Kendilerine “Elinizi savaştan çekin, namazı kılın, zekâtı verin” denilenleri görmedin mi? Oysa onlara savaşmaları emredildiğinde, onlardan bir grup, Allah’tan korkarcasına hatta daha da büyük bir korkuyla düşmanlardan korkuyor ve “Rabbimiz niye bize savaşı emrettin, bu savaşma emrini biraz daha ertelesen olmaz mı?” dediler. De ki: “Dünyanın hazzı geçici ve çok azdır. Ahiret ise sorumlu davrananlar için daha hayırlıdır. Zira en ufak bir haksızlığa dahi uğratılmayacaksınız.”
4. Nisa Suresi / 77.ayet
Nisa 77 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Görmez misin savaştan el çekin ve namaz kılın, zekat verin denenleri? Onlara savaş farz edilince içlerinden bir kısmı, insanlardan, Allah'tan korkar gibi, hatta daha da fazla korkmaya başladılar da ne olurdu, yakın olan ölümümüze dek bu emri geciktirseydin, bize savaşı emretmeseydin dediler. De ki: Dünyanın zevki azdır, ahiretse sakınanlar için daha hayırlıdır ve onlar, hurma çekirdeğinin içindeki incecik kıl kadar bile zulüm görmezler.
(Nisa 77)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
Kendilerine: “(Şimdilik) Elinizi (kıtalden ve kötülüklerden) çekin, namazı (şuurla ve huzurla) ikame edin, zekâtı verin (ve Allah’ın hükmünü bekleyin!) ” denilen kimseleri görmedin mi? Oysa ardından (Hakk ve adalet düzeni kurulsun diye) savaş(mak) üzerlerine yazıldığında (cihadla ve milli savunmayla sorumlu tutulduklarında) onlardan bir grup, Allah'tan korkar gibi hatta daha da şiddetli bir korkuyla insanlardan (düşmanlardan) korkuya kapılıp, “Rabbimiz ne diye savaşı üzerimize farz kıldın, bizi yakın bir zamana ertelemeli değil miydin?” diye (itiraz etmektedir) . De ki: “Dünyanın metâ’ı azdır, ahiret ise müttakiler için daha hayırlıdır ve siz 'bir hurma çekirdeğindeki incecik bir iplik kadar' bile haksızlığa uğratılmayacaksınız.” (Öyleyse bu dünya tutkunuz ve zalim odaklardan korkunuz nedendir?)
(Nisa 77)Abdullah Parlıyan Meali:
Kendilerine ellerinizi savaştan çekin, namazlarınıza dikkatli ve devamlı olun, zekatı yani arındırıcı mali yükümlülüğünüzü yerine getirin, denilenlerden haberdar değil misin? Ama onlara Allah yolunda savaşmaları emredilir emredilmez, bazısı Allah'tan korkması gerektiği gibi, hatta daha da büyük bir korkuyla insanlardan korkmaya başlar ve “Ey Rabbimiz! Neden bize savaşmayı emrettin, keşke bize biraz mühlet verseydin” derler. De ki: “Bu dünyanın keyfi ve rahatlığı çok kısadır. Ama ahiret, yolunu Allah ile bulanlar için en hayırlısıdır. Çünkü hiç biriniz kıl kadar haksızlığa uğramayacaksınız.
(Nisa 77)Adem Uğur Meali:
Kendilerine, ellerinizi savaştan çekin, namazı kılın ve zekâtı verin, denilen kimseleri görmedin mi? Sonra onlara savaş farz kılınınca, içlerinden bir gurup hemen Allah'tan korkar gibi, hatta daha fazla bir korku ile insanlardan korkmaya başladılar da "Rabbimiz! Savaşı bize niçin yazdın! Bizi yakın bir süreye kadar ertelesen (daha bir müddet savaşı farz kılmasan) olmaz mıydı?" dediler. Onlara de ki: "Dünya menfaati önemsizdir, Allah'tan korkanlar için ahiret daha hayırlıdır ve size kıl payı kadar haksızlık edilmez."
(Nisa 77)Ahmet Hulusi Meali:
Kendilerine, "(Kötülükten) ellerinizi çekin, salatı (namazı) ikame edin ve zekatı verin" denilenleri görmedin mi? Ne zaman ki üzerlerine savaş yazıldı, bir de ne göresin, onlardan bir kısmı, insanlardan, Allah'tan haşyet edip ürperdikleri gibi, hatta daha şiddetli bir dehşetle korkuyorlar... "Rabbimiz, niçin üzerimize savaşı yazdın; bizi yakın bir sona kadar erteleseydin?" dediler... De ki: "Dünya zevki pek kısadır! Sonsuz gelecek ise korunanlar için daha hayırlıdır... Size kıl kadar zulmedilmez. "
(Nisa 77)Ahmet Tekin Meali:
Kendilerine: "Müşriklerle fiilî çatışmaya girmekten kaçının, savaşı aklınızdan çıkarın, namazı erkanına, şartlarına, vaktine riâyet ederek âşikâre kılın, vicdanınızı, servetinizi, sosyal bünyenizi arındıran, berekete vesile olan zekâtı verin" denilen kimseleri görmüyor musun? Kendilerine savaşmak, yazılı emir halinde farz kılınınca, onlardan bir grup, saygı duyarak Allah'tan korktukları gibi, yahut daha fazla saygıyla karışık bir korku ile içleri titreyerek insanlardan korkuyorlar. "Rabbimiz, savaşı bize niçin yazılı bir emir haline getirdin? Ne olurdu bize azıcık bir müddet daha tanımış olsaydın" dediler. Sen de: "Dünya zevki azdır. Âhiret hayatı ebedî yurt ise, Allah'a sığınıp, emirlerine yapışa-rak, günahlardan arınıp, azaptan korunanlar, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan, takvâ esaslarını benimseyen mü'minler için daha hayırlıdır. Kıl kadar da, haksızlığa uğramayacaksınız" de.
