34. Sebe Suresi / 37.ayet

Sizi, bize yaklaştıracak olan ne servetiniz ne de soyunuzdur. Ancak kim inanır, iyi ve güzel işler yaparsa, işte bunlara, yaptıklarının karşılığı olarak kat kat mükâfat verilecek. Bunlar, cennet köşklerinde huzur ve güven içinde yaşayacaklar.

Bknz: (3/10)(9/35)(39/73)»(39/74)(77/41)»(77/44)

Mustafa Çavdar Meali

Sebe 37 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Sizi, bizim katımıza ne mallarınız yakınlaştırabilir, ne evladınız, ancak kim inanır ve iyi işlerde bulunursa o, yaklaşır bize ve işte onlar, öyle kişilerdir ki onlaradır yaptıklarına karşılık katkat mükafat ve onlardır yüce derecelerde emniyet içinde olanlar.

(Sebe 37)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Ey kullarım!) Katımızda, sizi (Bize) yaklaştıracak olan ne mallarınız, ne de evlatlarınızdır; ancak iman edip salih amellerde bulunanlar başka. İşte onlar (mutlu ve kutlu insanlardır ki) ; onlar için yaptıklarına karşılık olmak üzere kat kat mükâfat vardır ve onlar (cennette) yüksek köşklerinde güven içindedirler.

(Sebe 37)

Abdullah Parlıyan Meali:

Sizi bize yaklaştıracak olan ne ekonomik, ne de sayısal çoğunluğunuzdur. Yalnızca iman edip, doğru ve yararlı işler yapanlar, bize yakın olabilirler. Onlara yaptıklarının kat kat fazlası mükafat var ve onlar cennet köşklerinde huzur ve güven içinde kalacaklardır.

(Sebe 37)

Adem Uğur Meali:

Sizi huzurumuza yaklaştıracak olan ne mallarınızdır ne de evlâtlarınız. İman edip iyi amelde bulunanlar müstesna; onlara yaptıklarının kat kat fazlası mükâfat vardır. Onlar (cennet) odalarında güven içindedirler.

(Sebe 37)

Ahmet Hulusi Meali:

Size indimizde kurb (Kurbiyet mertebesi - Allah Esma'sı özellikleriyle şuurlu tahakkuk mertebesi) oluşturacak olan, ne zenginliğiniz ve ne de evlatlarınızdır; sadece iman edip imanının gereğini uygulayan müstesna... İşte onlara bu çalışmalarının getirisi kat kat arttırılır. Onlar yüksek mertebeler içinde güvendedirler.

(Sebe 37)

Ahmet Tekin Meali:

Sizi huzurumuza daha çok yaklaştıracak değerler ne servetlerinizdir, ne de evlatlarınız. Ancak geçmişin kirlerinden arınarak iman edip, gevşekliği bırakarak, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenler, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşma-sını sağlayanlar, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlar, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenler için, işte onlar için işledikleri amellerinin kat kat fazlası mükâfat olarak verilecektir. Onlar Cennet köşklerinde güven içindedirler.*

(Sebe 37)

Ahmet Varol Meali

Bizim katımızda sizi (bize) yaklaştıracak olan ne mallarınız ne de çocuklarınızdır. Ancak iman edip salih amel işleyenler müstesna. İşte onlara yaptıklarından dolayı kat kat mükâfat vardır ve onlar (cennet) odalar(ın)da güven içindedirler.

(Sebe 37)

Ali Bulaç Meali:

Bizim katımızda sizi (bize) yaklaştıracak olan ne mallarınız, ne de evlatlarınızdır; ancak iman edip salih amellerde bulunanlar başka. İşte onlar; onlar için yaptıklarına karşılık olmak üzere kat kat mükafaat vardır ve onlar yüksek köşklerinde güven içindedirler.

(Sebe 37)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Sizi (mânevî derecelerle) huzurumuza yaklaştıracak olan mallarınız ve çocuklarınız (itibariyle fazlalık) değildir. Ancak iman edip de salih âmel işleyen (bize yaklaşır). İşte bunlar (o kimselerdir ki), yaptıklarına karşılık kendilerine kat kat mükâfat vardır ve onlar cennetin yüksek makamlarında emniyet içindedirler.

