6. Enam Suresi / 65.ayet

De ki: “Size üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeye ya da sizi gruplara ayırarak birbirinize düşürmeye kadir olan O’dur. İyice kavrasınlar diye ayetleri nasıl açık ve anlaşılır kıldığımıza bir bak!”

Bknz: (6/46)(6/105)(6/126)(3/103)(46/27)

Mustafa Çavdar Meali

Enam 65 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

De ki: Üstünüzden, ayaklarınızın altından size azap göndermeye, yahut sizi bölükbölük edip bir kısmınızın azabını bir kısmınıza tattırmaya gücü yeter onun; anlasınlar diye bak, delilleri nasıl çeşitçeşit açıklamadayız.

(Enam 65)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

De ki: "O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından (gökten ve yerden) azap yollamaya, veya (savaş ve anarşi yoluyla) sizi parça parça birbirinize kırdırıp, kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya güç yetirendir." Bak, iyice kavrayıp-anlamaları için ayetleri nasıl da çeşitli biçimlerde açıklamaktayız…

(Enam 65)

Abdullah Parlıyan Meali:

De ki: “Yalnız O'dur, sizi tepenizden ve ayaklarınızın altından azapla kuşatma kudretine sahip olan; ve elbette sizi gurup gurup birbirinize düşürüp, birbirinizi kırdırıp geçirmeye de güç yetirendir. Bak iyice anlasınlar diye, mesajları nasıl her yönüyle açıklıyoruz.

(Enam 65)

Adem Uğur Meali:

De ki: "Allah'ın size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeğe ya da birbirinize düşürüp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yeter." Bak, anlasınlar diye âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz!

(Enam 65)

Ahmet Hulusi Meali:

De ki: "O, fevkinizden (gökten - derununuzdan) yahut ayaklarınızın altından (yeraltından - dıştan) size bir azap ba'sedip göndermeye ya da bölünmüş topluluklar halinde sizi birbirinize düşürüp, bazınızın şiddetini bazınıza tattırmaya Kaadir'dir. " Bak nasıl türlü şekillerle anlatıyoruz işaretleri, derinliğine düşünüp anlasınlar diye.

(Enam 65)

Ahmet Tekin Meali:

“Allah'ın size, üstünüzdeki zâlim idarecilerden, gökten veya ayak takımınızdan, yerden sizi cezalandıracak birilerini göndermeye, ya da sizi birbirinize savaş ilân edecek kadar bölünmüş, baskıcı, zorba, kapalı toplumlar ve taraftarlar haline getirerek birbirinize düşürüp karşılıklı şiddetin iç savaşın acılarını tattırmaya gücü yeter" de. İbret nazarıyla düşünerek bak, incele. Tahlil ederek iyice anlasınlar diye âyetlerimizi, kudretimizi gösteren delilleri nasıl çok yönlü açıklıyoruz.*

(Enam 65)

Ahmet Varol Meali

De ki: "O size üstünüzden, yahut ayaklarınızın altından bir azap göndermeye veya sizi çeşitli gruplara ayırıp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya güç yetirir." Bak, olur ki anlarlar diye ayetlerimizi nasıl etraflıca açıklıyoruz!

(Enam 65)

Ali Bulaç Meali:

De ki: "O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azab göndermeye veya sizi parça parça birbirinize kırdırıp kiminizin şiddetini kiminize taddırmaya güç yetirendir." Bak, iyice kavrayıp anlamaları için ayetleri nasıl çeşitli biçimlerde açıklıyoruz?

(Enam 65)

Ali Fikri Yavuz Meali:

De ki: “- Allah, size üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azab göndermeğe, yahut sizi birbirinize katıştırıp bazınıza diğerlerinin acısını taddırmaya da kadirdir.” Bak, onlar anlasınlar diye, âyetleri nasıl açıklıyoruz?...

(Enam 65)

Ali Rıza Sefa Meali:

De ki: "O, üstünüzden veya ayaklarınızın altından ceza göndermeye veya sizi ayrılıklar biçiminde birbirinize düşürüp, bir bölümünüzün gücünü, diğerlerinize tattırmaya Gücü Yetendir!" Ayetlerimizi, onlara nasıl açıklıyoruz bak; belki anlarlar diye.

(Enam 65)

Ali Ünal Meali:

De ki: “O, size ceza olarak üstünüzden veya ayaklarınızın altından başınıza bir belâ sardırmaya veya aranıza tefrika salıp sizi birbirinizle vuruşturarak, kiminizin gücünü ve hıncını kiminize tattırmaya kadirdir.” Bak, meselenin özünü kavrarlar mı diye (iman hakikatleriyle ilgili) delilleri bütün yönleriyle ve farklı farklı açılardan nasıl da serdediyoruz!

