9. Tevbe Suresi / 5.ayet

Antlaşma yaptığınız dokunulmaz haram aylar çıkınca, müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayın ve tutuklayıp hapsedin. Her gözetleme noktasında onları bekleyin. Eğer tövbe edip yanlıştan dönüş yapar, namazı kılar ve zekâtı da verirlerse onları serbest bırakın. Doğrusu Allah, eşsiz bir bağışlayıcı ve sonsuz rahmet kaynağıdır.

Bknz: (2/194)(2/217)(5/2)(9/36)(98/1)»(98/6)

Mustafa Çavdar Meali

Tevbe 5 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Haram aylar çıkınca müşrikleri Nerede bulursanız öldürün, yakalayın, kuşatın, hapsedin onları, gelip geçecekleri bütün yolları tutun. Fakat tövbe ederler, namaz kılarlar ve zekat verirlerse bırakın onları, şüphe yok ki Allah suçları örter, rahimdir.

(Tevbe 5)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Haram aylar (süre tanınmış dört ay) sıyrılıp-bitince, (hâlâ “Silm”e-barışa yanaşmayan) müşrikleri, bulduğunuz yerde öldürün (veya) onları yakalayıp tutuklayın, (ya da ablukaya alıp) kuşatın ve onların bütün geçit yerlerini kesip-tutun (ve gözetlemeye alın…) Eğer tevbe edip namaz kılarlarsa ve zekâtı verirlerse (onları serbest bırakın ve) yollarını açıverin. Gerçekten Allah, Bağışlayandır, Esirgeyendir.

(Tevbe 5)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve bu ölçülere uyularak geçirilen haram aylar sona erince, Allah'tan başkalarına ilahlık yakıştıranları, nerede kıstırırsanız öldürün, esir olarak yakalayın, size düşman olan orduları, çevirip kuşatın, savaş durumunda yapılması gerekli ne varsa, herşeyi yapın, yani gözetlenebilecek her yerde bekleyip, gözetleyin onları. Ama eğer dönüp, tevbe ederlerse, tevbe ve imanlarının gereği namazı kılarlar, zekatı da verirlerse, artık yollarını serbest bırakın gitsinler. Çünkü Allah, çok bağışlayan ve çok acıyandır.

(Tevbe 5)

Adem Uğur Meali:

Haram aylar çıkınca müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın, onları hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin. Eğer tevbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekâtı da verirlerse artık yollarını serbest bırakın. Allah yarlığayan, esirgeyendir.

(Tevbe 5)

Ahmet Hulusi Meali:

Haram aylar bitince, (anlaşmayı bozup size saldıran) müşrikleri nerede bulursanız öldürün; onları yakalayıp esir alın; onların yollarını gözetleyip, geçitleri kontrol altına alın! Eğer tövbe eder, salatı ikame eder ve zekatı verirlerse o takdirde yollarını açın... Muhakkak ki Allah Ğafur'dur, Rahıym'dir.

(Tevbe 5)

Ahmet Tekin Meali:

Allah'ın savaşı haram kıldığı aylar çıkınca, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında, Allah'a ortak koşan müşrikleri nerede bulursanız öldürün, yakalayın, hapsedin, bütün geçit başlarını tutun. Eğer tevbe ederler, isyandan vazgeçerek Allah'a itaate yönelirler, namazı erkanına, şartlarına, vaktine riayet ederek âşikâre kılarlar, vicdanlarını, servetlerini, sosyal bünyelerini arındıran, berekete vesile olan zekâtı verirlerse onları serbest bırakın. Allah çok bağışlayıcı ve engin merhamet sahibidir.*

(Tevbe 5)

Ahmet Varol Meali

Haram aylar çıktıktan sonra müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün, onları tutun, hapsedin ve bütün gözetleme yerlerinde onları bekleyin. Eğer tevbe eder, namazı kılar ve zekatı verirlerse artık yollarını serbest bırakın. Allah bağışlayıcı, rahmet edicidir.

