23. Muminun Suresi / 18.ayet

Bu çerçevede gökten suyu belli bir kadere/ölçüye göre indirir de onu toprağa emdiririz. İyi bilin ki onu giderip toprağı kupkuru yapmaya da elbette gücümüz yeter.

Bknz: (43/11)(27/60)(13/4)

Mustafa Çavdar Meali

Müminun 18 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve gökten, ihtiyaç miktarınca yağmur yağdırdık da yağmur suyunu yerde kararlaştırdık, topladık ve bizim, hiç şüphe yok ki onu gidermeye de gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Biz (her yıl) gökten belli bir miktarda su indiririz ve onu yeryüzünde (belli bölgelerde) yerleştiririz; şüphesiz Biz onu (kurutup) giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve biz gökten belirlediğimiz bir ölçüye göre su indiriyor ve o suyu yeryüzünde durduruyoruz. Şüphesiz biz onu kurutup giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Adem Uğur Meali:

Gökten uygun bir ölçüde yağmur indirip onu arzda durdurduk. Bizim onu gidermeye de elbet gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Ahmet Hulusi Meali:

Semadan belli bir ölçü ile su inzal ettik de onu arzda durdurduk (arza - bedene onunla hayat verdik)... Doğrusu onu gidermeye de elbette Kaadirleriz.

(Müminun 18)

Ahmet Tekin Meali:

Gökten bir hesap, bir plan dâhilinde, ölçülü, düzenli bir şekilde biz su indirdik. Onu arza, toprağa biz yerleştirdik. Bizim onu gidermeye, yok etmeye de elbet gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Ahmet Varol Meali

Gökten belli ölçüyle su indirip onu yere yerleştirdik. Şüphesiz biz onu giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Ali Bulaç Meali:

Biz gökten belli bir miktarda su indirdik ve onu yeryüzünde yerleştirdik; şüphesiz biz onu (kurutup) giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Gökten de bir ölçü dairesinde bir yağmur indirdik de, onu yerde iskân ettik (ırmak, göl, kuyu ve menba haline getirdik). Şüphe yok ki biz, o suyu yok etmeye de kadiriz.

(Müminun 18)

Ali Rıza Sefa Meali:

Gökten bir ölçüye göre su indirerek yeryüzünde tuttuk. Kuşkusuz, Bizim, onu geri alacak gücümüz de vardır.

(Müminun 18)

Ali Ünal Meali:

Gök tarafından da tesbit buyurduğumuz bir ölçüye göre bir tür su indirdik ve onu yerde depo ettik. Şurası unutulmamalıdır ki, o suyu giderip yok etmeye de mutlaka gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve gökten belli bir miktar ile bir su indirdik. Onu yerde durdurduk. Ve şüphesiz onu gidermeye gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Gökten uygun bir ölçüde yağmur indirip onu yeryüzünde durdurduk. Bizim onu gidermeye de elbet gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Bekir Sadak Meali:

Gokten suyu olculu indirdik de, onu yerde durdurduk. suphesiz onu gidermeye de Kadiriz.

(Müminun 18)

Besim Atalay Meali:

Gökten ölçü ile suyu indirdik, yeryüzünde durdurduk, gücümüz yetişir onu gidermeye de

(Müminun 18)

Celal Yıldırım Meali:

Gökten de belli ölçü ve oranda su indirdik de onu yeryüzünde eyleştirdik. Gerçekten bizim onu (bulunduğu yerden) gidermeye gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Biz, gökten belli bir ölçüde su indirdik de (faydalanmanız için) onu yeryüzünde tuttuk. Bizim onu tamamen gidermeye de elbette gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Gökten suyu ölçülü indirdik de, onu yerde durdurduk. Şüphesiz onu gidermeye de kadiriz.

(Müminun 18)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Biz, gökten belli bir ölçüde su indirdik de (faydalanmanız için) onu yeryüzünde tuttuk. Bizim onu tamamen gidermeye de muhakkak gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Diyanet Vakfı Meali:

Gökten uygun bir ölçüde yağmur indirip onu arzda durdurduk. Bizim onu gidermeye de elbet gücümüz yeter.  *

(Müminun 18)

Edip Yüksel Meali:

Gökten belli bir oranda su indirdik ve onu toprakta depoladık. Kuşkusuz onu gidermeye de gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ve Semadan bir kader ile bir su indirdik de onu yerde iskan eyledik, halbuki biz onu giderivermeğe de şübhesiz kadiriz

(Müminun 18)

Elmalılı Yeni Meali:

Gökten bir ölçü ile bir su indirdik ve onun yerde durmasını sağladık. Oysa Biz, onu giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Erhan Aktaş Meali:

Gökten kararınca su indirdik. Ve onu yeryüzünde yerleştirdik.[1] Kuşkusuz Biz, onu gidermeye de gücü yetenleriz.

