26. Şuara Suresi / 130.ayet

Elinize her fırsat geçtiğinde hak hukuk tanımadan hep böyle zorbalık mı yapacaksınız?

Bknz: (41/15)»(41/16)

Mustafa Çavdar Meali

Şuara 130 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Tutup yakaladığınızı cebbarcasına mı yakalarsınız?

(Şuara 130)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

"(Mazlum ve mağdur kimseleri) Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz (ve hiç acımıyorsunuz) ?"

(Şuara 130)

Abdullah Parlıyan Meali:

Tutup yakaladığınız zaman, zorbalar gibi mi yakalarsınız?

(Şuara 130)

Adem Uğur Meali:

Yakaladığınız zaman, zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?

(Şuara 130)

Ahmet Hulusi Meali:

"Gücünüze dayanarak hakları ortadan kaldırıp, ele geçirdiğinize sahip oluyorsunuz!"

(Şuara 130)

Ahmet Tekin Meali:

“İnsanları, mü'minleri, insafsız, insan haklarına riayet etmeyen, gücüne karşı konulmayan zorbalar gibi yakaladığınız, tutukladığınız zaman hesap vereceğini düşünmeyen zâlim diktatörler gibi mi cezalandırıyorsunuz?”*

(Şuara 130)

Ahmet Varol Meali

Yakaladığınız zaman zorbaca yakalıyorsunuz.

(Şuara 130)

Ali Bulaç Meali:

"Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?"

(Şuara 130)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Hem (ceza için) yakaladığınız vakit, merhametsizce, zorbaca yakalıyorsunuz (dövüyor, öldürüyorsunuz).

(Şuara 130)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?"

(Şuara 130)

Ali Ünal Meali:

“Elde ettiğiniz her şeyi başkalarının hukukunu hiçe sayarak hep zorbalıkla mı elde edeceksiniz?

(Şuara 130)

Bahaeddin Sağlam Meali:

“Vurduğunuz zaman da, zorba cebbarlar gibi vurursunuz.”

(Şuara 130)

Bayraktar Bayraklı Meali:

"Yakaladığınızda, zorbalar gibi yakalıyorsunuz."

(Şuara 130)

Bekir Sadak Meali:

(124-135) Kardesleri Hud, onlara: «Allah'a karsi gelmekten sakinmaz misiniz? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakinin ve bana itaat edin. Buna karsi sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasirsiniz? Temelli kalacaginizi umarak saglam yapilar mi edinirsiniz? Yakaladiginizi zorbaca mi yakalarsiniz? Artik Allah'tan sakinin ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakinin; davarlari, ogullari, bahceleri ve akarsulari size O vermistir. Dogrusu hakkinizda buyuk gunun azabindan korkuyorum» dedi.

(Şuara 130)

Besim Atalay Meali:

Hem bizi tutarsanız, zorbaca tutarsınız

(Şuara 130)

Celal Yıldırım Meali:

Şiddetle (hınçla) atılıp yakaladığınızda zorbalar gibi mi yakalarsınız ?

(Şuara 130)

Cemal Külünkoğlu Meali:

“Ele geçirdiklerinizi zorbalıkla mı tutup yakalıyorsunuz? *

(Şuara 130)

Diyanet İşleri Eski Meali:

124,125,126,127,128,129,130,131,132,133,134,135. Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verenden sakının; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Doğrusu hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum" dedi.

(Şuara 130)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

"Tutup yakaladığınız zaman zorbaca yakalarsınız."

(Şuara 130)

Diyanet Vakfı Meali:

Yakaladığınız zaman, zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?

(Şuara 130)

Edip Yüksel Meali:

'Yakaladığınız vakit acımasız yakalıyorsunuz.'

(Şuara 130)

Elmalılı Orjinal Meali:

Hem tuttuğunuz vakıt merhametsiz, cebbarcasına tutuyorsunuz

(Şuara 130)

Elmalılı Yeni Meali:

Hem tuttuğunuz vakit, merhametsiz zorbalar gibi tutuyorsunuz.

