45. Casiye Suresi / 28.ayet

Ve o gün, her toplumu korkudan diz üstü çökmüş göreceksin. Her toplum kendi kitabı/amel defteriyle yüzleşmeye çağrılacak ve işte o gün hepiniz yaptıklarınızın karşılığını tastamam alacaksınız.

Bknz: (18/49)(39/69)

Mustafa Çavdar Meali

Casiye 28 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve görürsün ki her ümmet, diz çökmüş, kendi kitabına çağrılmada. O gün, ne yaptıysanız onun karşılığını bulur, ona göre mücazata ve mükafata erişirsiniz.

(Casiye 28)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

O gün Sen, her ümmeti diz üstü çökmüş (veya toplanmış) olarak göreceksin. Her ümmet kendi kitabına (kutsal kaynaklarına ve amel kayıtlarına göre) çağrılıp (hesaba çekilecek ve) "Bugün (dünyada iken) yaptıklarınızla karşılık göreceksiniz" (denilecektir).

(Casiye 28)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve o gün bütün insanları, o günün dehşetinden dolayı, zillet içinde diz üstü çökmüş, perişan bir halde görürsün. Herkes kendisi hakkında tutulan kitabıyla, kayıtlarıyla yüzleşmeye çağrılır. O gün ne yaptıysanız mutlaka karşılığını bulacaksınız.

(Casiye 28)

Adem Uğur Meali:

O gün her ümmeti, diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağırılır, (onlara şöyle denilir:) "Bu gün, yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız!"

(Casiye 28)

Ahmet Hulusi Meali:

Her inanç toplumunu diz üstü çökmüş görürsün! Her inanç toplumu, kendi bilgisine göre çağrılır. "Bu süreç, yaptıklarınızın karşılığını yaşama sürecidir!" (denilir).

(Casiye 28)

Ahmet Tekin Meali:

O gün, her milleti diz çökmüş görürsün. Her millet, kendilerine gönderilen ilâhî kitabı yeniden görmeye ve amel defterlerini okumaya sevk edilir. “Bugün amellerinizin karşılığını göreceksiniz” denilir.*

(Casiye 28)

Ahmet Varol Meali

(O gün) her ümmeti dizüstü çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. "Bugün yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz."

(Casiye 28)

Ali Bulaç Meali:

O gün sen, her ümmeti diz üstü çökmüş (veya toplanmış) olarak görürsün. Her ümmet, kendi kitabına çağrılır. "Bugün yaptıklarınızla karşılık göreceksiniz."

(Casiye 28)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Ve (Ey Rasûlüm), sen her ümmeti toplanmış bir halde göreceksin. Her ümmet (her din sahibi) amelinin yazılı bulunduğu deftere çağrılacak. (Onlara denir ki:) Bugün o işlediğiniz amellerin cezası size verilecek.

(Casiye 28)

Ali Rıza Sefa Meali:

Ve tüm toplumları, Diz Çökmüş olarak göreceksin. Her toplum, kendi kitabına çağırılır. "Bugün, yaptıklarınızın karşılığı verilecektir!"

(Casiye 28)

Ali Ünal Meali:

O gün, bütün ümmetleri bir araya toplanmış ve (korkudan) diz çökmüş vaziyette görürsün. Her ümmet, (dünyada yaptıklarının hesabını vermek üzere) hesap defterlerini okumaya çağrılır: “Bugün, dünyada iken ne yapmışsanız onun karşılığını göreceksiniz.

(Casiye 28)

Bahaeddin Sağlam Meali:

O gün her toplum toplanıp diz çökerler. Her toplum kendi kitaplarına çağrılacaklar. (O kitap:) “İşte bugün yaptıklarınızın karşılığı(*) size verilecektir.” (der.)*

(Casiye 28)

Bayraktar Bayraklı Meali:

O gün bütün insanları diz çökmüş görürsün. Herkes kendi kitabına çağrılır. Onlara şöyle denir: "Bugün yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz."

(Casiye 28)

Bekir Sadak Meali:

Her ummeti diz ustu cokmus olarak gorursun. Her ummet kitabina cagrilir. Onlara denir ki: «Bugun, size islediginizin karsiligi verilecektir.»

