Kayaları ustaca yontarak yaptığınız şu evlerde şımararak yaşayacağınızı mı sandınız?
Bknz: (26/149)
Kayaları ustaca yontarak yaptığınız şu evlerde şımararak yaşayacağınızı mı sandınız?
Bknz: (26/149)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Ve büyük bir akılla, ustalıkla dağlarda evler yontmadasınız.
(Şuara 149)"Dağlardan ustalıkla yonttuğunuz ferah konaklar (içinde Allah’ın gazabından kurtulacağınızı mı zannediyorsunuz?) "
(Şuara 149)Ve dağlarda hep böyle ustalıkla, evler yontabileceğinizi mi sanıyorsunuz?
(Şuara 149)“Hep böyle, dağlarda keyifli keyifli ustaca mağaralar, kâşâneler kesip yontabileceğinizi mi sanıyorsunuz?”
(Şuara 149)Bir de dağlardan (taşlarından) neşe ve zevkle evler yontuyorsunuz.
(Şuara 149)“Ve bu düşünceyle mi dağlarda ince ince işlenmiş lüks evler yontuyorsunuz?
(Şuara 149)(142-152) Kardesleri Salih onlara: «Allah'a karsi gelmekten sakinmaz misiniz? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artik Allah'tan sakinin ve bana itaat edin. Ben buna karsi sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pinar baslarinda, ekinler, salkimlari sarkmis hurmaliklar arasinda guven icinde birakilir misiniz? Daglarda ustalikla evler oyar misiniz? Artik Allah'tan sakinin, bana itaat edin. Yeryuzunu islah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin» dedi.
(Şuara 149)Dağlardan oyulmuş evlerinizde sevinç içinde bırakılır mı sanırsınız?
(Şuara 149)Dağlardan da ustaca sayılacak şekilde (fakat) şımarıkça evler yontuyorsunuz : (Bunun böyle devam edeceğini mi sanıyorsunuz ? Hayır aldanıyorsunuz).
(Şuara 149)“Bir de dağlardan ustalıkla zevkli (gösterişli) evler yontuyorsunuz.”
(Şuara 149)142,143,144,145,146,147,148,149,150,151,152. Kardeşleri Salih onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahçelerde, pınar başlarında, ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında güven içinde bırakılır mısınız? Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryüzünü ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi.
(Şuara 149)(Böyle sanıp) dağlardan ustaca evler yontuyorsunuz (oyup yapıyorsunuz). *
(Şuara 149)(142-152) Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz, dağlardan ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin ve benim dediklerimi yapın. Ve yeryüzünde bozgunculuk yapıp ıslah etmeyen o aşırı giden kimselerin emrine uymayın.”
(Şuara 149)“Dağlarda, sırf şımarıklık (gösteriş) olsun diye, evler yontuyorsunuz.”
(Şuara 149)“(Kendi hâline bırakılacağını zanneden) şımarık kimseler olarak dağlardan evleryontuyorsunuz.”
(Şuara 149)142-152 Hani, kardeşleri Salih onlara: "Saygılı olmaz mısınız? Doğrusu, ben size güvenilir bir elçiyim; artık Allah'a saygılı olun ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum, benim ücretim, ancak âlemlerin eğitenine aittir. Dağlarda ustaca neşeli olarak evler yontarken, bahçelerde, pınar başlarında, ekinler ve salkımları sarkmış hurmalıklar arasında, tam bu esnada güven içinde bırakılır mısınız? Artık Allah'a saygılı olun ve bana itaat edin. Yeryüzünü düzeltmeyen, bozgunculuk yapan savurganların emirlerine itaat etmeyin" dedi.
(Şuara 149)dağları ustalıkla oyup evler yapmakta kendi başınıza bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?
(Şuara 149)“Ve bakın; Allah’ın size bahşettiği güç ve yetenek sayesinde büyük bir ustalıkla dağları yontup sarp kayalıklarda hiçbir düşmanın erişemeyeceği güvenli evler yapıyorsunuz.”
(Şuara 149)(149-150) -Şatafatlı evleri ustalıkla dağdan yontuyorsunuz. Allah'tan korkun, bana itaat edin sizler
(Şuara 149)Ve dağlarda hep böyle ustalıkla evler yontabileceğinizi (mi sanıyorsunuz)?
(Şuara 149)Bknz: (26/149)
(Şuara 149)144-152 Salih sonra da sözlerine şöyle devam etti: “Allah’ın yaratıp lütfettiği bağlar, bahçeler, pınarlar, salkım salkım hurmalıklar, ekinler arasında ve dağlarda kayaları yontarak yaptığınız malikânelerinizde şımarıklık içinde yaşayıp da, Allah’ın nankörlüğünüzün cezasını vermeyeceğini mi sanıyorsunuz? Ey kavmim! Bir an önce bu nankörlük, şımarıklık ve azgınlıktan vazgeçip, Allah’a karşı sorumlu davranmak üzere beni izleyin. Allah’ın davetine sırtını dönüp, başkaldıran önderlerinizin peşinden gitmeyin. Böyleleri yeryüzünde fesat çıkarmaktan başka bir şey yapmazlar.”
(Şuara 149)Bir de kalkmış, dağlarda yonttuğumuz görkemli evlerden dolayı şımarıyorsunuz.
(Şuara 149)(142-152) Kardeşleri Salih onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Burada bahçelerde, pınar başlarında, ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında güven içinde bırakılır mısınız? Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryüzünü ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi.
(Şuara 149)Böyle düşündüğünüz için mi dağlarda ince bir sanat eseri lüks villalar yontuyorsunuz?
(Şuara 149)Dağları ustalıkla yontup evler yapmaya devam edeceğinizi mi sanıyorsunuz?
(Şuara 149)(146-149) "Yoksa bu bahçelerde, pınar başlarında, ekinler ve lezzetli hurmalar arasında güven içinde sürekli yaşayabileceğinizi; kayalık dağları ustaca yontup evler yapabileceğinizi mi sanıyorsunuz."
(Şuara 149)