37. Saffat Suresi / 142.ayet

O kendisini kınayıp dururken bir balık onu yutuverdi.

Bknz: (37/139)»(37/147)(54/48)»(54/50)

Mustafa Çavdar Meali

Saffat 142 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Kınanmış bir haldeydi ki onu balık yutuvermişti.

(Saffat 142)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Derken onu balık yutmuştu, (zaten) o (görev yerini izinsiz terk etme hatasından dolayı) kınanmıştı (diye böyle bir sıkıntıya uğramıştı.)

(Saffat 142)

Abdullah Parlıyan Meali:

Sonra O'nu denize atmışlar, Rabbinden izinsiz olarak kavminden ayrıldığı için, kendi kendisini kınar olduğu halde, büyük bir balık tarafından yutulmuştu.

(Saffat 142)

Adem Uğur Meali:

Yunus kendini kınayıp dururken onu bir balık yuttu.

(Saffat 142)

Ahmet Hulusi Meali:

(Yunus) levmedici olduğu halde balık Onu yuttu (pişmanlık duygusuyla karışık bir halde, balık = dünya yaşamı onu yuttu);

(Saffat 142)

Ahmet Tekin Meali:

Onu balina yuttu. Yunus kendini kınayıp duruyordu.

(Saffat 142)

Ahmet Varol Meali

Bunun üzerine kınanmış halde (denize atıldı ve) balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Ali Bulaç Meali:

Derken onu balık yutmuştu, oysa o kınanmıştı.

(Saffat 142)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Kavminden kaçmış olduğundan ötürü) nefsini kınamış bir halde iken, hemen balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Ali Rıza Sefa Meali:

Balık, Onu hemen yuttu. Çünkü O, kınanmış birisiydi.[380]

380)"Kınanmış" olarak yazdığımız "Mulimun" sözcüğü, kimi Kur'an çevirilerinde, "Kendisini kınayan" veya "Yenilgiye uğramış" veya "Yaptığından pişman olmuş" biçiminde çevrilmiştir.

(Saffat 142)

Ali Ünal Meali:

(O’nu denize bıraktılar ve) o büyük balık kendisini yutuverdi; bu arada Yunus, pişmanlık içinde kendisini sorguluyordu.

(Saffat 142)

Bahaeddin Sağlam Meali:

O kendi kendini kınarken, balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Balık onu yuttu. O kınanmayı hak etmişti.

(Saffat 142)

Bekir Sadak Meali:

Kendini kinarken onu bir balik yutmustu.

(Saffat 142)

Besim Atalay Meali:

Kendince yerinirken, bir balık yuttu onu!

(Saffat 142)

Celal Yıldırım Meali:

Yûnus kendi kendini kınarken büyük bir balık onu yutuvermişti.

(Saffat 142)

Cemal Külünkoğlu Meali:

140,141,142. Hani o kaçıp yüklü gemiye binmişti de gemidekilerle kur'a çekmişti ve kaybedenlerden olmuştu. (O, sahibinden izinsiz kaçan benim diyerek) kınanmış bir halde (kendisini denize atmış) iken balık onu hemen yutmuştu.

(Saffat 142)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Kendini kınarken onu bir balık yutmuştu.

(Saffat 142)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Böylece, Yunus kendini kınayıp dururken balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Diyanet Vakfı Meali:

Yunus kendini kınayıp dururken onu bir balık yuttu.

(Saffat 142)

Edip Yüksel Meali:

Balık onu yuttu, bundan o sorumluydu.

(Saffat 142)

Elmalılı Orjinal Meali:

Derken kendisi balık yuttu melamette idi

(Saffat 142)

Elmalılı Yeni Meali:

Derken (denize atıldı ve) kendisini balık yuttu. Pişmandı.

(Saffat 142)

Erhan Aktaş Meali:

O kendisini suçlayıp dururken, hut[1] onu yuttu.

1)Balık.

(Saffat 142)

Gültekin Onan Meali:

Derken onu balık yutmuştu, oysa o kınanmıştı.

(Saffat 142)

Hakkı Yılmaz Meali:

Sonra o'nu “açgözlülük-bunalım” yutmuştu. O ise pişman olmuştu.

(Saffat 142)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kendini kınayan (bir ruh hâlindeyken), balık onu yutuvermişti.

(Saffat 142)

Harun Yıldırım Meali:

Yunus kendini kınayıp dururken onu bir balık yuttu.

(Saffat 142)

Hasan Basri Çantay:

O, kınanmış bir halde iken kendisini hemen balık yutmuşdu.

(Saffat 142)

Hayrat Neşriyat Meali:

Derken o (kendi kendini) kınayan bir kimse olduğu hâlde balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Ardından, (kendini) kınayıcı¹ bir haldeyken büyük balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Hüseyin Atay Meali:

139-142 Ve doğrusu, Yunus da peygamberlerdendir. Hani, dolu bir gemiye kaçmıştı. Gemide olanlarla karşılıklı kura çekmişti de yenilenlerden olmuştu. O kınanacak bir iş yapmıştı da balina onu ağızlamıştı.