(Casiye 28)

Besim Atalay Meali:

Her ümmetin, diz çöktüğün görürsün, her ümmet çağrılır öz defterine, işlemiş bulunduğunuz şey yüzünden o gün ceza görürsünüz

(Casiye 28)

Celal Yıldırım Meali:

(O gün) her ümmeti dizüstü çökmüş görürsün ve her ümmet kendi kitabına çağrılır. Bugün yapageldiğiniz şeylerin karşılığını görürsünüz.

(Casiye 28)

Cemal Külünkoğlu Meali:

O gün bütün ümmetleri, bir araya toplanmış ve diz çökmüş vaziyette görürsün. Her ümmet, hesap defterlerini okumaya çağırılır. (Onlara:) “Daha önce ne yaptıysanız bugün sadece onun karşılığını alırsınız” (denir). *

(Casiye 28)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Her ümmeti diz üstü çökmüş olarak görürsün. Her ümmet kitabına çağrılır. Onlara denir ki: "Bugün, size işlediğinizin karşılığı verilecektir."

(Casiye 28)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

O gün her ümmeti diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. (Onlara şöyle denilir:) "Bugün (yalnızca) yaptıklarınızın karşılığı verilecektir."

(Casiye 28)

Diyanet Vakfı Meali:

O gün her ümmeti, diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağırılır, (onlara şöyle denilir:) «Bu gün, yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız!»  *

(Casiye 28)

Edip Yüksel Meali:

Her toplumu diz çökmüş halde görürsün. Her toplum kendi kitabına çağrılır: 'Bugün size, yaptıklarınızın karşılığı ödenecektir.'

(Casiye 28)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ve her ümmeti görürsün ki diz çökmüştür, her ümmet kitabına da'vet olunuyordur, bu gün o yaptığınız amellerin cezası verilecek

(Casiye 28)

Elmalılı Yeni Meali:

Her ümmeti diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağırılır: "Bugün o yaptığınız amellerin cezası verilecektir.

(Casiye 28)

Erhan Aktaş Meali:

Her ümmeti toplanmış görürsün. Her ümmet, amel defteriyle yüzleşmeye çağrılır: "Bugün, yaptıklarınızın karşılığı size verilecektir."

(Casiye 28)

Gültekin Onan Meali:

O gün sen her ümmeti diz üstü çökmüş (veya toplanmış) olarak görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. "Bugün yaptıklarınızla karşılık göreceksiniz."

(Casiye 28)

Hakkı Yılmaz Meali:

(28,29) Ve her önderli toplumu, diz çökmüş görürsün. Her önderli toplum, kendi kitabına çağrılır: “Bugün, yapmış olduğunuz amellerin karşılığı size verilecektir. İşte bu, yüzünüze karşı hakkı konuşan kitabınızdır. Şüphesiz Biz, sizin yaptıklarınızı yazdırıyorduk.”

(Casiye 28)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

O gün, her ümmeti dizleri üzere çökmüş görürsün. Her ümmet kitabına çağrılır ve: “Bugün, yaptıklarınızın karşılığını alacaksınız.”

(Casiye 28)

Harun Yıldırım Meali:

O gün sen her ümmeti diz üstü çökmüş olarak görürsün. Her ümmet, kendi kitabına çağrılır. “Bugün yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz.”

(Casiye 28)

Hasan Basri Çantay:

Ve sen (Habibim) her ümmeti diz çökmüş bir halde göreceksin. Her ümmet kitabı (nın başı) na çağırılacak (ve onlara şöyle denilecekdir:) "Bu gün (dünyada) yapmış olduklarınızın karşılığı verilecek".

(Casiye 28)

Hayrat Neşriyat Meali:

Ve (o gün) her ümmeti câsiye (diz çökmüş) olarak görürsün! Her ümmet, kendi kitâbına (amel defterlerine) çağrılır. (Onlara şöyle denilir:) “Bugün, yapmakta olduklarınızlakarşılık göreceksiniz!”

(Casiye 28)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(28-29) Her bir topluluğu, dizi üstü çökmüş bir halde görürsün. Her bir topluluk, kendi kitabına davet edilir. "Bugün, bulunmakta olduğunuz eylemleriniz [ile] karşılık bulursunuz. Bu, size karşı gerçeği dile getiren kitabımızdır. Gerçekten biz, bulunmakta olduğunuz eylemlerinizi kopyalıyorduk."