1)Denizler, göller, nehirler…

(Müminun 18)

Gültekin Onan Meali:

Biz gökten belli bir miktarda su indirdik ve onu yeryüzünde yerleştirdik; şüphesiz biz onu (kurutup) giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve Biz gökten bir ölçüde su indirdik de onu yeryüzünde durgunlaştırdık. Ve şüphesiz Biz, onu gidermeye de kesinlikle güç yetirenleriz.

(Müminun 18)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Gökten belirli miktarda su indirdik ve o suyu yeryüzüne yerleştirdik. Şüphesiz ki biz, onu götürmeye de kâdiriz.

(Müminun 18)

Harun Yıldırım Meali:

Gökten uygun bir ölçüde yağmur indirip onu arzda durdurduk. Bizim onu gidermeye de elbet gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Hasan Basri Çantay:

Gökden de yetecek kadar su indirdik de onu yerde iskan etdik. Hiç şübhesiz ki biz onu gidermiye de kaadiriz.

(Müminun 18)

Hayrat Neşriyat Meali:

Gökten belli bir mikdar ile su indirdik, sonra onu yerde durdurduk. Şübhesiz ki biz, onu gidermeye de elbette gücü yetenleriz.

(Müminun 18)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Gökten, bir kaderle [ölçüyle] bir su indirdik, ardından onu yerin içine yerleştirdik. Gerçekten biz, onu mutlaka gidermeye imkanı olanlarız.

(Müminun 18)

Hüseyin Atay Meali:

Gökten suyu ölçüyle indirdik de, onu yerde durdurduk. Doğrusu, onu gidermeye de gücümüz yeter.

(Müminun 18)

İbni Kesir Meali:

Gökten belli bir miktarda su indirdik ve onu yerde durdurduk. Şüphesiz Biz; onu gidermeye de kadiriz.

(Müminun 18)

İlyas Yorulmaz Meali:

Biz gökten bir ölçü ile su indirdik. Sonra o suyu yeryüzünde tuttuk (yerleştirdik). O suyu yer yüzünden (dilediğimiz zaman) alıp yok etmeye her zaman gücümüz yeter.

(Müminun 18)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve Biz, semadan takdir edilmiş miktarda su indirdik. Böylece onu(nla) yeryüzünde (göller, nehirler, denizler) oluşturduk. Ve muhakkak ki Biz, onu elbette (buharlaştırarak) gidermeye kaadiriz.

(Müminun 18)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Gökten yetecek kadar su indirdik de yeryüzüne yerleştirdik. İşte Bizim gücümüz o suyu gidermiye de yeticidir.

(Müminun 18)

Kadri Çelik Meali:

Biz gökten belli bir miktarda su indirdik ve onu yeryüzünde durdurduk; şüphesiz biz onu (kurutup) giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Mahmut Kısa Meali:

Ayrıca, takdir ettiğimiz bir ölçüye göre gökten yağmur yağdırdık ve onun, yeryüzündeki göl, akarsu, yeraltı suları gibi doğal depolarda birikmesini sağladık. Ve hiç kuşkusuz Biz, bütün su kaynaklarını kurutup giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nitekim gökten belli bir ölçü su indirdik ve onu yeryüzünde durdurmuşuzdur. Muhakkak ki Bizim, onu gidermeye elbette gücümüz yeter de artar.

(Müminun 18)

Mehmet Türk Meali:

Biz, gökten suyu belirli bir ölçüye1 göre indirdik ve onun yerde durmasını sağladık.2 Şüphesiz Biz, onu giderme gücüne de sahibiz.*

(Müminun 18)

Muhammed Celal Şems Meali:

Biz, suyu gökten bir ölçüye göre indirdik, sonra (da) onu yeryüzüne yerleştirdik. Şüphesiz onu ortadan kaldırmaya gücü yeten (de,) şüphesiz Biziz.

(Müminun 18)

Muhammed Esed Meali:

Ve Biz suyu gökten (belirlediğimiz) bir ölçüye göre indiriyor, sonra da onu yeryüzünde tutuyoruz; ama, hiç şüphesiz, bu (nimeti) geri almaya da kadiriz!

