Yıllar sonra Yusuf’un kardeşleri (tahıl yardımı alabilmek için Mısır’a) gelip onun huzuruna çıktılar. Yusuf onları tanıdı ama onlar onu tanımadılar!
Bknz: (12/15)
Yıllar sonra Yusuf’un kardeşleri (tahıl yardımı alabilmek için Mısır’a) gelip onun huzuruna çıktılar. Yusuf onları tanıdı ama onlar onu tanımadılar!
Bknz: (12/15)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Yusuf'un kardeşleri gelip huzuruna girdiler; Yusuf, onları tanıdı, fakat onlar, Yusuf'u tanıyamadılar.
(Yusuf 58)(Derken kuraklık başlayınca) Yusuf'un kardeşleri (Kenan’dan Mısır'a) gelip yanına dahil olmuşlar (ve huzura çıkmışlar) dı. Onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanımıştı.
(Yusuf 58)Her yerde başgösteren kıtlık münasebetiyle, Yûsuf'un kardeşleri de zahire almak için gelip onun huzuruna girdiler de Yûsuf onları tanıdı; onlar ise Yûsuf'u tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Yusufun kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler, (Yusuf) onları tanıdı, onlar onu tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)(Nihayet) Yusuf'un kardeşleri geldi... Onun yanına girdiler... Onlar Yusuf'u tanımadıkları halde Yusuf, onları tanıdı.
(Yusuf 58)Bir gün, Yûsuf'un kardeşleri çıkageldiler. Onun huzuruna vardılar. Yûsuf onları görür görmez tanıdı. Oysa onlar, Yûsuf'u tanıyamamışlardı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler. Onlar onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı.
(Yusuf 58)(Kuraklık başlayınca) Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler, onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı.
(Yusuf 58)Bir de Yûsuf'un kardeşleri gelip karşısına çıktılar. Yûsuf hemen onları tanıdı. Halbuki, onlar Yûsuf'u tanımıyorlardı. (Zahire almak için Mısır'a gelmişlerdi).
(Yusuf 58)Ve Yusuf'un kardeşleri geldiler; Onun yanına girdiler. Onları, hemen tanıdı; oysa onlar, Onu tanımadılar.
(Yusuf 58)Gün geldi, (ülkelerindeki kıtlıktan bunalan) Yusuf’un kardeşleri Mısır’a varıp, O’nun huzuruna çıktılar. Yusuf, onları tanıdı ise de, onlar Yusuf’u tanıyamadılar.
(Yusuf 58)Ve Yusuf’un kardeşleri geldiler, onun yanına girdiler. Onlar onu tanımazken, o, onları tanıdı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler. Yusuf onları tanıdı, ama onlar onu tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardesleri gelip yanina girdiler. Kendisini tanimadiklari halde o onlari tanidi.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri Mısır'a geldiler, yanına girdiler, bu tanıdı onları! Onlar bunu tanımadı !
(Yusuf 58)Yûsuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler; Yûsuf onları tanıdı, onlar ise onu tanıyamadılar.
(Yusuf 58)(Derken, kıtlık yılı gelince) Yusuf'un kardeşleri (Mısır'a) çıkageldiler ve (Yusuf'un) yanına girdiler. Onlar Yusuf'u tanımadıkları halde o, onları hemen tanıdı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler. Kendisini tanımadıkları halde o onları tanıdı.
(Yusuf 58)(Derken) Yusuf'un kardeşleri çıkageldiler ve yanına girdiler. Yusuf onları tanıdı, onlar ise Yusuf'u tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler, (Yusuf) onları tanıdı, onlar onu tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler. (Yusuf) onları tanıdı; ancak onlar onu tanımadı.
(Yusuf 58)Bir de Yusüfün biraderleri çıkageldiler, geldiler yanına girdiler, derhal onları tanıdı, onlar ise onu tanımıyorlardı
(Yusuf 58)Birden Yusuf'un kardeşleri çıkageldiler; gelip yanına girdiler; hemen onları tanıdı, onlar ise onu tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Nihayet Yusuf'un kardeşleri geldi ve onun huzuruna çıktılar. Yusuf onları hemen tanıdı. Ama onlar onu tanıyamadılar.
