6. Enam Suresi / 83.ayet

İşte bu, toplumuna karşı kullanması için İbrahim’e verdiğimiz ispat sistemimizdir. Zira biz seçtiğimiz kimseyi yüksek derecelere yüceltiriz. Şüphesiz ki Rabbin her şeyi yerli yerince yapandır ve her şeyi bilendir.

Bknz: (6/132)(40/35)(46/19)

Mustafa Çavdar Meali

Enam 83 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

İşte, İbrahim'e, kavmine serdetmek için verdiğimiz kesin deliller bunlardı, dilediğimiz kişinin derecesini katkat yüceltiriz biz. Şüphe yok ki Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir, her şeyi bilir.

(Enam 83)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

İşte bu (yaratılanların ve doğup batanların ilah olamayacağı konusundaki muhakeme ve mukayese yeteneği ve feraseti) İbrahim'e (Allah’ın Nebisi olarak, gerçekleri söylediğini ispatlamak üzere) kavmine karşı verdiğimiz delilimizdir (ispat belgemizdir) . Biz, dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz Senin Rabbin, Hüküm ve Hikmet sahibidir, (her şeyi hakkıyla) Bilendir.

(Enam 83)

Abdullah Parlıyan Meali:

İşte bunlar, toplumuna karşı anlatılıp kullanılmak üzere İbrahim'e verdiğimiz gerçekleri ortaya koyan delillerimizdendir. Çünkü dilediğimiz kimseyi derecelerle yükseltiriz. Şüphe yok ki, Rabbiniz herşeyi bilen ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapandır.

(Enam 83)

Adem Uğur Meali:

İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki senin Rabbin hikmet sahibidir, hakkıyle bilendir.

(Enam 83)

Ahmet Hulusi Meali:

İşte bu, İbrahim'e halkına karşı verdiğimiz kesin kanıtımızdır. Kimi dilersek yüce mertebeler veririz! Muhakkak ki Rabbin Hakiym'dir, Aliym'dir.

(Enam 83)

Ahmet Tekin Meali:

İşte bunlar, kavmine karşı İbrâhim'e verdiğimiz delillerimizdir. Sünnetimize, düzenimizin yasalarına uygun olarak, irademizin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimseleri dünyada yüksek makamlara getiririz. Senin Rabbin hikmet sahibi ve hükümrandır, ilmi her şeyi kuşatır.

(Enam 83)

Ahmet Varol Meali

Bu, İbrahim'e kavmine karşı verdiğimiz hüccetimizdir. İstediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin hakimdir, bilendir.

(Enam 83)

Ali Bulaç Meali:

Bu, İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz delilimizdir. Biz, dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.

(Enam 83)

Ali Fikri Yavuz Meali:

İşte bu (yıldızların batışında Allah'ın birliğine yapılan istidlâller), bizim hüccetimizdir ki, onları kavmine karşı İbrahime verdik. Biz dilediğimiz kimseyi derecelerle yükseltiriz. Muhakkak ki Rabbin tam hikmet sahibidir, (her şeyi) kemâliyle bilendir.

(Enam 83)

Ali Rıza Sefa Meali:

Toplumuna karşı, İbrahim'e verdiğimiz tartışma yöntemi, işte böyledir. Dilediğimiz kimseyi konumlarla yükseltiriz. Kuşkusuz, Efendin, Bilgelik ve Adaletle Yönetendir; Bilendir.

(Enam 83)

Ali Ünal Meali:

Bütün bunlar, halkı karşısında İbrahim’e verdiğimiz delillerdi. Kimi dilersek onu mertebe mertebe yükseltiriz. Muhakkak ki senin Rabbin, her hüküm ve icraatında pek çok hikmetler bulunandır; her şeyi (ve elbette kimin neye liyakati olduğunu) hakkıyla bilendir.

