42. Şura Suresi / 20.ayet

Kim ahiret yurdunun nimetlerine yatırım yapmak isterse onun bu yatırımına katkıda bulunuruz. Kim de sırf dünya nimetlerine yatırım yapmak isterse ona da yatırımından bir pay veririz. Fakat onun ahiret nimetlerinden hiç bir nasibi olmaz.

Bknz: (2/200)(11/15)(17/18)»(17/19)

Mustafa Çavdar Meali

Şura 20 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Kim, ahiret kazancı isterse kazancını arttırırız ve kim, dünya kazancını isterse ona da dünyaya ait şeylerin bir kısmını veririz ve ahiretten bir nasibi yoktur onun.

(Şura 20)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Kim ahiret sevabını (ve ticaretini) isterse onun sevabını artırırız. (Dünyada da izzeti ve bereketi tattırırız.) Kim de (sadece) dünya (menfaatini ve) ekinini ister (dinini bile dünyevi beklentileri için istismar eder) se, ona da ondan veririz. Fakat ahirette ona hiçbir nasip yoktur (eli boş kalacaktır).

(Şura 20)

Abdullah Parlıyan Meali:

Kim öteki dünyada kazanç elde etmeyi isterse, onun kazancında bir artış sağlarız. Bu dünyada bir kazanç isteyene ise, ondan birşeyler verebiliriz, fakat böyle biri öteki dünyanın nimetlerinden hiçbir pay alamayacaktır.

(Şura 20)

Adem Uğur Meali:

Kim ahiret kazancını istiyorsa, onun kazancını arttırırız. Kim de dünya kârını istiyorsa ona da dünyadan bir şeyler veririz. Fakat onun ahirette bir nasibi olmaz.

(Şura 20)

Ahmet Hulusi Meali:

Kim sonsuz gelecek yaşamın nimetlerini isterse nimetleri ona fazlasıyla veririz! Kim de dünyanın nimetlerini isterse, ona ondan veririz... Sonsuz gelecek yaşamda onun için bir nasip yoktur!

(Şura 20)

Ahmet Tekin Meali:

Kim âhiretin, ebedî yurdun tarlasında çalışmayı, kazancını, sevabını isterse, onun tarlasındaki gayretini de, mahsulü de artırırız. Kim de dünyanın tarlasında çalışmayı, kazancını isterse, ona da, onun mahsulünden bir miktar veririz. Ama onun âhirette, ebedî yurtta hiçbir nasibi olmaz.*

(Şura 20)

Ahmet Varol Meali

Kim ahiret kazancınını isterse onun kazancını artırırız. Kim de dünya kazancını isterse ona ondan veririz. Ama onun ahirette bir payı yoktur.

(Şura 20)

Ali Bulaç Meali:

Kim ahiret ekinini isterse, Biz ona kendi ekininde arttırmalar yaparız. Kim dünya ekinini isterse, ona da ondan veririz; ancak onun ahirette bir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Kim ahiret sevabını isterse, onun sevabını artırırız. Kim de dünya menfaatini isterse, ona da ondan veririz; fakat ahirette ona hiç bir nasib yoktur.

(Şura 20)

Ali Rıza Sefa Meali:

Kim sonsuz yaşam getirisini isterse, onun getirisini artırırız. Kim de dünya getirisini isterse ondan veririz. Sonsuz yaşamda ise onun bir payı yoktur.

(Şura 20)

Ali Ünal Meali:

Kim Âhiret’i gaye edinir ve (yaptıklarıyla) onun mahsulünü isterse, elde edeceği bu mahsulü onun için arttırırız; kim de dünyayı gaye edinir ve onun mahsulünü isterse, ona da onun mahsulünden veririz, fakat onun Âhiret’te hiçbir nasibi olmaz.

(Şura 20)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Kim ahiret gelirini istiyorsa, onun gelirini arttırırız. Kim dünya gelirini istiyorsa, ona da ondan veririz. Fakat ahirette ona hiçbir nasip yoktur.

(Şura 20)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Kim ahiret sevabını isterse, onun sevabını arttırırız. Kim de dünya nimetini isterse, ona da onu veririz. Artık onun ahiret sevabından hiçbir payı olmaz.

