26. Şuara Suresi / 149.ayet

Kayaları ustaca yontarak yaptığınız şu evlerde şımararak yaşayacağınızı mı sandınız?

Bknz: (26/149)

Mustafa Çavdar Meali

Şuara 149 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve büyük bir akılla, ustalıkla dağlarda evler yontmadasınız.

(Şuara 149)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

"Dağlardan ustalıkla yonttuğunuz ferah konaklar (içinde Allah’ın gazabından kurtulacağınızı mı zannediyorsunuz?) "

(Şuara 149)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve dağlarda hep böyle ustalıkla, evler yontabileceğinizi mi sanıyorsunuz?

(Şuara 149)

Adem Uğur Meali:

(Böyle sanıp) dağlardan ustaca evler yontuyorsunuz (oyup yapıyorsunuz).

(Şuara 149)

Ahmet Hulusi Meali:

"Hünerli ve keyifli olarak dağlardan evler yontuyorsunuz!"

(Şuara 149)

Ahmet Tekin Meali:

“Hep böyle, dağlarda keyifli keyifli ustaca mağaralar, kâşâneler kesip yontabileceğinizi mi sanıyorsunuz?”

(Şuara 149)

Ahmet Varol Meali

Dağlardan ustalıkla evler yontuyorsunuz.

(Şuara 149)

Ali Bulaç Meali:

"Dağlardan ustalıkla zevkli evler yontuyorsunuz."

(Şuara 149)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Bir de dağlardan (taşlarından) neşe ve zevkle evler yontuyorsunuz.

(Şuara 149)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Dağlarda, ustalıkla evler yontuyorsunuz!"

(Şuara 149)

Ali Ünal Meali:

“Ve bu düşünceyle mi dağlarda ince ince işlenmiş lüks evler yontuyorsunuz?

(Şuara 149)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve dağlardan ustaca güzel evler yontuyorsunuz.

(Şuara 149)

Bayraktar Bayraklı Meali:

"Sevinçle dağlarda evler yaparak?"

(Şuara 149)

Bekir Sadak Meali:

(142-152) Kardesleri Salih onlara: «Allah'a karsi gelmekten sakinmaz misiniz? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artik Allah'tan sakinin ve bana itaat edin. Ben buna karsi sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pinar baslarinda, ekinler, salkimlari sarkmis hurmaliklar arasinda guven icinde birakilir misiniz? Daglarda ustalikla evler oyar misiniz? Artik Allah'tan sakinin, bana itaat edin. Yeryuzunu islah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin» dedi.

(Şuara 149)

Besim Atalay Meali:

Dağlardan oyulmuş evlerinizde sevinç içinde bırakılır mı sanırsınız?

(Şuara 149)

Celal Yıldırım Meali:

Dağlardan da ustaca sayılacak şekilde (fakat) şımarıkça evler yontuyorsunuz : (Bunun böyle devam edeceğini mi sanıyorsunuz ? Hayır aldanıyorsunuz).

(Şuara 149)

Cemal Külünkoğlu Meali:

“Bir de dağlardan ustalıkla zevkli (gösterişli) evler yontuyorsunuz.”

(Şuara 149)

Diyanet İşleri Eski Meali:

142,143,144,145,146,147,148,149,150,151,152. Kardeşleri Salih onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahçelerde, pınar başlarında, ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında güven içinde bırakılır mısınız? Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryüzünü ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi.

(Şuara 149)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

"Bir de dağlardan ustalıkla evler yontuyorsunuz."

(Şuara 149)

Diyanet Vakfı Meali:

(Böyle sanıp) dağlardan ustaca evler yontuyorsunuz (oyup yapıyorsunuz).  *

(Şuara 149)

Edip Yüksel Meali:

'Ve dağlardan lüks köşkler yontuyorsunuz.'

(Şuara 149)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ki bir de dağlardan keyfli keyfli evler yontuyorsunuz

(Şuara 149)

Elmalılı Yeni Meali:

Ki bir de dağlardan keyifli keyifli evler yontuyorsunuz?

(Şuara 149)

Erhan Aktaş Meali:

"Ve dağlardan ustalıkla yonttuğunuz evlerde."

(Şuara 149)

Gültekin Onan Meali:

"Dağlardan ustalıkla zevkli evler yontuyorsunuz."

(Şuara 149)

Hakkı Yılmaz Meali:

(142-152) Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz, dağlardan ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin ve benim dediklerimi yapın. Ve yeryüzünde bozgunculuk yapıp ıslah etmeyen o aşırı giden kimselerin emrine uymayın.”

(Şuara 149)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“Dağlarda, sırf şımarıklık (gösteriş) olsun diye, evler yontuyorsunuz.”

(Şuara 149)

Harun Yıldırım Meali:

Dağlardan ustaca evler yontuyorsunuz

(Şuara 149)

Hasan Basri Çantay:

"Dağlardan şımarık şımarık evler yontuyorsunuz".

(Şuara 149)

Hayrat Neşriyat Meali:

“(Kendi hâline bırakılacağını zanneden) şımarık kimseler olarak dağlardan evleryontuyorsunuz.”

