siz bize Allah'ı inkar etmemizi ve O'na eşler koşmamızı emrediyordunuz" derler. Azabı görünce de içten içe pişmanlık duyarlar. Biz de inkar edenlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz. Onlar ancak yapmakta olduklarının cezasını göreceklerdir.
(Sebe 33)Diyanet Vakfı Meali:
Zayıf sayılanlar da büyüklük taslayanlara: Hayır! Gece gündüz (işiniz) tuzak kurmaktı. Çünkü siz daima Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz, derler. Artık azabı gördüklerinde, için için yanarlar; biz de o inkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar takarız. Onlar ancak yapmakta oldukları günahları yüzünden cezalandırılırlar.
(Sebe 33)Edip Yüksel Meali:
Güçsüzleştirilenler, büyüklenenlere, 'Asıl sizdiniz. Bizim ALLAH'a karşı nankörlük göstermemiz ve O'na ortaklar koşmamız için gece gündüz planlar kuruyordunuz.' Azabı gördüklerinde içlerinde pişmanlık duyarlar. İnkarcıların boyunlarına prangalar vurmuşuzdur. Yalnız yaptıklarının karşılığını almıyorlar mı?
(Sebe 33)Elmalılı Orjinal Meali:
O zebun edilenler de o büyüklük taslayanlara demektedir: hayır işiniz gece gündüz dolap, çünkü sizler bizlere hep Allaha küfretmemizi ve ona menendler koşmamızı emrediyordunuz ve böyle atışırlarken hepsi azabı gördükleri o demde içlerinden pişmanlık getirmektedirler, tomrukları geçirmişizdir de boyunlarına hep o küfredenlerin, sade yaptıklarının cezasını çekiyorlardır.
(Sebe 33)Elmalılı Yeni Meali:
O zayıf düşürülenler de büyüklük taslayanlara: "Hayır işiniz gece gündüz dolap (çevirmekti); çünkü sizler, bizlere hep Allah'a küfretmemizi ve ona eşler koşmamızı emrediyordunuz." derler ve böyle atışırlarken, azabı gördükleri zaman, içlerinden pişmanlık duymaktadırlar. Biz de o küfredenlerin boyunlarına tomrukları geçirmişizdir de yalnızca yaptıklarının cezasını çekiyorlardır.
(Sebe 33)Erhan Aktaş Meali:
Güçsüz bırakılanlar, büyüklük taslayanlara: "Hayır! Gece gündüz[1] kurduğunuz tuzaklarla bize, Allah'ı yalanlamamızı, O'na bir takım eşler koşmamızı öneriyordunuz." dediler. Azabı gördükleri zaman, için için pişman olacaklar. Gerçeği yalanlayan nankörlerin boyunlarına demir halkalar geçirmişizdir. Onlar, yalnızca yapmış oldukları şeylerin karşılığını görecekler.
1)Hiç durmadan, sürekli.
Gültekin Onan Meali:
Za'fa uğatılanlar da büyüklük taslayanlara: "Hayır, siz gece ve gündüz hileli düzenler (kurup) bizim Tanrı'ya küfretmemizi ve O'na eşler koşmamızı bize buyuruyordunuz" dediler. Azabı gördüklerinde pişmanlıklarını saklarlar. Biz de küfredenlerin boyunlarına halkalar geçirdik. Onlar yaptıklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklardı?
(Sebe 33)Hakkı Yılmaz Meali:
O zayıf düşürülen kimseler de o büyüklük taslayan kimselere: “Tam tersi gecenin ve gündüzün tuzağı! Siz bize Allah'a inanmamamızı ve O'na birtakım eşler edinmenizi emrediyordunuz” derler. Bunlar azabı gördükleri zaman pişmanlıklarını gizleyeceklerdir. Biz de o kâfirlerin; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan o kimselerin boyunlarına demir halkalar geçirmişizdir. Onlar sadece yapmış olduklarının karşılığını görüyorlar.