(Şura 20)

Bekir Sadak Meali:

Ahiret kazancini isteyenin kazancini artiririz; dunya kazancini isteyene de ondan veririz; ama ahirette bir payi bulunmaz.

(Şura 20)

Besim Atalay Meali:

Ahret sevabını istiyen için, artırır sevabın, dünya sevabını istiyene verir O, ahretteyse O'nun için pay yoktur

(Şura 20)

Celal Yıldırım Meali:

Kim, Âhiret ekinini arzu ederse, onun arzuladığı ekini artırırız. Kim ele Dünya ekini isterse, ona da ondan veririz; Âhiret'te ise ona bir nasîb yoktur.

(Şura 20)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Kim ahiret kazancını isterse, onun kazancını artırırız. Kim de dünya kazancını isterse, ona da istediğinden veririz, fakat (sadece dünyayı isteyenin) ahirette hiçbir payı yoktur. *

(Şura 20)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Ahiret kazancını isteyenin kazancını artırırız; dünya kazancını isteyene de ondan veririz; ama ahirette bir payı bulunmaz.

(Şura 20)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Kim ahiret kazancını isterse, onun kazancını artırırız. Kim de dünya kazancını isterse, ona da istediğinden veririz, fakat onun ahirette hiçbir payı yoktur.

(Şura 20)

Diyanet Vakfı Meali:

Kim ahiret kazancını istiyorsa, onun kazancını arttırırız. Kim de dünya kârını istiyorsa ona da dünyadan bir şeyler veririz. Fakat onun ahirette bir nasibi olmaz.  *

(Şura 20)

Edip Yüksel Meali:

Kim ahiret ödülünü isterse onun ödülünü arttırırız. Dünya ödülünü isteyene de onu veririz; ancak onun ahiretten bir payı olmaz.

(Şura 20)

Elmalılı Orjinal Meali:

Her kim Ahıret ekimi isterse ona ekinini artırırız, her kim de Dünya ekimi isterse ona da ondan veririz amma Ahırette ona hiç nasib yoktur

(Şura 20)

Elmalılı Yeni Meali:

Her kim ahiret ekimi isterse, onun ekinini artırırız; her kim de dünya ekimini isterse, ona da ondan veririz, ama ahirette ona hiç bir nasip yoktur.

(Şura 20)

Erhan Aktaş Meali:

Kim ahiret kazancını isterse, Biz onun kazancını artırırız. Kim dünya kazancını isterse, ona da ondan artırırız. Ve onun için ahirette hiçbir nasip yoktur.

(Şura 20)

Gültekin Onan Meali:

Kim ahiret ekinini isterse, biz ona kendi ekininde arttırmalar yaparız. Kim dünya ekinini isterse, ona da ondan veririz; ancak onun ahirette bir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Hakkı Yılmaz Meali:

Her kim âhiret ekinini isterse, Biz onun ekininde, onun için arttırırız. Ve her kim dünya tarlasını isterse ona da ondan veririz. Ve onun için âhirette hiçbir nasip yoktur.

(Şura 20)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kim ahiret ekinini isterse (ameliyle ahiret sevabını isterse), onun ekinini arttırırız. Kim de dünya ekinini isterse (ameliyle dünya hayatının süsünü isterse), ona da ondan veririz. (Fakat) onun, ahirette hiçbir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Harun Yıldırım Meali:

Kim ahiret ekinini isterse, Biz ona kendi ekininde artırmalar yaparız. Kim de dünya ekinini isterse kendisine ondan bir şeyler veririz. Ahirette ise onun hiç bir payı yoktur.

(Şura 20)

Hasan Basri Çantay:

Kim ahiret ekimi dilerse onun ekinini artırırız. Kim de (sade) dünya ekimini isterse ona da (yalınız) bundan veririz. Ahiretde ise onun hiçbir, nasıybi yokdur.

(Şura 20)

Hayrat Neşriyat Meali:

Kim âhiret ekinini (kazancını) isterse, ona o ekininde (kazancında) ziyâdelik veririz(artırırız). Kim de (sâdece) dünya ekinini (kazancını) isterse, ona (da) ondan veririz; ama (bu takdirde) onun âhirette, hiçbir nasîbi olmaz.(2)*

(Şura 20)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kim, Ahiretin [sonun] ekinini istemekteyse, ekininin içini kendisi için arttırırız; kim dünya [ilk] ekinini istemekteyse, kendisine ondan [dünya ekininden] veririz ve kendisi için ahirette [son'da] hiçbir nasip olmaz.

