6. Enam Suresi / 1.ayet
Enam 1 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Hamd Allah'a ki gökleri ve yeryüzünü halketti, karanlıkları ve ışığı yarattı, sonra da kafir olanlar, taptıklarını Rableriyle denk tutarlar.
(Enam 1)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
Her türlü Hamd ve övgü, gökleri ve yeri yaratan, karanlığı ve aydınlığı (var edip gerekli) kılan Allah’adır. (Böyle olmasına rağmen) İnkâr edenler (hâlâ birtakım kişileri ve güçleri) Rablerine denk tutup (küfre kaymaktadır).
(Enam 1)Abdullah Parlıyan Meali:
Her türlü eksiksiz övgüler, gökleri ve yeri yaratan, karanlığı ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Ama bunca ayet ve delillerden sonra, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, hâlâ Allah'tan başka şeylere ilahlık yakıştırarak, onları Allah'a denk tutuyorlar.*
(Enam 1)Adem Uğur Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. (Bunca âyet ve delillerden) sonra kâfir olanlar (hâla putları) Rab'leri ile denk tutuyorlar.
(Enam 1)Ahmet Hulusi Meali:
Hamd; semalar ve arz'ı yaratan, karanlıkları (bilgisizlikler) ve Nur'u (ilmi) oluşturan Allah'a aittir... Öte yandan, hakikati inkarda ısrar edenler, (varsandıkları dışsal tanrılarını) Rablerine (hakikatlerindeki El Esma mertebesine) denk tutarlar (bunun sonucunda da şirk ortaya çıkar)!
(Enam 1)Ahmet Tekin Meali:
Gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a hamdolsun. Bunca âyet ve delillerden sonra, Rablerini inkârda ısrar edip, küfre sapanlar, hâlâ kulluk ve ibadette, Rablerine denk varlıklar icat ediyorlar.
(Enam 1)Ahmet Varol Meali
Gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı vareden Allah'a hamdolsun. Sonra, inkarcılar Rabblerine başkalarını denk tutuyorlar.
(Enam 1)Ali Bulaç Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı (nuru) kılan Allah'adır. (Bundan) Sonra bile, inkar edenler, Rablerine (bir takım varlıkları ve güçleri) denk tutuyorlar.
(Enam 1)Ali Fikri Yavuz Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı yapan Allah'a mahsustur. Sonra da Rablerini tanımıyanlar, ona, putları denk tutuyorlar.
(Enam 1)Ali Rıza Sefa Meali:
Gökleri ve yeryüzünü yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a övgüler olsun! Nankörlük edenler, yine de Efendilerini, başkalarıyla denk tutuyorlar.
(Enam 1)Ali Ünal Meali:
Bütün hamd, gökleri ve yeri yaratan ve (her türlü maddîmanevî) karanlıkları ve nuru, aydınlığı var kılan Allah içindir. Buna rağmen o küfredenler, (kendilerini besleyen, büyüten, yaşatan) Rabbilerine (göz göre göre birtakım putları, gök cisimlerini, bazı insanları vb.) denk ve ortaklar tutmaktadırlar.
(Enam 1)Bahaeddin Sağlam Meali:
Bütün hamd (övgü ve sena) gökleri ve yeri şekillendirip yaratan, karanlığı ve aydınlığı var kılan O Allah’a mahsustur. (Allah kâinatı bu ikilem üzerine yarattı. İnsanları imtihana tabi tuttu. Varlığının delillerini apaçık olarak onlara gösterdi. Fakat bu imtihan sonucunda) kâfir olanlar, Rab ve sahiplerinden (Allah’tan) yüz çeviriyorlar.*
(Enam 1)Bayraktar Bayraklı Meali:
Her türlü övgü, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a aittir. Bunca delilden sonra hakikati inkar edenler, başka güçleri Rabbleri ile denk tutarlar.
(Enam 1)Bekir Sadak Meali:
Hamd, gokleri ve yeri yaratan, karanliklari ve aydinligi vareden Allah'a mahsustur. Oyle iken, inkar edenler Rablerine baskalarini esit tutuyorlar.