(Enam 65)

Bahaeddin Sağlam Meali:

De ki: “O, Allah’ın, üstünüzden ve ayaklarınızın altından bir azap göndermeye veya sizi gruplar halinde koyup birinizin şiddetini öbürüne tattırmaya gücü yeter.” İşte bak, ayetlerimizi böyle açıklıyoruz ki anlayabilsinler.

(Enam 65)

Bayraktar Bayraklı Meali:

De ki: "Allah'ın size üstünüzden/gökten veya ayaklarınızın altından/yerden bir azap göndermeye ya da birbirinize düşürüp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yeter." Bak, anlasınlar diye ayetlerimizi nasıl açıklıyoruz!

(Enam 65)

Bekir Sadak Meali:

De ki: «Ustunuzden ve altinizdan size azap gondermege, sizi firka firka yapip kiminize kiminizin hincini tattirmaga Kadir olan O'dur.» Anlasinlar diye ayetleri nasil yerli yerince acikladigimiza bak.

(Enam 65)

Besim Atalay Meali:

Diyesin ki: «Gücü yeter, sizin üstünüzden, ayaklarınız altından azap gönderebilir, ya da sizi dağıtıp, birbirinizin acısını tattırır, bak ki, biz, âyetleri nice açıklıyoruz, umulur ki anlarlar»

(Enam 65)

Celal Yıldırım Meali:

De ki: O, üstünüzden ve ayaklarınızın altından bir azâb göndermeğe, ya da sizi birbiriinze katıp taraflara ayırmağa ve kiminize kiminizin hıncını tattırmağa elbette gücü yeter. Âyetleri nasıl ayrı ayrı anlatımla açıklyoruz, bir bak !. Ola ki anlarlar.

(Enam 65)

Cemal Külünkoğlu Meali:

De ki: “Yalnız O'dur size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeğe, ya da sizi gruplar halinde birbirinize düşürmeğe ve kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya gücü yeten.” Bak, iyice anlasınlar diye, mesajları nasıl her yönüyle açıklıyoruz!*

(Enam 65)

Diyanet İşleri Eski Meali:

De ki: "Üstünüzden ve altınızdan size azab göndermeğe, sizi fırka fırka yapıp kiminize kiminizin hıncını tattırmağa Kadir olan O'dur." Anlasınlar diye ayetleri nasıl yerli yerince açıkladığımıza bak.

(Enam 65)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

De ki: "O, size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeğe, ya da sizi grup grup birbirinize düşürmeğe ve kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya gücü yetendir." Bak, anlasınlar diye, ayetleri değişik biçimlerde nasıl açıklıyoruz.

(Enam 65)

Diyanet Vakfı Meali:

De ki: «Allah'ın size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeğe ya da birbirinize düşürüp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yeter.» Bak, anlasınlar diye âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz!  *

(Enam 65)

Edip Yüksel Meali:

De ki: 'Üstünüzden veya ayaklarınızın altından size bir azap göndermeğe, yahut sizleri mezheplere bölüp birbirinizin kötülüğünü tattırmağa O'nun gücü yeter.' Bak, anlasınlar diye ayetlerimizi nasıl da açıklıyoruz.

(Enam 65)

Elmalılı Orjinal Meali:

De ki o size üstünüzden veya altınızdan bir azab salıvermeğe, yahud birbirinize katıb ba'zınızın ba'zınızdan hıncını tattırmaya da kadirdir, bak ayetleri nasıl tasrif ediyoruz, gerek ki fıkhiyle anlasınlar

(Enam 65)

Elmalılı Yeni Meali:

De ki: "O'nun size üstünüzden veya altınızdan bir azap salıvermeye yahut sizi birbirinize katıp kiminizin kiminize hıncını tattırmaya gücü yeter." Bak, ayetlerimizi nasıl inceden inceye açıklıyoruz ki, gereği gibi anlasınlar.

(Enam 65)

Erhan Aktaş Meali:

De ki: "Sizin üstünüzden ve ayaklarınızın altından azap göndermeye, sizi topluluklar halinde ayırıp kiminizin hıncını kiminize tattırmaya kadir olan O'dur." Bak, iyice anlasınlar diye ayetlerimizi nasıl her yönüyle açıklıyoruz.