(Şuara 130)

Erhan Aktaş Meali:

"Elinize imkan geçtiği zaman, onu zorbaca kullanıyorsunuz."

(Şuara 130)

Gültekin Onan Meali:

"Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?"

(Şuara 130)

Hakkı Yılmaz Meali:

(124-135) Hani kardeşleri Hûd onlara demişti ki: “Siz Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ve buna karşılık ben sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ücretim âlemlerin Rabbi üzerinedir. Her yüksek tepeye, alâmet bir bina kurarak mı eğleniyorsunuz? Sonsuzlaşmanız için/sanki sonsuzlaşacakmışsınız gibi sanayi üreten yerler [fabrikalar/kaleler] mi edinirsiniz? Yakaladığınız vakit de zorbaca mı yakaladınız? Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Size o bildiğiniz şeyleri verenin [davarlar, oğullar, bağlar, bahçeler, pınarlar verenin] koruması altına girin. Şüphesiz ki ben, sizin hakkınızda büyük bir günün azabından korkuyorum.”

(Şuara 130)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“Ele geçirdiğiniz (insanları) zorbalıkla mı yakalıyorsunuz?”

(Şuara 130)

Harun Yıldırım Meali:

Yakaladığınız zaman, zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?

(Şuara 130)

Hasan Basri Çantay:

"Tutub yakaladığınız vakit zorbalar gibi yakalar mısınız"?

(Şuara 130)

Hayrat Neşriyat Meali:

“Yakaladığınız zaman da, (acımasızca) zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?”

(Şuara 130)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"Tuttuğunu zaman, zorbaca tutuyorsunuz [cezalandırıyorsunuz]¹"

(Şuara 130)

Hüseyin Atay Meali:

124-135 Hani! Kardeşleri Hud onlara: "Saygılı olmaz mısınız? Doğrusu, ben size güvenilir bir elçiyim; Allah'a saygılı olun ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; Ödülüm ancak âlemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'a saygılı olun ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verene saygılı olun; davarları, oğulları, bahçeleri ve pınarları size O vermiştir. Doğrusu, hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum" dedi.

(Şuara 130)

İbni Kesir Meali:

Ve yakaladığınız zaman da zorbaca mı yakalarsınız?

(Şuara 130)

İlyas Yorulmaz Meali:

“Yakaladığınızı da zorbaca yakalıyorsunuz.”

(Şuara 130)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve yakaladığınız zaman cebirle (zorbalıkla) yakaladınız (zulmettiniz).

(Şuara 130)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Zor kullanınca da zorba kesilirsiniz, öyle mi?

(Şuara 130)

Kadri Çelik Meali:

“Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?”

(Şuara 130)

Mahmut Kısa Meali:

“Mazlum ve güçsüz biçareleri elinize geçirdiğiniz zaman, onlara karşı hep böyle zorbaca, zâlimce mi davranacaksınız?”

(Şuara 130)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Uğraşıp da ele geçirdiğiniz zaman da onları zorbalıkla mı yakalıyorsunuz?

(Şuara 130)

Mehmet Türk Meali:

“(Bir toplumu) yakaladığınız zaman da üzerlerine zorbalar gibi çullanıyorsunuz?”

(Şuara 130)

Muhammed Celal Şems Meali:

“(Birini) yakaladığınızda (da,) zalimler gibi yakalarsınız.”

(Şuara 130)

Muhammed Esed Meali:

Ve (başkalarının hukukuna) el uzattığınız zaman, hiçbir sınır tanımadan, hep böyle zorbalık mı yapacaksınız?

(Şuara 130)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"Ele geçirdiğiniz şeylere zorbalıkla mı el koyup alıyorsunuz?"