(Nisa 77)Ahmet Varol Meali
Kendilerine: "Elinizi (savaştan) çekin, namazı kılın, zekatı verin" denenleri görmedin mi? Onlara savaş farz kılındığında, içlerinden bir grup Allah'tan korkar gibi hatta daha fazla bir korku ile insanlardan korkmaya başladılar ve: "Ey Rabb'imiz! Bizim üzerimize savaşı niçin farz kıldın? Yakın bir zamana kadar bize mühlet verseydin olmaz mıydı?" dediler. De ki: "Dünyanın geçimliği azdır. Ahiret ise fenalıklardan sakınanlar için daha hayırlıdır ve bir kıl kadar dahi haksızlığa uğratılmazsınız."
(Nisa 77)Ali Bulaç Meali:
Kendilerine; 'Elinizi (savaştan) çekin, namazı kılın, zekatı verin' denenleri görmedin mi? Oysa savaş üzerlerine yazıldığında, onlardan bir grup, insanlardan Allah'tan korkar gibihatta daha da şiddetli bir korkuylakorkuya kapılıyorlar ve: 'Rabbimiz,ne diye savaşı üzerimize yazdın, bizi yakın bir zamana ertelemeli değil miydin?' dediler. De ki: 'Dünyanın metaı azdır, ahiret, ise muttakiler için daha hayırlıdır ve siz 'bir hurma çekirdeğindeki ip-ince bir iplik kadar' bile haksızlığa uğratılmayacaksınız.'
(Nisa 77)Ali Fikri Yavuz Meali:
Kendilerine: “-Ellerinizi savaştan çekin, namazı kılın, zekâtı verin”, denilmiş olanlara bakmaz mısın? Şimdi onların üzerine savaş farz kılınınca, içlerinden bir topluluk, Allah'dan korkar gibi hatta daha şiddetli bir korku ile insanlardan korkuyor. Onlar: “-Ey Rabbimiz, üzerimize şu savaşı neye farz kıldın, ne olurdu bizi yakın bir vakte kadar geri bırakaydın!” dediler. Onlara şöyle de: “- Dünyanın zevki pek azdır. Ahiret ise sakınanlar için muhakkak hayırlıdır; ve kıl kadar haksızlığa uğramazsınız.
(Nisa 77)Ali Rıza Sefa Meali:
"Ellerinizi çekin, namazı dosdoğru kılın ve zekatı verin!" denilenleri görmedin mi? Ama onların üzerine savaş yazılınca, aralarından bir küme, Allah'tan korkar gibi, üstelik daha da çok korktular. Ve "Efendimiz! Neden üzerimize savaşı yazdın; keşke bizi yakın bir zamana erteleseydin?" dediler. De ki: "Dünya geçimliği azdır. Oysa sonsuz yaşam, sorumluluk bilinci taşıyanlar için daha iyidir. Hiçbirinize en küçük bir haksızlık yapılmayacaktır!"
(Nisa 77)Ali Ünal Meali:
Bakmaz mısın, (kendilerine ne zaman savaş izni verileceğini sorup durdukları bir zamanda) “Ellerinizi savaştan (ve benzeri davranışlardan) çekin, namazı bütün şartlarına riayet ederek, vaktinde ve aksatmadan kılmaya ve zekâtınızı hakkıyla eda etmeye bakın!” denilenlere! Nihayet savaşmak üzerlerine farz kılınınca içlerinden bir grup, Allah karşısında duyulması gereken bir ürperme gibi, hattâ daha şiddetli bir ürpermeyle insanlardan korkup titriyor ve “Rabbimiz, şu savaşı üzerimize neden farz kıldın; onu az bir süre daha ertelesen olmaz mıydı?” diyorlar. (Onlara) de ki: “Dünyanın geçimliği pek azdır ve pek kısa bir süre içindir. Âhiret ise, Allah’a olan saygısıyla günahlardan kaçınıp, O’nun emirlerini yerine getirenler için bütünüyle hayırdır; sonra size orada kıl kadar bir haksızlık da yapılmaz.”
(Nisa 77)Bahaeddin Sağlam Meali:
Kendilerine: “Ellerinizi savaştan çekin, namaz kılın, zekât verin” denilenleri görmedin mi? Ne zaman ki savaş onlara farz kılındı, onlardan bir grup, Allah’tan korkar gibi belki daha fazla insanlardan korkmaya başladılar. “Ey Rabbimiz! Neden bize savaşı farz kıldın? Yakın bir zamana kadar erteleseydin, olmaz mıydı?” dediler. Sen de ki: “Dünya yaşamı çok azdır. Ahiret ise, kendini koruyanlar için daha yararlıdır. Ve orada çekirdek kabuğu kadar size haksızlık edilmez.*
(Nisa 77)Bayraktar Bayraklı Meali:
Kendilerine, "Düşmanlıktan ellerinizi çekiniz, namazı kılınız ve zekatı veriniz" denilen kimseleri görmedin mi? Sonra onlara savaş farz kılınınca, içlerinden bir grup hemen Allah'tan korkar gibi, hatta daha fazla bir korkuyla, insanlardan korkmaya başladılar da, "Rabbimiz! Savaşı bize niçin farz kıldın! Bizi yakın bir süreye kadar ertelesen olmaz mıydı?" dediler. Onlara de ki: "Dünya menfaati önemsizdir, Allah'tan korkanlar için ahiret daha hayırlıdır ve size kıl payı kadar haksızlık edilmez."
(Nisa 77)Bekir Sadak Meali:
Kendilerine: «Elinizi savastan cekin, namaz kilin, zekat verin» denenleri gormedin mi? Onlara savas farz kilindiginda, iclerinden bir takimi hemen, insanlardan, Allah'tan korkar gibi, hatta daha cok korkarlar ve «Rabbimiz! Bize savasi nicin farz kildin, bizi yakin bir zamana kadar tehir edemez miydin? derler. De ki: «Dunya gecimligi azdir, ahiret, Allah'a karsi gelmekten sakinan icin hayirlidir, size zerre kadar zulmedilmez".