(Sebe 37)

Ali Rıza Sefa Meali:

Katımızda sizi yaklaştıracak olan, mallarınız değildir; çocuklarınız da değildir. Ancak, inanmış olarak erdemli edimler yapanlar başkadır. İşte onlar için, yaptıklarının kat kat çoğu ödül vardır ve yüksek konaklarda güven içindedirler.

(Sebe 37)

Ali Ünal Meali:

Kaldı ki, sizi Bize yaklaştıracak olan ne mallarınızdır ne de evlâdınızdır; ancak iman edip, imanları istikametinde doğru, sağlam, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapanlardır (ki, nezdimizde yakınlık bulurlar). O kutlu insanlar için yaptıkları bu güzel işlerden dolayı kat kat mükâfat vardır ve onlar, Cennet’in yüksek köşklerinde güven ve huzur içinde olacaklardır.

(Sebe 37)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Mallarınız ve evlatlarınız, sizi Biz’e yakınlaştıracak imkâna sahip değiller. İman edip yararlı işler yapanlar müstesna. İşte onlar için, yaptıklarından dolayı iki kat fazla mükâfat vardır. Ve onlar, (Cennet) köşklerinde güven ve huzur içinde olacaklardır.

(Sebe 37)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Sizi, huzurumuza ne mallarınız ne de çocuklarınız yaklaştıracaktır. İman edip iyi amelde bulunanlar müstesnadır. İşte onlar için yaptıklarından dolayı kat kat ödül vardır. Onlar cennet odalarında güven içinde olacaklardır.

(Sebe 37)

Bekir Sadak Meali:

Ey insanlar! Sizi Bana yaklastiracak olan ne mallariniz ve ne de cocuklarinizdir; yalniz, inanip yararli is isleyen kimselerin, iste onlarin yaptiklarina karsilik mukafatlari kat kattir; iste onlar, yuksek derecelerde, guven icindedirler.

(Sebe 37)

Besim Atalay Meali:

Ne sizin mallarınız, ne de sizin oğullarınız, sizi bana yaklaştırır, inanarak, onat çalışan başka, onlar için —yaptıkları iş yüzünden— iki kattır ödülleri, hem de onlar emindirler köşklerde

(Sebe 37)

Celal Yıldırım Meali:

Sizi bize yaklaştıran ne mallarınız, ne de evlâdınızdır. Ancak imân edip iyi-yararlı amellerde bulunan kimseler (var ya) işte onlar için yaptıklarına karşılık kat kat mükâfat vardır ve onlar Cennet'in yüksekçe, manzaralı kısımlarında güven içindedirler.

(Sebe 37)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Ey insanlar!) Sizi bize yaklaştıracak olan, ne zenginliğiniz, ne de çocuklarınızdır. Yalnızca iman edip doğru ve yararlı işler yapanlar (bize yakın olabilirler). İşte onlar için yaptıklarına karşılık kat kat mükâfat vardır. Onlar cennet köşklerinde güven içindedirler.

(Sebe 37)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Ey insanlar! Sizi Bana yaklaştıracak olan ne mallarınız ve ne de çocuklarınızdır; yalnız, inanıp yararlı iş işleyen kimselerin, işte onların yaptıklarına karşılık mükafatları kat kattır; işte onlar, yüksek derecelerde, güven içindedirler.

(Sebe 37)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Ne mallarınız ne de çocuklarınız, sizi bizim katımıza daha çok yaklaştıran şeylerdir! Ancak iman edip salih amel işleyenler başka. İşte onlar için işlediklerine karşılık kat kat mükafat vardır. Onlar cennet köşklerinde güven içindedirler.

(Sebe 37)

Diyanet Vakfı Meali:

Sizi huzurumuza yaklaştıracak olan ne mallarınızdır ne de evlâtlarınız. İman edip iyi amelde bulunanlar müstesna; onlara yaptıklarının kat kat fazlası mükâfat vardır. Onlar (cennet) odalarında güven içindedirler.

