111. Tebbet Suresi / 1.ayet

Kahrolsun Ebu Leheb’in iki gücü; zaten kahroldu ya.

Bknz: (63/9)(92/11)

Mustafa Çavdar Meali

Tebbet 1 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Elleri kuruyasıca AbuLeheb ve kendi, kurudu da.*

(Tebbet 1)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Hz. Peygamberin kâfir ve zalim olan amcası) Ebu Leheb’in elleri kurusun ve zaten kurudu (ve Allah’ın kahrından kurtulamadı.)

(Tebbet 1)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ebû Leheb'in elleri kırılıp kahrolsun. Bütün imkanları yok olup, helak olsun, zaten kendisine yazık etti, kahrolup gitti, yok oldu ya!…

(Tebbet 1)

Adem Uğur Meali:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da.

(Tebbet 1)

Ahmet Hulusi Meali:

Ebu Leheb'in elleri kurusun... Kurudu da!

(Tebbet 1)

Ahmet Tekin Meali:

Kurusun,helak olsun,hüsrana uğrasın Elleri, güçleri ve imkânları, (gayr-i meşru) düzenleri Ebu Leheb'in, Ebû Lehebler'in Kendileri de helak olsun*

(Tebbet 1)

Ahmet Varol Meali

Ebu Leheb'in iki eli kurusun ve (zaten) kurudu da.*

(Tebbet 1)

Ali Bulaç Meali:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun; kurudu ya.

(Tebbet 1)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Elleri kurusun, Ebû Leheb'in... Zaten kurudu, mahvoldu o... (Çünkü kendisini, peygamber imana davet ettiği zaman, Allah'ın peygamberine beddua etmişti o.)

(Tebbet 1)

Ali Rıza Sefa Meali:

Yok olsun parlak yüzlünün iki eli; zaten yok oldu![626]

626)"Parlak yüzlü" olarak yazdığımız "Ebu Leheb" tanımlaması, kimi çevirilerde, "Alev babası" veya "Alev sahibi" veya "Ateşi körükleyen" biçiminde çevrilmiş; kimilerinde ise "Ebu Leheb" olarak bırakılmıştır. Kimi yorumcular, parlak yüzünden dolayı Ebu Leheb olarak isimlendirilen ve peygambere düşmanlık yapan amcası Ebu Muttalib'in tanımlandığını ve "İki el" anlatımıyla da güçlü bir kişi olduğunun belirtildiğini öne sürmüşlerdir.

(Tebbet 1)

Ali Ünal Meali:

Ebû Leheb’in iki eli de kurusun! Zaten kurudu da.

(Tebbet 1)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ebu Leheb’in elleri kurusun ki kurudu da.

(Tebbet 1)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Ebu Leheb'in sosyal gücü de kahrolsun, kendisi de kahrolsun!

(Tebbet 1)

Bekir Sadak Meali:

Ebu Leheb'in elleri kurusun; kurudu da!

(Tebbet 1)

Besim Atalay Meali:

Elleri kurusun Ebi Leheb'in; kendisi de yok olsun!

(Tebbet 1)

Celal Yıldırım Meali:

Kurusun iki eli Ebû Leheb'in, (nasıl ki kendisi de) kurudu.

(Tebbet 1)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Ebu Leheb'in elleri kurusun/kahrolsun. Zaten kurudu/kahroldu.*

(Tebbet 1)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Ebu Leheb'in elleri kurusun; kurudu da!

(Tebbet 1)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Ebu Leheb'in elleri kurusun. Zaten kurudu.

(Tebbet 1)

Diyanet Vakfı Meali:

1, 2, 3, 4, 5. Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da. Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak. Odun taşıyıcı olarak ve boynunda hurma lifinden bükülmüş bir ip olduğu halde karısı da (ateşe girecek).

(Tebbet 1)

Edip Yüksel Meali:

Ateş kürükleyenin elleri kahrolsun, zaten kendisi kahroldu.

(Tebbet 1)

Elmalılı Orjinal Meali:

Yuh oldu iki eli Ebu Lehebin, kendi de yuh

(Tebbet 1)

Elmalılı Yeni Meali:

Ebu Leheb'in iki eline yuh oldu, kendine de yuh

(Tebbet 1)

Erhan Aktaş Meali:

Ebu Leheb'in iki eli[1] kurudu[2]. Ve kendisi de yok oldu[3].

1)Gücü, malı mülkü, imkanı.
2)Yok oldu.
3)Kur'an, anlatım üslubu olarak, ileride olacak bir şeyin, kesinlikle olacağını vurgulamak için gelecek zaman yerine geniş veya geçmiş zaman kipini kullanmaktadır.

(Tebbet 1)

Gültekin Onan Meali:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun; kurudu ya.

(Tebbet 1)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ebû Leheb'in iki gücü yok oldu.

(Tebbet 1)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Ebu Leheb’in iki eli kurusun! Kurudu da zaten.

(Tebbet 1)

Harun Yıldırım Meali:

Ebu Leheb’in elleri kurusun; ve kurudu da...

(Tebbet 1)

Hasan Basri Çantay:

"Ebu Leheb" in iki eli kurusun. (Kendisi de) kurudu (helak oldu ya).

(Tebbet 1)

Hayrat Neşriyat Meali:

Ebû Leheb'in iki eli kurusun(2); kurudu da!*

(Tebbet 1)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Ebu lehebin iki eli [gücü, malı]¹ battı² ve [kendisi de]³ battı.

(Tebbet 1)

Hüseyin Atay Meali:

Alev babasının iki eli kurusun da yok olsun!

