36. Yasin Suresi / 78.ayet

Evet kendisinin nasıl yaratıldığını unutmuş, tutmuş bize bir de misal veriyor ve:
– Bu un ufak olmuş kemikleri kim diriltecek? Diyor.

Bknz: (17/98)(23/78)»(23/90)

Mustafa Çavdar Meali

Yasin 78 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve bize bir örnek getirmede ve yaratılışını da unutmada, çürüyüp dağılmış kemikleri kim diriltir demede.

(Yasin 78)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Üstelik) Kendi yaratılışını unutarak Bize misal vermeye kalkıştı ve “şu çürümüş kemikleri kim diriltecekmiş?" diye (delil göstermeye yeltendi).

(Yasin 78)

Abdullah Parlıyan Meali:

Kendi yaratılışını unutarak, güya bir örnek vermeye kalkışıyor ve diyor ki: “Şu çürümüş, toz ufak olmuş kemikleri bu hale geldikten sonra, kim diriltebilecek, olur mu böyle şey?”

(Yasin 78)

Adem Uğur Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize karşı misal getirmeye kalkışıyor ve: "Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?" diyor.

(Yasin 78)

Ahmet Hulusi Meali:

Kendi yaratılışını unuttu da bize bir misal getirdi: "Çürümüş haldeki şu kemiklere kim diriltip hayat verecek?" dedi.

(Yasin 78)

Ahmet Tekin Meali:

Kendi yaratılışını unutarak, aklı sıra bize karşı delil niteliğinde misaller getirmeye, ders vermeye kalkışıyor. “Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?” diyor.

(Yasin 78)

Ahmet Varol Meali

Kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek verdi. Dedi ki: "Çürümüş dağılmış bir haldeyken bu kemikleri kim diriltecek?"

(Yasin 78)

Ali Bulaç Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek verdi; dedi ki: "Çürümüş bozulmuşken, bu kemikleri kim diriltecekmiş?"

(Yasin 78)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Nutfeden) yaratılışını unutarak bize bir de misal getirdi: “- Bu kemikleri kim diriltir, onlar çürüyüp dağılmışken?” dedi.

(Yasin 78)

Ali Rıza Sefa Meali:

Kendi yaratılışını unutarak, Bize örnek veriyor. Diyor ki: "Şu çürümüş kemiklere, kim yeniden yaşam verecek?"

(Yasin 78)

Ali Ünal Meali:

Kendi yaratılışını unutur da, Bizim için temsil getirmeye kalkar: “Çürümüş gitmiş kemiklere kim hayat verecekmiş ki?” der.

(Yasin 78)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Kendi yaradılışını unutmuşçasına bizim için misal biçti. “Kemikler çürümüşken kim onları canlandırabilir?” dedi.

(Yasin 78)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize karşı misal getirmeye kalkışıyor ve "Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?" diyor.

(Yasin 78)

Bekir Sadak Meali:

(77-78) Insan kendisini bir nutfeden yarattigimizi gormez mi ki hemen apacik bir hasim kesilir ve kendi yaratilisini unutur da: «Curumus kemikleri kim yaratacak» diyerek, Bize misal vermeye kalkar?

(Yasin 78)

Besim Atalay Meali:

Unutarak kendi yaratılışın: «Kim diriltir çürümüşken kemiği?» diye bize bir masal söylüyor

(Yasin 78)

Celal Yıldırım Meali:

Kendi yaratılışını unuttu da çürüdüğü halde bu kemikleri kim yaratabilir? diyerek bize misâl vermeye kalkıştı.

(Yasin 78)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Kendi yaratılışını unutarak ve “çürümüş kemikleri kim diriltecek?” diyerek bize örnek vermeye kalkıyor.

(Yasin 78)

Diyanet İşleri Eski Meali:

77,78. İnsan kendisini bir nutfeden yarattığımızı görmez mi ki hemen apaçık bir hasım kesilir ve kendi yaratılışını unutur da; "Çürümüş kemikleri kim yaratacak" diyerek, Bize misal vermeye kalkar?

(Yasin 78)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Bir de kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek getirdi. Dedi ki: "Çürümüşlerken kemikleri kim diriltecek?"

(Yasin 78)

Diyanet Vakfı Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize karşı misal getirmeye kalkışıyor ve: «Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?» diyor.

(Yasin 78)

Edip Yüksel Meali:

Ve yaradılışını unutarak bize örnekli bir soru yöneltti: 'Çürüdükten sonra kemikleri kim diriltecek?'