(Sebe 37)

Edip Yüksel Meali:

Sizi bize yaklaştıran şey ne paralarınızdır, ne de çocuklarınızdır. Ancak inanan ve erdemli davrananlar hariç. Onlara, yaptıklarının iki kat karşılığı verilecektir ve odalarında güvenlik içindedirler.

(Sebe 37)

Elmalılı Orjinal Meali:

Halbuki ne mallarınız ne de evladlarınız değildir sizi huzurumuza yaklaştıracak olan, ancak iyman edip salah ile iş gören, işte onların amellerine karşı kendilerine kat kat mükafat vardır. Ve onlar Cennet şehnişinlerinde emniyyet içindedirler

(Sebe 37)

Elmalılı Yeni Meali:

Oysa sizi huzurumuza yaklaştıracak olan ne mallarınız ne de evladlarınızdır. Ancak iman edip yararlı işler yapanlar var ya, işte onların yaptıklarına karşılık kendilerine kat kat mükafat vardır ve onlar, cennet köşklerinde güvenlik içindedirler.

(Sebe 37)

Erhan Aktaş Meali:

Sizi, Bize yaklaştıracak olan, mallarınız ve evlatlarınız değildir. İnananlar ve salihatı[1] yapanlar, işte onlara yaptıklarına karşılık kat kat ödül vardır. Ve onlar, yüksek makamlarda güven içindedirler.

1)Bozuk olan şeyi düzeltmeye çalışmak, düzeltici olmak, yapıcı olmak, iyi olmak, düzeltmeye teşvik etmek, iyiye yönlendirmek.

(Sebe 37)

Gültekin Onan Meali:

Bizim katımızda sizi (bize) yaklaştıracak olan ne mallarınız ne de evlatlarınızdır; ancak inanıp salih amellerde bulunanlar başka. İşte onlar; onlar için yaptıklarına karşılık olmak üzere kat kat mükafaat vardır ve onlar yüksek köşklerinde güven (aminun) içindedirler.

(Sebe 37)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve sizi huzurumuza yaklaştıracak olan, mallarınız ve evlatlarınız değildir. Ancak kim iman eder ve düzeltmeye yönelik işleri yaparsa, işte onlar; kendileri için yaptıklarına karşı kat kat karşılık olanlardır. Ve onlar, yüksek köşklerinde güven içindedirler.

(Sebe 37)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Mallarınız ve evlatlarınız, sizi bize yakınlaştırmaz. (Bize yakınlaşacak olanlar) iman edip salih amel işleyenlerdir. İşte bunlara, yaptıklarına karşılık kat kat arttırılmış bir mükâfat vardır. Ve onlar, (özel konuklar için hazırlanmış) odalarda güvendelerdir.

(Sebe 37)

Harun Yıldırım Meali:

Sizi huzurumuza yaklaştıracak olan ne mallarınızdır ne de evlâtlarınız. İman edip iyi amelde bulunanlar müstesna; onlara yaptıklarının kat kat fazlası mükâfat vardır. Onlar (cennet) odalarında güven içindedirler.

(Sebe 37)

Hasan Basri Çantay:

Sizi bizim huzuurumuza yaklaşdıracak olan ne mallarınız, ne evladlarınız değildir. Ancak iman edib de iyi amel (ve hareket) de bulunanlar müstesna. Çünkü onlar, onlar için yapdıklarına mukabil katkat mükafat vardır ve onlar emin (ve mutmain) en yüksek makamlarda dirler.

(Sebe 37)

Hayrat Neşriyat Meali:

Hâlbuki size katımızda mertebece yakınlık sağlayacak olan ne mallarınız, ne de evlâdlarınızdır; ancak îmân edip sâlih amel işleyen müstesnâ. İşte onlar var ya, kendileri için işledikleri ameller sebebiyle (lütfumuzdan) kat kat mükâfât vardır ve onlar (Cennetteki)yüksek köşklerde emniyet içinde olan kimselerdir.

