7. Araf Suresi / 71.ayet

Hud: Size zaten Rabbinizden bir ahlaki kokuşmuşluk ve gazap gelmiş durumda. Şimdi siz, Allah’ın, hakkında hiç bilgi ve belge indirmediği sizin ve atalarınızın kutsal isimler vererek yücelttiği bir takım isimler hakkında benimle tartışıyor musunuz? Öyleyse bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim! Dedi.

Bknz: (71/23)(13/33)(21/24)(47/14)

Mustafa Çavdar Meali

Araf 71 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

O, Rabbinizden azaba ve gazaba uğramayı hakettiniz dedi, Allah'ın, haklarında hiçbir delil indirmediği ve ancak sizin ve atalarınızın taktığı birtakım adlar için benimle çekişmeye kalkıyorsunuz demek, o halde bekleyin, şüphe yok ki ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.

(Araf 71)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Hz. Hud) "Andolsun Rabbinizden üzerinize iğrenç bir azap ve gazap gerekli kılındı. Allah'ın kendileri hakkında hiçbir delil indirmediği ve sizin ile babalarınızın (rastgele) isimlendirdiği (düzüp uydurageldiği) birtakım isimler (düzme tanrılar ve kurallar) adına mı benimle mücadele ediyorsunuz? Öyleyse bekleyedurun; şüphesiz, ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim" diyerek (örnek ve cesaretli bir tavır takınmıştı).

(Araf 71)

Abdullah Parlıyan Meali:

Hûd dedi ki: “Artık Rabbinizden size bir bela ve gazab inmiştir. Siz, sizin ve babalarınızın isimlendirdiği putlar hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Allah, o putlara tapma hususunda hiç de böyle bir belge ve kanıt indirmemiştir. Artık o kaçınılmaz belayı bekleyin. Ben de sizinle beraber bekleyeceğim.”

(Araf 71)

Adem Uğur Meali:

(Hûd) dedi ki: "Üzerinize Rabbinizden bir azap ve bir hışım inmiştir. Haklarında Allah'ın hiçbir delil indirmediği, sadece sizin ve atalarınızın taktığı kuru isimler hususunda benimle tartışıyor musunuz? Bekleyin öyleyse, şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim!"

(Araf 71)

Ahmet Hulusi Meali:

(Hud) dedi ki: "Gerçek ki Rabbinizden, üzerinize bir azap fırtınası ve gadab (şirk hali) oluşmuş bile! (Var olduklarına dair) Allah'ın hiçbir delil inzal etmediği; (sadece) sizin ve babalarınızın taktığı asılsız tanrı isimleri hakkında benimle tartışıyor musunuz? Bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim. "

(Araf 71)

Ahmet Tekin Meali:

Hûd: "- Artık size Rabbinizden bir lânet, bir azap, bir hışım inmiştir. Haklarında Allah'ın hiçbir hüküm, ferman, yetki indirmediği, sadece sizin ve atalarınızın uydurduğu hayal mahsûlü isimlerden-düzmece tanrılardan dolayı mı benimle tartışıyorsunuz? Başınıza gelecek felâketi beklemeye devam edin! Ben de sizinle beraber bekleyenlerden olacağım." dedi.

(Araf 71)

Ahmet Varol Meali

O da: "Size Rabbinizden azap ve gazap kesinleşti. Sizin ve babalarınızın taktığı ve Allah'ın haklarında herhangi bir delil indirmediği birtakım isimler üzerinde benimle tartışmaya mı giriyorsunuz? Bekleyin, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim" dedi.

(Araf 71)

Ali Bulaç Meali:

"Andolsun" dedi. "Rabbinizden üzerinize iğrenç bir azab ve gazab gerekli kılındı. Allah'ın kendileri hakkında hiç bir delil indirmediği ve sizin ile babalarınızın isimlendirdiği (düzüp uydurduğu) birtakım isimler (düzme tanrılar ve kurallar) adına mı benimle mücadele ediyorsunuz? Öyleyse bekleyedurun; şüphesiz, ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim."

(Araf 71)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Hûd, onlara şöyle dedi: “- Şüphesiz ki, Rabbinizden üzerinize bir azab ve bir gazap gerçekleşti. Sizin ve atalarınızın uydurduğu tanrılar hakkında, siz benimle mücadele mi ediyorsunuz? Allah, onlara hiç bir âyet ve delil indirmedi. Artık azabın gelişini bekleyin, ben de sizinle beraber (onu) bekliyenlerdenim.”

