19. Meryem Suresi / 17.ayet

Meryem onlarla kendisi arasına perde çekmişti. O’na Ruhumuzu göndermiştik. O da Meryem’e tam bir beşer suretinde görünmüştü.

Bknz: (3/33)»(3/47)(19/17)»(19/34)

Mustafa Çavdar Meali

Meryem 17 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve ailesiyle arasına bir perde germişti. Derken ona ruhumuzu göndermiştik de gözüne, azası düzgün bir insan şeklinde görünmüştü.

(Meryem 17)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Orada (yabancılardan) onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmiş (bir çadır edinmişti) . Biz ona (Meryem’e) Ruhumuzu (Cebrail’i) göndermiştik de, O da tam bir insan suretinde görünüvermişti.

(Meryem 17)

Abdullah Parlıyan Meali:

ailesiyle arasına bir perde germişti. Derken O'na görevli meleğimiz, Cebrail'i gönderdik de, bu melek Meryem'e eli yüzü düzgün bir insan şeklinde görünmüştü.

(Meryem 17)

Adem Uğur Meali:

Meryem, onlarla kendi arasına bir perde çekmişti. Derken, biz ona ruhumuzu gönderdik de o, kendisine tastamam bir insan şeklinde göründü.

(Meryem 17)

Ahmet Hulusi Meali:

Onlardan kendini tecrid etti... Ona ruhumuzu (ilmi suret - dalga - data yapı) irsal ettik de, Ona tam bir beşer olarak göründü.

(Meryem 17)

Ahmet Tekin Meali:

Sonra ailesinin bulunduğu yerle kendi bulunduğu yeri perde ile ayırmıştı. Biz ona, görevli olarak ruhumuz, meleğimiz Cebrâil'i gönderdik. Ona olgun, sağlıklı, kusursuz (tanıdığı) bir insan hüviyetinde göründü.*

(Meryem 17)

Ahmet Varol Meali

Ardından onların önlerine bir perde çekmişti. Bu sırada biz ona Ruh'umuzu (Cebrail'i) gönderdik. O düzgün bir insan kılığında göründü.

(Meryem 17)

Ali Bulaç Meali:

Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik, o da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.

(Meryem 17)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Sonra ailesinin önlerinde bir perde kurmuştu. Nihayet ona ruhumuzu (Cebraîl'i) gönderdik de kendisine düzgün bir insan şeklinde göründü.

(Meryem 17)

Ali Rıza Sefa Meali:

Sonra, onlardan yana bir perde çekti. Ardından, Ona, Ruhumuzu gönderdik; tam bir insan biçiminde Ona göründü.

(Meryem 17)

Ali Ünal Meali:

İnsanlarla arasına perde çekerek kendisini tamamen ibadet ve tefekküre vermişti ki, bir gün ona Ruhumuzu gönderdik de, Ruhumuz kendisine tastamam bir insan şeklinde göründü.

(Meryem 17)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Onlara karşı kendine bir perde edindi. Biz de Ruhumuzu ona gönderdik. Ona sapasağlam bir insan olarak temessül etti.

(Meryem 17)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Onlarla kendi arasına bir perde çekmişti. Derken, biz ona ruhumuzu Cebrail'i gönderdik de, ona düzgün bir insan şeklinde göründü.

(Meryem 17)

Bekir Sadak Meali:

Sonra, insanlardan gizlenmek icin bir perde germisti. Cebrail'i gondermistik de ona tam bir insan olarak gorunmustu.

(Meryem 17)

Besim Atalay Meali:

Bir perde çekti onlardan yana, ruhumuzu gönderdik ona, ruh, tüm bir insan gibi göründü ona

(Meryem 17)

Celal Yıldırım Meali:

Sonra da onlardan taraf bir perde tutup germişti. Biz de ona ruhumuzu (Melek Cebrail'i) göndermiştik de O, ona endamlı, yakışıklı bir insan şeklinde temessül edip görünmüştü.