(Şuara 149)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"Dağlardan, ustaca evler oyuyorsunuz"

(Şuara 149)

Hüseyin Atay Meali:

142-152 Hani, kardeşleri Salih onlara: "Saygılı olmaz mısınız? Doğrusu, ben size güvenilir bir elçiyim; artık Allah'a saygılı olun ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum, benim ücretim, ancak âlemlerin eğitenine aittir. Dağlarda ustaca neşeli olarak evler yontarken, bahçelerde, pınar başlarında, ekinler ve salkımları sarkmış hurmalıklar arasında, tam bu esnada güven içinde bırakılır mısınız? Artık Allah'a saygılı olun ve bana itaat edin. Yeryüzünü düzeltmeyen, bozgunculuk yapan savurganların emirlerine itaat etmeyin" dedi.

(Şuara 149)

İbni Kesir Meali:

Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız?

(Şuara 149)

İlyas Yorulmaz Meali:

“Sonra siz dağlarda ustalıkla taşları yontup evler yapıyorsunuz.”

(Şuara 149)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve dağlardan maharetle evler oyuyorsunuz (yontuyorsunuz).

(Şuara 149)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

dağları ustalıkla oyup evler yapmakta kendi başınıza bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?

(Şuara 149)

Kadri Çelik Meali:

“Dağları maharetle oyup alımlı köşkler (mi) yapıyorsunuz?”

(Şuara 149)

Mahmut Kısa Meali:

“Ve bakın; Allah’ın size bahşettiği güç ve yetenek sayesinde büyük bir ustalıkla dağları yontup sarp kayalıklarda hiçbir düşmanın erişemeyeceği güvenli evler yapıyorsunuz.”

(Şuara 149)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(149-150) -Şatafatlı evleri ustalıkla dağdan yontuyorsunuz. Allah'tan korkun, bana itaat edin sizler

(Şuara 149)

Mehmet Türk Meali:

“Ve siz, (bir de) dağlardan ustaca evler yontuyorsunuz.”1*

(Şuara 149)

Muhammed Celal Şems Meali:

“Kibirle dağları oyar, (orada) evler yaparsınız.”

(Şuara 149)

Muhammed Esed Meali:

Ve dağlarda hep böyle ustalıkla evler yontabileceğinizi (mi sanıyorsunuz)?

(Şuara 149)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"Bir de dağları oyup, ustalıkla evler yapıyorsunuz."

(Şuara 149)

Mustafa Çavdar Meali:

Kayaları ustaca yontarak yaptığınız şu evlerde şımararak yaşayacağınızı mı sandınız?

Bknz: (26/149)

(Şuara 149)

Mustafa Çevik Meali:

144-152 Salih sonra da sözlerine şöyle devam etti: “Allah’ın yaratıp lütfettiği bağlar, bahçeler, pınarlar, salkım salkım hurmalıklar, ekinler arasında ve dağlarda kayaları yontarak yaptığınız malikânelerinizde şımarıklık içinde yaşayıp da, Allah’ın nankörlüğünüzün cezasını vermeyeceğini mi sanıyorsunuz? Ey kavmim! Bir an önce bu nankörlük, şımarıklık ve azgınlıktan vazgeçip, Allah’a karşı sorumlu davranmak üzere beni izleyin. Allah’ın davetine sırtını dönüp, başkaldıran önderlerinizin peşinden gitmeyin. Böyleleri yeryüzünde fesat çıkarmaktan başka bir şey yapmazlar.”

(Şuara 149)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Bir de kalkmış, dağlarda yonttuğumuz görkemli evlerden dolayı şımarıyorsunuz.

(Şuara 149)

Osman Okur Meali:

(142-152) Kardeşleri Salih onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Burada bahçelerde, pınar başlarında, ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında güven içinde bırakılır mısınız? Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryüzünü ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi.

(Şuara 149)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

«Ve dağlardan hazıkâne bir halde evler yontuyorsunuz?»

(Şuara 149)

Ömer Öngüt Meali:

“Dağlarda ustalıkla kâşâneler oyar mısınız?”

(Şuara 149)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Dağlarda ferah evler yontuyorsunuz.

(Şuara 149)

Sadık Türkmen Meali:

Ustalıkla dağlardan evler yontuyorsunuz.

(Şuara 149)

Seyyid Kutub Meali:

Dağları maharetle oyup alımlı köşkler yapıyorsunuz?

(Şuara 149)

Suat Yıldırım Meali:

Böyle düşündüğünüz için mi dağlarda ince bir sanat eseri lüks villalar yontuyorsunuz?

(Şuara 149)

Süleyman Ateş Meali:

"Dağlardan ustalıkla evler yontuyorsunuz."

(Şuara 149)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Dağları ustalıkla yontup evler yapmaya devam edeceğinizi mi sanıyorsunuz?

(Şuara 149)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(146-149) "Yoksa bu bahçelerde, pınar başlarında, ekinler ve lezzetli hurmalar arasında güven içinde sürekli yaşayabileceğinizi; kayalık dağları ustaca yontup evler yapabileceğinizi mi sanıyorsunuz."

(Şuara 149)

Şaban Piriş Meali:

Dağları oyup, ustalıkla evler yapıyorsunuz.

(Şuara 149)

Talat Koçyiğit Meali:

"Dağlarda neşe içinde evler de yontuyorsunuz."

(Şuara 149)

Tefhimul Kuran Meali:

«Dağlardan da ustalıkla zevkli evler yontuyorsunuz?»

(Şuara 149)

Ümit Şimşek Meali:

“Öyle sandığınız için mi dağlarda konforlu evler yontuyorsunuz?

(Şuara 149)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Keyif içinde, dağlardan evler yontuyorsunuz."

(Şuara 149)