(Tevbe 5)

Ali Bulaç Meali:

Haram aylar (süre tanınmış dört ay) sıyrılıp bitince (çıkınca) müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün, onları tutuklayın, kuşatın ve onların bütün geçit yerlerini kesip tutun. Eğer tevbe edip namaz kılarlarsa ve zekatı verirlerse yollarını açıverin. Gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

(Tevbe 5)

Ali Fikri Yavuz Meali:

O haram olan aylar (Zilhicce, Muharrem, Safer, Rebiul'evvel) çıktığı zaman, artık o müşrikleri nerede bulursanız öldürün; onları yakalayıp esir edin, onları hapsedin ve onların geçit yerlerini tutun. Eğer tevbe ederler, namaz kılıp zekâtlarını verirlerse, kendilerini serbest bırakın. Gerçekten Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.

(Tevbe 5)

Ali Rıza Sefa Meali:

Kutsal aylar sona erince, ortaklar koşanları, bulduğunuz yerde etkisiz duruma getirin; tutuklayın, kuşatın ve gözetleme yerlerinde bekleyin.[140] Artık, pişmanlık gösterir, namazı kılar ve zekatı verirlerse yollarını açın. Kuşkusuz, Allah, Sınırsız Bağışlayandır; Merhametlidir.

140)"Ortaklar koşanları etkisiz duruma getirin!" olarak yazdığımız "Fe uktulü el muşrikine" tümcesi, Kur'an çevirilerinin büyük çoğunluğunda, "Ortaklar koşanları öldürün!" biçiminde yazılmıştır. 2:191 ve 4:89,91 ayetlerinde de aynı çeviriler yapılmıştır. "Katl" kökünden gelen "Uktulü" sözcüğü, etkisiz duruma getirmek anlamına da gelir. Bu tümceden sonra "Artık, pişmanlık gösterir, namazı kılar ve zekatı verirlerse yollarını açın!" buyruğu; 2:190 ayetinde, "Savaşın, ama aşırı gitmeyin. Allah, aşırı gidenleri sevmez!" buyruğu ve insan öldürmekle ilgili Kur'an ilkeleri göz önüne alındığında, yukarıdaki anlamın daha gerçekçi olduğu anlaşılmaktadır. Bu ayetten sonra gelen 9:6 ayeti de aynı anlamı desteklemektedir.

(Tevbe 5)

Ali Ünal Meali:

Kendilerine tanınan ve onlara saldırmanın anlaşma gereği Haram Aylar’daki gibi haram olduğu dört aylık süre dolunca, artık (anlaşmalarında durmayan) o muharip müşriklere savaş açıp onları bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın, serbest hareket etmelerine izin vermeyin; geçebilecekleri yolları ve geçitleri tutup kendilerini kontrol altında bulundurun. Fakat tevbe edip İslâm’a teslim olur, namazı kılar ve zekâtı da verirlerse, yollarını açın. Hiç şüphesiz Allah, günahları pek çok bağışlayandır; (bilhassa tevbe ile Kendisine yönelen kullarına karşı) hususî rahmet ve merhameti pek bol olandır.

(Tevbe 5)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Haram (yasak) aylar çıkınca, nerde bulursanız (o) müşrikleri öldürün, onları yakalayın, onları muhasara edin, her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tevbe edip (imana gelirlerse) namazı doğru kılar, zekâtı verirlerse, onların yolunu boşaltın. Şüphesiz Allah, çok bağışlayan ve çok acıyandır.

(Tevbe 5)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Haram aylar çıkınca sizinle savaşan müşrikleri bulduğunuz yerde öldürünüz; onları yakalayınız; onları hapsediniz ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyiniz. Eğer tövbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekatı da verirlerse, artık onları serbest bırakınız. Allah affedendir; merhamet edendir.

(Tevbe 5)

Bekir Sadak Meali:

Hurmetli aylar cikinca, puta tapanlari buldugunuz yerde oldurun; onlari yakalayip hapsedin; her gozetleme yerinde onlari bekleyin. Eger tevbe eder, namaz kilar ve zekat verirlerse yollarini serbest birakin. Dogrusu Allah bagislar ve merhamet eder.