(Casiye 28)

Hüseyin Atay Meali:

Her milleti diz üstü çökmüş görürsün. Her millet kendi kitabına çağrılır. Ve bugün size işlediklerinizin karşılığı verilecektir.

(Casiye 28)

İbni Kesir Meali:

Her ümmeti dizüstü çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. Bugün, size yaptıklarınızın karşılığı verilecektir.

(Casiye 28)

İlyas Yorulmaz Meali:

O gün bütün inanç sahibi gurupları diz çökmüş olarak görürsün. Her inanç gurubu, kendi kayıtlarına davet edilir. “Bugün yaptıklarınızın karşılığını alacaksınız” denir.

(Casiye 28)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve bütün ümmetleri diz çökmüş olarak görürsün. Bütün ümmetler kendi kitaplarına davet edilirler. O gün yapmış olduğunuz şeylerin karşılığı (ceza ve mükâfat) verilir.

(Casiye 28)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O gün her din bölüğünü diz çökmüş görürsün. Her bölük kendi kitabının başına çağrılacak. O gün sizler ettiğinizi bulacaksınız.

(Casiye 28)

Kadri Çelik Meali:

O gün sen, her ümmeti diz üstü çökmüş olarak görürsün. Her ümmet, kendi kitabına çağrılır. (Onlara şöyle denir) “Bugün yaptığınız amellerin cezası verilecektir.”

(Casiye 28)

Mahmut Kısa Meali:

O Gün, Allah’a başkaldıran bütün insanların zillet içinde diz üstü yere çökmüş olduklarını göreceksin. Böylece her toplum, kendigünah ve sevaplarının kaydedildiği kitabı görmek için çağrılacak.Ve Allah şöyle buyuracak: “Ey zâlimler! Bugün, dünyadayken yaptığınız her şeyin karşılığını tam olarak göreceksiniz!”

(Casiye 28)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ezilmiş olarak her ümmeti diz üstü çökmüş görürsün. Her ümmet kitabına çağrılır. Cümlesi için artık yüzleşmeye çağrılır." Bugün yaptıklarınızı göreceksiniz" denir.

(Casiye 28)

Mehmet Türk Meali:

Sen o gün her ümmeti itinalı bir şekilde1 toplanmış olarak görürsün. Sonra her ümmet, kendi kitabıyla (yüzleşmeye) çağrılır2 ve onlara: “Bugün yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız!”*

(Casiye 28)

Muhammed Celal Şems Meali:

Her ümmeti dizleri üzerine düşmüş göreceksin. Her ümmet kendi Kitabı’na çağrılacak. Bu günde hepinize, (ancak) yaptıklarınızın karşılığı verilecek.

(Casiye 28)

Muhammed Esed Meali:

Ve (o Gün) bütün insanları (zillet içinde) diz çökmüş görürsün; herkes kendi sicili ile (yüzleşmeye) çağrılır: "Bugün, yaptığınız her şeyin karşılığını göreceksiniz!

(Casiye 28)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

O gün, her toplumu diz üstü çökmüş olarak görürsün. Her toplum, kendi kitabına çağrılır ve onlara; "Bugün, yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz!" denir.

(Casiye 28)

Mustafa Çavdar Meali:

Ve o gün, her toplumu korkudan diz üstü çökmüş göreceksin. Her toplum kendi kitabı/amel defteriyle yüzleşmeye çağrılacak ve işte o gün hepiniz yaptıklarınızın karşılığını tastamam alacaksınız.

Bknz: (18/49) - (39/69)

(Casiye 28)

Mustafa Çevik Meali:

27-29 Şüphesiz göklerde ve yerde olanların, olacak olanların kararını veren Allah’tır, hüküm koymak ve hükümranlık O’na aittir. Dünya hayatlarında Allah’tan başkasının koyduğu hükümlere isteyerek teslim olanlar Kıyamet ve Hesap Günü büyük bir hüsrana uğrayacaklar. İşte O Gün her ümmeti bir araya toplanmış, korkudan diz çökmüş, boyun bükmüş bir durumda görürsün. O Gün her ümmet amellerinin yazılmış olduğu defterlerinde olanlarla yüzleştirilir ve kendilerine, “Bugün dünya hayatlarınızda yapıp ettikleriniz ve yapmanız gerekirken de yapmadıklarınızın karşılığını göreceksiniz ve sizinle ilgili tutulan kayıtlarda eksik ya da fazla hiçbir şey yazılmamış olduğunu da göreceksiniz.” denilir.