(Sebe 33)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Mustazaflar, müstekbir olanlara derler ki: “Bilakis (işiniz gücünüz) gece gündüz hile (yapmaktı)... (Çünkü) siz, Allah’a karşı kâfir olmamızı ve O’na ortaklar koşmamızı emrediyordunuz bize.” Azabı gördüklerinde (için için yanarak) pişmanlıklarını gizleyecekler. Biz, kâfirlerin boynuna zincirli halkalar geçirdik. (Ne yani) yaptıklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklardı?
(Sebe 33)Harun Yıldırım Meali:
Zayıf sayılanlar da büyüklük taslayanlara: Hayır! Gece gündüz (işiniz) tuzak kurmaktı. Çünkü siz daima Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz, derler. Artık azabı gördüklerinde, için için yanarlar; biz de o inkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar takarız. Onlar ancak yapmakta oldukları günahları yüzünden cezalandırılırlar.
(Sebe 33)Hasan Basri Çantay:
Zaif tanıtanlar da o büyüklük taslayanlara: "Hayır, derler, gece gündüz (işiniz) hıylekarlıkdı. Çünkü siz bize Allaha küfretmemizi, Ona benzerler (ortaklar) tanımamızı emrediyordunuz". Bunlar azabı görünce (hepsi) peşimanlıklarını (derdlerini) içlerine atarlar. Biz de o küfredenlerin boyunlarına (ateş) tomrukları (nı) takarız. Yapmakda olduklarının başkasıyle mi cezalandırılacaklardı ya?
(Sebe 33)Hayrat Neşriyat Meali:
Zayıf düşürülenler de o büyüklük taslayanlara der ki: “Hayır! Gece gündüz(kurduğunuz) tuzak (bizi hidâyetten çevirdi). Bize Allah'ı inkâr etmemizi ve O'na ortaklar koşmamızı emrederdiniz.” Ve azâbı gördüklerinde, (artık tartışmayı bırakıp içlerindeki)pişmanlığı gizlerler. Artık inkâr edenlerin boyunlarına (demir) halkalar geçiririz. (Onlar)yapmakta olduklarından başkasıyla mı cezâlandırılacaklar?
(Sebe 33)Hubeyb Öndeş Meali: /
Zayıf bırakılmış olanlar büyüklük taslamış olanlara "Hayır! Allah'ı göz ardı etmemiz ve ona denkler[Tanrılar] kabul etmemiz [için] gecenin ve gündüzün tuzağını o vakit bize siz emir ediyordunuz!" dediler. Azabı gördükleri zaman, pişmanlığı gizlediler. Gerçeği örtmüş olanların boyunlarının içinde kelepçeler meydana getirdik. Bulunmakta oldukları eylemlerden başkasıyla mı cezalandırılırlar?
(Sebe 33)Hüseyin Atay Meali:
Güçsüz sayılanlar da büyüklük taslayanlara "Hayır! Gece gündüz hile kuruyor ve bize Allah'ı inkâr etmemizi, O na eşler koşmamızı emrediyordunuz" derler. Azabı gördüklerinde, yaptıklarına içleri yanar. İnkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar vururuz. Yaptıklarından başka bir şeyin mi cezasını çekerler?
(Sebe 33)İbni Kesir Meali:
Güçsüz sayılanlar da, büyüklük taslayanlara dediler ki: Haydi, gece ve gündüzün (işiniz) hilekarlıktı. Hani siz, bizim Allah'a küfretmemizi ve O'na eşler koşmamızı emrediyordunuz. Azabı gördüklerinde ettiklerine içleri yandı. Ve küfretmiş olanların boyunlarına demir halkalar vurduk. Yapmakta olduklarından başkasıyla mı, cezalandırılacaklardı.
(Sebe 33)İlyas Yorulmaz Meali:
Zayıf olanlar da büyüklenenlere “Ama siz gece gündüz durmadan tuzaklar hazırlayıp “Allah'ı inkar edin ve ona putları ortaklar koşun” diye bize emirler yağdırıyordunuz” derler. O gün onlar azabı gördüklerinde pişmanlıklarını gizlerler. Bizde inkar edenlerin boyunlarına, yaptıklarının karşılığı olarak halkalar geçirdik.