(Meryem 17)

Cemal Külünkoğlu Meali:

16,17. (Ey Muhammed!) Kitapta (Kur'an'da) Meryem (hakkında anlattıklarımızı da) hatırla! Hani o, ailesinden ayrılarak (evinin veya mescidin) doğu tarafında bir yere çekilmişti. Komşuları ile arasına bir perde germişti. Bu sırada ona ruhumuzu (Cebrail'i) göndermiştik de (o) ona düzgün bir insan şeklinde görünmüştü.

(Meryem 17)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Sonra, insanlardan gizlenmek için bir perde germişti. Cebrail'i göndermiştik de ona tam bir insan olarak görünmüştü.

(Meryem 17)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(16-17) (Ey Muhammed!) Kitap'ta (Kur'an'da) Meryem'i de an. Hani ailesinden ayrılarak doğu tarafında bir yere çekilmiş ve (kendini onlardan uzak tutmak için) onlarla arasında bir perde germişti. Biz, ona Cebrail'i göndermiştik de ona tam bir insan şeklinde görünmüştü.

(Meryem 17)

Diyanet Vakfı Meali:

Meryem, onlarla kendi arasına bir perde çekmişti. Derken, biz ona ruhumuzu gönderdik de o, kendisine tastamam bir insan şeklinde göründü.  *

(Meryem 17)

Edip Yüksel Meali:

Kendisiyle onlar arasına bir perde çekmişti. Bu durumda ona Ruhumuzu gönderdik ve önünde mükemmel bir insan olarak biçimlendi.

(Meryem 17)

Elmalılı Orjinal Meali:

Onlardan öte bir perde çekti derken kendisine ruhumuzu gönderdik de düzgün bir beşer halinde ona temessül ediverdi

(Meryem 17)

Elmalılı Yeni Meali:

Onlarla arasına bir perde çekti. Derken kendisine ruhumuzu (Cebrail'i) gönderdik de o, düzgün bir insan şeklinde ona göründü.

(Meryem 17)

Erhan Aktaş Meali:

Sonra ailesi ile arasına bir perde çekti.[1] O zaman, ona ruhumuzu gönderdik. Ona normal bir beşer yapısında temessül etti.[2]

1)Onlardan ayrı bir yere çekildi.
2)Göründü. (Sözcüğün birincil anlamı olarak, "örnek verme" anlamına gelen "temessül" sözcüğü bu ayette, sözcüğün diğer bir anlamı olan ve "benzemeyi" ifade eden "göründü" anlamıyla kullanılmıştır.)

(Meryem 17)

Gültekin Onan Meali:

Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik, o da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.

(Meryem 17)

Hakkı Yılmaz Meali:

Sonra ailesiyle/yakınlarıyla kendisi arasına bir perde edinmişti de Biz ona ruhumuzu/ilâhî mesajımızı 134 gönderdik, sonra ruhumuzu/mesajlarımızı getiren elçi, Meryem'e mükemmel bir beşerî örnek verdi.

(Meryem 17)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Onların (kendisini görmesine engel olacak) bir perde çekmişti. Biz de ona ruhumuzu (Cibril’i) göndermiştik. Ona düzgün/her şeyi yerli yerinde bir insan suretinde görünmüştü.

(Meryem 17)

Harun Yıldırım Meali:

Sonra, onlarla kendi arasına bir perde çekmişti. Derken, biz ona ruhumuzu gönderdik de o, kendisine tastamam bir insan şeklinde görünmüştü.

(Meryem 17)

Hasan Basri Çantay:

Sonra onların önünde bir perde edinmiş (çekmiş) di. Derken biz ona ruuhumuzu göndermişdik de o, kendisine hilkati tam bir beşer şeklinde görünmüşdü.

(Meryem 17)

Hayrat Neşriyat Meali:

Onların ötesinde (ibâdet edeceği sâkin bir yer için) bir perde de edinmişti. Derken ona rûhumuzu (Cebrâîl'i) gönderdik de kendisine düzgün bir insan sûretinde göründü.(1)*

(Meryem 17)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Onlardan beride bir örtü edinmişti. Derken, ruhumuzu ona gönderdik. [Ruhumuz] onun için, düzgün bir beşer kılığına girdi.