(Araf 71)

Ali Rıza Sefa Meali:

Dedi ki: "Efendinizin cezasını ve öfkesini hak ettiniz. Allah'ın, hakkında hiçbir kanıt indirmediği, sizin ve atalarınızın uydurduğu isimler için mi benimle tartışıyorsunuz? Artık, bekleyin! Aslında, sizinle birlikte ben de bekliyorum!"

(Araf 71)

Ali Ünal Meali:

Hûd, şöyle dedi: “Öyle görünüyor ki, üzerinize Rabbinizden bir murdarlık (bâtıl inançlar ve kötü fiiller sebebiyle Allah’tan uzaklaşma hali) ve rahmetten tart hükmü inmiş. Benimle, sizin de atalarınızın da uydurup kendilerine ulûhiyet atfettiğiniz, fakat ilâh ve ma’bud olabileceklerine dair Allah’ın hiçbir delil indirmediği, indirmesi de mümkün olmayan birtakım boş isimler hakkında mı tartışıyorsunuz? Madem öyle, bekleyin bakalım bu işin sonu ne olacak! Sizinle birlikte ben de beklemekteyim.”

(Araf 71)

Bahaeddin Sağlam Meali:

(Hûd:) “Ey kavmim! Şüphesiz Rabbinizden manevi bir azap ve gazap size inmiştir. Allah’ın onlar için bir delil indirmediği, sizin ve babalarınızın taktığı bazı isimler hakkında benimle mücadele mi ediyorsunuz? İşte bekleyin! Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.” dedi.*

(Araf 71)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Dedi ki: "Üzerinize Rabbinizden bir azap ve bir hışım inmiştir. Haklarında Allah'ın hiçbir delil indirmediği, sadece sizin ve atalarınızın taktığı kuru isimler hususunda benimle tartışıyor musunuz? Bekleyiniz öyleyse, şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim."

(Araf 71)

Bekir Sadak Meali:

«Hiç şüphesiz artık Rabbinizin azap ve öfkesini hakettiniz. Allah'in hicbir delil indirmedigi, isimlerini de siz ve babalarinizin koydugu putlar hakkinda mi benimle tartisiyorsunuz? Bekleyin, dogrusu ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim» dedi.

(Araf 71)

Besim Atalay Meali:

Hûd dedi ki: «Tanrınızın azabiyle, gadabı da size hak oldu, Allah katından hiçbir hüccet gelmemişken, sizinle, atalarınızın tapmış oldukları adlar için mi, benimle uğraşırsız? Öyle ise bekleyin, ben beklerim sizinle»

(Araf 71)

Celal Yıldırım Meali:

O da, «şüphesiz ki Rabbınızdan üzerinize bir murdarlık ve bir de gazab inmesine lâyık oldunuz. Siz, sizin ve babalarınızın ad taktığınız putlar hakkında mı benimle tartışıyorsunuz ?! Allah o putlara hiç de böyle bir tapma hususunda bir belge ve kanıt indirmemiştir. Artık (gelecek kazayı) bekleyin ; çünkü ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.

(Araf 71)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Hud) dedi ki: “Rabbinizin layık gördüğü ürkütücü bir bela ve gazapla kuşatılmış durumdasınız zaten! Şimdi, Allah'ın haklarında hiçbir delil indirmediği, yalnızca sizin ve atalarınızın taktığı (uydurma) isim(li put)lar hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? (O kaçınılmaz olan azabı) bekleyin öyleyse; doğrusu ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim!”

(Araf 71)

Diyanet İşleri Eski Meali:

"Hiç şüphesiz artık Rabbinizin azab ve öfkesini hakettiniz. Allah'ın hiçbir delil indirmediği, isimlerini de siz ve babalarınızın koyduğu putlar hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Bekleyin, doğrusu ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim" dedi.

(Araf 71)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Hud, "Artık size Rabbinizden bir azap ve öfke inmiştir. Allah'ın, haklarında hiçbir delil indirmediği, yalnızca sizin ve babalarınızın uydurduğu birtakım isimler (düzmece tanrılar) hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Öyleyse (başınıza geleceği) bekleyin! Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim!" dedi.

(Araf 71)

Diyanet Vakfı Meali:

(Hûd) dedi ki: «Üzerinize Rabbinizden bir azap ve bir hışım inmiştir. Haklarında Allah'ın hiçbir delil indirmediği, sadece sizin ve atalarınızın taktığı kuru isimler hususunda benimle tartışıyor musunuz? Bekleyin öyleyse, şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim!»