(Müminun 18)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Biz, gökten belli bir ölçüye göre su indirdik ve onu yeryüzünde tuttuk. Bizim onu gidermeye de elbette gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Mustafa Çavdar Meali:

Bu çerçevede gökten suyu belli bir kadere/ölçüye göre indirir de onu toprağa emdiririz. İyi bilin ki onu giderip toprağı kupkuru yapmaya da elbette gücümüz yeter.

Bknz: (43/11) - (27/60) - (13/4)

(Müminun 18)

Mustafa Çevik Meali:

17-20 Biz, sizin üzerinizde yedi kat gökleri ve orada yörüngesinde akıp gidenleri yarattık. Onlar içinde mükemmel bir nizam kurup yasalar yaptık, hiçbirini sebepsiz ve boş yere yaratmadık. Gökten suyu belirlediğimiz bir ölçüye ve yasaya bağlı olarak indiriyor, toprağa emdiriyoruz, bir kısmını da yerin üstünde tutuyoruz. Şunu iyi bilin ki, Biz indirdiğimiz suyu geri almaya da kadiriz. Bu indirdiğimiz yağmurla hurma bahçeleri, üzüm bağları ve yiyerek faydalandığınız daha birçok bitkiyi de yetiştiririz, yine o yağmurla Sina Dağı’nda ve çevresinde çokça yetişen, ürününden hem yağ çıkardığınız hem de yiyenlere katık olan zeytinin ağacını da yetiştiriyoruz.

(Müminun 18)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Ve gökten suyu bir yasaya bağlı olarak Biz indirtmekteyiz; ve yeryüzünde onu tutmaktayız; şu da var ki Biz, onu gidermeye elbette kadiriz.

(Müminun 18)

Osman Okur Meali:

Biz, gökten belli bir ölçüde su indirdik de (faydalanmanız için) onu yeryüzünde tuttuk. Bizim onu tamamen gidermeye de elbette gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve gökten kâfi miktar su indirdik, sonra onu yerde yerleştirdik. Şüphe yok ki, Biz onu gidermek üzerine de elbette kâdiriz.

(Müminun 18)

Ömer Öngüt Meali:

Biz gökten, belli ölçü ve miktarda su indirdik ve onu yerin içine yerleştirdik. Şüphe yok ki bizim onu gidermeye de gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Ömer Sevinçgül Meali:

Gökten belli bir ölçüyle su indiriyor, sonra da yerde tutuyoruz. Şüphesiz, onu yok etmeye de kadiriz!

(Müminun 18)

Sadık Türkmen Meali:

GÖKYÜZÜNDEN bir ölçüyle su indirdik de, onu yeryüzünde durdurduk/biriktirdik/kaynak yaptık. Şüphesiz Biz onu gidermeye de güç yetirenleriz.

(Müminun 18)

Seyyid Kutub Meali:

Biz gökten belirli miktarda su yağdırarak onu yerin yüzeyinde durdurduk. Hiç şüphesiz onu geri götürmeye de gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Suat Yıldırım Meali:

Biz gökten belirlediğimiz bir ölçüye göre su indirir ve onu yerde dinlendiririz. Ama dilersek onu yerden gidermeye de kadiriz.

(Müminun 18)

Süleyman Ateş Meali:

Gökten belli ölçü ve miktarda su indirip onu yerde durdurduk. Biz onu (indirmeğe kadir olduğumuz gibi) gidermeğe de kadiriz.

(Müminun 18)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Gökten belli ölçüde su indirdik ve yerin içine yerleştirdik. O suyu yürütmenin ölçüsünü de koyduk.

(Müminun 18)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Gökten belli bir ölçüde su indirip, yeryüzünde tutuyoruz. Ama Bizim onu yok etmeye de gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Şaban Piriş Meali:

Gökten belli bir ölçüye göre su indirdik. Onu yeryüzünde tuttuk. Onu gidermeye de elbette gücümüz yeter.

(Müminun 18)

Talat Koçyiğit Meali:

Gökten kâfi miktarda bir su indirdik ve onu yerde tuttuk. Biz onu gidermeye de elbet kaadiriz.

(Müminun 18)

Tefhimul Kuran Meali:

Biz gökten belli bir miktarda su indirdik ve onu yeryüzünde yerleştirdik; şüphesiz biz onu (kurutup) giderme gücüne de sahibiz.

(Müminun 18)

Ümit Şimşek Meali:

Biz gökten bir ölçü ile su indirdik ve onu yeryüzünde yerleştirdik. Onu gidermeye de Bizim gücümüz elbette yeter.(11)*

(Müminun 18)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Gökten bir kaderle/belli ölçüde bir su indirdik de onu yeryüzünde durdurduk. Elbette ki biz, onu gidermeye de gücü yetenleriz!

(Müminun 18)