(Enam 1)Besim Atalay Meali:
Göklerle, yeri, karanlıkları, ışınlığı yaratan Allaha hamd olsun, böyle iken kâfirler onunla putları denk tutuyorlar !
(Enam 1)Celal Yıldırım Meali:
Hamd o Allah'a ki gökleri ve yeri yaratmış, karanlıkları ve aydınlığı düzenleyip var kılmıştır. Sonra da (Hakk'ı) inkâr edenler Rablarına, (yaptıkları putları, putlaştırdıkları kişileri) denk tutuyorlar.
(Enam 1)Cemal Külünkoğlu Meali:
Her türlü övgü, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'ın hakkıdır. Buna rağmen inkârcılar, başka güçleri Rableri ile eş tutarlar!
(Enam 1)Diyanet İşleri Eski Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı vareden Allah'a mahsustur. Öyle iken, inkar edenler Rablerine başkalarını eşit tutuyorlar.
(Enam 1)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Böyle iken inkar edenler başka şeyleri Rablerine denk tutuyorlar.
(Enam 1)Diyanet Vakfı Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. (Bunca âyet ve delillerden) sonra kâfir olanlar (hâla putları) Rab'leri ile denk tutuyorlar.
(Enam 1)Edip Yüksel Meali:
Övgü, gökleri ve yeri yaratan, karanlığı ve ışığı vareden ALLAH'a yaraşır. Buna rağmen, inkarcılar Rab'lerini başkalarıyla denk tutuyor.
(Enam 1)Elmalılı Orjinal Meali:
Hamd o Allahın hakkıdır ki Gökleri ve yeri yarattı zulmetleri ve nuru yaptı, sonra da Hakkı tanımayanlar bunları kendilerini yaratana denk tutuyorlar
(Enam 1)Elmalılı Yeni Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Yine de hakkı tanımayanlar bunları kendilerini yaratana denk tutuyorlar.
(Enam 1)Erhan Aktaş Meali:
Hamd[1], gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a özgüdür. Gerçeği yalanlayan nankörler ilahlarını Rabb'leriyle denk tutuyorlar.
1)Yüce, Güçlü ve Övgüye Değer Yegane Varlık.
Gültekin Onan Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve nuru kılan Tanrı'yadır. (Bundan) Sonra bile, küfredenler, rablerine (bir takım varlıkları ve güçleri) denk tutuyorlar.
(Enam 1)Hakkı Yılmaz Meali:
Tüm övgüler, gökleri ve yeri oluşturan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Sonra da Allah’ın ilâhlığını ve Rabliğini kabul etmeyen şu kişiler, bir şeyleri Rabblerine eşit / denk tutuyorlar.
(Enam 1)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı vareden Allah’a hamd olsun. Sonra o kâfirler, (birtakım varlıkları) Rablerine denk tutuyorlar.
(Enam 1)Harun Yıldırım Meali:
Hamd gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve nuru var eden Allah’ındır. Sonra da küfürlerinde bilinçli olarak ısrar edenler Rablerine eş tutuyorlar.
(Enam 1)Hasan Basri Çantay:
Hamd olsun — O gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden — Allaha. Kafir olanlar (bunca ayet ve delillerin zuhurundan) sonra (bunları veya bunlardan bir kısmını) haala Rableriyle denk tutuyorlar.
(Enam 1)Hayrat Neşriyat Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur.(1) Sonra, inkâr edenler (hâlâ bu putları) Rablerine denk tutuyorlar!*
(Enam 1)Hubeyb Öndeş Meali: /
Övgü, bütünüyle, gökleri ve yeri (evreni) yaratan; karanlıkları ve aydınlığı¹ yapan Allah'adır. Sonra da gerçeği örtmüş olanlar RAB'lerine adil/denk² tutuyorlar.