(Enam 83)

Bahaeddin Sağlam Meali:

İşte bu, kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz kuvvetli delilimizdir. Biz istediğimizi derecelerce yükseltiriz. Hiç şüphesiz Rabbin her şeyi yerli yerinde yapan, her şeyi bilendir.

(Enam 83)

Bayraktar Bayraklı Meali:

İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. Dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki senin Rabbin hikmet sahibidir; hakkıyla bilendir.

(Enam 83)

Bekir Sadak Meali:

Bu, Ibrahim'e, milletine karsi verdigimiz huccetimizdir. Diledigimizi derecelerle yukseltiriz. Dogrusu Rabbin hakim'dir, bilendir.

(Enam 83)

Besim Atalay Meali:

İşte bizim senedimiz, ulusuna karşı, İbrahim'e onu vermişiz, istediğimiz kimseyi kat kat yüceltiriz de, evet Tanrın bilicidir, bilgedir

(Enam 83)

Celal Yıldırım Meali:

İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz kanıt ve belgelerimizdir. Dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki, Rabbin hikmet sahibidir ve (her şeyi) bilendir.

(Enam 83)

Cemal Külünkoğlu Meali:

İşte bu (şekilde Allah'ı arayıp bulması), kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. (Amellerine göre ) dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki, Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir ve her şeyi hakkıyla bilendir.*

(Enam 83)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Bu, İbrahim'e, milletine karşı verdiğimiz hüccetimizdir. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Doğrusu Rabbin Hakim'dir, Bilen'dir.

(Enam 83)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

İşte kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimiz.. Biz dilediğimiz kimsenin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.

(Enam 83)

Diyanet Vakfı Meali:

İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki senin Rabbin hikmet sahibidir, hakkıyle bilendir.  *

(Enam 83)

Edip Yüksel Meali:

Bunlar, halkına karşı kullanması için İbrahim'e verdiğimiz tartışma yöntemidir. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Rabbin Bilgedir, Bilendir.

(Enam 83)

Elmalılı Orjinal Meali:

Bu işte bizim o huccetimiz ki kavmine karşı İbrahime vermişdik, biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz, şüphesiz ki rabbın hakim, alimdir

(Enam 83)

Elmalılı Yeni Meali:

Bu, kavmine karşı Bizim İbrahim'e vermiş olduğumuz hüccetimizdir. Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, herşeyi bilendir.

(Enam 83)

Erhan Aktaş Meali:

İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz hüccetlerimizdir.[1] Dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Kuşkusuz Rabb'in, En İyi Hüküm Veren'dir, Her Şeyi Bilen'dir.

1)Tutanak, belge, mahkemeye sunulan belge.

(Enam 83)

Gültekin Onan Meali:

Bu, İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz ayetimizdir. Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Kuşkusuz senin rabbin hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.

(Enam 83)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve işte bunlar, toplumuna karşı İbrâhîm'e verdiğimiz kanıtımızdır. Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/ sağlam yapandır, çok iyi bilendir.

(Enam 83)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Bu, bizim kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz hüccetimiz/delilimizdir. Dilediğimiz kimsenin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki Rabbin, (hüküm ve hikmet sahibi olan) Hakîm, (her şeyi bilen) Alîm’dir.

(Enam 83)

Harun Yıldırım Meali:

İşte bu kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz hüccetimizdir. Biz dilediğimizi derece derece yükseltiriz. Muhakkak Rabbin Hakîm’dir, Alîm’dir.

(Enam 83)

Hasan Basri Çantay:

İşte bunlar kavmine karşı İbrahime ver (ib öğret) diğimiz hüccetlerdi. Biz kimi dilersek onu derece derece yükseltiriz. Şübhe yok ki Rabbin tam hikmet saahibidir, hakkıyle bilendir.