(Sebe 37)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Mallarınız ve çocuklarınız, rütbe bakımından sizi katımıza yaklaştıran (herhangi bir şey) değildir. Ancak, inanmış ve düzgün-iyi eylemde bulunmuş kimseler hariç¹. İşte onlar, yüksek odaların içinde güvende iken, kendilerine eylemleri sebebiyle, katmerli olan karşılık vardır.

(Sebe 37)

Hüseyin Atay Meali:

Ne mallarınız, ne de çocuklarınız, katımızda sizin Bize yakınlaşmanızı sağlar. Ancak inanıp yararlı iş işleyenlerin ödülleri yaptıklarına karşılık kat kattır, işte onlar, yüksek makamlarda, güven içindedirler.

(Sebe 37)

İbni Kesir Meali:

Ne mallarınız, ne de çocuklarınız sizi, Bizim katımıza yaklaştıracak olan. Ancak iman edip salih amel işleyen kimselerin, işte onların yaptıklarına karşılık kkat kat mükafat vardır. Ve onlar, yüksek dereceler içinde emindirler.

(Sebe 37)

İlyas Yorulmaz Meali:

Sizi bize yaklaştıracak olan şey, ne malınız, nede evlatlarınızdır. Ancak kim iman etmiş ve doğru ve yararlı işler yapmışsa, işte onlar yaptıklarının misli ile mükafaatlandırılacak ve güven içinde (cennet) odalarında kalacak olanlardır.

(Sebe 37)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve sizin mallarınız ve evlâtlarınız katımızda sizi, Bize yaklaştıracak yüksek değere sahip değildir. Âmenû olan ve salih amel (nefs tezkiyesi) yapanlar hariç. İşte onlar, onlar için amelleri sebebiyle kat kat mükâfat vardır. Ve onlar, yüksek makamlarda emin (emniyette) olanlardır.

(Sebe 37)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Sizi Bizim katımıza yaklaştıracak olan ne mallarınızdır, ne de çocuklarınız. Ancak, inanıp da iyilik işliyenler için böyle değil. İşte bunların yaptıklarının karşılığı iki kat olacaktır. Bunlar en yüksek katlarda esenlik içinde olacaklardır.

(Sebe 37)

Kadri Çelik Meali:

Bizim katımızda sizi (bize) yaklaştıracak olan, ne mallarınız, ne de evlatlarınızdır; ancak iman edip salih amellerde bulunanlar başka. İşte onlar (var ya), onlar için yaptıklarına karşılık olmak üzere kat kat mükâfat vardır ve onlar yüksek köşklerinde güven içindedirler.

(Sebe 37)

Mahmut Kısa Meali:

Öyleyse, ey insanlar, şunu iyi bilin: Malınızın ve evladınızın çokluğu, bizim nezdimizde size hiçbir üstünlük ve ayrıcalık kazandırmaz; ancak ayetlerime iman edip güzel davranış gösterenler bu üstünlüğe lâyık olabilirler. İşte onlara yaptıklarına karşılık kat kat fazlasıyla mükâfât verilecek ve onlar, cennetteki o muhteşem köşklerde, sonsuza dek huzur ve güven içinde yaşayacaklar.

(Sebe 37)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(Ey insanlar!) katımızda sizi, Bize yaklaştıracak olan şeyler ne mallarınız ne evlatlarınızdır. Salih amelde bulunmak üzere iman edenler hariç. İşte onlar için yaptıklarına karşılık vardır. Edinecekleri ödüller yaptıklarının kat kat fazlasıdır. Onlar yüksek köşklerinde güvenlidirler

(Sebe 37)

Mehmet Türk Meali:

Bizim katımızda mallarınız ve çocuklarınız sizi Bize asla yaklaştıramaz. Ancak, îman edip (inandığı) iyi işleri yapanlar bunun dışındadır. Onlara yaptıklarının kat kat fazlası mükâfat vardır ve onlar (cennet) köşklerinde güven içerisinde yaşayacaklardır.