(Sebe 33)İskender Ali Mihr Meali:
Ve zaafa uğratılanlar (hakir görülenler), kibirlenenlere: "Hayır, (işiniz) gece ve gündüz hile idi. Bize Allah’ı inkâr etmemizi ve O’na putları eşler koşmamızı emrediyordunuz." dediler. Azabı gördükleri zaman pişmanlıklarını saklarlar (için için pişman olurlar). İnkar edenlerin boyunlarına halkalar (zincirler) geçirdik. Onlar yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılırlar?
(Sebe 33)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Küçümsenenler büyüklük taslıyanlara diyecekler: «Evet, siz geceli gündüzlü düzenler kurup bizi Allah'ı tanımazlığa, Ona ortak koşmıya sürüklüyordunuz.» Onlar azabı görünce için için yanıp yakınacaklardır. Biz de o tanımazların boyunlarına kangallar vuracağız. Onlar ettiklerinden başkasını mı bulacaklardı sanki?
(Sebe 33)Kadri Çelik Meali:
Zaafa uğratılanlar da büyüklük taslayanlara, “Hayır, siz gece ve gündüz hileli düzenler (kuruyor,) bizim Allah'ı inkâr etmemizi ve O'na eşler koşmamızı bize emrediyordunuz” derler. Azabı gördüklerinde de pişmanlıklarını saklarlar. Biz de kâfirlerin boyunlarına halkalar geçiririz. Onlar, yapmakta olduklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklardı?
(Sebe 33)Mahmut Kısa Meali:
Buna karşılık güçsüz bırakılanlar, büyüklük taslayanlara, “Ne münasebet!” diye itiraz edecekler, “Bizi yoldan çıkarmak içingece gündüz plânlar kuran, hâince tuzaklar peşinde koşan ve her türlü basın yayın araçlarını kullanarak İslâm aleyhinde yanıltıcı propagandalarla bizi aldatanlar sizler değil miydiniz? Ne çabuk unuttunuz, hani bize Allah’ın ayetlerini inkâr etmemizi ve birtakım varlıkların egemenliğini kabul ederek O’na ortak koşmamızı emrediyordunuz!” Böylece, her iki taraf da cezayı hak ettiklerini anlayacaklar. Derken zâlimler, kendilerini bekleyen azâbı görünce, pişmanlık acısı bir kor gibi yüreklerini yakıp kavuracak! Biz de, o inkârcıların boyunlarına çelikten prangalar geçirip hepsini aşağılık bir hâlde cehenneme süreceğiz! İşte bu fecî âkıbeti, bizzat kendileri hazırladılar. Öyle ya, onlar yaptıklarından başka bir şeyin cezasını mı çekiyorlar?
(Sebe 33)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Ezilenler de kibirlenenlere: "Hayır, siz gece gündüz hileli düzenler ile bizim, Allah'ı inkar Sebebimiz oldunuz. Ve O'na eşler koşmamızı bize emrediyordunuz o zamanlar" derler. Eh azabı görünce pişmanlıklarını saklarlar. Biz inkar edenlerin boyunlarına geçirdik halkalar. Bu onların yaptıklarının karşılığıdır. Onlar yaptıklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklar?
(Sebe 33)Mehmet Türk Meali:
Zayıflar1 da büyüklük taslayanlara: “Hayır, (esas suçlu,) sizin gece ve gündüz (sürekli olarak) Allah’ı inkâr etmemizi ve Ona eşler koşmamızı bize emretmek için kurduğunuz tuzaklarınızdır.” derler. Azabı gördüklerinde onlar, pişmanlıklarını bile ifâde edemezler. Biz de kâfirlerin boyunlarına halkalar geçiririz. (Sanki) onlar yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılacaklar(ını bekliyorlar)dı?*
(Sebe 33)Muhammed Celal Şems Meali:
Zayıf sayılanlar kibirlenenlere diyecekler ki: “Aksine o, sizin gece gündüz (kurduğunuz) bir düzendi. Hani sizler bize Allah’ı inkâr etmeyi ve O’na ortak koşmayı emrederdiniz.” Onlar azabı görünce, pişmanlıklarını gizleyerek (yaşayacaklar.) Biz kâfirlik edenlerin boyunlarına (demir) halkalar geçireceğiz. Onlara, yaptıklarının (cezası) dışında bir ceza verilecek mi?