(Enam 83)

Hayrat Neşriyat Meali:

Ve işte bunlar (bizim) delillerimizdir ki, onları kavmine karşı İbrâhîm'e verdik.(1)(Biz) dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şübhesiz ki Rabbin, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır, Alîm (herşeyi hakkıyla bilen)dir.*

(Enam 83)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kendi milletine karşı İbrahim'e verdiğimiz (mantıksal) kanıt¹ işte budur! Kimi tercih ediyorsak onu derecelerle yükseltiyoruz. Kesinlikle RAB'bin hakimdir/hikmetlidir, devamlı bilendir.

(Enam 83)

Hüseyin Atay Meali:

İşte ulusuna karşı İbrahim’e verdiğimiz delilimiz budur. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Doğrusu, Rabbin bilgedir, bilendir.

(Enam 83)

İbni Kesir Meali:

İşte bu, bizim hüccetimizdir. Onu kavmine karşı İbrahim'e verdik. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Ve muhakkak ki Rabbın; Hakim, Alim'dir.

(Enam 83)

İlyas Yorulmaz Meali:

Kavmine karşılık, İbrahim'e verdiğimiz güçlü delillerimizdir bunlar. Biz dilediğimiz kimseye farklı farklı üstünlükler veririz. Senin Rabbin her şeyin hükmünü veren ve her şeyi bilendir.

(Enam 83)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve işte bunlar, İbrâhîm’e, kavmine karşı verdiğimiz delillerimizdir. Dilediğimiz kimselerin derecelerini artırırız. Muhakkak ki; senin Rabbin hakîmdir (hükmün ve hikmetin sahibidir), alîmdir (en iyi bilendir).

(Enam 83)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

İşte İbrahim'e ulusu için verdiğimiz dayanaklar bunlardır. Allah kimi dilerse onu kat kat yükseltir. Çünkü, senin çalabın doğruyu bildiricidir, bilicidir.

(Enam 83)

Kadri Çelik Meali:

Bu (üstünlük sağlayan sözler), İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz delillerimizdir. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Doğrusu Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.

(Enam 83)

Mahmut Kısa Meali:

İşte bu anlatma ve öğretme, halkına karşı hakîkati göstermesi için İbrahim’e bahşettiğimiz güçlü ve inandırıcı kesin delillerimizdir. Biz, dilediğimizi böyle yüce derecelere eriştiririz. Doğrusu Rabb’in, sonsuz hikmet ve ilim sahibidir.

(Enam 83)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Aşikar olarak bu, İbrahim'e ve kavmine yönelik verdiğimiz deliller. Mutlaka Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini kat kat yükseltiriz Elbette şüphe yok ki: Senin Rabbin, Hakim'dir, Her şeyi bilendir.

(Enam 83)

Mehmet Türk Meali:

İşte bütün bunlar, toplumuna karşı İbrahim’e verdiğimiz delillerimizdir.1 (İşte) Biz kimi dilersek, onu böyle kat kat yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin hüküm (ve hikmet) sahibidir, her şeyi bilendir.*

(Enam 83)

Muhammed Celal Şems Meali:

Bu İbrahim’e, kavmine karşı öğrettiğimiz bir delildi. Biz, dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, en iyi bilendir.

(Enam 83)

Muhammed Esed Meali:

İşte bu, halkına karşı (kullanmak üzere) İbrahime verdiğimiz muhakeme tarzımızdı: (çünkü) dilediğimiz kimseyi derecelerle yüceltiriz. Şüphe yok ki Rabbiniz hikmet sahibidir, her şeyi bilendir.

(Enam 83)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

İşte bu bizim kesin kanıtımızdır, onu halkına karşı İbrahim'e verdik. Biz dilediğimizin derecesini kat kat yükseltiriz. Hiç kuşkusuz rabbin erdemli bilginin kaynağı ve her şeyi bilendir.

(Enam 83)

Mustafa Çavdar Meali:

İşte bu, toplumuna karşı kullanması için İbrahim’e verdiğimiz ispat sistemimizdir. Zira biz seçtiğimiz kimseyi yüksek derecelere yüceltiriz. Şüphesiz ki Rabbin her şeyi yerli yerince yapandır ve her şeyi bilendir.