(Enam 65)

Gültekin Onan Meali:

De ki: "O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azab göndermeye veya sizi parça parça birbirinize kırdırıp kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya güç yetirendir." Bak, iyice kavramaları (yefkahun) için ayetleri nasıl çeşitli biçimlerde açıklıyoruz.

(Enam 65)

Hakkı Yılmaz Meali:

De ki: “O, üstünüzden ve ayaklarınızın altından azap göndermeye yahut sizi ayrılıkçı gruplara ayırıp kiminizin kiminize hıncını tattırmaya gücü yetendir.” Bak, onlar iyice anlasınlar diye âyetlerimizi nasıl evirip çeviriyoruz/inceden inceye açıklıyoruz.

(Enam 65)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

De ki: “O, size üstünüzden ve ayaklarınızın altından bir azap göndermeye ya da sizleri (farklı ve zıt düşüncelere sahip) gruplara bölüp bir kısmınıza diğer bir kısmınızın baskı ve sıkıntısını tattırmaya kâdirdir.” Bak, anlasınlar diye nasıl da ayetlerimizi çeşitli şekillerde açıklıyoruz.

(Enam 65)

Harun Yıldırım Meali:

De ki: “O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azap göndermeye veya sizi birbirinize kıydırıp kiminizin baskısını kiminize tattırmaya kadirdir.” Bak iyice anlamaları için ayetleri nasıl açıklıyoruz!

(Enam 65)

Hasan Basri Çantay:

De ki: "O, size üstünüzden, yahud ayaklarınızın altından bir azab göndermiye veya sizi birbirinize katıb kiminizden kiminin hıncını tatdırmıya kaadirdir". Bak, ayetleri, onlar iyice anlasınlar diye, nasıl türlü türlü açıklıyoruz!

(Enam 65)

Hayrat Neşriyat Meali:

De ki: “O, size üstünüzden veya ayaklarınızın altından azab göndermeye yâhut sizi fırkalar hâlinde (birbirinize) karıştırıp bazınıza bazınızın kinini tattırmaya kadirdir.” Bak, âyetleri nasıl açıklıyoruz. Tâ ki anlasınlar!(2)*

(Enam 65)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"O, üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azabı üzerinize yönlendirmeye veya sizi taraflar halinde karıştırmaya ve birbirinize birbirinizin perişanlığını [azabını] tattırmaya imkanı olandır. Bak, ayetleri [işaretleri] nasıl halden hale çevirip açıklıyoruz. Onların anlamaları beklenir.

(Enam 65)

Hüseyin Atay Meali:

De ki: "O, üstünüzden ve ayaklarınızın altından size azap göndermeye, sizi fırka fırka yapıp kiminize kiminizin gücünü tattırmaya yeten üstün güce sahiptir. Anlasınlar diye hükümleri nasıl yerli yerince açıkladığımıza bak."

(Enam 65)

İbni Kesir Meali:

De ki: Üstünüzden ve altınızdan size azab göndermeye, sizi fırka fırka yapıp kiminizin hıncını kimine tattırmaya Kadir olan O'dur. Bak; onlar iyice anlasınlar diye ayetlerimizi nasıl açıklıyoruz.

(Enam 65)

İlyas Yorulmaz Meali:

Deki “Allah dilediğinde, üzerinizden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeye veya bir kısmınızın, diğer bir kısmınıza azabı tattırmaları için, sizi değiştirip, onları sizin yerinize getirmeye gücü yetendir.” Dikkat et! Allah, ayetlerini anlasınlar diye, nasıl yerli yerince kullanıyor.

(Enam 65)

İskender Ali Mihr Meali:

De ki: “O, sizin üstünüzden veya ayaklarınızın altından üzerinize bir azap göndermeye veya sizi bölük bölük birbirinize katıp (düşman edip), sizin bir kısmınızın şiddetini, bir kısmınıza tattırmaya kaadirdir.” Bak, âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz. Böylece onlar fıkıh ederler.

(Enam 65)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

De ki: «Size başınızın üstünden olsun, ayaklarınızın altından olsun azap göndermiye, gücü yeten Odur. Ya da sizi parçalara ayırıp kiminizi kiminizin hıncına uğratmıya gücü yeten Odur. Bakın, Biz belgelerimizi nasıl da evire çevire açıklıyoruz, anlasınlar diye.»

(Enam 65)

Kadri Çelik Meali:

De ki: “Üstünüzden ve altınızdan size azap göndermeye ve de size fırkalara bölünmeyi elbise gibi giydirerek kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya kadir olan O'dur.” Bak, anlasınlar diye ayetlerimizi nasıl açıklıyoruz!

