4. Nisa Suresi / 115.ayet

Fakat kim de kendisine hak ve hakikat apaçık belli olduktan sonra elçiye karşı gelir ve müminlerin yolundan başka bir yola uyarsa; onu döndüğü sapıklıkta bırakır ve cehenneme atarız. Orası ne kötü bir yerdir!

Bknz: (47/25)(47/32)(58/5)

Mustafa Çavdar Meali

Nisa 115 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Kendisince doğru yol apaçık belli olduktan sonra Peygambere aykırı hareket eden ve inananların yolundan başka bir yola giden kişiyi döndüğü yolda bırakırız ve cehenneme atarız; orası, ne de kötü yerdir.

(Nisa 115)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Her kim kendisine 'dosdoğru yol' apaçık belli olduktan (hidayet ve hakikati bilip tanıdıktan, Hakk ile Bâtıl’ın farkına ve şuuruna vardıktan) sonra, (dünyalık makam ve menfaat hırsıyla) Elçiye (Peygambere ve Hakk dava rehberine) muhalefet edip (haklı ve hayırlı hareketten ayrılırsa) ve mü'minlerin yolundan başka bir yola (Siyonist ve Haçlı İttifakına ve şeytani kurallarına) uyarsa, onu dönüp gittiği yanda(şerli ortam ve ortaklıkta) bırakırız (bu hıyanet ve hakaretinden dolayı tekrar Hakka ve hidayet yoluna dönmesine fırsat tanımayız ve hidayetini karartırız) ve (ahirette de) cehenneme sokarız. O ne kötü ve sürekli bir (zindan) karargâhıdır!

(Nisa 115)

Abdullah Parlıyan Meali:

Kim kendisine doğru yol besbelli olduktan sonra, peygamberle bağını koparıp, mü'minlerin yolundan başka bir yola saparsa, onu tercih ettiği o yolda bırakır ve cehenneme sokarız. O ne kötü bir yerdir.

(Nisa 115)

Adem Uğur Meali:

Kendisi için doğru yol belli olduktan sonra, kim Peygamber'e karşı çıkar ve müminlerin yolundan başka bir yola giderse, onu o yönde bırakırız ve cehenneme sokarız; o ne kötü bir yerdir.

(Nisa 115)

Ahmet Hulusi Meali:

Kim hakikat apaçık belli olduktan sonra Rasule karşı gelir, iman edenlerin yolundan gayrına saparsa, gittiği yola terk eder sonunda da cehennemi boylatırız! Ne kötü bir yaşama dönüştür o!

(Nisa 115)

Ahmet Tekin Meali:

Kim, kendisine haklar sağlayan, doğru, hak yol, Allah'ın kitap ve peygamberle gösterdiği yol açıkça ortaya konduktan sonra, ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasulullah'a, sünnetine karşı çıkar mü'minlerin yolundan İslâmî hayat tarzından ayrılıp, başka bir yola giderse, onu tercih ettiği, sorumluluğuna katlandığı yolda bırakırız. Onu cehenneme atarız, cehennemde kalmaya mahküm ederiz. Orası ne kötü bir cezalandırma ve nihaî bir dönüş yeridir.*

(Nisa 115)

Ahmet Varol Meali

Kim kendisi için doğru yol açıklık kazandıktan sonra Peygamber'e muhalefet eder ve mü'minlerin yolundan başka yola uyarsa onu döndüğü yöne çeviririz ve cehenneme atarız. Orası ne kötü bir varış yeridir!

(Nisa 115)

Ali Bulaç Meali:

Kim kendisine 'dosdoğru yol' apaçık belli olduktan sonra, elçiye muhalefet ederse ve mü'minlerin yolundan başka bir yola uyarsa, onu döndüğü şeyde bırakırız ve cehenneme sokarız. Ne kötü bir yataktır o!..

(Nisa 115)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Her kim de, kendisine doğru yol apaçık belli olduktan sonra, Peygambere aykırı harekette bulunur ve mü'minlerin yolundan başkasına uyar giderse, onu döndüğü sapıklıkta bırakırız. Âhirette de kendisini cehenneme koyarız ki, o, ne kötü bir dönüş yeridir!...