(Tevbe 5)

Besim Atalay Meali:

Savaş haram olan aylar geçince, eş koşanları, nerde bulursanız öldüresiniz, yakalayıp, kuşatın, her pusuya oturun, eğer onlar tövbe ederek namaz kılarlarsa, zekât verirlerse yollarını açınız, Allah bağışlayıcı, Allah yarlıgayıcı

(Tevbe 5)

Celal Yıldırım Meali:

Haram Aylan çıkınca artık müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün ; yakalayıp tutuklayın ; gelip geçecek bütün gözetleme yollarını tutun. Tevbe eder. namaz kılar ve zekât verirlerse onları serbest bırakın gitsinler. Çünkü Allah şüphesiz çok bağışlayan, çok merhamet edendir.

(Tevbe 5)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Haram aylar (Zilhicce, Muharrem, Safer, Rebiul'evvel) bitince; (antlaşmaya ihanet eden ve öldürmek niyetiyle size saldıran) müşrikleri kıstırdığınız yerde katledin. Onları(n bir kısmını) yakalayın (esir alın) ve hapsedin. Her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tevbe ederler, namazı dosdoğru kılarlar ve zekât verirlerse kendilerini serbest bırakın. Çünkü Allah bağışlayandır, çok merhamet edendir. *

(Tevbe 5)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Hürmetli aylar çıkınca, puta tapanları bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayıp hapsedin; her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tevbe eder, namaz kılar ve zekat verirlerse yollarını serbest bırakın. Doğrusu Allah bağışlar ve merhamet eder.

(Tevbe 5)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Haram aylar çıkınca bu Allah'a ortak koşanları artık bulduğunuz yerde öldürün, onları yakalayıp hapsedin ve her gözetleme yerine oturup onları gözetleyin. Eğer tövbe ederler, namazı kılıp zekatı da verirlerse, kendilerini serbest bırakın. Şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

(Tevbe 5)

Diyanet Vakfı Meali:

Haram aylar çıkınca müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın, onları hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin. Eğer tevbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekâtı da verirlerse artık yollarını serbest bırakın. Allah yarlığayan, esirgeyendir.

(Tevbe 5)

Edip Yüksel Meali:

Kutsal aylar çıkınca, (hala barışa yanaşmıyorlarsa) o putperestleri yakaladığınız yerde öldürün. Onları yakalayın, onları kuşatın ve her hareketlerini izleyin. Tevbe edip namaz kılar ve zekat verirlerse yollarını serbest bırakın. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.

(Tevbe 5)

Elmalılı Orjinal Meali:

O haram olan aylar çıktımı artık o bir müşrikleri nerede bulursanız öldürün, yakalayın, habsedin ve bütün geçid başlarını tutun, eğer tevbe ederler ve namaz kılıb zekatı verirlerse sebillerini tahliye edin, çünkü Allah gafur, rahimdir

(Tevbe 5)

Elmalılı Yeni Meali:

O haram aylar çıkınca artık müşrikleri nerede bulursanız öldürün, onları yakalayıp hapsedin ve bütün geçit başlarını tutun! Eğer tevbe edip namaz kılar ve zekatı verirlerse, onları serbest bırakın; çünkü Allah bağışlayan ve merhamet edendir.