(Nisa 77)Besim Atalay Meali:
Görmedin mi, onlara: «Elinizi çekiniz, zekât verin, namaz kılın» denilen kimseleri? Sonra da çarpışmak buyurulunca, Allahtan olduğu gibi, ya da daha çok insanlardan korkarak, derler ki: «Ey Tanrımız! Niçin bize çarpışmayı farzettin? Nolurdu, yakın bir güne değin bizi bıraksa idin?», Onlara diyesin ki: «Dünya metaı azdır, sakınan kimseye ahret hayırlıdır, kıl kadar da zulme uğramazsınız»
(Nisa 77)Celal Yıldırım Meali:
Kendilerine, «ellerinizi savaştan çekin ; namazı kılın, zekâtı verin» denilen kimseleri görmedin mi ? Savaş üzerlerine farz kılınınca içlerinden bir topluluk (düşmanları olan) insanlardan, Allah'tan korkar gibi veya daha fazla korkarlar ve : «Ey Rabbimiz ! Neden üzerimize savaşı farz kıldın ? Bizi yakın bir zamana kadar geciktiremez miydin ?» derler. De ki: Dünya geçimliği ne de olsa azdır. Âhiret ise, Allah'tan korkup kötülüklerden sakınanlar için daha hayırlıdır ; hem hurma çekirdeğindeki fitil kadar haksızlığa uğratılmazsınız.
(Nisa 77)Cemal Külünkoğlu Meali:
(Savaş emri gelemeden önce) kendilerine: “Ellerinizi savaştan çekin, namazı kılın, zekâtı verin” denilen kimseleri görmedin mi? Savaş üzerlerine farz kılınınca içlerinden bir topluluk, Allah'ın azabından korkar gibi hatta daha fazla bir korku ile insanlardan korkarlar ve “Ey Rabbimiz! Neden üzerimize savaşı farz kıldın, bizi yakın bir zamana kadar geciktiremez miydin?” derler. (Ey Resulüm! Onlara) De ki: “Bu dünyanın keyfi ve rahatlığı çok kısa ömürlüdür ama ahiret, Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlar için en iyisidir. Siz hurma çekirdeğinin lifi kadar bile haksızlığa uğratılmayacaksınız.” *
(Nisa 77)Diyanet İşleri Eski Meali:
Kendilerine: "Elinizi savaştan çekin, namaz kılın, zekat verin" denenleri görmedin mi? Onlara savaş farz kılındığında, içlerinden bir takımı hemen, insanlardan, Allah'tan korkar gibi, hatta daha çok korkarlar ve "Rabbimiz! Bize savaşı niçin farz kıldın, bizi yakın bir zamana kadar tehir edemez miydin?" derler. De ki: "Dünya geçimliği azdır, ahiret, Allah'a karşı gelmekten sakınan için hayırlıdır, size zerre kadar zulmedilmez".
(Nisa 77)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Daha önce kendilerine, "(savaşmaktan) ellerinizi çekin, namazı kılın, zekatı verin" denilenleri görmedin mi? Üzerlerine savaş yazılınca, hemen içlerinden bir kısmı; insanlardan, Allah'tan korkar gibi, hatta daha çok korkarlar ve "Rabbimiz! Niçin bize savaş yazdın? Bizi yakın bir zamana kadar erteleseydin ya!" derler. De ki: "Dünya geçimliği azdır. Ahiret, Allah'a karşı gelmekten sakınan kimse için daha hayırlıdır. Size kıl kadar haksızlık edilmez."
(Nisa 77)Diyanet Vakfı Meali:
Kendilerine, ellerinizi savaştan çekin, namazı kılın ve zekâtı verin, denilen kimseleri görmedin mi? Sonra onlara savaş farz kılınınca, içlerinden bir gurup hemen Allah'tan korkar gibi, hatta daha fazla bir korku ile insanlardan korkmaya başladılar da «Rabbimiz! Savaşı bize niçin yazdın! Bizi yakın bir süreye kadar ertelesen (daha bir müddet savaşı farz kılmasan) olmaz mıydı?» dediler. Onlara de ki: «Dünya menfaati önemsizdir, Allah'tan korkanlar için ahiret daha hayırlıdır ve size kıl payı kadar haksızlık edilmez.»
(Nisa 77)Edip Yüksel Meali:
Kendilerine, 'Elinizi savaştan çekin, namazı gözetin, zekatı verin,' denilenlere dikkat etmedin mi? Kendilerine savaşmaları emredildiğinde, insanlardan ALLAH'tan korkar gibi, belki daha fazla korkmaya başladılar ve 'Rabbimiz, neden bize savaşı yükledin, bizi yakın bir zamana kadar erteleyemez miydin!,' dediler. De ki, 'Bu dünyanın varlığı azdır, erdemliler için ahiret daha hayırlıdır; en ufak bir haksızlığa uğratılmayacaksınız.'
(Nisa 77)Elmalılı Orjinal Meali:
Bakmaz mısın o: kendilerine ellerinizi çekin ve namaz kılın, zekat verin denilmiş olan kimselere? Şimdi üzerlerine kıtal yazılınca insanlardan Allahdan korkarcasına veya daha bile ziyade korkuyorlar ve şöyle dediler: "Ey bizim rabbımız! Niçin üzerimize bu kıtali yazdın! Nolurdu bizi yakın bir ecele tehir edeydin? De ki: Dünya zevkı ne olsa azdır, Ahıret ise Allahdan korkanlar için sırf hayırdır hem kıl kadar hakkınız yenmez
(Nisa 77)Elmalılı Yeni Meali:
Bakmaz mısın, o kendilerine: "Ellerinizi savaştan çekin, namaz kılın ve zekat verin!" denilen kimselere? Şimdi üzerlerine savaş farz kılınınca bazıları insanlardan Allah'tan korkar gibi veya daha fazla korkmaya başladılar ve: "Ey bizim Rabbimiz, niçin bize bu savaşı farz kıldın? Ne olurdu kısa bir süre daha bize mühlet verseydin!" dediler. De ki: "Dünya zevki ne de olsa azdır; ahiret ise Allah'tan korkanlar için sırf hayırdır. Hem kıl kadar hakkınız da yenmez."