(Meryem 17)

Hüseyin Atay Meali:

İnsanlarla arasına bir perde germişti. Ona elçimizi gönderdik de, ona düzgün bir beşer şeklinde göründü.

(Meryem 17)

İbni Kesir Meali:

Onlardan gizlenmek için de bir perde germişti. Derken, Biz de ona ruhumuzu göndermiştik de tam bir insan olarak görünmüştü ona.

(Meryem 17)

İlyas Yorulmaz Meali:

İnsanlardan uzaklaşıp kendini gizlemişti. Bizde Meryem'e vahiy meleğini (Cebrail'i), insan şeklinde görünür bir halde göndermiştik.

(Meryem 17)

İskender Ali Mihr Meali:

Sonra da onlardan (ayıran) bir perde çekti. O zaman ona Ruhumuz’u (Ruh’ûl Kudüs) gönderdik. Ona normal bir beşer suretinde (hüviyetinde) temessül etti (göründü).

(Meryem 17)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Sonra onlardan yana bir örtü asmıştı. Derken Biz ona Cebrail'imizi göndermiştik.

(Meryem 17)

Kadri Çelik Meali:

Sonra onların öte yanlarında (ibadet için kendisine) bir perde edinmişti. Böylece ona ruhumuzu (Cebrail'i) göndermiştik, o da düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.

(Meryem 17)

Mahmut Kısa Meali:

Rahatsız edilmeden kendisini bütünüyle duâ ve tefekküre vermek için, âdet olduğu üzere insanlarla kendi arasına bir perde çekmişti. Derken ona emrimizdeki Ruhu, yani vahiy meleği Cebrail’i gönderdik ve bu melek ona, eli yüzü düzgün normal bir insan şeklinde göründü.

(Meryem 17)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Meryem, (o zaman) onlarla ( ailesiyle) kendi arasına bir perde çekmişti. (Melek Cebrail'i) ruhumuzu göndermiştik ve görünmüştü ona düzgün bir insan gibi.

(Meryem 17)

Mehmet Türk Meali:

…Onlarla arasına bir perde çekti. Bu sırada ona rûhumuz1 (olan Cebrâil)’i gönderdik. O ona normal bir insan şeklinde göründü.*

(Meryem 17)

Muhammed Celal Şems Meali:

Sonra, kendisiyle onlar arasına bir perde çekmişti. O zaman Biz ona, vahiy getiren meleğimiz (Cebrail’i) gönderdik. O (da,) karşısına mükemmel bir insan şeklinde belirdi.

(Meryem 17)

Muhammed Esed Meali:

kendini onlardan uzak tutuyordu; bu durumdayken kendisine vahiy meleğimizi gönderdik; (bu melek) ona eli yüzü düzgün bir beşer kılığında göründü.

(Meryem 17)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Sonra ailesiyle kendisi arasına bir perde çekmişti. Biz ona meleğimizi gönderdik de o, ona tam bir insan biçiminde görünmüştü.

(Meryem 17)

Mustafa Çavdar Meali:

Meryem onlarla kendisi arasına perde çekmişti. O’na Ruhumuzu göndermiştik. O da Meryem’e tam bir beşer suretinde görünmüştü.

Bknz: (3/33)»(3/47) - (19/17)»(19/34)

(Meryem 17)

Mustafa Çevik Meali:

16-21 Ey Muhammed! Sana bildirmekte olduğumuz Meryem’in kıssasını da insanlara anlat. Vaktiyle o, ailesinden ayrılıp mabedin doğusunda bir yere çekilmişti. Biz de ona vahiy meleğini düzgün, güvenilir bir insan görünümünde gönderdik. Meryem onu görünce şöyle dedi: “Senden o sınırsız merhamet sahibi Allah’ın koruyuculuğuna sığınırım, tabi ki sen O’na saygı duyup sakınan biriysen.” Melek de ona: “Ben yalnızca Rabbimin bir elçisiyim, sana tertemiz bir erkek evlat bağışlamış olduğunu haber vermek üzere görevlendirildim.” dedi. Meryem bunu duyunca, “Benim nasıl olur da bir oğlum olabilir, bana bir erkek eli bile değmemişken, üstelik ben iffetsiz bir kadın da değilim.” diyerek, korku ve heyecanla şaşkınlığını belirtti. Melek de ona şöyle karşılık verdi: “Evet orası öyle fakat Rabbim şöyle buyuruyor: Bu Benim için çok kolaydır, üstelik Biz onu insanlara sınırsız kudretimizi gösteren rahmetimizin tecellisi, bir davetçi kılacağız ve artık bunun kararı verilmiştir.”