Bknz: (6/132) - (40/35) - (46/19)

(Enam 83)

Mustafa Çevik Meali:

83-89 İşte bunlar, kavmine doğru olanı düşündürmesi ve ona davet etmesi için İbrahim’e vahyettiğimiz âyetlerimizdir. Biz dilediğimiz takdirde layık gördüklerimizin ilmini artırır, kavrayışını güçlendirip yüksek derecelerle ödüllendiririz. İşte bu yüzden İbrahim’e evlat olarak İshak’ı, ardından da torunu Yakub’u armağan ettik. Daha önce Nûh’u ilettiğimiz doğru yola onları da ilettik ve insanları doğru yola çağıran peygamberlik bahşettik. Ayrıca İbrahim’in soyuna dayanan Davud, Süleyman, Eyyub, Yusuf ve Musa ile Harun’a da peygamberlik verdik. Biz, Allah’a yürekten yönelip teslim olanları işte böyle ödüllendiririz. Şüphesiz senin Rabbin hüküm ve hikmet sahibi, her şeyi hakkıyla bilendir. Zekeriyya, Yahya, İsa, İlyas, İsmail, Elyasa, Yunus ve Lût da insanları Allah yoluna davet eden elçilerimizdi. Hepsi erdemli, faziletli, görevlerini canla başla yerine getiren güzel insanlardı, onları bu vasıflarından dolayı diğer insanlardan üstün saydık. Dahası onların çocuklarından ve kardeşlerinden layık gördüklerimize de peygamberlik bahşedip Kitap ve hikmet vererek seçkin kullarımız arasına kattık. Allah’ın rehberliği işte böyledir, kim Allah’ı rehber edinirse Allah da onu doğru yoluna iletir ve ödüllendirir. Şayet onlar Allah’tan başka Rab ve ilah edinmiş olsalardı, böyle ödüllere layık görülmez, iyilik adına yaptıkları da boşa giderdi. Şimdi ey Peygamber! Kavmin senin peygamberliğini ve Allah adına yapmakta olduğun daveti reddeder ve yüz çevirirlerse Biz de onların yerine davetimize sarılan ve Peygamber’i yalanlamayan bir topluluk getiririz.

(Enam 83)

Mustafa İslamoğlu Meali:

İşte bu, toplumuna karşı kullanması için İbrahim'e verdiğimiz isbat yöntemimizdi. Biz, dilediğimiz kimseyi derece derece (hakikate) yüceltiriz. Hiç şüphesiz senin Rabbin her hükmünde tam isabet edendir, her şeyi tarifsiz bilendir.

(Enam 83)

Osman Okur Meali:

İşte bu (şekilde Allah'ı arayıp bulması), kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. (Amellerine göre) gayret sarfeden kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki, Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir ve her şeyi hakkıyla bilendir.

(Enam 83)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve işte o, Bizim hüccetimizdir ki, onu kavmine karşı İbrahim'e vermiştik. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphe yok ki, Rabbin hakîmdir, alîmdir.

(Enam 83)

Ömer Öngüt Meali:

İşte bunlar, kavmine karşı bizim İbrahim'e verdiğimiz hüccetlerimizdir. Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz ki Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.

(Enam 83)

Ömer Sevinçgül Meali:

İşte şu anlatılanlar, halkına karşı kullanması için İbrahim’e verdiğimiz delillerimizdir. Biz, kimi dilersek onu derecelerle yükseltiriz. Rabbin her işinde nice gayeler gözetir. Sınırsız ilim sahibidir, her şeyi bilir.

(Enam 83)

Sadık Türkmen Meali:

İŞTE BUNLAR, kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz kanıtlarımızdır. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin; bilir ve doğru hüküm/karar verendir.