(Nisa 77)Erhan Aktaş Meali:
Kendilerine, ellerinizi çekin[1], salatı ikame edin, zekatı verin[2] denilen kimseleri görmedin mi? Üzerlerine savaş yazılınca, içlerinden bir kısmı Allah'ın haşyeti gibi, hatta daha fazla insanlara haşyet[3] duyarlar. Ve "Ey Rabb'imiz! Neden üzerimize savaş yazdın, bizi yakın bir zamana kadar erteleseydin ya?" dediler. De ki: "Dünya geçimliği önemsizdir. Ahiret, takva sahibi kimseler için daha hayırlıdır.". Ve hurma çekirdeğinin içindeki lif kadar size haksızlık edilmez.
1)Kimseye dokunmayın.
2)Kulluğunuzu, Allah'a yönelmenizi, şirkten arınmış bir bilinçle yapın. Bunu; benliğinizi arındırmış, temizlenmiş ve arı duru hale gelmiş bir şekilde yerine getirin.
3)Derin saygı ve içten sevgi besleyerek; onları Allah'tan üstün ve yüce görürler. Bu sözcüğün korku, korkmak anlamına gelen "havf" sözcüğü ile bir ilgisi yoktur.
Gültekin Onan Meali:
Kendilerine; "Elinizi (savaştan) çekin, namazı kılın, zekatı verin" denenleri görmedin mi? Oysa savaş üzerlerine yazıldığında, onlardan bir grup insanlardan Tanrı'dan korkar gibi -hatta daha da şiddetli bir korkuyla- korkuya kapılıyorlar ve: "Rabbimiz, ne diye savaşı üzerimize yazdın, bizi yakın bir süreye (ecelin) ertelemeli değil miydin?" dediler. De ki: "Dünyanın metaı azdır, ahiret ise muttakiler için daha hayırlıdır ve siz 'bir hurma çekirdeğindeki ipince bir iplik kadar' bile haksızlığa uğratılmayacaksınız."
(Nisa 77)Hakkı Yılmaz Meali:
(77,78) Kendilerine, “Elinizi çekin, salâtı ikame edin [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturun, ayakta tutun], zekâtı/vergiyi verin” denilenleri görmedin mi/ hiç düşünmedin mi? Sonra savaş üzerlerine yazıldığında, onlardan bir grup, Allah'a duydukları saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperti gibi yahut daha şiddetli olarak insanlara saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperti duyarlar. Ve “Rabbimiz, ne diye savaşı üzerimize yazdın, bizi yakın bir zamana ertelemeli değil miydin?” dediler. De ki: “Dünyanın kazanımı, çok azdır. Âhiret ise Allah'ın koruması altına girmiş kişiler için daha hayırlıdır ve siz “bir hurma çekirdeğindeki ipince bir iplik kadar” bile haksızlığa uğratılmayacaksınız. Her nerede olursanız olun ölüm size yetişir, son derece sağlam kaleler içinde bulunsanız bile.” Ve onlara bir iyilik isabet ederse, “Bu Allah'tandır” derler, bir kötülüğe uğrarlarsa, “Bu sendendir” derler. De ki: “Hepsi Allah'tandır.” Bunlara rağmen bu topluma ne oluyor ki, neredeyse hepten söz anlamayacaklar?
(Nisa 77)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Kendilerine: “(Savaştan) elinizi çekin, namazı kılın, zekâtı verin.” denilen kimseleri görmedin mi? (Savaşın farz kılınması için ısrar ediyorlardı.) Savaş onlara farz kılınınca da onlardan bir grup Allah’tan korkar gibi veya daha şiddetli bir korkuyla insanlardan korkmaya ve: “Rabbimiz! Niçin bize savaşı farz kıldın? Bize yakın bir zamana kadar mühlet verseydin ya!” demeye başladılar. De ki: “Dünya metaı azdır. Ahiret ise korkup sakınanlar için daha hayırlıdır. Ve size kıl kadar dahi zulmedilmez.”
(Nisa 77)Harun Yıldırım Meali:
Kendilerine: “Ellerinizi çekin, namazı dosdoğru kılın ve zekatı verin!” denilen kimseleri görmedin mi? Onlara savaş yazıldığında içlerinden bir grup Allah’tan korkar gibi veya daha şiddetli bir korkuyla insanlardan korkarak: “Rabbimiz niçin bize savaşı yazdın? Bizi yakın bir süreye kadar ertelesen olmaz mıydı?” dediler. De ki: “Dünya metaı pek azdır. Ahiret ise sakınan kimse için daha hayırlıdır. Doğrusu siz hurma çekirdeğinin ince ipliği kadar dahi zulmedilmezsiniz.”
(Nisa 77)Hasan Basri Çantay:
(Evvelce) kendilerine "Ellerinizi (muhaarebeden) çekin, dosdoğru namazı kılın, zekatı verin" denilen kimselere bakmaz mısın? Şimdi onların üzerine muhaarebe yazılınca (farzedilince) içlerinden bir zümre, insan (dan başka bir şey olmayan düşman) lardan Allahdan korkar gibi, hatta daha şiddetli bir korku ile korkuyorlar. Onlar: "Ey Rabbimiz üzerimize (şu) muhaarebeyi neye yazdın? Bizi yakın bir zamana kadar gecikdirmeli değil miydin" dediler. (Onlara) de ki: "Dünyanın faidesi pek azdır, Ahiret ise sakınanlar için elbet daha hayırlıdır. Siz hurma çekirdeğinin ince ipliği kadar bile haksızlığa uğratılmayacaksınız".