(Yusuf 58)(Kuraklık başlayınca) Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler, o onları hemen tanıdı; fakat onlar onu tanımadılar (münkirun).
(Yusuf 58)Yûsuf'un kardeşleri geldiler de o'nun yanına girdiler. O, onları hemen tanıdı, onlar ise o'nu tanıyamayan kimselerdi.
(Yusuf 58)(Yusuf iktidara geldikten sonra kuraklık başladı.) Yusuf’un kardeşleri (yiyecek almak için) gelmiş ve onun yanına girmişlerdi. Onu tanımadıkları hâlde o, onları tanımıştı.
(Yusuf 58)Yusuf’un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler. O kendilerini tanıdığı halde onlar onu tanımadılar.
(Yusuf 58)Yuusufun kardeşleri gelib onun huzuruna girdiler. (Yuusuf) onları tanıdı, onlar ise kendisini tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Derken, (o kıtlık yıllarında) Yûsuf'un kardeşleri de gelip onun huzûruna girdiler;(Yûsuf) derhâl onları tanıdı; hâlbuki onlar onu (o mevki'de) tanıyabilecek kimseler değillerdi.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri geldiler, akabinde onun karşısına [huzuruna] girdiler. Onlar onu [Yusuf'u] tanımadığı halde [Yusuf] onları tanıdı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler. Onları tanıdı, ama onlar onu tanımadılar.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler. Onları tanıdı, ama onlar kendisini tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip, Yusuf'un karşısına çıktıklarında onları tanıdı, ama onlar Yusuf'u tanımadılar.
(Yusuf 58)Ve Yusuf (a.s)’ın kardeşleri geldiler ve onun yanına girdiler. Onlar onu tanımadıkları halde o, onları hemen tanıdı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler. Yusuf onları tanıdı. Onlar Yusuf'u tanımadılar.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri (azık almak için) gelip yanına girdiler. Kendisini tanımadıkları halde, o onları tanıdı.
(Yusuf 58)Yûsuf’un kardeşleri Mısır’a geldiler ve erzak almak isteyen herkes gibi, durumlarını arz etmek üzere onun huzuruna çıktılar. Yûsuf, —tıpkı kuyudayken Rabb’inin kendisine bildirdiği gibi— onlarıgörür görmez tanıdı, fakat bunu belli etmedi, onlar ise onu tanıyamamışlardı. Yûsuf, stokların herkese yetebilmesi için kişi başına ancak bir deve yükü erzak verileceğini ilân etmişti. Bu yüzden Yûsuf’un kardeşleri, Bünyamin adında bir üvey kardeşlerinin daha olduğunu, fakat babalarının onu çok sevdiği için yanından ayrılmasına izin vermediğini, bu yüzden kendileriyle birlikte gelemediğini söyleyerek onun için de erzak talep ettiler. Yûsuf da onların bu talebini kabul etti.
(Yusuf 58)Farklı bir gün, Yusuf'un kardeşleri geldiler. Hemen tanıdı onları, ama onlar tanımadılar.
(Yusuf 58)(Kıtlık yılları başlayıp da) Yûsuf’un kardeşleri (erzak istemek için) onun huzuruna girince,1 onlar onu tanımadıkları halde o, onları hemen tanıdı2.*
(Yusuf 58)Yusuf’un kardeşleri geldiler ve onun huzuruna çıktılar. O, onları tanıdı. Ancak onlar onu tanıyamadılar.
(Yusuf 58)(Yıllar sonra) Yusuf'un kardeşleri (Mısır'a) geldiler ve o'nun huzuruna çıktılar; o hemen tanıdı onları; ama berikiler o'nu tanımadılar.
(Yusuf 58)Derken Yusuf'un kardeşleri geldiler. Yanına girdiklerinde Yusuf onları hemen tanıdı; onlar ise onu tanımamıştı.