(Yasin 78)

Elmalılı Orjinal Meali:

Yaratılışını unutarak bize bir de mesel fırlattı: kim diriltir o kemikleri onlar çürümüşken? dedi

(Yasin 78)

Elmalılı Yeni Meali:

Yaratılışını unutarak Bize bir de mesel (örnek) fırlattı: "Çürümüşken o kemikleri kim diriltir?" dedi.

(Yasin 78)

Erhan Aktaş Meali:

Nasıl yaratıldığını dikkate almayarak, bir de Bize örnek veriyor: "Kemiklerimiz çürüyüp gitmişken, kim onlara can verecek?" diyor.

(Yasin 78)

Gültekin Onan Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek verdi; dedi ki: "Çürümüş bozulmuşken, bu kemikleri kim diriltecekmiş?"

(Yasin 78)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve kendi oluşturuluşunu dikkate almayarak Bize bir örnekleme yaptı: Dedi ki: “Kim diriltecekmiş o kemikleri? Onlar çürümüş iken!”

(Yasin 78)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kendi yaratılışını unutup bize örnek verdi ve: “Çürümüş kemikleri kim diriltecek?” dedi.

(Yasin 78)

Harun Yıldırım Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize karşı misal getirmeye kalkışıyor ve: "Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?" diyor.

(Yasin 78)

Hasan Basri Çantay:

O, kendi yaratılışını unutarak bize bir misal getirdi: "Bu çürümüş kemiklere kim can verecekmiş?" dedi.

(Yasin 78)

Hayrat Neşriyat Meali:

Kendi yaratılışını unuttu da bize bir misâl getirdi: “Onlar çürümüş olduğu hâlde, şu kemikleri kim diriltecek?” dedi.

(Yasin 78)

Hubeyb Öndeş Meali: /

[insan] bize bir örnek verdi ve kendi yaratılışnı unuttu, "Çürümüş bir haldeyken (şu) kemiklere kim hayat verir?" dedi.

(Yasin 78)

Hüseyin Atay Meali:

77-78 İnsan kendisini oğulcuktan yarattığımızı görmez mi ki, hemen apaçık bir hasım kesilir ve kendi yaratılışını unutarak "Çürümüş olan kemikleri kim diriltecek?" der ve Bize örnek vermeye kalkar.

(Yasin 78)

İbni Kesir Meali:

Kendi yaratılışını unutarak Bize bir misal getirdi de; çürümüşken kemikleri diriltecek kimdir? dedi.

(Yasin 78)

İlyas Yorulmaz Meali:

Yaratılışını unutarak, kalkmış birde bize misaller anlatmaya çalışıyor. “Toprağın içinde darma dağın olmuş kemik tozlarını kim yeniden diriltecek” diyor.

(Yasin 78)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve kendi yaratılışını unutup Bize misal getirdi: "Kemiklerimiz çürüyüp dağılmış haldeyken kim onlara can verecek?" dedi.

(Yasin 78)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

kendisinin nasıl yaratıldığını unutuyor da Bize şunu soruyor: «Bu çürümüş kemikleri kim bir daha diriltebilir?» diyor.

(Yasin 78)

Kadri Çelik Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek verdi de şöyle dedi: “Çürümüş bozulmuşken, bu kemikleri kim diriltecek?”

(Yasin 78)

Mahmut Kısa Meali:

Kendi yaratılışını unutuyor da, aklı sıra Bize misal getirmeye kalkıyor: Her şeye kadir olan Yaratıcıyı, yaratılanlarla bir tutarak, “Şu çürüyüp dağılmış kemikleri kim diriltecekmiş?” diyor.

(Yasin 78)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Anında yaratılışını unutarak örnek verdi: "Çürümüş kemikleri kim diriltecekmiş?" (der)

(Yasin 78)

Mehmet Türk Meali:

Kendi yaratılışını unutup, “şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?” 1diyerek Bize bir de örnek vermeye kalkıyor.*

(Yasin 78)

Muhammed Celal Şems Meali:

Kendi yaratılışını unutup, Varlığımız hakkında ileri geri konuşmaya başlar ve der ki: “Kemikler çürüdükten sonra, bunları bir daha kim yaratacak?”

(Yasin 78)

Muhammed Esed Meali:

Ama o hem (Bizi tartışmakta ve) Bizim hakkımızda karşılaştırmalar yapmakta, hem de bizzat kendisinin nasıl yaratılmış olduğundan gafil bulunmaktadır! (Ve bunun şaşkınlığıyla da) "Kim, çürüyüp toz olmuş kemiklere hayat verebilir?" diye sormaktadır!