(Nisa 77)Hayrat Neşriyat Meali:
(Mekke'de iken savaşmayı isteyip de) kendilerine: “Ellerinizi (şimdilik sa vaştan) çekin, namazı hak kıyla edâ edin ve zekâtı verin!” denilen kimse leri görmedin mi? Şimdi (Me dîne'de)onlara savaş (farz olarak) yazılınca içlerinden bir fırka, Allah'dan korkarcasına, hattâ daha şiddetli bir korkuyla in san lardan korkmaya başladılar. Ve şöyle dediler: “Rabbimiz! Bize savaşı niçin (farz olarak) yazdın? Ne olurdu, bizi yakın bir vakte (yatağımızda öleceğimiz vakte)kadar te'hîr etseydin!” (Ey Resûlüm! Onlara) de ki: “Dünya menfaati az dır. Hem âhiret, (günahlar dan) sakınan için hayırlıdır ve (orada) kıl kadar haksızlığa uğratılmazsı nız.”
(Nisa 77)Hubeyb Öndeş Meali: /
Kendilerine "Ellerinizi çekin! Namazı sürekli olarak gereğince kılın ve zekatı verin." denilenlere hiç bakıp düşünmedin mi? Kendilerine savaş¹ yazıldığı zaman, bir bakarsın ki onlardan bir grup Allah'tan çekinir gibi hatta çekinme bakımından daha güçlü bir şekilde insanlardan çekiniyor." RAB'bimiz! Neden bize savaşı [görev olarak] yazdın? Çok yakın bir süre sonuna kadar bizi erteleseydin?" dediler. "Dünyanın [ilk hayatın] geçimi pek azdır. Hâlbuki ahiret [son], korunup sakınmış kimseye daha yararlıdır (hayırlıdır). Hemde, kendileri kıl kadar zulüm olunmazlar.
(Nisa 77)Hüseyin Atay Meali:
"Ellerinizi çekin, namaz kılın, zekat verin" denilen kimseleri görmedin mi? Onlara savaş yazılınca, bir takımı Allah’tan korkar gibi, belki de daha çok bir korkuyla insanlardan korkarlar ve "Rabbimiz! Niçin savaşı bize yazdın? Yakın bir süreye kadar bizi erteleyemez miydin?" derler. De ki: "Dünya geçimliği azdır. Sonrakisi saygılı olanlar için daha iyidir ve çekirdeğin yarığındaki iplik kadar haksızlığa uğratılmazsınız."
(Nisa 77)İbni Kesir Meali:
Kendilerine: Ellerinizi savaştan çekin, namazı kılın, zekatı verin, denilmiş olanlara bakmaz mısın? Şimdi onların üzerine savaş farz kılınınca; içlerinden bir grup Allah'tan korkar gibi, hatta daha şiddetli bir korku ile insanlardan korkuyorlar. Bunlar: Ey Rabbımız, üzerimize şu savaşı niye farz kıldın? Ne olurdu bizi yakın bir geleceğe kadar geri bırakaydın, dediler. Onlara de ki: Dünyanın geçimi azdır. Ahiret ise, müttakiler için elbet daha hayırlıdır. Ve kıl kadar haksızlığa uğratılmayacaksınız.
(Nisa 77)İlyas Yorulmaz Meali:
“Ellerinizi cömertçe insanlara açın (yardım edin), namaz kılın ve zekatı verin” denilenleri görmüyor musun? Onlara savaş emri yazıldığında, onlardan bir gurup Allah dan korkar gibi, hatta Allah dan daha çok, insanlardan korkuyorlar ve “Rabbimiz! Niçin bize savaşmayı emrettin? Biraz daha erteleseydin ya” derler. Deki “Dünyanın geçimliği pek azdır, halbuki ahiret, Allah dan korunanlar için daha hayırlıdır ve orada hiç kimseye en küçük bir haksızlık yapılmaz.
(Nisa 77)İskender Ali Mihr Meali:
Kendilerine: “Ellerinizi (savaştan) çekin, namazı kılın ve zekâtı verin.” denilen kimseleri görmedin mi? Halbuki onların üzerine savaş yazıldığı (farz kılındığı) zaman, onlardan bir kısmı, (düşmanları olan) insanlardan, Allah’tan korkar gibi veya daha da çok korkarlar ve: “Rabbimiz niçin üzerimize savaşı farz kıldın, bizi yakın bir zamana kadar tehir etseydin (geciktirseydin) olmaz mıydı?” dediler. De ki: “Dünya metaı (menfaati) azdır ve ahiret ise takva sahibi olan kimseler için daha hayırlıdır. Ve siz, kıl kadar (hurma çekirdeğindeki lif kadar bile) zulmedilmezsiniz.”
(Nisa 77)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Görmüyor musun o kimseleri ki kendilerine: «Vuruşmadan elinizi çekin, namazı kılın, zekâtı verin» denildi, sonra da bu vuruşma boyunlarına borç olunca içlerinden bir kısmı Allah'tan korkarcasına, belki daha da çok insanlardan korkarak dediler: «Ey çalabımız! Sen şu savaşı ne diye boynumuza borç yazdın?. Bu savaşı yakın bir güne kadar geciktirseydin ne olurdu?» De ki: «Dünya gönenmesi az sürer. Sakınanlar için öbür dünya yeydir. Orada size kıl kadar kıyılmıyacaktır.»
(Nisa 77)Kadri Çelik Meali:
Kendilerine, “Elinizi savaştan çekin, namaz kılın, zekât verin” denenleri görmedin mi? Onlara savaş farz kılındığında, içlerinden bir takımı, Allah'tan korkar gibi, hatta daha çok, insanlardan korkarlar ve “Rabbimiz! Bize savaşı niçin farz kıldın, neden bizi yakın bir zamana kadar ertelemedin?” derler. De ki: “Dünya metası azdır; takva sahibi kimse için ahiret daha hayırlıdır. Size hurma çekirdeği üzerindeki küçücük bir tomurcuk (zerre) kadar bile zulmedilmez.”
