12. Yusuf Suresi / 94.ayet

Kervan Mısır’dan ayrılınca, babaları, “Eğer beni bunaklıkla suçlamazsanız, bir şey söyleyeceğim. Gerçekten ben Yusuf’un kokusunu alıyorum.” dedi.

Mustafa Çavdar Meali

Yusuf 94 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Kervan, Mısır'dan ayrılınca babaları, bana bunak demeseniz bari, Yusuf'un kokusunu duyuyorum dedi.

(Yusuf 94)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrılmaya başladığı zaman, babaları dedi ki: “Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum.” (Böylece keramet ve beşaret izhar etmişti.)

(Yusuf 94)

Abdullah Parlıyan Meali:

Kervan Mısır'dan ayrılıp yola koyulduğu sıralarda, babaları yanında bulunan kimselere: “Eğer bana bunak demezseniz, inanın ki ben Yûsuf'un kokusunu duyuyorum!” dedi.

(Yusuf 94)

Adem Uğur Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrılınca, babaları (yanındakilere): Eğer bana bunamış demezseniz inanın ben Yusuf'un kokusunu alıyorum! dedi.

(Yusuf 94)

Ahmet Hulusi Meali:

Ne zaman ki kervan (Yusuf'un şehrinden) ayrıldı, (yurtlarındaki) babaları şöyle dedi: "Eğer bana yaşlandı; ne dediğinin farkında değil demezseniz (bilin ki), kesinlikle ben Yusuf'un kokusunu (dalgasını) alıyorum. "

(Yusuf 94)

Ahmet Tekin Meali:

Kafile Mısır'dan ayrılınca, babaları: “Eğer, bana bunamış demezseniz, ben Yusuf'un kokusunu aldığımı hissediyorum” dedi.

(Yusuf 94)

Ahmet Varol Meali

Kervan (Mısır'dan) ayrılınca babaları dedi ki: "Eğer beni bunaklıkla suçlamazsanız inanın ben Yusuf'un kokusunu alıyorum!"

(Yusuf 94)

Ali Bulaç Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrılmaya başladığı zaman, babaları dedi ki: "Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum."

(Yusuf 94)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Mısır'dan babalarına dönmekte olan) kafile ayrılınca beriden babaları şöyle dedi: “- Doğrusu bana bunaklık isnad etmezseniz, ben Yûsuf'un kokusunu hissediyorum.”

(Yusuf 94)

Ali Rıza Sefa Meali:

Kervan ayrılınca, babaları şöyle dedi: "Benim için ‘Bunamış' demezseniz; gerçekten Yusuf'un kokusunu duyuyorum!"

(Yusuf 94)

Ali Ünal Meali:

Kafile yola çıktı. O anda babaları çevresindekilere, “Doğrusu ben Yusuf’un kokusunu alıyorum; sakın bana, sen bunamışsın falan demeye kalkmayın!” dedi.

(Yusuf 94)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Kervan (Mısır’dan) ayrılınca, (Ken’an’da bulunan) babaları: “Ben kesinlikle Yusuf’un kokusunu alıyorum. Eğer bana bunak demeseydiniz, (beni tasdik ederdiniz)” dedi.

(Yusuf 94)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Kafile Mısır'dan ayrılınca, babaları yanındakilere,"Eğer bana bunamış demezseniz, inanın ben Yusuf'un kokusunu alıyorum" dedi.

(Yusuf 94)

Bekir Sadak Meali:

Kervan, memleketlerine donmek uzere ayrildiginda, babalari: «Dogrusu ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum; ne olur bana bunak demeyin» dedi.

(Yusuf 94)

Besim Atalay Meali:

Kervan yola çıkınca, babaları dedi ki : «Bana bunamış demeyiniz, almaktayım Yusuf'umun kokusun !»

(Yusuf 94)

Celal Yıldırım Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrılıp hareket edince, babaları, «Şüpheniz olmasın ki, ben Yûsuf'un kokusunu alıyorum ; bana «bunadı» demeseniz (iyi olur),» dedi.