(Nisa 115)

Ali Rıza Sefa Meali:

Doğru yol kendisine açıkça belli olduktan sonra, kim elçiye karşı gelir ve inananların yolundan başka bir yolu izlerse, döndüğü yolda onu bırakır ve cehenneme atarız; ne kötü bir varış yeridir.

(Nisa 115)

Ali Ünal Meali:

Her kim de, hidayet (yolun, sözün, inancın, düşüncenin ve davranışın doğrusu) kendisine apaçık belli olduktan sonra (o şanı büyük) Rasûl’e muhalefet eder ve (topluluk olarak dalâlet üzerinde birleşmeleri mümkün bulunmayan) mü’minlerin yolundan başka bir yol tutarsa onu, arkasını dönüp de yöneldiği o bâtıl yolla baş başa bırakır ve Cehennem’e atıp kavururuz. Ne fena bir âkıbet, son durak olarak ne kötü bir yer!

(Nisa 115)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Kim, doğru yol ona açıklandıktan sonra Peygamber’e karşı gelip Müminlerin yolundan başka bir yol tutarsa; onu gittiğine bırakırız ve Cehenneme dayatırız. Orası varılacak ne kötü bir yerdir.

(Nisa 115)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Kendisi için doğru yol belli olduktan sonra, kim Peygambere karşı çıkar ve müminlerin yolundan başka bir yola giderse, onu o yönde bırakırız ve cehenneme sokarız; o ne kötü bir yerdir!

(Nisa 115)

Bekir Sadak Meali:

Dogru yol kendisine apacik belli olduktan sonra, Peygamberden ayrilip, inananlarin yolundan baskasina uyan kimseyi, dondugu yone dondurur ve onu cehenneme sokariz. Orasi ne kotu bir donus yeridir! *

(Nisa 115)

Besim Atalay Meali:

Doğru yol kendince belli olduktan sonra, Peygambere karşı düşmanlık yapanları, inanmışlar yolundan, başka bir yola sapanları, o yolda yürüdükçe yollarında bırakırız, cehenneme göndeririz, o ne kötü döneydir

(Nisa 115)

Celal Yıldırım Meali:

Kendisine doğru yol açıkça belli olduktan sonra Peygamber'e düşmanlık edip uymayan, mü'minlerin yolundan başkasına uyan kimseyi tuttuğu yolda kendi haline bırakır da ileride onu Cehennem'e sokarız..! Orası ne kötü gidiş ve varış yeridiri

(Nisa 115)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Kendisine hidayet bahşedildikten sonra Peygamber'e muhalefet edip müminlerin yolundan başka bir yola sapana gelince; onu kendi tercih ettiği (o sapık) yolda bırakırız. Sonra (ahirette) kendisini cehenneme atarız. O ne kötü bir gidiş yeridir!

(Nisa 115)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Doğru yol kendisine apaçık belli olduktan sonra, Peygamberden ayrılıp, inananların yolundan başkasına uyan kimseyi, döndüğü yöne döndürür ve onu cehenneme sokarız. Orası ne kötü bir dönüş yeridir!*

(Nisa 115)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Kim, kendisine hidayet (doğru yol) besbelli olduktan sonra peygambere karşı çıkar, mü'minlerin yolundan başkasına uyarsa, onu yöneldiği yolda bırakırız ve cehenneme sokarız. Orası ne kötü bir varış yeridir.

(Nisa 115)

Diyanet Vakfı Meali:

Kendisi için doğru yol belli olduktan sonra, kim Peygamber'e karşı çıkar ve müminlerin yolundan başka bir yola giderse, onu o yönde bırakırız ve cehenneme sokarız; o ne kötü bir yerdir.  *

(Nisa 115)

Edip Yüksel Meali:

Doğru yol kendisine belli olduktan sonra kim elçiye karşı gelir ve inananların yolundan farklı bir yol edinirse, seçtiği yöne kendisini yöneltir ve onu cehenneme atarız. Ne kötü bir dönüş noktasıdır orası.

(Nisa 115)

Elmalılı Orjinal Meali:

Her kim de kendisine hak tebeyyün ettikten sonra peygambere muhalefette bulunur ve mü'minler yolunun gayrısına giderse biz onu gittiğine bırakırız ve kendisine Cehennemi boylatırız ki o ne fena gidişdir

(Nisa 115)

Elmalılı Yeni Meali:

Kim de doğru, apaçık belli olduktan sonra peygambere muhalefette bulunur ve müminlerin yolundan başka bir yola giderse, onu gittiği o yolda bırakır ve kendisini cehenneme boylatırız ki, o ne kötü gidiştir!