(Nisa 77)Mahmut Kısa Meali:
Şu kimselerin hâlineibret nazarıyla bir baksana: Onlar, Allah yolunda savaşmakta pek hevesli görünüyorlardı. Fakat henüz yeterli şartlar oluşmadığından, kendilerine: “Size eziyet eden zâlimlere karşı şimdilik sabredin, savaştan elinizi çekin. Namazı kılın, zekâtı verin ve yoğun bir tebliğ faaliyetine girişerek, sağlam bir toplumun temellerini atın!” denilmişti. Fakat zamanı gelip de onlaraAllah yolunda savaş emredilince, içlerinden bir grup Allah’tan korkarcasına, hattâ daha büyük bir korkuyla düşmandan korkarak: “Ey Rabb’imiz, niçin bize savaşmayı emrettin? Bize biraz daha süre tanısaydın da azıcık daha yaşasaydık olmaz mıydı!” demeye başladılar. Onlara de ki: “Bu dünyanın nîmetleri hem gelip geçici, hem de çok azdır. Oysa kötülüklerden korunabilenler için âhiret çok daha hayırlıdır. Korkmayın, hepiniz hak ettiğiniz ödülü alacaksınız ve hiç birinize zerre kadar olsun haksızlık yapılmayacak.” Kaldı ki, Allah yolunda olmasa bile, er geç ölümle yüz yüze gelmeyecek misiniz?
(Nisa 77)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
"Namaz kılın, zekat verin, savaştan el çekin" denilenleri görmedin mi? İçlerinden bir kısmı, onlara savaş farz edilince; Allah'tan korkmuş gibi Şiddetlice, hatta çok daha fazla olarak insanlardan korkar oldular. Ardında: "Ey Rabbimiz, savaşı bize ne diye farz kıldın, keşke bu emri Netleştirmek için erteleseydin." dediler. Sen, de ki: "Dünyanın metaı azdır. İnanan muttakiler için ahiret daha hayırlıdır. Onlar hurma çekirdeği içindeki Sıradan incecik bir kıl kadar bile olsa kesinlikle haksızlığa uğratılmazlar
(Nisa 77)Mehmet Türk Meali:
Kendilerine: “Siz (şimdilik) savaştan uzak durun, namazı dosdoğru ve devamlı kılın ve zekâtı verin.” denilenleri biliyorsun değil mi? Onlara (Allah yolunda) savaşmak farz kılınınca, içlerinden insanlardan Allah’tan korkar gibi korkan, hatta daha da fazla korkan bir grup, (şimdi): “Ey Rabbimiz niye bize savaşmayı(hemen) farz kıldın, bize biraz daha süre verseydin olmaz mıydı? deyiverdiler. (Ey Muhammed!) Onlara: “Dünya hayatının kazançları gelip-geçicidir. Âhiret ise Allah’a karşı hata etmekten sakınanlar için daha hayırlıdır ve size orada kıl kadar1 bile haksızlık edilmez.” de.*
(Nisa 77)Muhammed Celal Şems Meali:
Kendilerine, “(Savaştan) ellerinizi çekin, namaz kılın ve zekât verin,” denilenleri görmedin mi? Onlara savaş farz kılınınca aralarından bir topluluk, insanlardan Allah’tan korkarcasına, hatta daha fazla korkarak, “Ey Rabbimiz, neden bize savaşı farz kıldın? Bize kısa bir süre için niye mühlet vermedin?” dediler. De ki: “Dünyanın menfaatleri çok kısadır. Takva sahibi olanlar için ahiret hayatı (ise) daha hayırlıdır. Size, hurma çekirdeğinin oyuğu kadar (bile) zulüm edilmeyecek.”
(Nisa 77)Muhammed Esed Meali:
Kendilerine "Ellerinizi çekin, namazlarınızda dikkatli ve daim olun, arındırıcı (mali) yükümlülüğünüzü yerine getirin!" denilenlerden haberdar değil misiniz? Ama onlara (Allah yolunda) savaşmaları emredilir emredilmez, bazısı, Allahtan korkması gerektiği gibi -hatta daha büyük bir korkuyla- insanlardan korkmaya başlar ve "Ey Rabbimiz! Neden bize savaşmayı emrettin? Keşke bize biraz mühlet verseydin!" derler. De ki: "Bu dünyanın keyfi ve rahatlığı çok kısa ömürlüdür ama ahiret, Allaha karşı sorumluluklarının bilincinde olanlar için en iyisidir, çünkü hiç biriniz, kıl kadar haksızlığa uğramayacaksınız.
(Nisa 77)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Kendilerine; "Ellerinizi savaştan çekin, içtenlikle yalvarıp dua edin ve yoksulun hakkı olanı verin," denilen kimseleri görmedin mi? Sonra onlara savaş buyruk olarak yazılınca, içlerinden bir topluluk hemen Allah'tan korkar gibi, hatta daha fazla bir korku ile insanlardan korkmaya başladı da; "Rabbimiz, savaşı bize niçin yazdın. Bizi yakın bir süreye kadar ertelesen olmaz mıydı?" dedi. Onlara de ki; "Dünya çıkarı önemsizdir, Allah'tan korkanlar için ahiret daha hayırlıdır ve size kıl payı kadar haksızlık da edilecek değildir."
(Nisa 77)Mustafa Çavdar Meali:
Kendilerine “Elinizi savaştan çekin, namazı kılın, zekâtı verin" denilenleri görmedin mi? Oysa onlara savaşmaları emredildiğinde, onlardan bir grup, Allah’tan korkarcasına hatta daha da büyük bir korkuyla düşmanlardan korkuyor ve “Rabbimiz niye bize savaşı emrettin, bu savaşma emrini biraz daha ertelesen olmaz mı?" dediler. De ki: “Dünyanın hazzı geçici ve çok azdır. Ahiret ise sorumlu davrananlar için daha hayırlıdır. Zira en ufak bir haksızlığa dahi uğratılmayacaksınız.”Bknz: (3/172)»(3/173) - (4/95)
(Nisa 77)Mustafa Çevik Meali:
Daha önce müşriklerle savaşmak için senden izin isteyenlere “Şimdilik savaştan uzak durun, namazınızı titizlikle ve bilinçle kılın, maddi imkânlarınızı kullanarak bir yandan davete destek olurken, öte yandan kendinizi arındırın.” denilmişti. Şimdi ise, “Savaşmanın zamanı geldi ve savaş üzerinize farz kılındı.” denilince, bu defa da aynı kimselerden bir kısmının Allah’tan korkar gibi hatta daha da fazlası ile düşmandan korktuklarını görüyorsun. Üstelik “Ey Rabbimiz! Niçin bize savaşmayı farz kıldın, bunu biraz daha erteleseydin olmaz mıydı?” diye yakarıyorlar. Sen onlara de ki: Dünya hayatı ve zevkleri kısa ve geçicidir ama Allah yolunda cihat edenler için âhiret hayatının cennet nimetleri kalıcı ve daha hayırlıdır. Hesap Günü hiç kimse haksızlığa uğratılmadan dünya hayatındaki seçiminin karşılığını görecektir.