(Saffat 142)

İbni Kesir Meali:

Yenilgiye uğramışken, bir balık yutmuştu onu.

(Saffat 142)

İlyas Yorulmaz Meali:

Yunus kınanmış olarak balığa yem olacaktı.

(Saffat 142)

İskender Ali Mihr Meali:

Onu (Yunus A.S’ı) hemen bir balık yuttu. O, levmedilen biriydi (kendi kendini kınıyordu).

(Saffat 142)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Kendini kınayıp dururken onu bir balık yutuvermişti.

(Saffat 142)

Kadri Çelik Meali:

Kendini kınayıcı iken, onu bir balık yutmuştu.

(Saffat 142)

Mahmut Kısa Meali:

Böylece Yunus denize atıldı; dev dalgalarla boğuşurken, aniden büyük bir balık onu yutuverdi, o ise, işlediği günahın acısıyla kendini kınayıp duruyordu.

(Saffat 142)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(142-143) Sakince kendini kınarken onu bir balık yuttu, Rabbini tesbih edenlerden olmasaydı eğer

(Saffat 142)

Mehmet Türk Meali:

(Yûnus) kendisini kınayıp dururken onu bir balık yuttu.

(Saffat 142)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Yunus,) kendini suçlarken, bir balık onu yutuverdi.

(Saffat 142)

Muhammed Esed Meali:

(sonra o'nu denize atmışlar ve) denizde büyük balık tarafından yutulmuştu, çünkü kınananlardan biriydi.

(Saffat 142)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Derken kendisini kınayıp dururken, onu balık yutmuştu.

(Saffat 142)

Mustafa Çavdar Meali:

O kendisini kınayıp dururken bir balık onu yutuverdi.

Bknz: (37/139)»(37/147) - (54/48)»(54/50)

(Saffat 142)

Mustafa Çevik Meali:

139-144 Yunus da kendi kavmine gönderdiğimiz bir peygamberdi. Davetinden yüz çeviren kavminden umudunu kesip, kaçak bir köle gibi bir gemiye binip kaçmıştı. Gemi fırtınaya yakalanınca içeride uğursuz birinin olduğuna inananlar, denize atılmak üzere yolcular arasında kura çektiklerinde Yunus çıktı. Bunun üzerine onu denize attılar. O da Allah’ın verdiği görevi bırakıp kaçmanın pişmanlığı içinde çırpınırken, bir balık tarafından yutuluverdi. Şayet o, Allah’a yürekten bağlı ve O’nun yüceliğini aklından çıkarmayan ve insanları Rablerine çağırma gayretinde olan birisi olmasaydı, balığın karnı ona mezar olacak ve Kıyamet’e kadar da orada kalacaktı.

(Saffat 142)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Derken o derin bir pişmanlıkla kıvranır haldeyken iri balık tarafından yakalanmıştı.

(Saffat 142)

Osman Okur Meali:

(140-142) Hani o kaçıp yüklü gemiye binmişti de gemidekilerle kura çekmişti ve kaybedenlerden olmuştu. (O, sahibinden izinsiz kaçan benim diyerek) kınanmış bir halde (kendisini denize atmış) iken balık onu hemen yutmuştu.

(Saffat 142)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Artık o melâmet eder (nef- sini kınar) bir halde iken O'nu balık yutuverdi.

(Saffat 142)

Ömer Öngüt Meali:

Yunus kendini kınayıp dururken onu bir balık yuttu.

(Saffat 142)

Ömer Sevinçgül Meali:

‘Onu denize attılar.’ O kendini kınayadursun, bir balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Sadık Türkmen Meali:

Kendi kendisini kınarken, onu balina yuttu.

(Saffat 142)

Seyyid Kutub Meali:

Yunus kendini kınarken, balık onu yutmuştu.

(Saffat 142)

Suat Yıldırım Meali:

O yaptığından ötürü pişman bir vaziyette iken balık onu yutuverdi.

(Saffat 142)

Süleyman Ateş Meali:

(Yunus, Rabbinden izinsiz olarak kavminden ayrıldığı için) Kendi kendisini kınarken (denize attılar) balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Kendini suçladığı bir sırada onu o balık yutuvermişti.

(Saffat 142)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(141-142) Kur'a çekilmiş ve o kur'ada kaybetmişti. Acınacak bir haldeyken onu bir balık yutmuştu.

(Saffat 142)

Şaban Piriş Meali:

O, kınanmış iken bir balık onu yuttu.

(Saffat 142)

Talat Koçyiğit Meali:

Kınanacak bir iş yapmış olduğu halde (kendisini denize atmış), bir balık da onu yutmuştu.

(Saffat 142)

Tefhimul Kuran Meali:

Derken onu balık yutmuştu, oysa kendisi (kendini) kınanmış (sayanlardan)dı.

(Saffat 142)

Ümit Şimşek Meali:

Sonra, kendisini kınayıp dururken, onu balık yuttu.

(Saffat 142)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Derken, kendisini balık yutmuştu. O kendi kendini kınayıp duruyordu.

(Saffat 142)