(Araf 71)

Edip Yüksel Meali:

Dedi ki: 'Rabbinizden bir azap ve öfkeye mahkum edilmiş bulunuyorsunuz. Sizin ve atalarınızın uydurduğu ve ALLAH'ın kendilerine hiçbir güç vermediği isimler konusunda mı benimle tartışıyorsunuz? Bekleyiniz, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim.'

(Araf 71)

Elmalılı Orjinal Meali:

İşte, dedi, üzerinize rabbınızdan bir azab fırtınası bir gadab indi, siz bana sizin ve atalarınızın taktığı kuru isimler hakkında mücadele mi ediyorsunuz? Allah onlara hiç bir zaman öyle bir hakkı saltanat indirmedi artık gözetin ben de sizinle beraber gözetenlerdenim

(Araf 71)

Elmalılı Yeni Meali:

Hud: "İşte üzerinize Rabbinizden bir azap fırtınası ve bir öfke indi. Siz, benimle sizin ve atalarınızın taktığı kuru adlar hakkında mı tartışıyorsunuz? Oysa Allah onlara hiçbir zaman saltanat indirmedi. Artık gözetin, ben de sizinle birlikte gözetenlerdenim" dedi.

(Araf 71)

Erhan Aktaş Meali:

"Rabb'inizin azabı ve öfkesi, hakkınızda kesinleşti. Haklarında Allah'ın hiçbir yetki belgesi indirmediği, sizin ve atalarınızın taktığı isimler hakkında benimle tartışıyor musunuz? Bekleyin öyleyse! Kuşkusuz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim." dedi.

(Araf 71)

Gültekin Onan Meali:

"Andolsun" dedi. "Rabbinizden üzerinize iğrenç bir azab ve gazab gerekli kılındı. Tanrı'nın kendileri hakkında hiç bir delil indirmediği ve sizin ile babalarınızın isimlendirdiği (düzüp uydurduğu) bir takım isimler (düzme Tanrılar ve kurallar) adına mı benimle mücadele ediyorsunuz? Öyleyse bekleyedurun. Kuşkusuz ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim."

(Araf 71)

Hakkı Yılmaz Meali:

Hûd dedi ki: “Artık size Rabbinizden bir azap ve bir hışım inmiştir. Haklarında Allah'ın hiçbir delil indirmediği, sadece sizin ve atalarınızın taktığı isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Bekleyin öyleyse, şüphesiz ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim!”

(Araf 71)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Gerçekten Rabbinizden size şiddetli bir azap ve öfke gelecektir. Sizin ve babalarınızın isimlendirdiği ve Allah’ın hakkında hiçbir delil indirmediği şu isimler hakkında benimle tartışacak mısınız? Bekleyin (bakalım)! Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.

(Araf 71)

Harun Yıldırım Meali:

Dedi ki: “Andolsun gerçekten de size Rabbinizden bir azap ve gazap gelecektir. Allah’ın, haklarında hiçbir delil indirmediği, sizin ve atalarınızın onları adlandırdığı isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? O halde bekleyin. Muhakkak ben de sizlerle beraber bekleyenlerdenim.”

(Araf 71)

Hasan Basri Çantay:

(Hud) dedi: "Rabbinizden üzerinize bir azab, bir gazab hak oldu muhakkak. Kendinizin ve atalarınızın takdığınız (düzme) bir takım adlar (tanrılar) hakkında, Allah onlara bir hüccet indirmemişken, benimle mücadele mi ediyorsunuz? Artık bekleyin. Şübhesiz ben de sizinle beraber (onu) bekleyenlerdenim".

(Araf 71)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Hûd) dedi ki: “Hiç şübhesiz, üzerinize Rabbinizden bir azab ve bir gazab hak oldu. Haklarında Allah'ın hiçbir delil indirmediği, sizin ve atalarınızın (uydurarak)kendilerini adlandırdığı birtakım isimler(e sâhib putlarınız) hakkında mı benimle mücâdele ediyorsunuz? Öyle ise (azâbı) bekleyin, şübhesiz ben (de) sizinle berâber bekleyenlerdenim!”