(Sebe 37)

Muhammed Celal Şems Meali:

Mallarınız (da,) evlatlarınız (da) sizleri Katımızda yakın bir mertebeye yaklaştıracak şeyler değildir. Ancak inanıp (da yerli yerinde) iyi işler yapanlar, (bundan) müstesnadır. İşte yaptıklarının mükâfatları kendilerine iki misli verilecek olanlar (da,) bunlardır. Onlar, yüce konaklarda, emniyet içinde (yaşayanlar olacaklar.)

(Sebe 37)

Muhammed Esed Meali:

Sizi Bize yaklaştıracak olan, ne zenginliğiniz, ne de çocuklarınızdır, yalnızca iman edip doğru ve yararlı işler yapanlar (Bize yakın olabilirler); bu (gibi)leri, yaptıklarından dolayı çeşit çeşit ödüller beklemektedir ve onlar (cennet) köşkler(in)de (huzur ve) güven içinde yaşayacaklardır.

(Sebe 37)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Sizi, bize yaklaştıracak olan mallarınız ve evlatlarınız değildir. Ancak kim inanır ve doğruları yaparsa, işte onlara, yaptıklarının karşılığı olarak kat kat ödül vardır. Onlar, köşklerde, güven içerisindedirler.

(Sebe 37)

Mustafa Çavdar Meali:

Sizi, bize yaklaştıracak olan ne servetiniz ne de soyunuzdur. Ancak kim inanır, iyi ve güzel işler yaparsa, işte bunlara, yaptıklarının karşılığı olarak kat kat mükâfat verilecek. Bunlar, cennet köşklerinde huzur ve güven içinde yaşayacaklar.

Bknz: (3/10) - (9/35) - (39/73)»(39/74) - (77/41)»(77/44)

(Sebe 37)

Mustafa Çevik Meali:

37-38 Ey insanlar! Sizleri Allah’a yakınlaştıracak olan ne mallarınız ne sayılarınız ne de makamlarınızdır. Kim Allah’a iman edip, yalnız O’nu ilah edinir, yaratılış sebebi olan hayat nizamını yaşamak ve yaşatmak uğrunda elinden gelen gayreti gösterirse, işte onlar yaptıklarının kat kat karşılığı ile ödüllendirilecekler, cennet köşklerinde mutlu, güven ve huzur içinde yaşayacaklar. Allah adına yapılan davete sırtını dönenlerle, onu bozuk göstermeye çalışanlar ise yaptıklarının karşılığı azapla cezalandırılacaklar.

(Sebe 37)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Sizleri Bizim katımıza yakın kılacak olan ne servetinizdir, ne de soyunuz; fakat iman eden ve imanla uyumlu iş işleyen kimseler var ya: işte onları yaptıklarına karşılık ödülün en katmerlisi beklemektedir; ve onlar yüce köşklerde, huzur ve güven ortamında yaşayacaklar.

(Sebe 37)

Osman Okur Meali:

(Ey insanlar!) Sizi Bana yaklaştıracak olan ne mallarınız ve ne de çocuklarınızdır; yalnız, inanıp yararlı iş işleyen kimselerin, işte onların yaptıklarına karşılık mükafatları kat kattır; işte onlar, yüksek derecelerde, güven içinde olacaklar.

(Sebe 37)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve ne mallarınız ve ne de evladınız sizi Bize yaklaştıracak yüksek mahiyeti hâiz değildir. Ancak kimler imân eder ve sâlih amelde bulunurlarsa işte onlar için yaptıkları amelleri mukabilinde kat kat mükâfaat vardır ve onlar âli makamlarda emniyete nâil zâtlardır.

(Sebe 37)

Ömer Öngüt Meali:

Ne mallarınız ne de evlâtlarınız huzurumuzda size bir yakınlık sağlayamaz. Ancak iman edip de sâlih amel yapanlar başka. Onların yaptıklarına karşılık kat kat mükâfat vardır. Onlar cennet odalarında huzur ve güven içindedirler.

(Sebe 37)

Ömer Sevinçgül Meali:

Sizi, bize yaklaştıracak olan, ne mallarınız, ne de çocuklarınızdır. Sadece inanıp güzel işler yapanlar bize yakın olabilirler. Bunları nice ödüller beklemektedir. Onlar, cennetin yüksek yerlerinde güven içinde yaşayacaklardır.

