26. Şuara Suresi / 147.ayet

Bağlarda bahçelerde, pınar başlarında.

Bknz: (26/148)(27/45)»(27/53)

Mustafa Çavdar Meali

Şuara 147 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Bağlarda, kaynaklarda.

(Şuara 147)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

"Bahçelerin, pınarların içinde(ki bu gaflet ortamında), "

(Şuara 147)

Abdullah Parlıyan Meali:

Bu bahçeler içinde ve pınarlar başında,

(Şuara 147)

Adem Uğur Meali:

Böyle bahçelerde, çeşme başlarında?

(Şuara 147)

Ahmet Hulusi Meali:

"Cennetler (bahçeler) ve pınarlar içinde... "

(Şuara 147)

Ahmet Tekin Meali:

“Bahçelerin pınarların, akarsuların arasında mı bırakılacaksınız?”

(Şuara 147)

Ahmet Varol Meali

Bahçelerin ve pınarların arasında.

(Şuara 147)

Ali Bulaç Meali:

"Bahçelerin, pınarların içinde,"

(Şuara 147)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Bağların ve pınarların içinde,

(Şuara 147)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Bahçelerde ve pınarlarda!"

(Şuara 147)

Ali Ünal Meali:

“Bağlar ve bahçeler içinde, su kaynaklarının başlarında.

(Şuara 147)

Bahaeddin Sağlam Meali:

146, 147, 148. Siz burada, bağlar ve bostanlar, ekinler, meyveleri ermiş hurmalıklar arasında güven içinde bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?

(Şuara 147)

Bayraktar Bayraklı Meali:

"Bahçelerin ve pınarların içerisinde."

(Şuara 147)

Bekir Sadak Meali:

(142-152) Kardesleri Salih onlara: «Allah'a karsi gelmekten sakinmaz misiniz? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artik Allah'tan sakinin ve bana itaat edin. Ben buna karsi sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pinar baslarinda, ekinler, salkimlari sarkmis hurmaliklar arasinda guven icinde birakilir misiniz? Daglarda ustalikla evler oyar misiniz? Artik Allah'tan sakinin, bana itaat edin. Yeryuzunu islah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin» dedi.

(Şuara 147)

Besim Atalay Meali:

Bağlarda, pınarlarda

(Şuara 147)

Celal Yıldırım Meali:

(146-147-148) Şu bulunduğunuz yerde ; bağlar ve bahçelerde ; pınarlar başında, ekinler içinde, gönül çekici salkım hurmalıklarda güven içinde kendi halinize bırakılacak mısınız?

(Şuara 147)

Cemal Külünkoğlu Meali:

146,147,148. “Siz burada, bahçelerin, pınarların içinde, ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde kendi halinize bırakılacağınızı mı sanıyorsunuz?

(Şuara 147)

Diyanet İşleri Eski Meali:

142,143,144,145,146,147,148,149,150,151,152. Kardeşleri Salih onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahçelerde, pınar başlarında, ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında güven içinde bırakılır mısınız? Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryüzünü ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi.

(Şuara 147)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(146-148) "Siz buradaki bahçelerde, pınar başlarında, ekinlerde, meyveleri olgunlaşmış hurmalıklarda güven içinde bırakılacak mısınız?"

(Şuara 147)

Diyanet Vakfı Meali:

146, 147, 148. Siz burada, bahçelerin, pınarların içinde; ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız (sanırsınız)?

(Şuara 147)

Edip Yüksel Meali:

'Bahçeler, pınarlar, '

(Şuara 147)

Elmalılı Orjinal Meali:

O Cennetler, pınarlar

(Şuara 147)

Elmalılı Yeni Meali:

cennetler, pınarlar,

(Şuara 147)

Erhan Aktaş Meali:

"Cennetlerde[1] ve çeşme başlarında."

1)Bahçelerde.

(Şuara 147)

Gültekin Onan Meali:

"Bahçelerin, pınarların içinde."

(Şuara 147)

Hakkı Yılmaz Meali:

(142-152) Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz, dağlardan ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin ve benim dediklerimi yapın. Ve yeryüzünde bozgunculuk yapıp ıslah etmeyen o aşırı giden kimselerin emrine uymayın.”

(Şuara 147)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“Bahçeler ve pınarlar arasında.”

(Şuara 147)

Harun Yıldırım Meali:

"Böyle bahçelerde, çeşme başlarında ?"

(Şuara 147)

Hasan Basri Çantay:

"Bağların, pınarların içinde",

(Şuara 147)

Hayrat Neşriyat Meali:

146,147,148. “(Siz) burada (her belâdan) emîn kimseler olarak bahçeler, pınarlar, ekinler ve tomurcukları olgunlaşan hurmalıklar içinde bırakılacak mısınız (sandınız)?”

(Şuara 147)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(146-148) "Burada emin [güvende] olarak bırakılacak mısınız? Cennetlerde [bahçelerde], gözlerde [pınarlarda], ekinlerde ve tomurcuğu yumuşak hurmalarda..."