(Tevbe 5)

Erhan Aktaş Meali:

Haram aylar[1] çıktığı zaman, artık "o müşrikleri" nerede bulursanız öldürün[2], onları yakalayıp hapsedin, bütün geçit yerlerinde onları gözetleyin. Eğer tövbe edip[3], salatı ikame eder[4], zekatı verirlerse[5] diledikleri yolu seçsinler. Kuşkusuz Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

1)Savaşmanın haram olduğu aylar.
2)"Nerede bulunursa öldürülecek olanlar," müşriklerin tamamı değil; "o müşrikler" denilerek, "belli olan, antlaşmayı bozan bir kısım müşrikten" söz edilmektedir. Ki bunlar aynı zamanda Müslümanların aleyhinde başkaları ile iş birliği yapanlardır. Bir önceki ayette, bunların kimler oldukları zikredilmektedir. Bir sonraki ayette de koruma isteyen müşriklere, koruma sağlanması ve güven içinde istedikleri yere ulaştırılmaları istenmektedir.
3)Savaşmaktan vaz geçerlerse.
4)Samimiyet içinde pişman olurlarsa, kulluklarını şirkten arındırırlarsa. Salat sözcüğünün, namazın yanı sıra; dua, destek, din, yardımlaşma, dayanışma, davet, kulluk, itaat ve yaradılış amacına uygun hareket etmek gibi anlamları bulunmaktadır. Salatın hangi anlamı ifade ettiği, ancak içinde yer aldığı ayet ve konu bağlamından anlaşılabilir.
5)Benliklerini kötülüklerden arındırıp samimi ve dürüst olurlarsa. Buradaki zekat sözcüğü, kesinlikle mali bir şeyi değil, münafıklıktan tamamen arınmış olarak kulluk etmeyi ifade etmektedir.

(Tevbe 5)

Gültekin Onan Meali:

Haram aylar (süre tanınmış dört ay) sıyrılıp bitince (çıkınca) müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün, onları tutuklayın, kuşatın ve onların bütün geçit yerlerini kesip tutun. Eğer tevbe edip namaz kılarlarsa ve zekatı verirlerse yollarını açıverin. Gerçekten Tanrı, bağışlayandır, esirgeyendir.

(Tevbe 5)

Hakkı Yılmaz Meali:

Şu dokunulmaz kılınmış aylar/hac ayları çıktığı zaman da o ortak koşanları nerede bulursanız öldürün, onları yakalayın, hapsedin ve her gözetleme yerinde onlar için oturun. Artık, eğer tevbe ederlerse, salâtı ikame ederlerse [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturur, ayakta tutarlarsa] ve zekâtı/vergilerini verirlerse artık onların yollarını serbest bırakın. Şüphesiz Allah, kullarının günahlarını çok örten, onları cezalandırmayan ve bağışı bol olandır, engin merhamet sahibidir.

(Tevbe 5)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Haram aylar çıktığında, müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayın, onları kuşatın ve her gözetleme yerine onlar için oturup (onları gözetleyin). Şayet (şirkten) tevbe eder, namazı dosdoğru kılar ve zekâtı verirlerse yollarını açın/onları serbest bırakın. Şüphesiz Allah, (günahları bağışlayan, örten ve günahların kötü akıbetinden kulu koruyan) Ğafûr, (kullarına karşı merhametli olan) Rahîm’dir.

(Tevbe 5)

Harun Yıldırım Meali:

O haram aylar çıkınca artık müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün, onları tutuklayın, onları kuşatın ve onların bütün geçit yerlerini kesiptutun. Eğer tevbe edip namaz kılar ve zekât verirlerse, yollarını serbest bırakın. Gerçekten Allah Ğafûr’dur, Rahîm’dir.

(Tevbe 5)

Hasan Basri Çantay:

(Dokunulması) haram olan o aylar çıkdığı zaman artık o müşrikleri, onları nerede bulursanız, öldürün, onları (esir olarak) yakalayın, onları habsedin, onların bütün geçid yerlerini tutun. Eğer tevbe ederler, (tevbelerini ve imanlarını tasdıyk için) namaz kılarlar, zekat verirlerse yollarını serbest bırakın. Çünkü Allah çor yarlığayıcıdır, çok esirgeyicidir.

