20. Taha Suresi / 99.ayet
Taha 99 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
İşte böylece geçmişlerin ahvalinden bir kısmını sana hikaye etmedeyiz ve şüphe yok ki sana katımızdan bir de Kur'an verdik.
(Taha 99)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
(Ey Resulüm!) Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, Sana katımızdan bir Zikir (Kur’an-ı Kerim) verdik (de gönlünü ve yolunu aydınlattık).
(Taha 99)Abdullah Parlıyan Meali:
İşte ey peygamber! Böylece geçmişin önemli haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Şüphe yok ki, katımızdan sana bir de Kur'ân verdik.
(Taha 99)Adem Uğur Meali:
(Resûlüm!) İşte böylece geçmiştekilerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Şüphesiz ki, tarafımızdan sana bir zikir verdik.
(Taha 99)Ahmet Hulusi Meali:
İşte böylece öne geçmiş olanların haberlerinden bazısını sana hikaye ediyoruz... Gerçek ki, sana ledünnümüzden bir zikir (hatırlatıcı) verdik.
(Taha 99)Ahmet Tekin Meali:
Bu türlü haberleri sana anlattığımız gibi, geçmiştekilerin ibret verici haberlerinden bir kısmını sana kıssalarıyla anlatıyoruz. Sana da, yüce katımızdan okunması ibadet olan bir kitap verdik.*
(Taha 99)Ahmet Varol Meali
İşte böyle, geçmişlerin haberlerinden bazılarını sana anlatıyoruz. Gerçekten katımızdan sana bir de zikir verdik.
(Taha 99)Ali Bulaç Meali:
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana katımızdan bir zikir verdik.
(Taha 99)Ali Fikri Yavuz Meali:
(Ey Rasûlüm), sana geçmişin (daha evvelki ümmetlerin mühim) haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki, sana tarafımızdan bir Zikir (düşünüb kendisinden ibret alınacak KUR'AN) verdik.
(Taha 99)Ali Rıza Sefa Meali:
İşte böylece, geçmişin haberlerinden bir bölümünü sana anlatıyoruz. Kendi katımızdan, sana bir öğreti verdik.
(Taha 99)Ali Ünal Meali:
(Ey Rasûlüm,) işte sana daha önce geçmiş önemli hadiselerden bir kısmını anlatıyoruz. Şurası bir gerçek ki, sana tarafımızdan (ikaz, irşad, ilim, ayrıca inanç, ibadet, ahlâk ve davranış düsturları ihtiva eden) bir kitap verdik.
(Taha 99)Bahaeddin Sağlam Meali:
İşte böylece, kesinlikle geçmiş olanların haberlerinden sana anlatıyoruz. Ayrıca kendimizden sana bir zikir (bilgi, mesaj, ibret ve anı) indirdik.
(Taha 99)Bayraktar Bayraklı Meali:
Ey Peygamber! İşte böylece, geçmiştekilerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Şüphesiz ki, tarafımızdan sana bir öğüt verdik.
(Taha 99)Bekir Sadak Meali:
(99-100) Gecmis olaylari sana boyle anlatiriz. Katimizdan sana da bir Kitap verdik; kim ondan yuz cevirirse bilsin ki kiyamet gunu bir gunah yuku yuklenecektir.
(Taha 99)Besim Atalay Meali:
İşte böylece, geçenlerin haberlerinden sana, kıssa getirmekteyiz, katımızdan sana Kur'an verdik
(Taha 99)Celal Yıldırım Meali:
İşte böylece geçmişin önemli haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Katımızdan sana da bir zikir (Kur'ân) verdik.
(Taha 99)Cemal Külünkoğlu Meali:
(Ey Muhammed!) Sana geçmişin haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana katımızdan bir zikir (Kur'an) verdik.
(Taha 99)Diyanet İşleri Eski Meali:
Geçmiş olayları sana böyle anlatırız. Katımızdan sana da bir Kitap verdik; kim ondan yüz çevirirse bilsin ki kıyamet günü bir günah yükü yüklenecektir.
(Taha 99)Diyanet İşleri Yeni Meali:
(Ey Muhammed!) Sana geçmişin haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana katımızdan bir zikir (Kur'an) verdik.
(Taha 99)Diyanet Vakfı Meali:
(Resûlüm!) İşte böylece geçmiştekilerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Şüphesiz ki, tarafımızdan sana bir zikir verdik. *
(Taha 99)Edip Yüksel Meali:
Geçmişlerin haberlerini, sana böylece aktarıyoruz. Sana katımızdan bir mesaj vermiş bulunuyoruz.