(Şura 20)

Hüseyin Atay Meali:

Öteki dünyanın gelirini isteyenin gelirini artırırız; dünya gelirini isteyene de ondan veririz; ancak ötekinde bir payı bulunmaz.

(Şura 20)

İbni Kesir Meali:

Kim, ahiret ekinini isterse; onun ekinini arttırırız. Kim de dünya ekinini isterse; ona da bundan veririz. Ancak onun ahirette bir nasibi yoktur.

(Şura 20)

İlyas Yorulmaz Meali:

Kim ahiret kazancını istiyorsa, onun ahiret kazancını artırırız. Kimde dünya kazancını istiyorsa, ona da dünya kazancını veririz. Ama onun ahirette hiçbir alacağı kalmaz.

(Şura 20)

İskender Ali Mihr Meali:

Kim ahiret hasatını (mahsulünü, kazancını) isterse, Biz onun kazancını artırırız. Kim dünya kazancını isterse, ona (da) ondan (dünya kazancından) artırırız (veririz). Ve onun ahirette nasibi yoktur.

(Şura 20)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Herkim öbür dünya ekimini dilerse onun ekimini artırırız. Herkim de bu dünya ekimini dilerse ona da bu berikinden veririz. Ancak, onun öbür dünyadakinden hiçbir payı yoktur.

(Şura 20)

Kadri Çelik Meali:

Kim ahiret ekinini isterse, biz ona kendi ekininde arttırmalar yaparız. Kim de dünya ekinini isterse, ona da ondan veririz; ancak onun (bu durumda) ahirette bir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Mahmut Kısa Meali:

Kim âhiret kazancını ister ve bu yolda gayret gösterirse, onun kazancını dünyada da âhirette de kat kat artırırız. Kim de âhireti bırakıp dünya kazancını isterse, ona belkiondan bir parça veririz fakat o, âhiretteki nîmetlerden hiçbir pay alamayacaktır. Hal böyleyken, bunlar ne cesaretle Allah’ın hükümlerine alternatif kanunlar, kurallar koyabiliyorlar?

(Şura 20)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Resmen kim ahiret mahsulü isterse onun ürünlerini fazla fazla artırırız. Kimin ki dünyalıklar Arzusu ise, ona da ondan veririz. Dünya mahsulü isteyenin ahirette alacağı bir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Mehmet Türk Meali:

Kim âhiret kazancını1 isterse Biz, onun kazancını arttırırız. Kim de dünya kazancını isterse ona da ondan bir şeyler veririz. Fakat onun âhirette (ayrıca) bir kazancı olmaz.2*

(Şura 20)

Muhammed Celal Şems Meali:

Ahiret ekinini isteyenin, ekinini çoğaltırız. (Bu) dünyanın ekinini isteyene (ise,) ondan (payını) veririz. Ancak onun ahirette hiçbir nasibi (olmayacaktır.)

(Şura 20)

Muhammed Esed Meali:

Kim öteki dünyada kazanç elde etmeyi isterse onun kazancında bir artış sağlarız: bu dünyada bir kazanç isteyene ise ondan bir şeyler ver(ebil)iriz fakat böyle biri, öteki dünya(nın nimetlerin)den hiçbir pay alamayacaktır.

(Şura 20)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Kim ahiret kazancını isterse, onun kazancını artırırız. Kim dünya kazancını isterse ona da ondan veririz. Ama onun ahirette bir payı bulunmayacaktır.

(Şura 20)

Mustafa Çavdar Meali:

Kim ahiret yurdunun nimetlerine yatırım yapmak isterse onun bu yatırımına katkıda bulunuruz. Kim de sırf dünya nimetlerine yatırım yapmak isterse ona da yatırımından bir pay veririz. Fakat onun ahiret nimetlerinden hiç bir nasibi olmaz.