(Nisa 115)

Erhan Aktaş Meali:

Kendisine doğru yol belli olduktan sonra, her kim Rasul'e karşı gelir, mü'minlerin yolundan başkasına yönelirse, onu saptığı yolda bırakırız. Onu Cehennem'e atarız. Orası ne kötü bir dönüş yeridir.

(Nisa 115)

Gültekin Onan Meali:

Kim kendisine 'dosdoğru yol' apaçık belli olduktan sonra, elçiye muhalefet ederse ve inançlıların yolundan başka bir yola uyarsa, onu döndüğü şeyde bırakırız ve cehenneme sokarız. Ne kötü bir yataktır o!..

(Nisa 115)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve kim kendisine doğru yol apaçık ortaya çıktıktan sonra Elçi'ye karşı çıkar ve mü’minlerin yolundan başkasını izlerse, Biz, onu döndüğü şeye döndürürüz ve onu cehenneme sokarız. O da ne kötü bir gidiş yeridir!

(Nisa 115)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kim de hidayet kendisine apaçık belli olduktan sonra Resûl’e muhalefet eder ve müminlerin yolunun dışında bir yola uyarsa, (batıl yolu ona süslü göstererek) onu yöneldiği yola havale eder ve cehenneme sokarız. Ne kötü bir dönüş yeridir orası!

(Nisa 115)

Harun Yıldırım Meali:

Her kim kendisine doğru yol apaçık belli ettikten sonra Rasul’e aykırı davranır ve mü’minlerin yolundan başkasına uyarsa onu döndüğü halde bırakırız ve kendisini Cehenneme atarız; o ne kötü dönüş yeridir.

(Nisa 115)

Hasan Basri Çantay:

Kim kendisine doğru yol besbelli oldukdan sonra peygambere muhalefet eder, mü'minlerin yolundan başkasına uyub giderse onu döndüğü o yolda bırakırız. (Fakat ahiret de) kendisini cehenneme koyarız. O, ne kötü bir yerdir!

(Nisa 115)

Hayrat Neşriyat Meali:

Kim de kendisine hidâyet belli olduktan sonra, peygambere karşı gelir ve mü'minlerin yolundan başkasına tâbi' olursa, onu (kendi) tercîh ettiğinde bırakırız ve kendisini Cehenneme atarız! Ve (o) ne kötü varılacak yerdir!

(Nisa 115)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kim, doğru yol rehberinin (Hidayetin) kendisine açıkça belli oluşundan sonra Elçi ile cepheleşir ve inançlıların yolu haricinde (bir şeye) uyarsa, kendisini yüz çevirdiği [şeye] yöneltiriz ve kendisine cehennem[in azabını] çektiririz. Ne kötü dönüş yeridir!

(Nisa 115)

Hüseyin Atay Meali:

Kendisine doğru yol apaçık belli olduktan sonra, kim peygambere karşı gelir ve inananların yolundan başkasına uyarsa, onu döndüğü yöne yürütür ve onu cehenneme sokarız. Orası ne kötü bir gidiş yeridir!

(Nisa 115)

İbni Kesir Meali:

Kim, kendisine doğru yol apaçık belli olduktan sonra, peygambere karşı gelir, mü'minlerin yolundan başakasına uyup giderse; onu döndüğü yolda bırakırız. Kendisini cehenneme koyarız. Ne kötü dönüş yeridir orası.

(Nisa 115)

İlyas Yorulmaz Meali:

Allah'ın doğru olanları açıklayıcı ayetleri geldikten sonra, elçi ile kendini ayıran ve inananların yolundan başka yollara uyanları, istedikleri yöne uymalarını sağlarız ve onları (kıyamet günü) cehennem ateşine atarız. Dönüş yerleri ne kadar kötü!

(Nisa 115)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve kim kendisine hidayet beyan edildikten (açıkladıktan) sonra resûle muhalefet ederse ve mü'minlerin yolunun dışında bir yola tâbî olursa, onu döndüğü yola çeviririz ve onu cehenneme yaslarız. Ve o ne kötü varış yeri.