(Yusuf 94)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrılınca babaları: “Şüpheniz olmasın ki, ben Yusuf'un kokusunu alıyorum. Sakın bana ‘bunak' demeyin” dedi.

(Yusuf 94)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Kervan, memleketlerine dönmek üzere ayrıldığında, babaları: "Doğrusu ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum; ne olur bana bunak demeyin" dedi.

(Yusuf 94)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Kervan (Mısır'dan) ayrılınca babaları, "Bana bunak demezseniz, şüphesiz ben Yusuf'un kokusunu alıyorum" dedi.

(Yusuf 94)

Diyanet Vakfı Meali:

Kafile (Mısır'dan)  ayrılınca, babaları (yanındakilere):  Eğer bana bunamış demezseniz inanın ben Yusuf'un kokusunu alıyorum! dedi.

(Yusuf 94)

Edip Yüksel Meali:

Kervan (Mısır'dan) ayrılınca babaları, 'Beni bunamış saymayın, Yusuf'un kokusunu işitiyorum,' dedi.

(Yusuf 94)

Elmalılı Orjinal Meali:

Vakta ki beriden karban ayrıldı, öteden babaları doğrusu, dedi: ben cidden Yusüfün kokusunu duyuyorum, bana bunaklık isnadına kalkışmasanız

(Yusuf 94)

Elmalılı Yeni Meali:

Ne zaman ki, bu taraftan kervan ayrıldı, öteden babaları dedi ki: "Doğrusu ben bana bunaklık yakıştırmasına kalkmazsanız gerçekten Yusuf'un kokusunu duyuyorum, eğer bunak demezseniz!"

(Yusuf 94)

Erhan Aktaş Meali:

Kafile ayrıldığında babaları: "Eğer bunamış demezseniz, doğrusu ben gerçekten Yusuf'un kokusunu duyuyorum." dedi.

(Yusuf 94)

Gültekin Onan Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrılmaya başladığı zaman, babaları dedi ki: "Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum."

(Yusuf 94)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve ne zaman ki, kafile ayrıldı, babaları dedi ki: “Eğer bana bunak demezseniz, şüphesiz ben Yûsuf'un kokusunu buluyorum.”

(Yusuf 94)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kafile (Mısır’dan) ayrılınca babaları (yanında olanlara): “Benim bunak olduğumu söylemeyeceğinizi bilsem, kesinlikle Yusuf’un kokusunu duyuyorum (diyeceğim).” dedi.

(Yusuf 94)

Harun Yıldırım Meali:

Kafile ayrılınca babaları dedi ki: “Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf’un kokusunu buluyorum.”

(Yusuf 94)

Hasan Basri Çantay:

Vaktaki kaafile (Mısırdan) ayrıldı, (öteden) babaları (Ya'kub)i dedi ki: "Bana bunak demezseniz, inanın ki, (şimdi) Yuusufun kokusunu duyuyorum"!

(Yusuf 94)

Hayrat Neşriyat Meali:

Böylece kervan (Mısır'dan) ayrılınca, babaları: “Doğrusu ben, gerçekten Yûsuf'un kokusunu duyuyorum. Eğer bana bunaklık isnâd etmeseydiniz (beni tasdîk ederdiniz.)”(2)dedi.*

(Yusuf 94)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kafile ayrılınca babaları "Beni bunak saymazsanız gerçekten ben Yusuf'un kokusunu buluyorum" dedi.

(Yusuf 94)

Hüseyin Atay Meali:

Kervan yola çıkınca, babaları, dedi ki: "Eğer, bana bunak demezseniz, inanın ki, Yusuf’un kokusunu duyuyorum."

(Yusuf 94)

İbni Kesir Meali:

Kafile ayrılınca babaları dedi ki: Bana bunak demezseniz; inan olsun ki, Yusuf'un kokusunu duyuyorum.