(Taha 99)Elmalılı Orjinal Meali:
İşte sana böyle ya Muhammed geçmişin mühim haberlerinden kıssa naklediyoruz, şübhe yok ki sana ledünnümüzden bir zikir verdik
(Taha 99)Elmalılı Yeni Meali:
Ya Muhammed, işte sana böyle geçmişin önemli haberlerinden kıssa anlatıyoruz. Şüphe yok ki, sana tarafımızdan bir zikir verdik.
(Taha 99)Erhan Aktaş Meali:
İşte böylece geçmişlerin haberlerinden sana anlatıyoruz. Gerçek şu ki sana katımızdan bir zikir[1] verdik.[2]
1)Öğüt.
2)Ders çıkarman için geçmişin olaylarından örnekler verdik.
Gültekin Onan Meali:
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana katımızdan bir zikir verdik.
(Taha 99)Hakkı Yılmaz Meali:
Biz, sana geçmiş olan şeylerin önemli haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki, sana katımızdan bir Öğüt/hatırlatma [Kur’ân] verdik.
(Taha 99)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Böylece sana, geçmişte (yaşamış) kimselerin kıssalarını anlatıyoruz. Muhakkak ki sana, kendi katımızdan zikir/Kur’ân verdik.
(Taha 99)Harun Yıldırım Meali:
İşte böylece geçmiştekilerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Şüphesiz ki, tarafımızdan sana bir zikir verdik.
(Taha 99)Hasan Basri Çantay:
Sana geçmiş (ümmet) lerin haberlerinden bir kısmını işte böylece anlatıyoruz. Şübhe yok ki sana tarafımızdan bir zikir vermişizdir.
(Taha 99)Hayrat Neşriyat Meali:
(Habîbim, yâ Muhammed!) İşte böylece geçmiş (ümmet)lerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Gerçekten sana katımızdan bir Zikir (Kur'ân) verdik.
(Taha 99)Hubeyb Öndeş Meali: /
İşte, öne geçmiş olanların haberlerinden sana böylece anlatıyoruz. Sana, tarafımızdan bir hatırlatma verilmiştir.
(Taha 99)Hüseyin Atay Meali:
99-100 İşte, böylece sana, geçmiş olayları anlatıyoruz. Ve katımızdan sana hatırlatıcı verdik; kim ondan yüz çevirirse, doğrusu, diriliş günü bir günah yüklenecektir.
(Taha 99)İbni Kesir Meali:
Sana geçmişlerin haberlerinden bir kısmını işte böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana, katımızdan bir de zikir verdik.
(Taha 99)İlyas Yorulmaz Meali:
Geçmişte olan haberlerin bir kısmını sana biz anlatıyoruz ve katımızdan sana öğüt verdik.
(Taha 99)İskender Ali Mihr Meali:
İşte böylece geçmiş olan haberleri sana anlatıyoruz. Ve sana katımızdan Zikri (Kur’ân’ı) verdik.
(Taha 99)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Sana gelip geçenlerin yankılarını böylece anlatıyoruz. Gerçekten Biz sana kendi katımızdan öğütleyici Kur'an'ı vermişizdir.
(Taha 99)Kadri Çelik Meali:
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten sana katımızdan bir zikir verdik.
(Taha 99)Mahmut Kısa Meali:
Ey Muhammed! Geçmişte yaşamış kavimlerin başından geçen ibret verici hâdiselerden bir kısmını sana böyle anlatıyoruz. İşte şimdi de sana, katımızdan hikmet, öğüt ve uyarılarla dolu olan bu Kur’an’ı bahşettik. Öyle ki;
(Taha 99)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Aktarıyoruz sana geçmişlerin hallerinden böylece. Sana katımızdan bir zikir vermişizdir.
(Taha 99)Mehmet Türk Meali:
(Ey Muhammed işte böylece) sana geçmiş toplumların haberlerinden bir bölümünü anlattık. Şüphesiz sana da kendi katımızdan bir zikir (olan Kur’an’ı) verdik.
(Taha 99)Muhammed Celal Şems Meali:
İşte böylece Biz, geçmiş (insanların) haberlerini sana beyan ederiz. Şüphesiz sana Katımızdan (da) bu zikri, (yani Kur’an’ı) ihsan ettik.