(Nisa 115)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Herkim kendisine doğru yol apaçık göründükten sonra Allah'ın elçisinden ayrılır da inananların yolundan ayrı bir yol tutacak olursa Biz onu döndüğü yolda bırakırız. Onu Cehennem'e sokarız. Onun döneceği yer ne kötüdür.

(Nisa 115)

Kadri Çelik Meali:

Doğru yol kendisine apaçık belli olduktan sonra kim peygambere muhalefet eder ve iman edenlerin yolundan başka bir yola uyarsa, onu sevdiği şeye doğru döndürür ve cehenneme sokarız. Orası pek de kötü bir dönüş yeridir!

(Nisa 115)

Mahmut Kısa Meali:

Fakat kim de doğru yol kendisine açıkça gösterildiği hâlde, kalkıp Peygambere karşı gelir ve dinden dönerek Müslümanların takip ettiği yolu terk ederse, onu kendi tercihiyle baş başa bırakacak fakat sonunda cehenneme atacağız! Ne korkunç bir son! O hâlde, Allah’ın merhametine ve affına sığınmaktan başka çareniz yoktur:

(Nisa 115)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nitekim kim, kendisine hidayet apaçık belli olduktan sonra elçiye muhalif olur, İnanların yolundan başka bir yola giderse, onu gittiği yolda bırakırız gider Sonunda da cehenneme sokarız. Orası ne kadar da kötü bir varış yeridir.

(Nisa 115)

Mehmet Türk Meali:

Kim de kendisine dosdoğru yol1 belli olduktan sonra mü’minlerin yolundan başka bir yola giderek Peygambere isyan ederse, onu döndüğü yolla baş başa bırakır ve varılacak yerlerin en kötüsü olan cehenneme sokarız.*

(Nisa 115)

Muhammed Celal Şems Meali:

Kendisine doğru yol açıkça belli olduktan sonra, Peygamber’e karşı çıkmaya devam eden ve inananların yolundan başka (bir yola) uyan kimseyi, peşinde olduğu şeyin arkasına salacağız. Onu, Cehennem’e sokacağız. Orası, ne kötü kalınacak yerdir!

(Nisa 115)

Muhammed Esed Meali:

Ama, kendisine hidayet bahşedildikten sonra Peygamber ile bağını koparan ve müminlerin yolundan başka bir yola sapana gelince, onu kendi tercih ettiği yolda bırakacak ve ona cehennemi tattıracağız: o ne kötü bir sondur!

(Nisa 115)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Doğru yol kendisine apaçık belli olduktan sonra, Tanrı elçisinden ayrılıp, inananların yolundan başka bir yola uyan kimseyi, döndüğü yöne döndürür ve onu Cehenneme atarız. Orası ne kötü bir varış yeridir.

(Nisa 115)

Mustafa Çavdar Meali:

Fakat kim de kendisine hak ve hakikat apaçık belli olduktan sonra elçiye karşı gelir ve müminlerin yolundan başka bir yola uyarsa; onu döndüğü sapıklıkta bırakır ve cehenneme atarız. Orası ne kötü bir yerdir!

Bknz: (47/25) - (47/32) - (58/5)

(Nisa 115)

Mustafa Çevik Meali:

Kim de Kur’an ile kendisine doğru yol tebliğ edilmesine rağmen Peygamber’e karşı çıkar ve başka bir yol seçerse, Allah da onu kendi seçimiyle baş başa bırakıp cehennemde azaba mahkûm eder.

(Nisa 115)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Fakat kendisine doğru yol ayan açık belli olduktan sonra Peygamber ile yollarını ayıran ve mü'minlerin yolundan başka yollara sapan kimseyi kendi tercihiyle baş başa bırakacak ve onu cehenneme sokacağız: O ne berbat bir ikametgahtır!

(Nisa 115)

Osman Okur Meali:

Kendisi için doğru yol belli olduktan sonra, kim Resulüne karşı çıkar ve müminlerin yolundan başka bir yola giderse, onu o yönde bırakırız ve cehenneme sokarız; o ne kötü bir yerdir.

(Nisa 115)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Her kim de kendisine doğru yol zahir olduktan sonra Peygamber'e muhalefet eder ve mü'minlerin yolundan başkasına uyup giderse, onu o takip ettiği yola sevkederiz ve onu cehenneme daldırırız. Ve ona ne fena bir gidilecek yer.