(Casiye 28)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Ve o gün her toplumu zillet içinde diz çökmüş bir halde göreceksin; her toplum kendi hesabını (görmeye) çağrılacak: "Bugün yapa geldiğiniz her şeyin karşılığını bulacaksınız.

(Casiye 28)

Osman Okur Meali:

(O gün) bütün (asi ve günahkar) ümmetleri, bir araya toplanmış ve diz çökmüş vaziyette görürsün. Her ümmet, hesap defterlerini okumaya çağırılır. Daha önce ne yaptıysanız bugün sadece onun karşılığını alırsınız.

(Casiye 28)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve her ümmeti diz çökmüş bir halde göreceksin. Her ümmet, kitabına çağırılacaktır. «Yapmış olduğunuz şey ile bugün cezalandırılacaksınız (denilecektir).»

(Casiye 28)

Ömer Öngüt Meali:

O gün her ümmeti diz çökmüş olarak görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. (Onlara şöyle denilir): "Bugün yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız!"

(Casiye 28)

Ömer Sevinçgül Meali:

‘Ahiretteki yargılama sürecinde’ bütün insanları diz üstü çökmüş olarak görürsün. Herkes kendi kitabına ‘yapıp ettiklerinin yazıldığı siciline, belgesine’ çağırılır. Onlara, “Bugün size yapıp ettiklerinizin karşılığı verilecektir!” denilir.

(Casiye 28)

Sadık Türkmen Meali:

Her toplumu dizleri üzerine çökmüş halde görürsün! Her toplum kendi kitabına (kayıtları tutulan kütüğüne) çağırılır (ve denilir ki:) “Bugün, yaptıklarınızın karşılığı verilecektir.”

(Casiye 28)

Seyyid Kutub Meali:

O gün her ümmeti Allah'ın huzurunda diz çökmüş olarak görürsün. Her ümmet kitabını almaya çağırılır: «Bugün size işlediğinizin karşılığı verilecektir.»

(Casiye 28)

Suat Yıldırım Meali:

O gün bütün ümmetleri, bir araya toplanmış ve diz çökmüş vaziyette görürsün. Her ümmet, hesap defterlerini okumaya çağırılır. Daha önce ne yaptıysanız bugün sadece onun karşılığını alırsınız.

(Casiye 28)

Süleyman Ateş Meali:

(O gün) Her ümmeti (Allah'ın huzurunda) toplanmış görürsün. Her ümmet, kendi Kitabına (yaptığı işlerin tutanağı olan amel defterine) çağırılır: "Bugün yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız!"

(Casiye 28)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Dini toplumların(ümmetlerin) her birini diz çökmüş olarak göreceksin. Her toplum (ümmet) kendi kitabına çağrılacak; o gün hepiniz yaptığınızın karşılığını bulacaksınız.

(Casiye 28)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

O Gün herkesin diz çöktüğünü görürsün. Herkes hesabını vermeye çağrılır. O Gün ancak yaptıklarınızın karşılığını görürsünüz.

(Casiye 28)

Şaban Piriş Meali:

O gün, her ümmeti diz üstü çökmüş görürsün. Her ümmet, kendi kitabına çağrılır: -Bugün, yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz! denir.

(Casiye 28)

Talat Koçyiğit Meali:

O gün her ümmeti diz üstü çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağırılır ve onlara, "bugün yaptıklarınızla cezalandırılacaksınız" denir.

(Casiye 28)

Tefhimul Kuran Meali:

O gün sen, her ümmeti diz üstü çökmüş (veya toplanmış) olarak görürsün. Her ümmet, kendi kıtabına çağrılır. «Bugün yapmakta olduklarınızla karşılık göreceksiniz.»

(Casiye 28)

Ümit Şimşek Meali:

O gün herbir ümmeti diz çökmüş halde görürsün. Herbir ümmet, hesap defterinin başına çağırılır. O gün, yaptıklarınızın karşılığını bulursunuz.

(Casiye 28)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

O gün tüm ümmetleri, toplanıp diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına davet edilir. Bugün, yapıp-ettiklerinizin karşılığıyla yüzyüze getireleceksiniz.

(Casiye 28)