74. Müdessir Suresi / 47.ayet
- « Müdessir 46
- Müdessir 47
- Müdessir 48 »
Müdessir 47 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
"Sonunda yakîn (kesin bir gerçek olan ölüm) gelip bize çattı (ecel bizi gafil yakaladı) ."
(Müdessir 47)Ahmet Tekin Meali:
“Kesin iman edilecek hakikatlerle yüz yüze gelme vaktine kadar yalanlıyorduk.”
(Müdessir 47)Bayraktar Bayraklı Meali:
- Onlar da şöyle cevap vereceklerdir: "İnanıp kulluk edenlerden değildik. Yoksulları doyurmuyorduk. Batıla dalanlarla birlikte dalardık. Ceza gününü yalanlardık. Sonunda ölüm bize geldi çattı."
(Müdessir 47)Cemal Külünkoğlu Meali:
46,47. “(Ölüm ile) her şey açık seçik ortaya çıkıncaya kadar hesap gününü de yalan sayardık.”
(Müdessir 47)Hakkı Yılmaz Meali:
46-47 Ve de biz, tartışılmaz ve karşı çıkılmaz olan ölüm, kıyâmet bize gelene kadar Din Günü'nü yalanlıyorduk” dediler.
(Müdessir 47)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
“Yakin (ölüm) bize gelene kadar (böyle devam etti).”
(Müdessir 47)Hubeyb Öndeş Meali: /
(43-47) [suçlular] "Hiç namaz kılanlardan¹ (musallin) olmadık. Yoksullara hiç yedirmezdik. (Boşa) dalanlarla beraber (boşa) dalardık. Bize yakın-kesin olarak gelinceye kadar, dinin gününü yalanlıyorduk." dediler.
(Müdessir 47)Mahmut Kısa Meali:
“İşte böyle, hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayıp giderken, nihâyet ölüm denen gerçek, hiç beklemediğimiz bir anda aniden karşımıza çıkıverdi!”
(Müdessir 47)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Eğlence işimiz olurdu. Ta ki ölüm gerçeği gelip çattı bize, artık biz naçar.
(Müdessir 47)Mehmet Türk Meali:
45,46,47. (Bir de): “Ölüm bize gelinceye kadar, (bâtıla) dalanlarla beraber (kendimizden geçer) biz de dalar giderdik, din gününü de yalanlardık.” derler.
(Müdessir 47)Mustafa Çavdar Meali:
– Ta ki ölüm kapımızı çalıncaya kadar.Bknz: (6/26)»(6/28) - (23/99)»(23/108)
(Müdessir 47)Mustafa Çevik Meali:
40-47 İman edip sorumluluklarını yerine getirenler, cennet nimetleri ile yaşarken, cehennem azabı içinde kıvrananlara soracaklar: “Sizi bu kavurucu ateşe sokan nedir?” Onlar da şöyle cevap verecekler: “Dünya hayatında batıla dalanlarla birlikte biz de dalardık, yoksulu doyurmaz, namaz kılmaz ve Hesap Günü ile karşılaşacağımıza inanmazdık. Sonunda ölüm gelip çattı ve bu gerçekle yüz yüze geldik.”
(Müdessir 47)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
(43-47) Onlar da: "Biz ne Allah'a kulluk ederdik, ne de yoksulların derdiyle ilgilenirdik. Sürekli günah işleyenlerle beraber günah işlerdik. Hesap Günü'nü yalanlardık. Ama ölüm ile hakikat ortaya çıktı" diyecekler.
(Müdessir 47)Yaşar Nuri Öztürk Meali
"Nihayet, tartışılmaz ve karşı çıkılmaz bilgi önümüze dikildi."
(Müdessir 47)