(Şuara 147)

Hüseyin Atay Meali:

142-152 Hani, kardeşleri Salih onlara: "Saygılı olmaz mısınız? Doğrusu, ben size güvenilir bir elçiyim; artık Allah'a saygılı olun ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum, benim ücretim, ancak âlemlerin eğitenine aittir. Dağlarda ustaca neşeli olarak evler yontarken, bahçelerde, pınar başlarında, ekinler ve salkımları sarkmış hurmalıklar arasında, tam bu esnada güven içinde bırakılır mısınız? Artık Allah'a saygılı olun ve bana itaat edin. Yeryüzünü düzeltmeyen, bozgunculuk yapan savurganların emirlerine itaat etmeyin" dedi.

(Şuara 147)

İbni Kesir Meali:

Bahçelerde, çeşmelerde.

(Şuara 147)

İlyas Yorulmaz Meali:

“Bahçeler ve su başlarında.”

(Şuara 147)

İskender Ali Mihr Meali:

Bahçelerde ve pınarlarda…

(Şuara 147)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

bahçeler içinde, pınarların başında,

(Şuara 147)

Kadri Çelik Meali:

“Bahçelerin, pınarların içinde (öyle mi)?”

(Şuara 147)

Mahmut Kısa Meali:

“Yani, şu taptaze meyvelerle dolu bağlar, bahçeler arasında vekaynağından tatlı sular fışkıran pınar başlarında.”

(Şuara 147)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(146-147) -Rahat güvende mi olacaksınız buralarda? Bahçelerde, pınarların başlarında sizler?

(Şuara 147)

Mehmet Türk Meali:

“(Yani) bahçelerde ve pınarlarda,”

(Şuara 147)

Muhammed Celal Şems Meali:

(146-148) “Siz buradaki (nimetlerin, yani) bahçeler, pınarlar, (güzel) ekinler, (meyvelerinin ağırlığından) salkımları aşağı sarkmış hurma ağaçları arasında, güven içinde mi bırakılacaksınız?”

(Şuara 147)

Muhammed Esed Meali:

Bu bahçeler içre ve bu pınar başlarında;

(Şuara 147)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"Bahçelerin ve pınarların içinde."

(Şuara 147)

Mustafa Çavdar Meali:

Bağlarda bahçelerde, pınar başlarında.

Bknz: (26/148) - (27/45)»(27/53)

(Şuara 147)

Mustafa Çevik Meali:

144-152 Salih sonra da sözlerine şöyle devam etti: “Allah’ın yaratıp lütfettiği bağlar, bahçeler, pınarlar, salkım salkım hurmalıklar, ekinler arasında ve dağlarda kayaları yontarak yaptığınız malikânelerinizde şımarıklık içinde yaşayıp da, Allah’ın nankörlüğünüzün cezasını vermeyeceğini mi sanıyorsunuz? Ey kavmim! Bir an önce bu nankörlük, şımarıklık ve azgınlıktan vazgeçip, Allah’a karşı sorumlu davranmak üzere beni izleyin. Allah’ın davetine sırtını dönüp, başkaldıran önderlerinizin peşinden gitmeyin. Böyleleri yeryüzünde fesat çıkarmaktan başka bir şey yapmazlar.”

(Şuara 147)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Envai çeşit bahçeler içinde ve pınar başlarında...

(Şuara 147)

Osman Okur Meali:

(142-152) Kardeşleri Salih onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Burada bahçelerde, pınar başlarında, ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında güven içinde bırakılır mısınız? Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryüzünü ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi.

(Şuara 147)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

«Bağlarda ve ırmaklarda?»

(Şuara 147)

Ömer Öngüt Meali:

“Bahçelerde, pınar başlarında. ”

(Şuara 147)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Bahçelerde, pınarlarda.

(Şuara 147)

Sadık Türkmen Meali:

Bahçelerde, çeşmelerde,

(Şuara 147)

Seyyid Kutub Meali:

Bahçeler ve pınarlar arasında

(Şuara 147)

Suat Yıldırım Meali:

(147-148) Bağlarda, bahçelerde, pınarların başında, ekinler, bostanlar, dalları kırılacak derecede yüklü salkımları sarkan hurmalıklar içinde devamlı kalacağınızı mı sanıyorsunuz?

(Şuara 147)

Süleyman Ateş Meali:

"Böyle bahçelerde, çeşme başlarında?"

(Şuara 147)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bahçeler içinde, pınarların başında,

(Şuara 147)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(146-149) "Yoksa bu bahçelerde, pınar başlarında, ekinler ve lezzetli hurmalar arasında güven içinde sürekli yaşayabileceğinizi; kayalık dağları ustaca yontup evler yapabileceğinizi mi sanıyorsunuz."

(Şuara 147)

Şaban Piriş Meali:

Bahçelerde, pınarlarda...

(Şuara 147)

Talat Koçyiğit Meali:

"Hem de bahçeler ve pınarlar içinde."

(Şuara 147)

Tefhimul Kuran Meali:

«Bahçelerin, pınarların içinde.»

(Şuara 147)

Ümit Şimşek Meali:

“Bahçelerin, pınarların içinde,

(Şuara 147)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Bahçelerde, pınarlarda."

(Şuara 147)