(Taha 99)Muhammed Esed Meali:
İşte sana geçmişte olup bitenlerin mahiyetinden de böyle (bir üslup içinde) bahsediyoruz; çünkü katımızdan hatırlatıcı bir öğreti bahşettik sana.
(Taha 99)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
İşte böylece, geçip gitmişlerin haberlerinden bir bölümünü sana anlatıyoruz. Biz sana katımızdan da bir öğüt vermiş bulunuyoruz.
(Taha 99)Mustafa Çavdar Meali:
İşte bu şekilde geçmişte yaşanan olayların bir kısmını sana aktarıyoruz zira katımızdan sana bir öğüt ve itibar kaynağı zikir verdik.Bknz: (2/39) - (5/10) - (6/49) - (7/36) - (39/71)
(Taha 99)Mustafa Çevik Meali:
99-101 Ey Peygamber! Biz sana geçmişte yaşanan bu ve benzeri olup bitenleri Kur’an (zikir) ile bildiriyoruz ki, gerekli dersler çıkarılsın. Her kim Kur’an’dan yüz çevirir, onu görmezden gelir, dikkate almaz dersler çıkarmazsa, böyleleri Kıyamet Günü sırtlarında büyük bir vebalin yükünü taşıyacaklar ve bunun cezasını çekecekler.
(Taha 99)Mustafa İslamoğlu Meali:
İşte bu şekilde, geçmişte yaşanmış birtakım olayların özüne ilişkin anlatımı sana sunmuş olduk; zira sana, katımızdan hatırlatıcı bir mesaj vermiş bulunuyoruz.
(Taha 99)Osman Okur Meali:
(Ey Muhammed!) Sana geçmişin haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana katımızdan bir zikir (Kur'an) verdik.
(Taha 99)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
İşte böylece geçmişlerin haberlerinden bir kısmını sana hikâye ediyoruz ve sana kendi tarafımızdan bir kitap da vermişizdir.
(Taha 99)Ömer Öngüt Meali:
Resulüm! Böylece sana geçmişteki haberlerden bir kısmını anlatıyoruz. Biz sana tarafımızdan bir zikir verdik.
(Taha 99)Ömer Sevinçgül Meali:
İşte böylece sana geçmişin önemli haberlerinden ibretli olaylar anlatıyoruz. Katımızdan bir de Kitap verdik.
(Taha 99)Sadık Türkmen Meali:
İŞTE BÖYLECE, sana geçmişin haberlerinden anlatıyoruz. Ant olsun, sana katımızdan bir öğüt verdik.
(Taha 99)Seyyid Kutub Meali:
Sana böylece geçmişin bazı olayların anlatıyoruz. Sana katımızdan öğüt içerikli bir kitap verdik.
(Taha 99)Suat Yıldırım Meali:
İşte böylece sana geçmiş mühim olaylardan bir kısmını anlatıyoruz. Tarafımızdan sana da bir zikir verdik.
(Taha 99)Süleyman Ateş Meali:
Böylece sana geçmişlerin haberlerinden bir miktar anlatıyoruz. Gerçekten sana katımızdan bir Zikir (geçmiş olaylardan bir anı) verdik.
(Taha 99)Süleymaniye Vakfı Meali:
İşte böylece daha önce gelip geçenlerin haberlerinden bölümler anlatıyoruz. Sana katımızdan doğru bilgi (Zikir, kitap) verdik.
(Taha 99)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Böylece sana, geçmiş olayları anlatıyoruz. Çünkü sana katımızdan öğüt veren bir Kitap indirdik.
(Taha 99)Şaban Piriş Meali:
Katımızdan sana verilmiş bir zikir olarak geçmişin haberlerinden işte bu şekilde anlatıyoruz.
(Taha 99)Talat Koçyiğit Meali:
(Ey Muhammed!) Geçmişin haberlerini sana işte böyle anlatırız. Kendi katımızdan sana bir de Kitap verdik.
(Taha 99)Tefhimul Kuran Meali:
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana katımızdan bir zikir verdik.
(Taha 99)Ümit Şimşek Meali:
Geçmiş hadiselerden sana böylece kıssalar anlatıyoruz. Ayrıca sana katımızdan bir de zikir(8) vermiş bulunuyoruz.*
(Taha 99)Yaşar Nuri Öztürk Meali
İşte böylece, geçip gitmişlerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Biz sana katımızdan da bir zikir vermişizdir.
(Taha 99)