(Enam 65)

Mahmut Kısa Meali:

Ey Müslüman! Bu gâfilleri, başlarına gelecek felâketlere karşı uyararak de ki: “Allah, üzerinizden veya ayaklarınızın altından size bir azap göndermeye, yâhutahlâkî değerlerin çökmesi sonucunda, toplumsal birlik ve beraberliğinizi paramparça ederek sizi birbirine düşman cephelere ayırmaya ve böylece, bir kısmınızın hıncını diğerlerine tattırmaya elbette kâdirdir! Bakın; insanların hakîkati tüm berraklığıyla kavramaları için, ayetlerimizi nasıl farklı açılardan ve zengin örneklerle tekrar tekrar açıklıyoruz!Böylece onları uyarıyoruz ki, yarın Hesap Gününde hiçbir mâzeretleri kalmasın. Fakat bütün bu uyarılara rağmen;

(Enam 65)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nitekim de ki: "O size tepenizden yada ayaklarınızın altından gönderir AzabıSizi grup grup bir birinize kırdırıp kiminizin şiddeti diğer Muhatabına tattırır. Böylesine güç yetirendir." Yeter ki anlasınlar Emeliyle, ayetleri nasıl da çeşit çeşit, her yönüyle açıklıyoruz.

(Enam 65)

Mehmet Türk Meali:

(Bir de onlara): “O (Allah’ın) size üstünüzden veya ayaklarınızın altından1 azap göndermeye yahut sizi, gruplara ayırarak kiminizin acısını kiminize tattırmaya da gücü yeter.” de. Bak! Biz, âyetlerimizi onlar iyice anlasınlar diye nasıl da açıklıyoruz?*

(Enam 65)

Muhammed Celal Şems Meali:

De ki: “Üstünüzden veya ayaklarınızın altından size azap göndermeye veya sizleri şüphede bırakarak ve hiziplere bölerek, bir kısmınızın elinden diğerine eziyet ettirmeye gücü olan, O’dur.” Bak, onlar anlasınlar diye, Biz ayetlerimizi nasıl tekrar tekrar (çeşitli biçimlerde) açıklarız.

(Enam 65)

Muhammed Esed Meali:

De ki: "Yalnız Odur sizi tepenizden ve ayaklarınızın altından azapla kuşatma kudretinde olan; sizi birbirine muhalif topluluklar haline getirip birbirinizin üzerine salan". Bak, iyice anlasınlar diye, mesajları nasıl her yönüyle açıklıyoruz!

(Enam 65)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

De ki; "O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azap göndermeye veya sizi parça parça birbirinize kırdırıp kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya güç yetirendir." Bak, iyice kavramaları için ayetleri nasıl çeşitli biçimlerde açıklayıp duruyoruz.

(Enam 65)

Mustafa Çavdar Meali:

De ki: “Size üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeye ya da sizi gruplara ayırarak birbirinize düşürmeye kadir olan O’dur. İyice kavrasınlar diye ayetleri nasıl açık ve anlaşılır kıldığımıza bir bak!”

Bknz: (6/46) - (6/105) - (6/126) - (3/103) - (46/27)

(Enam 65)

Mustafa Çevik Meali:

De ki: “Size gökten ve yerden felaketler göndererek, azapla kuşatma gücüne sahip olan da yalnızca Allah’tır. Hak ettiğiniz takdirde sizi muhalif toplumlar halinde bölüp parçalayarak birbirinize düşürüp acılar yaşatmaya da Allah kâdirdir.” İşte Biz mesajlarımız iyice anlayasınız diye âyetlerimizle tekrar tekrar çeşitli biçimlerde açıklıyoruz.

(Enam 65)

Mustafa İslamoğlu Meali:

De ki: "Size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azap gönderme ya da sizi birbirinize düşürüp paramparça bir toplum haline getirme gücü yalnızca O'nundur. Bak, iyice kavrasınlar diye mesajlarımızı nasıl çok boyutlu dile getiriyoruz?

(Enam 65)

Osman Okur Meali:

De ki:“O, size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeye yada kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yeter.» Bak, anlasınlar diye âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz!

(Enam 65)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

De ki: «O, sizin üzerinize üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeğe ve sizi fırkalar halinde karıştırmaya ve bazınıza bazınızın hıncını tattırmaya kâdirdir.» Bak âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz! Gerek ki, onlar anlayabilsinler.

