39. Zümer Suresi / 50.ayet

Doğrusu onlardan öncekiler de aynen böyle söylemişlerdi. Fakat kazandıkları mal ve servetler onlara hiçbir fayda sağlamamıştı.

Bknz: (28/76)»(28/78)(29/40)(92/11)

Mustafa Çavdar Meali

Zümer 50 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Gerçekten, onlardan öncekiler de bu sözü söylemişlerdi de kazandıkları şeylerin, onlara hiçbir faydası dokunmamıştı.

(Zümer 50)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Bunu (nimet ve faziletlerin kendi eserleri olduğunu) onlardan öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları (dünyevi ve geçici) şeyler onlara hiçbir yarar sağlamamıştı.

(Zümer 50)

Abdullah Parlıyan Meali:

Onlardan önce yaşamış olanların çoğu da kendi kendilerine aynı şeyi söylemişlerdi, ama elde ettikleri şeyler kendilerine bir yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Adem Uğur Meali:

Bunu onlardan öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları şeyler onlara fayda vermedi.

(Zümer 50)

Ahmet Hulusi Meali:

Onlardan öncekiler de gerçekten onu söylemişti... (Ama) kazandıkları şeyler onlara bir fayda vermedi.

(Zümer 50)

Ahmet Tekin Meali:

Bunu onlardan öncekiler de söylemişti. Ama, çalışıp kazanmaya devam ettikleri geçici dünya malı onlara fayda sağlamadı, onları kurtaramadı.

(Zümer 50)

Ahmet Varol Meali

Onlardan öncekiler de bunu söylemişlerdi. Ama kazandıkları kendilerine bir yarar sağlamamıştı.

(Zümer 50)

Ali Bulaç Meali:

Bunu kendilerinden öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları şeyler onlara hiçbir yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Onlardan (senin kavminden) evvelkiler de bu sözü söylemişlerdi. Fakat o kazandıkları küfür kendilerini kurtarmadı.

(Zümer 50)

Ali Rıza Sefa Meali:

Onlardan öncekiler de söylemişlerdi. Fakat kazandıkları şeyler onlara yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Ali Ünal Meali:

Onlardan önce gelip, (aynı tavır içinde olanlar da) böyle söylemişlerdi; ama kazandıkları da, başarıları da, mukadder âkıbetlerini önlemede kendilerine hiçbir fayda vermedi.

(Zümer 50)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Kendilerinden öncekiler de bunu (kendi ilmimizle elde ettik) dediler. Fakat kazandıkları şeyler, onlara bir fayda vermedi. (Onları kurtarmadı.)

(Zümer 50)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Bunu onlardan öncekiler de söylemişlerdi de, kazandıkları kendilerine hiçbir fayda vermemişti.

(Zümer 50)

Bekir Sadak Meali:

Bunu onlardan oncekiler de soylemisti, ama kazandiklari seyler onlara fayda vermedi.

(Zümer 50)

Besim Atalay Meali:

Onlardan öncekiler de bunu söylemişlerdi, yaptıkları işlerden onlara bir fayda yoktur

(Zümer 50)

Celal Yıldırım Meali:

Onlardan öncekiler de böyle demişti, ama elde ettikleri şeyler kendilerine yarar sağlamadı, (kurtarıcı da olmadı)

(Zümer 50)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Kendilerinden öncekiler de aynı şeyi söylemişlerdi, ancak kazandıkları şeylerin (azaba karşı) kendilerine hiç bir faydası olmadı.

(Zümer 50)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Bunu onlardan öncekiler de söylemişti, ama kazandıkları şeyler onlara fayda vermedi.

(Zümer 50)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Bunu kendilerinden öncekiler de söylemişti ama kazandıkları şeyler onlara hiçbir yarar sağlamamıştı.

(Zümer 50)

Diyanet Vakfı Meali:

Bunu onlardan öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları şeyler onlara fayda vermedi.