(Araf 71)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"RAB'biniz[tarafın]dan bir kirlilik ve gazap üzerinize düşmüştür [gerçekleşmiştir]. Kendilerini sizin ve atalarınızın isimlendirdiği, kendilerine Allah'ın herhangi bir yetkiyi-delili [kısım kısım] indirmemiş olduğu isimler hakkında mı benimle mücadele ediyorsunuz [tartışıyorsunuz]? O halde bekleyin! Kesinlikle ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim." dedi.

(Araf 71)

Hüseyin Atay Meali:

"Hiç şüphesiz, Rabbinizden bir öfke ve dert başınıza gelecektir. Allah’ın hiçbir kesin belge indirmediği, atalarınızın ve sizin uydurduğunuz adlar hakkında benimle mi tartışıyorsunuz? Artık bekleyin, doğrusu ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim" dedi.

(Araf 71)

İbni Kesir Meali:

Dedi ki: Gerçekten üzerinize Rabbınızdan bir azab, bir gazab hak oldu. Allah onlara, kendinizin ve atalarınızın taptığı bir takım adlar hakkında hiç bir hüccet indirmemişken benimle mücadele mi ediyorsunuz? Bekleyin öyleyse, şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.

(Araf 71)

İlyas Yorulmaz Meali:

Hud “Rabbinizden sizin başınıza bir bela ve gazap meydana gelecektir. Allah hakkında güçlü bir delil indirmediği halde, siz ve atalarınızın koydukları isimler hakkında[2] benimle tartışacak mısınız? Bekleyin, bende sizinle birlikte bekleyenlerdenim” dedi.*

(Araf 71)

İskender Ali Mihr Meali:

(Hud A.S) şöyle dedi: “Üzerinize Rabbinizden azap ve öfke vaki olmuştur (gelmiştir). Sizin ve babalarınızın onu isimlendirdiğiniz isimler hakkında mı benimle mücâdele ediyorsunuz? Allah ona bir delil indirmedi. Artık bekleyin! Muhakkak ki; ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.”

(Araf 71)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Dedi: «Gerçekten siz artık çalabınızın azabını, öfkesini gerektirdiniz. Allah onlar için hiçbir dayanak bildirmemişken sizin, atalarınızın taktığı bir sürü adlar üzerinde benimle çekişmeye mi kalkışıyorsunuz? Öyleyse bekleyin. İşte, ben de sizinle birlikte bekliyorum.»

(Araf 71)

Kadri Çelik Meali:

“Hiç şüphesiz artık Rabbinizin azap ve öfkesini hak ettiniz. Allah'ın hiç bir delil indirmediği ve isimlerini de siz ve babalarınızın koyduğu putlar hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Bekleyin, doğrusu ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim” dedi.

(Araf 71)

Mahmut Kısa Meali:

Bunun üzerine Hûd, “O hâlde,” dedi, “Rabb’iniz tarafından inkârcılara vaadedilen korkunç bir belânın ve dehşet verici bir gazâbın tepenize inmesi artık kaçınılmaz olmuştur!” “Demek siz, kendilerine ilâhî bir yetki verildiğine dâir haklarında Allah’ın hiçbir delil indirmediği; yetki alanlarını, kudret sınırlarını, verdikleri ve verecekleri bütün hükümleri, kısaca sahip oldukları tüm özellikleri sizin ve atalarınızınbelirleyerek uydurduğu hayal ürünü birtakım isimler hakkında benimle tartışıyorsunuz, öyle mi?” “Madem küstahlıkta bu kadar ileri gittiniz, o hâlde, başınıza gelecekleri bekleyin bakalım, ben de sizinle birlikte bekliyorum!”

(Araf 71)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

"Rabbinizden azap ve gazaba uğramanız gerekli oldu" demiştir. Allah'ın kendi hakkında hiçbir delil indirmediği isimler, Filvaki sizin ve atalarınızın uydurduğu tanrılar, kurallar Adına benimle tartışıyorsunuz. Öyle ise siz bekleyin bakalım. Razı olarak ben de, nihayetini sizinle beraber bekliyorum.

(Araf 71)

Mehmet Türk Meali:

(Hûd): “Artık siz Rabbinizden bir azabı ve bir öfkeyi hak ettiniz. Siz benimle; Allah’ın kendileri hakkında hiç bir delil indirmediği, sizin ve atalarınızın uydurduğu birtakım kuru isimler hakkında mı tartışıyorsunuz? Bekleyin bakalım ben de sizinle beraber (başınıza gelecekleri) bekleyenlerdenim.” dedi.