(Yusuf 94)

İlyas Yorulmaz Meali:

Çocuklarının kervanı Yusuf'un yanından ayrılınca, babaları yanında bulunanlara “Siz bana bunamış deseniz de, ben Yusuf'un kokusunu alıyorum” dedi.

(Yusuf 94)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve kafile (Mısır’dan) ayrıldığı zaman onların babası şöyle dedi: “Bana 'bunuyor' demezseniz, gerçekten ben Yusuf’un rayihasını (kokusunu, Yusuf’tan gelen rüzgârın esintisini) duyuyorum.”

(Yusuf 94)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Kervan oradan ayrılınca babaları dedi: «İnan olsun ki ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum. Sakın bana bunadı demeyin.»

(Yusuf 94)

Kadri Çelik Meali:

Kervan, (Mısır'dan Kenan'a gitmek üzere) ayrıldığında, babaları, “Eğer beni bunamış saymazsanız, (inanın) Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum” dedi.

(Yusuf 94)

Mahmut Kısa Meali:

Böylece Yûsuf’un kardeşleri, babalarına müjdeyi vermek üzere yola çıktılar.KervanMısır’dan henüz ayrılmıştı ki, ta Filistin’de babaları, yanındakilere seslenerek, “Eğer beni bunaklıkla suçlamayacaksanız, inanın ki ben, Yûsuf’umun kokusunu alıyorum!” dedi.

(Yusuf 94)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(Ümitlendi babaları kervan Mısır dan ayrılınca ve): "Beni bunamış bir nefer Saymıyorsanız eğer, inanın ki Yusuf'un kokusunu alıyorum" demiştir.

(Yusuf 94)

Mehmet Türk Meali:

Kafile (Mısır’dan) ayrılır ayrılmaz, babaları (Yâkûb, etrafındakilere): “Eğer bana bunak demezseniz ben kesinlikle Yûsuf’un kokusunu alıyorum.” dedi.

(Yusuf 94)

Muhammed Celal Şems Meali:

Kervan (Mısır’dan) yola çıktığında babaları, “Bana bunak deseniz (de,) ben kesinlikle Yusuf’un kokusunu alıyorum,” dedi.

(Yusuf 94)

Muhammed Esed Meali:

(Yakub'un oğullarına ait olan) kervan yola koyulduğu sıralarda babaları (yanında bulunan kimselere): "Bunak olduğuma yormazsanız (derim ki) Yusuf'un kokusunu alıyorum!"

(Yusuf 94)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Kervan oradan ayrılınca, öte yandan babaları şöyle seslendi; "And olsun, ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum. Umarım benim bunadığımı düşünmezsiniz."

(Yusuf 94)

Mustafa Çavdar Meali:

Kervan Mısır’dan ayrılınca, babaları, “Eğer beni bunaklıkla suçlamazsanız, bir şey söyleyeceğim. Gerçekten ben Yusuf’un kokusunu alıyorum.” dedi.(Yusuf 94)

Mustafa Çevik Meali:

91-95 Şaşkınlık ve suçluluk içindeki kardeşleri de, “Yazıklar olsun bize! Sana ve kardeşine yaptığımız kötülüklerden dolayı Allah seni bizden üstün kıldı, bizler de günaha gömüldük.” dediler. Yusuf da onlara: “Bugün yaptıklarınızdan dolayı sizi kınayıp yüzünüzü daha fazla kızartmayacağım, dilerim Allah sizi affetsin O yaptıklarından tevbe edip doğruya yönelenleri merhamet ve şefkati ile bağışlayıcıdır. Şimdi siz şu gömleğimi götürüp babamın gözlerine sürün, o yeniden kendine gelip toparlanacak, etrafındakileri görmeye başlayacak gözyaşları dinecektir, sonra da hepiniz ailenizle birlikte bana gelin.” diyerek onları yolcu etti, onlar daha evlerine varmak için yola koyulduklarında Yakub da yanında bulunanlara şöyle demeye başladı: “Beni bunaklıkla suçlamayın, gerçekten Yusuf’un kokusunu almaya başladım.” Yanındakiler de ona: “Sen iyice şaşırmışsın. Yine Yusuf’a olan hasretin depreşti, ne söylediğini bilmiyorsun.” dediler.