(Sebe 33)Muhammed Esed Meali:
Ama güçsüzler, küstahça büyüklük taslayanlara: "Hayır!" diyecekler. "(Bizi ondan alıkoyan, sizin) gece gündüz (Allah'ın mesajlarına karşı) yanlış ve yanıltıcı itirazlar geliştirmenizdi; (tıpkı) Allah'ı tanımamaya ve O'na rakip güçler bulunduğuna bizi ikna ettiğiniz (gibi)!" diyeceklerdir. Ve onlar (kendilerini bekleyen) azabı görünce (derin) pişmanlıklarını ifade etmeye imkan bulamayacaklar; çünkü biz hakikati inkara şartlanmış olanların boyunlarına halkalar geçireceğiz. Bu, yaptıklarının (adil) bir karşılığı değil midir?
(Sebe 33)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Güçsüzler ise büyüklük taslayanlara; "Gece gündüz işiniz düzenbazlıktı," derler. "Böylece, Allah'a karşı iyilik bilmezlik edip de başkalarını ona denk tutmamızı emrediyordunuz." Azabı gördüklerinde, için için pişmanlık duyarlar. Biz ise o inkarcıların boyunlarına boyunduruklar geçirmişizdir. Onlar sadece işlemiş oldukları günahları yüzünden cezalandırılırlar.
(Sebe 33)Mustafa Çavdar Meali:
Bu kez zayıflar büyüklenenlere: – Hayır, gece gündüz kurduğunuz hile ve tuzaklar ile bize, Allah’a yabancılaşmamızı ve birilerini O’na denk güçler edinmemizi dayatıyordunuz. Onlar asıl pişmanlığı, kendilerini bekleyen azabı görünce yüreklerinin ta derinliklerinde yaşayacaklar. Biz de o kâfirlerin boyunlarına demirden halkalar geçireceğiz. Hem yaptıklarının bunun dışında bir karşılığı mı var?Bknz: (2/165) - (27/89)»(27/90)
(Sebe 33)Mustafa Çevik Meali:
31-33 Kendilerini hakikati inkâra şartlandırmış olanlar, “Biz bu Kur’an’ın da, ondan önceki kitapların da Allah katından gönderilmiş olduklarına inanmıyoruz.” diyorlar. Şimdi böyle diyenleri Hesap Günü Rabbinizin huzurunda el pençe divan durup da birbirlerini suçlarken bir görsen. O Gün dünya hayatlarında zayıf ve yönetilen durumunda olanlar, gücü elinde bulunduran müşrik önderlerine “Bizi buraya ve bu duruma siz düşürdünüz. Bizi saptırmasaydınız biz de mü’min kimselerden olurduk.” diyecekler. Kibirli ve azgın yöneticileri de onlara: “Sizler Allah adına yapılan davete uymak istediniz yahut uydunuz da, biz mi zorla vazgeçirdik? Hayır, sizler de inkâra yatkındınız, bu yüzden de seçiminizi bu doğrultuda kullandınız, onun için suçu kendinizde arayın.” diyecekler. Bunun üzerine güçsüzler, bu defa küstahça kibirlenip büyüklük taslayan önderlerine şöyle diyecekler: “Sizler gece gündüz, bizleri Allah’tan uzaklaştırmak ve kendinize kul köle yapmak için tuzaklar kurdunuz.” Nihayet her iki topluluk da kendilerini bekleyen cehennem azabını gördüklerinde, Allah adına yapılan davete uymamanın pişmanlığını yüreklerinin derinliğinde duyacaklar fakat O Gün pişmanlıklarının onlara hiçbir yararı olmayacak. Biz o müşrik önderlerin ve onlara uyanların boyunlarına kızgın demirden halkalar geçireceğiz. Bu ceza onların Allah’a nankörlük edip başkaldırmalarının adil olan karşılığıdır.