(Zümer 50)

Edip Yüksel Meali:

Kendilerinden öncekiler aynı şeyi söylediler, ancak kazandıkları şeylerin kendilerine hiç bir yararı dokunmadı

(Zümer 50)

Elmalılı Orjinal Meali:

Onu bunlardan evvelkiler de söyledi fakat o kazandıkları kendilerini kurtarmadı

(Zümer 50)

Elmalılı Yeni Meali:

Onu bunlardan öncekiler de söyledi, fakat o kazandıkları kendilerini kurtaramadı.

(Zümer 50)

Erhan Aktaş Meali:

Gerçekten, onlardan öncekiler de böyle söylemişti. Fakat kazanmış oldukları şeyler onlara bir yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Gültekin Onan Meali:

Bunu kendilerinden öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları şeyler onlara hiçbir yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Hakkı Yılmaz Meali:

Gerçekten “O bana bir bilgi üzerine verildi” sözünü, bunlardan önceki kimseler de söyledi de o kazandıkları şeyler, kendilerine yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(O sözü) kendilerinden öncekiler de söylemişti. İşledikleri (kötülükler) kendilerine hiçbir yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Harun Yıldırım Meali:

Bunu onlardan öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları şeyler onlara fayda vermedi.

(Zümer 50)

Hasan Basri Çantay:

Bu (sözü) onlardan evvelkiler de söylemiş (ler) di de kazanmakda oldukları o şeyler kendilerine hiç bir faide vermemiş,

(Zümer 50)

Hayrat Neşriyat Meali:

Muhakkak ki onlardan öncekiler de bunu söylemişlerdi; ama kazanageldikleri şeyler kendilerine bir fayda vermedi.

(Zümer 50)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kendilerinden öncekiler de onu söylemişti. Ardından, elde etmekte oldukları [şeyler] kendilerine yeterli gelmedi.

(Zümer 50)

Hüseyin Atay Meali:

Bunu onlardan öncekiler de söylemişti, ama kazanmış oldukları şeyler onlara fayda vermedi.

(Zümer 50)

İbni Kesir Meali:

Onlardan öncekiler de bunu söylemişlerdi. Ama kazandıkları şey, kendilerine bir fayda vermemişti.

(Zümer 50)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onlardan öncekilerde aynı şeyleri söylemişlerdi de, kazandıkları şeyler onlara hiçbir fayda sağlamadı.

(Zümer 50)

İskender Ali Mihr Meali:

Onlardan öncekiler de (böyle) söylemişti. Fakat kazanmış oldukları şeyler onlara bir fayda vermedi.

(Zümer 50)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Gerçekten onlardan öncekiler de bu sözü söylemişlerdi de kazandıkları kendilerinin hiçbir işine yaramamıştı.

(Zümer 50)

Kadri Çelik Meali:

Bunu kendilerinden öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları şeyler onları (hiçbir şeyden) müstağni kılmadı.

(Zümer 50)

Mahmut Kısa Meali:

Gerçek şu ki, onlardan önceki nice kâfirler de aynı şeyi söylemişlerdi fakat kazandıkları hiçbir şey, kendilerini gazâbımızdan kurtaramamıştı.

(Zümer 50)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Malum olan bu şeyi öncekiler de söylemişti ama kazandıkları şeyler hiç fayda sağlamamıştır.

(Zümer 50)

Mehmet Türk Meali:

Bunu, onlardan öncekiler de söylediler. Ama (buna rağmen) kazandıkları şeyler onlara hiçbir fayda vermedi.

(Zümer 50)

Muhammed Celal Şems Meali:

Aynısını onlardan öncekiler (de) söylemişlerdi, hâlbuki elde ettikleri kendilerine (hiç) yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Muhammed Esed Meali:

Onlardan önce yaşamış olanlar(ın çoğu da kendi kendilerine) aynı şeyi söylemişlerdi; ama kazandıkları şeyler onlara fayda vermedi:

(Zümer 50)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Onlardan öncekiler de böyle söylemişlerdi ama kazandıkları şeyler kendilerine hiçbir yarar sağlamamıştı.

(Zümer 50)

Mustafa Çavdar Meali:

Doğrusu onlardan öncekiler de aynen böyle söylemişlerdi. Fakat kazandıkları mal ve servetler onlara hiçbir fayda sağlamamıştı.