(Yusuf 94)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Derken, kervan yola koyulduğunda babaları dedi ki: "İnanın ki ben Yusuf'un kokusunu alıyorum; umarım beni bunak yerine koymazsınız."

(Yusuf 94)

Osman Okur Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrıldığı sıralar da, babaları (yanındakilere) : Eğer bana bunamış demezseniz inanın ben Yusuf'un kokusunu alıyorum! demişti.

(Yusuf 94)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Vaktâ ki, kâfile ayrıldı. Babaları dedi ki: «Ben muhakkak Yusuf'un kokusunu buluyorum. Eğer bana bunaklık isnad etmeyecek olsa idiniz» (elbette beni tasdik ederdiniz).

(Yusuf 94)

Ömer Öngüt Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrılınca babaları: “İnanın ki ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum. Eğer beni bunak yerine koymazsanız (sözlerime inanacaksınız). ”

(Yusuf 94)

Ömer Sevinçgül Meali:

Kervan geriye dönmek üzere oradan ayrılınca, babaları, “Ben Yusuf’un kokusunu alıyorum. Bana bunak demezseniz bu sözüme inanırsınız” dedi.

(Yusuf 94)

Sadık Türkmen Meali:

(YAKUB’UN oğullarına ait olan) kervan Mısır’dan ayrılınca, babaları dedi ki: “Ben, Yusuf’un kokusunu hissediyorum, eğer bana bunak demezseniz!”

(Yusuf 94)

Seyyid Kutub Meali:

Kervan yola çıkınca, babaları yanındakilere; «Eğer bana bunak demeyecekseniz, söyleyeyim ki, burnuma Yusuf'un kokusu geliyor» dedi...

(Yusuf 94)

Suat Yıldırım Meali:

Kafile daha Mısır'dan ayrılır ayrılmaz, öteden babaları:"Şayet 'bunadı' demezseniz, doğrusu, ben Yusuf'un kokusunu alıyorum!" dedi.

(Yusuf 94)

Süleyman Ateş Meali:

Kervan (Mısır'dan) ayrıl(ıp yola koyul)unca, babaları, (yanında bulunanlara): "Eğer bana bunak demezseniz, ben Yusuf'un kokusunu alıyorum." dedi.

(Yusuf 94)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Kervan oradan ayrılınca Yakup dedi ki "Ben gerçekten Yusuf'un kokusunu alıyorum. Keşke beni bunak saymasanız."

(Yusuf 94)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Kervan Mısır'dan ayrılınca, babaları: "Ben Yusuf'un kokusunu alıyorum, sakın bana bunak demeyin" dedi.

(Yusuf 94)

Şaban Piriş Meali:

Kafile, yola çıktığında, babaları: -Doğrusu ben Yusuf'un kokusunu alıyorum; ne olur beni bunak zannetmeyin, dedi.

(Yusuf 94)

Talat Koçyiğit Meali:

Kervan (ülkesine dönmek üzere Mısır'dan) ayrıldığı sırada, babaları şöyle demişti: Eğer bana bunak demezseniz, ben Yûsuf'un kokusunu alıyorum."

(Yusuf 94)

Tefhimul Kuran Meali:

Kafile (Mısır'dan) ayrılmaya başladığı zaman, babaları dedi ki: «Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum.»

(Yusuf 94)

Ümit Şimşek Meali:

Kafile Mısır'dan henüz ayrılmıştı ki, babaları “Yusuf'un kokusunu alıyorum,” dedi. “Tabii beni bunaklıkla suçlamazsanız.”

(Yusuf 94)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Kervan oradan ayrılınca, öte yandan babaları şöyle seslendi: "Yemin olsun, ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum. Umarım bana bunaklık isnat etmezsiniz."

(Yusuf 94)