(Tevbe 5)

Hayrat Neşriyat Meali:

Fakat haram aylar çıktığı zaman, artık müşrikleri, kendilerini bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın ve kendilerini (kaçmalarını önleyerek) hapsedin; her gözetleme(ve geçit) yerine onlar(ı bulundukları yerden çıkartmamak) için oturun (o kavşakları tutun)! Fakat tevbe ederler, namazı hakkıyla edâ ederler ve zekâtı verirlerse, artık yollarını serbest bırakın! Şübhesiz ki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.

(Tevbe 5)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kutsal aylar sıyrılınca [bitince] [belirli]¹ müşrikleri [Allah'a ortak kabul edenleri] nereden bulursanız öldürün! Onları yakalayın, onları [kutsal ibadethaneden] engelleyin² ve onlar için her bir gözetleme yerine oturun. Artık, tevbe ederler, namazı devamlı olarak gereğince kılarlar ve zekâtı verirler ise, hemen [kutsal ibadethaneye gelen³] yollarını serbest bırakın. Kesinlikle Allah bir bağışlayandır, bir Rahimdir.

(Tevbe 5)

Hüseyin Atay Meali:

Saygın aylar çıkınca ortak koşanları bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayıp hapsedin ve her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tövbe eder, namaz kılar ve zekat verirlerse yollarını serbest bırakın. Doğrusu, Allah bağışlar ve acır.

(Tevbe 5)

İbni Kesir Meali:

Haram aylar çıkınca; artık müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayın ve hapsedin. Her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tevbe ederler; namaz kılar, zekat verirlerse; yollarını serbest bırakın. Muhakkak ki Allah; Gafur'dur, Rahim'dir.

(Tevbe 5)

İlyas Yorulmaz Meali:

Savaşmanın yasak olduğu aylar sona erdiğinde, (sizinle savaş halinde olan) Allah'a ortak koşanları nerde yakalarsanız öldürün, onları yakalayın, kuşatıp etkisiz hale getirin ve onları (harekat alanlarını daraltmak ve engellemek amacıyla) her taraflarından gözetin. Allah'a ortak koşmaktan vazgeçip, namazlarını kılıp, zekatlarını verirlerse, artık onları kendi hallerine bırakın. Ebetteki Allah bağışlayıcı ve merhametlidir.

(Tevbe 5)

İskender Ali Mihr Meali:

Böylece haram aylar çıktığı zaman artık müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün ve onları yakalayın ve onları muhasara edin (kuşatın). Gözetleme yerlerinin hepsine oturun (onları gözaltında tutun). Bundan sonra eğer tövbe ederlerse ve namaz kılar ve zekât verirlerse o taktirde onların yolunu serbest bırakın. Muhakkak ki Allah; Gafur’dur, Rahîm’dir.

(Tevbe 5)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Kutlu aylar çıkınca artık Allah'a eş koşanları nerede bulursanız orada öldürün. Onları yakalayın, onları kuşatın, onların yolunu kesin. Eğer onlar tövbe ederler, namaz kılarlar, zekat verirlerse, artık onları salıverin. Çünkü Allah yarlıgayıcıdır, esirgeyicidir.

(Tevbe 5)

Kadri Çelik Meali:

Hürmetli aylar çıkınca, şirk koşanları bulduğunuz yerde öldürün, onları yakalayıp hapsedin ve her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tevbe eder, namaz kılar ve zekât verirlerse yollarını açıverin. Doğrusu Allah bağışlayıcıdır, merhamet edicidir.

(Tevbe 5)

Mahmut Kısa Meali:

İkinci ayette müşriklere tanınmış olan bu ateşkes ayları sona erince, —ki o zaman savaş hâli başlamış demektir— eğer kendilerine sunduğunuz üç seçenek içerisinden savaş seçeneğini tercih etmişlerse, o müşrikleri gördüğünüz yerde öldürün, teslim olmak isterlerse onları yakalayıp hapse atın, sizi atlatıp kaçmaya çalışanlar olursa, onları çepeçevre kuşatıp sarın ve tüm çıkış noktalarını tutarak onları amansız bir takibe alın! Çünkü onlar, antlaşmaya ihânet ederek suç işlemişler, üstelik kendilerine tanınan dört ay içinde bu toprakları terk etmeyerek cezayı hak etmişlerdir. Fakat eğer kendi özgür irâdeleriyle Müslümanlığı tercih ederek tövbe eder ve bu tövbenin göstergesi olan namazı kılar, zekâtı verirlerse, o zaman onları serbest bırakın! Fakat onları, İslâm’ı kabul etmeye zorlamayın (2. Bakara: 256). Bir zamanlar size en ağır işkenceleri yapmış olsalar bile, onlara karşı merhametli ve affedici olun. Unutmayın ki Allah, çok bağışlayıcı, çok şefkatlidir.