(Nisa 77)Mustafa İslamoğlu Meali:
Kendilerine "(Artık savaştan) çekin ellerinizi! Namazı istikametle kılın, zekatı içten gelerek verin" denilenlerin haline baksana bir! Ama onlara savaşmaları emredildiği zaman, içlerinden bir gurup Allah'tan korkarcasına, hatta daha da büyük bir korkuyla insanlardan korkmaya başladılar ve şöyle dediler: "Rabbimiz! Niçin bize savaşı emrettin? Bize biraz daha süre tanıyamaz mıydın!" De ki: "Dünyevi tatmin geçici bir hazdır, ahiret ise sorumluluk sahibi biri için en hayırlı olandır; sonuçta zerre kadar haksızlığa uğramayacaksınız.
(Nisa 77)Osman Okur Meali:
(Mekke’de iken savaşmayı isteyip de) kendilerine: 'Ellerinizi (şimdilik savaştan) çekin, namazı hakkıyla edâ edin ve zekâtı verin!' denilen kimseleri görmedin mi? Şimdi (Medîne’de) onlara savaş (farz olarak) yazılınca içlerinden bir fırka, Allah’dan korkarcasına, hattâ daha şiddetli bir korkuyla insanlardan korkmaya başladılar. “Ey Rabbimiz! Neden üzerimize savaşı farz kıldın, bizi yakın bir zamana kadar geciktiremez miydin?” dediler. (Ey Resulüm! Onlara) De ki: “Bu dünyanın keyfi ve rahatlığı çok kısa ömürlüdür ama ahiret, Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlar için en iyisidir. Siz hurma çekirdeğinin lifi kadar bile haksızlığa uğratılmayacaksınız.”
(Nisa 77)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
O kimseleri görmez misin ki, onlara: «Ellerinizi çekiniz ve namaz kılınız, zekât veriniz» denilmişti. Vaktâ ki üzerlerine cihad yazıldı, o zaman içlerinden birtakımı, Allah Teâlâ'dan korkarcasına veya daha ziyâde insanlardan korkar oldular. Ve onlar, «Ey Rabbimiz! Ne için üzerimize cihadı yazdın? Ne olurdu bizi yakın bir müddete kadar tehir etseydin» dediler. De ki: «Dünyanın faidesi pek azdır, ahiret ise muttakî olanlar için elbette hayırlıdır. Ve siz kıl kadar zulme uğramayacaksınızdır.»
(Nisa 77)Ömer Öngüt Meali:
Kendilerine: “Ellerinizi savaştan çekin, namazı kılın ve zekâtı verin. ” denilen kimseleri görmedin mi? Üzerlerine savaş farz kılınınca içlerinden bir grup, insanlardan Allah'tan korkar gibi, hatta daha fazla korkmaya başladılar. “Rabbimiz! Bize savaşı niçin farz kıldın? Bizi yakın bir süreye kadar tehir etsen (savaş emrini bir süre geciktirsen) olmaz mıydı?” dediler. Onlara de ki: “Dünyanın geçimliği azdır, Allah'tan korkanlar için ahiret daha hayırlıdır. Size zerre kadar zulmedilmez. ”
(Nisa 77)Ömer Sevinçgül Meali:
Kendilerine, “Savaştan el çekin. Namazı özenle kılın, zekâtı verin” denilen kimseleri görmedin mi! Kesin bir yükümlülük olarak üzerlerine savaş yazılınca, onların bir bölümü, Allah’tan korkar gibi, hatta daha şiddetli bir korkuyla insanlardan korkuyorlar. Bunlar, “Rabbimiz! Bize niye savaş yazdın. Bizi yakın bir zamana kadar erteleseydin olmaz mıydı!” dediler. Sen de onlara “Dünyanın zevki azdır. Kötülüklerden sakınanlar için ahiret daha iyidir. Size kıl kadar haksızlık edilmez” de.
(Nisa 77)Sadık Türkmen Meali:
DAHA önce kendilerine; “(Savaşmaktan) ellerinizi çekin, namazı kılın, zekatı verin” denilenleri görmedin mi? Üzerlerine savaş izni yazılınca, hemen içlerinden bir kısmı; insanlardan Allah’tan korkar gibi hatta daha çok korkarlar ve: “Ey Rabbimiz! Niçin bize savaş iznini yazdın (elçi ile tebliğ ettin?) Bizi yakın bir zamana kadar erteleseydin ya!” derler. De ki: “Dünya geçimliği azdır. Ahiret, Allah’a karşı gelmekten sakınan kimse için daha hayırlıdır. Size zerre kadar haksızlık edilmez.”
(Nisa 77)Seyyid Kutub Meali:
Daha önce kendilerine 'savaştan uzak durun, namazı kılın ve zekatı verin' direktifi verilmiş olanları görmüyor musun? Şimdi üzerlerine farz kılınınca, onların; Allah'tan korkar gibi ya da bundan bile daha fazla, insanlardan korkan bir grubu «Ey Rabbimiz niye üzerimize savaşmayı farz kıldın, bize biraz daha mühlet tanısaydın olmaz mıydı?» dediler. Onlara de ki; «Dünya zevki kısa sürelidir. Ahiret ise sakınanlar için daha hayırlıdır. Orada kıl payı bile haksızlığa uğramazsınız.»