(Araf 71)

Muhammed Celal Şems Meali:

O dedi ki: “Rabbinizin azabı ve öfkesini hak ettiniz. Allah’ın, hakkında hiçbir delil indirmediği, sizin ve atalarınızın taktığı isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Öyleyse bekleyin, ben (de) şüphesiz sizinle birlikte bekleyenlerdenim.”

(Araf 71)

Muhammed Esed Meali:

(Hud): "Rabbinizin müstehak gördüğü ürkütücü bir bela ve gazapla kuşatılmış durumdasınız zaten!" dedi. Şimdi, Allahın haklarında hiçbir delil indirmediği, yalnızca sizin ve atalarınızın uydurduğu o (boş) isimler hakkında mı benimle çekişiyorsunuz? (O kaçınılmaz olanı) bekleyin öyleyse; doğrusu ben de sizinle bekleyeceğim!"

(Araf 71)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Dedi ki; "Kuşkusuz artık rabbinizin azap ve öfkesini hak ettiniz. Allah'ın hiçbir kanıt indirmediği, adlarını da sizin ve babalarınızın koyduğu putlar hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Bekleyin, doğrusu ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim."

(Araf 71)

Mustafa Çavdar Meali:

Hud: Size zaten Rabbinizden bir ahlaki kokuşmuşluk ve gazap gelmiş durumda. Şimdi siz, Allah’ın, hakkında hiç bilgi ve belge indirmediği sizin ve atalarınızın kutsal isimler vererek yücelttiği bir takım isimler hakkında benimle tartışıyor musunuz? Öyleyse bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim! Dedi.

Bknz: (71/23) - (13/33) - (21/24) - (47/14)

(Araf 71)

Mustafa Çevik Meali:

Hûd da onlara dedi ki: “Zaten siz Allah’tan başka ilah edindiklerinizin kokuşmuş, zulme dayalı hayat nizamı ile azapla kuşatılmış bir durumdasınız. Bir de kalkmış Allah’ın haklarında hiçbir delil indirmediği, yalnızca atalarınızın ve sizin gözünüzde büyüttüğünüz, ilahlaştırıp izinden gittiğiniz bu isimler hakkında benimle tartışıyorsunuz. Bu inadınızdan vazgeçmeyecekseniz, kaçınılmaz olan büyük felaketinizi ben de sizinle birlikte bekleyeceğim.”

(Araf 71)

Mustafa İslamoğlu Meali:

(Hud) dedi ki: "Rabbinizden (bir ceza olarak) üstünüze çökmüş bir (ahlaki) kokuşmuşluğun ve tarifsiz bir gazabın içindesiniz zaten. Şimdi, Allah'ın haklarında hiçbir delil indirmediği, yalnızca sizin ve atalarınızın yücelttiği isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? O halde bekleyin, gerçek şu ki ben de sizinle birlikte bekleyeceğim!"

(Araf 71)

Osman Okur Meali:

(Hud) dedi ki: “Rabbinizin layık gördüğü ürkütücü bir bela ve gazapla kuşatılmış durumdasınız zaten! Şimdi, Allah'ın haklarında hiçbir delil indirmediği, yalnızca sizin ve atalarınızın taktığı (uydurma) isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? (O kaçınılmaz olan azabı) bekleyin öyleyse; doğrusu ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim!”

(Araf 71)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Dedi ki: «Üzerinize, şüphe yok ki Rabbiniz tarafından bir ikap ve bir gazab tahakkuk etti. Kendinizin ve babalarını- zın takmış olduklarınız birta- kım adlar hakkında benimle mücadelede mi bulunuyorsunuz? Allah Teâlâ onlara dair hiçbir hüccet indirmiş değildir. Artık bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.»

(Araf 71)

Ömer Öngüt Meali:

Hûd dedi ki: “Artık size Rabbinizden bir azap ve bir hışım inmiştir. Haklarında Allah'ın hiçbir delil indirmediği, sadece sizin ve atalarınızın taktığı kuru isimler hususunda benimle tartışıyor musunuz? Öyleyse bekleyedurun, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim. ”

(Araf 71)

Ömer Sevinçgül Meali:

Hud da onlara, “İşte, Rabbinizin gazabını da, azabını da hak ettiniz! Yapay tanrılar için mi benimle tartışıyorsunuz! Allah onlar hakkında bir belge indirmedi. Birer kuru isim, kimini siz taktınız, kimini atalarınız! Gözetleyin bakalım, ben de sizinle beraber gözetleyenlerdenim!” dedi.