(Tevbe 5)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Tutun yakalayın her nerede görürseniz haram aylar geçtikten sonra öldürün müşrikleri Elde ettiğinizi kuşatın, yollarını tutun, yakalayın hapsedin. Fakat onlar tövbe ederler Ve namaz kılar, zekat verirlerse, salıverin onları. Şüphesiz Allah Gafur'dur. Rahim'dir.

(Tevbe 5)

Mehmet Türk Meali:

Şu mühlet olarak verilen aylar1 bitince o müşrikleri nerede bulursanız bütün köşe başlarını tutarak onlarla ya savaşın2 ya yakalayıp (esir alın) ya da (yurtlarında) hapsedin. Yok, eğer tevbe eder, namazı dosdoğru ve devamlı kılar ve zekâtı da verirlerse (o zaman) onları serbest bırakın. Çünkü Allah gerçekten çok bağışlayıp, çok esirgeyendir.*

(Tevbe 5)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Savaşın) haram edildiği o dört ay geçtikten sonra, (Müslümanlar’a saldırılar düzenleyip, antlaşma yapmaya da hiç yanaşmayan belli başlı) müşrikler (çetesini,) bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayıp hapsedin. Onlara karşı, her pusuya yatın. Ama tevbe edip namazı kılar, zekât verirlerse, yollarını açıverin. Şüphesiz Allah, çok bağışlayan ve çok rahmet edendir.

(Tevbe 5)

Muhammed Esed Meali:

Ve (bu ölçülere uyarak geçirilen) haram aylar sona erince artık nerede kıstırırsanız öldürün müşrikleri; tutsak edin; çevirip kuşatın; gözetlenebilecek her yerde bekleyip gözetleyin onları. Ama eğer dönüp tevbe ederler, salata katılırlar ve arındırıcı yükümlülükleri yerine getirirlerse, artık bırakın yollarına gitsinler: Çünkü, her halükarda Allah çok acıyıp esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır.

(Tevbe 5)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

O kutsal aylar çıktığında artık ortak koşucuları, bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayın, kuşatın ve onların tüm geçit noktalarını tutun. Eğer tövbe eder, içtenlikle yakarıp dua eder ve yoksulun hakkı olanı verirlerse artık yollarını açın. Kesin olan şu ki, Allah acıyandır, esirgeyendir.

(Tevbe 5)

Mustafa Çavdar Meali:

Antlaşma yaptığınız dokunulmaz haram aylar çıkınca, müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayın ve tutuklayıp hapsedin. Her gözetleme noktasında onları bekleyin. Eğer tövbe edip yanlıştan dönüş yapar, namazı kılar ve zekâtı da verirlerse onları serbest bırakın. Doğrusu Allah, eşsiz bir bağışlayıcı ve sonsuz rahmet kaynağıdır.

Bknz: (2/194) - (2/217) - (5/2) - (9/36) - (98/1)»(98/6)

(Tevbe 5)

Mustafa Çevik Meali:

Ey mü’minler! Sizinle yaptıkları barış ve saldırmazlık antlaşmasının hükümlerine uymayan ve düşmanlarınızla işbirliği yapanları savaşmanın öteden beri yasak kabul edildiği haram aylar çıktığında yakaladığınız yerde öldürün, gözetim altında tutmanız gerekenlerini hapsedin, bundan kurtulanların da peşlerini bırakmayıp yaptıklarını devamlı izleyin. İçlerinden tevbe edip Allah’ın daveti nizam ve ahlak ile yaşamaya yönelenleri, namazlarını titizlikle kılıp zekâtlarını verenleri serbest bırakın. Çünkü Allah, gönülden tevbe edip doğruya yönelenlere karşı çok merhametli ve bağışlayıcıdır.