(Yusuf 58)Bknz: (12/15)
(Yusuf 58)58-62 Yusuf istediği yetkileri alıp da işe başlayınca ilk yedi yıl ülkede bolca ekin ektirdi ve fazlasını depo ettirdi, ardından gelen kuraklıkla birlikte civardaki kuraklıktan etkilenen ülkelerden insanlar, Mısır’a tahıl almak için gelmeye başladılar, bir süre sonra Yusuf’un kardeşleri de tahıl almak üzere gelip Yusuf’un karşısına çıktılar, Yusuf onları görür görmez tanıdı fakat onlar Yusuf’u tanımadılar. Yusuf tahıllarını yüklettikten sonra da onlarla sohbeti sırasında, “Bir daha ki gelişinizde, babanız bir olan öteki kardeşinizi de getirin, gördüğünüz gibi ben ölçüyü, tartıyı tam tutarım, misafirlerime de cömert davranırım, ev sahipliğimden memnun kaldığınızı düşünüyorum.” diyerek sözlerine şöyle devam etti: “Tekrar gelişinizde o kardeşinizi de getirip benimle tanıştırmazsanız, size bir ölçek tahıl vermem, sizi yanıma da yaklaştırmam, haberiniz olsun.” deyince kardeşleri de Yusuf’a, “O’nu getirmek için babamızdan izin almak konusunda, elimizden geleni yapacağız.” dediler. Bu arada Yusuf onların tahıl için ödedikleri bedeli de yüklerinin içine koydurttu.” belki böylece yeniden tahıl almak için daha istekli olarak gelebilirler diye düşündü.
(Yusuf 58)Nihayet Yusuf'un kardeşleri (tahıl yardımından pay almak için Mısır'a) geldiler ve onun huzuruna çıktılar. O onları derhal tanıdı, fakat onlar onu tanıyamadılar.
(Yusuf 58)(Derken, kıtlık yılı gelince) Yusuf'un kardeşleri (Mısır'a) çıkageldiler ve (Yusuf'un) yanına girdiler. Onlar Yusuf'u tanımadıkları halde o, onları hemen tanıdı.
(Yusuf 58)Ve Yusuf'un kardeşleri geldi, hemen O'nun huzuruna girdiler. Derhal onları tanıdı. Onlar ise O'nu inkar ediciler idiler.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri geldiler, onun huzuruna girdiler. O onları tanıdı, fakat onlar onu tanıyamadılar.
(Yusuf 58)Yusuf’un kardeşleri geldiler. Onun yanına vardılar. Yusuf onları tanıdı, ama onlar Yusuf’u tanıyamadılar.
(Yusuf 58)VE (yıllar sonra kuraklık başlayınca); Yusuf’un kardeşleri geldiler, makamına/huzuruna girdiler. Hemen onları tanıdı. Ama onlar onu tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Bir gün Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler. Yusuf onları hemen tanıdı, fakat onlar onu tanımamışlardı.
(Yusuf 58)Gün geldi, Yusuf'un kardeşleri Mısır'a gelip onun huzuruna çıktılar. O onları tanıdı, ama öbürleri onu tanıyamadılar.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri geldiler, onun yanına girdiler, o onları tanıdı; fakat onlar onu tanımıyorlardı.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelmişti, huzuruna çıktılar. Yusuf onları tanıdı ama onlar onu tanıyamıyorlardı.
(Yusuf 58)Yıllar sonra Yusuf'un kardeşleri gelip huzuruna çıktılar. O onları tanıdı, ama onlar onu tanımadılar.
(Yusuf 58)Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler. Onu tanımadılar; Yusuf, onları tanıdı.
(Yusuf 58)Yûsuf'un kardeşleri gelmişler ve yanına girmişlerdi. Onlar Yûsuf'u tanımadıkları halde o, onları tanımıştı.
(Yusuf 58)(Kuraklık başlayınca) Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler, onlar onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı.
(Yusuf 58)Derken Yusuf'un kardeşleri geldiler. Yanına girdiklerinde Yusuf onları hemen tanıdı; onlar ise kendisini tanımamıştı.(7)*
(Yusuf 58)Nihayet Yusuf'un kardeşleri çıkageldiler; Yusuf'un yanına girdiler, o onları tanıdı. Ama onlar onu tanıyamıyorlardı.
(Yusuf 58)