Bknz: (2/200) - (11/15) - (17/18)»(17/19)

(Şura 20)

Mustafa Çevik Meali:

Kim Âhiret nimetlerini elde etmek isteyerek bu konudaki sorumluluklarını yerine getirirse, onun mükâfatını kat kat artırırız. Kim de sadece dünya hayatının nimetlerini ister, onun gerektirdiklerini yerine getirirse ona da ondan bir pay veririz. Fakat onun âhiret nimetlerinden nasibi olmayacaktır.

(Şura 20)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Kim ahiret kazancını elde etmek isterse, onun bu alandaki yatırım (şevkini) artırırız; kim de bu dünya kazancını elde etmek isterse, ona da onu veririz: ama onun ahirette bir payı olmaz.

(Şura 20)

Osman Okur Meali:

Kim ahiret kazancını isterse, onun kazancını artırırız. Kim de dünya kazancını isterse, ona da istediğinden veririz, fakat (sadece dünyayı isteyenin) ahirette hiçbir payı yoktur.

(Şura 20)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Her kim ahiret ekinini dilerse onun için ekininde ziyâdelik vücûda getiririz ve her kim dünya ekinini dilerse ona da ondan veririz. Onun için ahirette bir nâsip yoktur.

(Şura 20)

Ömer Öngüt Meali:

Kim ahiret ekimini dilerse, onun ekimini arttırırız. Kim de sadece dünya ekimini isterse ona da yalnız bundan veririz. Ahirette ise onun hiçbir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Ömer Sevinçgül Meali:

Kim ahiret kazancını isterse, onu ona artırırız. Kim dünya kazancını isterse, ona da bundan bir şeyler veririz. Fakat ahirette payı bulunmaz.

(Şura 20)

Sadık Türkmen Meali:

KİM ahiret sevabını/menfaatini/ekinini ister ise; onun ekinini/sevabını/menfaatini artırırız. Kim dünya menfaatini/ekinini ister ise; ona da, ondan bir şeyler veririz. Fakat ahirette, onun için başka hiç bir nasip/alacak yoktur.

(Şura 20)

Seyyid Kutub Meali:

Ahiret kazancı isteyenin kazancını artırırız; dünya kazancını isteyene de ondan veririz; fakat onun ahirette bir payı bulunmaz.

(Şura 20)

Suat Yıldırım Meali:

Kim ahiret mahsülü isterse, onun ürünlerini fazla fazla artırırız. Kim de sırf dünya menfaati isterse ona da ondan veririz, ama ahirette onun hiç nasibi olmaz.

(Şura 20)

Süleyman Ateş Meali:

Kim ahiret ekinini istiyorsa onun ekinini artırırız; kim dünya ekinini istiyorsa ona da dünyadan bir şey veririz. Fakat onun ahirette bir nasibi olmaz.

(Şura 20)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Kim ahiret için yatırım yapmak isterse onun yatırımına katkıda bulunuruz. Kim de dünya için yatırım yapmak isterse, ona da onun gelirinden veririz ama onun ahirette alacağı bir şey kalmaz.

(Şura 20)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Kim ahirette ödül kazanmak isterse, onun ödülünü artırırız. Kim dünya nimetini isterse, ona da ondan veririz, ama o ahiretteki nimetlerden hiçbir pay alamaz.

(Şura 20)

Şaban Piriş Meali:

Kim ahiret ekinini isterse, onun ekinini artırırız. Kim dünya ekinini isterse ona da ondan veririz. Onun ahirette bir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Talat Koçyiğit Meali:

Kim âhiret sevabını isterse, onun sevabını arttırırız. Kim de dünya lezzetlerini İsterse ona da ondan veririz. Onun artık âhiretten hiçbir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Tefhimul Kuran Meali:

Kim ahiret ekinini isterse, biz ona kendi ekininde arttırmalar yaparız. Kim de dünya ekinini isterse, ona da ondan veririz; ancak onun ahirette bir nasibi yoktur.

(Şura 20)

Ümit Şimşek Meali:

Kim âhiret kazancını isterse, Biz onun kazancını arttırırız. Dünya kazancını isteyene de ondan veririz; fakat onun âhirette bir nasibi olmaz.(9)*

(Şura 20)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Ahiret ekini isteyenin o ekinini artırırız; dünya ekini isteyene de ondan veririz. Ama böylesi için ahirette bir nasip yoktur.

(Şura 20)