(Enam 65)

Ömer Öngüt Meali:

De ki: “O, üstünüzden ve altınızdan size bir azap göndermeye veya sizi fırka fırka, parti parti birbirinize düşürüp taraflara ayırmaya, kiminize kiminizin hıncını tattırmaya kâdirdir. ” Bak! Onlar iyice anlasınlar diye âyetleri nasıl açıklıyoruz?

(Enam 65)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Üstünüzden, altınızdan azap göndermeye, sizi aykırı gruplar hâline getirip kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yeten odur” de. Bak, belki kavrarlar diye ayetlerimizi nasıl da evirip çevirerek açıklıyoruz!

(Enam 65)

Sadık Türkmen Meali:

De ki: “O size üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeye kadirdir. Ya da grup grup birbirinize düşersiniz, kiminizin hıncını kiminiz tadar.” Bak, ayetleri nasıl da uzun uzun açıklıyoruz! Onlar iyice anlasınlar diye?

(Enam 65)

Seyyid Kutub Meali:

De ki; «O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azap göndermeye veya düşman gruplara ayırarak size birbirinizin hıncını, birbirinizin terörünü, acısını tattırmaya kadirdir.» Ola ki, anlarlar diye, ayetlerimizi çeşitli açılardan nasıl açıkladığımızı görüyor musun?

(Enam 65)

Suat Yıldırım Meali:

De ki: "O size tepenizden, yahut ayaklarınızın altından azap göndermeye, yahut sizi gruplar halinde birbirinize katıp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya kadirdir."Bak, ayetleri nasıl tekrarlıyor, türlü türlü ifade ediyoruz ki onları anlasınlar.

(Enam 65)

Süleyman Ateş Meali:

De ki: "O, sizin üzerinize üstünüzden, yahut ayaklarınızın altından bir azab göndermeğe, ya da sizi parti parti birbirinize düşürüp kiminize kiminizin hıncını taddırmağa kadirdir." Bak, anlasınlar diye ayetleri nasıl açıklıyoruz?!

(Enam 65)

Süleymaniye Vakfı Meali:

De ki "Üstünüzde veya altınızda olanlardan dolayı başınızı sıkıntılara sokmanın veya sizi bölükler halinde birbirinize düşürüp birinizin baskısını diğerinize tattırmanın ölçüsünü koyan O'dur." Baksana ayetlerimizi evire çevire nasıl açıklıyoruz. Belki anlarlar.

(Enam 65)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

De ki: "Allah'ın, üstünüzden veya altınızdan azap göndermeye ya da bir kısmınızı diğeriyle cezalandırmak için aranıza ayrılık sokmaya gücü yeter." Anlasınlar diye ayetleri nasıl açıkladığımıza bir bak!

(Enam 65)

Şaban Piriş Meali:

De ki: -Üzerinizden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeye ya da sizi gruplara ayırarak birbirinizle denemeye kadir olan O'dur. Belki anlayış gösterirler diye ayetleri nasıl açıkladığımıza bir bak!

(Enam 65)

Talat Koçyiğit Meali:

(Onlara) de ki: "Allah, size üstünüzden, yahut ayaklarınızın altından herhangi bir azâb göndermeye, yahut sizi fırkalara ayırıp birbirinize düşürerek kötülüklerinizi birbirinize taddırmaya kaadirdir!" Bak, belki anlarlar diye âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz.

(Enam 65)

Tefhimul Kuran Meali:

De ki: «O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azab göndermeye veya sizi parça parça birbirinize kırdırıp kiminizin şiddetini kiminize taddırmaya güç yetirendir.» Bak, iyice kavrayıp anlamaları için ayetleri nasıl çeşitli biçimlerde açıklamaktayız?

(Enam 65)

Ümit Şimşek Meali:

De ki: O size üstünüzden veya ayaklarınızın altından azap göndermeye yahut sizi topluluklar halinde birbirinize düşürüp birinizin zorbalığını diğerine tattırmaya da kadirdir. İşte bak, iyice anlasınlar diye âyetleri nasıl çeşitli şekillerde açıklıyoruz.

(Enam 65)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

De ki: "O size, üstünüzden yahut ayaklarınızın altından bir azap göndermeye yahut sizi fırka fırka birbirinize düşürerek/fırkalara bölüp içinden çıkılmaz durumlara düşürerek/fırkaları elbise gibi size giydirerek kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya Kaadir'dir." Bak nasıl sıralıyoruz ayetleri, iyice kavrayabilsinler diye.

(Enam 65)