(Enam 83)

Seyyid Kutub Meali:

Bu bizim kesin kanıtımızdır, onu kavmine karşı İbrahim'e verdik. Biz dilediğimizin derecesini kat kat yükseltiriz. Hiç kuşkusuz Rabbin hikmet sahibi ve her şeyi bilendir.

(Enam 83)

Suat Yıldırım Meali:

İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerdi. Dilediğimiz kimselerin derecelerini kat kat yükseltiriz. Muhakkak ki senin Rabbin tam hüküm ve hikmet sahibidir ve O her şeyi hakkıyla bilir.

(Enam 83)

Süleyman Ateş Meali:

İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz hüccet(kanıt)lerimizdir. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.

(Enam 83)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bu[1] bizim delilimizdir, onu halkına karşı İbrahim'e de verdik. Kurduğumuz düzene göre kimini derece derece yükseltiriz. Senin Rabbin, doğru kararlar verendir ve bilendir.

1)73. ayetten itibaren İbrahim aleyhisselamın Allah'ın varlığı ve birliği ile ilgili olarak yaptığı gözlemlerden, vardığı sonuçlardan ve onlara dayanarak yaptığı mücadeleden bahsediliyor. Bu gözlemi her insan yaparak Allah'ın varlığını ve birliğini, gözüyle görmüş ve eliyle dokunmuş gibi kavrar ve bu hususta Allah'a kesin söz verir. Bu olay büluğ öncesi meydana geldiğinden İbrahim aleyhisselamın o zaman büluğ çağına yakın bir yaşta olması gerekir. Burada onun nebiliğinden bahsedilmemesi de bunu desteklemektedir. Allah Teala şöyle buyurur: "Rabbin, Âdemoğullarından, onların bellerinden nesillerini aldığında onları kendilerine karşı şöyle şahit tuttu: "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" Onlar da: "Evet Rabbimizsin. Biz buna şahidiz." dediler. Artık Kıyametgünü; "biz bunun farkında değildik" diyemezsiniz. Şunu da diyemezsiniz: "Önceden ortak koşanlar babalarımızdı. Biz ise onlardan sonra gelen bir nesil idik. O batıla sapanların işlediklerinden ötürü bizi yok mu edeceksin?" İşte o belgeleri böyle açık açık anlatırız. Belki dönerler." (A'raf 7/172-174) Halk arasında "bezm-i elest'te alınan misak" veya "elestu birabbikum" denen bu olay, insanın, açık ve net olarak, Allah'ın varlığını ve birliğini kabul etmesi olayıdır. Âyet bu işlemin, Âdem oğullarının "bellerinden nesillerinin alınması" sırasında kesinleştiğini bildirmektedir.   

(Enam 83)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Bu, kavmine karşı kullanması için İbrahim'e bağışladığımız muhakeme tarzımızdı. Dilediğimizin derecesini yükseltiriz. Çünkü Rabbin, hikmet sahibidir, her şeyi bilir.

(Enam 83)

Şaban Piriş Meali:

Bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delilimizdir. Dilediğimiz kimseleri derece derece yükseltiriz. Şüphesiz Rabbim hakimdir, alimdir.

(Enam 83)

Talat Koçyiğit Meali:

Bu, kavmine karşı kullanması için bizim İbrahim'e verdiğimiz açık ve kesin delilimizdi. Dilediğimiz kimseleri derece derece yükseltiriz. Rabbın, şüphesiz, hikmet sahibidir; her şeyi hakkıyle bilendir.

(Enam 83)

Tefhimul Kuran Meali:

Bu, İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz ispatlı delilimizdir. Biz, dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.

(Enam 83)

Ümit Şimşek Meali:

İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delilimizdir. Biz dilediğimizin mertebesini yükseltiriz. Şüphesiz ki Rabbin her işi hikmetle yapan, herşeyi hakkıyla bilendir.

(Enam 83)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz kanıtlardır. Dilediklerimizi derece derece yükseltiriz. Senin Rabbin Hakim'dir, Alim'dir.

(Enam 83)