(Tevbe 5)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Ve (bu) yasak (kapsamındaki) aylar çıktığında, artık müşrikleri tuttuğunuz yerde öldürün; yakalayın, çepeçevre kuşatın, onları her gözetim noktasına kurulup gözetleyin! Fakat eğer onlar tevbe eder, namazı istikametle eda eder ve arınıp yücelmek için ödenmesi gereken bedeli ödemeyi kabul ederlerse, işte o zaman bırakın yakalarını! Unutmayın ki Allah tarifsiz bir bağışlayıcı, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.

(Tevbe 5)

Osman Okur Meali:

Ard arda gelen haram aylar (Zilhicce, Muharrem, Safer, Rebiul' evvel ayı) çıkınca; (antlaşmaya ihanet eden ve öldürmek niyetiyle size saldıran hâlâ barışa yanaşmayan belli başlı) o müşrikleri kıstırdığınız yerde etkisizleştirin; onları yakalayın, onları hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin. Eğer tevbe eder, salatı ikame eder [yani size karşı isyanlardan pişman olurlar ve size destek çıkarlarsa], zekâtı da (vergilerini) verirlerse artık yollarını serbest bırakın. Allah bağışlayan, merhamet edendir.

(Tevbe 5)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Artık haram olan aylar çıkınca, (o diğer) müşrikleri nerede bulursanız öldürünüz ve onları yakalayınız ve onları hapsediniz ve onlar için bütün geçit yerlerine oturunuz. Fakat tevbe ederler, namaz kılarlar, zekâtı da verirlerse artık yollarını açık bırakınız. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir.

(Tevbe 5)

Ömer Öngüt Meali:

Haram aylar çıkınca artık o müşrikleri nerede bulursanız öldürün, onları yakalayın, hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin. Eğer tevbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekâtı da verirlerse onları serbest bırakın. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.

(Tevbe 5)

Ömer Sevinçgül Meali:

Haram ‘hürmet edilen, saygın, kutlu’ aylar çıkınca, Allah’ın yanı sıra başka tanrılar edinenleri nerede bulursanız öldürün. Yakalayıp hapsedin. Gözetleme yerlerinde onları bekleyin. Tevbe eder, namazı özenle kılar, zekâtı verirlerse, onları yollarında rahat bırakın. Allah, günahları bağışlayan, merhamet edendir.

(Tevbe 5)

Sadık Türkmen Meali:

HARAM aylar (dört aylık süre) bitince, (antlaşmalarına aykırı hareket etmiş olan) o müşrikleri, artık bulduğunuz yerde etkisiz hale getirin, onları yakalayıp hapsedin ve gözetleme yerlerinde oturup onları gözetleyin. Eğer bu saldırganlar/teröristler tövbelerinin göstergesi olarak; salâtı/namazı (sözlerinde durarak) ikâme edip, zekâtı da (arınmak için çalışıp üreterek) verirlerse, (uygun bir süre sonra) kendilerini serbest bırakın. Şüphesiz Allah; çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

(Tevbe 5)

Seyyid Kutub Meali:

Haram aylar geçince müşrikleri bulduğunuz yerde öldürünüz, yakalayıp hapsediniz, bütün muhtemel geçitleri tutup onları gözetleyiniz. Eğer tevbe eder de namaz kılar ve zekât verirlerse onları salıveriniz. Hiç şüphesiz Allah affedici ve merhametlidir.

(Tevbe 5)

Suat Yıldırım Meali:

O halde, haram aylar çıkınca artık öbür müşrikleri nerede bulursanız öldürün, onları yakalayıp esir edin, onların geçebileceği bütün geçit başlarını tutun. Eğer tövbe eder, namaz kılar, zekat verirlerse onları serbest bırakın. Çünkü Allah gafurdur, rahimdir (affı ve merhameti boldur).