(Araf 71)

Sadık Türkmen Meali:

(Hûd) dedi ki: “Rabbinizden size bir azap ve bir hışım hak oldu. Benimle mücadele mi ediyorsunuz? Sizin ve babalarınızın isimlendirdiği, Allah’ın kendileri hakkında hiçbir delil indirmediği, birtakım (kuru, boş, belirsiz) isimler hakkında! Bekleyin öyleyse! Şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim”.

(Araf 71)

Seyyid Kutub Meali:

Hud onlara dedi ki: Rabbinizin azabı ve öfkesi hakkınızda kesinleşti. Allah'ın haklarında hiçbir kanıt indirmediği, kendiniz ve atalarınız tarafından takılmış birtakım adlar üzerine benimle tartışmaya mı girişiyorsunuz? O halde bekleyin bakalım, ben de sizin ile birlikte bekliyorum.

(Araf 71)

Suat Yıldırım Meali:

"İşte! dedi, "üzerinize Rabbinizden bir azap fırtınası ve bir hışım indi. Siz, sizin ve atalarınızın uydurduğu ve zaten tanrılaştırılmalarına dair Allah'ın da hiçbir delil göndermediği birtakım boş isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz?Gözleyin öyleyse azabın gelişini!Ben de sizinle beraber gözlüyorum."

(Araf 71)

Süleyman Ateş Meali:

Dedi ki: "Artık size Rabbinizden bir rics (pislik) ve gazab inmiştir. Allah'ın, kendileri için hiçbir delil indirmediği (ve hiçbir güç vermediği), sadece sizin ve atalarınızın taktığı (boş) isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Bekleyin öyle ise, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim!"

(Araf 71)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Hud dedi ki "Siz, Rabbinizin uğratacağı zararı ve gazabı hak ettiniz. Sizin ve atalarınızın koyduğu isimler hakkında benimle mi tartışıyorsunuz? Allah onlarla ilgili bir belge indirmiş de değildir. Bekleyin bakalım; sizinle beraber ben de bekliyorum."

(Araf 71)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Hûd dedi ki: "Rabbinizi kızdırdınız ve azabını hak ettiniz. Hakkında Allah'ın hiçbir delil indirmediği, sizin ve atalarınızın taktığı bir takım isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Öyleyse bekleyin, çünkü ben de sizinle beraber beklemekteyim."

(Araf 71)

Şaban Piriş Meali:

Hud: -Rabbinizden üzerinize bir azap, bir gazap hak olmuştur. Allah sizin ve atalarınızın taktığı isimler hakkında, bir delil de indirmediği halde benimle tartışıyor musunuz? Öyleyse bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim! dedi.

(Araf 71)

Talat Koçyiğit Meali:

Hûd da demişti ki: "Rabbınızdan, üzerinize bir azâb ve bir intikam hak oldu. Allah, kendileri hakkında hiçbir delil indirmemişken sizin ve babalarınızın koyduğu bir takım (tanrı) isimleri hakkında benimle münâkaşaya mı kalkışıyorsunuz? O halde bekleyin; ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim."

(Araf 71)

Tefhimul Kuran Meali:

Andolsun dedi, «Rabbinizden üzerinize bir azab ve bir gazab gerekli kılındı. Sizin bile babalarınızın isimlendirdiği (düzüp uydurduğu) bir takım isimler (düzme tanrılar ve kurallar) adına mı benimle mücadele ediyorsunuz ki Allah onlar hakkında hiçbir delil indirmemiştir. Öyleyse bekleyedurun, şüphesiz, ben de sizlerle birlikte bekliyorum.

(Araf 71)

Ümit Şimşek Meali:

Hud, “Artık Rabbinizden size bir azap ve gazap inmesi hak olmuştur. Allah'ın hiçbir delil indirmediği şeylere sizin ve atalarınızın taktığınız isimler hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Bekleyin öyleyse; sizinle beraber ben de bekliyorum.”

(Araf 71)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Hud dedi: "Rabbinizden bir azap ve gazap indi ya! Haklarında Allah'ın hiçbir kanıt indirmediği, sadece atalarınızın ve sizin uydurduğunuz birtakım isimler hakkında mı benimle çekişiyorsunuz? Bekleyin bakalım, sizinle beraber ben de bekleyenlerdenim."

(Araf 71)