(Enam 1)Hüseyin Atay Meali:
Övgü, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'adır. Bir de inkâr edenler Rablerine başkalarını denk tutuyorlar.
(Enam 1)İbni Kesir Meali:
Hamd; gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı vareden Allah'a mahsustur. Sonra da kafirler bunları rabblarına denk tutuyorlar.
(Enam 1)İlyas Yorulmaz Meali:
En büyük övgü, gökleri ve yeri yaratıp, sonra karanlığı ve aydınlığı var eden Allah'a aittir. Buna rağmen gerçekleri inkar edenler Rablerine ortak koşuyorlar
(Enam 1)İskender Ali Mihr Meali:
Hamd semaları ve arzı yaratan, zulmeti ve nuru var eden Allah’a mahsustur. Sonra da kâfirler, Rab’lerine (başka şeyleri) eş (denk, adl) tutuyorlar.
(Enam 1)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Övülmek yalnız Allah'a yaraşır. O Allah ki yerleri, gökleri yarattı, karanlıkları, aydınlıkları var etti. Sonra, bir de tanımıyanlar kendilerini çalaplarıyla bir tutmaya kalkışıyorlar.
(Enam 1)Kadri Çelik Meali:
Bütün övgüler, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. (Bunca ayet ve delillerden) Sonra küfre sapanlar rablerine (başkalarını) eşit tutuyorlar.*
(Enam 1)Mahmut Kısa Meali:
Hamd; gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah’a aittir. Her türlü övgüye, teşekküre lâyık olan, sadece O’dur. Gerçek anlamda övülmek O’nun hakkıdır ve yalnızca O’na yaraşır. Çünkü kâinatı yoktan var eden ve gecesi-gündüzüyle, ışığı-karanlığıyla ona bu mükemmel sistemi veren O’dur. Hâl böyleyken, kâfirler, bunca hârikaları gözleriyle gördükleri hâlde, hâlâ birtakım sahte ilâhları, efendileri, önderleri Rab’lerine denk tutuyorlar. Oysa ki:*
(Enam 1)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Elbette ki hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlık ve aydınlığı halk eden Allah'ındır. Nitekim sonra inkar edenler bir takım güçleri ilah diye, Rablerine denk tutuyorlar
(Enam 1)Mehmet Türk Meali:
Hamd gökleri ve yeri (yoktan) yaratan, karanlıkları ve aydınlığı1 var eden Allah’a aittir. Böyleyken kâfirler, hâlâ Rablerine (başkalarını) denk tutuyorlar.*
(Enam 1)Muhammed Celal Şems Meali:
Her türlü hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıklar ile aydınlığı meydana getiren Allah’a mahsustur. Buna rağmen kâfirler, Rablerine ortak koşarlar.
(Enam 1)Muhammed Esed Meali:
Her türlü övgü, gökleri ve yeri yaratan, derin karanlığı ve (parlak) aydınlığı var eden Allaha özgüdür: Ama hakikati inkara şartlanmış olanlar, başka güçleri Rableri ile eş tutarlar!
(Enam 1)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Övgü, gökleri ve yeri yaratan, karanlığı ve ışığı var eden Allah içindir. Buna karşın, inkarcılar rablerini başka şeylerle denk tutuyorlar.
(Enam 1)Mustafa Çavdar Meali:
Bütün övgüler, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah’a mahsustur (1). Böyleyken Allah’tan gelen gerçekleri örtbas eden kâfirler başkalarını Rablerine denk tutuyorlar (2).Bknz: 1(1/2) - (17/111) - (18/1) - (34/1) - 2(26/98) - (34/33)
(Enam 1)Mustafa Çevik Meali:
1-2 Bütün övgüler ve şükürler; gökleri, yeri ve arasındakileri, karanlığı ve aydınlığı yaratan Allah’a mahsustur. Şirk ve küfürde inatla direnenler, Allah’ın yarattığı ve sahibi olduğu kulları üzerinde kendilerini hak sahibi görüp ilahlık iddiasında bulunuyorlar. Hâlbuki insanı balçıktan yaratan, sonra da hem insana hem de dünyaya bir ömür tayin eden, öldükten sonra diriltip hesap soracak olan da Allah’tır. Bu gerçeğe rağmen davet edildiğiniz hayat nizamına uymakta niçin tereddüt ediyorsunuz?