(Nisa 115)

Ömer Öngüt Meali:

Hidayet kendisine apaçık belli olduktan sonra, peygambere muhalefet edip inananların yolundan başkasına uyan kimseyi döndüğü yolda bırakırız. Ahirette de kendisini cehenneme sokarız. Ne kötü bir dönüş yeridir orası!

(Nisa 115)

Ömer Sevinçgül Meali:

Doğru yol kendisine apaçık belli olduktan sonra, Peygambere aykırı davranarak, inananların yolundan başkasına uyan kimseyi dönüş yolunda bırakır, ardından cehenneme daldırırız. Orası ne kötü bir dönüş yeridir!

(Nisa 115)

Sadık Türkmen Meali:

Kim kendisine hidayet (doğru yol), besbelli olduktan sonra Rasûl’e karşı çıkar, müminlerin yolundan başkasına uyarsa, onu yöneldiği yolda bırakırız ve cehenneme atarız. Orası ne kötü bir varış yeridir.

(Nisa 115)

Seyyid Kutub Meali:

Kim bu yolu iyice tanıdıktan sonra, peygambere zıt düşer de müminlerin yolundan başka bir yola koyulursa, kendisini koyulduğu yolla baş başa bırakır, sonra da cehenneme atarız. Orası ne kötü bir dönüş yeridir.

(Nisa 115)

Suat Yıldırım Meali:

Her kim de, hidayet yolu kendisine iyice belli olduktan sonra, Resulullaha muhalefet eder ve müminlerin yolundan başka bir yola tabi olursa, Biz onu döndüğü yolda bırakırız. Fakat ahirette kendisini cehenneme koyarız. Orası ne fena bir varış yeridir!

(Nisa 115)

Süleyman Ateş Meali:

Kim de kendisine doğru yol belli olduktan sonra Elçi'ye karşı gelir ve mü'minlerin yolundan başka bir yola uyarsa, onu döndüğü yola yöneltiriz ve cehenneme sokarız. Ne kötü bir gidiş yeridir orası!

(Nisa 115)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Doğru yol kendisi için apaçık belli olduktan sonra kim bu Elçiden ayrılır ve müminlerin yolundan başka[1] yola girerse onu, saptığı yolda bırakırız ve cehenneme sokarız. Ne kötü hale gelmedir o!

1)

(Nisa 115)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Doğru yolu gördükten sonra Allah'ın elçisine karşı gelen ve müminlerin izlediği yolu terkeden kimseyi, yöneldiği yola döndürür ve cehenneme atarız. Orası ne kötü bir yerdir!

(Nisa 115)

Şaban Piriş Meali:

Kim, kendisine doğru yol apaçık belli olduktan sonra Peygamberden ayrılır ve müminlerin yolundan başkasına uyarsa; onu döndüğü sapıklıkta bırakır ve cehenneme atarız. Ne kötü bir yerdir!

(Nisa 115)

Talat Koçyiğit Meali:

Her kim, kendisi için doğru yol apaçık belli olduktan sonra, Peygambere muhalefet eder ve mü'minlerin yolundan başka bir yola tâbi olursa, onu girdiği yolda bırakırız ve cehenneme sokarız. Orası ne kötü bir yerdir.

(Nisa 115)

Tefhimul Kuran Meali:

Kim de kendisine 'dosdoğru yol' apaçık belli olduktan sonra, peygambere muhalefet ederse ve mü'minlerin yolundan başka bir yola uyarsa, onu döndüğü şeyde bırakırız ve cehenneme sokarız. Ne kötü bir yataktır o!..

(Nisa 115)

Ümit Şimşek Meali:

Doğru yol kendisine açıkça belli olduktan sonra kim Peygambere muhalefet eder ve mü'minlerin yolundan başka bir yol tutarsa, Biz de onu yöneldiği yola sevk eder ve Cehenneme süreriz. Gidilecek ne kötü bir yerdir orası!

(Nisa 115)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Erdirici kılavuzluk kendisine ayan-beyan geldikten sonra, resulden kopup müminlerin yolunun dışını izleyeni biz, yöneldiğiyle kaynaştırır, sonra da cehenneme sallarız. Ne kötü bir dönüş yeridir o!

(Nisa 115)