(Tevbe 5)

Süleyman Ateş Meali:

Haram aylar çıkınca (Allah'a) ortak koşanları nerede bulursanız öldürün; onları yakalayın, hapsedin ve her gözetleme yerinde otur(up) onları bekleyin. Eğer tevbe ederler, namazı kılarlar, zekatı verirlerse yollarını serbest bırakın. Çünkü Allah bağışlayandır, esirgeyendir.

(Tevbe 5)

Süleymaniye Vakfı Meali:

(Dört) yasak ay[1] çıkınca o müşrikleri[2] bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayın, onları kuşatın, onlar için her gözetleme yerinde oturun. Ama dönüş yapar (tevbe eder), namazı kılar ve zekat verirlerse yollarını açın. Çünkü Allah bağışlar, ikramı boldur.

1)Yukarıdaki duyuru, haram aylarının ikincisi olan Zilhicce'de yapılmıştı. Buradaki haram aylar (el-eşhuru'l-hurum) bilinen aylar değil, ikinci ayette belirtilen dört aydır. Haram denmesi, bu süre içinde muhatapların dokunulmaz sayılmasından dolayıdır.
2)Antlaşmayı bozan o müşrikle Bunlar daha önce Muhammed aleyhi selamı öldürmeye kalkan, onu ve yakınlarını Mekke'den göç etmeye zorlayan kimselerdir. Resul'e karşı işlenmiş bu suçun karşılığı olarak ya verilen tarihe kadar göç edecekler ya da öldürüleceklerdir.11. ayette tevbe edip bunu hareketlerine de yansıttıkları takdirde bu muameleye maruz kalmayacakları bildirilmektedir.  

(Tevbe 5)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Haram aylar çıkınca, Allah'a ortak koşanları bulduğunuz yerde öldürün, yakalayıp hapsedin ve her yerde izleyin. Eğer tövbe eder, namazı kılar ve zekatı verirlerse onları rahat bırakın. Çünkü Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir.

(Tevbe 5)

Şaban Piriş Meali:

Haram aylar çıkınca, müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayıp hapsedin; her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tevbe eder, namaz kılar ve zekat verirlerse yollarını serbest bırakın. Doğrusu Allah, bağışlar ve merhamet eder.

(Tevbe 5)

Talat Koçyiğit Meali:

Haram aylar çıkınca, müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları tutun; hapsedin; bütün gözetleme yerlerinde onları gözetlemek için oturun. Fakat tövbe ederler, namazı dosdoğru kılarlar ve zekâtı da verirlerse, artık yollarını serbest bırakın. Allah, şüphesiz, çok bağışlayıcıdır; çok merhametlidir.

(Tevbe 5)

Tefhimul Kuran Meali:

Haram aylar (süre tanınmış dört ay) sıyrılıp bitince (çıkınca) müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün, onları tutuklayın, kuşatın ve onların bütün geçit yerlerini kesip tutun. Eğer tevbe edip namaz kılarlarsa ve zekâtı verirlerse yollarını açıverin. Gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

(Tevbe 5)

Ümit Şimşek Meali:

Haram aylar çıktığında, müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün, yakalayın, kuşatın, geçecekleri bütün yolları tutun. Eğer tevbe eder, namazı dosdoğru kılar ve zekâtı verirlerse, onlara ilişmeyin. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.(1)*

(Tevbe 5)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

O haram aylar çıktığında artık müşrikleri, kendilerini bulduğunuz yerde öldürün. Yakalayın onları, kuşatın onları, tüm geçit noktalarını tıkayın onların. Bunun ardından tövbe eder, namazı gereğince kılar, zekatı verirlerse, yollarını açın onların. Kesin olan şu ki, Allah Gafur'dur, Rahim'dir.

(Tevbe 5)