(Yasin 78)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Kendi yaratılışını unutarak; "Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?" deyip bize örnek vermeye kalkışır.

(Yasin 78)

Mustafa Çavdar Meali:

Evet kendisinin nasıl yaratıldığını unutmuş, tutmuş bize bir de misal veriyor ve: – Bu un ufak olmuş kemikleri kim diriltecek? Diyor.

Bknz: (17/98) - (23/78)»(23/90)

(Yasin 78)

Mustafa Çevik Meali:

77-79 Kendisini bir damla sudan yaratıp da bunca nimetlerle donattığımız insanın, Bize nankörlük edip başkaldırarak isyan etmeye kalkmasını yanına bırakır mıyız? Oturup da nasıl ve niçin yaratıldığına bir bakıp, nasıl yaşaması gerektiğini düşüneceğine bir de kalkmış, “Çürüyüp toprağa karışan kemiklere kim can verip de onları yeniden diriltecekmiş?” diyor. O müşrik ve kâfire de ki: “Onları ilkin kim yarattıysa, günü gelince de yine O diriltecek.” Allah’ın ilmi ve gücü dilediği her şeyi yaratmaya yeter, O’nun ilminin sınırı yoktur.

(Yasin 78)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Bir yandan Bizim için benzerler düzüp koşarken, öte yandan kendisinin (bir damlacık sudan) yaratılışını unutarak şöyle der: "Çürüyüp toza toprağa karışmış kemiklere kim hayat verecek?"

(Yasin 78)

Osman Okur Meali:

Kendi yaratılışını unutarak ve “çürümüş kemikleri kim diriltecek?” diyerek bize örnek vermeye kalkıyor.

(Yasin 78)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve kendi yaradılışını unuttu da Bize bir misâl iradına kalkıştı, dedi ki: «Kemikleri kim diriltebilir ki, onlar çürümüşlerdir?»

(Yasin 78)

Ömer Öngüt Meali:

Kendi yaratılışını unutur da: "Şu çürümüş kemiklere kim can verecekmiş?" diyerek bize misal vermeye kalkışır.

(Yasin 78)

Ömer Sevinçgül Meali:

Kendi yaratılışını unuttu da bize bir örnek verdi, “Çürümüş kemikleri kim diriltecek!” dedi.

(Yasin 78)

Sadık Türkmen Meali:

Kendi yaratılışını unutarak Bize bir örnek verdi; “Şu çürümüş haldeki kemikleri kim diriltecek?!” dedi.

(Yasin 78)

Seyyid Kutub Meali:

Kendi yaratılışını unutarak «çürümüş kemikleri kim yaratacak?» diyerek bize misal vermeye kalkar.

(Yasin 78)

Suat Yıldırım Meali:

Nasıl yaratıldığını unutarak, bir de misal fırlattı Bize: "O çürümüş kemikleri kim diriltecek!" diye.

(Yasin 78)

Süleyman Ateş Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize bir mesel verdi: "Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?" dedi.

(Yasin 78)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Nasıl yaratıldığını unutarak bize örnek gösterir de der ki; "çürük kemikleri kim diriltebilirmiş?"

(Yasin 78)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(77-78) İnsan, kendisini bir sperm damlasından yarattığımızı görmüyor mu ki Bize karşı çıkıyor. Nasıl yaratıldığını görmezlikten geliyor ve Bizi diğer varlıklarla bir tutarak: "Çürümüş kemiklere kim hayat verecek?" diyor.

(Yasin 78)

Şaban Piriş Meali:

Kendi yaratılışını unutup, bize örnek veriyor: -Bu çürümüş kemikleri kim diriltebilir? diyor.

(Yasin 78)

Talat Koçyiğit Meali:

Kendi yaratılışını unutup bize misal veriyor ve diyor ki: "Çürümüş olduğu halde bu kemikleri kim diriltecek"?

(Yasin 78)

Tefhimul Kuran Meali:

Kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek verdi; dedi ki: «Çürümüş bozulmuşken, bu kemikleri kim diriltecekmiş?»

(Yasin 78)

Ümit Şimşek Meali:

Kendi yaratılışını unuttu, Bize misal getirmeye kalktı: “Çürümüş kemikleri kim diriltecek?” diye,

(Yasin 78)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Kendi yaratılışını unutmuş da bize örnek veriyor. Ve bir de şöyle diyor: "Şu çürümüş kemiklere kim hayat verecek?"

(Yasin 78)