(Nisa 77)Suat Yıldırım Meali:
Baksana o kimselere ki, savaş zamanı değilken kendilerine: "Savaşa sebebiyet vermeyin, namazı hakkıyla ifa edin, zekatı verin!" denilmişti. Sonra onlara savaşma farz kılınınca, onlardan bir kısmı insanlardan, Allah'tan korkarcasına, hatta daha fazla korkup şöyle diyorlar: "Ya Rabbena, niçin bize harbi farz kıldın? Bize biraz daha mühlet verseydin ya!" Onlara de ki: "Dünya zevki pek azdır, ahiret ise günahlardan sakınanlar için sırf hayırdır ve size kıl kadar olsun haksızlık yapılmaz."
(Nisa 77)Süleyman Ateş Meali:
Kendilerine: "Ellerinizi (savaştan) çekin, namazı kılın, zekatı verin!" denilenleri görmedin mi? Kendilerine savaş yazılınca hemen içlerinden bir grup, insanlardan, Allah'tan korkar gibi hatta daha fazla korkmaya başladılar: "Rabbimiz, niçin bize savaş yazdın? Bizi yakın bir süreye kadar ertelesen (savaş emrini bir süre geciktirsen) olmaz mıydı?" dediler. De ki: "dünya geçimi azdır, korunan için ahiret daha iyidir. Size kıl kadar haksızlık edilmez."
(Nisa 77)Süleymaniye Vakfı Meali:
Hiç görmedin mi şu kişileri ki kendilerine: "Ellerinizi (savaştan) çekin, namazı tam kılın, zekatı verin" denmişti. Savaş farz kılınınca da içlerinden bir takımı, Allah'tan korkar gibi insanlardan korkmuş, hatta korkuları daha da şiddetlenmişti. Dediler ki "Rabbimiz! Bize savaşı niçin farz kıldın, azıcık daha süre tanısaydın olmaz mıydı?" De ki "Dünya menfaati pek azdır. Allah'tan çekinerek korunanlar için Ahiret daha hayırlıdır; size kıl kadar haksızlık yapılmayacaktır.[1]"
1)Enfal 8/5-6
Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Kendilerine, "Savaştan elinizi çekin, namazı kılın, zekatı verin" denilenleri görüyor musun? Savaşmaları emredildiğinde bir kısmı, Allah'tan daha çok insanlardan korkar ve: "Rabbimiz! Savaşmamızı niye emrettin? Bize biraz süre tanısan olmaz mıydı?" derler. De ki: "Dünya nimetleri gelip geçicidir. Allah'a karşı gelmekten çekinenler için ahiret yurdu daha hayırlıdır. Onlara en ufak bir haksızlık da yapılmaz."
(Nisa 77)Şaban Piriş Meali:
Kendilerine "elinizi (savaştan) çekin, namazı kılın, zekatı verin." denilenleri görmedin mi? Oysa savaş onlara farz kılındığında, onlardan bir grup, Allah'tan korkar gibi insanlardan korkarak (hatta daha da fazla bir korku ile) "Rabbimiz niye savaşı bize farz kıldın. Bizi yakın bir zamana kadar ertelesen olmaz mıydı?" dediler. De ki: -Dünyanın faydası çok azdır. Ahiret ise Allah'tan korkanlar için daha hayırlıdır, en ufak haksızlığa uğratılmayacaksınız.
(Nisa 77)Talat Koçyiğit Meali:
Kendilerini "ellerinizi (düşmanlıktan) çekin; namazı dosdoğru kılın ve zekâtı verin" denilen kimseleri görmüyor musun? Üzerlerine savaş yazılıp farz kılınınca, onlardan, (düşmanları olan) insanlardan Allah'tan korkar gibi korkan, hatta daha çok korkan bir gurup "Rabbımız! Bize savaşı niçin farz kıldın? Bizi yakın bir zamana kadar geciktiremez miydin?" demişlerdir. (Ey Muhammed! Onlara)de ki: "Dünyanın (insana) faydası çok azdır, âhiret, (Allah'tan) sakınan kimseler için daha hayırlıdır: (orada)ip kırıntısı kadar bile haksızlığa uğramazsınız".
(Nisa 77)Tefhimul Kuran Meali:
Kendilerine; «Elinizi (savaştan) çekin, namazı kılın, zekâtı verin» denenleri görmedin mi? Oysa savaş üzerlerine yazıldığında, onlardan bir grup, insanlardan Allah'tan korkar gibi -hatta daha da şiddetli bir korkuyla- korkuya kapılıyorlar ve «Rabbimiz, ne diye savaşı üzerimize yazdın, bizi yakın bir zamana ertelemeli değil miydin?» dediler. De ki: «Dünyanın metaı azdır, ahiret ise muttakiler için daha hayırlıdır ve siz 'bir hurma çekirdeğindeki ipince bir iplik kadar' bile haksızlığa uğratılmayacaksınız.»
(Nisa 77)Ümit Şimşek Meali:
Vaktiyle kendilerine “Ellerinizi savaştan çekin; namazı kılın, zekâtı verin” denilen kimseleri görmedin mi? Onlara savaş farz olduğunda, içlerinden bir zümre, Allah'tan korkar gibi, hattâ daha da şiddetli bir korkuyla insanlardan korkuyorlar ve diyorlar ki: “Rabbimiz, bize niçin savaşı farz kıldın? Keşke bize biraz daha mühlet verseydin!” De ki: Dünyanın safâsı pek kısa sürer. Âhiret ise, takvâ sahipleri için daha hayırlıdır; orada kıl kadar bir haksızlığa uğramazsınız.
(Nisa 77)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Kendilerine, "Ellerinizi çekin, namazı kılın, zekatı verin!" denilenleri görmedin mi? Üzerlerine savaş yazılınca, içlerinden bir grup, insanlardan Allah'tan korkmuş gibi, hatta daha şiddetli bir korkuyla korkar oldu. Ve şöyle dediler: "Ey Rabbimiz! Ne diye yazdın üzerimize savaşı; yakın bir süreye kadar bizi erteleseydin ya!" De ki: "Dünya nimeti çok azdır. Kötülükten sakınan için ahiret daha hayırlıdır. Bir kıl kadar bile zulme uğratılmazsınız."
(Nisa 77)