Bknz: (28/76)»(28/78) - (29/40) - (92/11)

(Zümer 50)

Mustafa Çevik Meali:

49-52 İnsanın başına ne zaman bir musibet, bir sıkıntı gelse hemen yardım için Bize yönelip yalvarır, sonra da ona katımızdan bir yardım ulaştırıp sıkıntısından kurtarıp nimetlerimize kavuştursak, bu defa da ben bunları kendi bilgim, becerim sayesinde elde ettim demeye başlar. Hâlbuki bu, Allah’ın onu bir sınamasıdır fakat insanların çoğu bunu anlamak istemez. Onlardan önce yaşamış olanların çoğu da böyle söylemişlerdi ama elde ettiklerinin onlara hiçbir faydası olmadı. Nankörlükleri sebebi ile hak ettikleri ceza gelip onları buldu. Böylelerini Bizim elimizden hiç kimse kurtaramaz, bunlar Allah’ın dilediğine bol rızık verip, dilediğine de rızkı daraltarak imtihan ettiğini bilmek ve anlamak istemiyorlar. Bundan mü’minlerin alacağı dersler vardır.

(Zümer 50)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Doğrusu onlardan öncekiler de böyle demiştiler: fakat kazana geldikleri şeyler kendilerine hiçbir yarar sağlamamıştı.

(Zümer 50)

Osman Okur Meali:

Bunu onlardan öncekilerde söylemişti; ama kazandıkları şeyler onlara fayda vermedi.

(Zümer 50)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Muhakkak ki, onu bunlardan evvelkiler de söylemiştir. Fakat kazanır oldukları şey, onları ihtiyaçtan kurtaramamıştır.

(Zümer 50)

Ömer Öngüt Meali:

Onlardan öncekiler de bunu söylemişlerdi. Amma kazandıkları şeyler kendilerine hiçbir fayda sağlamadı.

(Zümer 50)

Ömer Sevinçgül Meali:

Onlardan öncekiler de bunların söylediklerini söylerlerdi. Fakat kazandıkları kendilerini kurtaramadı.

(Zümer 50)

Sadık Türkmen Meali:

Onlardan öncekiler de bunu demişlerdi. Ama onlara, kazanmış oldukları şeyler hiçbir fayda sağlamadı.

(Zümer 50)

Seyyid Kutub Meali:

Bunu onlardan öncekiler de söylemişti; ancak kazandıkları şeyler onlara fayda vermedi.

(Zümer 50)

Suat Yıldırım Meali:

Kendilerinden önce gelip geçenler de böyle dediler, ama kazandıkları servet, mukadder akıbetlerini önlemede kendilerine hiç fayda etmedi.

(Zümer 50)

Süleyman Ateş Meali:

Onlardan öncekiler de bunu demişlerdi. Ama kazandıkları şeyler, kendilerine hiçbir yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bu sözü öncekiler de söylemişlerdi ama kazandıkları şeyler işlerine yaramadı.

(Zümer 50)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Onlardan öncekiler de böyle demişlerdi. Ama kazandıkları onlara hiçbir fayda sağlamadı.

(Zümer 50)

Şaban Piriş Meali:

Kendilerinden öncekiler de böyle söylemişti. Fakat kazandıkları kendilerine fayda sağlamamıştı.

(Zümer 50)

Talat Koçyiğit Meali:

Gerçek şu ki, bunları onlardan öncekiler de söylemişlerdi. Fakat kazanmış oldukları şey, onlara hiçbir fayda sağlamamıştı.

(Zümer 50)

Tefhimul Kuran Meali:

Bunu kendilerinden öncekiler de söylemişti; ama kazandıkları şeyler onlara hiçbir yarar sağlamadı.

(Zümer 50)

Ümit Şimşek Meali:

Onlardan öncekiler de böyle demişti; fakat kazandıkları kendilerini kurtaramadı.

(Zümer 50)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onlardan öncekiler de bunu söylemişlerdi ama kazandıkları şeyler kendilerine hiçbir yarar sağlamamıştı.

(Zümer 50)