(Sebe 37)

Sadık Türkmen Meali:

NE MALLARINIZ ne de oğullarınız, katımızda size bir yakınlık sağlamaz. İman edenler ve salih amel/faydalı işleri en iyi şekilde yapanlar hariç! İşte bunlar için, yapmış olduklarının kat kat fazlası mükâfat vardır. Ve onlar, seçkin odalarda güven içindedirler.

(Sebe 37)

Seyyid Kutub Meali:

Ne mallarınız ve ne de evlâtlarınız size bizim katımızda yakınlık kazandırmaz. Yalnız iman edip iyi amel işleyenler var ya, onların yaptıkları iyilikler kat kat fazlası ile ödüllendirilir. Onlar cennetin yüksek köşklerinde güven içinde ağırlanırlar.

(Sebe 37)

Suat Yıldırım Meali:

Bizim nezdimizde size değer kazandıran şey, ne mallarınızın, ne de evlatlarınızın çokluğu değildir.Şu var ki, iman edip güzel ve makbul işler yapanlara bu gayretlerinden ötürü kat kat mükafat verilecek ve onlar cennetin yüksek köşklerinde güven ve huzur içinde olacaklardır.

(Sebe 37)

Süleyman Ateş Meali:

Ne mallarınız, ne de evladlarınız size katımızda bir yakınlık sağlar. Ancak inanıp faydalı iş yapanlar başka. Onlara yaptıklarının kat kat fazlası mükafat vardır ve onlar saraylarda güven (ve huzur) içindedirler.

(Sebe 37)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Size katımızda derece kazandıracak olan ne mallarınız ne de evlatlarınızdır. Ama kim inanıp güvenir ve iyi işler yaparsa böylelerine yaptıklarının karşılığı katlanarak verilir. Onlar güven içinde ve üstün konumlarda olurlar.

(Sebe 37)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Servetinizin ve adamlarınızın çokluğu Bize yakın olduğunuzu göstermez. Bize yakın olmanızı sağlayan ancak iman edip salih amel işlemenizdir. İşte onlar, yaptıklarından dolayı kat kat ödül alacaklar ve cennetteki saraylarda güven içinde yaşayacaklardır.

(Sebe 37)

Şaban Piriş Meali:

Sizi, bize yaklaştıracak olan mallarınız ve evlatlarınız değildir. Ancak kim inanır ve doğruları yaparsa, işte onlara, onlar için yaptıklarının karşılığı olarak kat kat mükafat vardır. Onlar, köşklerde, emniyet içerisindedirler.

(Sebe 37)

Talat Koçyiğit Meali:

(Ey insanlar!) Sizi bize yaklaştıracak olan ne mallarınız ve ne de evlâdlarınızdır. Ancak îman eden ve sâlih amel işleyen kimseler için böyle değil. Onlar için, yaptıklarına karşılık kat kat mükâfat vardır. Onlar cennet odalarında güven içindedirler.

(Sebe 37)

Tefhimul Kuran Meali:

Bizim katımızda sizi (bize) yaklaştıracak olan, ne mallarınız, ne de evlatlarınızdır; ancak iman edip salih amellerde bulunanlar başka. İşte onlar; onlar için yaptıklarına karşılık olmak üzere kat kat mükâfat vardır ve onlar yüksek köşklerinde güven içindedirler.

(Sebe 37)

Ümit Şimşek Meali:

Sizi Bize yaklaştıracak olan ne malınız, ne evlâdınızdır—ancak iman eden ve güzel işler yapan kimse müstesna. Yaptıkları işlerden dolayı onlara iki kat ödül vardır ve onlar Cennetin yüksek köşklerinde güven içindedirler.

(Sebe 37)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Sizi bize yaklaştırıp, katımızda size yakınlık sağlayacak olan, ne mallarınızdır ne de çocuklarınız. İman edip hayra ve barışa yönelik iş yapanlar müstesna. Onlara, yaptıklarının kat kat fazlası ödül vardır. Onlar, seçkin odalarda güven içindedirler.

(Sebe 37)