(Sebe 33)Mustafa İslamoğlu Meali:
Bu kez zayıf bırakılanlar büyüklük taslayanlara "Hayır" diye itiraz edecekler, "(İşiniz gücünüz) gece gündüz dolap çevirmek! Hatırlasanıza bir; bize Allah'a yabancılaşmamızı ve O'na eşdeğer rakip güçler tanımamızı dayatıyordunuz!" Derken onların tümü de asıl pişmanlığı, kendilerini bekleyen azabı görünce yüreklerinin en derinlerinde yaşayacaklar; zira Biz inkarda ısrar edenlerin boyunlarına halkalar geçireceğiz: hem yaptıklarının bunun dışında bir karşılığı mı var?
(Sebe 33)Osman Okur Meali:
Bunun üzerine güçsüzler, büyüklük taslayanlara: “Hayır, bizi hidayetten saptıran gece ve gündüz kurduğunuz tuzaklardır. Çünkü siz bize Allah'ı inkâr etmemizi ve O'na eşler koşmamızı emrediyordunuz” derler. Azabı görünce de içten içe pişmanlık duyarlar. Biz de inkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz. Onlar ancak yapmakta olduklarının cezasını göreceklerdir.
(Sebe 33)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Ve zayıf sayılanlar da o büyüklük gösterenlere der ki: «Hayır... Gece ve gündüzdeki hile. O vakit ki, bize emrederdiniz ki, Allah'ı inkar edelim ve O'nun için şerikler ittihaz edinelim.» Ve azabı gördükleri zaman (hepsi de) için için pişman olurlar ve kâfir olanların boyunlarına demir lâleler vurmuş olacağız. Onlar işlediklerinden başka bir şey ile cezalandırılmayacaklardır.
(Sebe 33)Ömer Öngüt Meali:
Zayıf sayılanlar (tâbi olanlar) da (peşlerinden gittikleri) o büyüklük taslayanlara: "Hayır, gece gündüz bizi aldatıyordunuz. Bize Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı emrediyordunuz. " derler. Bunlar azabı gördüklerinde pişmanlıklarını içlerine atarlar, ettiklerine içleri yanar. Biz o kafirlerin boyunlarına demir boyunduruklar takarız. Onlar ancak yapmış olduklarının cezasını çekerler.
(Sebe 33)Ömer Sevinçgül Meali:
Güçsüzler de büyüklük taslayanlara, “Hayır! İşiniz gece gündüz düzenbazlık etmekti! Bizim, Allah’ı inkâr etmemizi, ona ortaklar koşmamızı buyururdunuz!” derler. Azabı gördükleri zaman pişmanlıktan içleri yanar. İnkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz. Onlar, ancak işledikleri günahları yüzünden cezalandırılırlar.
(Sebe 33)Sadık Türkmen Meali:
Zayıf düşürülenler de büyüklük taslayanlara dediler ki: “Hayır, öyle değil! Gece ve gündüz tuzak planlıyordunuz! O zaman; siz bize Allah’ı inkâr etmemizi, O’na ortaklar edinmemizi emrediyordunuz.” Azabı gördüklerinde pişmanlıklarını içlerinde gizlediler. Biz de nankör kimselerin boyunlarına demir halkalar geçirdik. Ancak yapıp ettikleriyle cezalandırılmıyorlar mı?
(Sebe 33)Seyyid Kutub Meali:
Güdülenler ise kendini beğenmiş elebaşlarına şöyle derler: «Tersine, işiniz gücünüz, gece gündüz komplo düzenlemek, dolap çevirmekti. Hani bize Allah'ı inkâr etmemizi, O'na eş koşmamızı emrediyordunuz.» Azabı görünce pişmanlığı yüreklerine gömdüler. Biz kâfirlerin boyunlarına demir halkalar geçiririz. Çarpıldıkları ceza sadece işledikleri kötülüklerin karşılığı değil mi?
(Sebe 33)Suat Yıldırım Meali:
Ezilenler de kibirlilere: "Hayır! İşiniz gücünüz, gece gündüz dolap! Siz daima Allah'a nankörlük etmemizi, Ona birtakım şerikler uydurmamızı bizden isterdiniz" derler. Ve böyle atışırlarken hepsi, azabı gördükleri o esnada, pişmanlıklarını içlerine atarlar... O inkarcıların boyunlarına ateşten demir halkalar takarız. Bu, yaptıklarının adil bir karşılığı değil midir?