(Şuara 130)

Mustafa Çavdar Meali:

Elinize her fırsat geçtiğinde hak hukuk tanımadan hep böyle zorbalık mı yapacaksınız?

Bknz: (41/15)»(41/16)

(Şuara 130)

Mustafa Çevik Meali:

128-135 Hûd sözlerine devamla, “Ey kavmim! Siz her yüksek tepeye anıtlar dikmeyi, binalar yapmayı marifet mi sayıyorsunuz? Yoksa bu yaptığınız malikânelerinizde ebedî olarak yaşayabileceğinizi mi sanıyorsunuz? Elinize fırsat geçtikçe de hak hukuk tanımadan zorbalık yapmaya devam mı edeceksiniz? Haydi, artık aklınızı başınıza alıp, Allah’a karşı sorumlu davranıp, bu hayat tarzınızı terk edin ve O’na karşı saygılı davranmaya başlayın. Size aklınıza gelebilecek her türlü nimeti veren, sürü sürü hayvanlar, bağlar, bahçeler, evlatlar, pınarlar, ırmaklar bahşeden Rabbinizin davetine yönelin. Bundan yüz çevirip de, şirk ve küfür nizamı ile ahlakınıza bağlı yaşamakta ısrar ederseniz, bir gün korkunç bir azapla cezalandırılacağınızdan endişe ederim.”

(Şuara 130)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Elinize her (fırsat) geçirdiğinizde, hukuka tecavüz edip zorbalık (mı) yapacaksınız?

(Şuara 130)

Osman Okur Meali:

(128-130) Siz her yol üzerinde, gelip geçenleri şaşırtmak için bir alamet yapıp saçma sapan şeylerle mi uğraşırsınız? Başkalarının hukukuna karşı hiç sınır tanımadan hep böyle zorbalık yapıp, O muazzam yapıları dünyada süresiz kalmak gayesiyle mi inşa ediyorsunuz?

(Şuara 130)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve şiddetle tutup yakaladığınız zaman, cebbârlar olarak gılzetle yakalamış oldunuz.

(Şuara 130)

Ömer Öngüt Meali:

“Yakaladığınız zaman zorbalar gibi mi yakalarsınız?”

(Şuara 130)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Tutunca, zorbaca mı tutuyorsunuz!

(Şuara 130)

Sadık Türkmen Meali:

Bir kavmi yakaladığınız zaman, zorbalar gibi yakalıyorsunuz.

(Şuara 130)

Seyyid Kutub Meali:

Birini yakalayınca zorbaca yakalıyorsunuz.

(Şuara 130)

Suat Yıldırım Meali:

(128-130) Siz her yol üzerinde, gelip geçenleri şaşırtmak için bir alamet yapıp saçma sapan şeylerle mi uğraşırsınız? O muazzam yapıları dünyada ebedi kalmak gayesiyle mi inşa ediyorsunuz? Başkalarının hukukuna karşı hiç sınır tanımadan hep böyle zorbalık mı yapacaksınız?

(Şuara 130)

Süleyman Ateş Meali:

"(Bir kavmi) yakaladığınız zaman da zorbalar gibi yakalıyorsunuz."

(Şuara 130)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bir şeye yapışınca da zorbalar gibi yapışıyorsunuz.

(Şuara 130)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

"Sürekli başkalarının hakkına mı saldırıyorsunuz?"

(Şuara 130)

Şaban Piriş Meali:

Yakaladığınız zaman da zorbaca tutuyorsunuz.

(Şuara 130)

Talat Koçyiğit Meali:

"Tuttuğunuz zaman zorbalar gibi tutuyorsunuz."

(Şuara 130)

Tefhimul Kuran Meali:

«Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?»

(Şuara 130)

Ümit Şimşek Meali:

“Ele geçirdiğiniz şeyleri zorbalıkla mı tutup alıyorsunuz?

(Şuara 130)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Yakaladığınız vakit zorbaca yakalıyorsunuz?"

(Şuara 130)