(Meryem 17)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Olabildiğince kendini onlardan uzak tutup sakınıyordu; hal böyleyken ona vahiy meleğimizi gönderdik; öyle ki, o ona eli yüzü düzgün bir insan suretinde göründü.

(Meryem 17)

Osman Okur Meali:

(Meryem) onlardan yana bir perde çekmişti (yani kendini onlardan uzak tutuyordu;). Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik, o da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.

(Meryem 17)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Onların öte yanlarında (kendisine) bir perde edinmişti. Artık Biz de ona ruhumuzu (Cibrîl-i Emîn) gönderdik de onun için tam bir beşer sûretinde görünüvermişti.

(Meryem 17)

Ömer Öngüt Meali:

Sonra onlarla kendi arasına bir perde çekmişti. Derken biz ona ruhumuzu (Cebrail'i) göndermiştik de, kendisine düzgün bir insan şeklinde görünmüştü.

(Meryem 17)

Ömer Sevinçgül Meali:

İnsanlarla arasına bir perde gerdi. Ona bir meleğimizi gönderdik. Kendisine bir insan biçiminde göründü.

(Meryem 17)

Sadık Türkmen Meali:

Sonra onlardan yana kendisine bir perde çekmişti. Biz de ona ruhumuzu (Melek Cebrail’i) gönderdik; ona düzgün bir beşer olarak göründü.

(Meryem 17)

Seyyid Kutub Meali:

Komşuları ile arasına bir perde germişti. Bu sırada ona ruhumuzu (Cebrail'i) gönderdik. O, ona normal bir erkek kılığında görünmüştü.

(Meryem 17)

Suat Yıldırım Meali:

Onlarla kendisi arasına bir perde gerdi. Biz de ona Ruhumuzu gönderdik de, ona kusursuz, mükemmel bir insan şeklinde görünüverdi.

(Meryem 17)

Süleyman Ateş Meali:

Onlarla kendisi arasına bir perde çekmişti. Biz de ruhumuzu (Cebrail'i) ona gönderdik. (O) ona düzgün bir insan şeklinde göründü.

(Meryem 17)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Böylece onlarla kendi arasında bir engel oluşturmuştu. Derken ruhumuzu (Cebrail'i) gönderdik, ona düzgün bir insan gibi göründü.

(Meryem 17)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(16-17) Kitap'ta Meryem'i de an. Bir zamanlar o, ailesinden ayrılıp doğu yönünde bir yere çekilmiş, onlarla ilişkisini kesmişti. Bu durumdayken vahiy meleğimizi gönderdik. Melek ona normal bir insan suretinde göründü.

(Meryem 17)

Şaban Piriş Meali:

Kendisini onlardan gizlemek için bir de perde çekmişti. O'na ruhumuzu göndermiştik. O da tam bir insan suretinde görünmüştü ona.

(Meryem 17)

Talat Koçyiğit Meali:

Kendisini onlardan gizlemek için bir de perde çekmişti. Ona ruhumuzu göndermiştik; o da ona tam bir insan suretinde görünmüştü.

(Meryem 17)

Tefhimul Kuran Meali:

Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik, o da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.

(Meryem 17)

Ümit Şimşek Meali:

Ve onlarla arasına bir perde germişti. Derken Biz ona Ruhumuzu(2) gönderdik; o da kendisine aynen bir beşer şeklinde göründü.*

(Meryem 17)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onlarla arasına bir perde çekmişti. Biz de ruhumuzu ona göndermiştik de o kendisine sapasağlam bir insan şeklinde görünmüştü.

(Meryem 17)