(Sebe 33)Süleyman Ateş Meali:
Zayıf düşürülenler büyüklük taslayanlara: "Hayır, gece gündüz dolap (kurar, kötülük aşılardınız) Allah'a nankörlük etmemizi, O'na eşler koşmamızı bize emrederdiniz." dediler. Ve azabı gördüklerinde, içlerinde pişmanlıklarını gizlediler. Biz de o nankörlerin boyunlarına demir halkalar geçirdik. Yalnız yaptıklarıyle cezalanmıyorlar mı?
(Sebe 33)Süleymaniye Vakfı Meali:
Etkisizleştirilmiş olanlar büyüklük taslayanlara; "Hayır sizler, gece gündüz hile kuruyor, Allah'ı görmezlikten gelmemizi ve ona ortaklar koşmamızı emrediyordunuz" derler. Boyunlarına taktığımız demir halkalar içinde o azabı görünce de pişmanlıklarını içlerine atarlar. Teslim oldukları ceza yaptıklarının karşılığından başka nedir ki?
(Sebe 33)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Zayıflar, büyüklük taslayanlara: "Hayır; sürekli yalan söyleyerek, Allah'ı inkar etmemizi ve O'na ortak koşmamızı istiyordunuz" derler. Azabı gördüklerinde, pişmanlıklarını anlatmaya fırsat bulamazlar. Çünkü Biz, kafirlerin boynuna halkalar geçireceğiz. Yaptıklarının karşılığı bu değil mi?
(Sebe 33)Şaban Piriş Meali:
Sömürülenler de büyüklenenlere: -Aksine, siz gece gündüz plan kurup, bize Allah'a nankörlüğü ve O'na denk varlıklar edinmemizi emrederdiniz, derler. Azabı gördükleri zaman, için için pişman olacaklardır. İnkarcıların boyunlarına demir halkalar geçiririz. Yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılacaklar?
(Sebe 33)Talat Koçyiğit Meali:
Zayıf görülenler ise, büyüklük taslayanlara derler ki: "Hayır, gece gündüz dolap kurar, bize Allah'ı inkâr etmemizi ve O'na ortaklar koşmamızı emrederdiniz." Azabı görünce hepsi de pişmanlıklarını gizlerler. Fakat biz, inkâr edenlerin boyunlarına ateşten halkalar takarız. İşlemiş olduklarından başka bir şeyle mi cezalandırılacaklardı?
(Sebe 33)Tefhimul Kuran Meali:
Za'fa uğratılanlar da büyüklük taslayanlara: «Hayır, siz gece ve gündüz hileli düzenler (kurup) bizim Allah'ı inkâr etmemizi ve O'na eşler koşmamızı bize emrediyordunuz» dediler. Azabı gördüklerinde de pişmanlıklarını saklarlar; biz de küfredenlerin boyunlarına halkalar geçirdik. Onlar, yapmakta olduklarından başkasıyla mı cezalandırılacaklardı?
(Sebe 33)Ümit Şimşek Meali:
Güçsüzler ise büyüklük taslayanlara “Gece gündüz işiniz düzenbazlıktı,” derler. “Böylece, Allah'a nankörlük edip de başkalarını ona denk tutmamızı emrediyordunuz.” Azabı gördüklerinde, için için pişmanlık duymaktadırlar. Biz ise o kâfirlerin boyunlarına boyundurukları geçirmişizdir. Onlar yaptıklarından başka birşeyle mi cezalanıyorlar?
(Sebe 33)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Bu kez, basit görülüp horlananlar büyüklük taslayanlara şöyle derler: "Hayır, öyle değil!" İşiniz gece gündüz düzenbazlıktı. Siz bize Allah'a nankörlük etmemizi, O'na eşler, ortaklar tutmamızı emrediyordunuz." Nihayet, azabı gördüklerinde, pişmanlığı içlerine gömerler. Biz ise inkarcıların boyunlarına bukağıları vurmuşuzdur. Yapıp ettiklerinden başka, neyin karşılığını görüyorlar ki!...
(Sebe 33)