(Enam 1)Mustafa İslamoğlu Meali:
Bütün hamd gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Buna rağmen tevhid hakikatini inkar edenler, başkalarını Rablerine denk tutarlar.
(Enam 1)Osman Okur Meali:
Bütün övgüler, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. (Bunca ayet ve delillerden) Sonra küfre sapanlar rablerine (başkalarını) eşit tutuyorlar.
(Enam 1)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Hamd o Allah Teâlâ'ya mahsustur ki, gökleri ve yeri yaratmış ve zulmetler ile nûru var etmiştir. Sonra kâfir olanlar, (bunları) Rablerine denk tutuyorlar.
(Enam 1)Ömer Öngüt Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Sonra da kâfirler Rablerine (başkalarını) denk tutuyorlar.
(Enam 1)Ömer Sevinçgül Meali:
Bütün övgüler ve şükürler Allah içindir. O, gökleri ve yeri yarattı. Karanlıkları ve nuru var etti. Sonra da o kâfirler ‘başkalarını’ Rablerine denk tutuyorlar!
(Enam 1)Sadık Türkmen Meali:
GÖKLERİ ve yeryüzünü yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden, herşeyi yerli yerince güzel yapan Allah’tır! Yine de inkârcı kimseler başkalarını Rablerine denk tutuyorlar!
(Enam 1)Seyyid Kutub Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı yoktan var eden Allah'a mahsustur. Durum böyleyken kafirler, bu yaratıkları Rabblerine denk tutuyorlar.
(Enam 1)Suat Yıldırım Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'ın hakkıdır. Bir de kafirler kalkmışlar, birtakım putları Rab'lerine eşit sayıyorlar!
(Enam 1)Süleyman Ateş Meali:
Hamdolsun o Allah'a ki, gökleri ve yeri yarattı, karanlıkları ve aydınlığı var etti. Yine de inkarcılar, Rablerine eşler tutuyorlar.
(Enam 1)Süleymaniye Vakfı Meali:
Her şeyi güzel yapmak, gökleri ve yeri yaratmış, karanlıkları ve aydınlığı (nuru) oluşturmuş olan Allah'a mahsustur. Ama Rablerini[1] görmezlikten gelenler (kafirlik edenler), başkasını O'na denk sayıyorlar.
1)Sahiplerini
Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Övülmesi gereken, gökleri ve yeri yaratan, koyu karanlığı ve aydınlığı var eden Allah'tır. Buna rağmen kâfirler, Rablerine başka varlıkları ortak koşuyorlar.
(Enam 1)Şaban Piriş Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Yine de kafirler Rab'lerine (başkalarını) denk tutuyorlar.
(Enam 1)Talat Koçyiğit Meali:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı vareden Allah'a mahsustur.(Böyle olmasına rağmen) o küfredenler, yine de (başkalarını) Rablarına denk tutuyorlar.
(Enam 1)Tefhimul Kuran Meali:
Hamd gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı (nuru) kılan Allah'adır. (Bundan) Sonra bile küfre sapanları, Rablerine (birtakım varlıkları ve güçleri) denk tutuyorlar.
(Enam 1)Ümit Şimşek Meali:
Hamd,(1) bütünüyle o Allah'a aittir ki, gökleri ve yeri yaratmış, karanlıkları ve aydınlığı var etmiştir. Yine de inkâr edenler, başkalarını Rablerine denk tutuyorlar.*
(Enam 1)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Hamt Allah'adır! O ki gökleri ve yeri yaratmış, karanlıklara ve nura vücut vermiştir. Sonra, gerçeği örtenler bunları Rablerine denk tutuyorlar.
(Enam 1)