(Tebbet 1)

İbni Kesir Meali:

İki eli kurusun Ebu Leheb'in ve yok olsun.

(Tebbet 1)

İlyas Yorulmaz Meali:

Ebi Leheb'in iki eli de kurusun ve kurudu.

(Tebbet 1)

İskender Ali Mihr Meali:

Ebu Leheb’in iki eli kurudu ve helâk oldu.

(Tebbet 1)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ebu Leheb'in elleri kırılsın, kendi de yok olsun.

(Tebbet 1)

Kadri Çelik Meali:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun ve zaten kurudu da.*

(Tebbet 1)

Mahmut Kısa Meali:

Ebu Leheb’in elleri kırılsın ve kendisi kahrolup gitsin; zaten kopkoyu bir inkâr bataklığına saplanarak kahroldu ya!*

(Tebbet 1)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Tekdir ondandır. Elleri kurusun Ebu Lehebin! Kurudu da

(Tebbet 1)

Mehmet Türk Meali:

Ebû Leheb1 (elleri kırılıp) helâk olsun,2 zâten helâk oldu da.*

(Tebbet 1)

Muhammed Celal Şems Meali:

Ebû Leheb’in iki eli (de) mahvoldu, kendisi (de) helâk oldu.

(Tebbet 1)

Muhammed Esed Meali:

Kahrolsun o parlak yüzlünün iki eli ve kahrolsun kendisi!

(Tebbet 1)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Ebu Leheb'in elleri kurusun, kurudu da zaten,

(Tebbet 1)

Mustafa Çavdar Meali:

Kahrolsun Ebu Leheb’in iki gücü; zaten kahroldu ya.

Bknz: (63/9) - (92/11)

(Tebbet 1)

Mustafa Çevik Meali:

Allah’ın daveti olan hayat nizamını reddeden ve bu çağrıyı yapan Peygamber’e küstahça saldıran azgın Ebu Leheb, elbette iki dünyada da azaba uğratılıp helak olmayı hak etmiş, böylece iki eli (dünya ve âhireti) de kurumuştur.

(Tebbet 1)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Kahrolsun Ebu Leheb'in çifte gücü, zaten kendisi de kahroldu-kahrolacak!

(Tebbet 1)

Osman Okur Meali:

Ebu Leheb'in elleri (tüm gücü) kurusun; kurudu da!

(Tebbet 1)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ebû Leheb'in iki eli helâk oldu, kendisi de hüsrâna uğradı.

(Tebbet 1)

Ömer Öngüt Meali:

Ebu Leheb'in elleri kurusun! Zaten kurudu, mahvoldu.

(Tebbet 1)

Ömer Sevinçgül Meali:

Elleri kurusun Ebu Leheb’in! Kurudu da!

(Tebbet 1)

Sadık Türkmen Meali:

EBU LEHEB’in (Rasûl’e taş atan) iki eli kurusun, kendisi de kurusun/zaten kurudu (zarar veremez oldu) da!..

(Tebbet 1)

Seyyid Kutub Meali:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun, kurudu da!

(Tebbet 1)

Suat Yıldırım Meali:

Kurusun Ebu Leheb'in elleri. Zaten de kurudu!

(Tebbet 1)

Süleyman Ateş Meali:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun (yok olsun o); zaten yok oldu ya.

(Tebbet 1)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Ebu Leheb'in elleri kurusun, zaten kendisi bile kurudu[1]!

1) "kendisi bile kurudu" ifadesi bu sure indiğinde Ebu Leheb'in çoktan ölmüş olduğunu gösterir. Tevbe kapısı ölen kadar açık olduğu için eşi de ölmüş olmalıdır. Allah Teala şöyle demiştir: "Allah'ın kabul sözü verdiği tevbe, kendini tutamayarak kötülük işleyen sonra vaktini geçirmeden tevbe edenlerin tevbesidir. Allah işte onların tevbesini kabul eder. Allah bilir, doğru karar verir. Kötülükleri işlemeye devam eden, ölüm gelip çatınca da; "Ben şimdi tevbe ettim" diyenlerin tevbesi tevbe değildir. Kafir olarak ölenlerin tevbesi de tevbe değildir. Onlar için elem verici bir azap hazırlamışızdır." (Nisa 4/17-18) Firavun vaktini geçirdikten sonra tevbe ettiği için kabul edilmemişti. Allah Teala şöyle demiştir: "İsrail oğullarını denizden geçirdik, Firavun ve askerleri haksızca ve düşmanca onları takip ettiler. Firavun boğulmayla yüz yüze gelince dedi ki, "İsrail oğullarının inandığından başka tanrı olmadığına inandım, artık ben ona teslim olanlardanım." "Şimdi mi? Az öncesine kadar baş kaldırmış ve bozgunculardandın! Bugün senin cesedini bir tepeye atacağız ki, senden sonrakiler için belge olsun. İnsanların çoğu belgelerimizden gerçekten habersizdir." (Yunus 10/90-92)  

(Tebbet 1)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun, kendisi de kahrolsun!

(Tebbet 1)

Şaban Piriş Meali:

Elleri kurusun Ebu Leheb'in, kurudu ya.

(Tebbet 1)

Talat Koçyiğit Meali:

Asıl Ebû Leheb'in elleri kurusun. Nitekim kurudu da.

(Tebbet 1)

Tefhimul Kuran Meali:

Ebu Leheb'in iki eli kurusun; kurudu ya.

(Tebbet 1)

Ümit Şimşek Meali:

Ebu Leheb'in iki eli de helâk olsun—nitekim oldu da.

(Tebbet 1)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Elleri kurusun Ebru Leheb'in; zaten kurudu ya!

(Tebbet 1)